Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 1 OCAK1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ
PETKİM'e
OYP1İ
başkan
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Özelleştirme
kapsamında bulunan
Petrokirma Holding
Anorum Şcrketi (PETKİM)
Yönetim Kuaılu
Başkan lığ'na, eski DYP
İştanbul ilbaşkanı Maral
Öztekin getirildi.
PETKİM'den yapılan yazıh
açıklamaya göre >önetim
kurulu. PETKİMde
vekâleten yürütülen
Yönetim Kurulu
Başkanlığı'na atama
yapmak üzere toplandı.
Topiarilıda yapılan
oylamada. Genel Müdür
Mehmet Yılmaz'ın vekâleten
yürüttüğü Yönetim Kurulu
Başkanlığı'na, üve Maral
Öztekin seçildi. Oztekin,
geçtiğimiz haftalar DYP
Istanbul İl Başkanlığf ndan
aynlmıştı.
Tarım öğpetiminin
149. yriı
•ANKARA (Cumhuriyet Bü
rosu) - Tanm öğretiminin 149.
yılı. ziraat fakültelerindeki
maddi olanaksızlıklar
nedeniyle buruk kutlandı.
Ankara Ünıversitesi Ziraat
Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Sabit Agaoğlu, fakültenin
akademik kadro ve öğrenci
sayısının artmış olmasına
karşm, fiziksel alt yapısı
geliştirilmediğinden son 10-
15 yıl içinde çağdaş eğitimin
gerisine düştügünü söyledi.
Çatalağn Termik
B. satışa hazır
• ZONGILDAK(AA)-
Özelleştirilecek santrallar
arasında gösterilen Çatalağzı
Termik B Santrairnın (Çates)
satışa hazır olduğu bildirildi.
Zonguldak'ın Çatalağzı
beldesinde kurulu bulunan
Termik B Santralı yetkilıleri,
kül ve çevre dışında herhangi
bir sorun bulunmadığını
belirterek. yine de bu santralı
satın alacak kuruluşun,
çevrecüerin tepkisini
çekmemek için bazı
yatınmlan yapması
gerektiğıni söylediler.
EGO'yadava * .v
• ANKARA (ANKA)-
ANAP Istanbul Milletvekili
Bülent Akarcalı, Tanş Genel
Müdürlüğü'ne atanan EGO
eski Genel Müdürû Cihan
Altınöz hakkında görevini
kötüye kullanarak EGO'yu
zarara ugratmaktan dolayı
dava açıldığını belirterek
Başbakan Tansu Çiller'den
Atınöz"ü görevden aimasını
istedi.
Renault
satışlarında artış
• EkonomiServisi-Otomobil
satışlannın genelde düşüş
gösterdiği Avrupa'da, önceki
yıla göre yüzde 9.3'lük artışla
geçen yıl 1 milyon 307 bin
314otomobil satışı
gerçekleştiren Renault,
Avrupa otomobil pazannın
yüzde 11 'lik payına sahip
oldu.
Otomotivde
gümrük indirimi
• ANKARA (AA)-
Yılbaşında yüriirlüğe giren
1995 yılı ithalat rejimi ile
otomotiv sektöriindeki
koruma, özellikle minibüs-
midibüsler için önemli
oranlarda düşürüldü. Tek katlı
otobüs ithalatında koruma
oranlan. yapılan gümrük
vergisı indirimleri ile AB-
EFTA için yüzde 20-
28'lerden 17.5-26 düzeylerine
çekildi.
DPT'ye eteştiri
• ADANA (AA) - Sanayi ve
Ticaret Bakanı Mehmet
Dönen. Devlet Planlama
Teşkilatı'nın (DPT),
"bolgesel yatınm
projelerinin, neredeyse
hiçbirini onaylamadığını"
söyledi. Dönen, Hatay'ın
Dörtyol ve Erzin ilçelerinde
sürdürdüğü iki günlük
gezisinde, bolgesel yatınmlar
için kaynak yaratılmasını
isteyen belediye başkanlannı,
adeta DPT'den "dert
yanarak" yanıtladı.
Fırıncılardan
fiökçek'e tepki
• ANKARA (AA) - Fınncılar
Odası Başkanı Yusuf Ekşi,
Ankara Büyükşehir Belediye
Başkanı Melih Gökçek'in,
Halk Ekmek ile haksız
rekabet yarattığını belirterek,
"Gökçek, ekmeği siyasi
basamak olarak kullanıyor"
dedi. Ekşi. Büyükşehir
Belediyesi'nin, Halk Ekmek
büfelennin ihalesine
fınncılann da katılmasının
sağlanmasını istedi.
Iş dünyası, hükümetin 20 trilyonluk ek vergiye el koymasma şaşırmadı
'Zaten gözden çütarmiştık'
AHMETÇELİK
Iş dünyası. ekonomik denge vergisindeki mahsup
sisteminin yasaya konulmayarak hükümetin 20 tril-
yonael koyması ile ilgili olarak "Bizzaten gözden çı-
karmrçtık" yorumunu yaptı.
Değerlendirmelerinde, "söylenenlerle kraat ara-
sındaki fark, arük gelenek hâline geMi" düşüncesi
üzerinde yoğunlaşan iş dünyası. bir daha gündeme
gelmemesi koşuluyla hemen hemen her şeyi kabul-
lenmiş gözüküyor. Iş dünyasının 3986 sayılı Vergi Ya-
sası'nda mahsup sisteminin yeralmaması ile ilgili gö-
rüşleri ise "Oğrendik ancak. bile bile bir daha getiril-
memesi kaydıyla kabul ettik ve buna da ekonominin
krizden kurtulması için katiandık" şeklinde özetle-
niyor. Konuyla ilgili olarak yapılan değerlendirme-
ler arasında. ek vergilerin anayasaya aykın olduğu gö-
rüşü de ağırlıklı olarak yer alırken mahsup sistemi-
nin arada kavnamasınm odönemde herkesin, ek ver-
gilerin anayasaya aykın olmasıyla ilgilenmesinden
kaynaklandığı vurgulanıyor.
Konuyudeğerlendiren tTO Başkanı AtalayŞahi-
noğhıiseşöylekonuştu:"Yasadayeralmadığının
farkında\dık. ama ekonomide \aşanan kriz ne-
deniyle karşı çıkmadık ve ekonominin ihtiyacı
olduğuna inandığımız fedakârlığı bir kereye
mahsus olmak üzere benimsedik. Yerginin gelir-
lerden düşülmemesi ve net aktifin borçlardan da
alınması şeklinde iki haksızlık yapıldı. Ancak
bankalar bunu hallettiler. fş dün\ası da bunu
sineye çekti. Türkiye'de konuşulanlarla icraat-
lar arasındaki farkîılık adet haline geldi."
EKREM PAKDEMİRLt:
Deli Dumrul vergisi
Ek vergiler yasa aşamasındayken
hükümet. •kamuoyundan gelen tepkileri
dikkate alarak milİeti
ayaklandırmayaiım, Meclis'te biMiğimiz
gibi yapanz' düşüncesiyle hareket etti.
Ek vergilerzaten Deli Dumrul
vergisiydi. Köprüden geçenden iki
aldılar. geçmeyenden bir aldılar. Borçlu
şirketin borçlan ek vergi kapsamına alınırken, diğer
şirketin alacağı da aynı kapsama alınarak, alacak ve borç
iki kez vergilendirildi. İnsanlann gözlerinin içine baka
baka yalan söylediler.
TURMOB BAŞKANI OZYUREK:
Yasayı biliyorduk
Tasarının değiştirilerek Ekonomik
Denge Vergisi'ndeki mahsup sisteminin
söylenenin aksine yasaya girmediğini
beliyorduk.
Enflasyon nedeniyle iki yıl sonra
ödenen paralann değeri zaten düşecekti.
Türkiye"de yasalar o kadar çok
1
^ '"""' değiştiriliyorki. 1993 yılında vergide
üniter sisteme geçilerek faiz gelirlerinin vergi kapsamına
alınmasına karar verilmışti.
Ancak bu, bir gece yansı operasyonuyla 1997 yılına
ertelendi.
