Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 6 MAYIS1993 PERŞEMBE
12 DIZIYAZI
20kilometrekömürtaşımakııiye?
Ya
atağan'dan sonra Gökova'ya Yeniköy
Termik Santrah'nı konduran TEK, bununla da
yetinmeyip, onun 3 ûnitesirü20kilometre
ötedekiyenibir termik santrala taşımaya
karar verdi. İşte Gökova Termik Santrah
diye bilinen Kemerköy böyle doğdu.
Yeniköy
y
ünkömür rezervidağlan aşan
yûrüyen bantla Kemerköy'e taşınacak. Bunca
zahmete vemasrafanegerek vardı?
-3-
I ökova'nın kurtanlması
I denılınce aslında akla ön-
celikle Yaiağan gelmiyor.
^ünkü TEK. Yatağan'da
| atı alıp çoktan Üsküdar'ı
geçmış. Oradaki çaba.
santralın çevreye yaydığı zehirli atı-
klann miktannı azaltmak yönünde.
İkinci durağımız olan Yeniköy Ter-
mik Santrah. Gökova'yı kurlarma
projesinin asıl çıkış noktası. Gökova'-
ya vurulacak üçüncü darbenin başlan-
gıcı burası. Her bin 220 megavattan 5
ünite olarak planlanan Yeniköy Ter-
mik Santralf nın 3 ûnitesi 12 Eylûl dö-
neminden bugüne kadar hâlâ anlaşıla-
mayan bir nedenle 20 kilometre ötede-
ki üçüncü santrala nakledildı. Yeni-
köy'e ıse 440 megavatlık 2 ünite kaldı.
Buna rağmen çahşünlmayacak 3 üni-
tenin de altyapısı tamamlandı. Yeni-
köy Termik Santrah'nın, kullanacağı
kömür rezervini, 20 kilometre ötedeki
ikiziyle paylaşacağı bildiriliyor. Rezer-
ve 13 yıllık ömür biçilirken, bunun 2
santrala bölünmesiyle termik santra-
Un 6-7 yıllık bir potansiyelle yetinmek
zorunda kalacağı dile getiriliyor. Kö-
mürûn tükenmesiyle rezervin altına
inmek ve derindeki kömürleşmemiş
kömürü çıkanp kullanmak da sağlık
açısından riski büyütüyor. Bu yüzden
Yeniköy'ün havaya bıraktığı kukürt-
dioksitin günde 1000 tonla Yatağan'ın
üzerine çıküğı öne sürülüyor.
Şaşırtan davet
Grup. Yatağan'da yaşanan tecrü-
beyle. Yeniköy Santrah için otobüsten
bile inmeden kapıdan bakıp dönmeyi
planhyor. Ancak santralın genç ışlet-
me mühendisinden beklenmedık bir
davet ahyoruz. Belh ki o da "kimler,
niçin gelrniş' sorulanna yanıt bulma-
ya çahşıyor. Genç mühendis sorulan
bildiğı kadanyla cevaphyor. Santralın
calışması hakkında bilgi veriyor. Ama
5 ünite yapılan tesisin niye 3 ünitesinin
başka yere kaydınldığı konusunda
kendisinin de bilgisi olmadığını, zaten
bu konuda bir gerekçenin ortaya ko-
nulamadığını vurguluyor.
Kükürt dioksitli tükürük
Santraldan aynlmaya yakın grupta
gazeteciler olduğunu öğrenince. bir te-
laştır ahyor genç mühendisi. "Ben sa-
dece sohbet ettim. Sakm yazmayın"
diyericadabulunuyor. Sonra bir TEK
mensubu olduğunu hatırlayıp savun-
maya geçiyor:
"Ben bu santrallann çevreyi birey-
sel olarak kirlettiğimiz kadar zarar
verdiğine inanmıyorum. Bizim
halkımız hâlâ yere türüküyor." Grup-
tan bir genç makine mühendisi hemen
cevabı yapıştınyor, "Ama kimse yere
kükürtdioksit tükürmüyor kı" Hiç ol-
mazsa kapıyı
açtığı için teşeİc-
kür edip buruk
bir şekilde veda
edip aynlıyoruz.
Son durak. ge-
zinin en can alıa
adresi olan Ke-
merköy Termik
Santrah. Kamuo-
yunda Gökova
Santrah olarak
tanınan tesis tek
baca ve 3 ünite-
den oluşuyor. Dı-
şandan bitmiş
gibi gözüküyor,
ama içinde inşaat
sürüyor. Yeni-
köy'den sadece
20 kilometre öte-
de, denizin he-
men kenannda
boy gösteriyor
20 kilometrehk
mesafeden dağ.
tepe aşan bir
bantla buraya
kömür taşınması
planlanıyor. Bant
tamamlanmış
gibi gözüküyor.
Uzaktan bakılı-
nca, lunaparklar-
daki sürat tren-
lerini andınyor.
Buradaki yetkih
ise kapıdaki bekçi. Zaten o da fazla bir &
Ton
müteahhıüık fırmalan da bu ka-
şey bilmiyor. "Valla gazetelerden öğ- zançtan paylanru ahyor.
reniyoruz. Galiba bıttikten sonra ça-
B ı r d l
S
e r l d d l a
' Kemerkoy'ün asıl
kuruluş amacının "ıthal komure kapı
açmak" olduğu yolunda. TEK tara-
Kemerköy Termik Santralı. Kamuoyunda Gökova Santrah
olarak tanınan tesis tek baca ve 3 üniteden oluşuyor. Dışandan
bitmiş gibi gözüküy or, ama içinde inşaat sürii)or. Yenikö> 'den
sadece 20 kilometre ötede, denizin hemen kenannda boy gös-
terivor. 20 kilometrelik mesafeden dağ, tepe aşan bir bantla bu-
raya kömür taşınması pianlanıyor.
hştırmayacaklarrruş." diyor.
Yolsuzluk iddiaları
Yeniköy Termik Santrak Gökova'yı kurtarma projesinin asıl çıkış noktası. Gökova'ya vurulacak üçüncü darbenin başlangıcı
burası. Her biri 220 megavattan § ünite olarak planlanan Yeniköy Termik Santrairmn 3 ünitesi 12 Eylül döneminden bugüne ka-
dar hâlâ anlaşılamay an bir nedenle 20 kilometre ötedeki üçüncü santrala nakledildi. Yeniköy'e ise 440 megavatlık 2 ünite kaldı.
Buna rağmen çahştırümayacak 3 ünitenin de altyapısı tamamlandı.
fından öncc manna kandırmacasıyla
inşaatına başlandığı söylenen lımanın,
Gökova Santrah oldukça şaibeli. artık ithal kömür taşıyan gemilerin ya-
Enerji Bakanı da dahıl kimse neden naşması için kullanıİacağının ortaya
yapıldığını açıklayamadığı için bir bö- çıktığı dıle getiriliyor.
lümü oldukça manüklı birtakım id- En kabul edilemez iddia ise termik
dialar dilden dile dolaşıyor. santralın hemen karşısındaki 267 villa
Bunlardan biri müteahhite haksız lojman. TEK yetkililerinin yöre hal-
kazanç sağlanmaa. Yeniköy'de bitiri- kından arsa alamayınca, termik sant-
lecekbirkapasiteyiikiyebölüpbırbö- ral için yapılan istimlak çerçevesinde
lümünü 20 kilometre öteye taşımak birer villaya kavuştuklan iddia edili-
yeni bir inşaat maliyeti ve Polonyah yor.
müteahhit için yeni bir kazanç kapısı Ama TEK'in Türkiye'nin en güzel
sağlıyor. köşelerindeki "dinlenme tesisleri (!)"
Söz konusu maliyet genellikle 1 mil- gözönüne ahndığında, "Yazhk yap-
yar dolar olarak dile getiriliyor. Bu- makiçinsantralyapmanınzorunluol-
nun 800 milyon dolarhk böhımünün madığı" gerçeği ortaya çıkıyor.
ise yabancı müteahhite ödendiği öne ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^
sürülüyor. ^ " " " ^^~^~
Polonyah fırma ile çalışan Türk ta- YARIN: Hallan projesi
Demokrasi kavgamızbiriıııiziıı düşmesiyle durmaz
0
ı
N
mamm
m
L
B İ
•
N L E R
/ J- J
A İÇİN YAZDI
İnsanoğlunun nankörlüğü
müdür, yoksa baktığını
görememek rrudir bunun adı
bilenuyorum. Belki varUğında
senin bizler ve ilkelenmiz için
ne kadar önemli olduğunu
anlayamadık. Şımdı önünde
özürdilemek için buradayız.
Hiçbir şey için geç kaldığımıza
inanmıyorum. Bizlere açtığın
engin ufuklarda laiklığı
Atatârkçülüğü sonuna kadar
yaşatmakta kararlıyız. Gün
gelecek seni ortadan kaldırmak
isteyenler bizi tek yumrukta
birleştirdiklerini göriip
yapLklannın boş olduğunu
anlavacaklar. Türkiye'de Uğur
Mumcu bir tane olabilir. Ama
senir. izinden giden milyonlarca
MUDCU var. Onlann ışıklan
Türkiye'yi sonsuza kadar
ışıtrraya devam etecektir.
Âtan ve senin, hiç şüpheniz
olmasın Türk evladı ilkelerine
sahip çıkacakur. Sizleri asla
unutmayacağız.
DilekKartal
Uğur Mumcu, bütün
nitelikleriyle tam bir Kuvay-i
Milliyeeriydi. İkinci Kubilay'dı
ve çok çok arayacağımız bir
inanç ve imam abidesiydı.
Devletın ve dernokrasinin canh
anayasası sevgili Uğur
Mumcu'ya tanndan rahmet,
O'nu bağnnda yaşatacaklara
başsağhğı dihyoruz.
SalimErei
O, demokrasinin, laikliğin,
bağımsızlığın Atatürkçülüğün
yıhnaz savunucusuydu.
Kalemiyle halkını eğiten bir
öğretmendi. Onu öldüren
caniler, halk düşmanlan
bilmeülerki"HaIk
öğretmenleri ölümsüzdür."
Cumhuriyet Gazetesi'nin ve
tüm halkunızın başı sağolsun.
Sevgili Uğurumuzun ruhu şad
olsun.
Habip Yıhnaz
Bugün aramızdan bedenen
aynlsan da hâlâ yanıyoruz
sönmeyeceğiz.
SemaOkan
Ne yazabalirim! Hepimizin
yüreği bir seninle.
EmelPamir
Seni kaüeden kara eller elbette
bır gün laik cumhuriyet ışığıyla
kmhp yok olacaklar.
KaderAlabak
Ne yazacağımı bılemiyor
yüreğim yanıyor. Demokrasi
mücadeleni bundan sonra da
bizler devam ettireceğiz saygı ile
anar tüm Cumhuriyet
camiasının ve okurlann başı
sağolsun.
İsmet Şenvuva
Kanın yerde kahnayacak.
Galip Varar
Demokrasi kavgası, bırimizin
düşmesiyle duracak değildir...
Bunuen iyi bilenlerden biri
olarak rahatuyu...
Hasan Erçakıca
Savunduğun ılkeleri hep
berabercesurca
savunacağımıza and ıçerim.
Burçkaan Gürgûn
Yazamayacağım,
Yaşasm
Demokratik, laik ve gerçekten
Bağımsız Türkiye!
Kahrolsun emperyahzm!
Kahrolsun şeriat.
NurSansoy
SÜRECEK
Uğur
Mumcu'nun
Anısına
Tarih24Ocak,
İnsanımız ayaklandı bucak
bucak.
Memleketi kapladı hüzûn ağı,
Şeriata karşı isyan bayrağı
Güzel Uğur'u bizden aldılar,
Herkesi uyuyacak sandılar.
Atatürk'ün ilkelerini
algılayamadılar,
Boş umutlann peşine daldüar.
•••
Neydi! seni öldürenlerin
çaresizliği,
Tartışamadılar seninle laikliği.
Getiremediler, istedikleri
düzeni,
Kimseler anlayamaz sensizliği.
Yok artık gazetesinin
köşesinde,
Hiçbir zaman vazgeçmedi
felsefesinden.
Kötülerle çarpışü ülkesinde,
O, artık sonsuza dek
kalbimizde.
Okan Aydmlıoğbi
ÇALIŞANLARIN SORULARI , SORUNLARI YILMAZ ŞÎPAL
Enıekli maaşlarıım geri ödemek
zorunda nıı kalmm?
SorW 1966-1984 ydlan arasında (18 yıl) bir üniversitede öğ
retim üyesi olarak çahştıktan sonra istifa ederek, özel bir
şirkette çalışmav a başladım. Sekiz yıldır bu görevimi sür-
dürmekte ve SSR'dan emekli olma hakkını kazanmış bu-
lunmaktayım. Ancak durumumla ilgili bazı sorularm
yanıtlannı da aramaktayun. Bu sorularunı aşağıda sıralı-
yonım.
1) Çalışmakta olduğun özel kuruluştan kendi isteğim
ile ayrılmam durumunda, çalıştığım süreye ait (8 yıl) kı-
dem tazminatımı almaya hak sahibi olabilir miyim?
2) SSk'dan emekli olarak ayrılır isem bir üniversitede
öğretim üyesi olarak çaltşabilir miyim?
3) SSK'dan emekli olup tekrar üniversite öğretim üyesi
olarak çalışmaya başlar isem, SSK'dan emekli maaşımı
almaya dev am edebilir miyim? Yoksa, son ay nldığım şir-
ketten aldığım kıdem tazminatı dahil, o güne kadar bana
ödenmişolan emekli maaşlarınıı geri ödemek zorunda mı
kahnm? Yoksa, yalnızca emekli maaşım mı kesiür? Bu
durumda ise, SSK'dan emekBKğim sürerse; üniversitede
çalışmaya başladığımdan itibaren Emekli Sandığı'na
bağlı prim ödeyecek miyim? Bu durum bana aynca
Emekli Sandığı'ndan da emekli olma hakkı sağlayacak
mı? Bunun için kaç yıl daha çalışmam gerekecektir?
YANIT: l) Özel ya da kamu kuruluşlanndan kendi
istekleri ile (istifa) aynlanlara kıdem tazminatı ödenemeyeceği
birçok Yargıtay karannda vurgulanmışür. Biz, bunlardan birini
özet olarak aktanyoruz. "ÖZET: İstifa ile son bulan hizmet süre-
leri için kıdem lazminaü istenemez.
(Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 4.3.1987 tarih, 1987/2341 esas ve
1987/2617 karar)
İş akdini, "kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşhlık,
emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme amaayla"
fehdedenlere işveren kıdem tazminatı ödemekle yükümlüdür.
SSKdan yaşhlîk ayhğı almak amaayla iş sözleşmenizi bozduğu-
nuzda, 8 yıllık sürenin kıdem tazminatına hak kazanırsınız.
2) 67 yaşını doldurmayan ve 2547 sayılı Yüksek Öğretim Yasa-
sı, 2914 sayılı Yüksek Öğretim Personeli Yasası ve 657 sayılı
Devlet Memurlan Yasası'nda öngörülen ortak koşullara uygun
olanlar, Sosyal Sigortalar Kunımu'ndan yaşhhk ayhğı alsalar da,
kıdem tazminatlannı geri ödemeksizın ve yaşhhk ayhklannı da
kestirmeksizin öğretim üyesi görevlerine atânabihrler.
Sosyal Sigortalar Kunımu'ndan yaşhhk ayhğı almakta olanla-
nn, 2914 sayılı Yüksek Öğretim Personel Yasası'na göre, öğretim
üyesi olarak çahşmalannda yasal bir sakınca bulunmamaktadır.
a) SSK emeklisi olarak, 2914 sayıh Yüksek Öğretim Personel
Yasası'na bağh bir kurumda, öğretim üyesi olarak çalışanlar,
5434 sayıh TC Emekli Sandığı Yasası ile ilgilendirilir.
Emekh Sandığı Yasası'nın "Emekli Ayhğı Bağlanacak Hal-
ler"e ilişkin 39. maddesi uyannca iştirakçilerden 60 yaşını doldu-
ranlara, Emekli Sandığı'na en az 10 tam yıl (3.600 gün) kesenek
ödemeleri koşulu ile istekleri üzerine ve TC Emekli Sandığı'nca
emekli ayhğı bağlanmaktadır.
SSK emeklisi olarak yaşlıhk ayhğı almakta olanlar, bir yüksek
öğretim kurumunda görev aldıklannda, Emekli Sandığı iştirak-
çisi olur ve 10 tam yıl kesenek öderlerse. 60 yaşını doldurduklan
tarihte, TC Emekli Sandığı'ndan emekli ayhğı da almaya hak
kazanırlar.
ANKARANOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇİ
27 Mayısçılar Ne Diyor?
Süleyman Bey, bir gün:
- Allah sizden razı olsun! demişti, yine de insaflı yazı-
yorsunuz!
Şu karşılığı vermiştim:
- Elbette insaflı olacağız Süleyman Bey, biz siz miyiz
insafsız olacak?
Süleyman Bey'in Çankaya'ya tırmanışı konusunda en
yansız olabilecekler, 27 Mayısçılardı. Eski Tabii Senatör
Sami Küçük'e sordum. Sami Küçük özetle şunları söyle-
di:
- Normal çıkması; bugünkü koşullar içerisinde nor-
rpal. Hatta, faydalı dabi olur. Her türlu badireden geçti.
Ikbali de gördü, nikbeti de gördü. Yani iyi ve kara günleri
gördü. Bugünkü durumu değerlendirecek, Türkiye'nin
gereklerini yapabilecek en iyi pozisyonda olması lazım.
- Anladım Benim de içimden, daha yansız birinin çık-
ması daha iyi olmaz mıydı diye geçiyordu da. (Kırkyıllık
Yani, olur mu Kâni gibisine.)
- Vallahi, şimdi bir kez varsayımları bırakalım da reali-
teye gelelim; bugün bu adam kararlı. Partisi kararlı,
destekçileri kararlı. Bunun karşısına çıkmanın anlamı
yok. O vakit, "Çıkarsa ne yapar? Faydalı mı olur, zararlı
mı?" Çünkü, çıkmasını önleme olanağı yok. Şimdi, tat-
min edici yoHan anyoruz; ne diyoruz, ak günleri de, kara
günleri de gördü. Devletin bütün fonksiyonlannı biliyor;
planlamasını, sosyal-sıyasal faaliyetlerini, her şeyini bi-
liyor; gelecek bir Başbakan veyahut gelecek bir iktidar
madik atamazl
- Anladım!
- Madik atamaz! Ama neyle? Yetkileri dahilinde. Yetki-
leri dahilinde suspanse eder, yani aşırılan törpüler, za-
yıflıkları uyararak "Bunu böyle yapmak daha iyi olur"
der. Yani, bir akıl hocası durumunda olur iktidarlann.
Çünkü, dediğim gibi yedi kez Başbakan olmuş; Başba-
kanlığını toplam alırsak belki on beş yıl. Eee, ondan son-
ra bir Hamzakoy'u görmüş, Zincirbozan'ı görmüş, bir
yetiştirdiği, elinden tutup kaldırdığt adamın, kendisinin
seçilmesini önlemek için meydan meydan dolaştığını
görmüş, değil mi?
-Dogru!
- Bütün bunları sineye çekmiş; Kenan Evren bunu, bil-
mem nereye göndermiş, o Kenan Evren'e sırtını çevir-
memiş. Gördüğü yerde konuşmuş. Demek ki birkindar-
lık yok, atmış bunları. Türleşmış, sadeleşmiş. Bu haliyle,
bu halini devam ettirirse zannedersem yararlı olur.
Eski tabii senatörlerden 27 Mayısçı Suphi Gürsoy-
trak'la konuşurken, konu aynıydı. Suphi Gürsoytrak, Sü-
leyman Bey'in Başbakanlığı dönemlerinde, onaen ağır
eleştirileri yöneltmiş bir kişiydi. Hatta, Süleyman Bey,
herkesin elini sıkarken, onun elini sıkmazdı. Suphi Gür-
soytrak, Süleyman Bey'in Çankaya'ya çıkması olayını
şöyle değerIendi rdi:
- Bizim savaşımımız, 1969da imam-hatip okulları sa-
yısını, liselerden ve eğitim enstitülerinden çok fazla sa-
yıda arttırması sırasında başlamıştı. Bir de başına takke
takıp cami cami dolaşıyordu.
'- Cami avlusunda başına takke giyen ilk Başbakan! di-
ye yazdım...
- Tabii, tabii.. Oydu, oydu. Ve laik bir cumhuhyetin
başbakanı olarak, bin yıllık bir teokratik devlet yapısın-
dan geliyoruz, laik cumhuriyetin -ki daha yetmiş yıl ol-
mamış, onu oturtmaya çalışıyoruz- Başbakanı dinsel
inançlan ne olursa olsun, bunu sergilememesi gereki-
yor. Laikliğe uyması devletin laik yapısını koruması ge-
rekiyor falan diye uzun boylu yüklenmiştik o zamanlar.
Onu izleyen yıllarda da, öyle sürtüşmelerimiz oldu.
Ama, şimdi Türkiye, öyle bir noktaya geldiki... Biryerde,
devlete hizmet veren bir adam da, önüne fırsat çıkarsa..
Bak şimdi düşün, diyelim ben yıllarca general oldum,
korgeneral oldum, orgeneral oldum, tam Genelkurmay
Başkanlığı aşaması geldi, "Yahu, sen daha iyi kuvvet
komutanlığı yapıyorsun, şeye çıkma!" 6u da Oem/re/7n
Çankaya 'ya çıkmasını istemeyenlerin temel nedeni. Ya-
ni, "Demirel bırakıp giderse, dogacak kanşıklıktan ülke-
nin huzuru, düzeni yine yeni baştan bozulur mu?" endi-
şesinden kaynaklanıyor. Özal çıkarken, kimse onun
oraya çıkmasını istemiyordu. Ama, buradaki endişe
"Demirel bırakıp giderse, acaba gelecek Başbakan ehli-
yetsiz bir adam olur, ortalığı karıştırır mı" kuşkusundan
kaynaklanıyor görebildiğim kadanyla. Onun için mille-
tin birkısmı, Demirel'in çıkmasını istemiyor.
- Süleyman Bey'in aleyhine az yazmadık biz de!
- Çok, çok.. Bir yerde yine terbiyeli adam. önünü ilikle-
meden kimseyi kabul etmez, konuşmaz. Saygısız giysi-
lerle dolaşmaz. Ağzından kötü laf çıkmaz. Bunlar, iyi
yanları. İnşallah devlete sahip çıkar. Partisinden onu iz-
leyen biri çıkabilir mi? Zannetmiyorum. Çünkü Demirel
de, diğer liderler gibi gaddar bir adamdı. 1980'e gelince-
ye değin, ona karşı çıkanlan, amansız yedi, sildi götür-
dü. Yani, demokrat görünümü altında, ikinci bir adamın
yükselmesine olanak vermiyor. Belki Demirel'in bu şe-
kilde ayrılması sonucu, partisinden genç bir lider, daha
yetenekli bir adam da çıkabilir.
- Başbakan rtasıl olmalı?
- Başbakanlık hoşgörü isteyen bir şey; muhaliflerini
hoşgöruyle karşılayacak, onlann çıkışlarına tahammül
edecek... Asabi bir adam çıkarsa, ortalık çok kısa za-
manda karışır.
BULMACA
SOLDANSAĞA:
1/ Geçenlerde yitirdiği-
miz Sabahartin Kudret
Aksal'a, 1990 Şedat Si-
mavi Vakfı Ödülû'nû
kazandıran şür kitabı. 2/
Agır kokulu bjr gaz... Bez
dokuma tezgâhı. 3/ Briç-
te, bir roberi oluşturan iki
bölümden her biri... Yel- 6
ken devrinde muhabere 7
ve irtibat hizmetlerinde
kullanılan hızh ve hafif 8
gemi. 4/ Teşebbüs. 5/ Al- g
gılanan nesnelerin temel
niteliği... Genelev ışleten kadın. 6/
Çıplak vücut resmi... Öküz yemli-
ği. 7/ Pembe, san, gökmavisi ve
yeşil türleri olan, saydam değerli
taş... Tantahn simgesi. 8/ Meka-
nızma. 9/ Ipliklerin boyanmak is-
tenmeyen bölümlerinin yapraklar,
ağaç kabuklan ya da balmumuna
sanlarak boyaya batınlması yo-
luyla uygulanan bir tür boyama
teİcniei... Kirazrakısı.
YLKARIDAN AŞAĞ1YA:
1/ Ferit Edgü'nün bir öykü kitabı... Yapısına girdiği sözcüğe
"iki. çıft" anlamı katan yabana önek. 2/ Yunan rakısı... Ariz
Nesin'ın tanınmış bir romanı. 3/ Türk müziginde Yörük özellik
taşıyan oyun havası... Sıkınu verme, üzme. 4/ Hububat tozu...
Yoksullara yiyecek dağjian hayır kurumu. 5/ Güzel sanat...
"Biz kimseye - - - tutmayız/Kamu âlem birdir bize" (Yunus
Emre). 6/ Marlene Dietrich ı üne kavuşturan ilk sözlü Alman
fılmi. 7/ Yozgat yakınlannda ortaya çıkanlan ve Anadolu'nun
tam bır kronolojisini göstermesi bakımından büyük önem taşı-
yan höyük... Bir bağlaç. 8/ Gıdiş. 9/ Bıtkılerde gaz ahşverişine
yarayan arahklar... Göklerın en yüksek katı.