Katalog

SAYFA CUMHURİYET 10 HAZİRAN1993 PERŞEMBE HABERLER Karayalçın'a Şövalye nişanı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anakent Belediye Başkanı Murat Karayalçın'a. Fransa hükümeti tarafından "Legion D'Honneur Ulusal Şövalye" nişanı verildi. Nışan, Fransa Büyükelçiliği'nde düzenlenen bir törenle Büyükelçi François Dopffer tarafından Karayalçm'a sunuldu. Büyükelçi Dopffer, Karayalçın'ın, cumhuriyeün kuruluşundan beri sürekli gelişen Ankara'nın modernleşmesine önemli katkılarda bulunduğunu söyledi. Karayalçın, nişanı aldıktan sonra yaptığı konuşmada, Fransa'nın demokrasiye önemli katkılarda bulunan bir ülke olduğunu ve Türkiye'nin de siyasi yaşamında Fransa'dan etkilendiğini belirtti. Parti binalarına bombalı saldırı • tstanbul Haber Servisi - DYPKartal.SHP Küçükçekmece ve İzmır Balçova'da DYP ilçe teşkilaü binalanna dün sabah kimliği belirsiz kışilerce saldın gerçekleştirildi. İlçe binalanna bombalı pankartlarbırakan saldırganlar olaydan sonra kaçtı.KartalDYPilçe binasına gelen kimliği belirsiz ve silahlı, 2'si kadm 7 kişi Devrimci Sol Güçler imzalı bir bombalı pankart bırakarak kaçtı. Daha sonra bomba imha ekipleri patlayıayı etkisiz hale getirdiler. SHP Küçükçekmece İlçe Teşkilatı'na da kimliği belirsiz kişilerce benzer bir saldın gerçekleşti. Daha sonra gazetemizi arayan bir kişi, saldınlan Devrimci Sol GüçleT adma üstlenerek "Oligarşiye karşı eylemlerimiz devam edecek" dedi. DYP Balçova İlçe BaşkanlığTna dün sabah baskın düzenleyen biri kadm üç kişi, parüdeki görevliyi etkisiz duruma getırerek duvarlara spreyle çeşıtlı sloganlar yazıp kaçtı. Gazeteci Soysal öldü ta İstanbul Haber Servia- Gazeteci Muzaffer Soysal dün, çalıştığı Türkiye gazetesinde geçirdiği kalp krizi sonucu öldü. 1923 yılında Zonguldak'ta doğan Soysal, gazeteciliğe 1940 yılında Stad dergisinde başladı. Soysal. Yeni Zonguldak, Ocak, Türk Sesi, Son Saat, Hakikat. Son Telgraf. Akın ve Yeni tstanbul gazetelerinde yazı işleri müdürlüğu, Tasvir ve Milliyet gazetelerinde yazı işleri müdür yardımcıhğı görevlerini yaptı. Paris, Brüksel ve Beyrut'ta turizm ataşeliği görevlerinde de bulunan Soysal'ın cenazesi yann toprağa verilecek. Kaynak Yayınları yeniden açıldı • İstanbtıl Haber Servisi - Aydmlık gazetesinde yayımlanma> a başlayan Şeytan Ayetlen adlı eseri protesto etmek isteyen dinci gruplann saldınsıyla tahrip edilen yayınevi, dün tekrar açıldı. Saldın sırasında yaralanan yayınevi sorumlusu İsmet öğütücü yapüğı konuşmada, "Dileğimiz herkesin fikirlerini savunabilmesidir"dedi. Açılışa kaülan İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek de, saldınmn fıkir özgürlüğüne bir saldın olduğunu. ancak Türkiye'de dinci faahyetlerin gerilediğini söyledi. Çetin, Atina'ya gitti• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanı HikmetÇeün,NATOve Kuzey Atlantik işbirliği Konseyi toplanülanna katılmak üzere Ankara'dan aynlmadan önce, Avrupa'mn güvenliği için NATO'nun •'daha aktifrol alması" gerektiğini söyledi. Çetin, Yunanistan'ın başkenti Atina'da ayn ayn yapılacak NATO Bakanlar Konseyi ve Kuzey Atlantik İşbirliği Konseyi toplanülan için Ankara'dan ay nldı. Esenboğa Havalimam'nda bir basın toplanüsı yapan Çetin, Aüna'da yapılacak toplanülarda Bosna- Hersek'teki son durumun, NATO'nun banşı koruma faaliyetlerine katkısının ve Kafkaslar'daki feelişmelerin ele abnacağını söyledi Ibrahim Tez ve Adnan Ekmen Karayalçın'a destek ziyaretlerine başladı SHP'dekollar sıvaıııyor• Karayalçın'ın adaylığını destekleyen bazı milletvekilleri de çeşitli il ve ilçelerde nabız yokladı. Adayhk içinadı geçen Ercan Karakaş değişim programı hazırladı. ANKARA (Cumhuriyet Bfi- rosu) - SHP'de genel başkanlık yanşı erken başladı. Devlet Ba- kanı fbrahim Tez ıle Mardin Milletvekili Adnan Ekmen'in. Ege bölgesındeki il ve ilçe teşki- laüanyla temas ettikleri ve Ankara Anakent Belediye Baş- kanı Murat Karayalçm'a destek istedikleri öğrenildi. SHP Grup Başkanvekifi ve lider adaylann- dan Ercan Karakaş da, bir deği- şim programı hazırladığını bil- dirdi. SHP Genel Sekreteri Ceydet Sehi, lider adaylığı için çok ace- le edüdiğini belirterek. "Bizde lideri televizyon kanallan değil, örgüt seçer" dedi. Selvi, "neo- liberal" bir aday aramadıklan- nı, kendilerinin SHP liderinde aradıklan en önemli özellikle- rin "sol ideolojideki sağlamlığı, düriistlüğü ve sosyal demokra- siyi yaşamının her aşamasında sınamış bir kişilik" olduğunu Karakaş dile getirdi. Selvi, "Bizde çanta- sını kapan veya ekonomik üs- tünlüğünü kullanan lider ol- maz. Teşkilatımız en doğruyu seçer. Biz teşkilaümızla parti- mizin sahibiyiz. Aramızda ay- kın ses yoktur" diye konuştu. SHP içindeki liderlik yanşın- da bakanlar da saflannı bebrle- meye başhyorlar. Bunlann en önünde Karayalçın'a yakınlı- ğıyla tanınan Ibrahim Tez ye- raldı. Devlet Bakanı Ibrahim Tez ve Mardın Milletvekili Ad- nan Ekmen'in Ege bölgesinde- ki il ve ilçe başkanlan düzeyin- de temaslar yaparak SHP Genel Başkanlığı için Karayal- çın'a destek istedikleri öğrenıl- Karayalçm di. Aynca, Karayalçın'ı destek- leyen bazı mılletvekillerinin de, çeşitli il ve ilçeler nezdinde giri- şimlerde bulunduklan bildiril- di. Karayalçın'ın, Ankara'da yapılan delege seçimlerini bü- yük ölçüde yitirmesi nedeniyle daha geniş bir destek bulmak ve Ankara delegasyonunu etkile- mek amacıyla SHP bderhği ya- nşına "erken başladığı" parti kubslerinde dıle getiriüyor. Devlet Bakanı İbrahım Tez Karayalçın için özel birçabşma başlatmadıklannı ancak ko- nuştuklan il ve ilçe yöneticile- rinden görüş sorup nabız yok- ladıklannı söyledi. SHP Genel Sekreteri Cevdet Selvi Selvi de SHP Genel Başkanlığı mücadelesinde bazı isimlerin çok aceleci davrandığını dile ge- tirdi. Selvi, Cumhuriyet'in so- rulan üzerine konuyla ilgib olarak şunlan söyledi: "Bizde lideri televizyon ka- nallan değil. örgüt seçer. Örgüt en sağlıkb yapıya kavuşturul- muştur ve en doğru tercihi ya- pacaktır. Bizde kavga eden parti imajı yok. Delege seçimle- rimiz bunun en önemli göster- gesidir. En sağbklı bir şekilde delege yapımız ortaya çıkmış- tır. Orgütümüz zamanı gelince kendi liderini seçecektir. En de- mokratik ve doğru bir şekilde seçimını yapacaktır." SHP lideri, seçim bölgesi Bergama'da seçmenlerinin baskısına uğradı Lıöııükaranııdaııödünvermiyor MERİHAK BERGAMA - SHP Genel Başkanı ve Başbakan Vekili Erdal İnönü. olağan kurultay- da 'aday olmayacağınr açt- klamasının ardından kaüldığı ilk örgüt toplantısında, "Artık bir şey gerçekleşmediği zaman bana kızma imkanınız ol- mayacak. Ama başka kızacak birini bulacaksınız, hiç merak etmeyin" dedi. İnönü 'aday olmayacağı'ru açıkladıktan sonra ilk örgüt toplantısına seçim bölgesi olan Bergama'da katıldı. İnönü genel başkanbğa aday olmayacağı konusunda kertdrsine yapılan eleştirileri yanıtlarken espriliydi. inönü, "Pat diye ölüveriyor. Yanbş anlaşılmasm, kimseye takılmıyorum, ama gerçek bu. Ya da başka bir göreve çağnb- veriyor. Sonra da partıde büyük kıyamet kopuyor" diyerek başladığı konuşmasında şun- lan söyledi: "Ben genel başkanlığa aday Başbakan Vekili Erdal İnönü, konferans vermek için geidiği Bergama'da haıumlardan büyük ilgi gördü. (Fotoğraf: A A) olmayacağım dedim ve ohna- madığını söyleyeyim. Bunu seçmenlerimizden yanhş yakla- söylerken herhangi bir kimse- şırnlar gördüğüm için değil. ye kızdığım için, söylemiyo- Böyle bir şey yok. Herkes bana Veya partüilerimizden, sevgi gösteriyor." yacağım. Bu karan almamda iki neden var. Önce akbnıza gelen nedenlerin doğru ol- rum. Yargısız infazları kınama • İstanbol Haber Servisi - Tiyatro oyuncusu, yazar, karikatürist ve müzisyenlerden oluşan bir grup sanatçı güvenbk güçlerinin gerçekleştirdiği "yargısız infazlan" kınayarak, karşı çıkılmadığı takdirde sıranın herkese gelebileceğini söylediler. Yazar Hayati Azim, Hasan Kıyafet, tiyatro oyuncusu Jüb'de Kural, sinema oyuncusu Menderes Samanalar, Grup Yorum elemanlan, Ayşe Gülen Halk Sahnesi oyunculan, FOSEM, Kültür ve Sanatta Tavır Dergisi, Özgürlük Türküsü, OKM çabşanlan, MKM çabşanlan, karikatürist Şoner Demırciler, Tank Tolunay, Halil jncesu, Zeynep Durusu, Ab Ekber Eren, İlker Birinci dün Ortaköy Kültür Merkezi'nde bir toplanü düzenlediler. SHP'de yenilikçi sol kanadın önderlerinden, Grup Başkan- vekilı Ercan Karakaş, dün yap- üğı yazıb açıklamada, İnönü'- nün karannı saygjyla karşıladı- ğını belirterek, "Bu davranışı siyasal yaşamımızda ilktir ve si- yasi kültürümüze bir katkıdır. Liderlere ve siyasetçilere örnek olmasını dib'yorum. Sayın İnönü'nün genel başkanbğa ye- niden aday obnayacak olması, partimizde herhangi bir kriz ya- ratmaz" dedi. Karakaş, yenibkçi sol kanat olarak "İnönü sonrası neler ol- mab?" sorusuna yanıtlar ara- dıklannı vurgulayarak, "Bir değişim programı sunmak ge- rek. Açık, saydam toplum imajı vermek lazım. İnönü sonrasm- da şöyle bir parti görmek istiyo- ruz. şöyle bir değişim programı öngörüyoruz diyebilmek için hazırhklanmız var" dedi. Öte yandan SHP Genel Baş- kanlığı aday adaylanndan Murat Karayalçın, Samsun'da aday obnasını isteyen SHP ve CHP yönetıcilerine "Eğer par- tilerden genel başkanlık için sinyal abrsam iteklemenize ge- rek yok. Ben zaten coşkuyla giderim görevime "dedi. Panel Sirmen: İsinı değiştirmek işeyaramaz Kültür Servisi - Galatasaray Lisesi 10. Kültür ve Sanat Fes- tivali kapsamında gerçekleştiri- len "II. Cumhuriyet: Mirasın Reddi mi?" konulu panel şid- detli tarüşmalara neden oldu. Ali Sirmen, 2. cumhuriyet fıkrinin bir kavram karmaşa- sından ibaret olduğunu bebrte- rek başladığı konuşmasında, " Türk aydınlanmasını, Türk rö- nesansıru savunmanın gericilik, İMF reçetelerini, hayali ihraca- ü savunmanın ılericüik sayüdı- ğını"söyledi. Demokrasi konu- sunda sıvil-asker tartışması yaratmanın da kavram kanşık- bğı olduğuna değinen Sirmen," Salazar bir sivildi ve ülkesine demokrasiyı getiren askerler ol- du. Sivillerin yaptığı herşey si- vilbkdeğildir"dedi. Sırmen, toplumun kurumla- n, insanlann koşullan değişme- dikçe anayasayı ve cumhuriye- tin ismini değiştirrnenin bir işe yaramıyacağına dikkat çeke- rek, "Atatürkçülere tepeden inmeci diyorsunuz, asıl bu tepe- den inmecibktir" dedi. Söz alan Mehmet Altan, Sir- men'e 'Türk aydınlanmasmın başansını ancak bu salonda, Mekteb-i Sultani okulunda söyliyebibrsiniz. Oysa Tür- kiye'de binlerce çocuk, ishal olduklannda anneleri su içiril- memesi gerektiğini sanacak kadar eğitimsiz olduğundan ölüyor. Cumhuriyet aydınlan, iktidan hanedandan devralmış- tır. Bunlar ucuz demagojıler- dir" diyerek salonu dolduran Galatasaray Lisesi öğrencileri- nin tepkisine yol açtı. Altan Öymen'in müdahalesiyle, tar- üşmalar daha fazla uzamadan panel sona erdi. İnisiyatifîn siyasi çözüm isteyenlerin eline geçmesi sürecin yönünü değiştirebilir mi? Askeri çözüm PKK'yı besleyecek ORAL ÇALIŞLAR BEKAA - Bekaa yemyeşil bir vadi. Hıristiyan. Müslüman birlikte yaşıyor. Dünyanın en lezzetb sebze ve meyvelerinin burada yetiştiği iddıa edibyor. Öcalan ve AGRK Komutanı Cemil Bayıkia uzun sohbeti- miz sırasında Bekaa'nm kiraz- lannı. maltaeriğini, karpuzunu bol bol tatmak olanağını bul- dum. 1.5 ay önceki basın top- lantısına geldiğimizde Mehmet Bataüı da buradaydı. Lübnan yetkibleri ile Bekaa bölgesine yatınm yapmayı planladı- klannı açıklamıştı. 1.5 ay önce PKK tek taraflı olarak ateşkese başvurunca inisiyatif Türk devletinin dav- ranışlanna göre gelişecekti. Bu durulmadan yararlanarak hızb ve cesur adımlar atılabilir, böl- gedeki şiddet ortamı ve gerihm yüklü hava yumuşatılabilirdi. Bu konuda çok zayjf da olsa bazı işaretler belirmişti. Fakat bir tereddüt havası da esiyordu. "PKK'ya bir kez daha yükle- nılse bu iş bitirüir" diyen 'Şa- hinler' tereddütün oluşmasında etkili bir propaganda yürütü- yorlardı. Bıngöl saldınsı gelişmeleri ait üst etti. Operasyonlara devam diyenlerin istediği yönde gebş- meler yeniden gündeme geldi. Dağdakileri indirme planım uygulamak amaayla çıkanlan kararname askıya alındı. Yeni- den savaş ortamına girildi. Bu sırada ANAP Genel Başkanı Mesot Yıbnaz, ilginç bir nokta- ya dikkat çekti. Çıkanlan ka- rarnamenin askıya alınmasını eleştirdi ve hükümetin ne yapa- cağına PKK mı karar verivor sorusunu gündeme getirdi. Öy- le ya, PKK bir eylem yapüğı için hükümetin başlatüğı bir sü- reç kesintiye uğruyordu. Şimdi savaş başladı. Geliş- meleri tüfekler belirleyecek. Devlet ise PKK'nın işini toptan bitirmek amacıyla köklü oldu- ğunu düşündüğü operasyonlar yapıyor. Bir ay içinde bu ope- rasyonlann ne olup ne olmaya- cağı ortaya çıkacak. Bu arada bölge halkı üzerindeki devlet baskısı da katmerleşecek. Bir ay sonra devlet, PKK'ya çok köklü darbeler indirebilir mi? KürdistanSosyalist Partisi Genel Sekreteri Burkay: PKK'yasilahı bırak diyemeyiz Haber Merkezi - Kürdistan Sos>alist Partisi Genel Sekreteri Kemal Burka\ PKK lideri Ab- dullah Öcalan'ın "sa> aşa devam" kararmın PKK ile yaptıklan protokolü etkilemeyeceğini açıkladı. Burkav, "Öcalan'a bu aşamadan sonra silahı bırak di\ emeviz" diye konuştu. Burkay, Cumhuriyet'e yaptığı değerlendirmede PKK'nın teröre hiç bulaşmamtş olmasını tcmenni ettiklerini, ancak gelinen bu noktadan geri dönmenin de mümkün olmadığını söyledi. Bur- kay şöyle dedi:"Daha 1984lerde PKK'nın terör eylemlerini onav lamamış, banşcı yöntemlerle amaca ulaşıiması gerektiğini savunmuştuk. Bu nedenle ters düştük. Yıllar sonra Öcalan'ın ateşkes karan alıp bizimle protokol girişiminde bulunması yeni bir umuttu. Ancak son Bingöl olaylan barışçıl çözüm yolundaki umutlan büyük ölçüde söndürdü. Ne > ar ki bunda sonımluluk büyük ölçüde Türkiye Cumhuriyeti hükümetindedir. Öcalan'ın ateşkes karannın ardından hükümet hiçbir olıımlu adım atmamış. herhangi bir şey yapmaımştır. PKK ile imzalanan protokolün iptali için ortada herhangi bir nedenin olmadfğını behrten Burkay şöyle devam etti: "Biz Kiirt sorununun çözümü için bazı temel konularda bir aray a geldik. Bonn'da ortak düzenlenen mitinge 100 bin kişi katıldı. Orada bütün Kiirt örgütleri vardı. Böyle bir birlik ni\e bozulsun? Bizim terör olaylarını destekleyip desteklemediğimiz a>n bir konudur. PKK ateşkese beklediği karşılığı alamayınca. tersine devlet köyleri boşaltmaya, bölge üzerindeki baskılara devam edince ne yapabilirdi? Biz bu aşamadan sonra PKK'ya silahı bırak diyemeyiz." Öcalan'ın Bingöl olaylarından haberi olmadığını söv lemesinin önemli bir gelişme olduğunu belirten Burkay, "Çünkü bu olay banşa hizmet etmedi. Zaten hükümet bu olayın ardından savaş çığlıklan atarak bölgede operasyonları > oğunlaştırdı. Bu anlayış karşısında Öcalan istese de ateşkesi sürdüremezdi. Savaş dayatıhmştı" dedi. Bunu bekleyip göreceğiz. Böl- genin özelliklerine ve PKK'nın durumuna bakmca ve on yılbk savaşın deneylerini gözden ge- çirince köklü bir sonuca ulaş- manın pek kolay olmayacağı anlaşıbyor. Bu operasyon bitin- ce "Şahinler' "Bir tane daha ya- parsak bu işi bitiririz" diyerek yeniden ortaya cıkacaklar. Böylece on yıldır izlediğimiz fıl- mi tekrar tekrar yeniden seyre- deceğiz. Askeri çözümde ısrar ettikçe Kürt tarafının bu konu- daki tek altematifi olan Abdul- lah Öcalan da inisıyatifı elinde tutacak. Örneğin, AGRK Komutanı Cemil Bayik, saflanna son sa- vaşla birbkte yeni katıbmlar olduğundan söz ediyor. Müm- kündür. Banşcı ve yumuşak bir ortam içinde insanlar neden da- ğa çıksınlar? Kürt halkına öz- gür ve demokratik bir ortam sağlansa PKK. şiddet siyaseti- ne ne kadar taraftar bulabüir? Ve ne kadar etkib olabilir? Unutmayahm ki PKK'yı 12 EylüFün askeri manüğı güçlen- dirmiş ve beslemiştir. Şimdi de •Şahinler' besliyor. Türkiye tarafmda çözümü şiddette görenler güçlü oldukça inisiyatif Kürt tarafında da Apo'da kalmaya devam ede- cektir. PERŞEMBE ORHANBURSALI Yükselişin Sorunları Masa üzerinde bir parça Berlin duvarı duruyor. Bir süredir göz göze bakışıyoruz. Bir simge, şu renkli desenli, çimentolu duvar parçası. Koskoca Doğu Blokunun çöküşünün simgesi. Patenti Al- man sosyal demokrat lider Willy Brandt'a ait, Doğu Blo- ku ülkeleriyle çatışma yerine ekonomik işbirliği ve kay- naşmayı öneren Ostpolıtik'in zaferınin simgesi. ikiye bö- lünmüş Alman halkının yeniden bütünleşme sevincinin simgesi. Büyük Almanya'nın habercisi. Ve aynı zamanda Alman ırkçılığının yeniden şahlanı- şının da simgesi, şu bir parça Berlin duvarı... Almanya'nın birleşip büyümesiyle birlikte ırkçılığm başını kaldırması ilginçtir. Alman Anayasasını Koruma örgütü verilerine göre, ırkçı şiddet olaylarının grafiği 1990 yılından itibaren tam dikey bir yükselişe geçiyor: Grafiğin oku 1990 öncesi yıllarda ortalama 200 şiddet olaymdan, 1991'de 1500e, 1992'de ise 800ü kundakla- ma 2500 olayafırlıyor. 17'si cinayet, 800'ü yaralama. Ra- kamlar, 1993'de yükselişin sürdüğünü gösteriyor: 5 ayda 8 cinayet, 750'si şiddet olayı toplam 1400 ırkçı kay- naklı suç. Irkçı eylemlerde katlanarak artış sözkonusu. Irkçılığm şimdiki özelliği Almanya'nın bütününde tüm yabancılara karşı topyekün bir saldmya geçmesi. Almanların resmi tutumuna, savcılığın polıtikasına göre olaylartekil nitelikli. Cinayetleri, henüz rüştünü bile kanıtlamamış 16-17 yaşlarında ne yaptığını bilmez, top- lumda aradığını bulamamış, dünyanın her ülkesinde gö- rülebilecek zavallı gençler işliyor! • • • Irkçıları koruma altına almak, büyütmek. gerektiğinde kullanmak bütün dünyadasağcı iktidarların ana politika- lanndan biri. Bu politikayı bizler şimdi Cumhurbaşkanlı- ğı koltuğunda oturan Demirel'in 1980 öncesi iktıdarları döneminden çok iyi tanryoruz. Bu koruyuculuk, "Bana milliyetçiler cinayet işliyor dedirtemezsiniz" sözüyle do- ruk noktasına çıkmıştı. Sağcı Başbakan Kohl'un karşısında iseörgütlü vedu- yarlı bir Alman kamuoyu var. İstese de Demirel kadar cesaretli davranamaz. • • • Birleşmiş ve ırkçılığı alevlenmiş Almanya'nın dünya gündemine soktuğu diğer bir özelliği de dış politikada genişleme isteği. Yugoslavya'mn bugünkü parçalanmışlığında Alman mayası var. Sağcı Başbakan Kohl, Ortak Pazar'ı oldu bittiye getirerek, büyük devletin tipik parçala ve yönet taktiğini uyguladı, Hırvatlan krizin ilk başında destekledi ve bugün herkesin birbirini yediği ortama çanak tuttu. öte yandan Kohl, Alman imparatorluk döneminin ge- leneksel Doğu polıtikasını da hayata geçirmeye başladı. Asya'ya sıçrama tahtası ve ara durak konumunda olan Ankara'ya geçen ay bu nedenle geldi. Bir parmağı ise sürekli olarak Anadolu ve Ortadoğu Kjjrt meselesinin içinde... Bu büyüme politikasının gereği olarak, ayrıca Birleş- miş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi üyesi olmak, dünyada rolü giderek artan örgütün en sözü geçen ülke- leri arasına katılmak istiyor. Almanya özetle dışa doğru yeniden büyümenin sancı- larını yaşıyor ve nüfuz bölgeleri bölüşümünü yeniden dayatıyor. • • • Türkiye'ye gelince... Almanya'nın dışta büyüme hevesleri, süperler arası rekabeti arttıracağı için Ankara'ya yeni oyun alanları ya- ratabilir. öte yandan Alman hükümetinin ırkçıların saldırılarını bahane ederek Türk nüfusunu azaltma isteğine ve giri- şimine karşı çıkmak gerek. 1 milyon 800 bini Almanya- da, toplam 2,5 milyon Anadolu insanının Avrupa'daki varlığı, Türkiye'nin görünür bir gelecekte gerçekleşme- si mümkün olmayan Avrupalı olma rüyasını belki de ayakta tutacak, Avrupa ileçokyönlü özel ilişkilerin geliş- mesinde önemli rol oynayacak potansiyel gücü oluştu- ruyor. Çünkü onlar giderek daha çok Avrupalı olmakta. Spiegel'in dergisinin son sayısmda başyazarlarının ileri sürdüğü, 2 milyona yakın Türkün Almanya ve Avru- pa ile kültürel hiç bir ilişkisinin olmadığı iddiası doğru değildir. Ikinci, üçüncü, dördüncü nesil Türkler'in Türki- ye ile ifişkisi Almanya'ya kıyasla çok daha zayıftır ve on- lar o toprakların kültürleriyle büyüyorlar. Avrupalı Türkler zorla Anadolu'ya geri sürülmez de orada tutanabilirlerse, Türkiye'nin kıtaya sürekli açık kapısı olacaklardır. Bu nedenle ırkçı saldırıyı savuşturmak için Türkiye Avrupalı Türklere her türlü desteği vermelidir. • • • Yazıyı özetle, Türkiye'nin ve dünyanın çok yönlü bir Alman sorunu yaşamaya başladığını vurgulayarak nok- talayalım. Yakılan okul sayısıi O PKKokuüan ateşeveriyor• Iğdır'm Evci, Kazana, Çilli ve Köprüköy köylerine PKK'lı militanlar tarafindan düzenlenen baskında ilkokııllar benzin dökülerek yakıldı. Haber Merkezi - PKK'b militanlann ilkokullara yöne- bk saldınlan sürüyor. Iğdır'da 4 ilkokul, PKK'blarca yakıldı. Bölgede son günlerde PKK'lı miutanlarca yakılan okul sayısı 10'a yükseldi. Iğdır'ın Evci, Kazana, Çilli ve Köprüköy köylerine bir grup PKKlı militan tarafı- ndan baskın düzenlendi. Köy- lerin elektriğini kesen ve halkı meydanda toplayan PKK'lı mihtaruar, propaganda yapü- ktan sonra ilkokullan benzin dökerek tamamen yaktılar. Iğdır Valisi Erdoğan tzgi, köy muhtarlanyla bir toplanü yaparak PKK'lı militanlann son günlerde ilkokullara yöne- bk saldmlannı hatırlatarak köylerde yaşayanlann duyarb olmalanru ve çevrelerine sahip çıkmalannı istedi. Vali İzgi, "Bölücü örgüt, çocuklannızın okumayıp cahil kalmalan için eğıtim yuvalannı yakıp-yıkı- yor. Buralara sahip çıkın. El- birliğiyle bu okullan yeniden inşa edin" dedi. Erzincan-Erzurum karayo- lu üzerindeki Sansa geçitinde yol kesen yaklaşık 20 kişilik PKK'b grup, Bulgaristan pla- kab bir T1R aracınm tekerini patlatarak yolu trafığe kapat- mak istedi. Bu sırada bölgede devriye görevine çıkan birjan- darma timi olaya müdahale etti. Çıkan çatışmada 2 PKK'b mibtan öldürüldü, diğerleri kaçtı. Bingöl'ün Solhan ilçesi Akmakaya köyü Yamanlar mezrasına baskın yapan mili- tanlar, köy halkım alana top- layıp kimlik kontrolü yaptılar. Bölücü icerikli propaganda yapan militanlar daha sonra Fevzi Yener (42) ve Medt Yıbnaz'ı (38) yanlanna alarak olay yerinden kaçtılar. Bismil'de önceki gün saat 22.30 sıralannda evierine git- mekte olan Ramazao Süer ve Mehmet Süer, kimhği belirsiz kişilerin silahb saldınsına uğradı. Ramazan Süer olay ye- nnde öldü. .