ASO BAŞKANI Hİ SAMETTİN KAVÎ: ATO BAŞKANI AHMET ÇAVUŞOĞLU;
Sanayiciye yük getirdi
1994 yılında ek vergiler gündeme
geldiğinde büyük bir kesim bu konuda
özveri mesajlan verdi. İSO da adil \e
dengeli olması koşuluyla devletin
yükten kurtulması için olumlu bir karar
ortaya koydu. Türkiye'nin problemi iç
borçtur. Bunu vergi ile aşmaya
çalışmak. sanayinin üretim kabiliyetini
düşürür. Ek \ergilerde sanayiciye önemli yükler
getirmesine rağmen buna evet dedik. Asıl mesele sonuca
ulaşmaktır.
Komisyonda değişti
Ek vergiler zaten anayasa aykın. Bu
konuda açılan davalar var. Mahsup
sistemi Plan ve Bütçe Komisyonu'nda
yapılan değişiklikle yasaya alınmad). Biz
de bunu bile bile vergimizi ödedik.
Ancak hem 1994 bütçesi açık verdi, hem
de 1995 bütçesi açık verecek. Ancak biz
Ankara Ticaret Odası oiarak bir daha ek
vergi falan istemiyoruz.
Çünkü ödediğimiz vergilerin nerelerde kullanıldığını
bilmiyoruz.
Havaş'ı kurtaracak
yasa aramyor
ÖZGÜR ULLSOY
Özelleştirme yasası,
KtT'lerin satılmasına
karşı sıkça başvurulan
yargı yolunun önünü
tıkadı. Kâr eden bir
kuruluş olan Havaş'ın
stratejik önemi göz
önüne alınarak
özelleştirilmemesi
gerektiğini ileri süren
Hava-lş Sendikası.
yeniden gündeme gelen
özelleştirmenin iptali-için
yasal bir gerekçe anyor.
Hava-İş Başkanı Atilay
Ayçin, Havaş gibi yer
hizmeti veren
kuruluşlann Avrupa
ülkelerinde kamu
mülkiyetinde olduğuna
dikkat çekerek.
özelleştirmenin iptali için
mahkemeye
başvuracaklannı söyledi. Özelleştirme
yasasının davayı kazanmalanna çok
olanak tanımadığını kabul eden Ayçin,
"Bu kez pek fazla şansımız yok. Havaş,
THY. devletin çıkartan açısından stratejik
önemi olan kumluşlardır. Hukuki yönden
gidebileceğimiz en son noktaya kadar
gidecegız
T
' diye konuştu.Öte yandan
özelleştirme yasası, bir kuruluşun
satişinda stratejik olup olmadığınm göz
önüne alınmasına fazlaca olanak
tanımıyor. Yasaya göre bir kuruluşun
stratejik olup olmaması tamamen
başbakan ve dört bakandan oluşan
Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun
yereceği karara bağlı.
Özelleştirmenin
kapılannı ardına kadar
açan yasa. devlete ait
tüm mallann satışına
karar verme
yetkisini Özelleştirme
Yüksek Kurulu'na
bırakıyor.Uzmanlar, bu
koşullar altında
özelleştirmenin iptali
için idari mahkemeye
yapılacak başvurulardan
olumlu sonuç
beklenemeyeceğini
belirtiyor. Özelleştirme
Yüksek Kurulu'nun.
takdir yetkisini kamu
yaranna aykın bir karar
alma doğrultusunda
kullandığı yolundaki bir
davadan umut
tasımamak gerektigi
savunuluyor.
Hava-lş'in,
özelleştirmenin nasıl yapılacağı
konusunda karar çıktıktan sonra,
uygulama yönteminin doğru olmadığı
gerekçesiyle dava açması mümkün.
"Özelİeştirme niye yapdıyor?" sorusunun
henüz doğru dürüst yanıtlanmadığını
belirten Prof. Dr. Korkut Boratav,
'verimlilik' bahanelerine karşı, Havaş'ın
kâr eden bir kuruluş olduğuna dikkat
çekiyor.'Yasa özelleştirmenin kapısını
açıyor ama ortada bir zorunluluk yok.
Her kararın kendi mantığı içerisinde ek
alınması gerekir" di>en Boratav. tek tek
satışlar düzeyinde özelleştirilmeye karşı
çıkılabileceğine işaret ediyor.
Hava-lş, Havaş'ın
satılmasını niye
istemiyor?
•Havas ve THY'nin
stratejik bir konumu var.
