04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29MAY1S199İPAZAR CUMHURİYET SAYFA 11 HAYVANLAR VE HAYVANLAR İSMAİLGÜLGEÇ Tefc (212) 512 85 05 Faks: (212) 513 98 98 Yabancı sermaye ve yabancı asker zellestirme üzerine "türlİHpeşitii" görüşler öne sürülür, medyayı ele geçiren "özelleştirme kahyalan" :ek yanlı propa- gandalannı ^ürütürken, yazar Erol Toy, mııtad cuma turunu yaparken kapıdan başını uza- tıp sordu: -Sen, özeleştirmeden yana mısın? -Hayır Erol Ağbi. Tümden karşryım. -Niye yazmıyorsun? -Her fırsatta yazıyorum. Peki sen karşı mısın? -Evet bende karşıyım. -Sen nıye yazmıyorsun? -Benim hr gazetede kö- şem yok ki! -Vaziyet'e yazar mısın? -Yazarım.. Ben özelleştır- meye karşıyım. Çünkü: 1)Asya tcpraklarının eko- nomi-polıtiğ özel mülkıyete aykırıdır. Veözel mülkıyetol- madan kapıaltstleşme müm- kün değıldır 6u nedenle Os- SAYFA Türkiye, Af Örgütü'nün kara listesindeymiş... Olsun, ÇiHer'in beyaz sayfası var ya! manlı imparatorluğu, 1807- de, özel mülkiyete geçmiştır. Buna cesaret eden ilk Asya toplumudur. Ama, özel mülkı- yet bılınci, öyle 100-150 yılda oluşuvermemektedir. Boğaz- lar'dan ötede, özel mülkiyet 3 bın yıla dayanmaktadır. Os- manlı bıle 16. yüzyılda Budin'i aldığında, miras hukukunu kendi düzenine ekieyebilmek amacıyla ünlü müftüsü Ebu- suud Efendi'ye özel Budin Kanunnamesi yaptırmıştır. Sened-i htifak'la geldiği sanı- lan özel mulkıyet de, toplum- sal bir nitelik almamıştır. Insanlarıyla satılan köyler gerçeğınde olduğu gıbi, ağa, bey ve mültezimlerin elinde kalmıştır. 2)Cumhurıyet bu yüzden, 1932 yılına kadar yabancı ser- maye ıle ortaklık kurarak ül- keyi kalkındıracaközel sektö- rü, kıratlı prensı gözlercesıne umutla beklemiştir. Ama, bo- şuna beklemiştir. Sonunda, Türkiye özel sektörün babası Celal Bayar'ın elıyle bu kez de KİT'lerı kurmuştur. Bütün te- mel üretim alanlarını onlara teslım etmiştir 3)1960 sonrasında, aynı Ce- lal Bayar'ın eliyle, yenıden özel sektör üretimine geçil- miştir. KİT'ler bu amaçla kul- lanılmıştır. Ama bu kez akıllı davranılarak, temel üretim alanları yerine, ara mallar ya da tüketım malları alanı özel sektöre açılmıştır. Oluşturu- lan çağdaş dünya için bir ör- nek modeldır. Ancak, Türkiye özel sektörü, devlet desteğiy- le hazıra konmanın mırasye- dılıği ıçınde, uluslararası pı- yasalara çıkamamıştır. Belkı de tam çıkacağı sırada IMF reçeteleri ıle yükselen banka faizlerı ve kesılen KIT desteğı sonucu, yabancıların ta- şeronluğuna soyunuvermiş- tir. Yıne de ülkeye gıren ya- bancı sermaye sadece 3 mıl- yar dolardır. Çünkü sermaye Fıçı Temel, birahanede son bardağı içip hesabı öderken garsona sordu: -Bir gunde kaç fıçı bira satıyorsunuz? -Aşağı yukarı üç fıçı. -Patronuna sor bakalım günde dört fıçı satmak istemez mi? Az sonra patron geldi: -İstemez olur muyum beyim.Amanasıl? -Bardaklarıtam doldurarak! DEFTER °*./* at 2Karayalçın, tf Ecevit / defterini I kapatmış... 