Katalog

SAYFA CUMHURİYET 4TEMMUZ1993PAZAR HABERLER ANAPkamuoyu olıışturacak • ANKA RA (ANKA) - ANAP. kamuoyu oluşturmak için örgüt mensuplannı kullanacak. ANAPTeşkılatBaşkanı Ersin Taranoglu il ve ilçe başkanlıklanna birgenelge göndererek gazetelcrde \ cr alan haber. yoaım ve değerlendirmelere ilişkın tepkilerini doğrudan bildirmelerini ıstedi. Genelgede bu yolla kamuov u oluşturulabileceği belırtılerck sürekli ızlenen gazetelcrin telefonlan. köşe yazarlannın ve belli başlı muhabirlerin telefon \eadresleri bildırildi. Taranoğlu, örgütün duyarlılık gösterdiği birçok konuda istek ve itirazlannı doğrudan genel merkeze ilettiğini belirterek "Sorunlannı ısteklennı gazetelere iletmek ısteyen partili arkadaşlanmız var. Bundan sonra kimi arayacaklannı bilecekler" dedi. Meclis'temini etek yasaklandı • ANKARA (ANKA) - Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Başkan Hüsamettin Ciıîdoruk'un emriyle bayan çalışanlann mini etek gjymesi yasaklandı. Mecliste çalışan erkeklere de her gün sakal tıraşı olma zorunluluğu getirildi. TBMM Genel Sekreteri Muammer Tellinın yayımladığı genelgede bayan görevlilerin pantolon, kolsuz ve çok açık yakalı gömlek ve elbise giymeyecekleri kaydedilirken "Etek boyu dizden yukan ve yırtmaçh olmayacaktır'" deniliyor. Genelgede erkek personelin de "kulak ortasından aşağıda favori bırakmayacağı, saçlann kulağı kapatmayacak biçimde ve normal duruşta"" olacağı, her gün sakal tıraşı olunacağı bildiriliyor. Genelgede aynca personelin tanma yaka kartlannı takmak zorunda olduklan anımsatıldı. villasımnarazisi devletin' • ANKARA (ANKA)- ANAPAydm Milletvekili Yüksel Yakna. Başbakan Tansu Çillerın Antalya'daki villasının arazisinin bir anonim şirket tarafından devletten kıralanacağını öne sürdü. Yüksel Yalova, Başbakan Tansu Çiller'in yanıtlaması istemiyle TBMM BaşkanlığYna verdiği yazılı soru önergesinde Çiller'in mayolu fotoğraflannın çekildiği villanın kimin mülkü olduğunu sordu. Yalova. "Gayrimenkulün ikıisabının gayrimenkulle hakkında yürürlükte bulunan genel hükümlere uygun olup olmadığırun" açıklanmasııu istedi. Atama kararian • ANKARA (AA) - Malıye ve Gümrük Bakanlığı, Muhasebat Genel Müdür Yardımcılığı'na Bütçe ve Mali Kontrol genel Müdürlüğü Daire Başkanı Mehmet Tosun atandı. Dünkü Resmi Gazete'de bazı bakanlık ve bağlı kuruluşlanna ilişkin atama kararlan yayımlandı. Buna göre açık bulunan TCDD Genel Müdürlüğü Yöneüm Kurulu üyeliğine Genel Müdür Yardımcısı Tayyar Hindistan, Tanm ve Köyişleri Bakanlığı müşavirliklerine Hüsnü Poyraz ile Dr. Nazmi Demir. Tanm Bakanlığı Ardahan İl Müdürlüğü"ne Cüneyt Bavoğlu, Orman Bakanlığı. Müşavirliği'ne ise Hasan Hoş a tandı. Milletvekili lojmanları • ANKARA (ANKA) - ANAP İstanbul Milletvekili Halit Dumankay a, milletvekili lojmaniannın devlete ağır yük getirdiğini savunarak satılmalannı istedi. Beyazeşyalann sık değiştirilmesini eleştiren Dumankay a. Meclis calışanlanna ilişkin öneriler degetirdi. Halit Dumankaya. TBMM BaşkanhğTna verdiği soru önergesinde "Milletvekilleri lojmaniannın satılması düşünülüyormu" sorusunu yöneltirken lojmanlara yakıt alımına ilişkin söylentilcr olduğunu ifade etti ve bir an öncedoğalgazuygulamasına geçilmesini önerdi. Evlerdeki . beyazeşyalanndeğişeceğı yolunda bilgıler cdindığini vurgulayan Halit Dumankaya, beyazeşyaların normalde İO-15 yıl kullanılabıleceğini söyledi. Gürkan, SHP'nin, hükümet programmda karşı çıktığı pek çok nokta olduğunu söyledi SHP'den sertelestiri HAFTAYABAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) -Türkiye Cumhumeti'nin 50. hükümeıınin programı. koalısyon ortağı SHP tarafın- dan sert dille eleştirildı. TBMM'de Sı\asolaylannınet- kisı altında geçen görüşmelerde ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. Çiller'in oluşturduğu hükümetin yeni bir hükümel oimadığını belirttı. Yılmaz, "çı- çeği burnunda bir iktidar rolü oynamasına izin \ermeyecekle- rini" söyledi. CHP Genel Baş- kanı Deniz Baykalda. SHP grubunda ayn. DYPgrubunda ayn, TBMM Genel Kurulu'- nda ayn progTamlann okundu- ğunu've SHP ıle DYP arasında koalisyon konusunda bir görüş birliğinin mevcut oimadığını ifade ettı. Başbakan Tansu Çil- ler, hükümet programı üzerinde yapılan eleştirileri coaplandırtr- ken. Sı>as'ta hcrkesi \arala\an çok üzücü olaylara tanık olun- duğunu belirtti. Çiller, inanç >e fikir ö/gürlüğünün birbirinden farklı ele alınama\ acağını belir- terek, "Türkiye'de inanç özgür- lüğü vardır. Bu özgürlüğe gölge düşmeyeccktir" dedi. Program üzerinde görüşlerini muhalefet sözcüleri kadar sert ifadelerle açıklayan Gürkan, programda karşı çıktıklan pek çok nokta bulunduğunu, ancak toplumla hirlikte hfikümete kre- di tanıyacaklarını söyledi. PTT ile birlikte pek çok kurumun özelleştirilmesine karşı oldukla- rını söyleyen Gürkan'ın konuş- ması, muhalefet partileri millet- vekiUerince alkışlanırken çok sayıda DYP millervekilinin Gı>- neî Kurul SalonıTnu terk ettiği görfildü. TBMM Genel Kunılu'nda programla ilgili konuşmasma, "Programın pek çok verinde ka- bul edemeyeceğinıiz yerler var. Programın pek çok noktasına itiraz etmemize rağmen kredi vermek durumundayH" dhe baslayan Gürkan'ı, koalisyon ortağı D\ P'nin a/ sayıda millet- vekili tepki göstererek dinledi. Hükümete toplumla birlikte kredi açacaklannı söyleyen Gürkan, "Bundan sonra kör gö- ze parmak, hükümet bizim hü- kümetimiz deyip, yalan dolan, hırsızlık ve yolsuzluklara 'geçsin ghsin' dcmcyeceğiz" di\e konuş- tu. Hükümet programında insan hakları ve demokratikleşme ko- nularının yeterince yer almadığı- DI ve vergi yükünün azaltılacağı- na ilişkin ifadeleri kaygıyla karşdadıklarını söyleyen Gür- kan. de\let sübvansiyonu poliri- kalarımlan tamamısla \azgeci- lemeyeceği görüşünü savundu. Programı, sanayileşmeye iliş- kin görüşlerin yeterli oranda yer almadığı için de eleştiren Giir- • Hükümet programını muhalefet partileri kadar sert bir dille eleştiren SHP Grup Başkanvekili Aydın Güven Gürkan. programda aynldıkları noktalara karşın toplumla birlikte hükümete kredi tanıyacaklarını söyledi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da, koalisyon ortaklan arasında fıkir birliği bulunmadıeını öne sürdü. Gürkan'ın programı sert dille eleştirmesi üzerine birçok DYP milletvekili salonu terkerti. TBMM'de yapılan görüşme- öçle vemeği için \erilen ara- lerde ılk konuşmayı >apan Re- dan sonra söz alan CHP Genel tah Partisi Genel Başkanı Erba- kan. programda ağırtıkh olarak yer alan özeüeştirme konusunda elestirilcrini yoğunlaştırdı. »PTTyehayır' Özelleştirmeye sosyal planla- mayla birlikte bakılması ve top- lum çıkarlannın önde tutulma- sı gerektiğıni ifade eden Gür- kan. SHP'nin, iktidar ortağı tarafından özelleşıirme u>gula- malannda ikna edilmesinin koşul olduğunu söyledi. SHP olarak PTT'nin özelleşürilme- sine kesinlıkle karşı olduklannı ve kabul etmediklenni belmen Aydın Güven Gürkan şöyle ko- nuştu: "PTT. aniden eıkmış bir özel- leştirme projesidır. Niçin ani- den PTT sorusuna henüz yanıt bulamadık. Hangı koşullarda özelleştirileceğini bilmediğimiz için grupolarak peşinen kabul etmiyoruz. Eğer bu konuda hü- kümet ikna ederse, eğer özelleş- tirilmesi bir özel tekelleşmeye yol açmıyorsa destek veririz. Evetdiyebiliriz." Gürkan'a, RP sıralanndan "Sen SHP üyesi değil misin? Sen hükümette değil misin?" di- ye sordular. Gürkan bunun üzerine, "Ben hükümet deği- lim, SHP'nin üyesiyim. Hükü- meti uyarmak görevım. bunlan yapsınlar diye söylüyorum" karşılığını verdi. kan. hükümet programını eleş- tirirken eski hükümet progra- mında bırdeğişiklik ıçermediği- nı ılcri sürerek "'Sadece cinsiyet değişmiştır'dedi. 'Eskiıün devamr Program üzerinde görüşme- lerde söz alan ANAP Genel Başkanı Mesui Yılmaz. Tansu Çıller'in oluşturduğu hüküme- tin yeni bir hükümet oimadığı- nı. binnci koalisyon hükümeti- nin devarru olduğunu söyledi. Hükümetin 'çiçeği burnunda bir iktidar rolü oynamasına izin vcrmcyeceklennı söyleyen Yıl- maz, hükümet programının Türkiye'nin sorunlanna çözüm getirebilecek bir \ apıda olrnadı- &nı belirtti. ~ DYPveSHPmilletvekilleri- nin, konuşmasına tepki göster- dikleri Yılmaz. "Bana laf ataca- ğmıza çevrenize bakın. Türkiye gemisi su alıyor" diye yanıt ver- di. Türkiye'nin, sayılan 800'ü bulan faili mcçhul cinayet dos- yası bulunduğunu ve son bir haftada 200 kişinin yaşamını yi- tirdiğini belirterek, Türkiye'nin ıçinde bulunduğu böyle bir du- rumda hükümet programmın tartışılmasını gereksiz bulduğu- nu bildirdi. Başkanı Deniz Baykal. progra- mın özelleştirmeye ihşkın bö- lümlerini eleştirdi. Baykal. hükümeti "'kongre hükümeti" olarak nitelediği konuşmasın- da. iyiniyetle bakılması halinde bile programın. Türkıye'nın so- runlanna çözüm sağlayacak s yapıda oimadığını söyledi. Hükümet programının yanı sıra SHP'yi dc eleştiren Dcnız Baykal. iktidar partilen arasın- da görüş farklılıklan bulundu- ğunu \e bunun hükümet prog- ramının farklı içeriklerle okunmasından sonra orta\a çıktığını belinerek. "'Bu şekilde farklı ve çelişen görüşlere sahip bir koalisyon hükümeti Tür- kiye'nin sorunlannı çözemez" dedi. DYP adına konuşan Tunç Bitget ıse şurJan söyledi. Birincı koalisyon hükümeti ekonomik ve sosyal alanlarda başanhdır. Geçmiş iküdarlar son iki yılında ekonomiyi fela- kete sürükleyen uygulamalar 3rememektedir" Tunç Bilget. Türkiye'de iş ke- simim vergilendiren sistemin çöktüğünü, bu kesimin yenıden vereilendirilmesi gerektiğini be- lirtü. DYP Genel Başkan Yar- dıması Ali Şevki Erek de prog- ramı savundu. Başbakan Tansu Çiller, TBMM genel kurulunda hükü- met programı üzerinde yapılan eleştirileri cevaplandınrken, ANAP ve diğer muhalefet mil- letvekillerinin laf atmalan vc oturduklan yerden Çiller'in se- çim afişlerini göstermeleri nede- niyle oldukça zor anlar yaşadı. Çiller konuşmasına kimi za- man zorlukla devam edebildi. Meclisi sakinleştirmek için TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk sık sık araya girmek zorunda kaldı. Çiller konuşma- sında şunlan söyledi: Bin yıllık Türk tanhinde Tür- kiye'de ilk defa bir kadın, baş- bakan olmaktadır. Bu mücade- lede devletin kararlılıgını ve vumruğumuzu her zaman indi- receğiz. Çıkacak ses, birlik sesi- dir. Bu erkek sesi değil. cesaret ve inanç sesidir" dedi. RP Genel Başkanfın yönelt- tiğı eleştirilere Çiller. "Böyle bir belge varsa ve çıkarmıyorlarsa ve de iddia ediyorlarsa. Hasred- din Hoca fıkralanndan daha komik olur. Halk. Nasreddin Hoca fıkralan değil. gerçek ho- calaristiyor"dedi. PTT özelleştirilmesi konu- sunda. ışcilerin daima yanında olacaklannı. işçilerin yaranna. daha ucuz hizmet vericTı ve yö- netimin. Türk milletinin elinde bulunduğu bir formül ortaya koyacaklannı söyledi. Tür- kiye'de bir beyaz sayfa daha açtıklannı ifade eden ve muha- lefeti geçmış birtakım meselele- ri polemik yaparak Meclis önüne getirmekle suçlayan Çil- ler. "Bizim. halk önüne çıkıp biz şunu yaptık, siz şunu yap- madınız deme zamanı gecmiş- tir. Eğer ona girersek, bıraktığı- nız 20'lerden ahp da yüzde 76'lara çıkardığımız enflasvo- na. kapattığınız dört bin okula, artan teröre kadar gideriz. Bu- gün Türkiye'nin önünde sorun- lar varken. buradan çıkan sual- ler bunlar mı olmalıydı?" dedi. 'Sivasderinyara' Başbakan Tansu Çiller. Sıvas yaptı ve buna rağmen koalis- olaylannm herkesi derinden ya- yon hükümeti başanlı oldu. raladığını dile getirerek, Türkiye. ekonominin yapısal TBMM'nin önünde tarihi bir bozukluklannı gjdermek ve bir ,sorumluluk bulunduğunu, atılım gerçekleştirmek zorun- Türktoplumununbütündeğer- dadır. Ancak Türkiye gerçek- lerini ve inançlannı yeniden leştirebileceği refahı yüksek değerlendirmesi ve gözönüne enflasyon nedeniyle gerçekleşti- alması gerektiğini kaydetti. Başbakan, gaflanna program görüşmeleri sırasmda bir yenisini daha ekledi Çilltr, Vcui vcuiiprnile Sıvas olayhaviı kcarştırd ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller. "hükümet prog- ramı görüşmelen sırasında Van'da ya- kılan otel ıle, Sıvas'taki olaylar sırasında kundaklanan Madımak Oteli olayını birbirine kanştırdı. Çiller, Van'daki otel yakılması olayımn soruşturm;ısına iliş- kin notu kürsüden. Sıvas'taki otel yan- gını diye acıklayınca, bakanlar panik halinde düzeltme yapmaya çalıştılar. Çiller. program üzerine yaptığı TBMM'dekı konuşmasındaki açıkla- masında, Sıvas'taki otel yangınını. ote- lin ortaklanndan birinin çıkardığına ilişkin bulgular elde edildigıni sövledi. Ancak daha sonra, Hükümet Sözcüsü Yıldınm Aktuna. İçişlen Bakanı Meh- met Gazioğlu, Devlet Bakanı Bekir Sami Daçe, başbakana yanlış not iletil- dığini. açıklanan olayın Van'da yakılan otel ıle ilgili olduğunu bildirdiler. Çiller. konuyla ilgili olarak "Benim açıkla- mam zaten V'an ile ilgiliydi" dedi. Çiller'in açıklamasından sonra. kulise çıkan bakanlar, olayı diizeltmeye çalı- şırken, Devlet Bakanı Türkan Akyol. Çiller'in "erkeklerin egemen olduğu", "cana\ar gibi" bir mecliste, bir kadın olarak çok iyi konuştuğunu, Van'daki otel yangını ile Sıvas'takiniTcanştırma- sının. bu konuşma yanında hiç kıymeti oimadığını söyledi. Akyol'un aksine DYP'li bakanlar, Başbakan ve genel başkanlannın yaptığj yanlışı düzeltebil- mek için çabaladılar. Başbakana ko- nuşması sırasında yanlış not verildiğini belirten bakanlar, açıklamanın düzeltil- mesini istediler. Hükümet Sözcüsü Yıl- dınm Aktuna. yanlış anlaşılma olduğu- nu ancak dinleyenlerin ve Sıvas halkının olayın nasıl geliştiğini bildiği için Çiller'- in sözlerini doğru algıladığmı iddia etti. İçişleri Bakanı Mehmet Gazioğlu. Sı- vas'tan gelirken kendisine Van \alisi tarafından verilen bilgileri ve Sıvas'taki son dunımu anlatan bilgileri içeren iki ayn notu Başbakan Tansu Çiller'c ver- diğini açıkladı. Van'da çok sayıda kişi- nin ölümüne yol açan otel yangını olayt- nın da aydınlığa kavuştuğunu açıklayan Gazioğlu, yanan otelde yüzde 1 hisseye sahip kişinin ekonomik sıkıntıya düş- mesi sonucu, sigortadan para alabilmek için benzin dökerek oteli yaküğının iti- rafıyla da belirlendiğini söyledi. Kendi- sine son anda iletilen bu bilgileri ve Sıvas'taki son durumu Çiller'in konuş- masına yetiştirebilmek için iki ayn not hazırladığını söyleyen Gazioğlu, "Ben Sayın Başbakan'a. Van'daki olayın faili buîunrnuştur diye bilgi notu yazdım. Ayn bir karta da. Sıvas'taki son durum hakkında kısa bilgi yazdım" dedi. AK1LVE HAYRANLIK SKODA'DA BULUŞUYOR...HERKES SKODA'NIN YENIUKLERIN1KONUŞUYOR... YENİ SKODA'LARI BU KOLAYLIKLARLA ALINSKODA FAVORIT LX (HEMEN'TESLİM) Peşinat : 14.100.000 TL Ara Ödeme (20 Ağustos 93) : 5.000.000 TL Taksit Sayısı : 24 Ay TaksitTutarı : 5.519.000TL SKODA FORMAN LX (HEMEN TESLİM) Peşinat : 15.500.000 TL Ara Ödeme (20 Ağustos 93) : 5.000.000 TL Taksit Sayısı : 24 Ay TaksitTutarı : 5.595.000TL SKODA PICK-UP LX (HEMEN TESLİM) Peşinat : 13.400.000 TL Ara Ödeme (20 Ağustos 93) : 4.500.000 TL Taksit Sayısı : 24 Ay TaksitTutarı : 5.330.000TL Hiirpa "Riufiik Orşan HÜRPA MERKEZ Tel: 232 32 00 /12 Hat Büyükdere Cad. Hür Han 15 / A K.2 Şişii / İSTANBUL Faks: 247 98 94 HÜRPA İZMİR HÜRPA ANKARA Tel: (51) 25 88 10 Tel: (4) 467 23 25 Fax: (51) 89 77 02 Fax: (4) 467 23 26 GENİŞ BİLGİ VE ÖDEME TABLOSU HÜRRİYET GAZETESİNDE 'Dazlakiığın Türkiye'de de 'dazlak' var. Almanya'da ve Bosna-Her- sek'te de.. Almanya'daki, 'yabancı'ları niçin yakmak ister? Bosna-Hersek'teki, komşu'sunun çocuklarını niçin süngüler? Türkiye'deki, üç yaşındaki çocukları, kundaktaki be- beklerı, otobüsten indirdiği silahsız insanları, kendisine kapıyı açan 'korunmasız' kadınları, niçin kurşuna dizer? Niçin kendinden farklı düşünenleri yakmayaçalışır? Koşulları çok farklıdır, amaçları çok farklıdır. Ama yaptıkları şey, "aynı'dır. Niçin? Temeldeki 'ortak' olan yan nedir? • • • Yıl 1936. İspanya iç savaşın eşiğindedir. General Mil- lan Astray, Salamanka Üniversitesi'nde bir konuşma yapmaktadtr. Yandaşları, O'nun çok sevdiği ilkeyi haykı- rırlar: "-Yaşasın Ölüm!" Rektör, unlü düşunür Unanumo ayağa kalkar ve şöyle der: "- General Astray sakat bir insandır. Cervantes de öy- leydi. Ne yazık ki İspanya şimdi sakatlarla dolu.. Bu tapı- nağın kutsal niteliğini lekeliyorsunuz. Kazanacaksınız, çünkü elinizde yeterli kaba güç var. Ama hiçbir zaman insanlarda inanç yaratamayacaksınız. Çünkü inanç ya- ratabilmek için onları ikna etmek gerekir. İkna etmek için de sizde bulunmayan bir şey gereklidir: Akıllı ve haklı bir savaşım verebilmek." 'Kör şiddet'in gerisinde, genellikle güçsüzlük' yatar. Ruhsal sakatlık' yatar.. Güçsüz insan üretemez. Yaratamaz. iç dünyasındaki 'y'kılmışlığı' onarmak, kendisine olan saygısını kazanmak için yıkmak, öldürmek' gereksin- mesi duyar. Yok ettikçe 'eziklik'ten kurtulmayı umar. Öç alma' isteğinin en yüksek olduğu toplumlar; eko- nomik, toplumsal ya da ruhsal açıdan 'en zayıf, en geri' toplumlardır. 'inancı' yıkılmış, umudunu' yitirmiş bir insan da ruh- sal açıdan 'sakat' bir insandır. Yaşamdan kolaylıkla 'nef- ret' edebilir. O'nun için yaşam kötüdür. insanlar kötüdür. Aslında yok ederek, öldürerek kendisinin de kötü olduğunu ka- nıtlamaya çalıştığının farkında değildir.. • • • Erich Fromm şöyle diyor: "Yaşam yaratabilmek, güçsüz insanda bulunmayan birtakım nitelikler gerektirir. Yaşamı yok etmek içinse yalnızca bir tek nitelik -şiddete başvurmak- yeter. Böyle- ce kendisini yadsıyan yaşamdan öç almış olur.. ûdünle- yici şiddet, yaşanmamış, sakat bir yaşamın sonunda zo- runlu olarak doğan bir şiddet türüdür.." Güçsüz insan, kan akıtarak kendisini başkalarından üstün 1 hissetmeye çalışır. Güçsüz insan', aynı zamanda güçlü' olduğuna inan- dığı bir kişi' ya da "düzen'e -koşulsuz- bağlanıp boyun eğerek de kendini 'güçlü' hissetmeyi deneyebilir. Verilen öldürme emirleri'ni yerine getirirken; bağlı ol- duğu kişi ya da düzeni güçlendirdiğine, dolayısıyle ken- disinin de güçlendiğıne inanır. Tıpkı. miiyonlarca Yahudiyi 'kömürsevkediyormuş gi- bi' ölüme yollayan Eichmann gibi.. Artık öldürdüklerinin insan olduklannı bile düşünemez. Fromm'un dediği gibi; 'onlardan neiretedip etmediği' sorusu, söz konusu bile olmaz.. • • • Dazlak'lara karşı ne yapmalı? Tanı, tedavi'yi de gösteriyor.. "Çocukta yaşam sevgisinin gelişmesi için en önemli koşul. onun yaşamı seven insanlarla birlikte olmasıdır. Insan enerjisinin çoğu saldınlara karşı savunmak, açlık- tan kurtulmak için harcanırsa yaşama sevgisi engelle- nir, ölüm sevgisi güçlenir.." Yaşamı sevmeyen insan ise öldürür!.. öldürmenin 'kötü' bir şey olduğunu bile anlayamadan öldürür!.. İnsanın yaşamı sevebilmesi içinse üç temel koşul var Güvenlik, adalet ve özgürlük.. Kötülüğü yaratan koşulları değiştirin, 'dazlak' dadeği- şecektir! TBMM'de bulunan Yüksek Öğrenim Yasa Tasansı geri çekildi Eğitim reformu Menteşe'ye takıldı AYŞESAY1N ANKAR.4 - Eski Milli Eği- tim Bakanı Köksal Toptan'ın "eğitim reformu" paketi. yeni Bakan Nahit Menteşe'ye takıldı. Milli Eğitim Ba- kanlığı'na atandıktan sonra, bütün atama ve ihaleleri de durduran Menteşe. son olarak Toptan döneminde hazırla- nan ve bir bölümü TBMM'ye sunulan yasa tasan ve taslak- lannı ge'ri çekti. TBMM Milli Eğitim Komisyonu'nda bulu- nan yükseköğretim yasa ta- sansı da "incelenmek üzere" geri çekildi. Eksik bulundu Milli Eğitim Bakanlığı'na atanmadan önceTBMM Mil- li Eğitim Komisyonu Başkanı olan Menteşe'nin. gönderilen yükseköğretim yasa tasansı- nda eksiklikler bulduğu ifade edildi. Menteşe'nin, tasanyı özellikle "YÖK'ün yetkileri- nin daha da kısılması ve Milli Eğitim Bakanlığına bağlı bir kurul oluşturulması" için yeni düzenleme yapılmak üzere gen çekilmesini ıstedıği öğre- nildi. Menteşe'nin, yükseköğ- retim kurumlan üzerinde Mil- li Eğitim BakanlığVnın daha etkin hale getirilmesi yönünde bir düzenleme getırmesi bekle- niyor. Bakanlığm geri çektiği ta- sanlar arasında bir süre önce kamuoyunda tartışılan ve eleştirilere hedef olan 222 sayılı Temel Eğitim Yasası'nın bazı maddelerinin değiştiril- mesini içeren yasa taslagı da bulunuyor. Başbakanbk'ta bekleyen bu taslakta "3 yıllık Kuran kurslannın 8 yıllık zo- runlu eğitim kapsamına alı- nması" da öngörülüyordu. Taslak, koalisyon ortakla- nndan SHP'nin karşı çıkması nedeniyle Bakanlar Kunılu'- nda kabul edilmemişti. Men- teşe'nin bu taslaktan da Ku- ran kurslanyla ilgili bölümü çıkardıktan sonra taslağı yeni- den Bakanlar Kurulu'na gön- dereceği öğrenildi. Menteşe'nin geri çektiği ve Başbakanlık'ta bekleyen yasa tasîaklan arasında Film Rad- yo Televizyon Merkezi (FRTM). Türkiye Öğretmen- ler Yardımlaşma Kurumu (TÖYAK), Kredi Yurtlar Ku- rumu, Ozel Öğretim Ku- rumlan, Özel Eğitime Muhtaç Çocuklar, İmar Kanunu, 222 Sayılı Temel Eğitim Yasası'- nın bazı maddelerinin değişti- rilmesini öngören yasa tasîaklan bulunuyor. Bu taslaklann geri çekil- mesine "Anayasaya aykın hü- kümler bulunduğu ve yeniden inceleme yapılması, eksiklikle- rin tamamlanması" gerekçe gösterildi. Geri çekme gerekçesinde aynca hazırlanan taslaklar üzerinde diğer bakanhklann hazırladığı görüşlerin, dikkate abnmadığı ve değerlendirme- nin objektif olarak yapı- lmadığı da ifade edildi. Menteşe'nin bu tasan ve tasîaklan, TBMM'nin yeni çalışma döneminde gündeme getireceği öğrenildi.