Katalog

SAYFA CUMHURİYET 26 TEMMUZ1993 PAZARTESİ 10 EKONOMI TUKETICI Topluyaşamayı becerin m m 7 y ' m ' Oyunun m sergilendığı m salona beş M dakika önce ~^*~ gidin. Yerinize yerleşirken önünden geçtiğiniz kişilerin ayağına basmak istemiyorsanız izin isteyin. Oyun başladıktan sonra salona girmeyin, birinci perdenin bitmesini bekleyin. Oyun sırasında fısıltıyla dahi olsa konuşmayın, düşüncelerinizi oyun bitimine saklayın. 1 opluyaşanılanyerlerde uyulmasıgereken kuralları özgürlüğü kısıtlayan sınırlamalar olarak düşünmeyin. Sinema, tiyatro, konser salonu ve otobüslerin topluma aityerler olduğumı unutmayın. Davranışlarınızla çevrenizdeki insanları rahatsı: etmek istemiyorsanız biraz dikkatli olun. H&lyu Gatçyazısında göstereceğiniz dikkatin başkalarmı olduğu kadar sizi de daha huzurlu kılacağını hatırlatıyor. uygun olur. Şemsiye, çanta. gazete gibi eşyalann vesüyere bırakılması. konser salonuna sokulmaması gerekir. Konser salonlannda dürbün kullanılması hoş karşılanmaz. Şarkılan sanatçıyla beraber mınldanmayın. Açık havada verilen konserlerde sahneye yabanci veyanıcı madde atmayın. Ayağa kalkarak. naralar atarak çevredeki insanlan rahatsız etmeyin. Sinema: Film başladıktan sonra salona girmeyin. Sinema salonlanna kuruyemiş, ıçecek. sakız gibi maddeleri sokmayın. Ayaklannızı öndeki koltuğa dayayarak oturmayın ve ayağınızdan ayakkabılannızı çıkarmayın. Konser ve tiyatro izlerken dikkat edilmesı gereken kurallar sinema için de geçerli. Toplu taşıına araçlan: Otobüs ve minibüs duraklannda kuyruğa girin. İnip binerken itişmeyin. Yer kapabilmek için koşmayın ve çevrenizdekilere dirsek atmayın. Yaşlı. sakat ve hamile bayanlara yer verin. Konuşmalannızla çevrenizdekileri rahatsız etmeyin. Spor karşılaşmalan: Sporun centilmence yapılan bir yanş olduğunu unutmayın. Maç izlerken küfürlü tezahürat yapmayın. Sahaya yanıcı, patlayıa ve kesici madde atmayın. Gereksizkavga ve taşkınlıklardan uzak durun. Top- lu ola- rak butu- Hli- lanyerlerde herkesin amacımn sizinkiyle aynı olduğunu unutmayın. Özgürlük, bir başkasuun hakkuu çiğnemek demek değildir. Yiyecek ve içecekleri tiyatro salonuna sokmadan fuayede tüketın. Oyun sırasında digıtal saatlerin ve çağn cıhazlannızın alarmını kapaun. Fotoğraf makinesi veflaşkullanmayın. Seyircilerin oyuna sözlü müdahalede bulunması ve aşın kahkaha atmasının yanlış olduğunu unutmayın. Konser Mümkünse koyu renk elbise ve takımlann giyilmesi, spor kjyafetlerle gidilmemesi Gençgiyimde özgürlük G ençlerin kendine özgü bir giyim tarzı var. ]ç dünyalanndaki hareketve rengin panlüsı çoğu zaman gjyim tarzlanna yansıyor. Bu yaz gençler rahat kıyafetler ilecanb renkleri daha çok kullanıyor. Kış mevsimine doğru canlı renklerin yerini koyu ve sıkıcı renkler alacak. AKSESVAMtLAM Günlük yaşamın monotonluğu içinde aksesuarlarcankhk ve ışıltı getiriyor. Gençlerin yeni gözdeleri arasında free bag çantalar ilk sırada. Pratik ve güvcnli olan free bag'ler deri. süet, kumaş, kadife gibi malzemelerden yapılıyor. Genç bayanlar imitasyon takılar arasında chanel tipi kolyeler, inciler, küçük ebatlı taşlı ve taşsız küpeler ve tek taşlı yüzûkJerden vazgeçrniyor. Yüzüklerin ebatlan küpelerin aksine gün geçtikçe büyüyor. Takılarda yaraücıhk ön planda. Kurdele ûzerine geçirilmiş madalyonlar, uzun deri şeritlere takılan dikkat çekici boyutlardaki gümüş kolyeler ilgi görüyor. Genç baylar takı olarak gümüş yüzükleri, kısa kolyeleri ve küçük küpeleri tercih'eöîyor. Aynca sigara içen gençlerin kemer üzerinden ve çantadan eksik etmedikleri deri sigara ve çakmak kılıflan yaygınlığını koruyor. Şapkalarda renk ve desen aynmına gitmeyen gençler özellikle kasket tipi şapkalan kullanıyor. Kahn kösele kemerler ve güneş gözlükleriyle gençlerin şıklığı tamamlanıyor. Ayakkabılarise rahat ve sportif. GtrtM Giyimde rahatlıktan vazgeçmeyen gençler, tercihlerini spor kıyafetler üzerinde kullanıyor. Jean takımlann yanı sıra klasik bir gömlek ve pantolon üzerine giyilen ceket veya yelekJekıyafet tamamlaruyor. Yaz aylannda svvitsİurt ve t-shirtler her yerde her zaman giyiliyor. Üst üste gömlekler, gömlek içi giyilen t-shirtler sıcak nedeniyle gözden düştü. Bu tarz kış aylannda yeniden rağbet göreceğe benziyor. Şimdi ise renkli poplin gömlekler, yıpranmış ve rengi solmuş giysiler. keten takımlar ve şortlar güncelliğini koruyor. Genç bayanlar çok uzun ve çok kısa boylu bağla- malı etekler, uzun elbise- ler, badi ve strech panto- lonlara rağbet ediyor. T-shirt üzerine fiiebluz giymek demoda. Erkeklerde ise keten pantolonlar. şortlar ve atlet t-shirtler revaçta. Kartpostalla anılanbiriktirin A vrupa'da 189O'lı A yıllarda /m üretilmeye /^k başlanan / ^ m kartpostallar JL - A - Türkiye'yel895 yılından sonra Max Fruchterman ve Jacques Ludvvigson tarafından getirildi. Osınanh döneminde sadece yabancı uynıklular ve azmlıklar kullanıyordu. Mesajlannın gizliliğine önem veren Türk halkı ise mektup yazmaya devarn etti. Cumhuriyetin ilan %dilmesinden sonra yabana "üyruklulann ülkeyi terk etmesi, fıalkın okuma yazma oranının 'düşüklüğü üretimin düşmesine •neden oldu. Kartpostal koleksiyonculuğunun ternelinde nostalji bulunduğu için bu işle uğraşanlann yüzde £5'i eski kartlan topluyor. fColeksiyonculuğa yeni »şlayan biriyseniz günümüz tartlannı toplayarak işe »aşlayabilirsiniz. Kioça affrıltfforfEn Jetaylı edıtörüne göre yapılan cartpostal koleksiyonculuğu foluyor. Editörler kartpostallan Jbasarken üzerine kendı ismini fce sıra numaralannı kodluyor. «Coleksiyoncular bu sıra humaralanna göre eksiklerini jtamamlıyor. Konusuna göre ^apıldığında daha kapsamlı ve zengin olan koleksiyon daha zorbiriktiriliyor. Bu alanda hangi parçalahn eksik olduğunu gösteren bir sıralama olmadığı için koleksiyoncunun iyi biraraştırmacı olması jgerekiyor. Öncelikle bir jkonuyu belirlemek, ona göre •kartpostal saün almak iöneriliyor. Konularşöyle Jsıralanıyor; eski Türk azınlıklan. eski yerleşim merkezleri, yıkılmış ve yıkılmakta olan eski yapılar. Anadolu, tren yolu, garlar, manzara, meşrutiyet, tanzimat dönemi ve ünlü kişiler. Jfolsemesi nmT Kartpostallan koruyabilmek için albümlere ve asetatlı kılıflara ihtiyaç var. Çok kanşık ve ufak görüntülerden ulaşan kartpostallan seçebilmek için büyüteç kullanılıyor. Nastl değer kax*unr? Kartın yıpranmadan saklanması, bükük, kınk, çizik gibi kusurlannın bulunmaması değerini artınr. Kartpostalı basan editörün ürün sayısının az olması. basımında herhangi bir kusurun bulunmaması tercih nedeni oluyor. Üzerindeki damga ve pullar da fiyatın yüzde 300 oranmda artmasını sağlıyor. Kartın arkasındaki mesajın ilginçliği ile yazan kişinin tanınmışlığı önemini artınr. Piyasada eski kartpostallann fiyatı 25 bin liradan başlayarak 1 milyon liraya kadar ulaşıyor. 1 milyon lira değerindeki bir kartpostahn üzerinde değerli pul veya damga olduğu zaman fiyat birdenbire 10-15 milyon liraya çıkabiliyor. Kartpostallan tanıtan bir katalog henüz bulunmuyor. JteJcuMi iMMiI?Asetatlı albümlerden saün alın. Asit içeren maddelerden haarlanan albümlerin kartpostallann yapısını bozacağını unutmayın. Kartlannızı fazla el sürmeden. yıpranmayacak şekilde yerleştirin. Sip marka kartpostallann hiç güneş ışığı gönnemesi gerekir. UZMANINDAN UYARI FOTOĞRAFMAKİNESt TAMİRCİSt Ahmet Akdağ Makinedep çeken önemli 27 yılmı fotoğraf makinelerine vakfeden Ahmet Akdağ mesleğindeki ustalığı sayesinde Babıali'nin" Nikon Ahmef'i olmuş. Eline aldığı hermakinenin dilinden anlayan Ahmet Akdağ, amaca uygun makine kullanılmasından yana. "Hiç kullanmayacağınız fonksiyonları olan makineleri sırf gösterişli diye almaym" uyansıru yapan Akdağ, "Makine değil çeken önemli" diyerek şu açıklamayı yapıyor: "Makine çok kaliteli olmayabiür, ama kullanan kişi > etenekliyse \e işini biliyorsa en pahalı makineden bile güzel resim ceker. Çok fonk.si\ onlu makineler profesyoneller içindir. Anı fotoğrafı çekecek birinin pahaiı makine almasına gerek yok." Çok konforlu birmakineyi bilinçsizce kullanmanın hem kötü resim çekmeye hem de yanlış kullanımdan doğan anzalara yol açabileceğini hatırlatan uzmanımız. "Zaten çok hassas olan bu makineleri çok dikkatli kullanmak gerekir" dedi. Ahmet Akdağ'a göre, kullanımı kolay bile olsa makinenizi kimseye ödünç vermemeniz gerekiyor. "Aynı markanın aynı modelinde bile kullanımdan doğan baa alışkanlıklar vardır. Sahibi bunu bilir, ama yabancı biri zorlarsa tamir gerektirecek anzalar doğar" diyen Nikon Ahmet, fotoğraf makinelerini tozdan, nemden ve sıcaktan korumanızı hatırlatıyor. Tamir konusunda da yetkili servislere güvenmenizi belirtiyor. Gitarla serenat güzeldir Kaça aynlır? Elektronik gitarlann altı telı ve pek çok aksesuan\ar. Düzsanmlı tellerin tercih edildiği bu gitarlarda geniş kasalann içi dolu olur. Klasik modellerin kasası normal büyüklükte ve içi boş olarak haarlanır. Naylon veya çelik 6 telden oluşur. tçi boş ve büyük kasalı olan akustik gitarlann ise 6 ila 12 teli var. Bas gitarlann ise içi dolu olan gövdesine 4 tel geriliyor. \asd korunmalı? Rutubet. soğuk ve sıcak ortamlarda tutmayın. Çanta veya valiz kılıfı içinde saklavm. Uzun süre kullanmayacaksaruz tellerini gevşetin veya tamamen sökün. Teller gergin halde bırakılacak olursa gitann sap kısmında eğilme, gövdesinde acılmalar görülür. Gitar burgulanrun metal kısımlannı yağla>ın. RyarJarı nasd? Amatörlerin kullandığı ladin kaplama veya kontraplaktan yapılan gitarlar 750 bin liradan başuyor. Kalitelilennfiyatlanise en az 1-4 milyon lira. Klasik gitar sahibi olmak istiyorsanız 7-8 milyon lirayı gözden çıkann. Elektrogitarda fıyatlar4-5 milyon liradan. akustik ve bas gitarda 3 milyon 500 bin liradan başhyor. Hangisi kaliteliTTınıdan. görsel olarak ışlenme ve cilanın düzgünlüğünden anlaşıhr. Gitann göğus kısımının ladin veya kelebek; sap, arka ve vanlannın gül ağaandan yapılması değerini arttınr. NEr NEREDE, • Jt4FTAP-Şaka dükkanlan, kırtasiye ve seyyar satıcılardan alabilirsiniz. Küçükleri yaklaşık 30 saniye, büyükleri 1-1.5 dakika yanabilen maytaplann tel, tahta, sis bombası, renk bombası. sis ve renk bombası. lav püskürten, kız kovalayan, torpil ve renkli paraşüt tipleri var. Küçükler 2 bin liradan satılıyor. Büyük maytaplar 70 biıî -200-250 bin lira arasında. SİKAYET KUTUSU ESİN SUNGUR Sigortalının derdi cok S igortacüıksektör olarak büyürken sorunları da aynı hızlaartıyor. Artık birçokkorruda sigorta var. Ama enyaygın olan kaskoda bile sigortacı-sigortalı ilişkisi tam uyumlu değil. Bu uyumsuzluk sektörün temelini oluşturmasıgerekenprensiplerin malikaygılarla görmezden gelintnesinden kaynaklanıyor. Prensiplerin bir daha asla çiğnenmeyecekşekilde yerleşebilmesiöylegörünüyorkisigortahların tek tek yapacakları mücadeleyle başarüacak. Okuyucumuz Drflhan Ö*d^mtirdmücaaelecisigortalılardan biri. Mektubunu okuyalun: Opel marka otomobilime 26.9.1992 tarihinde Halk Sigorta'ya kasko yaptırdım. 15 ekimde tampon kınldı. Ben bildirimimi yaptığım halde hasarsızlık indirimini düşünerek bu hasanmı ödettirmedim. Ancak mart ayında park eden aracıma kimliği belirsiz bir araçla çarpıldı. Bu kez hasann ödenmesini istedim. Halk Sigorta'nın 3 milyon liraya kadar olan hasarlan beyan ve fatura ile ödeme taahhüdü olduğu için hasara karşılık tamircimden 3 milyon liralık fatura aldım, fotoğraflarla beraber şirkete başvurdum. Bana ilk önce 600 bin lira ödemeyi önerdiler. İstemediğim ilk hasar için de yaklaşık 2.6 milyon lira ödemeye kalktılar. Ben itiraz edince ilk hasardan vazgeçip ikinci hasanmı 1 milyon 684 bin liraya çıkardılar. Murakabe Kurulu"na başvurup 3 milyon lirarru ödemelerini istedim. t / lhan Bey'in başvurusunu incelemeyealan Murakabe Kurulu, otomobile Genotoda hasar tespiti yapılmasına karar vermiş. Sigorta eksperlerinin de bulunduğu tespit sonucu hasann 2 milyon 520 bin Jira olduğu anlaşjlmış. Murakabenin "ÖdeyİD" tavsiyesi üzenne okuyucumuzun her iki hasannın da karşılandığını anlatan Halk Sigorta Hasar Grup Başkanı Gül Sekban, getirilen 3 milyon liralık ilk faturanın mesnetsiz olduğunu savunarak "Yetkili servis olan Genoto'ya gitmesini istedik. Oranuı çıkardığı hasarı da ödedik. Başlangıçta aunadığı ilk hasarı da karşuadık"dedı. Okuyucumuzun hasar sonınu çözülmuştü, amabukezdesigortalılıktançıkanlma sorunuyla karşılaşmıştı. Gül Sekban, sözleşmeye göre sigorta şirketinin hasar ödemesinden önce tek taraflı fesih hakkı olduğunu hatırlatarak. "Hasardan önce fesflı hakkımızı kullandık, hasarı da ödedik. Bu bizim en tabii hakkımız" dedi. Hiçbir sigorta şirketinin müştensıni sonsuza kadar sigortalamak gibi bir taahhüdünün olamayacağını vurgulayan Sekban, sözleşmenin karşılıklı bir akitle yapıldığını hatırlatarak,u Eğer karşı tarafU bir kötü niyet sezerseniz ve. akitin devamını uygun görmezseniz feshedersiniz. Sigortacüıkta da aynı uygulama var. Kanuni olarak bu hak tânınmtş. Biz bu hakkımızı kullandık" dedi. Başına gelen olaylardan sonra zaten güveninin kalmadığını anlatan İlhan Ozdemirci, "Bu bir prensip meselesi. Pişmiş tavuğım başma gelroeyenleri yaşadıktan sonra bir de sigortalıbğımın feshediİmesini hazmedemivorum"diye konuştu. Okuyucumuz tek taraflı fesih konusunda Murakabe Kurulu'na tekrar başvurdu. Çay fincanı mı, punç bardağı mı? hatası bulunduğundan emin, beni aradı. Paşabahçe mağazalar sorumlusu Semih Bey'le görüştüm. Semih Bey'in ilk sözü "Kz büyük çayfincanıüretmiyoruz" oldu. Ben ısrar edince de okuyucumuzun aldığı fıncanın Arap müşteriler için üretilen punç bardağı olduğunu söyledi,"Aslında satarken uyarmak gerekiyor, ama bazı elemaniar * ukalalık olur diye susuyorlar" diyen Semih Bey şu uyanyı da yapü: "Kristal çay bardağı aJsanız bile ilk kullanımda çayı dökmeden önce biraz tsıtmak gerekir. Kristal hassas olduğu için birdenbire sıcakla karşdasırsa çatlama görülebilir." Okuyucumuzun yaptığı haialı alışverişin bir kereye mahsus olarak düzelüleceğini söyleyen Semih Bey, Kavakhdere şubesine fıncanın değiştirilmesi talimaünı verdi. Ancak ben okuyucumuza ulaşıp Paşabahçe'nin bujestini ıletemedım. L üleburgaz'dan arayan Öxgür Orfum'ın Paşabahje kristal çay fıncanlanyla derdi var. Ankara'da Paşabahçe'nin Kavaküdere mağazasından aldığı kulplu çay fıncanı daha ilk kullanışında ortadan çatlayıvermiş. Çok hoşuna gittiği için 114 bin lıra vererek aldığı fincanının çay yüzü görür görmez pes etmesine bir anlam veremeyen okuyucumuz parçalan toplayıp aldığı mağazaya götürmüş. Mağaza yetkilileri "Çaya dayanamayan çay fincanı nasıl olur" sorusuna yanıt bulamadıklan için parça paketini İstanbul'a göndermişler. Sonunda sorunun vanıtı İstanbul'dan gelmiş, ama açık değil.. Istanbul "Bu fıncanlar sıcak içecekler için değil, soğuk içecekler içindir" diyormuş. "Kulplu soğuk içecek bardağı olur mu" diyen okuyucumuz, fıncanda bir imalat Lastiklere dikkat (jtomobüalırken lastiklerin arabanıngarantisi içinde değilde lastik üreticisifirmanın garantisinde olduğunu herkes bilir. Bugarantisüresinde imalat ve işçilik hatasından doğan sorunlar firma taraftndan ücretsiz giderilir. Ancak bunun da incelikleri olduğunu Futth MüftmAigül'ün sorununu çözmeye çalışırkenfark ettim. Fatih Bey 'in mektubuna birgöz atalım: Geçen aylarda 1992 model Tempra otomobilimin birer saat arayla iki lastiği patladı. Goodyear'ın Kınkkale bayisine başvurdum. Yapılan incelemede imalat veya işçilik hatası bulunmadı. Bu nedenle de değiştiremeyeceklerini söylediler. Oysa bu lastiklerin 3 yıl garantisi var. Aynca imalat hatası yoksa her iki lastik de aynı gün içinde patlayabilir mi? Duyduğuma göre bufirmaböyle olaylarda hep bir bahane bulup değiştirmekten kaçınıyormuş. Bunun kamuoyuna duyurulması gerekir. G oodyear'dan Emre BUge'yi aradım. Okuyucumuzun sorununun yol şartlan ve hatah kullanımdan kaynaklandığını savunan Bilge, imalat hatasının söz konusu olmadığmı vurgulayarak şu açıklama>ı >aptı: "Tempralar ilk 185/60/14 ebatlı lastiklerİe çıktı. Ancak bu lastiklerin Türkiye'deki yol şartlarına uygun olmadığı anlaşıîdı. Son bir yüdır daha geniş \ anaklı olan 185/65/14 ebaüılastikler kullaıulıyor." Yanaklan dar olan lastikleri Türkiye'deki kötü yol koşullannda, hele bir de yeterli hava basılmadıysa sorun çıkardığını anlatan Emre Bilge, Goodyear'ın eğer fazla bir aşınma yoksa eski tip lastikleri garanti kapsamında değiştirdiğini bildirdi. Lastiklerİe ilgili teknik açıklamada 44 havaya kadar kullanılacağı, en az 32-34 hava olması gerektiği şeklinde ifade bulunduğunu hatırlatan Emre Bilge. Türkiye'de yaygın olan "ön 26, arka 28 hava" mantığının lastik ömrünü kısaltüğını vurguladı. Okuyucumuza da özel olarak açıklama yapıîacağım belirten Bilge, Goodyear bölge şatış temsilcısine gereken talimatı ileteceğini söyledi. Başvurulanruzı Cumhuriyet Gazetesi ŞİKAYET KUTUSU Tûrkocağı Cad. 39/41 Cağaloğlu-İST adresine veya 512 05 05 'e bektiyoruz. BURSA-YENİŞEHİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ EsasNo:1991 10 Karar No: 1993/161 Davacı Ramazan Belikınkoğlu vekili Av. Ramazan Tekdemir tarafından, davah Nuran Belikınkoğlu aleyhıne açılan boşanma davasında verilen 15.4.1993 tarihli karar uyannca: Bursa-Yenişehir Yılmaz mahalJesi C.008/03 S:48 K: 144"te nüfusa kayıtlı Ali oğlu. 12.2.1971 doğumlu da\ aa Ramazan Belikınkoğlu ile Alikızı 19.12.1973 doğumlu davah Nuran Belikmkoğlu'nun şıddetlı geçimsizlik sebebıyle boşanmalanna; Müşterek çocuklan Nezahat \e Ali Belikmkoğlu'nun velayetlerinin davacı babalanna bırakılmasına, Çocuklann anneleri ile şahsi münasebetınin tesısme karar verilmiştir. Işbu karann gazetede ilan tarihinden itibaren 15 gün ıçerisinde temviz olunmaması halınde, davah > önünden karann kesınleşmiş savılacağı hususu Tebligat Kanunu"nun 28.29.30 ve 31. maddeleri uyannca karar tebhği yenne ilan olunur. 8.6.1993 Basın: 49915 KÖY ENSÜTÜLERİVE Mahmut Makal 30.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymları Tûrkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-lslanbul Ödemeli gonderilmez. Ortaokul öğrencilerine çumartesi günü. evde İngilizce dersi verilir. Bilgiiçin: Saat 10-18 arasında 280 34 61 numaradan Sibd Brindisi