20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 EYLÛL1993 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DUNYADAN Haitililerin işi, Gran Met'e (Allah) kaldı Y erel yönetımın insanlara dost- ça davranmadığı, uluslararası örgütlenn sözlennı tutmadığı bir ortamda, Haıtıliler, yaşamak ve umutlannı gerçekleştırmek içın kendı yöntemlenne gûverunek zorunda Yülardır gecerh olan yöntemlenn başında, Vudu ınançlan gelıyor Haıtihler, ozlem ve bekJentılerinı günboyu süren şarkı ve danslanyla dıle getıriyor Şarkı sözlennin iktidar- dakı güçlere ters düşmetnesıne dıkkat eden yerb halkın en büyûk özlemi. Haıti'nın seçımle ış başma gelmiş Cumhurbaşkanı Jean-Bertrand Aris- tide'nın ülkeye gen dönmesi. Dıni liderler. kendüennı ızlemeye gelen konukJara, şarfcıJannda siya- setdışı konulan dıle geürdiklennı, an- cak Ansude'nın adının şarkılardan düşmedıgını behrtıyor Asken bır darbe sonucu görevınden alınarak sürgune göndenlen Cumhur- başkanı Anstıde, ülkesınde demokra- ük yöntemlerle seçılen ılk devlet baş- kanjydı. Ekım ayında ülkesıne döne- bilmesı içın önündekı tüm engellenn kaldınldığı devnk Cumhurbaşkanı, tam iki yıldır sürgünde yaşıyordu Ha- itı'de süregelen siyası İcanşıklığa son vermek ıçin başlaülan görüşrneler, temmuz ayında Anstıde'nın geri dön- me karannın ahnmasıyla sonuçlandı Haıti'nin yoksui, ancak ruhlan zen- gın halkı. ınançlanmn verdiğı güçle, yasama dört elle sanlıyor. Işsızliğin getırdığ) bunabmdan çı- kabılmek içın Vudu mançlanna bel bağlayan 27 yaşındakı Ronald No- vembre. "Artık geleceğe umutla ba- kabfliyorunı. Ancak .vaşantunızı pofiti- kacıiar değil Gran Met ve Guine değiş- tirebu1r"dıyekonuşuyor. Yerbdılınde Gran Met Allah, Guine ise nıhlann yaşadığı yer arüamına gebyor. Anstide'ye karşı yapılan darbeden sonra Haıü'de ekonomık dunım gıde- rek kötükştı. Son yıllarda yağmur yağmaması nedenıyle ekinler kuru- yunca yoksui halk tek gehr kaynağı- ndan oldu. Howard French Nezavisimaya gazetesi: Başkanlar da hastalanabilir Son günlerde yayın organlan. Yehsin'in yaptığı tenıs macı- nda ne kadar zinde göründü- ğünü yaap durdular Böylece. bırkaç aydır başkanın hasta olduğu ve ûlkeyi yönetemeye- cek hale geldiğı yolundakı söylentüer dağmlmaya çabşıldı. Ama kuşkular yok olmadı. Yönetıcüenn sağbk dıırumlan üze- nne resmı bilgi verilmediğı bir ortam- da, bu konuda spekülasyonlann orta- ya çücması çok doğaldır. Ve bırden başkanlık basın sekreter- Uğı bır açıklama yapü: "Barcekma'dan gelen ve geçtnişte YehsİD'in amelivatına katrimış olan bir grup doktor, Rusya bükümet doktorlanyla başkanı muayene et- miştir. Teşhis kesinleşmiş, ama bumm geçmiş ameüvaüa herhangi bir ilgisi görühnemiştir. YeHsm'in sağlık d ı n - maoda başka sonın buhmmamaktadır ve başkan çataşmasma devam etmekte- dir." Bu açıklamalardan sonra, baş- kanın sağlık durumunun ne dereoe ciddi olduğunu araştırmak çok do- ğaldır. Biz de böyle düşünerek hükûmetin up merkezıne telefon ettık. Ancak bir tûrlü yanıt alamadık Bıze, telefonda bilgı veremeyecek- lenni söyleyen sağlık görevülenne kızmıyoruz. Burada önenüi olan, ül- kemız halkırun, yonetıcısının sağhk durumunu net bıçımde öğrenmesınin yasal mekanızmasının bulunmadığı- nı, kimbılir kaçıncı kez anımsa- mamızdır. AndreyVaganov, Andrey Poksçuk Gandi'nin torunlan haraçmezatsatıhyor K öle tüccarlan ailelerınden saün aldıklan çocııklan gûnde on ikı saat halı atöl- yelennde cahştınyor. Hındistan'da 14 yaşından küçük çocuklann çalı- şmasının yasak olmasına karşın, ülke genelinde 44 mılyon çocuk hşünlıyor. Bunlardan bır kısmı lelennin yanında çalışırken di- :rlen fabrikalarda yetışkmlerle ırlikte aynı işleri yapıyor Genellİkle köle tüccarlan ta- rafindan toplanan çocuklar. fabn- kalara gönderiliyor. Dûşük gelirlı aıleler küçük miktarlarda para ve yalanlarla kandınlıp çocuklannı satıyor. Çocuklara, çalışıp para kazanacaklan, okuma yazma öğ- renecekleri söyleniyor. Aynı yalan- lar, ailelere de söyleniyor. Ama köle tüccarlannın eline düşen ço- cuklar, kendilerine vaat edilenlerin hiçbirinin gerçekleşmeyeceğini kısa süre sonra ankyor. Çalışmaya zorlandıkian yerierde geceleri top- rak üzerinde yatınlan ve kötü şe- kılde beslenen çocuklar. kaçüklan takdirde yakalanıp öldürülecekleri tehdıtleriyle korkutuluyor Çocukİann çahştınlması, ülke geneline yayılmış durumda. 1986 yılında çıkanlan çocuklann çalı- şmalannı belirleyen yasaya kimse uymuyor. Polis baskınlannda ço- cuklar saklanıyor ve baskın son- raa hemen ışlennın başına dönü- yor. Eskj Bakan Swami Agnivesh, kendı deyimıvle "dünyanın en bü- yûk demokrasisr'nde kölebğe karşı savaşta önemli bır rol oynuyor: "Uzaya uydu gönderen ve dünyanın en eski uygarkklanodan biri olan Hindistan'ın böyle bir skandab hoş- gönnesi, utanç verid. Poiitik istek- sizlik, bu skandalın en büyük nede- nidir. Politikacılar işverenlerle, fab- rika ve atölye sahipJeriyle suç or- taklığı yapıyor. Bu hiç de şaşirrıcı değil. Çünkü politikacılar, bu kan emicilerden para alarak seçim kam- panyalaruu finanse ediyor." Uttar Pradeş eyaleündekı Miza- pur, 1974'te İran pazannın knze girmesiyle önem kazandı Kısa sü- rede Hınt habsı uretıminın merkezi oldu. Mızapurlu üreüaler. 1991'de 7 milyar rupı değennde halı ıhraç ettı. Bu bölgede bulunan bınlerce köydeki halı tezgahlannda üç yüz bin erkek ve kız çocuk, yasadışı yollarla çalıştınlıyor. Alman, İsviç- reli, Houandalı, Kanadah, Jtahyan, İngiliz ve Fransız ithalatçılann bun- dan haberleri olsa bile uzun süre görmezlıkten geldıler. Ama baa Hınt derneklennın ve bırkaç ya- bana alıcının baskılanyla, bir avııç üretıa, çocuklann çakşunlmadığı bır üretim bırlığı oluşturdu Birliğın başkanı Redani. şoyle dıyor "Uttar Prâdeş'teki 1500 üreticiıün yalnızca otuzu bu harekete katıldı. En kötüsü, öretkilerle alıcılar arasında bağ kur- makla yükümlü yerel yetkililerin. ço- cuk işçi çauştıran fabrikalarla ilişki- terini sürdürmesi. Bunun nedeni açık. Çocuklan çahştıranlar, haltları çok ucuza üretiyor ve satıyor. Çocuklara çok az para verirken biçbir sosyal gü- vence sağlaım- yorlar." Polis ta- rafından kur- tanlan çocuk- £t Mondt lardan binnin, 90 bın rupiye satılan bu- halıdan yalnızca 90 rupi aldığı belirtiyor. Bu rakam, çocuklan çalıştıranlann kazananın büyüklü- ğünü gözler önüne senyor. Halı Üretıcılen Pan-Hınt Dernegi, 1992 arahğında 14 yaşından küçük tüm ışçılenn hah fabnkalanndan ve atöl- yelerinden çıkanlacağını behrtmışu. Ama bu gerçekleş- medı. Kölebğe karşı savaşan der- nek ve gruplann çabşmalan desteklenmedi. Pohsm atölyelere ve fabnkalara yapüğı baskınlann çoğunda kaçak olarak çahştınlan çocuklar yakala- namıyor. Birçok yetkıh, bunu ıçe- riden haber ahndığına kanıt gösten- yor. ÜsteUk bazı pobs baskınlannda çocuklan çalıştıranlar suçüstü yaka- lansalar bile, köle çalıştırmakla suç- lanmıyor. Bunun nedeni, yasalarda- kı boşluklar ve gızlı çıkar ıbşkılen. Çocuklan kaçınlan ya da satın ab- nan aıleler, çocuklannın yaşamla- nndan endişelenıp savcılığa başvu- ruyor. Ama bu başvurular genelde sonuçsuz kabyor. Devletten um- duklan desteği alamayan aıleler, kent ve köylerde gösteriler yapıyor, fabnkalara. atölyelere gelerek ço- cuklannı anyor. Pohsm yaptığı baskınlar sonucu kurtanlan çocuklar ıse, ayn bır dra- mı ortaya çıkardı. Birçoğu. doğduk- lan ve aılelennın yaşadığı köyün adını unutmuş. Geçmışlen hakkın- da hıçbir bılgilen yok. Çok küçük yaşlarda aılekrinin yanından alınan bu çocuklar, kölelikten kurtanldık- tan sonra ne yapacaklannı bılmı- yor. BrunoPhilip Roma'nın fakirkri, hergün daha da fakiıieşiyor. Liretin ani düşüşü, ortadireği adamakıllı sıkıntıya soktu. Y ü k s e k O ğ r e n i n t i < i n ULU5LARARASIDÜJÜNÜN!İngiltere' nin en iyi Üniversitelerinden University of Glamorgan İşletme ve Bilgisayar, Cardiff Instifute of Higher Edu<ation Turizm ve Oteldlik ile BİLTEK1 te... Bu dallarda yüksek öğrenim görmek istiyorsanız " Yüksek Düşünün "... Uluslararası kabulgören bu eğitim sistemini Türkiye' de size BİLTEK sunuyor. Öğreniminizi Türkiye 1 de görecek. dilerseniz İngiltere' de tamamlayabileceksiniz. Çünkü BİLTEK Türkiye 1 de uluslararası yüksek öğrenimde uygulanan modüler (kredili) sistemi ilk kez uygulayan kuruluştur. Türkiye 1 de İngilizce eğitim görecek, İngiltere 1 den uluslararası diploma alabileceksiniz. Gelin BİLTEK 1 e, geleceğinizi uluslararası güvenceye alın. <^~QG *fr/ l S T A N B U L (Ib) BflJfK italya • • lOp Babalarııı Babası 9 nın eliııi-w- talyanlann yüzü son günlerde I pek gulmüyor. Bunda da pek JL haksız sayılmazlar. Poütıkaa ve ışadamlannın adlan rekor duzeyde yolsuzluk ve rüşvet olayına kanşmış. Liret, ruble gıbı tepetak- lak olmuş. Ülkenin en saygıdeğer devlet adamı, "Capo di tutti capi"- nın (babalann babasının) eliru öp- mekle suçlanmış. Hükümetler, Gi- anni Versace'nın defUesine katılan mankenJenn sahne arkasında gıysı değıştirmesinı aratmayacak bir hızla değışmış Modacı Egoo von Förstenberg İtalya'da son yıllarda yaşanılan de- ğişimın kan dökülmeden gerçekle- şen siyası bir devnm olduğunu belir- terek, daha kötü günlenn de gelmek üzere olduğunu ılen sürüyor Evet, İtalya'da artık "la dolce vi- ta" bıtti Ekonomik durgunluk, yol- suzluk skandailan. mafia-pobti- kaa-işadamı ışbırbırüğırun ortaya çıkması "Mani pulite" (temiz eller) kampanyasının başlaübnasma ze- min hazırladı. İtalyanlann pek ço- ğu, kampanyayı başlatan ve yürü- ten savcı Antonk» di Pietro'yu des- tekliyor. Ancak İtalyanlann destek- lerinı gösterme şekli değışik. Yol- suzluk ve ahlaksızbklann üzerine gı- decekleri yerde kürk mantolannı ve Ferrari'lerini şımdihk kaydıyla de- poya kaldınp, fırtına dımnceye dek beklemeyı yeğbyorlar. Ne var ki bazı sıyasi gözlemciler fırtına bulut- lannın yeni yenı toplanmaya başla- dığını bebrtıyor. Milano'nun en ünlü kadın berberi AMo Coppola pi- yasaya yenı çıkacak bir parfüme u Eau de Tristesse" (Hüzün) adının verileceğmı açıklayarak, "Kadınlar hâlâ berbere geliyor, ancak berber- den öyle usta işi bir sac yapmalannı bekfa'yorlar ki, en az üç ay dayansm" divor. IEskilerinyeni ahJak anlayışı Tüm bu karmaşanın ortasında es- kiye bağb İtalyanlar, yeru bir ahlak anlayışı gebştirme çabasında. Sü- rekb partiler vermekle ünlü aileler, partilerden şimdıbk vazgeçiyor. Ro- ma'da yaşayan seçkin tabaka, Alfa Romeo ve Chroma Fiat'lannı şo- förleriyle birbkte aıle tipi Audi 80'- lerle değıştiriyor (kurşun geçirmez olmasına dikkat ediyorlar). Eski Başbakan Giabo Andreorti bile ünlü ve yetkin bir Amenkalı avukatı, Abraham Sopher'ı, baş danışmam olarak her yere yanında götürüyordu. Eskiden seçkin kişile- rin yemek yediğı ünlü lokantalar artık yüzde 40 dolaylannda zarar et- tıklerinı açıklıyor. Ünlü Savini lo- kantası düşük fiyatlı özel menüler hazırlayarak eski müşterilennı yenı- den kazanmak içın çaba harcıyor. Gylnis Cosâm^ev/ York Times Ogoni petrolü, Nijeryalı ağalann midesine akıyor N ıjer Delta'smda yaşa- yanlar, bulunduklan bölgeye "Nijerya'nm Kuveyti" denmesıne abşıkür Bu tarum, oldukça yerinde; çünkü Delta, dünyanın en zengin petrol kaynaklan- ndan bin. Ogoni etnik grubundan, atalan yüzyıllardır burada yaşayan Şef EdVard Kobani - den bır yasa Kuramsal ola- rak. elde edilen gebrin, 30 fe- derasyona yayümış 90 mıl- yona dağıtılması gerekıyor Ogoni halkı, "Peki paralar nereye giti?" diye soruyor. Okul yapımına harcanmadı- ğı kesın. En temel sağbk hiz- metlerine de • harcanmıyor. Bölgenin, kuru havalarda bi- le zar zor aşılabılen yollan iyıce aşuımış, engebeü arazi- lere benzıyor. Yağmurlu ha- valarda yolculuk mu? Kâ- bustan farksız... Hareket, Ogoni'nin sorun-nın evmin arkasındakı tozlu topraklarda, her yıl Bonny lannı Birleşmiş Milletler'e ve Lımanı'na bmlerce ton ham- çevre gnıbu Greenpeace'e petrol pompalayan bir boru götürdü. Belkı de harekeün hattı var. hükümeü en fazla kızduan Öyleyse Kobani hem çok eylemi, Ogoni ulusal marşı- çok mutlu, hem de çok çok nın yazılması oldu. Hareket zengin olmalı. Neden mi? Ogoni halkını, haztrandakı Sormaya bile gerek yok. Oy- başkanbk seçımlerinı de boy- sa bugünlerde Kobani'nın koteüneyeçağumışü. Hükü- yüz hatlan gergjn ve hüzün- met de Ogoni hderlerini, bö- lücüler ola- rak nitele- lü. Koba- ni "Nijer- ya'dager- çekten zengin petroJ ya- taklan var" di- yor ve ek- b'yon "Ama biz bundan hiç varar- lanamı- yoruz." Sayı- lan 500 bini bulan ve zengin petrol rezervlen üstünde oturan Atia* Okyânuau GABON di. Yetkili- ler, mayıs ayında, Ni- jerya'nın egemenb- ğjni zedele- yici fikirle- ri yasakla- yan bir ka- rar çıkardı. özelükle Ogoni halkını he- def aldığı düşünülen ULUSLARARASI OZEL OĞRETlM KURUMU Molla Güranı Cad No 16 - 18 Fmdıkzade/İSTANBUL Tei. 631 1736 • 631 1786 • 631 18 86- 631 1828 Fax 532 44 96 karar. ölüm cezası da içen- yordu. Uluslararası bir tepki Ogoni halkının, Nıjerya'nın doğuran karar, ikı hafta son- ;lde ettıği gelirin neredeyse raaskıyaalındı. iıepsini oluşturan bu kayna- Yıne de muhakfeün bedeli ga yakın olduklannı gösteren yüksek. Saro-Wiwa, nisan- hdçbir şeyleri yok. dan ben dört kez gözalüna Halkından daha iyi rumda olan Kobani du- büe, alındı. Arkadaşlan, saklandi- ğuu, hâlâ harekeün başını îlektriği suyu obnayan, mü- çektiğini söylüyor. tevazı bir bungalovda yaşı- Ağustosun başlannda Ni- yor. jerya ordusu tarâfından des- Kobanı ve Ogoni halkına teklenen Adonı etnik grubu, göre, en kötüsü de, petrol sa- nayısınin yaşadıklan çevreyi altüst etmesi, bir sanayi çöp- Ogoni'nın Kaa kasabasma saldırdı. Merkezi New York'ta bu- lüğüne döndürmesı. Bir za- lunan Afrika İzleme Komite- manlann sık ağaçbklı or- sıve Uluslararası Aförgütü, manlannın yennı, şımdi pet- raporlannda Kaa saldınsı sı- rol istasyonlan almış. Ogoni halkını üzen bütün bu sorunlann nedeni, 1979'- da yürürlüğe giren ve Nijer- ya'daki bûtün madenlenn haklannı hukümete devre- rasında en azından 35 kişinin öldürüldüğünü bildirdi. Bu olaydan sonra, her haf- ta bir öldürme olayı yaşan- maya başlandı. Kenneth B. Noble
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle