25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 EKİM1994 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER İP lideri Dogu Perinçek KartaCdan aday oluyor • AJNKARA (ANKA) - lş(i Partisi (İP) Genel Ba>kanı Dogu Perinçek, partisinin 4 aralıkta yapılacak ara seçıne ittifak yapmadan girmesi halinde tstanbul'un Kartal bölgesinden adavlığını koyacağını bildırdi. Perinçek, seçıtne "CHP ve SHP'de Dışişleri Bakanı Mümtaz Soysal'ın başını çektıği özelleştırmeye muhalif grupla" ittifak yaparak girmek için girişim başlattıklannı söyledı. Dofu Perinçek. ara seçimlere ilişkin sorunlan yanıtlarketı. "Partimiz mutlaka seçimlere girecek ve hem de tüm yerlerde girecek. Eğer başka parti ya da partilerle ıttifak yapmadan tek başımıza seçime girersek ben de mutlaka aday olaeağım. Ben de bu durum da Kartal 'dan aday olmak ıstıyorum" dedi. Mesut Yılmaz Kırmızı Koltuk'ta • ANKARA (AA) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yıimaz. özelleştirmenin sadece hükümetı ilgılendıren bir olay olmadığını. bu yüzden özelleştırme yasa tasansına destek verecekierini bildırdi. Yılmaz. "'Başbakanın dahı, SHP ile yürütülen bir koalisyonda dogru düriist özelleştirme yapılacagına ınandıgım sanmıyonım" dedi. Mesut Yılmaz. Interstar'da yapılan "Kırmızı Kolruk" programında sorulan yanıtlarken, ANAP'tan bazı milletvekillerinin. DYP'li bir grup milletvekilı ile "dirsek teması" içinde olduklan yolundaki iddialann gerçek olmadığını söyledı. Türk-İş karşı atağa geçecek • ANKARA (ANKA)- Bayram Meral'ın geçtiğımiz günlerde düzenledigi basın toplantısıyla hükümete karşı savaş açan Türk-lş, "mücadele" programının alt başlıklannı oluşturmaya başladı. Türk-lş Yönetim Kurulu, "eylem programı" oluşturmak üzere Türk-fş Başkanlar Kurulu'nu 18 kasında toplantıya çagırdı, Türk-lş Genel Başkanı BayramMeral, 1995 yılı bütçe tasansında yer alan işçiler aleyhine hükümler ile özelleştirme uygulamalanna karşı sonuna kadar mücadele verecekierini bildırdi. Meral. hükümetin seçımden sonra çalışanlar üzenndeki baskılan yoğunlaştırmayı amaçladıgını, ancak çalışan- lann da bu uygulamalara hazırlıksız yakalanmak niyetinde olmadığını bildirdı. Hapb-lş'ten ihraç cezasına yanıt • A.NKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Harb-lş Sendiİcası, Türk-tş Disiplin Kurulu tarafindan kendısine verilen 6 ay konfederasyon üyeliğinden ihraç cezasına, bugün düzenleyecegi basın toplantısıyla yanıt verecek. Harb-tş Genel Başkanı Izzet Çetin, cezaya ılişkın tebligatın 28 ekim cuma günü sendikaya ulaştıgını belirterek, "tşçinin hizmet akdinı fesheden işverenin yaptıgı gibi, tebligat son dakikada yapıldı" dedi. Çetin, bugün düzenleyecegi basın toplantısıyla. cezayla ilgili degerlendirmesini açıklayacagını belirtti. Güneydoğu'da operasyon • Haber Merkezi - Tunceli. Diyarbakır, Şırnak ve Siirt'in kırsal kesimlerinde sürdürüien operasyonlarda 3'ü kadın 24 terörist ölü olarakelegeçirildi. Çatışmalarda dört güvenlik görevlisi şehit oldu. Tunceli- Ovacık yolunun Anafatma mevkiinde operasyona gitmekte olan bir askeri araç şarampole yuvarlandı, araçta bulunan komando erlerden biri şehit olurken 8'i agır 15 er de yaralandı. Cumhurbaşkanı, kurtuluş töreninde, özelleştirmenin gereğini vurguladı DemirePden Kars'a 100 fabrika YUCELSEZER KARS- Kars'ın düşman ışgalinden kurtuluşunun 72. yıldönümü törenlerine katılan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, devletin artık ekonomik işlerin içerisinde olmayacagını belirtti. Demirel, "Ama bu kaide. Doğu ve Güne>doğu bölgeleri için geçerli değildir. Kars'a yakın bir gelecekte, yüz fabrika kazandınlacaktır" dedi. De\ let Bakanı Yüdınm Aktuna, YÖK Başkanı Prof. Dr. Mehmet Sağlam. Kars millet\ekıllerı ve bazı üst düzey yöneticilerle birlikte dün sabah Kars'a giden Demirel, önce Vali Hüseyin Atak'ı makammda ziyaret etti \e kentle ilgili bilgi aldı. Cumhurbaşkanı burada yaptığı konuşmada, ülkenin bu köşesinı diger bölgelerin düzeyine getirinceye kadar dev let yardımlarının süreceğını vurguladı. Demirel. Aktaş Sınır Kapısı'nın açılmasında Gürcıstan'la sıkıntı olmadıgını, ancak söz konusu ülkenin ıç sorunlan yüzünden bu kapının açılamadıgını anlattı. Daha sonra Kafkas Üniversitesi'ni ziyaret ederek Rektör Prof. Dr. Nihat Baysudan bılgı alan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. üniversıtelerin 'halktan kopuk bilim kummlan' olmaması gerektığini söyledı Kars'ı. Türkiye Cumhuri>etf nın. bittiği yer değil, aksine başladığı >er olarak kabul ettiöıni belirten Demirel. "Bu •Kars'ı, Türkiye Cumhuriyeti'nin, bittiği yer değil, aksine başladığı yer olarak kabul ettiğini belirten Demirel, "Bu kapıyı daha da güzelleştirecegiz"dedi. kapıv ı daha da güzelleştireceğiz. Bundan bövle fiziki anlamda birlik ve bütünlük olacaktır. Dün güvenlik kuvvetlerinin beklediği Kars'ı, sizter bekliyor olacaksınız. Buradan Orta Asya'ya erişeceğiz"dedı. Kafkas Üniversıtesi'nın de ismine layık olarak ışlevıni yerine getıreceğine ınandığını kaydetti. Cumhurbaşkanı Demirel. 14. Mekanize Tuga>ı'nı zi>aretinden sonra da. Kars'un kurtuluşunun yıldönümü nedenıyle düzenlenen törenlere katıldı. Burada yaptığı konuşmada. bu ülke insanmın birçakıl taşını bile canını \ermeden teslim etmeyeceğını belirterek "Türkiye'yi Tiirkiye yapan işte bu ruhtur. Bizi bin senedir bir arada rutan sır da budur'dedı Türkiye'yi bölmek ısteyenler olabıleceğini, ancak buna kimsenin gücünün yetmeyeceginı yıneleyen Demirel, "Kimse karamsarlığa kapılmasın Türkiye iyi yoldadV diye konuştu. Demirel Kars ziyareti sırasında, Kafkas Üniversıtesi Fen-Edebiyat Fakültesi hizmet binalannın ve sagiık ocagının açılışını yaptı, 250yataklı Kars Devlet Hastanesi'nın de temelini attı. Başbakan Tansu Çiller ile ana muhalet partisi ANAP'ın lideri IMesut Yılmaz da, Kars'ın düşman ışgalinden kurtuluşunun yıldönümü nedeniyle Kars Valısı ve Belediye Başkanı'na birer kutlama telgrafı gönderdıler. Yasa, hukukçulann sert eleştirilerine hedef oldu: Güvenliksoruşturmasıdemokratikdeğil ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - TBMM'de. 'sağ ittifak'tarafından komis- yonlarda yapılan degişıkliklerle özünden uzaklaştınlarak çıkan \e güvenlik soruş- turmasına ilişkin esaslan düzenleyen ya- sa. hukukçulann sert eleştınlerıne hedef oldu. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Başkanı ŞenalSarıhan. 12 E>lül magdur- lannın haklannın lade edılmeM amacını taşıyan, ancak bu nıtelığını yapılan değı- şiklıkler nedenıyle büjük ölçüde yıtiren yasanın. TBMM'de kabul edilmesini. 'de- mokratik bir adım olarak değerlendire- me>eceklerini' sö> ledı Şenal Sanhan. güvenlik soruşturması ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART &L.AJ-/LA OLA4AZ- Ö BiZ &VJA BUTÜN S/L-AHLAP1MIZI KULLANAAAPIK! ANAP'lı Genel Başkan Yardımcısı Yücelen Başbakan Çiller'den açıklama istedi: Helikopterler hangi güce ait? ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Yardımcısı Riiştü Kazım Yücelen, Başbakan Tansu Çiller'in 'Tunceli'de kö> yakma olaylarına kanşan helikopterlerin bir başka güce ait oldugu' şeklindekı iddialanyla ilgili olarak doyurucu bir açıklama yapması gerektigini sövledi. Yücelen. u Eğer Türkiye'de üsİenmiş bir gücün helikopteri varsa Türk milletûie açıklanmalıdır. Eğer yoksa Başbakan istifa ederek Türkiye'den aynlmahdır" dedi. Yücelen, ANAP Genel Merkezi'nde düzenledigi basın toplantısında, Tunceli"nin en yakın sınıra 600 kilomerre uzaklıkta olduguna dıkkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Başka bir güce ait helikopter 5 ilimizi geçerek Tunceli'ye nasıl getebilir? Tunceli'de olaya kanştığı iddia edilen helikopterlerin Rusva'dan. Ermenistan'dan, Afganistan'dan gelebilecegi, PKK'nin helikopterieri olabikceği iddialan gündemin tartışılan konulan üzerine tüv dikmiştir. Başbakan, bu davranışıyla Türk ordusuna. 5 ilin güvenlik güçlerine. idarecilerine \e daha önemlisi de Türk halkına hakaret ettiğinin farkında değildir. Olağanüsrü Hal Bölge Vali Nardımeısı bu konu ile ilgili °Kuş uçsa habenmız olur'şeklinde açıklama yapmıştır. Türk halkı kendini güvencede hissetmemektedir. Bu iddialarla Türkiye Cumhuriveti'nin, demokrasinin, Türk Devleti'nin bekasını neredeyse tartışmaya açmıştır. Başbakan'ın bu konuda doyurucu bir açıklama yapması gerekirdi. Eğer Türkiye'de üslenmiş bir gücün helikopteri varsa Türk milletine açıklanmalıdır. Eğer yoksa Başbakan istifa ederek Türkiye'den aynlmaudır." Toplantıda. partisinin, Şırnak Valisi Kamil Acun'un kentte DYP'nin propagandasını yaptıgı konusundaki uyanlanna ragmen hükümetin tedbir almamasını eleştiren Yücelen. "Eğer hükümet Şırnak Valisi ile ögili tutumunu değiştirmezse, valhi görevinden almazsa. valinin sicilini bizim araştırmak durumunda kalacağımızj duyurmak istiyorum" dedi. Yücelen. valinin görevden alınmaması durumunda 4 aralık tarihinde yapılacak seçimlerin saglıklı olamayacagını sözlerine ekledi. yapılacak alanın •gızlilik' isteyen işlerle sınırlandınldığına dıkkat çekerek "Bu SH nır belirfcnmemiş, bu tanım Bakanlar Ku- rulu'nun karan ile oluşacak vönetmeliğe bırakılmıştır. Bu haliy k> mevcut durumun değiştiğini söyiemek olanaksız- dır" gorüşünü dıle getirdı. San- han. yasanın tümüyle mevcut du- rumda bir degişiklik getirmedigi- ni belirterek şunları söyledı: "Yasa, 12 Eylül 1980 tarihin- den itibaren güvenlik soruştur- masının olumsuzluğu nedeni ile işe alınmavanlara ilişkin olarak veniden sınav zorunluluğu getir- mektedir. O>sa. güvenlik soruş- turması nedeni ile göreve alınma- yanların yeni bir sınav a girmele- rini engelleven bir vasal düzenle- me bulunmamaktadır. Sınava g>- rilen idarenin turumuna göre de bireyin ikinci ke/ güvenlik soruş- turması engeli ile karşılaşmama- sı da olasıdır. Göreve başlayana para ödemesi yapılmayacak 1402 sav ılı yasa gereğince gö- revinden ayrılmış olanlar ve Türk Ceza Yasası'nın 140.141, 142 ve 163. maddelerine daya- nılarak işlerine son verilenler için de yasanın yürürlüğe giri- şinden başlayarak 6 ay içinde göreve başlama hakkı tanın- mıştır. Ancak göreve ahnanla- ra haksız işlem nedeni ile para- sal bir ödeme yapılamavacak, açıkta geçen süreleri kademe ve derece ilerlemelerine sayıl- mavacaktır. Daha da önemli olarak bu süre içindeemeklilik yaş haddini dolduranlar bu haktan hiçbir şekilde yararla- namavacaktır. Bu düzenleme de 1402 sayılı yasa gereğince görev den alınanlara ilişkin ola- rak idare mahkemelerince ve- rilmiş kararları geriye çeken bir sonuç doğurmaktadır." k Demokratik olma özelliği > itirildi' İdare mahkemelerinın bu du- rumda olanlara ilişkin verdıkleri kararlann daha ileri bir uygula- ma getirdigıne dikkat çeken Sa- nhan. bu durumun yasayı 'de- mokratik olma' özelliginden uzaklaştırdığını söyledı Sanhan, "Şayet yasal düzenleme, güven- lik soruşturması nedeni ile göre- ve alınmayan ya da görevlerine son verilenlere sınav koşuluaran- maksızın görevlerine dönme ola- nağı tanınmış ve geçmişe dönük haklan iade edilmiş olsaydı 12 Evlül hukuksu/luğunu giderici demokratik bir adımdan söz edilebilirdi" diye konuştu Günay, CHP'nin SHP'ye endekslenmesi nedeniyle seçim hazırlığı yapmadığını açıkladı: SHP seçim işbirliğî için bizi oyaladı ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Eski CHP Genel Sekreten Ertuğrul Günay, "CHP genel merkezi, uzun süredir kendisini SHP'ye endekslediği için ara se- çim konusunda hiçbir hazıruk ya- pılmadı" diye konuştu. Günay, CHP-SHP birligine dö- nük girişimlerdeki son durumu Cumhuriyefe degerlendırırken bu tür birleşmenin olumlu bir so- nuç getirecegine inanmadıgını sövledi. Her iki partinin merkez kurulla- nnın, bu birleşmeyi çogunlukla benimse- dıklerini. ışın özünde tam bir uzlaşma içinde olduklannı bıldiren Günay, şöyle konuştu: •Eski CHP Genel Sekreten Ertuğrul Günay, CHP- SHP işbirliğinin olumlu bir sonuç getirecegine inanmadıgını söyledi. Günay, "Şimdi seçime girmek zorundayız. Hiç hazırlık yapılmadı. Alınacak kötü sonuçtan korkuluyor" dedi. konusunda hiçbir hazırlık yapılmadı. Simdi. bu hazırlıksız geçirilen dönemin olumsuz sonuçlanndan korkuluyor." Eski genel sekreter Günay bu süreçten sonra CHP'nın seçime gırmemesinin fi- ili olarak SHP'yi desteklemek anlamına gelecegine dıkkat çekti. Günay. "Böyle bir fiili destek ise CHP yönetiminin basiretsizliği yüzünden par- tinin, SHP'nin arkasından sürüklenmesi ve kendi varlık nedenlerini y itirmcsi anla- mını taşıyacaktır" dedi. BaykaTa suçlama bitmiş ya da tıkanmış sa- viyor, anlamak mümkün değil. Şımdı CHP açısından. son derece sıkıntılı bir noktadayız. Bu koşullar- da doğal olarak seçime girmek gerekiyor. Ancak, genel merkez uzun süredir ken- dısını SHP've endekslediği için ara seçim 'Takvim anlaşmazbğına karşın mutabakat var' "Her iki tarafın, bü\ük ölçüde kendi konumlannı korumav a dö- nük. önerdikleri takvimde bir an- laşmazlık var. CHP, daha doğru- su Sayın Deniz Baykal. Sayın Mu- rat Karavalçın'ı seçim öncesi bir kurultava razı ederek kendi koşul- lannı kabul ettirmeye çauşıyor. Sa- yın Karavalçın da bu işlemin seçim sonrasına kalmasını istiyor. Takvimdeki bu anlaşmazlığa karşm. işin özünde bir mutabakat sağlandığına göre taraflar, özellik- le CHP yönetimi, konuyu neden CHP'li Akyol: Birleşememenin sorumlusu SHP Birleşme görüşmesi kapandı ADANA (Cumhuriyet Günev İlleri Bürosu) - CHP BartınMiIIenekilive Genel Sekreter Yar- dımcısı Hasan .\kyol, "Karayalçuı ve ekibiyle birteşme görüşmeierini kapattık" dedi. CHP PM üyelen İbrahim Özdiş, Necdet Ka- rababa,Yüksek Disiplin Kurulu Başkam AliŞa- bin'le birlikte basın toplanttsı düzenleyen Ha- san Akyol,SHP'li 25 milletvekilinin inisiyatifiy- le başlayan görüşmelerinin SHP yönetimince tı- kandıgını, iyi niyet ve kararlılık görmedikleri için "Karayaiçın ve ekibiyle birleşme görüşme- si yapmanıayı"kararlaştırdıklannı açıkladı. Bir- leşme süreci hakkında bilgiler veren Akyol şöy- le devam etti: "CHP, birleşme ve bütünleşmeyedevamh açık oldu. l iyguladığı politikalarla sosyaldetnokrat ol- madığını bile bile, sırf3.5 milyon seçmeneve 'bir- leşin' diyen halkın beklfntiJerine uygun davran- mak için iyi niyetle birleşrae göriişmelerine ka- tddık. Ancak iş,kurultaylan toplayiporadan ka- rariar çıkartnıav a kalınca Sayuı Karavaiçuı' Bu kurultaylar 4 Aralık seçimlerinden sonra ol- sun'dedL Kendisi aday, seçuemezse yerinde du- ramaz. Bu belirsizlige kendimizi atamazdtk." CHP küçük kurultayının toplantıya çagnlmasını önerdtgıni, ancak bunun ye- rine aceleyle ıl başkanlannın toplantıya çağnldıgını savunan Ertuğrul Günay. bu platformda görüşlennı açıklamalarına olanak verilmediginı yıneledi Partisinin birbelirsızlik süreci yaşadıgını ıfadeeden Günay. şöyle konuştu: "Seçim takvimine göre, 8 kasım aday bildirmenin son günü ve ben, şu anda CHP PM üyesi ve partiye emek vermiş es- ki genel sekreter olarak CHP'nin seçime katılıp katılmavacağını bil- mivorum. 8 kasımdan bir-iki gün önce toplanacak parti meclisinin bir değerlendirme şansı olmaya- cağı ve MYK'den gelen öneriyi ça- resiz benimsemek durumunda kalacağı açıktır. Ben, CHP'nin önünde ve solun doğru ve saglıklı gelişmesinin önünde. giderek bir engele dönü- şen Sayın Bavkal'ın ve çevresin- deki ona bağlı vönetimin bir an önce bu görevlerinden avrılmala- nnı. hem CHP hem bütün sol adı- na çokönemli sav lyorum. Partinin önümüzdeki kurul toplantılann- da bu görüşlerimi anlatmaya ça- lışacağım." POLfTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Ses Verin... Bir öğrenci velisinin çığlıkları, 1994 Türkiyesi'nden sü- rekli olarak yansıtmaya çalıştığımız görüntüleri bir kez da- ha sızlere aktaracak. Milli Eğıtim Bakanlığı'nda 'şeriatınku- şatması'na karşı örgütlenmenin ve güçlenmenin ne denli zorunlu olduğunu kanıtlayacak. Tüm demokratik kitle örgütlerindeki kopukluk ve dağı- nıklık nedeniyle 'şeriatçı güçler'ın giderek ivme kazandığı günümüzde, kulak verin öğrenci velisinin çığlıklanna... Gelin onun bize yazdıklarını hep birlikteokuyalım: "Liselerde uygulanan 'ders geçme ve kredi sistemi' eği- timde fırsat eşitliğini kaldıran bir sistemdir. Bugün ülke- mizde liseler 7 ayrı statüye bölünmüştür: 'Normal liseler, Anadolu liseleri (tüm özel Fransız okul- ları da bu statüdedir), fen liseleri, süper liseler (yabancı dil ağırlıklı), meslek liseleri, Anadolu meslek liseleri.' Meslek liseleri statüsündeki imam-hatip liseleri ve Ana- dolu imam-hatip liseleri 4 yıl, yani 8 dönemdir. Diğer lise- ler ıse 3 yıl, yanı 6 dönemdir. Bu çeşıtli statülerdeki lise- ler, öğrenim süresinde olduğu kadar, haftalık ders sayısı, toplam kredı tutarı, ortak (zorunlu) ve seçmeli ders sayı- sı, diploma kredisi yönünden de farklılıklar gösterir. Tüm bu farklılıklar, öğrencinin üniversite sınavına eşit koşullar- da hazırianamaması sonucunu doğurur. Kayınlan fen li- sesi mezunları, sınavda fen ve matematik dallannda öne geçerken, yine kayınlan imam-hatip mezunları da sosyal dallarda öne geçmektedir (Bu yılki üniversite sınav sonuç- lan durumu açıklıkla göstenr). Buna karşın, normal liseler ve Anadolu liseleri mezunlan hem fen, hem sosyal dallar- da geride kalmaktadır." Normal liselerin geride kalmalannın nedenini isterseniz biraz açalım: "Son zamanlarda fen lıselerindeki şeriatçı etki ve bas- kının gittikçe artan ağırlığı, imam-hatip liselerinin bilinen amacı göz onune alındığında, fırsat eşitsizliğinin ardında yatan plan açıktır Üniversiteye beyinleri yıkanmış genç- leri yerleştirerek tüm görev ve meslekleri ele geçirmek ve şeriat düzenini kurup güçlendirmek. Birlisenin4yıl, diğe- rinin 3 yıl, bırinin haftalık ders sayısı 40, diğerinin 29, biri- nin diploma kredisi 144, diğerinin 216 olması, hep bugiz- li plana hizmet için yapılmıştır. Üstelik Talim ve Terbiye Kurulu'nun 12.8.1994 tarih 536 sayılı karan ile kredi sıstemine getirilen degişiklik, fırsat eşitsizliğinı, normal liseler ve Anadolu liseleri aleyhine, fa- kat fen liseleri ve imam-hatipliler lehine arttırmıştır." Acaba burada bir çelişkı söz konusu mudur? İşte somut bir örnek: "Şunu da belirtmek gerekir ki kredi sistemi yönetmeli- ği kendi içinde çelişkiye düşmektedir. Ders Geçme ve Kredi Sistemi Yönetmeliği'nin 5. madde ve i bendinde 'Her öğrencinin kendi ilgi, istek, yeteneğine göre yönlen- dirılmesıne, geliştırilmesine ve belirlenen alanlarda ilerle- mesıne imkan sağlanır' denir. Haftalık ders saati sayısını, seçmeli ders sayısını, toplam kredi tutarını liselerarası ay- ncalıklar yaratan biçimde belırlemek, bunları yeni bir ka- rarla, bazı liselerin daha da zaranna düşürmek, öğrenci- nin ılgı, istek ve yeteneklerini sınırtamak, gelişiminı engel- lemektir. Yine belli liselerin öğrencileri arasında eşıtsizlik yaratarak (çeşitli alanlarda ileriemenin sağlanması birya- na) hemen tüm alanları onlara kapamak demektır" Diplomalara fotoğraf yapıştırmama konusunu da aça- lım isterseniz: "Son olarak 536 sayılı kararın okullara geliş tarihiyle //-, gili bilgi vermek istiyorum. Bu karar 12 Ağustos 1994 ta-' rihinde Talim ve Terbiye Kurulu'ndan çıkmış, ancak 20 Eylül 1994 tarihinde ve okullar açıldıktan sonra gelmiştir (Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz'/n da onaylama tarihi yoktur). Bu karar29 Ağustos 1994 tarihinde Tebliğler Der- gısi'nde yayımlanmıştır. Oysa, diplomalara fotoğraf yapıştırmama karan aynı gün çıkmış, aynı gun bakan tarafindan onaylanmış (bu kez onay tarıhı vardı), aynı gün faksla okullara bildirilmiş- tir. Bu önemli bir karardır, çunkü kız öğrencilerin başı açık fotoğraf çektırmesı günahtır. Diploma için istenen fotoğ- rafta başı açık olma zorunluluğu vardır. Buna karşı en uy- gun yol, diplomalardan fotoğrafı kaldırmaktır." İşte 'oyun içinde oyun' buna denir. Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz başta olmak üzere 'Laik demokratik Cumhu- riyet'i ağızlarından düşürmeyenlere önemle duyurulur. DSP'den özelleştirme elestirisi Devlet ekonomiden tamamen elini çekemez •DSP Genel Başkan Yardımcısı Selvi, Türkiye'de altyapısı oluşturulmadan özelleştirme yapılmaya çalışıldığını belirterek "Devletin ekonomiden tamamen elini çekmesi söz konusu değildir" dedi. ANKARA (Cumhurivet Bü- rosu) - DSP Genel Başkan Yar- dımcısı Cevdet Selvi. Türki- ye "de altyapısı hazırlanmadan özelleştirme \apilma\a çalışıl- dığını belirterek böyle bir dü- zenlemenin yarargetirmeyece- gıni bıldirdi. Devletin ekonomi- den tamamen elini çekmesine karşı olduklannı belirten Selvi. "Devletin ekonomiden tama- men elini çekmesi söz konusu değildir. Yoksa devlet devlet ol- maktan çıkar" dı>e konuştu. Selvi. dün düzenledigi basın toplantısında. TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmeye başla- nan özelleştirme yasa tasansına ilişkin eleştirılerini dıle getirdi. 10 yıldır Türkiye'de kamuoyu- nun özelleştırmeyle adeta ico- şullandırıldığını ıfadeeden Sel- vi. "Fakat bu süre içerisinde, 'ekonominin düzelmesi tama- men özelleştırmeye bağlı' den- mesine ragmen, özelleştirmenin böyle olumlu bir sonucu getir- meyeceğini herkes bilmektedir. Parlamentoda buna oy verme ihtiyacı hissedenler bile ciddive gelince o tereddütleri göster- mektedir" dedi. Özelleştirme- nin yaranndan çok zararı oldu- gunu savunan Selvi. sözlerini şöyle sürdürdü: "Çünkü hiçbir altyapısı oluş- turulmamıştır. Hiçbir hazırlığı yapılmamıştır. Çünkü ekono- mik olarak ciddi bir biçimde in- celenmemiş, değerlendirilme- miştir. tdeolojik yaklaşım var- dır. 'Dev let küçültülsün. devle- tin elinde hiçbir mal mülk kal- masın, devlet ekonomiden elini çeksın.' Herolaydabugündeme getirilmektedir. Yolsuzluklar olur, rüşvetolur, KİT'lerin satıl- ması, özelleştirmeye bağlanır. Devletin ekonomiden. onlann söylediği gibi tamamen elini çek- mesi söz konusu değildir. Devlet devlet olmaktan çıkar." Hasan Celal Güzel Adıyaman'dan aday ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yenıden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı Hasan Celal Güzel, ara seçimlerde Adıyaman'dan milletvekilligine adaylığını koyacağını açıkladı. 4 Aralık seçımlerı yaklaşırken 1946 seçimlerine benzer antidemokratık koşullann yaratıldığını öne süren Güzel, hükümetı de 'seçim ekonomisi'uygulamakla suçladı. Güzel. dün partisinin genel merkezinde düzenledigi basın toplantısında, milletvekilligine adaylığını açıklarken ANAP. SHP. DYP ve RP'nın seçimlerde izlediği stratejiyi eleştirdi. Hükümetin. ara seçim kararından sonra Güneydoğu'daki 8 kente 1 trilyon lıra ci\arında para aktardığını ıleri süren Güzel, RP ve ANAP'ın da ara seçimler için 'kesenin ağzını açtığınf ıfade etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle