04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20MAYIS1994CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER Bir defterden: MELIH CEVDET ANDAY -^^- "y akanuv ısleregore. \ / 16^3 yılında ^ / Osmanh Sultanı % / IV Mehmet ^f de\letın en yuksek * makamlanna gelmış kullannı toplayarak duşunup durduğu bır soruna çozum bul- malanm buvurmuş Babasının ve onun da babasının ve daha da oncesı- nın zamanlannda de\ letın gelırlennın devlet harcamalanna rahat rahat yet- tıgını, hatla artüğını belınen IV Meh- met 'Benımse harcamalanm babamın saltanat donemındekı de\ let harcama- lanndan daha az. gelırler a>nı Boyle olduğu halde şımdı devletın gehrlen nıçın harcamalara vetmıvor. bahnye- mıze ve dığer onemlı bırçok ışe para kalmıyor'dıye devam etnvış, Dıvanda- kı haarun, en başta da Vear-ı Azam hunkann sorulanna cevaplar vermeye çalışmiş, hemen ızleyen gunlerde sağ- dakı soldakı devlet kulian durumu ınceleyıp bır şeye yaramavan bazı ted- bırler alıp ıncelemeye çalişmış ' (Prof Bemard Levvıs - İsİam'ın Siyasal So>- lemi) • "- Dınleyın benı, dıye devam ettı Mıhaıl. son derece cıddı bır tavırla Yaşamı alabıldığıne karmaşık, sokul- muş, kocaman bır makıne olarak du- şunun Sokulen parçalann her bın ye- tılenmızı. ıçgudulenmızı, tutkulan- mızı. gereksınımlenmızı canlandınr Bu makıneyı en venmlı bıçımde çalış- tırabılmek ıçın, en ıyı bıçımde kurmak gerekır ve bu ış. ustası daha doğmadı- ğından.hâlâ>apılamamaktadır.yaşam dedığımız makıne butun bılgılenmızı yanlış çıkartır Bılgı derken, bu makmeyı toplum- sal destekler, ya da hatta topluma ku- lak asmadan surdurulecek kışısel ya- şam çerçevesınde oturtup ışletmeye yarayacak şeylen anlatmak ıstıyo- rum " (Panaıt Istratı - Mihail) • "Anıyla yaşanmaz, ama >aşamak ıçın anı gereklıdır" (İlya Ehrenburg - Fırtuıa) • "Hıçbır so> lem. geçmış veya gelecek gerçeğın mutlak bılgısı ıle sonuçlana- maz Çunku gerçeğın bılgısı algıdanve daha sonra. bellekten kaynaklanır Daha once. bılım denıldığını soyledı- ğım nedenlenn ve sonuçlann bılgısı olan bılım de mutlak değıl. şarta bağlı- dır Hıç kımse. soylem yoluyla bunun veya şunun varlığını. varolmuş oldu- ğunu veya olacağını bılemez, bu, mut- lak bılgjdır Sadece şunlar bılınebılır Eğer bu boyleyse. şu şoyledır, eğer bu olmuşsa. şu olmuştur, eğer bu olacak- sa, şu olacaktır, bu. şarta bağlı bılgıdır ve bır şeyın başka şeyı ızlemesı de de- ğıldır, fakat. bır şeyın adının a> nı şey ın bır başka adını ızlemesıdır" (Thomas Hobbes - Leviathan) • "İnsanlar dınsel ınançlannı çoğun- lukla ıçınde buyuyup yetıştıklen çev- renın etkısı altında kabul ederler On- lann ınançlannın gcnellıkle geleneksel bır karakten vardır, bu ınançlar on- lann kendı taraflanndan bu ınanç ve kanaatlen ıncelemek ıçın herhangı bır çaba gostermeksızın, çocuklukla- nndan başlayarak ıç ıçe olduklan, "ba- balannın ınançlan'dır Yalnızca çok az sayıda bırey hazır yanıtlan kendıle- nne gelenek tarafından mıras bırakı- lan dınsel ınançlarca venlen problem- len analız edıp çozmeye çahşır Işte bu bağımsız gınşımlenn. genellıkle, bır tur felsefe yapma olduğu duşunulmuş- tur vc onlar çoğu zaman metafızığın kapsamı ıçıne dahıl edılırler Dınsel metafızık soz konusu