Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 HAZİRAN1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Beyoğlu'nda çevrecilerin ayak sesleri
• Çevrehaftası
etkinlikleri çerçevesinde
Beyoğlu Belediyesi'nce
düzenlenen 'Çevre İçin
Elele' yürüyüşü İstiklal
Caddesi'nde 5 bin
kişinin katıhmıyla
gerçekleşti.
İstanbul Haber Servisi - Çev-
re Haftası nedeniyle Beyoğlu
Belediyei'nin dûzenledığı Çevre
İçin Elele" yürüyüşü, dün kala-
bahk bir topluluğun
kaüümıyla istiklal Caddesi'nde
yapıldı. Yaklaşık 5 bin ilk ve or-
ta öğretim öğrencisiyle birlikte
Beyoğlu Beledıye Başkaru Hü-
sevin Aslan, CHP İl Başkanı
Hahık Ülman, ressam Bedri
Baykam ve çevreci kuruluşlann
temsilcilerinin kaüldığı yürüyûş
bir bayram havasında geçti.
7-12 Haziran Çevre Haftası et-
kinlikleri içinde yer alan ve Tü-
nel'den başlayan yürüyûş, Tak-
sim'de öğrencilerin şiir oku-
ması, hep birlikte şarkı söy-
lemesi ve daha temiz bir çevre
dileklenyle son buldu.
Üzerlerinde belediyenin da-
ğjttığı "Daha iyi bir çevre için
Pankart ve dövizlerie yürüyen öğrencilere caddeden geçenkr de alkışlarıyla destek verdi.(Fotoğraf: EMİNE ALG AN)
elele" yazıb beyaz tişörtler, elle-
rinde temiz bir çevre özlemini
yanatan kendi yapUklan re-
simler, aynı dilekleri içeren pan-
kart ve dövizlerie yürüyen öğ-
rencilere caddeden geçenler de
alkışlarıyla destek verdi. Be-
yoğlu Belediyesi temizlik işçile-
rinin de çöp arabalanyla korte-
jin başına geçtiği ve tramvay eş-
liğinde gerçekleşen yürüyüşe
katılanlar hep birağızdan "Çev-
re için elele" sloganlan atarken.
arada "En Büyük Cim Bom"
ya da '"En Büyük Alman Lisesi.
Fransız Lisesi. Beyoğlu
Fındıkb Lisesi vs." gibi tempo
tutanlara da rastlandı. Tüm
çevre düşmanlanna gözdağı ve-
rircesine başlan dik yürüyen
mınıkler, "çevre, çevre'" diye
bağırarak seslerini duyurmaya
çalıştı.
Öğrencilerin taşıdığı 'Temiz
bir çevre iyi bir uygarbğm gös-
tergesidir", 'Temiz, yeşil ve
canlıbirdünya için elele' 'Dün-
yanj çöplüğe değil. cennete ce-
vır", "Çocuklara en güzel miras
temiz bir çevre" yazıb dövizler
arasında bir tanesi özellikle ilgi
çekiciydi. Temiz bir çevre yanı-
nda "zengin insan" olma isteği
de içererTDoğası güzel olan üî-
kelerin insanlan da sağlıkb. gü-
zel ve zengin olur" şeklindeki
döviz, çocuklann çağın kaçını-
lmaz gerçeğini anladıklanru da
gözler önüne serdi.
Çevre komisyonlan
Beyoğlu Belediye Başkanı
Hüseyin Aslan da Taksim'de
yaptığı konuşmada, bu yıl bele-
diyenin 200 öğrenciye çevre
kursu verdiğini söyleyerek, "Be-
yoğlu'nda her mahallede bir
çevre komisyonu oluşturuldu.
Yeşib az olan Beyoğlu'nu daha
yeşıl hale getirmek ıçin çabab-
yoruz. Yol ve kavşaklara 5 bin
ağaç dıkıldı. Ağaçlandırma hı-
zlanacak. Çevreciler artık pat-
lama noktasına geldi. Daha te-
miz bir çevre için çabşmak zo-
rundayız" dedi.
