Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20MAYIS1994CUMA
OLAYLAR VE GORUŞLER
Bir defterden:
MELIH CEVDET ANDAY
-^^- "y akanuv ısleregore.
\ / 16^3 yılında
^ / Osmanh Sultanı
% / IV Mehmet
^f de\letın en yuksek
* makamlanna
gelmış kullannı toplayarak duşunup
durduğu bır soruna çozum bul-
malanm buvurmuş Babasının ve
onun da babasının ve daha da oncesı-
nın zamanlannda de\ letın gelırlennın
devlet harcamalanna rahat rahat yet-
tıgını, hatla artüğını belınen IV Meh-
met 'Benımse harcamalanm babamın
saltanat donemındekı de\ let harcama-
lanndan daha az. gelırler a>nı Boyle
olduğu halde şımdı devletın gehrlen
nıçın harcamalara vetmıvor. bahnye-
mıze ve dığer onemlı bırçok ışe para
kalmıyor'dıye devam etnvış, Dıvanda-
kı haarun, en başta da Vear-ı Azam
hunkann sorulanna cevaplar vermeye
çalışmiş, hemen ızleyen gunlerde sağ-
dakı soldakı devlet kulian durumu
ınceleyıp bır şeye yaramavan bazı ted-
bırler alıp ıncelemeye çalişmış ' (Prof
Bemard Levvıs - İsİam'ın Siyasal So>-
lemi)
•
"- Dınleyın benı, dıye devam ettı
Mıhaıl. son derece cıddı bır tavırla
Yaşamı alabıldığıne karmaşık, sokul-
muş, kocaman bır makıne olarak du-
şunun Sokulen parçalann her bın ye-
tılenmızı. ıçgudulenmızı, tutkulan-
mızı. gereksınımlenmızı canlandınr
Bu makıneyı en venmlı bıçımde çalış-
tırabılmek ıçın, en ıyı bıçımde kurmak
gerekır ve bu ış. ustası daha doğmadı-
ğından.hâlâ>apılamamaktadır.yaşam
dedığımız makıne butun bılgılenmızı
yanlış çıkartır
Bılgı derken, bu makmeyı toplum-
sal destekler, ya da hatta topluma ku-
lak asmadan surdurulecek kışısel ya-
şam çerçevesınde oturtup ışletmeye
yarayacak şeylen anlatmak ıstıyo-
rum " (Panaıt Istratı - Mihail)
•
"Anıyla yaşanmaz, ama >aşamak
ıçın anı gereklıdır" (İlya Ehrenburg -
Fırtuıa)
•
"Hıçbır so> lem. geçmış veya gelecek
gerçeğın mutlak bılgısı ıle sonuçlana-
maz Çunku gerçeğın bılgısı algıdanve
daha sonra. bellekten kaynaklanır
Daha once. bılım denıldığını soyledı-
ğım nedenlenn ve sonuçlann bılgısı
olan bılım de mutlak değıl. şarta bağlı-
dır
Hıç kımse. soylem yoluyla bunun
veya şunun varlığını. varolmuş oldu-
ğunu veya olacağını bılemez, bu, mut-
lak bılgjdır Sadece şunlar bılınebılır
Eğer bu boyleyse. şu şoyledır, eğer bu
olmuşsa. şu olmuştur, eğer bu olacak-
sa, şu olacaktır, bu. şarta bağlı bılgıdır
ve bır şeyın başka şeyı ızlemesı de de-
ğıldır, fakat. bır şeyın adının a> nı şey ın
bır başka adını ızlemesıdır" (Thomas
Hobbes - Leviathan)
•
"İnsanlar dınsel ınançlannı çoğun-
lukla ıçınde buyuyup yetıştıklen çev-
renın etkısı altında kabul ederler On-
lann ınançlannın gcnellıkle geleneksel
bır karakten vardır, bu ınançlar on-
lann kendı taraflanndan bu ınanç ve
kanaatlen ıncelemek ıçın herhangı bır
çaba gostermeksızın, çocuklukla-
nndan başlayarak ıç ıçe olduklan, "ba-
balannın ınançlan'dır Yalnızca çok
az sayıda bırey hazır yanıtlan kendıle-
nne gelenek tarafından mıras bırakı-
lan dınsel ınançlarca venlen problem-
len analız edıp çozmeye çahşır Işte bu
bağımsız gınşımlenn. genellıkle, bır
tur felsefe yapma olduğu duşunulmuş-
tur vc onlar çoğu zaman metafızığın
kapsamı ıçıne dahıl edılırler Dınsel
metafızık soz konusu olduğu zaman.
bazı kımseler rasyonel yontemlen. ba-
zılan da ırrasyonel yontemlen kulld-
nır Sonunculara mıstıkler adı venlır "
(Kazımıerz <\djukıewıcz - Felsefeye
Giriş)
"Taş çağı avcı-toplayıcılannın ya-
rarlandıklan en ıyı nufus kontrol yon-
temı bır annenın çocuğunu emzırdığı
vıllar arasındakı zaman aralığını uzat-
mak olmuştur Kadınlannaybaşıçev-
nmlerı uzerıne Rose Fnsch ve Janet
Mc Arthur'un yaptıklan son araştır-
malar. kadınlann doğurganlıgını
azaltmayı sağlayan fizyolojık meka-
nızmayı aydınldtmışlardır Doğurgan
bır kadın doğum yaptıktan sonra.
yağdan oluşan vucut ağırlığının yuzde
oranı kntık bıreşığı aşıncaya değın ye-
nıden yumurtlama donemme gınnez
Bu eşık (yaklaşık yuzde 20-25) oyle bır
noktayı temsıl eder kı orada kadın vu-
cudu buyuyen bır dolutun ısteklenne
kendını uyarlamak ıçın yağ bıçımınde
yetennce yedek enerjı depolamalıdır
Normal bır gebelığın ortalama enerjı
malıyetı 27 000 kalondır - bu enerjı
kadının gebe kalabtlmesınden once
depolanmış olması gereken enerjı mık-
tannın nerdeyse aynıdır Bır çocuğun
emzınlmesı annenın her gun yaklaşık
1 OOOekstrakalontuketmesıdemektır
kı bu da onun gereklı yağ rezervını bı-
nktırmesını guçleştınr Çocuk anne
sutune bağjmlı olduğu surece yumurt-
lamanın yenıden başlama olasılığı çok
azdır Bushman kadınlan, emzırme
suresını uzatarak gebelık olasılığını
dort yılı aşkın bır sure gecıktırebılmış
ızlenımı venyorlar " (Marvın Harns -
Yamyamlar \e Krallar - Kültürlerin
Kökenleri)
•
"Bızler duşlerle aynı hamurdan ya-
pılmışızdır" (Shakespeare - Fırtuıa)
•
"Bınnı tanınm, başına geleceklen
oğrenmek ıçın falaya gıdıp elçızgılen-
ne baktırmış. soyledığıne gore de bu-
nu, ınanmadan, sırf eğlence olsun dıye
yapmış Daha once bana danışmış ol-
saydı onu bu hevesınden vazgeçınr-
dım. tehlıkeh bır eğlence de ondan
Henuz falcı bır şey soylememışken
ınanmamak kolay Zaten o anda ına-
nılacak bır şey yoktur ortada, belkı
ınanacak ınsan da bulunmaz Iş baş-
larken ımansızlık kolaydır ama hemen
sonrasında guçleşıvenr, falcılar da bu-
nun boyle olduğunu bıhrler 'Madem
ınanmıyorsunuz. neden korkuyorsu-
nuzr
derler Boyledır tuzaklan Ben
kendı hesabıma ınanacağım dı>e kor-
kanm. falcının ne soyleyeceğını bılır
mıyım'7
" (Alaın - Söyleşiler)
•
Bu dıim a evini nasü y ürutur Tanrı;
Av nasıl vükselir, ufaldıkça ufalır,
Her ay nasıl butunlenir dolunay,
Deniz ustunde niçin bu veller,
Eurus'un getirdiği,
Nerden gelir buiutları v apan
tükenmez su,
Güniı gelip > ıkılacaksa dıinya.
(Lucıanus)
•
"Ve şeytan Rabbm onunden çıktı,
ve Eyub'u, ayağının tabanından tepe-
sıne kadar kotu çıbanlarla vurdu Ve
Eyub kendısıne bır çomlek parçası al-
dı kı onunla kazınsın, ve kul ıçınde
oturmakta ıdı Ve kansı ona dedı Sen
hâlâ mı kemalını sıkı tutmaktasın'1
Al-
lah'a lanet et de ol Ve kadına dedı
Ahmak kanlardan bın gıbı soyluyor-
sun Nasıl9
Allah'tan ıyılık kabul ede-
lım de kotuluk kabul etmevelım m ı r
(Kutsal Kitap)
•
"'Öğrenım benlığe ışler " (Ovıdıus)
•
"Yaşadım. talıhın bana yuruttuğu
yol bıttı" (Vergılıus)
ARADABIR
EKREM AKURGAL
Baülı Dünya Görüşû
Batı devletlerının yuzyıllar boyunca yuruttuklerı so-
murgecı tutum ve son donemlerde Islam topluluklarına
karşı uyguladıkları çıfte standart nedenıyle bırçok Mus-
luman ulkede olduğu gıbı bızde de' Batı' sozcuğu tepkı
yaratmaktadır Nıtekım bu yuzden Batı sozcuğu yerıne
genellıkle çağdaş deyımını kullanmaktayız Oysa Batı
ve Batılı sozcuklerı bırçoğumuzun sandığı gıbı bızım ba-
tımızda olan bolge anlamında bır coğrafya deyımı değıl-
dır Ingılızlerle Amerıkalıların VVesternıze, Fransızların
Occıdentalıser yanı Batılılaştırmak ve Almanlann
abendlandısch yanı Batılt sozcuklerınden anlaşıldığı
uzere soz konusu Batılı kavramı belırlı bır dunya goru-
şunu, uygarlığını sımgelemektedır öyle olmasaydı Batı
sozcuğu ıle Avrupalıların kendılerının batısındakı Ame-
rıka'yı Amerıkalıların da aynı deyımle Cın'ı ve Japon-
ya'yı kastetmelerı soz konusu olurdu
Batılı dunya goruşu nedır? Tarıhte Batı ve Doğu kav-
ramlarını ılk kez Bodrumlu Herodotos (I ö 484-425) Hel-
lenlı ve Barbar sozcuklerı altında ayrıntılı olarak ele
almıştır Ancak gerçek anlamda Batılı dunya goruşunu
ılk kez Egelı doğa fılozoflarında buluyoruz Izmır ıle Mıle-
tos arasındakı kıyı kentlerınde M ö 630-450tanhlerınde
oturan bu Hellenlı bılım adamları ozgur duşunce yolu
ıle dınsel kaygılardan veılkelınançlardansıyrılarakakıl-
cı araştırma yontemı kullandılar Sozgelımı Mıletoslu
Thales (M ö 625-545) ve Anaksımandros (M Ö 610-545)
Mısır ve Mezopotamya nın 2500 yıllık bılgı bırıkımını bılı-
me donuşturerek -matematık, geometrı ve astronomı
gıbı bılımlerın kurucusu oldular
Yıne ozgur duşunce yolu ıle dınsel buyruklardan ve ıl-
kel ınanclardan kurtularak akılcı araştırma yontemı sa-
yesınde Efeslı Herakleıtos (M Ö 550-480) ve Urlalı Anak-
sagoras (M ö 500-428) dunyada hıçbır maddenın yoktan
varolmadığını ve hıçbır zaman kaybolmadığını, sadece
değışıme uğradığını gormuş ve saptamışlardır
Batı dunya goruşunun en onemlı ozellıklerınden bır
başkası, ınsana, ınsanlığa ve dolayısı tle ınsan haklarına
saygılı olmasıdır Bu devrımsel davranışı Batı Anadolu
lonya felsefe okulunun Thrakya dakı temsılcısı Protago-
ras (M ö 485-415), "ınsan her şeyın olçusu' (anthropos
metro panton) ılkesı ıle dıle getırmıştır
İnsanın değerı anlaşıldıktan sonra Lesboslu (Mıdıllılı)
tıran Mıttakos (M Ö 650-570) ve Atınalı Solon'un (M ö
639-559) başlattıklan atılımların bır sonucu olarak, M ö
508 tarıhınde Atına'da dunyada ılk kez demokrası, yanı
halk ıradesı denılen sıyasa yontemı kuruldu Boylece
Doğu'da, yanı Mısır da ve Mezopotamya da halk, krallar
ve rahıpler tarafından somurulurken Batı da, yanı once
Ege de, ardından da Atına'da Hellenler ozgur ve onurlu
bır yaşama sahıptıler
Batılı dunya goruşu Hellen tarıhı boyunca surup gıttı
Roma çağında ıse ıyı kotu gunler gordu Ancak Roma
Imparatorluğu'nun çokuşunden sonra butunu ıle unutul-
du Batılı dunya goruşu daha sonra 15 , 16 yuzyıllarda,
yanı Ronesans çağında btr fıkır akımı olarak gundeme
geldıve17 ,18 yuzyıllarda Aydınlanmafelsefesı ıle 1789
tarıhınde gerçekleştırılen Buyuk Fransız Devrımı saye-
sınde guçlenerek Avrupa'da yayılma olanağını buldu
Bununla beraber, sozkonusu dunya goruşunun ana ko-
şulu olan ozgur duşuncenm, tam anlamı ıle bırçok ulke-
de yerleşmesı ancak 20 yuzyılda olanak kazanmıştır
Bızde ıse Ataturk ılkelerı ıle başlayan Batılı dunya go-
ruşu şımdı bır ıkı yıldan berı gerçek anlamı ıle uygulan-
ma evresıne gırmış olmamızı gerektırıyor
Çağdaş sozcuğune gelınce, onun herhangı bır dunya
goruşunu sımgeledığı soylenemez 'Çağ atladık, çağ-
daş top/umuz"deyımlerı ıle sadece yaşadığımız done-
mın teknolojık duzeyıne ulaşmış bulunduğumuzu ıfade
etmışoluruz Bır ornek verelım 1933-1943 yıllarında in-
gıltere'de ve Fransa da olduğu gıbı Avrupa nın bırçok
ulkesınde yukarıda anlattığımız Batılı dunya goruşunun
butun ılkelerı egemendı Buna karşılık onlarla çağdaş
duzeyde olan Almanya'da ve italya'da ıse Nazızm ve fa-
şızm goruşunden oturu ne ozgur duşunceden ne de ın-
san haklarından eser vardı
Demek oluyor kı Batılı olmaktan çekınmemızın anlamı
yok, tersıne Atatürk ılkelerını de kapsayan bu dunya
goruşunu candan ve gonulden benımsememız gerekı-
yor Yıne de "Batılı gıbı olmak"\an hoşlanmıyorsak
"Batılı kadar olmak" amacını gudelım ve hıç aksatma-
dan Batılı dunya goruşunun ozgur duşunce, akılcı
araştırma yontemı ve ınsan hakları ılkelerı doğrultusun-
da ılerlemeye devam edelım
BAYRAMONDUL
(Havza 1958 - İstanbul 16.5.1994)
Onurlu yaşamı sona erdı
Aamızı paylaşan İnsan Haklan Derneğı ve Turkıye İnsan
Haklan Vakfı y onetıa, uye ve çahşanlanna,
komşulanmıza ve sevgılı dostlanmıza, akrabalanmız ve
aılemız adına yurekten teşekkur edenz
HtİSNÜÖ'NDÜL
Ulusal benlik sorunu...
Boşnaklara karşı Sırp saldınlannı mazur görmek gıbı bır düşünce
kımsemn aklından geçmez Zulme ya da saldınya uğrayan her
topluma yardım bır ınsanlık görevıdır. Bu ıtıbarla Boşnaklara
yardım sorunu, Müslüman olmalan nedenıyle değıl, fakat insan
olmalan nedenıyle ele alınmak gerekır.
Prof. Dr. İLHAN ARSEL
M
ılletçe son derece aşın,
fakat tutarsız bır alın-
ganlığımız vardır
"Alınganlık", aslında
başlı başına bır
"eksildik", bır "kusur"-
dur, fakat bır de tutarsızlık kılığına buru-
nurse daha sakıncah sonuçlar doğurur
Tutarsızlık şundandır kı Batılılardan gelen
eleştınlere karşı en ufak bır tahammulu-
muz .yoktur, hemen şahlanır, kufurlerle,
tehdıtlerle karşılık venrız Fakat bu aynı
eleştınler. hatta çok daha kotu şeklıyle,
Musluman bır ulkenın ınsanlanndan gel-
mış olsa aldınş etmez, susanz Bundan do-
layı değıl mıdır kı yuzyıllar bov unca Arap'-
ın, Turk'u "cani ruhlu", "kana susamış" ya
da "tnsanltğa felaket getirid ırk" şeklındekı
tanımlamalanna. "Ye'cûc \e Me'cuc'" uy-
durmalanna ya da "Türkler aç olduklan
zaman çalarlar, tok olduklannda da şehvet-
le uğraşırlar"
1
şeklındekı yalanlanna ya da
bunlara benzer nıce aşağılamalanna ses çı-
karmamışızdır Yıne aynı şekılde Arap
mıllıyetçısının, Arap'takı geleneksel "Türk
düşmanlığı" duygulannı Arap çıkarlanna
araç yaparak Araplık akımlannı korukle-
mesıne aldırmamışızdır Hem de oylesme
kı şenata ozgu ne kadar kotuluk varsa
bunlann Turk'ten gelme olduğunu ve ken-
dı genlıklennın bundan doğduğunu soyle-
ynp dunya kamuoyu onunde terruze çıkma
yalanlannı dahı cerhetme gereğını duyma-
mışızdır Bu yetmıyormuş gıbı bır de
Arap'ı. "Kavm-i necip" olarak başımıza taç
yapmışızdır ("Genel olarak şeriatçı çevrele-
rimiz itibarı>la"dıyelım) Sadece Arap'ı
değıl. fakat Musluman olan her yabancıyı,
\elevki ulusal haysıyetımızı renade etmış
olsun. hayranlıkla ve saygınlıkla kendımı-
ze njuhatap kılmış, o\guîere layık saymı-
şızdır Bu olumsuzluğumuzun tek nedenı,
şenat uğruna benlığımızı yıtırmış olmamız-
dır kı sorumlusu şenatçılardır Atatürk
sayesınde bu olumsuzluklardan bır sure
kurtulmuş ıken hortlayan şenat zıhnıyetı
nedenıyle yenıden bu hastalığa yakalanmı-
şızdır Bunun en son belırtısı, Bosna:
Her-
seklı Muslumanlann lıden Alija Ali İzzet-
begoviç'ın Ataturk duşmanhğına kapılmış
olarak ulusal duygulanmızı çığneyen kus-
tah tutumu karşısında şenatçılanmızın, saf
ınsanlara yaraşır şekılde alkış tutmalandır
Bakınız nasıl
Turkçe karşılığı "Islamcı Deklarasyon"
başlıklı kıtabında Izzetbegovıç, Turk top-
lumunun bın yıllık dınsel yapısını ozet ola-
rak çızerken Osmanlı donemını yuceltıp
Ataturk donemını felaket şeklınde goste-
nr Osmanlı Imparatorluğu'nu ovmesıne
şaşmamak gerekır, çunku bılındığı gıbı
1389 yılında Sırplara karşı Kosova zafennı
kazandıktan ve Bosna'yı kuşattıktan az bır
sure sonra Osmanhlar. 1415 yılında, Bogo-
mıls dıye bılınen ve Sırplarla dınsel rekabet
halınde bulunan Hınstıyan topluma, Mus-
luman olmalan kaydıyla guvenlık ve koru-
ma sağlamışlardır Bu cazıp koşullar kap-
samında Islam dınıni kabul eden Boşnak-
lar, rakıplenne karşı ımtıyazlı ve ustun
duruma kavuşmuşlardır Osmanlı hukum-
ranlığını yukandakı nedenlerle boylesıne
oven Izzetbegovıç. Ataturk'un ve Ataturk
devnmlennın katıksız duşmanıdır Buna
da şaşmamak gerekır, çunku para ve sılah
yardımı gorduğu İslam ulkelennın laık
Turkıye orneğınden ne kerte urktuklennı
bılır ve onlara yaranmak ıhtıyacındadır
Ona gore Turkıye. Ataturk'un getırdığı re-
formlar yuzunden uçuncü sınıf bır ulke
olmuştur, çunku bu reformlar İslamı doğ-
rultuda şeyler değıldır (Ataturk Türkı-
yesı'nın bu akılcı reformlar sayesınde gelı-
şıp butun Musluman ulkelenn onune geç-
tığını. buna karşılık dığer Musluman
ulkelenn akılcıhğa sırt çevırmelen nedenıy-
le uçuncu sınıf ulkelenn en aşağı kertesınde
yer aldıklannı bıldığı halde bılmezlıkten
gelır) İzzetbegovıç'e gore bır dızı Ataturk
reformlan ve bu reformlardan çıkma ka-
nunlar, guya Turk mılletmın kendı kendıne
ıhanetı nıtelığınde şeylerdır Hele altabe
dev nmı (Arapça alfabe yenne Latınce alfa-
benın ahnması), dıl dev nmı gıbı şeyler Tur-
kıye'yı barbarlığın kıyısına getınr boyutta
bır ıhanettır, vs Bu ıtıbarla Turkıye ıçın
yapılacak şey Ataturk'u unutmak.
Ataturk devnmlennı yok kılmaktır Örne-
ğın Turkçe'yı bırakıp Osmanlıca'ya ve La-
tınce harflen bırakıp Arapça yazıya don-
mek. laıklığı terk edıp şenata gomulmek.
kısacası Turkıye'yı çağdaş uygarlık rayına
oturtan ne varsa her şeye veda etmektır
Goruluyor kı Izzetbegovıçdenen bu kışı,
bızım kendı takunyalı şenatçılanmıza taş
çıkartan bır Ataturk (ve "Ataturk Türkiye-
si") duşmanı olarak karşımızdadır Ve ne
hazındır kı bu kışıyı bızım şenatçılanmız
başlanna taç yapma yanşındadırlar Ge-
çenlerde şenatçı bır "profesör". satışı bol
gazetelerden bınnde. "İzzetbegoviç'e se-
lam!" başlığı altında İftiharla' şunlan vaa-
yor "Ali İzzetbegoviç'i selamlıyorum. Onu
sadece Islam imanının mustarip bir de\let
başkanı olarak değil. Kur'an duşüncesinin
yuksek boyutlu bir duşunce adamı olarak da
selamlıyorum. İzzetbegoviç'i imanda gonul-
daşun, ıstırapta yıirektaş... olarak saygı ve
hayranlıkla selamlıyorum."
Bu satırlan yazan kışı Ataturk Turkı-
yesfnın yetıştırdığı bır kımsedır. Ataturk
Turkıyesı'nın koyu bır duşmanı olan izzet-
begoviç'i "imanda göniildaşım" dıyerek
"saygı ve hayTanlıkla" selamlarken nasıl
bırgaflet ıçensınde bulunuyor ıse, Boşnak-
lann Muslumanlıklannın Islam şenatına
ne kadar yabancı olduğundan da o kadar
habersızdır "Kur'an düşuncesinin yıiksek
boyutlu bir düşünce adamı" olarak tanımla-
dığı İzzetbegovıç Efendı'nın Kuran'a ne
kerte yabancı bulunduğunu ve bu yabancı-
lığını ozellıkle "İslam Betneen East and
West" adlı kıtabında ne kerte ortaya vur-
duğunu da bılmez gorunmektedır Hele
Ataturk'u. Arapça alfabe yenne Latınce
alfabeyı getırdı dıye ya da laıklığı benımse-
dı dıye 'ihanetle' suçlayan bu aynı İzzetbe-
govıç'ın, neden dolayı kendı toplumuna
Arapça alfabe kabul ettırmedığını ya da
neden dolayı laıklık dışında bır başka rejım
uygulamadığını tartışma konusu \apmayı
hıç duşunmemektedır Onu sadece ve koru
korune ovmektedır
Soylemeye gerek yoktur Boşnaklara
karşı Sırp saldınlannı mazur gormek gıbı
bır duşunce kımsenın aklından geçmez
Zulme ya da saldınya uğrayan her toplu-
ma yardım, bır ınsanlık gorevıdır Bu ıtı-
barla Boşnaklara yardım soranu. Muslu-
man olmalan nedenıyle değıl fakat ınsan
olmalan nedenıyle ele alınmak gerekır Fa-
kat bunu yaparken unutmamak gerekır kı
bızı kurtuluşa çıkaran, yeryuzunde bağım-
sız \e haysıyeth bır y aşam şansına kavuştu-
ran ve getırdığı devnmlerle yeryuzunun
butun Musluman ulkelennın önunde kılan
Ataturk'e ve ulusal benlığımae bılgısızce
saldında bulunan bu Boşnak "liderini',
benlığımızden fedakarlık edercesıne yu-
celtmek gerekmez
TARTIŞMA
Bi tek ben ne yapabilirim?
S
ayınKamil
Masaracrnın bır
çızımınde.ellennı
arkasında
kavuşturmuş. "Bitek
ben bişi yapamam ki"
demekte olan bır alay ınsan
goruluyor Çızımınaltında
"Kağıt çöp değildir. tekrar
değerlendîrilebilir" cumlesıne
deyervenlmış Bır şey ler
yapılması gerektığını bılen bır
alay ınsan bır aradalar. ama bır
şeyyapamıyorlar Sankıbır
robot korosu tekmıl venyor
Bır toplumda. bırey lenn,
guçlenm, ortak çıkarlar ıçın ne
olçude butunleştırebıleceklen o
toplumun gelışmışlık olçusu
olarak gostenlıyor Çevre
sorunlan karşısındakı
davranışlanmızla ılgılı bazı
araştırma sonuçlanna ve bu
bağlamdakı yoğun
yakınmalara bakılırsa ılen
duzeyde bananecı olduğumuz
soylenebılır
Yaşamakta olduğumuz
ekonomık darboğaz, bır
bakıma, bananecıhğı aşıp
ozledığımız nıtelıkte bır toplum
olabılmede bızım ıçın bır fırsat
(sınav) olabılır, dıye
duşunuyorum Bunalımın.
ekonornık goruntusune karşın
ılende katlanılması çok daha
zor sonuçlar doğurabıleceğını.
hatta bağımsızlığımıza bıle
golgeduşurebıleceğını hesaba
alarak bu knzı bır seferberlık
gerekçesı sayabılınz demek
ıstıyorum
Bu sınav da onumuze konan.
onay lamıy or da oldbıleceğımız
onlemlere toplum olarak
çaresız katlanırken. soruna.
bırey olarak da. bı tek başına dd
olsa. ben ne yapabılınm
sorusuna y anıt aray arak
yaklaşabılınz Bubağlamda,
bugunku yonetımı şu y a da bu
nedenlerle tutmu\ or olsak bıle
açıklanan ıstıkrar onlemlenne.
bır zamandır y aşadığımız refah
toplumuyanşında(')
doruklaşan sav urganlık
eğılımlenmızı. alışvenş ve
tuketım alışkanlıklanmızı
gozden geçırerek bu gorecelı
refahın bedelını odemek
durumunda olduğumuzu
duşunerek yanı tutumluluğu
bırey sel bıryaşam polıtıkası
şeklınde uygulay arak
katılabılınz
Bılıy orum. çağ atladığımız
soylenen donemde oluşan
hovardalık alışkanlıklanmızın
ardından kemer sıkmak hıç
kolay değıl Nekı. IMF'nın
reçetesı mı, yoksa kemer
sıkmak mı, hangısı daha dcıdır
y a da acıklıdır, bunu duşunmek
sana bana da duşer, değıl mı
9
Kemer sıkmak deyınce dkla.
tek tek kolavlıkla
uyguldydbıleceğımız. toplumdd
da ay nı koldy lıkld vc hızld
yavgınldşdbılecekbıruyguldma
oldrdk gcrı donuşumu (atıkldn
değerlendırmeyı)cıddıycdlmak
gelıyor Atıpyakıp\ok
ettığımızatıkldnn bedelının bır
servet vc bu y uzden oluşan çop
sorunlannın nelerc mal olduğu
şddece soy lenmemelı değıl mı'
İşc, depozıtolu boş kdpldn.
bunların bcdelıne tenezzul
etmeyecek kadar zengın olsdk
bıle, sağa sola sav urma
zevkınden vaz geçerek (lade
ederek)başlayabılınz Kredı
ıçın av uç açan bır ulkenm bırey ı
olduğumuzu bılmek, bıze borç
veren ulkelenn atıklan nasıl
değerlendırdığını duşunmek,
ekonomıde bır koyup uç almak
dışında bır yontemın varlığını
anımsamamızı sağlayabılır Bu
bırey sel mını ekonomı
surecınde "iğne>le kuyu
kazma" sendromunu
aşabılırsek, daha kapsamlı
etkınlıkler duzenleyebılır.
orneğın. atık kağıt toplama
kampanyalanna yonelebıhnz
Bızler, Turgutreıs'te. gonulluler
olarak, boyle bır uygulamanın
ıçındeyız
Atık kağıtlan toplayıp
değerlendırmenın, kırlılığı.
erozy onu onleme. ormanı.
sağlığı koruma ve çevre
bılıncımızı pckıştırme gıbı
dolaylısonuçlanyla
ırdelendığınde. sadece
ekonomık değıl. ondan dd ote
kdpsamlı bır çcv re ctkınlığı
olduğu dnldşılır Atıklar
ekonomıye kazandınlırken
çcv re de korunuyor, bır tdşla ıkı
kuş
Sonrd. orgutlu olmak da bır
koşul değıl, bu gıbı gınşımler
ıçın İnsdnldnn. bırey sel
gınşımde çekıngen olsalar bıle.
çev re ıçın bır şey leryapmada
duyarlılıklan ışı oldukça
kolaylaştınyor Hanı "global
ditşünme, bireysel uygulama"
dıyorlarya budeyışıınançla
benımsemek yetıyor
Ote yandan. eğıtsel bır araç
olarak toplumsal
yaşamımızdakı yennı zamanla
alacak bu tur uğraşılara
katılmanın. ey lemler
duzenleyıponculuketmenın
kışıye donuk yararlan ıse ışın
cabası
Bı tek ben ne y apabılınm
dıyenlere ve ozellık le de
koşullan el veren emeklılere
onenlır
Galip Baran
Turgutreis
PENCERE
'Kurban'ın ve
Kurban derısı pazarı, her bayramda 3 trılyon lırayı aş-
kın bır kaynak oluşturuyor
Şerıatçılar sımdı bu kaynağı ele geçırmek ıçın gozu-
donmuşlerın yontemlerıyle yaman bır kavga venyor-
lar
Cok ıyı orgutlenmışler amaçları açık seçık, savaşım-
larının hedefı bellı 3 trılyonluk bır gelıre el koydukları
zaman, Turkıye yı Suudı Arabıstan'a, iran'a ya da Ceza-
yıre donuşturmek yolunda parasal guclerıne parasal
guç katacaklar
Amaç
Para para para
Napolyon'un dedığı gıbı savaşı kazanmak ıçın her
şeyden once para gerekıyor
•
Anadolu Muslumanı kurbanı kestı, derısını, bağırsak-
larını ne yapacak"? Turşusunu kuracak değıl ya1
Bırıne
bağışlayacak' Devlet bu ışı duzenlemış, THK (Turk Ha-
va Kurumu) derılerı toplayacak, Çocuk Esırgeme Kuru-
mu, Kızılay DıyanetVakfı gıbı hayırkuruluşlarıylapayla-
şacak
Ama ne dıyorlar
- Demokrasıye aykırıdır bu, kışı keyfıne gore kurban
derısını ıstedığıne bağışlamalı
Hem kım soyluyor bunları? Ulkede demokrası pas-
pas gıbı çığnenırken keyıfle seyredenler1
Işkencelerı
avuçlarını patlatarak alkışlayanlar1
3 trılyonluk kurban
derısı pazanna goz dıktıklerı ıçın avuçları kaşınanlar'
"Bosna 'ya yardım ağzıyla yurttaştan bağış toplayıp ce-
bellezı edenler
•
Yurttaş Kurban Bayramı sabahı namazına gıdıyor, ev-
de kurban kesılıyor etı konuya komşuya fakırefukaraya
dağıtılıyor derısının Kızılay a Çocuk Esırgeme Ku-
rumu na Dıyanet Vakfı na, Turk Hava Kurumu'na bağış-
lanması ıçın bır yasa çıkarılması mı ulkemızde olmayan
demokrasıyı yok edecek"?
Insan haklan ve temel ozgurluklerı bır yana bırakıp
Kurban Bayramı nda kesılen kurban derısının devlete
verılıp verılmemesı uzerınde demokrası tartışması ya-
pılması, toplumun lyıce tırlattığının resmıdır
Bızde bu kafa olduktan sonra şerıatın tıptş tıpış bu ul-
keyı ıstıla etmesıne şaşılır mı^
•
Kuran kurslarını bıtıren çocukların ılkokul dıploması-
na kavuşmaları yakındır Laık cumhurıyetın 'Mıllı Eğı-
tım ınde ılkokul dıploması almaya ne gerek var
9
Çocu-
ğunu gonderırsın mahallenın Kuran kursuna bu ış bı-
ter
1
Bu gıdışle şeriatçı, yenı kuşakları eğıte eğıte,
çocuklardan başlayarak tum gençlığı kendıne bağlaya-
cak parasal kaynaklan gunden gune ele geçırdığınden,
altyapı kurumlarını da yaygınlaştırarak siyasal ıktıdara
tabandan gelecektır, seçım sandığında ağırlığı arttıkça
sesını yukseltecektır
- Ben demokratık yollarla ıktıdara gelıyorum halk
boyle ıstıyor
Bu gıdışle şenata karşı çıkmak demokrasıye karşı
çıkmakla eşanlamlı tutulacaktır
7923 Devnmı ozgur duşuncelı ve laıklığe bağlı ku-
şaklar yetıstıren bır eğıtımı çağdaşlık ıçın olmazsa ol-
maz saymıştı Bu uygarlık oğretımının mırasını yıye
yıye bıtırdık Bundan sonra dengeler değışecekttr Mıllı
Eğıtım de felsefeyı dışlayan bıyolojıde bıle dınsel yakla-
şımlara oncelık tanıyan bır oğretım, şenat partılerını
geleceğın siyasal ıktıdarı yapmak ıçın temellı bır yatı-
rımdır
•
Yazarları ve bılım adamları hapıshanelere tıkılan bır
ulkede şeriatçı uç trılyonluk kurban derısı kaynağınıelı-
ne geçırme yolundakı siyasal çıkar davasmı demokrası
tartışmasına donusturebılıyorsa ıktıdara tırmanır
Cumleye mubarek ola
1
TOKTAMIŞ ATEŞ'IN
YENİ KİTAPLARI
KAVRAM-TARİHI SÜREÇ-ILKELER
D U N Y A D A v e T Ü R K I Y E ' D E
Ümit Yayıncılık
ASLAN SOSYAL
DEMOKRATLAR
TOKTAMIŞ ATEŞ
Aslan Sosyal Demokratlar, ul-
kemızdekı sosyal demokrasının ya-
şadığı sorunlardan unıversıtenın so-
runlanna, demokratıkleşmemn so-
runlanndan ozgurluğun soru.ılan-
na, emeğın ve emekçının ^-aşadığı
sorunlanlan medyamn genrcığı so-
runlara. 'değışım modasından ay-
dın sorumluluğuna kadar bırçok ko-
nuda yurtsever bır sesın duşunce
ve yorumlannı ıçenyor Aslan Sos-
yal Demokratlar. Keyıfle ve huzun-
le okuyacaksınız
ASLAN
SOSYAL
DEMOKRATLAR
TOKTAMŞ AIEŞ
Çınar Yayınları
RIFAT ILGAZ KÜLTÜR MERKEZI
Kuçukparmakkapı Sk No 23 80060 Beyoğlu-ISTANBUL
Tel 0(212) 293 23 98 - 293 23 99 Fax 0 (212) 293 28 96