olduğu zaman. bazı kımseler rasyonel yontemlen. ba- zılan da ırrasyonel yontemlen kulld- nır Sonunculara mıstıkler adı venlır " (Kazımıerz <\djukıewıcz - Felsefeye Giriş) "Taş çağı avcı-toplayıcılannın ya- rarlandıklan en ıyı nufus kontrol yon- temı bır annenın çocuğunu emzırdığı vıllar arasındakı zaman aralığını uzat- mak olmuştur Kadınlannaybaşıçev- nmlerı uzerıne Rose Fnsch ve Janet Mc Arthur'un yaptıklan son araştır- malar. kadınlann doğurganlıgını azaltmayı sağlayan fizyolojık meka- nızmayı aydınldtmışlardır Doğurgan bır kadın doğum yaptıktan sonra. yağdan oluşan vucut ağırlığının yuzde oranı kntık bıreşığı aşıncaya değın ye- nıden yumurtlama donemme gınnez Bu eşık (yaklaşık yuzde 20-25) oyle bır noktayı temsıl eder kı orada kadın vu- cudu buyuyen bır dolutun ısteklenne kendını uyarlamak ıçın yağ bıçımınde yetennce yedek enerjı depolamalıdır Normal bır gebelığın ortalama enerjı malıyetı 27 000 kalondır - bu enerjı kadının gebe kalabtlmesınden once depolanmış olması gereken enerjı mık- tannın nerdeyse aynıdır Bır çocuğun emzınlmesı annenın her gun yaklaşık 1 OOOekstrakalontuketmesıdemektır kı bu da onun gereklı yağ rezervını bı- nktırmesını guçleştınr Çocuk anne sutune bağjmlı olduğu surece yumurt- lamanın yenıden başlama olasılığı çok azdır Bushman kadınlan, emzırme suresını uzatarak gebelık olasılığını dort yılı aşkın bır sure gecıktırebılmış ızlenımı venyorlar " (Marvın Harns - Yamyamlar \e Krallar - Kültürlerin Kökenleri) • "Bızler duşlerle aynı hamurdan ya- pılmışızdır" (Shakespeare - Fırtuıa) • "Bınnı tanınm, başına geleceklen oğrenmek ıçın falaya gıdıp elçızgılen- ne baktırmış. soyledığıne gore de bu- nu, ınanmadan, sırf eğlence olsun dıye yapmış Daha once bana danışmış ol- saydı onu bu hevesınden vazgeçınr- dım. tehlıkeh bır eğlence de ondan Henuz falcı bır şey soylememışken ınanmamak kolay Zaten o anda ına- nılacak bır şey yoktur ortada, belkı ınanacak ınsan da bulunmaz Iş baş- larken ımansızlık kolaydır ama hemen sonrasında guçleşıvenr, falcılar da bu- nun boyle olduğunu bıhrler 'Madem ınanmıyorsunuz. neden korkuyorsu- nuzr derler Boyledır tuzaklan Ben kendı hesabıma ınanacağım dı>e kor- kanm. falcının ne soyleyeceğını bılır mıyım'7 " (Alaın - Söyleşiler) • Bu dıim a evini nasü y ürutur Tanrı; Av nasıl vükselir, ufaldıkça ufalır, Her ay nasıl butunlenir dolunay, Deniz ustunde niçin bu veller, Eurus'un getirdiği, Nerden gelir buiutları v apan tükenmez su, Güniı gelip > ıkılacaksa dıinya. (Lucıanus) • "Ve şeytan Rabbm onunden çıktı, ve Eyub'u, ayağının tabanından tepe- sıne kadar kotu çıbanlarla vurdu Ve Eyub kendısıne bır çomlek parçası al- dı kı onunla kazınsın, ve kul ıçınde oturmakta ıdı Ve kansı ona dedı Sen hâlâ mı kemalını sıkı tutmaktasın'1 Al- lah'a lanet et de ol Ve kadına dedı Ahmak kanlardan bın gıbı soyluyor- sun Nasıl9 Allah'tan ıyılık kabul ede- lım de kotuluk kabul etmevelım m ı r (Kutsal Kitap) • "'Öğrenım benlığe ışler " (Ovıdıus) • "Yaşadım. talıhın bana yuruttuğu yol bıttı" (Vergılıus) ARADABIR EKREM AKURGAL Baülı Dünya Görüşû Batı devletlerının yuzyıllar boyunca yuruttuklerı so- murgecı tutum ve son donemlerde Islam topluluklarına karşı uyguladıkları çıfte