Kacakçımn itirafları
Mercedes'lerin
yüzde70'i kaçak
BERATGÜNÇIKAN
Otomobil kaçakçıbğı uluslararası ticarete dönüştükten sonra
başbbaşına bir sektör oluştunıyor. Bu sektöre bağb yan iş kollan
gelişiyor, hatta özel lügat oluşturuluyor. Mali Şube yetkıhJen ıse
lvfcrcedesve BMW otomobile sahip olmak isteyenleri "mağdur"
olmamalan konusunda uyanyorlar.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Mali Şube Müdürü Saüh Gün-
gör, otomobil almak ısteyenlerin öncebkle trafikteki kayıtlan dik-
kate abtıalanru istiyor. Satın alınan arabarun plakası. motor ve
şase numarası trafık müdürlüklenne büdirildiğinde, gerekü ince-
leme yapıbyor. Çoğu kez, otomobil hakkında venlen bügıler bir
motosikletin ya da traktörün üzerinde çıkabibyor. Eğer otomo-
bil çabnüysa uluslararası anlaşmalara göre iadesi zorunlu. "Ben
buna para verip aidım" diye açıian davalardan olumlu bir sonuç
almaksa neredfeyse olanaksız. Kaçak Mercedes ve BW alanlar-
dan yüzde 90'ının olaydan haberdar, piyasadaki yüz Mercedes ve
BMYV'den yetmişinin de kaçak oldugunu savunan îstanbul'un
tanınmış otomobil kaçakçılanndan biri mesleki incelikleri şöyle
özetbyor: "Bir Md-cedes düşüflûn. 1989-90 hatta 91 model. Kaza
yapmış veartık kullanılamayacak durumda. TraJîkte dosyası var
ama nüfus- kağıdı boşa çıkmış. Aynı tanhlerde bir Afganb ya da
İranb sahte pasaportla Türkiye'ye aynı model bir mercedes soku-
yor. Bizim nüfusa otutturma dediğimiz işlem uygulanarak bu
yeni giren otomobil hurda Mercedesin nüfusuna geçinhr. Otomo-
bibn gümrükten kaydı da sibnir. Bu bır ihbar olmazsa riski düşük
bir olaydır. Bir
de yurt dışından
getirilen Merce-
dese herhangi
bir araan ruh-
satırun verilmesi
vardır. Bu ol-
dukça riskli bır
işlemdir. 90 mo-
del bır Mercede-
se üzerinde oy-
nama yapılarak
bir Şahin'in
ruhsatı veribr.
Plakası da takı-
br. Bir kaza ya
da ihbar sırasın-
da olay ortaya
çıkar."
Türkücü Nuri
Sesigüzel, oto-
mobil ka-
çakçıbğına adı
kanşan son şa-
natçılardan biri.
Çolak olayı-
ndan sonra sa-
natçılar ve spor-
ctilar daha dik-
katb obnayı
yeğbyorlar çün-
kü. Sesigüzel
olayı ise bir ih-
bar üzerine
yapılan araştı-
rmada ortaya
çıkıyor. 34 FJF
77 plakah 1992
model 300 SL otomobil Mustafa Karacabey adına trafıkte kayıtb.
Aynı model, aynı plaka ve aynı renkte başka Mercedes ortaya çı-
kıyor. Yapılan araşünnada bu Mercedesin Nuri Sesigüzel'in ol-
duğu saptanıyor. Mali şube ekipleri iki ay boyunca Sesigüzel'in
işyerini. Çatalca'daki yazbğını, Istanburdaki evini gözetim alu-
nda tutuyorlar.
Otomobil, Sesigüzel'in alacak meselesi nedeniyle birini silahla
yaraladığı gün işhanının önünde bulunuyor. Yaralama ola-
yından tutuklanan Sesigûzel, sağbk nedeniyle sabveriüyor. Oto-
mobil kaçakçıbğıyla ilgib de hakkında soruşturma açıbyor.
Sesigûzel, hakkındaki bu suçlamayı kabul etmiyor. Her gün
bakması için kendisine iki üç otomobihn getirildiğini söyleyen Se-
sigûzel, otomobille ilgjsi obnadığıru savunuyor.
Tanjıünmkatan
9 Tenunuz'a kakt
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Yargı-
tay, toplu kaçakçılık'
suçundan 9 yıl 4 ay ağnr
hapts cezasına çarptın-
lan Fenerbahçeli milli
futbolcu Tanju Çolak
ve diğer sanıklaria Ugili
karanm 9 temmuzda
Tanju Çolak açıklayacak. Tanju'-
nun avnkatı Mehmet Durmus, mirvekkiliran
kaçakçıbk olayı üe bir Ugisi bulunmadığını
savunarak "Tanju Çolak suçsuzdur" dedi.
tstanbtıl 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin ka-
muoyunda 'Mercedes kaçakçılığr olarak
bilinen davada sanıklar Tanju Çolak, Etfaetn
Demir. Ati Niyazi Kodak *e Ejder Özdemir
için verdiği 9 yü 4'er ay ağır hapis >e 5 milyar
405 milyon lira ağır para cezasuıın teıtıyiz
edilmcsi üzerine, dün Yargıtay 7. Ceza Dai-
resfnde yapılan duruşmada, sanık avukat-
lan savumnalarmı yaptdar. Tanju'nun ba-
bası Mustafa Çolak ik Fenerbahce Kulübü'-
nün masörû Mehmet Yenke'nin de izlediği
duruşmada yerel mahkemenin karanmn
okunmaşından sonra Yargıtay Cumhuriyet
Savcısı Ünsal Sanduman'dan göruşü sorul-
du. Savcı Sartduman, yerel mahkemenüı ka-
rarmın onanması yönündeki başsavcıuk teb-
Kğnamesini tekrar etti.
Kaçakçüık yöntemleri
Yazmaolık: Yurtdışından getirilen otomobillere sahte belge
dûzenlenir. Sahte gûmrük belgesi, trafik şahadetnamesı dûzenle-
nerek, trafık müdürlüğüne tescil için başvunılur. Bu başvuruyla
yeni kayıt yaptınbr.
Havadancıhk: Yurtdışından getirilen otomobillere rasgele bir
plaka takarak kullanırlar ya da başkasına satarlar.
Dublecüik: Trafıkte tescilb yasal bır otomobille aynı özelhkıere
sahip bir taşıt yurtdışından getiribr. Yasai otomobibn tescil belge-
si ile plakasının kaybedildiği gerekçesiyle trafik şube müdürlükle-
rine başvurularak yeni belgeler ve plaka abnır. Yurtdışından geti-
rilen otomobile yasal ©tomobibn motor ve şase numaralan çakı-
larak ikind bir otomobil sahibi olunur.
Change: Yurtdışından kaçak olarak getirilen otomobillere,
kaza geçirmiş aynı marka otomobibn şase ve motor numaralan
ya silinerek ya da yeniden çakma sistemiyle uyarlanır. Ya da eski
otomobile ait motor ve şase numaralannının bulunduğu panel
kesilerek yeni otomobile kaynak yapıbr. Motorun da değiştirildi-
ğıne üişkin bir defatura elde edibr.
Iznik Çiıüleribelgeseüııçakhüda
THY ve Türk Ekonomi Bankası Iznik Çinileri ile ilgili tanıtım programı hazırladı
•THYönbüro
dekorasyonundan
uçaklann içine ve
hosteslerin giysilerine
dek kullanılan İznik çitıi
motifleri, kamuoyunun
'dikkatini İznik
çinilerine yöneltmeyi
amaçbyor.
Költür Servisi - Türk Ekono-
mi Bankasfnın 1989 yıbnda
Türk İslam Eserleri Muzesi'-
nde düzenlenen uluslararası
sergiyle başlattığı "İznik çinile-
ri" tanıtım programı, ban-
kanın Türk Hava Yollan ile
ortaklaşa gerçekleştirdiği
"İznik Çinileri" filrni ile sürü-
yor. Prof. Dr. Ara Altun danı-
şmanlığında Promopro fir-
masmca gerçekleştirilen
THY, İznik çini motiflerinden oluşan dünya haritası hazıriadj.
"İznik Çinileri" belgeseb,
THY'nin video monitör siste-
mi olan dış uçuşlannda göste-
rilecek. Belgesel, TEB'in Türk-
İslam Eserleri Müzesi'nde dü-
zenlediği genış kapsamh İznik
çinileri sergişinden görüntüle-
rin yanı sıra Iznik kazı alanı ve
İznik'in genel görünümünü
sergilerken. Osmanh döne-
minde çinı sanatı ve geleneğinı
de öykülüyor.
Türk Ekonomi Bankasfnın
1989 yıbnda İznik'te unutulan.
ancak dünya sanat çevrelerin-
de ilgjyle karşılanan, hatta
müzayedelerle çok yüksek fi-
yatlardan abcı bulan tznik çı-
nilerini yeniden gündeme ge-
tirmek için düzenlediği sergi,
son yıllarda Türkiye'de de ko-
nuya yeni bir merakın doğ-
masına neden_ oldu. 1989
yıbnda Türk İslam Eserleri
Müzesi İbrahimpaşa Sarayı'-
nda açıian bu sergi, dünyanın
dört bir yanındaki müze ve
özel koleksiyonlara dağılmış
olan İznik çinilerini ilk defa bi-
raraya getiriyordu.
Öte yandan THY'nin hazır-
lattığı çini motiflerinden olu-
şan bir dünya haritası ta-
sanmırun yanı sıra tüm THY
önbüro dekorasyonundan
uçaklann içine ve hosteslerin
giysilerine dek kullanılan İznik
çini motifleri, kamuoyunun
dikkatini İznik çinilerine yö-
neltmeyi amaçlıyor.
Kupon karşılığı Türk kebap şişi
Sifi
INDEPENDEINT)
,TURKISH
KEBAB
SKEWER:
• The Independent gazetesi kupon karşılığı
okuyuculanna Türk kebap şişi dağıtıyor. Gazete
yayımlanan 10 kuponu gönderen okuyucusuna
paslanmaz çelikten şiş gönderecek.
only
£16.95
inc p&p
These uousual ıumbo-sızed kebab
skewers are handmade ın Turkey from t
grade staınless stee( The sodd brass hea
whıch measure approxımately 13/*m across \
are larger than most so are easy to hold and
tum Beautrfufly crafted, they depıcl a pıg, cow
sheep. cockerel and leapmg fısh and tvvo of (
desıgn are supplıed The skewets ıncludıng t
head, measure appronmately I6'<2in long Use i
the bartJecue ın the surrmer or under the j
The Independent'de kebab şişi promosyon ilanı yaynnlandı.
Haber Merkezi - İngiltere'de
yayımlanan Independent gaze-
tesi, okuyuculanna kupon
karşılığı Türk kebap şişi dağı-
tmak için bir kampanya açtı.
Gazetede üç sütun üzerinden
yayımlanan kebap şişi promos-
yon ilanı şöyle:
"16.95 Ingıliz Sterlini ile bir-
bkte yayımladığımız kuponu
gönderen her okuyucuya 10
adet Türk kebap şişi gönderile-
cekür. Her kebap şişi paslan-
maz çelikten yapılmış olup baş-
lan pirinçtendir. Her birinin
başında domuz, kuzu, dana ve
balık desenleri bulunmaktadır.
Şişler 41.50 santim uzunluğun-
dadır. Yazın bu şişlerlemangal-
da, kışın da elektrikb ızgaranı-
zda şiş kebap yapabibrsiniz.
Şişlerin hepsi Türkiye'de elde
yapılmıştır.
Şişler gazetemiz tarafından
sadece İngiltere içinde dağıtı-
lmaktadır. Başvurudan sonra-
ki 28 gün içinde şişler mutlaka
adresinizde olacaktır.
Şişlerde bir bozukluk tespit
ettiğiniz anda bir hafta içinde
bunlan gazetemize geri gönde-
rin."
Promosyon ilanında aynca,
kebap şişlerinin birer deseni de
yer abyor.
Türkiye'de başka,' ILO'da başka politika izleniyor'
Moğııltay, memnun döndü
İstanbul Haber Servisi- Çabşma ve Sos-
yal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğuhay,
Türkiye'nin ILO'da gündeme abnmasını,
ILO'ya yönelik yaptıklan çalışmalan an-'
latmalanna olanak tanıyacağı için mem-
nuniyetle karşıladığını söyledi. Moğultay,
Türk-İş'ı kastederek, 'Türkiye'nin görü-
şühnesi sırasında Aplikasyon Komitesi'-
nde ne söyleyeceklerini merakla bekliyo-
rum. Barajlann kalkmasını açıkça beyan
etsinler, memnuniyetle yerine getiririz" de-
di. Türkiye'de başka. ILO'da başka politi-
ka izlendiğini ileri sürdü.
Cenevre'deki ILO genel kurulundan dö-
nen Mehmet Moğultay, havaalanında
yaptığı basın toplantısında, Türkiye'nin 98
sayıb ILO sözleşmesi nedeniyle bu yıl Apb-
kasyon Komitesi'nde görüşüleceğini söyle-
di. Moğultay şöyle dedi:
"Ancak gündeme abnma nedeni olarak
ileri süriilen konu, geçen döneme ait bir
konudur. Bihyorsunuz, her sene bir konu
gehr. Yani bu 98 sayıb sözleşme geçen yıl
gebnedı, bu yıl geldi. Bunun, bizim uygula-
malanmızla bir ilgisi yoktur. Esasen, böyle
Türkiye'nin bu komiteye ahnmasını pek
önemh' bubnuyorum. ama bundan mem-
nuniyet duyduğumu ifade etmek istiyo-
rum. Çünkü Türkiye'den bilgj istenmesi,
bize Türkiye'deki gebşmeleri anlatma fır-
satı ve olanağı verecektir. Bu bakımdan
yararb bır şeydir. Gerek ILO'nun başta ge-
nel müdürü olmak üzere, Avnıpa bölge
sorumlusu ve sendikalar sorumlulanyla
görüştüğümüzde Türkiye gibi 1,5 yıl içeri-
sınde çabşma yaşarruyla ilgib' böyle önemli
görüşmeleri gündeme getiren başka bir ül-
ke obnadığını yüzüme karşı söylediler.
Bundan büyük bir memnuniyet duydu-
lar."
Aplikasyon Komitesi'ne çoğunluk sen-
dikası olarak Türk-İş'in katılacağmı hatır-
latan Moğultay. "Merak ediyorum, Türk-
İş'in görüşü nedir?" dedi.
Mehmet Moğultay, Cenevre'de ki ILO
genel kurulu'nda oİdukça memnun döndü.
Moğultay, "Şimdi gelsin desinler ki, '98"-
de çifte baraj kaldınlsın. Yüzde 10, yüzde
50 barajı kaldınlsın'. Ben şimdi merak edi-
yorum, yani bu Aplikasyon Komitesı sıra-
sında sosyal taraflann ne beyanda buluna-
cağını merak ediyorum. Şimdi açıkça
söylüyorum, artık böyle herkesın birbirine
siyaset yapacağı dönem değil; açıkbk, şef-
faflık dönemidir " diye devam etti.
Yurtdışındaki ışçilerin yurda kesin dö-
nüş yapmadan emekliliklerine olanak sağ-
layacak bir düzenleme çabşması içinde
olduklannı da anlatan Moğultay, bu
amaçla bugün Bonn Büyükelçibği'nde
Yurtdışı İşçi Hizmetleri Genel Müdürü,
Sosyal Sigortalar Genel Müdürü ve Al-
manya'dakı derneklerin katılacağı bir gö-
rüşme yapılacağını bildirdi.
Süper emeklilerin birikmiş farklan ve
maaşlannın bu ay ödeneceğini belirten
Moğultay, Bağ-Kur Kanunu'nun da Mec-
lis gündeminde oldugunu hatırlatü.
Türkiye Genel
Kurul gündeminde
CENEVRE (Cumhurivet)- Cenevre'-
de çalışmalan sürmekte olan ILO Genel
Kurulu'nda, Türkiye sendikal hak ihlal-
lennden bir kez daha genel kurul görüş-
me gündemine abndı.
ILO'nun ilgib uzmanlık komitesi ap-
lıkasyonda 12 Eylül hukuku ile bağlan-
tılı olarak 98 ve 111 sayıb ILO sözleşme-
lerini ihlalden hesap verecek. Geçmiş
\illarda Türk hükümetlerinin taahüdle-
nne rağmen, söz konusu sözleşme ilke-
lerine aykın, gereken yasal değişikbkle-
rin yapıbnamış obnası görüşülecek.
Türkiye'nin, koabsyon hükümeti dö-
nemınde. başta 87 önemli yeni ILO söz-
leşmelerini imzalamış obnası nedeni ile
ILO'daki konumunu. saygınbğını dü-
zeltmiş olmaa, geçmiş yıllardan olan
sorumluluklannı yerine getırmemiş ol-
masj nedeni ile gündeme abnmasını en-
gelleyemedi.
ILO'da işçi grubunun ısıan ile, gün-
deme abnan Türkiye'ye ib'şkin uzman-
lar komitesi raporunda. zorunlu tahkim
sistemi, grev yasaklamalan. kamu çab-
şanlannın sendikalaşma haklan önün-
deki engeller ve en geniş olarak da çifte
baraj konulan toplu pazarbk hakkı
önündeki engeller olarak sayıbyor.
Türk Hükümetinin, geçmiş yıllarda taa-
hüdde bulunmuş obnasma rağmen ,
TİSK ve Türk-İş'in istemesini gerekçe
yaparak, çifte barajı kaldırmamış olma-
sırun "esefle" karşılandığı vurgulanıyor.
İşçi grubu içinde sendikal haklar cep-
hesini savunmakla yükümlü Türk-İş'in,
apbkasyon görûşmelerinde bu konuda
ne diyeceği merakla bekleniyor. Türk-f ş
çifte barajlan savunursa, birlikte işçi
haklanndan yana savunma yapmak
durumunda oldugu dünya sendikacıbk
hareketi ve ILO ilkeleri, uzmanbk ra-
porlan ile çeüşkiye düşecek.
ARAYIS
TOKTAMIŞ ATEŞ
En Büyük Asker
Bizim Asker...
Birkaç günden beri evimin bulunduğu Fındıkzade'nin
sokaklarında kıyametkopuyor. Davullar, zurnalar, slo-
ganlar, halaylar... Gençler askere gönderiliyorlar.
Bu gösteriler caddelerde de surdukten sonra genel-
likle otobüs terminallerinde sona eriyor. Buralarda
uğurlamalar gece yarılarına kadar sürer. Yakılan büyük
kamp ateşlerinin etrafında otobüs kalkana kadar halay
çeker insanlar.
Serde erkeklik var, babalar ağlayamazlar ya da ağla-
dıklarını göstermezler. Anneler ise biraz gurur, biraz
endişe, biraz da sevinçle mayalanmış gözyaşlarını pek
tutamazlar. Küçük kardeşler ne olup bittiğinin pek far-
kında değildir. Ablalar ise ağladıklarını saklamaya çalı-
şır.
Daha dünkü çocuk ne çabuk delikanlı oldu da askere
gidiyor şimdi? O da biraz endişeli, biraz gururlu, biraz
meraklı. Acaba neler yaşayacak? Arkadaşları bağrışı-
yorlar: "Asker bir gün geri gelecek", "En büyük asker
bizim asker", "Asker gidecek geri gelecek"... Bir yan-
dan gurur kaplıyor içini, bir yandan endişe. Belki otobüs
kalktıktan sonra birkaç damla gözyaşı akar gözlerinden.
Baba ocağından da ilk kez uzaklaşmaktadır böylesine...
Mahalledekı şölende tüm komşular camlardadır. Ma-
şallah arslan gibidir mahallenın delikanlısı. Elbet gide-
cek, geri gelecek.
Kaçamak bakışlar atılır komşu kızının camına. Acaba
cama çıkacak mı? Ve işte kızarmış gözleriyle o da cam-
da. Babası pek anfamtandıramadı gözlerdeki kızarmayı,
ama üzerine gitmedi. Arkadaşları da durumun farkında.
Şimdi o, yüreğinde bir çift nemli gözün acı ve sevinciyle
yaşayacak bır sure. Ve elbet gidecek, geri gelecek.
Türkiye'nin dört bir yanında buna benzer uğurlamalar
yapılıyor bu günlerde. Dünya üzerinde hiçbir ulus ço-
cuklarını askere ve savaşa böyle şölenlerle uğurlamaz.
Bu duyguyu anlatabilmek ve nedenlerini açıklayabilmek
mümkün değildir. Ve zaten işte bu nedenle ABD'nin bil-
gisayarları her şeyi bilemez. Ve işte bu nedenle Tür-
kiye'yi parçalamak varsayımı üzerine kurulmuş planla-
rın, değersiz kâğtt parçalanndan öteye bir anlamı yoktur.
Kullanılmış gazete kağıdı fiyatına alıcı bulamazsınız.
Bundan on sene kadar önceydi. Bir arkadaşımla gü-
neye gitmek için Topkapı Otobüs Terminali'ne gitmiş-
tim. Benzer bir şölen yapılıyordu. Aynı büyüye ben de
kapılmıştım Baktım sırtlarında çantaları iki genç yaban-
cı. Şaşkın şaşkın olup bitenleri izliyorlar. "Nasıl buldu-
nuz" diye sordum. Doğal olarak ne oldugunu anlama-
mışlardı. Biri, "hangisi damat, hangisigelin'diyesordu.
Şöleni düğün sanmışlardı. Ben bu şölenin farklı bir dü-
ğün oldugunu ve insanlarm arkadaşlarını-cocuklarını
askere uğurladıklarını söyledim. öbürü, "Peki nedan"'
seviniyorlar" diye sordu.
öyle ya sevinecek ne vardı? Eğer askerlik evinden bir
süre uzak kalmaksa, türlü mihnet çekmekse, sırasında
zor koşullar içinde savaşmaksa, gazi olmaksa, şehit
düşmekse, sevinecek ne vardı? Bunu Allah'ın 'Almanı'-
na nasıl anlatabilirdim o anda. "Bizde asker olmayana
kız vermezler, onun için seviniyorlar" diyerek işin için-
den sıyrıldım.
Biz bu milletle ordu arasındaki duygu kaynaşmasını,
kendi içimizden bazılarma anlatamazken, elin Almanr>!^ o
na nasıl anlatabilirdim? , ' ^
vCumhuriyeti askerler kurmuştur, onun için demokra-
siye geçitemiyor" diye düşünen kalemşörler hem de
'suret-i hak'tan görünerek ahkam keserken ben bir ya-
bancıya, çocuğunu askere gönderen bir anne babanın
gururlu sevincini nasıl açıklayabilirdim?(Hoş daha oza-
man bu tür görüşler zuhur etmemişti ya.)
Her şeye karşın, elbette bizim mahallenin çocukları
"En büyük asker." Ve elbette gidecek, geri gelecekler.
Yüzleri biraz kavrulmuş.bakışlan daha biranlamkazan-
mış, olgunlaşmış bir biçimde geri gelecekler. Biraz naz-
lansalar da yaşadıklarını anlatmak arzusuyla dopdolu
olacaklar. Henüz askere gidememiş olanlar, heyecanla
dinlerken önceden askerliğini yapanlar, 'bizim zamanı-
mızda...' diye lafı kapacaklar.
Turp gibi Adnan Hoca askere gitmemek için çürük ra-
poru almış. Alsın. En büyük asker bizim asker.
Devlet koruması altındaki Efe özal askerden kaçıyor-
muş. Kacsın. Burdur'da erken terhis edilmeyen bedelli
askerler etrafı taşlamışlar. Taşlasınlar. Askeri hastane-
lerin kiminde rüşvet dönüyormuş. Dönsün. Ne olursa ol-
sun. Bizim çocuklarımız askere gidecek, geri gelecek.
Babaları gibi, ağabeyleri gibi, amcaları, dayıları, dede-
leri gibi...
Bu toplumda kimileri askere gitmenin enayilik oldugu-
nu savunurken, kimileri askerliğin çağdışı oldugunu sa-
vunurken, "En büyük asker, bizim asker."
Bu duygu, yüzyılların damıttığı bir yurt sevgisinin açı-
ğa çıkmasıdır. Bu şölenler, bu hüzünlü duygu seli, bu
gurur, yaşadığı topraklara sahip çıkmanın bedelinin
ödeniyor olmasının bilincidir. Bu kamp ateşleri, bu ha-
laylar geçmişe sahip çıkmanın ve geleceğe sahip olma-
nın umudunun işaretıdir.
Elbette yavrularım 'gidecek ve geri geleceksiniz.' Ve
elbette "En büyük asker, bizim asker."
I7.3C
20.0C
21.30
21.45
22.30
13.00
14.00
18.00
21.30
22.00
22.30
KARTAL - DİKİLÎ - FOÇA
BELEDİYELER İMECESİ
EĞİTİM ŞENLİĞİ İZLENCESİ
11 HAZİRAN 1993 CUMA FOÇA
Uğur Mumcu Parkı açıiış tdrenı
KınA ve Dikıli Belediyelen folklor ekipleri gosterisi
•ÇAĞDAŞ EĞITIM VE KÖY ENSTITULERİ"
PANEL
Yöneten- Sami Kaıaören
Katılanlar: Mahmut Makal, Mehmet Başaran, Talip Apaydın,
Engın Tonguç, Celal Ulgen
Yer: Amlı Tıyatro • Foça
Ferıt Oğuz Bayır Duşün ve Sanat Ödülü Töreni
Köy Enstitüleri ışığındi YAZINIMI2
Oykü, şiır ve anılar..
Mûzık (Hüseyin Basaran dinlctısi)
12 HAZİRAN 1993 CUMARTESİDİKİLİ
Şenlık yûrüyüjü ve açılıj töreni
Dikilı ve Kaml Belediyeleri folklor ekipleri gosterisi
Yer: Dikilı Autürk Parkı
Köy Enstıtusü Anıları
(Resım, kitap ve Kartal Belediyrsi
I.Hakkı Tonguç İşlı|ı uninlen sergisi)
Köy Enstitü'lü yazarlann
YAZINIMIZA KATKILARI
PANEL
Yöneten: Samı Karaoren
Katılanlar: Muzaffcr Uyguner, Emin Özdemir, Konur Ertop
KÖY ENSTİTÜLERİ IŞIĞINDA YAZINIMIZ
Oykü, şiir ve anılar...
"Çağdas Eğitim ve Köy Enstitüleri konulu inceleme yarıjması
sonuçlan
Müzık (Hîueyin Basaran dinlctısi)
13 HAZtRAN 1993 PAZAR DİKİLt
"Halk Eğıtımmde Köy Enstitülen"
Yer: Çamlaraltı-Dıkılı PANEL
l.OTURUMSaat 13.30
Yöneten: Cavıt Bınbasıoğlu
Katılanlar: Doç. Dr Abdullah Demirtas, Fethi Esendal, Bekır
Ozgen, Hamza Inanç
II. OTURUMSaat: 14.30
Yöneten: Celal Ulgen
Katılanlar: Samı Karaoren. Mahmut Maka], Mehmet Basaran, Talip
Apaydın, Engın Tonguç