1 Kendi \ defterini \ diirmek X ^ içinmi! KAMİL MASARACI • • KAiVaL MÜ U \ Trafîk cezası yemek ve ödeyebilmek T rafik polisi Sefaköy'de, yanlış yolda seyrettiğı gerekçesıyle bir TIR'ı çevirdi. Oysa, aynı yol üzerin- de birçok TIR park etmiş du- ruyordu. Park ettiklerine göre oraya bir yerden gelmişler ve hep park edilmek ıçın ya- pılmadıklarına göre oradan da bir yerlere gıdeceklerdi. Yani, park etmış olsalar bile, seyir halındeçevrilen TIR gıbi onlar da kuralları çiğnemış- lerdi. Ama onlara değil de se- yir halindeki TIR'a ceza kesili- yordu... Neyse, öykümüz ku- rallar üzerine olmadığı için fazla uzatmadan konuya dö- nelim. Trafik polisi çevirdiği TIR'a 150 bin lira ceza kesti ve tuta- nağı TIR'ın şoförüne verdi. Şoför. cezayı peşin ödemek istedi. Trafik polisinin yanı- rK£{MjSİSTEMİ nda parayı almak için tahsilat makbuzu yoktu, "Küçükçek- mece Vergi Dairesi'ne yatırırsın" dedi. Şoför, tutanağı TIR'ın sa- hıbi Mustafa Taycı'ya teslım ettı, "Küçükçekmece Vergi Dairesi'ne yatırabilirmişsı- niz" dedi. Taycı, 150 bin lira tutarın- daki cezayı ödemek ıçın Küçükçekmece Vergi Dai- resi'ne gittı. Görevliler. "Biz alamayız, Bağlar Vergi Dai- resi'ne gideceksiniz" dediler. Taycı bunun üzerine Bağ- lar Vergi Dairesı'nın yolunu tuttu. Oradakiler ise, "Bizimle ilgisi yok. biz bu cezayı tahsıl edemeyiz, Karaköy Vergi Da- iresi'ne gitmeniz lazım" dedi- ler. Taycı. Karaköy Vergi Dai- resi'ne gitti. Karaköy'dekiler, Batık Hazine Bonosu C apa'daki İstanbul Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Yener Aytekin, kendisinı "Türkinvestzede" olarak 9 tanıttıktan sonra şunları anlattı: "Türkinvest'e, repo yapmak ıçın para yatırmamıştım. Hazi- ne Bonosu almıştım. Elimde de Hazine Bonosu aldığıma daır senet var. Türkinvest'ın faaliyetı durdurulmadan üç gün önce, senedi verip bonomu almak istedim. Bana, devletin, benim ödediğim para kadar kupürde bonoyu henüz basmadığını söylediler. Sonra da Türkinvest'in faaliyetj durduruldu. Ser- maye Piyasası Kurulu'nu aradım, 'Sizin aldığınız Hazine Bo- nosu ile repo yapanların yatırdığı para arasında bir fark yok' dediler. Ben bir vatandaş olarak, hükümete güvenip devletin bonosunu alıyorum. Devlet, bu bonoyu bana satmak için bir aracı kuruluşa yetki veriyor, onu tahsildar kılıyor. Tahsildar görevini tam yapmayıp zorda kalınca da cezasını devlete gü- venen bir vatandaş olarak ben çekıyorum." Prof.Dr. Aytekin gibi devlete güvenip zarara uğrayan binler- ce vatandaş var... Ve bu arada Türkinvest'ın sahibi Nasrullah Ayan televizyonaçıkıp nediyor? "Ben iflas edersem, trılyoner olurum, parası batan vatandaşlar da hiç bir şey alamaz!" di- yor. Neye güvenip böyle konuşuyor Ayan? Neye güvenecek, Hazine'ye! Çünkü vatandaşa ödediği para değerinde bono vermeyen Hazine, Ayan'a blok satış yaptı. Ayan'a bonolar, vatandaşa ise Ayan'ın kağıt parçaları kaldılB ilk kez bir trafik cezası tahsil edecekmiş gibi şaşırıp kaldı- lar. "Sız bu cezayı Sirkecı- deki Büyük Postane'den ha- vale çıkartarak yatırın" dedi- ler. Taycı, Sirkeci'ye gitti. Bü- yük Postane'deki görevli, "Biz, ceza tahsilatı için ha- vale yapamayız, siz Eminönü Vergi Dairesi'ne gidip parayı oraya yatırın" dedi. Taycı, Eminönü Vergi Dai- resi'ne gitti ama oradakiler de 150 bin liralık cezayı tahsil edemeyeceklerinı bildirdı Taycı, elinde ödeyemediği cezanın tutanağı ıle ortada kaldı. Süreyi geçirirse, başına geleceklerı bildiği için telefo- na sarılıp 155 Polis Imdat'ı aradı. 155 Polıs imdat'tan Taycı'- ya, "Allah, Allah! Ne yapma- nız gerektığinı biz de bilemı- yoruz. Ama size Maslak'taki Trafik Denetleme'nın telefo- nunu verelim, orayı bir ara- yın" dediler. Taycı, verilen telefonu arayıp, Komiser Hasan Bey e derdinı anlattı. Komiser Ha- san Bey. Taycı'nın başına ge- lenlerı hayretle dinledi ve "Siz bana gelin. O parayı makbuz karşılığı ben alırım" dedi. Taycı. Komiser Hasan Beyegıttı... Öykü biîti... • T(ne)RT B ırokur, Kurban Bayramfnda Şehremıni cıvarında TRT ninTV-1 yayınının bozulduğunu söyledi. Okurunkuşkusu, kurban derilerininTürk HavaKurumu'na verilmesine ilışkin duyurular nedenıyle Fatıli civarından yapılan korsan yayınlarla TRTkanalınagirHdiği şeklinde... Okur, durumu hem TRT'nin Ankara'daki Genel Müdürlük hemdeÇamlıcadakı verici istasyonuilgilılerine bildirdiğinı anlattı ve aldığı yanıtı Vaziyet'e aktardr "Bırdılekçeylesavcılığa müracaatedin." NeTRTamalB güven ister. Güvenin kaynağı da kendi askeridir. 4)Bu nedenle KİT'ler özel- leştırılse de, askeri gelme- dikçe yabancı sermaye gel- mez. Özel sektörün boyu yet- se, kendini ayaktatutar. Yanı, neresinden bakılırsa bakılsın, özelleştirme abesle iştigaldir. Ve koca koca adamlar, akı- llarını başlarına toplamazsa, daha çok değirmende, çok su öğüteceklerdir. Yok, bütün bu varvara, sadece PTT'nin T'sini satmak için tezgahsa, yarın yeniden millıleştirildi- ğinde, güvencesı yoktur. Çünkü Japonya başta olmak üzere Amerıkan sermayesi- nınyoğunolduğuheryerde.ön- lem baştan alınmıştır. En az 250 bin Amerıkan askeri, ser- maye girışınden önce konuş- landırılmıştır. Türkiye'de de bu olacaksa, olsun! Çünkü bu bir varsayımdır. Kuvay-ı Milliye ise gerçek. • Karayalçm ve hesap işi A nkara'dan elektronık mühendısı Hasan Sıtkı özkazanç, Mıllı- yet'ten Yavuz Donata bir açıklama yapan Tansu Çil- ler'ın başyardımcısı Murat Karayaiçtn'ın hesabına akıl erdırememiş... 5 Nısan kararlarını aslan- lar gıbi savunan Kara- yalçın'ın "zam ve vergi pa- keti" ile getirilen yükü emekçıler, tarım kesimi ve sermaye sınıfı arasında nasıl "dengeli" bir şekilde paylaştırdığını kavraya- mayan özkazanç, şöyle di- yor: "Murat Bey'in hangi akıl yürütme ile çıkardrğı bi- lınmeyen sonuçlarına göre mıllı gelırden yüzde 36 pay alan emekçılere yüzde 27.5, yüzde 14 pay alan tarım ke- simıne yüzde 14 ve milli ge- lirin yüzde 48'inı alan ser- maye sınıfına yüzde 58.5 oranında yük dağıtılmış. Buradan Murat Karayal- çın'a açık bir çağrı yapıyo- rum. Yukarıdaki rakamlara göre bu sonuçları nasıl çıkardığını bir zahmet açı- klayıversin. Biz de Türkiye tarihinde ilk kez sermaye kesımine aldığı paydan faz- lası ıle fedakarlık yaptıran bu paketi 'aslanlar gibi' on- larla beraber savunalım ' Karayalçın'dan yaptığı bu hesabın, hesabını vermesi- ni bekliyoruzlB İpsala mafyası B ayram tatili sonrası jzmır tarafından istanbul'a dönüyordu Perihan Ergun. Çanakkale- nın ipsala iskelesinden karşı yakaya geçmek için saatlerce sıra beklerken bazı gözlemleri oldu: "İskele civarındakı ba- lıkçı. köfteci, dönerci, don- durmacı gıbi esnafın ve kol- lan bantlı görevlilerın, her sefere devamlı olarak sıra dışından üç-beş araç sok- tuklarını gördük. Bu görün- tü, bekleyenlerde öfkelı tep- kiler oluşturdu. Bir genç buna karşı çıkırtca, sıra dışından gırmek ısteyen araçların şoför ve yardımcı- larınca hırpalandı Olaya müdahale etmek isteyen annesi de dayaktan nasibini aldı. Araya giren bir yurttaş ise seyyar satıcılar tarafı- ndan linç edilircesine dö- vüldü. Olay yerine gelen üç polis ise, kandan yüzü gö- rünmeyen yurttaşı karga tu- lumba karakola götürmeye kalkışırken, görgü tanıkları- nca ışaret edılen saldırgan- lar hakkında hıçbir ışlem yapmadı. Polis, saldırgarv ların ağası görünümündeki külhanbeyi kılıklı birinin hal- ka, 'ne yapabıldınız düdük- ler' dıye bağırmasına bıle seyirci kaldı." Bu olay 24 Mayıs 1994 ta- rihinde saat 15.30 sularında olmuş... Çanakkale Valiliğı, eğer görevini yerine getirır- se, orada bulunan polislerin kimliğıni saptayabilir. Sıra dışından araba va- puruna girerek halkın tep- kisine ve olay çıkmasına ne- den olan otobüsün plakası 10 FL 785, kamyonun pla- kası ise 34 HU 691 'miş... Emniyet Genel Müdürlüğü, eğer görevini yerine getirir- se, bunları da bulabilir. Ve eğer İpsala'da mafya değil devlet egemense gereken yapılır. Öyle değil mı içişleri Bakanı Nahit Menteşe! • KİM KİME DUM DUMA BEHİÇAK ArhJ*il«r, şörvyorvm Ai, Z'f ÇİZGİLİK KÂM/L MASARACI 1 ZONTELLEKTÜEL ABDULL AH KEMAL GÖKHASGÜRSES Hİ.VDIN BMKALIM /»PTULLA!QfK RÎN ARASlNA tA, Ae &^R^^ Ü Î iş OLSUN KAUM.-VAA, ACIMA- >W Mı'? &TTÎI-6R .CıöA AnRMiStNf AH,SAHı AMA,SeNı'N AUŞIt&N AMÇRiKAN AARM0A SHMYRUZ YALMll piPo içeR- DÎN DN Mi?.' rm HARBİ SEMİHPOROY TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKA 29 Mayıs "MAl/Z£R n £ ADINI VEREN MAUSER.. 131* 'TT BUGÜN ÜNLÜ ALMAN SİLAu YAPfMCIS-t PETE& PAUL MAUSER. (AAAVzee^.Tt YAfW&4 ÖLMÛŞTİİ. i-t*rr£ 18f2 DE OBEISNIMZGF'TA Si£ SrCAH MAUCBJe, ÖZ.ELUKLE P/e/JSYA O&OUSUAJA SI'LJ4HLA£ IMAL erMişTi. iS. yüzyıUM SOM YILLAGlNPA Û&Errtorfi/e BAŞLADIĞt TÜFEk:, OMUAJ A&tVLA AMtUİCAK, 195O' S ULLANIt-ACA*=rt£. MAUSER MARKA TABAMCALA/S. OA, rÜFEĞl KA- OAR OCMAS/1 Bİİ.B, tSEAJ'Ç İLSİ 7DP- İLAN T.C. CEYHAN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1990 26 Davacı Malıve Hazınesı vekili tarafındandavalılar Mehmet A>- gül vs aleyhine açılan tapu iptali, tescil. men'i müdahale davasında: Davalılardan Emine ve Ali kızı Ayşe Çetinkıran. Mustafa Hayri ve Safıye oğul Ali Cesur. M ustafa Ha> ri eşi Hatıce Cesur, Mustafa Hav- n çocuklan Resul Cesur. Ramazan Cesur. Süleyman Cesur, Mehmet ve Ayşe çocuklan Fevzi Avgül. Mustafa Avgül. Fatma ve Celal ço- cuklan Mehmet AygüTün vapılan tüm araştırmalara rağmen tebliga- ta yarar açık adresleri tespit edilemediğınden adlanna dava dilekçesi ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar \ erilmiştir. Adı geçenlerin duruşmanın bırakıldığı 30 6.1994 günü saat:09 00'- da mahkememizde bızzat bulunmalan veya bir vekille temsil edilme- len 7201 sayılı Teblıeat Kanunu'nun ilgilı maddeleri gereeince ilanen tebhğ olunur. 12.5 1994 Basın: 48399 ILAN T.C. KAĞIZMAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1993166 Davacılar Şahzede Kızıl \e Mehmet Kızıl vekili tarafından da- valılar Kağızman Malmüdürlüğü. Sulhettın Balta ve arkadaşlan aleyhine açılan tapu iptali \e tescil davasının mahkememizde açık olarak yapılan yargılamasında venlen ara karan gereğince: Davalılar Kasım Balta. Ahmet Balta ve Ali Balta'nın adresleri meçhul olduğundan, davalılara dava dilekçesinin ve duruşma günü- nün ilanen tebliğine karar \erildığinden. davalılar hakkında açılan tapu iptali \e tescil davasının duruynası 14.06.1994 günü saat 10.00'a talik edilmiş olup, belirlenen günde mahkememizde hazır bulunma- lan ve\â bir vekil marifeti ıle temsil edilmelen. HUMK'nin 509 ve 510 maddeleri gereğince duruşma) a gelmediklen takdirde duruşma- nın yokluklannda y ürütüleceği davetiye yerine kaim olmak üzere ila- nen tebhğ olunur. 17.05.1994 Basın: 48434
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle