Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 EYLÜL1994 CUMARTESİ
14 KULTUR
Demokratikleşmenin 'tiyatrocası'nı sağlama ilkesindeki Şehir Tjyatrolan'nın ana teması 'ikilem'
80'lik delikanlının dinamik yılıKültür Servisi - Bu yıl 80. Sanat Yıl-
dönümü'nü kutlayan İstanbul Beledi-
yesi Şehir Tiyatrolan'nın 1994-95 ti-
yatro dönemi repertuan açıklandı. Şe-
, hir Tiyatrolan, bu yıl perdelerini 1
ekimde açacak ve tiyatro mevsiınine 5
ayn sahnede, 5 ayn oyunla girecek.
Genel Sanat Yönetmeni Erol Kes-
km temel ilkelerinin, tiyatroda demok-
ratikleşmenin "tiyatroca"sını sağla-
maJc olduğunu vurgulayarak, sanatsal
ve kültürcl ldmliklerini elbirliğiyle ko-
ruyacaklannı, yaratıcılığı tiyatro bün-
yesine yayaraİc sürdürmeyi hedefle-
diklerini belirtti. Kasıra ayında seyirci
karşısına çıkacak olan yeni repertuar-
lannın ana temasının "iküenT oldu-
ğuna değinen Keskin, kendisine çok
yakışan adıyla "Sekseplik Delikanu"-
nın tarihi boyunca, önüne konulan
amaçlar doğrultusunda kolay kolay
silinip değiştirilemeyecek, sanatsal ve
kûltürel bır kımlik edindiğinı vurgu-
ladı.
'Askerliğim' ve 'Faust 95'
Mevsimin ilk yeni oyunu ise, geçen
yıl provalanna başlanan ve 17 ekürn ta-
rihinden itibaren sahnelenecek olan
Neil Simon'un "Askertiğiın / Bflori
Bhıes" adlı yapıtı. Engin Lludağ tara-
fından sahneye konulacak bu oyun 2.
Dünya Savaşı'na gönderilecek genç
askerlerin egitildiği bir kışlada geçi-
yor. Oyunun arka planında yeryüzü-
nün en kanlı savaşı sürmektedir... Go-
etbe'nin "Faust"undan yoia çıkarak
"Faust 95"ı hanrlayan Beklan Algan,
"Ben Kimim- Biz Kimiz?" sorunsalını
gündeme getınyor... Bireysel- toplum-
sal kimhk problemi, Goethe'nin baş-
yapıtından yürüyerck insan varbğının
tarihsel boyutlannın arayışına yöneli-
yor. "Bütünleşmeme" olgusunu tartı-
şan "Faust 95"in çevre düzenini ve giy-
silerini ünlü Polonyalı yönetmen ve se-
nograf Jozef Szajna gerçekJeştiriyor.
Nazım Hikmet'ten uyarlama
Meoıet Baydur'un "Tensng"i Tür-
kiye'de ılk kez Şehir Tiyatrolan tarafı-
ndan sahneleniyor. 1953'te Everest
Dağı'na çıkan Hillary ile Nepalli dağcı
Tensing'in ıç tartışmalan, Batı-Doğu
değer ölçülerinin, yaşam tarzlannın
karşı karşıya gelmesinden doğan te-
mel ikilemi yansıür. Doğayı fethetme-
ye soyunan Batıb ile, doğayla banşık
Doğulu'nun buluşması, bır evrensel
hesaplaşma ortamı doğurur. Kültür-
ler kavşağı Türkiye'nin temel ikilemiy-
le örtüşen bu oyunu Çetin Ipekkaya
sahneliyor.
Nazmı Hikmet'in Bursa Cezaevi'-
nd^kj, yaşamını, ölüm orucuna yattığı
riölita^a kadar, onun şiirlerinden ve
rriektuplanndan yola çıkarak anlatan
bir uyarlama da Şehir Tiyatrolan'run
bu yıl repertuanna aldığı oyunlar
arasında yer alıyor. Macit Koper'in
'Aslolan Hayattır' adlı çalışması,
1980-81 tiyatro döneminde Dostlar
Tiyatrosu'nda provaya girmiş, ancak
dönemin baskıcı uygulamalan nede-
niyle sahnelenememişti. Arif Erkin'in
müziklerinı hazırladığı oyunu yine
Macit Koper sahneliyor.
Mark Rozovsky'nin Totstoy'un bir
Genel Sanat Yönetmeni Erol Keskin (ortada), ŞPnin kolay kolay değiştirilemeyecek, sanatsal ve kûltürel bir kimlik edindiğini vurguladı.
öyküsünden uyarladığı ve Taner Bar-
las'ın sahneye koyduğu "Bir Atın öy-
kösü / Strider" bir ahırda geçiyor ve
oyun kişilerinin çoğunluğunu atlar
oluşturuyor. Alaca at, farklı rengi yü-
zûnden hadım edilmiştir ve serüveni.
bir Rus soylusunun yaşam öyküsüne
paralel olarak anlaülır.
Burak'ın 'Sahibinin ŞesT
Modern edebıyatımızın en önemlı
yazarlanndan Sevim Burak'ın kendi
hikayesmden, "Ah Ya Rab Yehova"-
dan uyarladığı "Sahibinin SesT. adeta
korkulanyla varolan bir toplumun pa-
noramasını ortaya çıkanyor. Emekli
Fransızca ögretmeni Bilal'in, ikilem-
lerle örülü karmaşık kışılıği ve gitgide
artan paranoyası, Cumhuriyet'e ge-
çerken "eğreti" kalan bir yıtik kuşağm
da anatomisini veriyor. Oyunu, Orhan
AJkaya sahneye koyuyor.
Shakespeare'in 16 oyunu, soneleri
ve oyun şarkılanndan Başar Sabun-
cu'nun kurguladığı ve sahneledıği "Bir
Ata... Krallığun". ıktidar-şıddet ve
ölüm temalan çerçevesinde oluşturul-
muş.
Güngör Dilmen'ın bır Anadolu söy-
lencesinden yola çıkan "Kördüğüm"
adlı oyunu, Frigya'nın kurucusu Gor-
dios'un ünlü kördüğümünün çözül-
mesi üzerine kurulu. Gordios'un dü-
ğümünü çözen kışi, bir yanıyla "fa-
tih", diğer yanıyla da Frigya'nın çö-
zülmesine neden olan kışi olacaktır.
Gordios'un soyundan gelen Kral Mı-
das ışte bu ıkilemı yaşar.
'Yasaklanmış oyunlar'
Gogol'ün "Palto"su da, bu mevsim
repertuarda yer alan oyunlar arası-
nda. Oyunu Cemal Süreya'nın Türk-
çesiyle Başar Sabuncu sahneleyecek.
Goğol, "Palto"da, gülünçluk ya da
merhamet göriinüşü altında. bıreyle-
rin kışıliklennı nasıl aa bır bıçimde yi-
tirdiklerini ortalya koyar Turgenyev
daha sonralan, "Hepimiz Palto'dan
çıktık" diyecektir
Tolstoy'un "Sa*aş ve Banş", Coline
Serreau'nun "Tavşan Tavşanoğhr, Aristo-
fanes'in "Lysistrata". Oğuz Atajın
"Oyunlaıia Yaşayanlar", Yaşar Ke-
maî'in "Uzundere", Gürkan Gür'ün
"ÎVIetro Canavan", Necati Cumalı'nın
"Yörüyen Geceyi Dink", Tankred
Dorstun "Ben, Feuerbach", Shakespe-
are'in eserlennden Cevat Çapan'ın ko-
laj yaptığı "Karaniıktan Aydınlığa",
Ttıran Oflazoğlu nun "Cem Sultan"
adlı oyunlan ise 1994-95 üyatro döne-
minde oynanması düşünülen oyunlar
arasında.
Bu yılki repertuann en ilgjnç ve an-
lamlı bölümlerinden binni de "Yasak-
lanmış Oyunlar" oluşturuyor. Şehir
Tiytrolan'nda çeşitli dönemlerde, çe-
şitlı sıyasal ve toplumsal baskılardan
dolayı sahneden ya da provadan
kaldınlmış oyunlar bu yıldan başlaya-
Sadık Gürbüz
konseri
Sıvas'ta yasak
Haber Merkezi- Halk müziği
sanatçısı Sadık Gürfoüz'ün bugün
Sıvas'ta vermesi gereken konser,
polisin talebı ve valiliğin onayı
üzerine yasaklandı.
İnsan Haklan Derneği Sıvas
Şubesi tarafından Sıvas Kültür
Merkezi salonunda bugün
düzenlenen Sadık Gürbuz Re-
sitali, bir başkomiser ve bir polis
memurunun faksla yaptığı
tebligat sonucu yasaklandı.
Yasaklama tebligatının yapıldığı
faksta şöyle denildi:
"Düzenkmek istediğiniz resital
içinvalilik makamının 14.9.1994
tarihli olurlanyla izin verilmediğine
dair iş bu tutanağı tebliğ ve tebellüğ
edikrek imza altına alıomıştır."
Yasaklama karan üzerine
"Konserimin yasaklanması
demek. benim anayasal çalışma
hakkımın engellenmesi demektir"
diyerek tepkisini gösteren Sadık
Gürbüz, şunlan söyledi:
"Tebligatta hiç bir gerekçe
gösterflmiyor. Gerekcesiz
uygulama yapılır mı?Bu benim
çahşma hakkundır ve bu hakkanı
anayasadan alıyorum. Bu hakkım
engellenemez. Bir gerekçe göster-
mek zorundalar. O zaman da
ancak erteleyebilirler. Ama bu bir
erteleme de değil. Engelleme.
Bu ülkenin çeşitli yerlerinde
konserler veriyorum. Ancflk,
batıdan biraz doğuya gittiğim
zaman konserimi yasaklıyorlar.
Batıda konser veren Sadık Gürbüz
de benim, doğuda yasaklanan da.
Yasalar batıda da aynı yasalar,
dc^uda da. Demek ki bu
yasaklama keyfi bir uygulama.
Konseri İHD düzenlemişti. Son
aylarda İHD ile yapttğım en az 4-5
konsere izin veritanedi. Başka
dernekkr veya kurumlar için
konser verdiğün zaman böyte bir
yasak konmuyor. İHD'ye neden
yasak koyuyorlar? Bu derneği
potansiyel bir suclu gibi görmek
yanuştır. Birzamanlar, "Okullar
olmasa maarifı ne güzel yöne-
ürdim" diyen Milli E^tim
Bakanları vardı. Şimdi" Vatandaş
sokağaçıkmasa Içışlennı ne güzel
yönetirim" diyen Içişleri
Bakanlan dönemini mi
yaşıyoruzr'
Buvıl perdelerini
1 ekimde açacak
olan Şehir
Tiyatrolan, tiyatro
mevsimine 5 ayn
sahnede, 5 ayn
sonelerinden
Anadolu
söylencelerine,
60'lann
Türkiyesi'nden
2.Dünya Savaşı
Avrupası'na,
değişik konular
içeren ve geniş bir
yelpazeye yayılan
oyunlann temel
ekseni 'ikilem'.
'Tensing'in provasuıdan.
rak repertuar kapsamına almıyor. tlk
olarak Robles'in "Özgüriügiin Bedeli/
Montserrat" oyunu bu başlık altında
sahnelenecek ve Erol Keskin tarafı-
ndan sahneye konulacak. Oyun; sada-
kat ile ihanet arasındaki ikılemı, insan
için kaçınılmaz olan bir tuzağı irdeli-
yor. Bu yılki repertuarda yer alan bir
başka başlık ise "Ustalara SaygT...
Bu bölümün ilk "usta"sı HaMun Ta-
ner olacak. Yazann "Gözlerimi Ka-
panm Vazifemi V'apanm" adlı oyunu,
Setim Atakan'ın muzığı ve Savaş Din-
çel'in yönetmenliğinde sahnelenecek.
80 yıl önceki ilk oyun
Şehir Tiyatrolan, bu yıl bütün bir
yıla yayılan çeşitli etkinliklerle 80. ku-
ruluş yıldönümünü de kutlayacak. Şe-
hir Tiyatrolan'nca 80 yıl önce sahnele-
nen ilk oyun "Çürük Temel", eski Şe-
hir Tiyatrolan sanatcılannın da
katılımıyla, özel bir gösten olarak, 80.
y.l onuruna Erol Keskin tarafından
sahnelenecek. Harbiye Muhsin Ertuğ-
nıl Tiyatrosu'nda yer alan Cep Tiyat-
rosu'nda da 1994-95 tiyaatro dönemi-
ni içinde kısa oyunlar sahnelenecek.
Ferendıy Karinthynin "Peynirli Yu-
murta", Dario Fo'nun "Açık Aile",
Orhan Güner'in "Antonius, Kleopatra,
Arada Bir Sezar", Orhan Güner'in
"tkind Nöbetçinin Sıkıntıları", Tank-
red Dorstun "Dönemeç", lsrael Horo-
vitz'in "Fareler", Michael Almaz'ın
"Kafka'nın Kadınlan" ve Mark Ro-
zovsky'nin "Baba ve Oğul" adlı oyun-
lan Cep Tiyatrosu'nda oynanması dü-
şünülen oyunlar arasında.
Çocuk Tiyatrosu Birimi
Şehir Tiyatrolan'nda bu yıl aynca
bir Çocuk Tiyatrosu Birimi kurulması
amaçlanıyor. 1994-95 tiyatro döne-
minde okul öncesi çocuklar içm Fikret
Terzi'nin "Gölgenin Canı". bir grup
çalışması olan "Yavnı Kimin". Sha-
kespeare'in "Bir Gece Masaü". Deniz
Uyguner'in "Birlikte Oynayalım",
Cengiz özek'in "V ddızımı Ârıyorum",
Müjdat Gezen'in "Palyaço" ve I. K.
Waechter'ın "Soytanlar Okulu" adlı
oyunlannın oynanması düşünülüyor.
Okul sonrası ve gençler için sahnelen-
mesi düşünülen oyunlar arasında da
Brecht'in "Evet Diyenlerle Hayır Di-
yenler", F. Garcia Lorca'nın "Don
Cristobita ile Dona Rosita'nın Acıklı
GüMürüsü", L. Augusta Gregrv'nın
"Kulaktan Kulağa", Saint Exupery'-
nin "Küçük Prens" adlı oyunlan yer
ahyor. Şehir Tiyatrolan bünyesinde
deneysel çalışmalar yapan Tiyatro
Araştuina Laboratuvan (TAL) ise et-
kinlıkJerinı daha da genışleterek sür-
dürüyor. Şehir Tiyatrolan bünyesinde
uluslararası tiyatro kuruluşlan ve
okuilan ile sistemli bır ilişkı zinciri ge-
liştırilmesı amaayla oluşturulan Dış
llişkiler Komisyonu, "New York Üni-
versitesi, Tısch School of Arts"tan
Gürastan, 'TilKsOM House Theater'-
a, çeşitli üJkeler ve kurumlarla tiyatro
alışverişi yapmayı hedefliyor. Yeni
kurulan Yayın Bürosu öncelikle. uzun
bir süredır yayın hayatı kesintıye uğra-
yan "Türk Tiyatrosu" dergısını yeni-
den hayata döndürmeyı hedefliyor
Nadir Nadi, genç kuşaklarda yaşıyor
ASUMAN ABAOOĞLU
İZMİR- Bir çok yerde 27 Mart
yerel seçimlerinden sonra "kültüre-
vi" olarak acılan kütüphaneler ve
kültür hizmetleri kesintiye uğrar-
ken, Aliağa'da çocuklara ve gençle-
re okuma alışkanlıgı kazandırma
amaana yönelık modern ve çağdaş
bir kütüphane hizmetini genişlete-
rek sürdürüyor. Aliağa Belediyesı
bünyesinde 1992 yılında 350 kitapla
açılan Nadir Nadi Kütüphanesi, 7
bin 500 kitaba ulaştı. Haftanın her
günü 08.30-20.00 saatleri arasında
hizmete açık olan Nadir Nadi Kü-
tüphanesi'nden 1 Haziran 1993-30
Mart 1994 tarihleri arasında 25 bin
400 okuyucu yararlandı.
Aliağa Belediyesi'nin, "klasik be-
iediyecUik anlayışj " dışında, halka
kültür hizmeti de sunma ilkesi çerçe-
vesinde açılan Nadir Nadi Kütüp-
hanesi, son derece modern ve çağdaş
bir uygulamayla okuyuculara hiz-
met sunuyor. Bilgisayar yardımıyla
istenilen her türde kitaba kolaylıkla
ulaşılabilen kütüphaneden günde
150 kişi, gerek evine kitap götürerek
gerekse kaynak bulup çahşarak üc-
retsiz yararlanabiliyor.
Kütüphaneyi kuran Aliağa Bele-
diye Başkanı Hakkı Ülkü," Bir yan-
dan yerel yönetimlerin sonımluluk-
lan arasında bulunan kültür hizmeti-
ni yaparken diğer yandan Nadir Na-
di'nin adını genç kuşaklarda da ya-
şatıyonız" diyor.
Üye sayısı 1380'e ılaşan Nadir
Nadi Kütüphanesi'nd». i. kütüpha-
ne sorumlusu Üramü Gülyıtanaz'ın
verdiği bilgiye göre, 1 Haziran
1993-30 Mart 1994 tarihleri arası-
nda 25 bin 400 okuyucu yararlandı.
1992 yılında dönemin Kültür Ba-
kanı FUtri Sağlar tarafından 350 ki-
tapla açılan kütüphane, Aliağa Bele-
diyesi'nce satın alınan kitapîarla şu
anda 7 bin 500 kitaba ulaştı. Kitap-
lan seri olarak aldıklanm belirten
1992'de Aliağa Belediyesı tarafından kurulan Nadir Nadi Kütüphanesi, 7 bin 500 kitaba ulaştı.
ÇASOD ve SODER dayanışmasıKültür Servisi - Kunılduklanndan
bu yana aralannda çeşitli tartışma-
lar ve çatışmalar yaşanan ve bir tür- •
lü bir araya gelemeyen Türk sine-
masının iki örgütü ÇASOD (Çağ-
daş Oyuncular Demeği) ve SODER
(Sinema Oyunculan Derneği) so-
nunda bir araya geldi. Sorunlanm
birlikte çözmek için güçbirliği yap-
maya karar veren ÇASOD ve SO-
DER, ilerde bir de vakıf kurmayı
amaçlıyor.
Vakfın oluşmasınm ilk adımı olan
parasal kaynağı sağlamak için Ada-
na Alün Koza Film Festivali kap-
samında bir 'Oyuncular Dayamşma
Gecesi' düzenlenecek.
Dün SODER merkezinde düzen-
lenen ve SODER Başkanı Hülya
Koçyiğit, ÇASOD Başkanı Halil Er-
gün ile her iki demekten Müjde Ar,
Şerif Sezer, Sumnı Yavrucuk, Murat
Soydan, Bülent Bilgiç, \usuf Sezgin,
Duygu Ankara. Nurseli İdiz, Efkan
Efekan, Salüı Kırmızı ile MESAM-
dan Bora Ayanoğiu'nun katıldığı
toplantıda sanatçılar, bu birliktelik-
ten oldukça memnun görünüyordu.
İki derneğin ortak haarladığı bildiri-
yi okuyan Hülya Koçyiğit, sinema
oyunculannın sorunlannın hiç de-
ğişmeden sürdüğünü belirterek kısa
vadede yönetimlerin ve tek tek kişi-
ler adına bulunan olanaklann çö-
züm olmadığını belirtti ve "Mesleg-
mize karşı duyduğumuz sevgi ve
saygmuz, sorumluluk anlay ışımız.
bizi göre\e çağırdı. İşte tam bu nokta-
da, özeilikJe sağiık sonınlarımızı an-
cak kendi ellerimizle çözebileceğimiz
gerçeği bir kere daha karşunıza çıktf'
dedi. Ilk olarak sağlık sorununu çöz-
mek üzere işe başlayacaklannı belir-
ten Koçyiğit, ilerde kurulacaX ortak
vakıfta kullanılmak üzere bir fon
oluşturulacağını, bunun ilk
adımının da Oyuncular Dayamşma
Gecesi'yle atılacağını kaydetti.
Derneklerin birlikteliğinın sosyal
haklar dışında toplumsal olaylara
gösterilecek tepkilere yansıyıp yansı-
mayacağı yolundaki bir soruyu her
iki dernek başkanı da "Bu insani bir
beraberlik" şeklinde yanıtlarken
Hülya Koçyiğit, duygusal bir yak-
laşımla şunlan söyledi: "Biz oyuncu-
lar sinemada o kadar iç içeyiz ki.. Za-
ten hep dayamşma, fedakarlık üzeri-
ne kurulu ilişkilerimiz. Biz sinemada
karı-kocayiz, birbiri için özveride bu-
lunan sevgilileriz, abi kardeşiz, ana-
oğuluz.. Onun için bu beraberliğimiz
de her alana yansıyacaktır."
Daha önce neden bir araya gelin-
mediği sorusunu da daha önce dev-
letten bir şeyler beklendiğini belirte-
rek yarutlayan Halil Ergün "Bizce
artık ner şeyi isteyen, talep eden bir
anlayıştan vazgeçmeliyiz. Kendi so-
runlanmıza sahip çıkıp çözümleri
kendimiz üretmeliyiz" dedi.
MESAM adına toplantıya kaü-
lan Bora Ayanoğlu da bu tür et-
kinliklerden, destek olmak
amaayla telif ücreti talep etmeme
karan ajdıklannı söyledi.
8. Adana Alün Koza Film Festi-
vali kapsamında 24 eylül cumarte-
si günü Adana Açıkhava Tiyatro-
su'nda düzenlenecek Oyuncular
Dayamşma Gecesi'ne Emrah, Zu-
hal Olcay, Melike Demirağ, Fatih
Erkoç, Harika Avcı, Bora Ayanoğ-
lu ve Atilla Atasoy katılacak.
kütüphane sorumlusu Gülyılmaz,
yazanmız Ilhan Selçuk'un da kitap
bağışlannın önemine dikkat çekti.
Kütüphaneye Nadir Nadi adının
verilmesine ilişkin olarak Gülyı-
lmaz, "Kütüphane, resmi acıltşı yapı-
Imadan önce 1991 yılının Ekhn ayı-
nda tamamlanmış ve küçük çapta
hizmet vermeye başlamıştı. Tam o sı-
ralar Nadir Nadi'nin öhlmüyle, bele-
diye çalışanları olarak çok sevdiğüniz
bu yazann adının kütüphaneye veril-
mesini kararlaştırdık"dıyor
Nadir Nadi Jüitüphanesi'nden
yalnızca Aliağahlar değil çevre köy-
lerden de pek çok kişi yararlanabib-
yor. Ikametgah ve iki fötoğrafla üc-
retsiz olarak kütüphaneye üye olu-
nabiliyor.
Yaz döneminde çoğunlukla üni-
versiteye haarlanan gençlerin geldi-
ğini belirten Gülyılmaz, okullann
açılınasıyla birlikte öğrencilerin her
türlü ödev ve araşürmalan için kü-
tüphaneden yararlandıklannı söylü-
yor. Roman, sanat, çevre, çocuk
bakımı, çocuk kitaplan. felsefe,
ansiklopedi ve teknik kitaplar gibi
her alanda kaynak bulunabilen kü-
tüphaneden, çevredeki büyük sana-
yi kuruluşlan çalışanlan da yarar-
îanıyor.
7-18 yaşla iyi bir diyalog
Kütüphanenin diğer sorumlusu
Nuran Ozbayar, böyle bir kûltürel
hizmeti verme amaçlannı şöyle
açıklıyor:
"Köşeyı dönme felsefesi önderti-
ğinde ilerletilen çağ atlama girişinüe-
ri sonucunda para ve onun kûltürel
değerier dışında satın alabileceği her
şeyin birindl nedeflere dönüştüğü bir
düzende, ezberci, aktarmacı, beyinle-
ri bir sömürge aracı gibi kullanan eği-
tim anlayışı ile vetiştirilen gençlerimi-
zin bulunduğu bir düzende, kütüpha-
necilik hizmeti vermeye çalışıyoruz.
Çoğunluğu 7-18 yaş arasında olan
okuyuculanmızla iyi bir diyalog kur-
maya çabalıyonız. Okuma alı-
şkanlıgı bu yaşlarda edmilir ve ömür
boyıı devam eder. Kütüphanemiz ço-
cuklanmıza gençterimize okuma alıs-
kanuğı kazandırmak ve bu alış-
kanuğuı süreldi ve düzenli beslenme-
süıi sağlamak görevini yapmak-
tadır."
CengizAytmatoy'a
Avustupya'dan ödül
• VİYANA (AA) - Kırgız yazar
Cengiz Aytmatoy'a, Avusturya
Devlet Edebiyat Ödülü verildi.
Avusturya Kültür Bakanı Rudolf
Scholten, Vıyana'da düzenlenen
ödül töreninde yaptığı
konuşmada, Aytmatov 'a,
'toplumlar arasındaki kûltürel
engelleri yıkmak için bir ömür
boyu yaptığı katkılardan dolayı'
bu ödülün verilmesinin uygun
görüldüğünü söyledi.
Aytmatovda törende. Kırgızistan
gibi uzak bir ülkeden gelmesine
karşın en aktif okuyucu kitlesini
Orta Avrupa'da bulduğunu
belirtti. Dünyada şımdiye kadar
17 milyon kitabı satılan 66
yaşındaki Aytmatov, Sovyet
dönemi yazarlan arasında
Avrupa'da en çok okunanlar
arasında yer alıyor.
19. yüzyıl yapıları
müze olarak
değeplendirilecek
• Kültür Servisi-UNESCO'nun
bir kuruluşu olan Uluslararası
Mımarhk ve Müze Teknikleri
Komitesı'nın 1994yılıtoplantısı,
19-23 eylül tarihleri arasında
Istanbul'da Türk ve İslam
Eserleri Müzesi'ndeyapılacak.
Ülkemizde ilk kez düzenlenecek
'Eski Yapılar. Yeni Müzeler,
Endüstn Mirasf konulu
toplanüda, 19. yüzyıl yapılannın
müze olarak değerlendirilmesi
tartışılacak. Çeşitli ülkelerden
ünlü mimar. müzedüzenleyicileri,
müze uzmanlan ve
planlamacılann katıldığı
toplantıda Prof. Dr. Doğan
Kuban.Prof.M.Mehdi
Ghafouri (Montreal) ve Prof. Dr.
Paolo Cuneo birer bildiri
sunacaklar. Değeri yeterince
anlaşılamayan 19.yüzyılsanayi
yapılannın günümüze kadar
gelen ömeklerinin tüm dünyada
koruma altına ahndığını ve bir tür
'endüstri arkeolojisi' kavramının
doğduğunu belirten Türk ve
İslam Eserleri Müzesı Müdürii
Nazan Ölçer, toplantı süresınce
İstanbul'dakı bu tür binalann
konuklara tanıtılacağını söyledi
Bilar'da 'Tûrk
Modernizmi'
• Kültür Senisi - Bilar
Istanbul'un düzenlediğı ve ilki
geçen hafta yapılâ"n Türk
Modernizmi' seminerdizisi
çerçevesinde pazartesı günü saat
19 OO'da yapılacak ikinci
oturumdalskenderSavaşff," !
'cumhuriyetin kurucu kuşağı"
olarak > orumladığı 1880 ler
kuşağını tartışacak. Tartışmanın
önemli odak noktalan. bu
dönemde askeri eğitimin önemi.
asker-sivil farkı ve bu kuşak
içerisinde Mustafa Kemal ve
Enver Paşa'mn ayncalıkh yerlen
olacak. Oturuma Onıç Aruoba.
Enis Batur, Orhan Koçak ve
Duygu Köksal tartışmaa olarak
katılacaklar.
Pavarottî, 50 kilo
vepecek
• NEW YORK (AA) - İtalyan
tenor Luciano Pavarotti'nin 26
eylülde açılacak olan opera
mevsimine kadar 50 kilo vereceği
bildinldi. Halen 145 kilo olan
ünlü tenor, bu mevsim Nevv York
Metropolitan Operası'nda
sahnelenecek olan Verdi'nın
Tosca' operasında rol alacak.
Doktorlann Pavarotti'ye, kilo
vermediği takdirde hayatının
cıddi tehlıke altında olduğunu
kesin biçimde ifade ettikleri
belirtiliyor. Bunun üzerine derhal
sıkı bir perhiz uygulamaya
başlayan Pavarotti'nin
zayıflamaktan memnun olduğu
ve yakın arkadaşlanna 'kendini
hiç son zamanlardaki kadar zinde
hissetmedığini' söylediğı
öğrenildi.
Lennon'ın diskî 4
milyara satıldı
LONDRA (AA) - Beatles
topluluğu üyelerinden John
Lennon'ın 1957 yılında 16
yaşındayken söyledi ği şarkılan
içeren birdisk. Sotheby's
Müzayede Salonu'nda 78.500
sterline(yaklaşık4milyarTL)
alıcı buldu. Liverpool'daki
Woolton yerel kiÛsesinde bir
kutlama sırasında emekli bir polis
tarafından yapılan kayıt, Beatles
topluluğunun ilk sözleşmesini
ımzaladığı EMI şirketi tarafından
satın alındı. EMI'nin bır sözcüsü.
bu diskin tarihi değerde olduğunu
belirterek Lennon'ındiskteki
sesinin, daha sonra bütün
dünyanın Beatles kayıtlannda
dinlediği sesi ile aym olduğunu
belirtti.