Avrupa'da Havaş gibi
kuruluşlar de\ let taraftndan
destekleniyor.
•Havaş'ın hizmet verdiği
yerler gümrüklü sahalar.
Bunlann yerli ve yabancı
sermayeye açılması tehlikeli
sonuçlar doğurabilir.
•Havas kâr eden bir
kuruluş. Devletten kredi
almadan. kendi ayaklan
ûstünde duruyor.
•Dövize endeksli hizmet
veren Havaş, 1993 yılında
deviete 40 miryon dolarlık
döviz girdisi sağladı.
EBK^Yİ ALACAKLARINI ÖNE SÜREN HAK-İŞ;
En kârlı teklifbizim
ANKARA (AA) - Hak-lş Genel
Eğitim Sekreteri Salim Lîslu, Et ve Ba-
lık Kurumu'nun (EBK) özel sektörye-
rine kendilerine verilmesiyle. devletin
daha kârlı olacağını söyledi.
EBK'nin kendilerine veril-
mesiyle, bu işletmede 4 bin
çalışanın. iş ve gelir güvence-
sinin sağlanacağını, özel sek-
töre verilmesiyle ise işçilerin
işten çıkanlarak tazminatlannın
devlet tarafından ödeneceğini ifa-
de etti.
Uslu, devletin işçilereyaratacağı is-
tihdam için de yaklaşık 45 trilyon lira
harcaması gerektiğini kaydetti. Uslu,
" Devlet burayı özel sektöre *erdiği tak-
dirde, bu işçilerin maaşlarından devle-
te ödenmesi gereken, (SSK primleri),
ek kesintiler, vergiler, asgari ücret üze-
rinden ödenecek. buradan da devlet
yaklaşık vılda 1.5 triKon lira zarar ede-
cek" diye konuştu.
Uslu, sözlerini şöyle sürdürdü:
•*EBK'nin iki anasorunuvan
birincisi işletme sermaye sonı-
nu. ikincisi siyasi müdahale so-
runu. Bize devrinde, ikincisi
kendiliğinden kalkıyor. Devlet,
büyük gazetelere verdiği kredi
koşullanyla bize kredi verdiğinde bi-
rinci sorunu çözer \e kâr ederiz. Bü\ ük
bir ihtimalie bugünlerde ihale sonuçla-
naçak ve bizde kalacak."
Özelleştirme kapsamındaki Et ve
Balık Kurumu(EBK)çalışanlan. Do-
ğu Anadolu bölgesindeki kombinala-
nn kendilerine satılmasını istedıler.
Sümerbank işçisi
Karabük'ü gözlüyor
ANKARA (UBA) - Sü-
merbank işçisi de Karabük
ve Et Balık Kurumu'nu
(EBK) bekliyor. Teksif
Başkanı Şevket Yılmaz,
Sümer Holding'e talip ol-
mak için çalışmalan baş-
lattıklannı belirtirken.
U
EBK ve Ka-
rabük bizim için de ümit olacak"de-
di.
Yılmaz, daha önce Sümerbank ve
Sümer Holding olarak aynlan Sümer-
bank'a talip olmak için gerekli çalış-
malan başlattıklannı bildirdi. Yıl-
maz, bu konuda Karabük ve EBK'yi
beklediklerini ifade ederek. "Eğer
Karabük ve EBK'deld işlemler işçi le-
hine sonuçlanırsa bizim işçUerimize
de ümit doğacak" dedı.
Yem Fabrikaları y
na
üretici talip
ANKARA (AA) -
Yem Sanayii ve Tica-
ret AS'nin satışı ger-
çekleştirilemeyen
son iki yem fabrikası
olan Muş ve Hilvan
yem fabrikalannın özel-
leştırılmesi için yeniden ihale açılıyor.
Son açılan ihalede Hilvan Yem Fabri-
kası'na verilen tekliflerin çok düşük
olması, Muş Yem Fabrikası'na da ve-
rilen tekliflerde ihale koşullannın ye-
rine getirilmemesi nedeniyle satış iş-
lemi gerçekleştirilemedi.
Bu arada Kırklareli Yem Fabrika-
sı'nı satın alan Tanm ve Kredi Koope-
ratifleri Merkez Birliği, Yem Sanayii
Genel Müdürlüğü'ne başvurarak söz
konusu iki fabrikaya da talip oldu.
Yurtdışı APS ateş pahası
A
ralık ayında KİT ürünlerine yağan
zamlardan sonra tüketicinin gelir-
gider dengesındeki açık
katlanarak artıyor. İSKl'nin su
faturalanna yaptığı yüzde 200'lük
zammı, elektriğe gelen yüzde 10.7'lik,
posta hızmetlerine gelen yüzde 30 ile
40 oranındaki zamlar takip etti. Yeni
yılla birlikte gelecek tüm faturalar,
tüketiciler için sürprizlerle dolu olacak.
PTT hizmetlerine 22 aralıktan itibaren
zam gelmesiyle
telefon kontür ücreti
şehir içi
görüşmelerde 1.300
liradan 1.600 liraya
çıkanldı.
Nüfusu 10 binden
fazla olan
bölgelerde telefon
tesis ücreti 3 milyon
liradan 4 milyon
liraya yükseldi. Yıllık
abonman ücreti 650
bin liradan (500
kontüre kadar) 1
milyon 250 bin liraya
(750 kontüre kadar)
çıktı.
2 bin 500 liraya postalanan bir
mektup, yeni fiyat listesine göre 3 bin
500 liradan. 1.500 liraya postalanan
bir kart, 2 bin liraya gönderilmeye
başlandı. Daha önce 35 bin liraya
gönderilen yurtiçi APS'ler, son
zamlarla birlikte 45 bin liraya yükseldi.
Yurtdışı APS fiyatlan, ülkeler
arasındaki mesafeye göre değişiklik
gösteriyor. Almanya'ya gönderilecek
500 gramın altındaki APS'ler. 890 bin
lira tutuyor. Her 500 gram için 150 bin
lira daha ekleniyor. Amerika'ya
gönderilecek 500 grama kadar olan
APS'ler 1 milyon 280 bin lira tutarken,
her 500 gram için 380 bin lira alınıyor.
Cep telefonlarının peşin tesis ücreti 10
milyon lirayken 12 milyon lira oldu. 1
milyon liralık artış yapılan araç
telefonlarının peşin
tesis ücreti 5 milyon
500 bin lira oldu.
Çağrı aboneliğinde
peşin tesis ücreti 1
milyon 125 bin
liradan 1 milyon
400 bin liraya çıktı.
10 metreküpün
altında su harcayan
konutlarda 2 bin
500 lira olan suyun
birimfiyatı, 1995
Ocağı'ndan itibaren
7 bin 500 lira oldu.
10 metreküpün
üzerinde harcama •
yapan konutlarda 11 bin 500 lira olan
suyun birim fiyatı, son zamlarla birlikte
17 bin 500 liraya yükseldi. 10
metreküp su harcayan işyerierinde
birim fiyat 26 bin liradan 30 bin liraya,
10 metreküpün üstünde harcama
yapanlar 48 bin liradan 50 bin liraya
çıkanldı. Toplu suyun metreküpü ise 8
bin 595 lirayken 15 bin lira oldu.B
Konut 1
Konut 2
Işyerii
Işyeri2
Işyeri 3
Resmi daire
Befediye
Sanayi
Toplu su
Su tıyatlarının artışı
940cak(TL)
2.300
10.000
23.000
42.000
58.000
52.000
34.000
58.000
7.500
94Haz.(TL)
2.500
11.500
26.000
48.000
65.000
60.000
40.000
65.000
8.595
1995(Tl)
7.500
17.500
20.000
50.000
75.000
75.000
60.000
75.000
15.000
PTT hizmetlerinde artıs
Telefon tesis ücreti
(Nüfusu 10.000'den
fazla olan yerierde)
Yıllık abonman ücreti
(GSM) CEPTELEFONU
Peşin tesis ücreti
Ayiık sabit ücreti
ARAÇTELEFONU
Peşin tesis ucretı
Ayiık sabit ücretı
ÇAĞRI ABOHEÜĞİ
Peşin tesis ucretı
Aylık sabit ücreti
KABLOTV HİZMETİ
Peşin tesis ücreti
Aylık sabrt ücreti
POSTA HİZMETLERİ
APS (Acele Posta Servisi)
Mektup
ESKİ(TL)
3.000.000.-
(500 kontüre kadar)
650.000.-
' 10.000.000.-
200.000.-
4.500.000.-
100.000.-
1.125..0O0.-
40.000.-
1.750.000.-
60.000.-
35.000.-
2.500.-
YENİ(TL)
4.000.000.-
(750 kontüre kadar)
1.200.000.-
12.000.000.-
250,000,-
5.500.000-
125.000.-
1.400.000.-
50.000.-
2.500.000.-
100.000.-
45.000.-
3.500.-
Tüketicinin takdir ettikleri
Cumhuriy&t Gazefesi
Turkocağı Cad. 39/4 1
Cagaloğlu/İSTANBUL.
TEL: S12 OS OS
FAX: 514 O7 S1
Carrefour'a teşekkür
3
ocak akşamı, içinde 25 milyon lira nakit para, 12
adet kredi kartı, senetler, çek kameleri ve kıymetli
evrakların bulunduğu çantamı, Carrefour alışveriş
merkezine ait alışveriş arabasında unuttum. Çantamı
kaybettiğimi anladığımda tekrar Carrefour'a gittim.
Alışveriş arabalarında çantamı göremeyince koruma
görevlilerine danıştım. Yetkililer, güvenliğe başvurmam
gerektiğini söylediler. Güvenlik şef yardımcısı Tank
Baysal, çantamın Aslan Şen isimli otopark görevlisi
tarafından bulunduğunu anlatarak çantamın içindeki
bütün eşyalar hakkında zabıt tuttuklarını belirtti.
Çantamı ve içindeki tüm eşyaları bana teslim ettiler.
Carrefour alışveriş merkezine, kurmuş olduğu
güvenlik sisteminden ve titiz çalışmalarından ötürü
teşekkür ediyorum. Reha Işıtman/İSTANBUL
Pimapen patlamaya
karşı korudu
D
oğalgaz patlamasının maddi-manevi tüm
zararlarından Pimapen sayesinde kurtuldum. Yılın
ilk günü caddemizde meydana gelen doğalgaz
patlaması, 100 metre ilerideki birçok apartmanı bile
olumsuz etkiledi. Patlama olan apartmanın karşısında
oturmamıza karşm bizim daire hasar görmedi. Bir süre
önce pencerelerimizi Pimapen marka PVC ile
değiştirmiştim. Pimapenlerin bu özelliği beni çok
memnun etti. Çünkü patlamada caddeye bakan ön
tarafta yatmakta olan yardımcımızın belki de hayatını
kurtardı. Sizin aracıhğınızla PVC pencerelerin bu
yarannı ve sevincimi diğer tüketicılere aktarmak
istedim. Isakko Nisim Soria/İSTANBUL
BENCE
İZZETTtN ÖNDER
Haydi Türkiye, Hedef
Meksika
Toplumlar niçin kaynaklannın önemli bölümlerini araş-
tırma-geliştirme faaliyetlerine ayınrlar? İleriyi tahmin ede-
rek kendilerini olası tehlikelerden önlemek için. Hayvan
toplulukları da insiyaki olarak bazı davranışlar öğrenir ve
bunu uygularlar. Sanınm, sadece insan toplulukları ileriyi
öngörebilip, ona göre önlem alabilir. Örneğin hızlı nüfus
artışı zararlı görülürse, planlanabilir. Bir dönemde yaratı-
lan bütün gelir tüketilirse, ileride büyük bir sıkıntı çekile-
ceği bilindiğinde, gelirin bir bölümü tasarruf edilir. Bilindi-
ği gibi, anlar ve kanncalar bile, hatta belki daha başka hay-
van türleri de ileriye yönelik davranışlarda bulunurlar.
Türkiye, 1980 politikaları ile inanılmaz bir hızla dış bor-
ca girdi. Yine aynı politikalar çerçevesinde vergi indirimi-
ne gitti. 1981 yılında yüzde 18'lerde olan vergi yükü,
1980'lerin ortalanna doğru yüzde 13'lere kadar geriletildi.
Vızyon dolu bu politikalar sonucunda nereye geldik? Bu-
güne!
Iktisat politikalannın çok büyük bir şanssızlığı söz ko-
nusudur. Politikalar, uygulamaya koyulduğu dönemlerde
başka, ileriki günlerde tamamiyle başka sonuçlar ortaya
koyabilirler. Vergi indirimine gidildiğinde, ilk dönemde ruh-
suz ve yapay bir canlılık görülür, fakat bunun bedelini ile-
riki nesiller öder. Hızlı dış borca gidilip, bu yolla alınan pa-
ralarla gecekondu sanayii beslenir ya da bu kaynak tüke-
timde kullanılırsa, bunun bedelini de ileriki nesiller çok acı
bir biçimde öder.
Ücret ve maaşların da çok hızlı düşürülmesuleride ona-
nlması çok ağır etkinlik boşlukları oluşturur. Örneğin öğ-
retmenlerin maaşı düşürüldüğünde, kalite erimesi oluşur,
eğitim hizmeti çöker. Bu maliyeti ileriki nesiller öder. Bir
müddet sonra, öğretmenlerin maaşı arttınlsa dahi, aynı hız-
da kalite düzelmesi gerçekleştirilemez.
Iktisat politikaları sadece anlık etkisi ile değil, ileriki za-
manların etkisi de dikkate alınarak değerlendirilmelidir.
Ancak, istikbal, btr'hayalamban' olarak kullanılmamalıdır.
Politikacılar, şimdiki durum ile gelecekteki durumu, karşı-
lıklı alternatif olarak, göz boyamak için kullanırlar. Politi-
kacının vizyonu genişledikçe, halkına karşı kullandığı say-
gısız yöntemler de artar. Bu ınsanlar, bazen sonucuna ba-
kılmaksızın, bugünü kurtarmaya bakar, bazen de bugün
kurtarılamamışsa, ameliyatlı hastanın yann koşacağı müj-
desini verir.
Acaba neden tüm politikacılar böyle davranırlar? Bu ol-
guyu, politikacıların akıl ya da ahlak düzeyi ile açıklama-
ya çalışmak doğru değildir. Zira politikacı 'daha çok oy
toplama' dürtüsü ile ve bayağı da akıllıca davranır. O za-
man, tabana dönmemiz gerekir. Politikacının dürtüsü ta-
bandan gelir. Tabanda ise. büyük bir mücadele sürüp git-
mektedir. Kapitalist sistemde siyasal iktidar, güçlü serma-
yenin yanındadır ve görevi de onu korumaktır. Toplumun
diğer kesimi ise, toplumu besleyen oy potansiyeli olarak
önemlidir. O nedenle, bu büyük kitle, hem sistemi. hem
de onun siyasal yapısını koruyabilmek için, fakat sadece
bu kadarlık gözetilir. Bu kitle, işler iyi giderken biraz daha
korunabilir, fakat işler sıkıştığında derhal feda edilirier.
işte böyle bir kaynak mücadelesinde, eğer bugün cid-
di birsıkışıklık varsa, bu büyük kitle, bir yandan ekonomik
kriz vb. gibi objektif olgularia uyuşturulurken, diğer yan-
dan da gelecek umutları ile avutulur. Oysa, ileride tüm yü-
kü çekecek olanlar da yine onlardır. Kısacası, bu kaynak
mücadelesinde, bazen, hemen bugün paylaşım yapılırken
ufak kitleler avantajlı çıkarken, büyük kitle yannla avutu-
lur. Bazen de, ileriye ait kaynaklar kullanılır, fakat bunun
nimeti de sermayeye gider. Her iki halde de yükü aynı bü-
yük kitle çeker.
Vergi teşvik öniemleri adı altında özel kesime sağlanan
rantlar; kamu kesiminin küçüftülmesi adı altında bu kesi-
min çökertilmesi; özelleştirme adı altında kamu tekelleri-
nin özel tekel konumuna dönüştürülmesi; hep bugünün
kurtarılması gibi algılanan, aslında belirli gruplara kaynak
aktaran politikalardır. Bu politikalann ilerideki yükü ise,
başka gruplara yıkılmaktadır.
Türkiye, ufak bir çıkarçevresinin çığlıklan arasında, sos-
yal devletin küçültülmesi, özelleştirme, vergi almama gi-
bi alanlarda hızla ilerliyor. Bu yolda, ilkin, yüzü-gözü bo-
yah palyaçolarla eğleneceğiz ve bu yolu reddedenleri kü-
çümseyeceğiz; onların, çağ-dışı olduğunu düşünüp, saf-
dışı bırakacağız. Hiç kuşkusuz, bu yoldan doğrudan ve do-
laylı yarar sağlayanlar vardır. Bu yolu ve alternatif yolu sa-
vunanlar, bir romanı farklı yorumlayan iki grup gibi görü-
lemezler. Bu bir sınıf çıkarı sorunu ve sınıf mücadelesidir.
Basın da bu mücadelede artık açıkça kendi safına geç-
mekte ve saflar netleşmektedir.
İşte Türkiye böyle bir yoldadır. Bu yol nereye çıkar? Bu
soruya cevap bulabilmek için Meksika'ya bakmak gere-
kiyor. Meksika'yı ise, son 1 -2 yıl içinde dillerine dolayarak
her fırsatta Türkiye'ye ornek gösterenler anlatmalı bize.
Eğer son 1 -2 yılda müthiş bir iştiha ile Meksika'yı bize sat-
maya çalışan iç çıkar çevreleri, özelleştirmede gerekirse
tankların dahi kullanılabileceğini söyleyen saygısızlar, bu-
gün bize Meksika'yı anlatamıyor ise; onların bugün top-
luma dayattığı politikalann yannı da böyledir. Ne varki,
yann da bir gün gelecektir!
Doğan, müfettişler ve bakanı suçladı
Çukobirlik'te
rapor skandah
ADANA (Cumhuriyet Cüne>
İlleri Bürosu)-Çukobirlik'in es-
ki-yeni 15 yöneticisini suçlayan
müfettiş raporu. tepkiye ve çe-
şitli sorularla birlikte tartışmaya
yol açtı. Birliğin eski Genel Mü-
dürii Sedat Doğan, müfettişlerin.
"ANAP dönemini özellikle gör-
mezden gelerek bir rapor hazır-
ladığını" savlarken
u
Suçlanıp
savcılığa verilen göre\ liler arasın-
da bir tek benim savunmam alın-
tnadı. Adım rapora sonradan ek-
lenmiş. sahtekârlık yapılmıştır"
dedi. Doğan. müfettişlerin.'ken-
dilerini de zora sokan bir belgeyi
savcılığa vermeyerek evrakta
sahtekârlık suçu işledilderini' de
öne sürerken Sanayi ve Ticaret
Bakanı Mehmet Dönen'e "Be-
nimle bir hesabınız mı var? Ne-
den böyle bir düzmece rapor ha-
zıriattığınızı kamuoyuna açıkla-
yın" diye çağn yaptı.
Doğan. adinın 7 yöneticinin
suçlanıp savcılığa verildiği mü-
fettiş raporuna sonradan eklendi-
ği görüşünü de vurguladı.
Tekstîlciler günırük
birliğinden luııııthı
Ekonomi Servisi- Istanbul
HazırGiyim ve Konfeksiyon Ih-
racatçıları Birliği (İHKİB) Baş-
kanı Okan Oğuz, gümrük birli-
ginin ticari bir anlaşma olduğu-
nu ve bunu başka kavram ve po-
litikalarla değerlendirmenin son
derece yalnış olduğunu söyledi.
Anlaşmanın her iki tarafın çıka-
nna olduğunu kaydeden Oğuz.
birliktelikten kaçınmanın ekono-
mi bıliminin öngörüleriyle bağ-
daşmayacağını belirtti.
İHKİB'in Türk hazırgiyim ve
konfeksiyon sektörlerinin tanıtı-
mı amacıyla Avrupa'dan davet
edilen 30"u aşkın gazeteciye yö-
nelik düzenlediği basın toplantı-
sında konuşan Oğuz. Türki-
ye'nin ekonomik yapısı ve son
dönemde gerçekleştirdiği yasal
düzenlemelerle gümrük birliğine
geçmeye hazır ve AB'ye uyum
sağlayacak durumda olduğunu
vurgulayarak şunlan söyledi:
"Türkiye ile AB arasındaki so-
run ekonomik değil siyasidir.
Türkiye, demokrasi \e insan hak-
larının sağlanması konusunda
geri dönülemez bir nokfadadır."