standart nedenıyle bırçok Mus- luman ulkede olduğu gıbı bızde de' Batı' sozcuğu tepkı yaratmaktadır Nıtekım bu yuzden Batı sozcuğu yerıne genellıkle çağdaş deyımını kullanmaktayız Oysa Batı ve Batılı sozcuklerı bırçoğumuzun sandığı gıbı bızım ba- tımızda olan bolge anlamında bır coğrafya deyımı değıl- dır Ingılızlerle Amerıkalıların VVesternıze, Fransızların Occıdentalıser yanı Batılılaştırmak ve Almanlann abendlandısch yanı Batılt sozcuklerınden anlaşıldığı uzere soz konusu Batılı kavramı belırlı bır dunya goru- şunu, uygarlığını sımgelemektedır öyle olmasaydı Batı sozcuğu ıle Avrupalıların kendılerının batısındakı Ame- rıka'yı Amerıkalıların da aynı deyımle Cın'ı ve Japon- ya'yı kastetmelerı soz konusu olurdu Batılı dunya goruşu nedır? Tarıhte Batı ve Doğu kav- ramlarını ılk kez Bodrumlu Herodotos (I ö 484-425) Hel- lenlı ve Barbar sozcuklerı altında ayrıntılı olarak ele almıştır Ancak gerçek anlamda Batılı dunya goruşunu ılk kez Egelı doğa fılozoflarında buluyoruz Izmır ıle Mıle- tos arasındakı kıyı kentlerınde M ö 630-450tanhlerınde oturan bu Hellenlı bılım adamları ozgur duşunce yolu ıle dınsel kaygılardan veılkelınançlardansıyrılarakakıl- cı araştırma yontemı kullandılar Sozgelımı Mıletoslu Thales (M ö 625-545) ve Anaksımandros (M Ö 610-545) Mısır ve Mezopotamya nın 2500 yıllık bılgı bırıkımını bılı- me donuşturerek -matematık, geometrı ve astronomı gıbı bılımlerın kurucusu oldular Yıne ozgur duşunce yolu ıle dınsel buyruklardan ve ıl- kel ınanclardan kurtularak akılcı araştırma yontemı sa- yesınde Efeslı Herakleıtos (M Ö 550-480) ve Urlalı Anak- sagoras (M ö 500-428) dunyada hıçbır maddenın yoktan varolmadığını ve hıçbır zaman kaybolmadığını, sadece değışıme uğradığını gormuş ve saptamışlardır Batı dunya goruşunun en onemlı ozellıklerınden bır başkası, ınsana, ınsanlığa ve dolayısı tle ınsan haklarına saygılı olmasıdır Bu devrımsel davranışı Batı Anadolu lonya felsefe okulunun Thrakya dakı temsılcısı Protago- ras (M ö 485-415), "ınsan her şeyın olçusu' (anthropos metro panton) ılkesı ıle dıle getırmıştır İnsanın değerı anlaşıldıktan sonra Lesboslu (Mıdıllılı) tıran Mıttakos (M Ö 650-570) ve Atınalı Solon'un (M ö 639-559) başlattıklan atılımların bır sonucu olarak, M ö 508 tarıhınde Atına'da dunyada ılk kez demokrası, yanı halk ıradesı denılen sıyasa yontemı kuruldu Boylece Doğu'da, yanı Mısır da ve Mezopotamya da halk, krallar ve rahıpler tarafından somurulurken Batı da, yanı once Ege de, ardından da Atına'da Hellenler ozgur ve onurlu bır yaşama sahıptıler Batılı dunya goruşu Hellen tarıhı boyunca surup gıttı Roma çağında ıse ıyı kotu gunler gordu Ancak Roma Imparatorluğu'nun çokuşunden sonra butunu ıle unutul- du Batılı dunya goruşu daha sonra 15 , 16 yuzyıllarda, yanı Ronesans çağında btr fıkır akımı olarak gundeme geldıve17 ,18 yuzyıllarda Aydınlanmafelsefesı ıle 1789 tarıhınde gerçekleştırılen Buyuk Fransız Devrımı saye- sınde guçlenerek Avrupa'da yayılma olanağını buldu Bununla beraber, sozkonusu dunya goruşunun ana ko- şulu olan ozgur duşuncenm, tam anlamı ıle bırçok ulke- de yerleşmesı ancak 20 yuzyılda olanak kazanmıştır Bızde ıse Ataturk ılkelerı ıle başlayan Batılı dunya go- ruşu şımdı bır ıkı yıldan berı gerçek anlamı ıle uygulan- ma evresıne gırmış olmamızı gerektırıyor Çağdaş sozcuğune gelınce, onun herhangı bır dunya goruşunu sımgeledığı soylenemez 'Çağ atladık, çağ- daş top/umuz"deyımlerı ıle sadece yaşadığımız done- mın teknolojık duzeyıne ulaşmış bulunduğumuzu ıfade etmışoluruz Bır ornek verelım 1933-1943 yıllarında in- gıltere'de ve Fransa da olduğu gıbı Avrupa nın bırçok ulkesınde yukarıda anlattığımız Batılı dunya goruşunun butun ılkelerı egemendı Buna karşılık onlarla çağdaş duzeyde olan Almanya'da ve italya'da ıse Nazızm ve fa- şızm goruşunden oturu ne ozgur duşunceden ne de ın- san haklarından eser vardı Demek oluyor kı Batılı olmaktan çekınmemızın anlamı yok, tersıne Atatürk ılkelerını de kapsayan bu dunya goruşunu candan ve gonulden benımsememız gerekı- yor Yıne de "Batılı gıbı olmak"\an hoşlanmıyorsak "Batılı kadar olmak" amacını gudelım ve hıç aksatma- dan Batılı dunya goruşunun ozgur duşunce, akılcı araştırma yontemı ve ınsan hakları ılkelerı doğrultusun- da ılerlemeye devam edelım BAYRAMONDUL (Havza 1958 - İstanbul 16.5.1994) Onurlu yaşamı sona erdı Aamızı paylaşan İnsan Haklan Derneğı ve Turkıye İnsan Haklan Vakfı y onetıa, uye ve çahşanlanna, komşulanmıza ve sevgılı dostlanmıza, akrabalanmız ve aılemız adına yurekten teşekkur edenz HtİSNÜÖ'NDÜL Ulusal benlik sorunu... Boşnaklara karşı Sırp saldınlannı mazur görmek gıbı bır düşünce kımsemn aklından geçmez Zulme ya da saldınya uğrayan her topluma yardım bır ınsanlık görevıdır. Bu ıtıbarla Boşnaklara yardım sorunu, Müslüman olmalan nedenıyle değıl, fakat insan olmalan nedenıyle ele alınmak gerekır. Prof. Dr. İLHAN ARSEL M ılletçe son derece aşın, fakat tutarsız bır alın- ganlığımız vardır "Alınganlık", aslında başlı başına bır "eksildik", bır "kusur"- dur, fakat bır de tutarsızlık kılığına buru- nurse daha sakıncah sonuçlar doğurur Tutarsızlık şundandır kı Batılılardan gelen eleştınlere karşı en ufak bır tahammulu- muz .yoktur, hemen şahlanır, kufurlerle, tehdıtlerle karşılık venrız Fakat bu aynı eleştınler. hatta çok daha kotu şeklıyle, Musluman bır ulkenın ınsanlanndan gel- mış olsa aldınş etmez, susanz Bundan do- layı değıl mıdır kı yuzyıllar bov unca Arap'- ın, Turk'u "cani ruhlu", "kana susamış" ya da "tnsanltğa felaket getirid ırk" şeklındekı tanımlamalanna. "Ye'cûc \e Me'cuc'" uy- durmalanna ya da "Türkler aç olduklan zaman çalarlar, tok olduklannda da şehvet- le uğraşırlar" 1 şeklındekı yalanlanna ya da bunlara benzer nıce aşağılamalanna ses çı- karmamışızdır Yıne aynı şekılde Arap mıllıyetçısının, Arap'takı geleneksel "Türk düşmanlığı" duygulannı Arap çıkarlanna araç yaparak Araplık akımlannı korukle- mesıne aldırmamışızdır Hem de oylesme kı şenata ozgu ne kadar kotuluk varsa bunlann Turk'ten gelme olduğunu ve ken- dı genlıklennın bundan doğduğunu soyle- ynp dunya kamuoyu onunde terruze çıkma yalanlannı dahı cerhetme gereğını duyma- mışızdır Bu yetmıyormuş gıbı bır de Arap'ı. "Kavm-i necip" olarak başımıza taç yapmışızdır ("Genel olarak şeriatçı çevrele- rimiz itibarı>la"dıyelım) Sadece Arap'ı değıl. fakat Musluman olan her yabancıyı, \elevki ulusal haysıyetımızı renade etmış olsun. hayranlıkla ve saygınlıkla kendımı- ze njuhatap kılmış, o\guîere layık saymı- şızdır Bu olumsuzluğumuzun tek nedenı, şenat uğruna benlığımızı yıtırmış olmamız- dır kı sorumlusu şenatçılardır Atatürk sayesınde bu olumsuzluklardan bır sure kurtulmuş ıken hortlayan şenat zıhnıyetı nedenıyle yenıden bu hastalığa yakalanmı- şızdır Bunun en son belırtısı, Bosna: Her- seklı Muslumanlann lıden Alija Ali İzzet- begoviç'ın Ataturk duşmanhğına kapılmış olarak ulusal duygulanmızı çığneyen kus- tah tutumu karşısında şenatçılanmızın, saf ınsanlara yaraşır şekılde alkış tutmalandır Bakınız nasıl Turkçe karşılığı "Islamcı Deklarasyon" başlıklı kıtabında Izzetbegovıç, Turk top- lumunun bın yıllık dınsel yapısını ozet ola- rak çızerken Osmanlı donemını yuceltıp Ataturk donemını felaket şeklınde goste- nr Osmanlı Imparatorluğu'nu ovmesıne şaşmamak gerekır, çunku bılındığı gıbı 1389 yılında Sırplara karşı Kosova zafennı kazandıktan ve Bosna'yı kuşattıktan az bır sure sonra Osmanhlar. 1415 yılında, Bogo- mıls dıye bılınen ve Sırplarla dınsel rekabet halınde bulunan Hınstıyan topluma, Mus- luman olmalan kaydıyla guvenlık ve koru- ma sağlamışlardır Bu cazıp koşullar kap- samında Islam dınıni kabul eden Boşnak- lar, rakıplenne karşı ımtıyazlı ve ustun duruma kavuşmuşlardır Osmanlı hukum- ranlığını yukandakı nedenlerle boylesıne oven Izzetbegovıç. Ataturk'un ve Ataturk devnmlennın katıksız duşmanıdır Buna da şaşmamak gerekır, çunku para ve sılah yardımı gorduğu İslam ulkelennın laık Turkıye orneğınden ne kerte urktuklennı bılır ve onlara yaranmak ıhtıyacındadır Ona gore Turkıye. Ataturk'un getırdığı re- formlar yuzunden uçuncü sınıf bır ulke olmuştur, çunku bu reformlar İslamı doğ- rultuda şeyler değıldır (Ataturk Türkı- yesı'nın bu akılcı reformlar sayesınde gelı- şıp butun Musluman ulkelenn onune geç- tığını. buna karşılık dığer Musluman ulkelenn akılcıhğa sırt çevırmelen nedenıy- le uçuncu sınıf ulkelenn en aşağı kertesınde yer aldıklannı bıldığı halde bılmezlıkten gelır) İzzetbegovıç'e gore bır dızı Ataturk reformlan ve bu reformlardan çıkma ka- nunlar, guya Turk mılletmın kendı kendıne ıhanetı nıtelığınde şeylerdır Hele altabe dev nmı (Arapça alfabe yenne Latınce alfa- benın ahnması), dıl dev nmı gıbı şeyler Tur- kıye'yı barbarlığın kıyısına getınr boyutta bır ıhanettır, vs Bu ıtıbarla Turkıye ıçın yapılacak şey Ataturk'u unutmak. Ataturk devnmlennı yok kılmaktır Örne- ğın Turkçe'yı bırakıp Osmanlıca'ya ve La- tınce harflen bırakıp Arapça yazıya don- mek. laıklığı terk edıp şenata gomulmek. kısacası Turkıye'yı çağdaş uygarlık rayına oturtan ne varsa her şeye veda etmektır Goruluyor kı Izzetbegovıçdenen bu kışı, bızım kendı takunyalı şenatçılanmıza taş çıkartan bır Ataturk (ve "Ataturk Türkiye- si") duşmanı olarak karşımızdadır Ve ne hazındır kı bu kışıyı bızım şenatçılanmız başlanna taç yapma yanşındadırlar Ge- çenlerde şenatçı bır "profesör". satışı bol gazetelerden bınnde. "İzzetbegoviç'e se- lam!" başlığı altında İftiharla' şunlan vaa- yor "Ali İzzetbegoviç'i selamlıyorum. Onu sadece Islam imanının mustarip bir de\let başkanı olarak değil. Kur'an duşüncesinin yuksek boyutlu bir duşunce adamı olarak da selamlıyorum. İzzetbegoviç'i imanda gonul- daşun, ıstırapta yıirektaş... olarak saygı ve hayranlıkla selamlıyorum." Bu satırlan yazan kışı Ataturk Turkı- yesfnın yetıştırdığı bır kımsedır. Ataturk Turkıyesı'nın koyu bır duşmanı olan izzet- begoviç'i "imanda göniildaşım" dıyerek "saygı ve hayTanlıkla" selamlarken nasıl bırgaflet ıçensınde bulunuyor ıse, Boşnak- lann Muslumanlıklannın Islam şenatına ne kadar yabancı olduğundan da o kadar habersızdır "Kur'an düşuncesinin yıiksek boyutlu bir düşünce adamı" olarak tanımla- dığı İzzetbegovıç Efendı'nın Kuran'a ne kerte yabancı bulunduğunu ve bu yabancı- lığını ozellıkle "İslam Betneen East and West" adlı kıtabında ne kerte ortaya vur- duğunu da bılmez gorunmektedır Hele Ataturk'u. Arapça alfabe yenne Latınce alfabeyı getırdı dıye ya da laıklığı benımse- dı dıye 'ihanetle' suçlayan bu aynı İzzetbe- govıç'ın, neden dolayı kendı toplumuna Arapça alfabe kabul ettırmedığını ya da neden dolayı laıklık dışında bır başka rejım uygulamadığını tartışma konusu \apmayı hıç duşunmemektedır Onu sadece ve koru korune ovmektedır Soylemeye gerek yoktur Boşnaklara karşı Sırp saldınlannı mazur gormek gıbı bır duşunce kımsenın aklından geçmez Zulme ya da saldınya uğrayan her toplu- ma yardım, bır ınsanlık gorevıdır Bu ıtı- barla Boşnaklara yardım soranu. Muslu- man olmalan nedenıyle değıl fakat ınsan olmalan nedenıyle ele alınmak gerekır Fa- kat bunu yaparken unutmamak gerekır kı bızı kurtuluşa çıkaran, yeryuzunde bağım- sız \e haysıyeth bır y aşam şansına kavuştu- ran ve getırdığı devnmlerle yeryuzunun butun Musluman ulkelennın önunde kılan Ataturk'e ve ulusal benlığımae bılgısızce saldında bulunan bu Boşnak "liderini', benlığımızden fedakarlık edercesıne yu- celtmek gerekmez TARTIŞMA Bi tek ben ne yapabilirim? S ayınKamil Masaracrnın bır çızımınde.ellennı arkasında kavuşturmuş. "Bitek ben bişi yapamam ki" demekte olan bır alay ınsan goruluyor Çızımınaltında "Kağıt çöp değildir. tekrar değerlendîrilebilir" cumlesıne deyervenlmış Bır şey ler yapılması gerektığını bılen bır alay ınsan bır aradalar. ama bır şeyyapamıyorlar Sankıbır robot korosu tekmıl venyor Bır toplumda. bırey lenn, guçlenm, ortak çıkarlar ıçın ne olçude butunleştırebıleceklen o toplumun gelışmışlık olçusu olarak gostenlıyor Çevre sorunlan karşısındakı davranışlanmızla ılgılı bazı araştırma sonuçlanna ve bu bağlamdakı yoğun yakınmalara bakılırsa ılen duzeyde bananecı olduğumuz soylenebılır Yaşamakta olduğumuz ekonomık darboğaz, bır bakıma, bananecıhğı aşıp ozledığımız nıtelıkte bır toplum olabılmede bızım ıçın bır fırsat (sınav) olabılır, dıye duşunuyorum Bunalımın. ekonornık goruntusune karşın ılende katlanılması çok daha zor sonuçlar doğurabıleceğını. hatta bağımsızlığımıza bıle golgeduşurebıleceğını hesaba alarak bu knzı bır seferberlık gerekçesı sayabılınz demek ıstıyorum Bu sınav da onumuze konan. onay lamıy or da oldbıleceğımız onlemlere toplum olarak çaresız katlanırken. soruna. bırey olarak da. bı tek başına dd olsa. ben ne yapabılınm sorusuna y anıt aray arak yaklaşabılınz Bubağlamda, bugunku yonetımı şu y a da bu nedenlerle tutmu\ or olsak bıle açıklanan ıstıkrar onlemlenne. bır zamandır