Katalog

SAYFA CUMHURİYET 13 HAZİRAN1993 PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER Paylaşılamayan altı oküzerine Almanya'da Nazızm, Italya'da faşızm ve Sovyetler Bırbğı'nde komunızmın at oynatüğı bırdonemde Turkıye'deçağın akışına yanıt verecek kleolopk nıteliktekı alü ok, günümüzde aynı tabana dayanan ıta ya da üç parürun arasında paylaşılamıyor Prof. Dr. MUSTAFA ÖZ YURT Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Y ılda bırkaç yaayla ko nuk olduğum Cumhu- nyet'ın ıkıncı sayfasm- da ılk yaam 1978 yı- lında yayımlanmıştı Savunduğıım fıkırlen, o tanhten bu yana zaman zaman yaz- maya çahştım Anımsayabıldığım ka- danyla Cumhunyet'le ılk tanışmam da ortaokul son sınıf oğrencısıyken ol- du Türkçe öğretmenımız Hasan Bal- cıoğlu'nun cebınde gorduğum bu ga- zeieyı, bır ıkı kopukluk dışında sureklı okudum 1970'h yıllarda bu sayfayı. pazarlan donuşurnlu olarak Hıfzı Vel- det Vebdedeoğlu ıle Şevket Süreyya Aydemır paylaşırlardı Severek oku- duğum bu ıkı değerlı bıkm adamı- yazardan Şevket Süreyya Aydemır bır ara hastam oldu Hekım-hasta yakınlığırun olesınde, dostluk ve kom- şuluğumuz Celal Bayar'ın doğum yen olan Umurbey koyunde surdu Çun- kü o yıllarda Şevket Süreyya Aydemır. Gemlık Umurbey koyunde oturuyor- du Ismet İnönü ıle olan yakın dostlu- ğuna ek olarak CHP konusunda çok genış bılgısı vardı Gende kalan gunlerde soldakı üç partıyı bır araya getırme uğraşı veren Prof Dr Husnu A Goksel, uzmanlık eğıtımı dönemımde hocamdı Gerçı hocam dedığıme kızacaktır ama, gın- şımlennı yurekten destekledığımı bıl- dıklen ıçın kusurumu bağışlayacağına ınanarak, Şevket Süreyya Aydemır ın ağzından dınledığım şu paylaşılama- yan alü okun oyküsunu anlatmaya karar verdım Adına bazen Kemalızm de denılen Mustafa Kemal hareketıyle ozdeşleş- mış, once ıktıdar partısınm programı- nı, sonra devleün hukuksal temelını oluşturan ve anayasaya gıren bu 'altı ok'unılgınçbıroykusüvardır Altıok, daha once kuramsal olarak haarlan- mış, kaleme alınmış ılkeler topluluğu değıldır Aynca partının kuruluşuyla eşzamanlı çızılmış basıt bır amMcnı de sayılmaz Bu yüzden bır araya gelme- len epeyce zaman aldığı gıbı günü- muzdekı konumlan da bırbınnden ol- dukça farklıdır Bunlardan ctnnhuri- yetçflik, artık ulusal bılınce yerleşmış- ür HalkçıiıL, milliyetçilik gıbı konu- lar. dönemlennde kapsadıklan an- lamlannı yıürmış olabıbrler Laiklik ıse aradan geçen bunca yıldan sonra bıle lartışma odağı olarak gûncellığını korumaktadır Ûk kongre Srvas'ta Halk Partısı, 9 Eylul 1923'te, yanı lzmır'ın düşmandan kurtuluşunun bı- nna yüdonumunde kurulmuştur Yenı kurulan partının tuzuğunde altı ılkeden yalnız ıkısı vardır Cumhun- yetcıbk ve milliyetçilik Sıvas Kongresı, bınncı kongre sayıl- dığı ıçın CHP'nın ıkına büyuk kurul- tayı 15-20 Ekım 1927'de toplandı Ku- rultayın en önemlı olayı, Gan'nın Bu- yük Nutku'nu okuyuşudur Bu kong- renın partı programında, cumhuriyet- çüik. milliyetçilik ılkelen genışleülır- ken laiklik ılkesı de eklenır 10 Mayıs 1931 tanhınde toplanan üçüncu bu- yük CHP Kurultayı'nda artık 'alö ok'- un topluca yer aldığı gorulur Cumhu- riyetçilik, mılliyetçitik, laiklik, devletçi- lik, halkçüık ve inkılapçılık. Aynı ılke- ler, 5 Şubat 1937 tanhınde ve 3135 sayıh kanunla anayasaya gırmış ve Turkjye Cumhunyetı'nın sıyasal ve toplumsal çızgısını oluşturmuştur Bunlardan özellıkle devietçilik konu- sunda Gaa Mustafa Kemal Ataturk goruşlennı aynnüh olarak açıklamış- ür "Bızım ızledığımızdevletçılık, ferdı mesaı ve faalıyeü esas tutmakla bera- ber, mümkun olduğu kadar az zaman ıçınde memleketı mamunyete enştır- mektedır " Bazı CHP onderlen gıbı bu devletçılığı sosyalızme benzetmek. bızı tanhsel bır yanılgjya goturür Çunkü devietçilik anayasaya gırerken gerek- çede şu tarumlama yapılmışur "CHP devletçılığı, toptan ve kolektıvıst dev- Jetçıhkle asla alakah değıldır " (*) Halkçdık ~~ Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın en ka- ranlık günlennde bıle Mustafa Ke- mal'ın bır halkçdık programı vardır Zaten o donemde Anadolu'da yaşa- nan tam bır halk harekeüydı Turk halkı, hem dünyanın en guçlu devletle- nnın saldınsına hem de ıç düşmanlara karşı çarpışıyordu O yuzden yenı ku- rulan partı, bütün ulusun partısı, yanı halkın partısı Halk Partısı'ydı 1934'tekı kongrede CHP Umumı Kaübı Recep Peker, halkçılığı şöyle tanımkyordu "Halkçıhk bır kbşeden ıbaret değıldır Halkçıhk çok ehemmı- yet verdığnnız bır noktadır Turkıye"- de sımf yoktur Sınıf kavramı yoktur Mıntıka taassubu, derebeyhk, ağahk, aıle ve cemaat ımüyazı fıkırlen yok- tur" Devrimcüik Devnm, bazı küçuk çıkar çevrelen- ne karşın, halk ıçın, halkın yaranna yapılan yenıleşme hareketlendır Ga- a'nın devnmlençm soyledığı şu sozler çok lyı bılınır "İnkılap, meveut mues- seselen zorla değıştırmek demek- Ur "(•*) Genelde Kurtuluş Savaşı ve dolayı- sıyla Mustafa Kemal olayırun başh başına bır devnm olduğu, hatta bazı benzer toplumlar ıçın ornek oluştur- duğu noktasında duşunce bırhğı var- dır Ancak bu devnmler onu gerçek- leştıren ve yoneten kadroca yetennce anlatılamadığı ıçın, kuramsal düzey- de, uvgulamada, anlam ve kapsamıru yıtırmek tehhkesıv le karşı karşıya kal- dığı da bır gerçektır LaikBk Turkkr. yaşamlannın hıçbır done- mınde dın kurallannın tek başına et- kın olduğu bır toplum duzenı (teokra- tık duzen) ıçınde vaşamamışlardır Eskı Türk dını Şamanızm ve onu yo- neten Şamanlar, toplum yaşamında hakandan sonra gelırlerdı Muslu- manlık, Türklenn >aşamına gırdıkten sonra da kurulan Türk devletlen, an- cak van teokrat bır toplum olmuştur Kısaca şenat kurallan, yonetımde son sozu söyleyen olmamıştır Osmanlı padışahlan her ıstedıklennı yaptınp, dıledıklen fetvayı şeyhulıslamdan ko- laylıkla alabılmışlerdır Hahfebk Turldere geçükten sonra da, padışah- bk otontesı yıne daha etkın obnuştur Yan teokrat bır toplum olan Osmanb İmparatorluğu'nda Hahfe'nın Islam toplumunun başı olduğu. ılk kez Kuçuk Kaynarca Muahedesı'nde (1774), Kınm Muslumanlannı koru- mak amacıvla akla gelmıştır 1914'te Bınna Dünya Savaşı çıkınca, Halıfe'- nın butün dünva Muslumanlannı kut- sal savaşa cağnsı, kuçük parasal yar- dım dışında hıçbır yankı uyandırma- mışür Laıklığı dınsLZİık gıbı gostermek ıs- teyenlen Mustafa Kemal ın ağzından şu sözlerle yanıtlavalım "Laıkbğın ılanından sonra hıç kımse, hıçbır ıba- dete ıcbar edılemez (zurlanamaz), hıç kımse v ıcdanının ılhamı ıle kabul ettığı ıbadetten menolunamaz' (***) Ger- çekten laıkbğın benımsenmesınden sonra okullarda dın derslen kaldınl- mış, dın propagandası yasaklanmış, dın sıyasetten aynlmış, fakat camıler, engelsız halka açık tutulmuştur 'Dın- sel kapsamh bazı hızmetler devlet elın- de tutularak laıkbk ılkesı zedelenıyor' gıbı yanbş yorum yapanlar bulunabı- br Dın ışlennın. Turkıye'de yaşayan obur dınlere mensup toplumlarda ol- duğu gıbı devlet dışı bır duzene bıra- kılması. genış bır cemaat kunıluşunun devlet ıçınde devlet demek olacağı, bu- gün olduğu gıbı o gunlerde de ılgılılen düşündürmüştur Sonuç Asbnda ne Ataturk bır doktnn ada- mı ve ne de CHP bır doktnn partısıdır Bu açıdan partının ılkelen de kuram- sal olarak hazırlanmamıştır 'Altı ok"- un nıtebklen ve kapsamlan hakkında partı edebıyaüna dayanarak toplu, ke- sın yorum v apmak olanaksızdır Gerçı çeşıtb nedenlerle değerlendınbnış ve yorumlanmışlardır Almanya'da Na- zızm, İtalya'da faşızm ve Sovyetler Bırbğı'nde komunızmın at oynatüğı bır donemde Turkıye'de çağın akışına yanıt verecek ıdeolojık nıtebktekı alü ok, gunümuzde aynı tabana dayanan ıkı ya da üç partının arasında paylaşı- lamıyor Gehn, en ıyısı 'altı ok'u ıkışer ucer boluşün, bu çekışme son bulsun Yoksa ılk genel seçunde -son yerel se- çımde olduğu gıbı- oklardan elde bır şey kalmadığını görüp çok şaşıracak- sınız Kuşkusuz bunun gunahı taba- nın değıl, çatıdakılenn boynuna ola- caktır (•)CHPXV yılkıtabı,s 9-15 (••)lnan A Ataturk ve Turk KadınHak lanrun Kazarulması, s 131 (•")CHPXV yıllütabı,s 12-13 ARADABIR YAVUZGÖR EmekliElçi Yerli Jules Verae'ler.. . 1828-1905 yılları arasında yaşamış Fransız yazarı Ju- les Verne'nın ılgınç ve sevımlı bır oykusu vardır Yaşam suresmde, onüne kâğıdı çekıp elıne kalemı alan herkes, ya romantık ya melodramatık aşk romanları dokturur- ken, ya da ılk on yıllarını yaşamakta olan yenı Fransız Cumhurıyetı'ne Bourbon ları gerı getırmeyı oneren mo- narşıstrısalelerçızıktırıryada Bonapartıst ve'Haması' yapıtlâr ûretırken, Jules Verne, tuy kalemını elıne alıp Fransız halkıru, bunaldığı guncel, sıyasal, ekonomık, ulusal vb sorunlardan uzaklaştırarak, kâh son derece lûks balonlarla mavı göklerde dolaştırmış kâh Kaptan Nemo'nun denızaltı sarayına goturerek, orada harıka denız urunlerı ve hayal salataları ıle ağırlamış, eglendır- mıştır Jules Verne'nın, bu 'eğlendırıcı-entertaınıng' nıtelığı yanında, bılım adamlarını yenı ıcatlara ozendırdığı de genellıkle kabul goren bır savdır Bızde, bu tür hayal gucu ustun bır yazar çıkt mı, çıkar mı? Gereğı var mıdır? özetle hem eğlendırecek hem de bılımselolacaknıtelıkte Sorunun yanıtı yok Amabuna karşın, eğlendırıcı karakterını koruyan ve guncel tenmı ıle açık oturum'larda sık sık rastladığımız çoğu yazar, 'entel' yerlı Jules Verne lerın show ları (şov) var Ha- yal guçlerı de kuçumsenecek gıbı değıl Adı geçen gosterıler, oturumu yonetenlerın de katıldı- ğı, herkesın bırbırının sozunu keserek, yuksek perdenın ustüne çıktığı bu patırtıya oturumu ızleyen 20-30 kışılık seyırcılerın de katkısı ıle ortamın gerçek bır 'Medrano'- ya donuştuğu bır havada surup gıdıyor Ta kı ya deter- jan ya da banka reklamı belırıp ekranda, herkes bıraz nefes alana kadar Sonuçta ış tam kızışmışken, "Efen- dım Kusura bakmayın Suremız bu kadar Şımdı sıra Marıanna nın zına oykusunde " denılıp, duğmeye bası- lıyor Yukarıda, az çok tanım yapılan bu "shovv'larda rol alan 'sanatçı'lann, yukarı on elma atıp, tutmak gıbı sekız lo- but'u bırden çevırmek turunden, fızıksel becerılerı olma- sa bıle, ulkeyı ılgılendıren sorunları havaya atıp tutama- mak gıbı eğlendırıcı olmasını dıledığımız becerılerı olduğu yadsınamaz -Mustafa Kemal neden Cumhurıyet dıye tutturdu' -Manda ıdaresını ısteyenler, neden dışlandı9 -Osmanlı hanedanının ne kotulüğunu gorduk^ -Hılafet neden bırakıldı? -Laiklik ıcatolundu Dın ıman elden gıttı -Şerıat duzenı yenne, gavur kanunlan -1920'lerde, ışler yurutulurken ne ıçın Gallup anketle- rı yapılıp, halkın fıkrı ve zıkrı sorulmadı? -Bırıncı Cumhurıyet, ışeyaramadı Ikıncı, uçuncu, dör- duncusunu getirelım Frenkler boyle yapmıyor mu'' -Çocuklanmıza, yenı tarıh kıtapları uretelım kı şımdıye kadar okudukları, saptrılmış gerçeklerden kurtulsunlar Butun bu fıkır hunerbazlığı (Jongleur luk) olup bıter- ken bırkaç kışılık bır 'Fanfar'da olsa ve 'Paso Doble'ler çalsa, göruntu eksıksız olurdu gerçekten Oturum shovvlarına katılan, pek çoğu genç yurttaşları- mızın. fıkır alanında olmasa bıle, gorunum açısından muşterek bır tarafları var Hemen hepsı, sakallı1 Bu sa- kallar ıçınde Karl Marx sakallı, Şeyh Saıt sakallı, Lenın sakallı, Rasputın sakallı değırmı sakallı, sıvrı sakallı tür- lu kışılıkler goruluyor da, eskıden berı, sağduyunun, akılcılığın ve lyı nıyetın Sımgesı olarak bılmeye ve gör- meyealıştığımızak sakallı nuranı bıryuzepek rastlan- mıyor Beyler eğer, 'Sakalım yok kı sozumu dınleteyım ' nok- tasından 'shovv'a çıkılıyorsa, buna kımsenın dıyeceğı yok Zaten fark etmez de Jules Verne'nın de sakalı vardı Ama bu sakaltn ustun- dekı 'beyın , bılme ve ılerlemeye yonelık pırıltılarla do- luydu TARTIŞMA Galatasaray'ın şampiyonluğu U lkemızmeneskı ve koklü spor kulubu Galatasaray, 1992-1993 futbol sezonunda, TSYD ve Turkıye Kupası'ndan sonra Turkıye jfesyonel Bınna Lıg npıyonluğu'nuda anarak, bır sezonda 3" kupanın sahıbı oldu Bu yaosınamayacak başanyı, bgm son haftasında Ankaragucü nu 8-0 yenıp averajla Beşıktaş'ın onunde ugı bınna kapatarak gerçekleş.tırdı Yenı sezonda oynanacak Cumhurbaşkanbğı Kupasıru da kazanacağına ınanıyorum ÇünkuGS, BJK'nın yıllar once altyapı butünlugunde oluşturduğu dısıpbnb moüvasyonu ıle başanyı şerçekleşürmeye başladı gıbı Lıg şampıvonluğunun son haftaya ve averaıa kalması. kuşku temebne dayab suçlamalan karşıbkb olarak son maçlar öncesı başlatmıştı Karalamalan maçlar sonrası surdüren ve öfkeye donuştüren BJK oldu BJK nın tum öfkesı kcndısının 6-0 yendığı Ankaragucu'nun GS'ya 8-0 yenırmesınden kaynaklanmaktaydı Çunkü 8-0 hkGSgalıbıyetındeşıke keşfedHrruştı Her ne hıkmetse şıke > apma yeteneğıne sahıp GS'blar BJK'nın 6-0 Ankaragucü galıbıyetınde şıkeyı keşfetmedıler Futbol tanhıne, son on yıbn Beşıktaş'ını altın harfierie yazdıran Beşıktaşh futbolculann bazılan, kendılenne hıç yakışmayacak ofkeb tavırlarla GS'ın şampıvonluğunu karalamaya çalışüfar Bırsezonhıçmağlup olmamalanna karşın şampiyonluğu BJK'ye kapuran GS'lı futbolculann o sezon gosterdıklen yumuşak tavn BJK'blar da gösterebıbrlerdı 1992-1993 sezonunda, en fazla gabp gelen, en az gol yıven, sahasında en çok gol atan, deplasmanda en az gol yıven, Avrupa şampıyonalannda ulke adına ılk defa uçuncu tura ve yan fınaleçıkan, ülke futbol tanhınde ılk yabancı takımı (Macanstan Klozs\ar-1911) ulkesme davet eden ve aynı takımla ılk defa yurt dışında maç > apma onuruna sahıp, Türkı>e de ılk defa Sabn Mahır adb futbolcusunu Pans Racmg kulubune gonderme başansını göstermış, ulkemızın en eskı kulubu GS'ya bu şampıyonluk çokgorulmemeb>dı Budenb zengın bınkıme sahıp ekol olmuş bır kulubun şampıyonluk kupasının BJK'blarca, salt kulup yoneüası Adnan Polat'a layık görulmesı benceduygu bozukluğundan başka bır şev değıldır Şıke>ı kurumsallaşürmak ısteyen Ihsan Kalkavan benzen duşüncelen ıle bırbkte, herçeşıt karalama sendromundan BJK'nın -şanb tanhıne yakışır bır şekılde- kendısını soyuüayacağına kımsenın kuşkusu obnasm Kulüp yönetıcılennden başlayarak böv lesı çağdaş yaklaşım. sırasıyla teknık adamlara futbolculara, taraftarlara ve tüm ınsanlara yansıyarak evrensel spor anlavışı ıçın gereklı futbolun bırleşüncıbk ılkesını kurumsallaşüracaktır GS'ın kazandığı kupa salt Adnan Polat'a aıt değıldır 2700 dakıka yıbnadan koşan futbolcularla onlan motıve eden teknık adamlann, vefakâr cefakâr taraftarlann ve her turlu ozvende bulunan yoneücılenndır Avrupa'dakı başanyla ulusal coşkunun kaynağı olan GS'ın ve GS gıbı kuluplenn kupası salt kulubun değıl. tum ulusundur da Şevket Çorbacıoğlu Inşaat Muhendısı T.C. FATİH 4. SULH HUKUK HÂKtMLİĞİ'NDEN 1993 312 Mahkememızden venlen 20 5 1993 tanh 1993 312-431 esas ka- rar sayılı ılamı ıle Evup Defterdar mah Cılt 004 06 sayfa 67 kütuk 565'te nüfusa kayıtlı Mehmet ve Havnve oğlu 23 8 1970 dğ lu Ozgür Serdar Gul un hacr alüna alınarak Fauh Yavuzselım Cad Sıiıstre Sok No 4 adresınde ıkamet eden annesı Haynye Gul un velayetı alü- na konmasına karar venlmıştır tlanolunur 20 5 1993 Basın 6003 Bayinizden Artık Ekonomik Trend isteyin! ı ını» ıiı>«t«tM«i» cttı ıınnTl» iHiimı Hangi kuruluşların hangi hizmetlerinden nasıl faydalanabilirsiniz Yerl yabanc ortaK bulmak Dan şmanl k Teknoloıı ve s sterr yardımı Yoretıcı yetıştırme B I gı Bankası Lobıcıl k Araşt rma rapor ınceleme Mevzuat takıpçılığı Burokratık sorunları aş ma AT ve Turkı Cumhurıyetlerıyle ıl şkılerde aracıl k Butun bu konularda çahşmalar yapan kurum ve kuruluşların hızmetlerırt! ve nasıl yarananab 'eceğ nızı sızler ıçın araştırd k Yılda %1O Faizle Kredi Halk Bankas KOSGEB aracılıgıyla en duşuğu %10 en yuk seğı %40 faizle jç beş yıl vadelı kredı dağıtıyor Hem de her kese Ayrıntılı bılgı s 3 Aylık Bilançolarına göre otomotiv sektörü Milletvekilliğini kaybederek kazanan- lar DYP /e SHP n n seç mı kaybetmış mılletvekılı ada/ların nasıı tesellı ettıgın n oykusu ve ulufe olarak dağıtıtan muste şarlıklar daıre başkanlıkları yone9 tım kurulu uyelıklerı ve Va I lıkler Kım şımdı nerede Bılmenızde yarar ^ar T a y v a n SİZİ b e k l i y o r Tayvan tıcaret heyetı Turkı /e ye ge d Tayvan da nas I yat rım yapılır ve kolaylıkları L e m a n S a y i l g a n Borsa'nın tek kadın patronıçes Leman Say Igan Ev kad nl g ndan Borsa ya fotografl' oy<u Yabancı Sermaye Borsa'ya Giriyor Turk Yatırım Bank Genel Mjduru aç klıyor yabanc sermaye devlet tahvıl almaya başladı A s t r O İ O g - t r a d e r l e r NewYork ta fınans astrolofisı çağı başladı Yıidızlara bakmadan yatır m yapmayanlar Galatasaray İlkokulunda kayıtlar durduruldu. Borsa Şirketlerinden Özel Haberler Aitmyıidız da 182 mıiyar iıraiık kâr beklen'ıs Ves el ûen 200 mı yar ıralık yat r m ^eügeren Cuneyt Canver Tulay Bılgıner Tulın Koksal Ismaıl Tabak Sedat Aloğlu Iş dunyasından medyadan haberler yonetcı sorunları Borsa ve Fnans Okulu ve haf talık tum gostergelerıyle para ve sermaye pıyasaları yorumlarıyıa bırhkte Siz böyle zengin bir dergi gördünüz mü KARAR VERMEDEN ÖNCE EKONOMİK TREND ALIN PENCERE Tansu Çiller'in Yatınmı? Ekonomıden Sorumlu Devlet Bakanı Tansu Çıller ın malvarlığının dokumu once Cumhurıyet te yayımlandı, sonra Hurrıyet te ve Mıllıyet te Dokumu yapılan malvarlığı taşınmazlara (gayrımen- kullere) dayanıyor, tumunu yazmaya gerek yok, bırkaç kalemını saymak yeterlıdır Yenıkoy'de yalı 50 mılyar lı- ra, Uskumrukoy-Sarıyer arasında 78 donüm arsa 90 mıl- yar lıra, Kısırkaya-Sarıyer arasında 90 donum arsa 90 mılyar lıra, Kılyos-Sarıyer arasında 29 donum arsa 29 mılyar lıra, Kılyos-Uskumrukoy arasında arsa karşılığı 30 vılla 200 mılyar lıra Devlet Bakanımız Istanbul Boğazı nın Karadenız'e kadar uzanan gayrımenkul coğrafyasına el koymuş Helal olsun1 Genç bır ekonomı profesoru son on yılda bır hesaba gore yarım trılyon, bır hesaba gore daha da katmerh bır malvarlığının sahıbı olabılıyor Pekı, ama nasıl9 • • • Tansu Çıller olayının boyutları değışık Çıller toplumun aydınlık kesımınde bır ovunç kaynağı oluşturuyor ılk kez bır kadın polıtıkacı çağdaş goruntu- suyle başbakanlığa oynuyor rakıplerını zorluyor Guzel şey Ataturk devrımlerı gerçekleşmeseydı Tansu Çıller bugunku kımlığıyle var olabılır mıydı9 20 ncı yuzyılın ılk yarısında, Turkıye'de kadın hakları yasal açıdan Is- vıçre'den ılerıdeydı Eğer 1930'larda Kemalıst devrımler yapılmasaydı, Turkıye 1949 da Avrupa Konseyı ne gıre- meyecektı Nıtekım Avrupa nın gobeğındekı Isvıçre, o tarıhte Av- rupa Konseyı ne gıremedı Ne var kı Bayan Çıller ın başbakanlık koltuğuna oyna- ması, ne Turkıye de kadının gerçek konumunu değıştı- rebılır, ne de dış dunyada bıze guç kazarvdırabılır Pakıstan da Bayan Benazır Butto başbakan oldu, ama, Pakıstan yıne Pakıstan dır kadın da orada ıkıncı sınıf ınsan olmaktan kurtulamamıştır Anadolu kadını er- kekle eşıtlenmedıkçe gostermelık olaylarla kendımızı avutmak doğru değıl Aydınlanma devrımının ışığını tum kadınlar erkeklerle bırlıkte hakça paylaşmalı Yoksa vıtrıne koyacağımız mostra ıle kendı kendımızı aldatmış oluruz • • • Tansu Çıller, son yıllarda toplumu çekıp çevıren med- ya egemenlığının bır urunu Ancak malvarlığının doku- mune bakıldığı zaman yalnız Çıller ın kımlığı değıl, çağ atlamış Turkıye nın acıklı durumu da ortaya çıkıyor Es- kıden feodal ekonomık yapılarda ulkelerı yonetenlerın gucunu toprak sahıplığı oluştururdu Anadolu nun gu- neydoğusunda bug^n bıle Ankara da polıtıka yapan aşıret reıslerı bu guçlerını koruyorlar Pekı son moda gıysılerıyle ortalıkta salınan kolej çı- kışlı Bayan Çıller taşınmazlara neden meraklı'? Bır toplumda fabrıkaların bankaların şırketlerın hıs- se senetlerıne değıl taşa toprağa yatırım oncelıklıyse, çağdaşlığın dışına duşuluyor demektır, ekonomı proie- soru Çiller'in bu kuralı herkesten lyı bılmesı gerekır Hem dağa taşa, tapuya toprağa yatırım yaptıktan son- ra kalkınma ekonomısı uzerıne nutuk atılır mı' • • • " • Yaklaşık yarım trılyonluk gayrımenkule sahip bir kiş!,' 'Ekonomıden Sorumlu Devlet Bakanı olabılır mı? Olabılır Ancak o kışı enflasyonu nıçın duşurmeye çalıssın? Enflasyon ne kadar yukselırse yarım trılyonluk gayrı- menkule sahıp kışı o olçude zengınleşecek servetıne servet katacak tuttuğu altın olacak B D T d e n BOLSOY Dınımııkı dın DIX1LE\DERS Hollanda dan JAZZ Qt ARTED "i urunıstan d.ın REMBETIKO ve venı konuklarımız KÜBA TROPİKANA ŞOV Abrcıı - Rofncl Rndnqııez - Cesar Abrcı ıa Percz - Hcrnandcz Austo - Antnnıo Sıttn Hcnerandi Rn as - ()ln ıa ünza - Albcrto Cnız TRİBUNAL'DE OKYANUS OTESINDEN MUZIK VE DANS ESINTISI 11/20 Haziran Odakule Karjısı - Karaca Tıratrosu Yanı Istıklal Cad Rez 249 71 79 'DAN HABERLER SONSUZ DUZEN Isabel Allende'nin son romanı Ispanyolca aslmdan Turkçe>e çevıren INCIKUT roman / 74 000 lıra Şüı'nın ve Latın Amenka'nm en sevüen yazarlarmdan bın olan Isabel Allende, son derece uyumlu bır yapı üzenne kurduğu bu son romanmda, ırkçılıgı, polıtık tutkuları, zen- gınlıkle yoksulluk arasındakı karşıtlığı, Vıetnam Savaşının acı gerçegını, aüe kavramının geçırdığı evrımı, sureklı ara- nüan ve yaşanan aşkı, kendı 'buyulu gerçekçüık' anlayışı ıçınde ustaca ışlıyor CAN YAYINLARI'nda Isabel Allende • RUHLAR EVİ / roman / 90 000 lıra • AŞKTAN VE GÖLGEDEN / roman / 50 OOO hra • EVA LUNA / roman / 59 000 hra • EVA LUNA ANLATIYOR / oykuler / 48 OOO lıra Not Isabel Allende nın butun romanlarının Turkıve de vavın hakları Can Yavınları'ndadır CAN YA\INLARI/ BabıalıCad \o 19/2. 34410 Cağaloğlu Istanbul