y aşadığımız refah toplumuyanşında(') doruklaşan sav urganlık eğılımlenmızı. alışvenş ve tuketım alışkanlıklanmızı gozden geçırerek bu gorecelı refahın bedelını odemek durumunda olduğumuzu duşunerek yanı tutumluluğu bırey sel bıryaşam polıtıkası şeklınde uygulay arak katılabılınz Bılıy orum. çağ atladığımız soylenen donemde oluşan hovardalık alışkanlıklanmızın ardından kemer sıkmak hıç kolay değıl Nekı. IMF'nın reçetesı mı, yoksa kemer sıkmak mı, hangısı daha dcıdır y a da acıklıdır, bunu duşunmek sana bana da duşer, değıl mı 9 Kemer sıkmak deyınce dkla. tek tek kolavlıkla uyguldydbıleceğımız. toplumdd da ay nı koldy lıkld vc hızld yavgınldşdbılecekbıruyguldma oldrdk gcrı donuşumu (atıkldn değerlendırmeyı)cıddıycdlmak gelıyor Atıpyakıp\ok ettığımızatıkldnn bedelının bır servet vc bu y uzden oluşan çop sorunlannın nelerc mal olduğu şddece soy lenmemelı değıl mı' İşc, depozıtolu boş kdpldn. bunların bcdelıne tenezzul etmeyecek kadar zengın olsdk bıle, sağa sola sav urma zevkınden vaz geçerek (lade ederek)başlayabılınz Kredı ıçın av uç açan bır ulkenm bırey ı olduğumuzu bılmek, bıze borç veren ulkelenn atıklan nasıl değerlendırdığını duşunmek, ekonomıde bır koyup uç almak dışında bır yontemın varlığını anımsamamızı sağlayabılır Bu bırey sel mını ekonomı surecınde "iğne>le kuyu kazma" sendromunu aşabılırsek, daha kapsamlı etkınlıkler duzenleyebılır. orneğın. atık kağıt toplama kampanyalanna yonelebıhnz Bızler, Turgutreıs'te. gonulluler olarak, boyle bır uygulamanın ıçındeyız Atık kağıtlan toplayıp değerlendırmenın, kırlılığı. erozy onu onleme. ormanı. sağlığı koruma ve çevre bılıncımızı pckıştırme gıbı dolaylısonuçlanyla ırdelendığınde. sadece ekonomık değıl. ondan dd ote kdpsamlı bır çcv re ctkınlığı olduğu dnldşılır Atıklar ekonomıye kazandınlırken çcv re de korunuyor, bır tdşla ıkı kuş Sonrd. orgutlu olmak da bır koşul değıl, bu gıbı gınşımler ıçın İnsdnldnn. bırey sel gınşımde çekıngen olsalar bıle. çev re ıçın bır şey leryapmada duyarlılıklan ışı oldukça kolaylaştınyor Hanı "global ditşünme, bireysel uygulama" dıyorlarya budeyışıınançla benımsemek yetıyor Ote yandan. eğıtsel bır araç olarak toplumsal yaşamımızdakı yennı zamanla alacak bu tur uğraşılara katılmanın. ey lemler duzenleyıponculuketmenın kışıye donuk yararlan ıse ışın cabası Bı tek ben ne y apabılınm dıyenlere ve ozellık le de koşullan el veren emeklılere onenlır Galip Baran Turgutreis PENCERE 'Kurban'ın ve Kurban derısı pazarı, her bayramda 3 trılyon lırayı aş- kın bır kaynak oluşturuyor Şerıatçılar sımdı bu kaynağı ele geçırmek ıçın gozu- donmuşlerın yontemlerıyle yaman bır kavga venyor- lar Cok ıyı orgutlenmışler amaçları açık seçık, savaşım- larının hedefı bellı 3 trılyonluk bır gelıre el koydukları zaman, Turkıye yı Suudı Arabıstan'a, iran'a ya da Ceza- yıre donuşturmek yolunda parasal guclerıne parasal guç katacaklar Amaç Para para para Napolyon'un dedığı gıbı savaşı kazanmak ıçın her şeyden once para gerekıyor • Anadolu Muslumanı kurbanı kestı, derısını, bağırsak- larını ne yapacak"? Turşusunu kuracak değıl ya1 Bırıne bağışlayacak' Devlet bu ışı duzenlemış, THK (Turk Ha- va Kurumu) derılerı toplayacak, Çocuk Esırgeme Kuru- mu, Kızılay DıyanetVakfı gıbı hayırkuruluşlarıylapayla- şacak Ama ne dıyorlar - Demokrasıye aykırıdır bu, kışı keyfıne gore kurban derısını ıstedığıne bağışlamalı Hem kım soyluyor bunları? Ulkede demokrası pas- pas gıbı çığnenırken keyıfle seyredenler1 Işkencelerı avuçlarını patlatarak alkışlayanlar1 3 trılyonluk kurban derısı pazanna goz dıktıklerı ıçın avuçları kaşınanlar' "Bosna 'ya yardım ağzıyla yurttaştan bağış toplayıp ce- bellezı edenler • Yurttaş Kurban Bayramı sabahı namazına gıdıyor, ev- de kurban kesılıyor etı konuya komşuya fakırefukaraya dağıtılıyor derısının Kızılay a Çocuk Esırgeme Ku- rumu na Dıyanet Vakfı na, Turk Hava Kurumu'na bağış- lanması ıçın bır yasa çıkarılması mı ulkemızde olmayan demokrasıyı yok edecek"? Insan haklan ve temel ozgurluklerı bır yana bırakıp Kurban Bayramı nda kesılen kurban derısının devlete verılıp verılmemesı uzerınde demokrası tartışması ya- pılması, toplumun lyıce tırlattığının resmıdır Bızde bu kafa olduktan sonra şerıatın tıptş tıpış bu ul- keyı ıstıla etmesıne şaşılır mı^ • Kuran kurslarını bıtıren çocukların ılkokul dıploması- na kavuşmaları yakındır Laık cumhurıyetın 'Mıllı Eğı- tım ınde ılkokul dıploması almaya ne gerek var 9 Çocu- ğunu gonderırsın mahallenın Kuran kursuna bu ış bı- ter 1 Bu gıdışle şeriatçı, yenı kuşakları eğıte eğıte, çocuklardan başlayarak tum gençlığı kendıne bağlaya- cak parasal kaynaklan gunden gune ele geçırdığınden, altyapı kurumlarını da yaygınlaştırarak siyasal ıktıdara tabandan gelecektır, seçım sandığında ağırlığı arttıkça sesını yukseltecektır - Ben demokratık yollarla ıktıdara gelıyorum halk boyle ıstıyor Bu gıdışle şenata karşı çıkmak demokrasıye karşı çıkmakla eşanlamlı tutulacaktır 7923 Devnmı ozgur duşuncelı ve laıklığe bağlı ku- şaklar yetıstıren bır eğıtımı çağdaşlık ıçın olmazsa ol- maz saymıştı Bu uygarlık oğretımının mırasını yıye yıye bıtırdık Bundan sonra dengeler değışecekttr Mıllı Eğıtım de felsefeyı dışlayan bıyolojıde bıle dınsel yakla- şımlara oncelık tanıyan bır oğretım, şenat partılerını geleceğın siyasal ıktıdarı yapmak ıçın temellı bır yatı- rımdır • Yazarları ve bılım adamları hapıshanelere tıkılan bır ulkede şeriatçı uç trılyonluk kurban derısı kaynağınıelı- ne geçırme yolundakı siyasal çıkar davasmı demokrası tartışmasına donusturebılıyorsa ıktıdara tırmanır Cumleye mubarek ola 1 TOKTAMIŞ ATEŞ'IN YENİ KİTAPLARI KAVRAM-TARİHI SÜREÇ-ILKELER D U N Y A D A v e T Ü R K I Y E ' D E Ümit Yayıncılık ASLAN SOSYAL DEMOKRATLAR TOKTAMIŞ ATEŞ Aslan Sosyal Demokratlar, ul- kemızdekı sosyal demokrasının ya- şadığı sorunlardan unıversıtenın so- runlanna, demokratıkleşmemn so- runlanndan ozgurluğun soru.ılan- na, emeğın ve emekçının ^-aşadığı sorunlanlan medyamn genrcığı so- runlara. 'değışım modasından ay- dın sorumluluğuna kadar bırçok ko- nuda yurtsever bır sesın duşunce ve yorumlannı ıçenyor Aslan Sos- yal Demokratlar. Keyıfle ve huzun- le okuyacaksınız ASLAN SOSYAL DEMOKRATLAR TOKTAMŞ AIEŞ Çınar Yayınları RIFAT ILGAZ KÜLTÜR MERKEZI Kuçukparmakkapı Sk No 23 80060 Beyoğlu-ISTANBUL Tel 0(212) 293 23 98 - 293 23 99 Fax 0 (212) 293 28 96
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle