19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2MAYIS1993PAZAR; HAFTAMN KONUKLARI Leyla Tavşanoğlu, SİT alanlarınınyağmaya açılmasını 'Höyükler Diyarı' Çorıım milletvekiline ve Kültür Bakanı 'na sordu Tarihimiras bir anda yağmalanırdı- AJVAP Çortım MflJetvekili Ateş Amik- lioğlu'nun hazırladığı, daha sonra da geri çcktiği SİT alanlarının korunabilmesini üç yıl içinde kamulaştınna koşuluna bağlayan yasa taslağının ülkenin her yanını imara açacağı belirtilijor. Siz btı konuda ne düşü- nüyorsunuz? SAĞLAR: Kültürel ve doğal mıras ola- rak tanımladığımız değerlerin koranması, salt ûlkemizin değil. insanlığın ortak bir sonınudur. Çünkü bu değerler sadece bi- zım değil, tüm insanlığın ortak mirasıdır. Bir Afrika atasözû "Dûnya bize ataianmı- zdan miras kalmadı. bız onu çocuklanmı- zdan ödünç aldık" der. Bu doğrultuda, söz konusu değerlerin sağlıklı bir biçımde ko- nınarak gclecek kuşaklara aktanlması he- pimizin ortak sorumluluğudur. Bunun' gibi yasa önerisinin gerçekleşmesi halinde, doğal ve kültürel varlıklanmızın yok ol- ması kacınılmazdır. Çünkü, önenye göre üç yıl içerisinde kamulaştırma yapılmadığı takdirde, SİT alanlan imara açılacaktır. Ama bu iş gerçekleşmedi. Bugün Türkıye'- de korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı olarak tescil edılmiş 2.425 ar- keolojik, 269 doğal, 146 kentsei, 17 tarihi Meclls'ten gecmedi Önerinin yasalaşması halinde, ûlkemizin ve dünyamn son derece önemli tarihi, doğal ve kültürel mirasının bir anlamda yağmalanarak yok edilmesi kabul edilmiş olacaktı. Amaben, milletvekili arkadaşlanmın sağduyulanna güvendim. Ve taslak geri döndü. StT alanı ile 29.795 sivil mimarlık örneği, 4.952 dini yapı, 4.708 kültürel yapı, 6I4 idari yapı, 377 endüstriyel ve ücari yapı, 1.57i mezariık, I74şehitlik. I4l amtve875 doğal oluşum bulunmaktadır. Bütçenuı tamamını kamulaştırmaya tahsıs etseniz bile, bunu gerçekleş- tirebiLmek mümkün değildir. Bu durumda, binlerce yılın birikimi talan edileceku . Bundan kimler yarar sağtayabilir? SAĞLAR- Sıraladı- ğım kültür varhklanrun öncelikle korunması uluslararası anlaşma- larla da güvence altına ahnmışnr. Söz konusu yasa önerisi. ûlkemizin de taraf olduğu ve hü- kümlerini yerine getir- mekle yükümlü bulun- duğu bu anlaşmalsrla da çelişmektedır. FİKRİ SAĞLAR 1953 Mersin doğumlu. Ortaöğrenimini Galatasaray Lisesi'nde tamamladı, 1978 'de Hacettepe Üniversitesi İşletme Bölümü 'nübitirdi. 1983 te HP 'den İçel milletvekili seçildi. TBMM Başkanlık Divanı üyeliği ve TBMM Kültür-Sanat Yayın Kurulu, Bilimsel ve Sanatsal Faaliyetler Komitesı Başkanhğıyaptı. Daha sonra SHP de Genel Başkan Yardımcılığı ve Genel Sekreterlik görevlerinde bulundu. Kültür Bakanlığı görevini 1991 'den bu yana sürdürüyor. uygarlıklara beşik olmuştur. Ülkemizde 3. 000'in üzerinde antik kent, yüzlerce tûmü- lüs ve Yunanistan'dan çok antik Yunan eseri, ttalya'dan çok Roma eseri bulun- maktadır. Kültürel miras Bu nedenle, ülkemizde bulunan tarihi, do- ğal ve kültürel miras, insanbk tarihinin aydınlatılabilmesınde de çok önemli bir kaynak konumundadır. Mülkiyet hak- lanrun kısıtlandığı öne sürülerek atılan bu adımın yanlışlığı çok kısa zamanda ortaya çıkar. Ama, böyle bir düzenlemenin çok kısa bir zaman yürürlükte kalması bile, gi- derilmesi olanaksız kayıplara neden olur. Katfiam durdu Önerinin yasalaşması, betonlaşmayı hız- landırmasınm ötesinde,. Türkiye'yi beton yığınjna çevirecekti. Göçolgusu ve kentsel rantın SıT uygulamasına rağrnen lstan- bul'u, Ege ve Akdeniz sahillerini ne hale getirdiği ortada. SfT uygulaması kalkarsa ne olur? Bunu düşünmek bile bir kâbus gibigeliyorbana... Bugün, dünya ülkeleri yoğun bir kültü- rel kimlik arayışı sürecini yaşarken, ûlke- mizin zengin kültürel kimliğini oluşturan bu değerlerin yok edilmesine seyirci kal- manın sorumluluğunu hiç kimse taşıya- maz. Aynca, kültürel ve doğal mirasın ko- runması ile ilgili çeşitli uluslararası anlaş- malara imza atarak, yükümlülük altına gi- ren Türkiye'nin, uluslararası platformda böylesi bir kıyınun hesabını vermesi de mümkün değildır. Kakiı ki günümüzde artık ülkelerin dünya uluslar ailesi içerisin- deki yeri, ekonomik gelişmışlik düzeyleri- nin yanı sıra kültürel değerlerine sahip çı- kmaktakı kararblık veduyarlılıklanyla be- Ürleniyor. Türkiye'yi dünyaya bir "kültür devleti" ola- raktamtmayı amaçlayan Kültür Ba- kanlığî'nın çabalanna, bu tür bir uy- gulamanınne denli zarar verecegj de açıktır. Koru- manın temel sorunlan- ndan biri ola- rak karşımı- za çıkan eko- nomik boyutu çözmek için çözümler ara- mak yerine, acelecilik ve kolaycılıkla, dö- nüşü olrriayan bir yola gjrilmek istenmesi- ni anlayabilmek hayli güç... 2863 sayılı yasamn yeterli olmadığını biz de biliyoruz. Yasanın yeniden düzenlen- mesi için başlattığımız çahşmalar sonuç- lanmak üzeredir. Oüzenlenmekte olan 2863 sayıh yasanın 12. maddesi, sorunun çözümû için arayışlar olduğunu ortaya koymaktadır. Bu maddede yer alan Kül- tür ve Tabiat Variıklannı Koruma Fonu ve aynı yasaya bağlı olarak çıkartılan Ta- kas Yönetmeliği'ne en kısa zamanda işler- lik kazandınla- caktır. Kültür ve tabiat varlıklannı konımak için oluşturulan fonun ,yeterli olmadığı bir gerçektir. Yıne Hazuıe arazisi ile takâs uygulaması- nda, Milli Emlak'- ta işlemler maa- lesef ağır yürü- mektedir. Ama bu arada, proje yapımında yardı- mlar da olanaklar ölçüsünde sürdü- rülmektedir. imÇarpıklığı düzeltmekistedik Geriçeküentaslak Bütün Türkiye 'deki tarihi vekültürel mirasmyeniden talan edilmesineyoi açacağısöylenen, A NA P Çorum Milletvekili A tes Amiklioğlu 'nunhazırladığı yasa taslağı doğmadan ölau. Bütün SİT alanlanntn korunmasını üçyıliçınde kamulastırılmalart koşuluna bağlayan taslak, Türkiye 'de imarlasmaya hız vereceği ve betonlaşmayıcesaretlendireceğisavunularak büyük tepkiylekarşüandı. Bu tepkiler üzerine Amiklioğlu geri adtm attı ve taslağıgeriçekti. Konuyla ilgili olarak taslağtnmiman Ateş Amiklioğlu ve Kültür Bakanı Fikri Sağlar 'la konuştuk. Bu tip bir önennın yasalaşması halinde, ûlkemizin ve dünyamn son derece önemli tari- hi, doğal ve kültürel mirasının bir anlamda yağmalanarak yok edümesi kabul edilmiş olacaktı. Ama ben, milletvekili arkadaş- lanmın sağduyulanna ve kamuoyuna güven- dim ve tarih mirasımız kurtuldu.. Zaten tarihi, doğal ve kültürel mi- rasın katliamma yol açacak böyle bir öneri- ye, TBMM'nin evet di- yebileceğine kesinlikle raanmıyordum. - Amiklioğlu, Çonnn mflktvekiti olduğu hal- de. Çorutn'un da özel mülkiyetteki tarihsel bölgderinin konıma afauu olmaktaa çduuıldığı görüşü orta- ya atıldı. Suce \mikli- oğia bu taslağı neden bazniaınış olahüir? SAĞLAR: Geri çe- kilen bu ve bunun gibi önerilerin yasalaşması dururnunda, Türkiye genelindeki tüm SIT alanlan gibi, Çorum'- dakı korunması gerekli caşınmaz kûltür varh- klân ile SİT alarlannın da olumsuz biçimde et- icileneceği açıktır. Sayın Amikb'oğlu'nun 5nerisini neden han- rlarmş olduğunun yaniDnı. en iyi kendisi rerebilir. Doğrusu da, au soruyu sayın Amik- joğlu'nun yanıtlaya- •ak kamuoyunu aydı- ılatmasıdır. Ama ben, Milli Emlak'ta, Hazı- üe'de görev yapmış bir îürokrat olan Sayın Amıkhoğlu'nun, böy- e ciddi bir tahfibata ve kıyıma yol açmayı unaçlamadığına ınanıyorum.. Sanıyorum ıir bilgi eksikliği ya da ifade yanlışlığından caynaklanıyor - fstanut'da, Mimar Sinan t niversitesr- ıdeki I. Kentsel Konıma Kolokyumu'nda tonaşan KüJtür Bakanlığı Müsteşar VardııtKRi Erten Altaban "Taslağı öneren- er TürKiye'yi tanımıyor" dedi. Siz Kültür Sakanı oiarak bu konuda neler dfişünüyor- «nwz? 5AĞLAR: Müsteşar Yardımcımız'm bu iözleri ile ûlkemizin sahip olduğu zengin iültür potansıyelini vurgulamak ıstedığini anıyonım. Anadolu. tarihin en eski dö- ıemlerinden bu yana çok çeşitli ve yetkin Tarlhcennetl Ülkemizde 3.000'in üzerinde antik kent, yüzlerce tümüîüs ve Yunanistan'dan çok antik Yunan eseri, İtalya'dan çok Roma eseri bulunmaktadır. Bu nedenle, ülkemizde bulunan tarihi, doğal ve kültürel miras, insanlık tarihinin aydınlatılabilmesinde de çok önemli bir kaynak konumundadır. Mülkiyet hakkına elbette saygı duyuyo- nız. Ama, ülkenin ve hatta tûm insanlığın ortak çıkarlanru hiçe sayan bir anlayışı ka- bul etmek mümkün değildir. MüUciyet hakkı, hiçbir çağdaş ülkede toplumun ve insanlığın ortak çıkarlan ile çelişemez. - Hazırlanan taslakla betoniaşma (n- zlandınlacak deniliyor. Buna gerekçe ola- rak da Türki) e'de betonlaşmaya karşı yn- rürlükteki en etkili önlemin SİT uygulaması olduğu savunulu} or. Bize bu konudaki görü- şünü/ü aynatılı olarak anlatır mısınız? SAĞLAR: Yasa önerisinin Meclis'te ka- bul edilmesi halinde neler olacağmı şöyle bir düşünmek bile insanı ürkütüyordu... Kültür Ba- kanlığı'nca Türki- ye'deilkkez"Kül- tür ve Sanat Yatınmlanna Teşvik" adı ile kültürel yatınmla- ra destek uygula- n-tsı baş- laühmşür. StT alanlan içerisinde kalan tesciUı bina onanmlan için bu uygulamadan ya- rarlanılabile- cektir. Konuyla ilgili yasalara, daha çağdaş yorumlar getiıecek düzenle- meleri yaparak, kısa süre içerisinde Başbakanhğa su- nacağız. Bu çağ- daş yaklaşımm çıkış noktası. tari- hi, doğal ve kültü- rel mirasla insan- lann içiçe yaşaya- bileceği bir düzen- leme oluştur- maktır. Sadece ya- salarlakorurnage- tinnekle yetinme- yerek, haİkın ken- di değerlerine sa- hip çıkmasını sağ- layacak bir an- layışın ülkede ege- men kılınması ve toplumda koruma bilincinin yaşarna gecirilmesi için çaba gösteriyoruz. Pamukkale Ko- ruma Projesi çerçevesinde baş- lattığımız çalışma- lan, kamuoyunun gündemine soka- cak lcampanyalar- la desteklememi- zin temel nedeni de, toplumdaki koruma bilinci ve du- yarlılığıru artırmaktır. Aynı yaklaşımı Ka- padokya ve Hasankeyf için de yıneleyece- ğiz. Pamukkale ile ilgili çahşmalanmızda toplumdan aldığ^mız besleyici tepki son derece sevindirici bir düzeyde olmuştur. Yani, bu konudaki yaklaşımımız, toplum tarafmdan benimsenmiştir. Özellikle ço- cuklanmızın ve gençlerimizin koruma bi- linci konusunda son derece duyarlı oldu- ğunu görmekten büyük mutluluk duyuyo- rum.Keza, basm ve diğer kitle iletişim araçlanrun da bu konudaki destekleri ger- çekten sevindiricidir. Sayın Amiklıoğlu'- nun önerisine karşı kaınuoyunda gösteri- (en duyarülık ve tepki. sanınm toplumda sağlıklı bir koruma anlayışının yerleşmeye başladığmın da güzel bir göstergesidir. Teşvik - Sizin ortaya atöğnuz ve daha sonra geri çektiğiniz SİT alanlarının korunabil- mesini üc yıl içinde kamulaştırma koşulu- na bağlayan yasa taslağının ülkenin her yanını imara açacağı beürriliyor. Siz bu yasa taslağmı hazviarken neyi amaçb- yordunuz? AMtKLİOĞLU- Bu yasa teklifim maalesef kamuoyuna yariüş ve noksan olarak aksettirildi. Kaldı ki bu teklıfi de kesinlikle politik bir mülahaza ile ver- medim. Aksine, devletine 30 yılını ver- miş bir insan olarak çarpık bir uygula- mayı kamuoyuna ve TBMM'nin gün- demine getinp düzeltmek için verdim. Bununla amaam, Tabiat Varhldannı Koruma Kurulu'na işlerlik kazandı- rmakü. Burada büyük istismarlar yapılıyor. Hantal kalıruş, işlemeyen bir kurul var. Kurul üyesi bir arkadaş geliyor, koca bir sokağa, hatta koca bir mahalleye, 'Ko- ruma altına alınmışür" diye rapor ve- riyor. Parası olan evini kurtanyor. Olmayan, de- deden, baba- dan kaJma bu konutu ne sa- tabiliyor, ne kiraya verebi- liyor, ne de kendi otura- biliyor. İşte benim teklifim sadece bunlarla anırlı. Üstelik öncesini de kapsamıyor. Yani devletin. hükümetin tasarrufu altındaki yerlerle, koylarla, doğal SİT alanlanyla, kıyılarla, ormanlarla ilgisi yok. SİTin anlamı Kaldı kı SİT alanlan, doğal arkeo- lojik, mimari, belgesel ve kentsel değer- leriyle millet ve uluslararası kültürel ve turistik ilışkiler içinde yaşama ka- zandınlması gereken alanlardır. SİT alanı, hiçbir yerine dokunulmayacak alan değil. özel uygulama gerektiren alan anlamını taşır. Bu iübarla, evi, ken- di oturduğu konutu koruma altına alı- nan vatandaşlanrruza devletin bir şekil- de sahip çıkması lazımdır. Her şehirde bu çirkin görünümii ve- ren yapılar var. Bunu söylediğiniz za- man "Gelin, çarpıklığı düzeltelim. İşle- ATEŞ AMİKLİOĞLU 1944, Çorum doğumlu. Uzunyıllar Maliye Bakanlığı nda denetim elemanı, genel'müdür yardırncısı, Milli Emlak Genel Müdürü. Personel ve Maliİşler Genel Müdürü, TC Emekli Sandtğı Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarı olarak görev yaptı. 20 Ekim 1991 yılında A NA P 'tan Çorum Milletvekili seçildi. rsanız "Acaba devlet, malını birilerine peşkeş mi çekiyorT derler. Ikincisi ve çok önemli bir hususu arz etmek istiyorum. Bayındırlık ve İmar Komisyonu'nun tutanaklan incelenirse aynen orada^da ifade ettim. Maliye Ba- kanlığVnın tarihinde cumhuriyetin ilanı- ndan bugüne kadar korunması gerekli tek bir mesken veya konutun Hazine'ye ait bir parselle değişürildigi, yani takas edildiği vaki değil. Görüşaldım Bendeniz yıllarca Milli Emlak Mü- dürlüğü yaptım. Böyle bir olay olmadı. Bundan sonra da oldu mu, diye şjmdiki arkadaşlanmıza sordum. #f'Tek bir uy- gulama olmadı" dediler. O halde uy- gulama olanajh olmayan ve tek bir em- sali bulunmayan Takas Yönetmeliği'ne sığınmak vicdanlan hiç mi sızlatmıyor? - Taslağı hazırlarken kimlerden görüş aMımz? ilgisi var. (Benim veya yakınlanmm böyle bir konutu yok.) Bu olayı rahmetli Adnan Kahveci'yle birlikte çalışmıştık. BinJerce dilekçe ve klasörler dolusu teşekkür geldi. Baştan beri bir yanlış anlama var. Ilk bölümde de izah etüm. Tarihi ve kültürel değerle- ri konımak hepimizin milli bir görevi- dir. Koruma aluna alınan ve oriaracak parası dahi olmayan insanlanmıza han- gi yasal çerçeve içinde olanak sağlana- caksa sağlamak da bir devlet görevidir. Bu iübarla konunun koylarla, tarihi ve kültürel yerlerle en küçük bir ilgisi yok- tur Suçlamalar ağır - İstanbul'da Mimar Sinan Üniversi- tesi'ndeki 1. Kentsel Koruma Koiok- yumu'nda konuşan Kültür Bakanlığı Betoniasma değil Teklifin betonlaşmayla ilgisi yok. Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu birsokağı veya bir mahalleyi (zira teklifin gerekçesinde de sadecemesken ibaresi var) koruma altına alırken buralann tarihini, güzelliğini ve korumanın önlemlerini almalı. Müsteşar Yardımcsı Erten Altaban, Türkiye'de toplam 2857 SİT bulundu- ğunu, 44.400 da eski eser olarak sap- tannuş kültür mirası yapı olduğunu söyle- di. Altaban konuşmasında, "Bu tarihsel fenginlik salt kamulaştırma jöntemiyie nasıl korunabilir?" sorasunu sordu ve "Taslağı önerenler Türkiye'yi tanmu- yor" dedi. Siz bu konuda neler söyleye- ceksmiz? AMİKlJOĞLU- Müsteşar Yar- dımcısı arkadaşımız benimle görüşme nezakeöBİ gösterse veya bu teklif gö- rüsülürken komisyonda bulunmuş ol- saydı herhalde bu sözleri söylemezdi. Parası yoksa! Kurul üyesi bir arkadaş geliyor, koca bir sokağa, hatta koca bir mahalleye, "Koruma altına alınmıştır" diye rapor veriyor. Parası olan evini kurtanyor. Olmayan, dededen, babadan kalma bu konutu ne satabiliyor, ne kiraya verebiliyor, ne de kendi oturabiliyor. İşte benim teklifim sadece bunlarla sınırlı. \ meyen, hantallaşmış bir yapıya işlerlik kazandıralım" deyince "Vay efendim, bu adam tarihi değerieri yok ediyor. Kültür düşmanı ilan edelim" demek çare olmasa gerek. Gerek Meclis Genel Kurulu'nda, gerekse de komisyonda şunu ifade ettim: "Tarihi ve kültürel değerlerimizi ko- rumak bir vatandaşhk görevidir. Ha- rabeye dönmüş konutlan ve değerieri korumak da devletin görevidir. Resto- rasyon projesi alan yerler ve koruma altına alınan meskenler Toplu Konut Fonu'ndan öncelikli olarak kredî alabil- meli. Ya da bakanlık bütçesine ödenek konulsun, bu tür meskenlere öncelik ve- rilsin." Komisyondaki konuşmam harfiyen böyledir. Yoksa, basının yazdığı gibi ne bir tek laf ettim, ne de bir söz söyledim. Kültürel ve mimari değerlenn korun- ması ve yaşatılması yalnız kendi toplu- mumuzu ilgilendirmemekte, uluslara- rası sözleşmeler ile bızim dışımızdaki dünya da değerlerin yaşatılmasına sahip çıkmaktadır. Bu değerieri yok etmek de- mek, ülkenin gelecekteki itibannı yok etmek demektir. Yoksa bugün olduğu gibi olayın tam izahını yapamadan yanm yamalak yazarsanız veya anlatı- AMÜCLİOĞLU- Komisyonda da ifade ettim. Bu teklifi Mimarlar Odası Genel Sekreteri Sayın Merih Karaas- lan'la da görüştüm. Kendilerinin ha- zırladığı önerilen koalisyon hükümeti kurulur kunılmaz Sayın Bakan'a ilettik- lerini söylediler. Hatta aynen "Türkiye'- de bugün kurulun çahşmalanndan memnun olan tek bir mimar bula- mazsınız" dediler. Teklifim noksan olabilir. Başkanlık Divanı uzmanlan ile biriikte redakte et- sin. dedim. Nitekim karar da böyle çıkmıştır. Hamasi laflara sınığıp vatandaşı mağ- dur etmeyelim. 500 gûndür bu konuda- ki tasanlar hazır. Bir haftaya kadar, 15 güne kadar Meclis'e sunacağız diyen- lerin artık harekete geçmesini beklemek ve bunu teşvik etmek de bir milletvekili olarak benim görevimdir. Çorumlulukla ilgisi yok - Siz ANAP Çorum millet>ekilisiniz. Bu taslakla, Çorum'un da özel mülkiyet- teki tarihsel bolgelcrinin koruma alanı ol- maktan çıkanldığı göcüşü ortaya atıldı. Sizin bu konudaki görüşleriniz nelerdir? AMİKLİOĞLU- Bu konunun Ma- latya ile Erzurum'la veya Çorum'la de- ğil. bütün bu durumda olan konutlarla - Hazniadığınız taslakla betoniaşma hızlandınlacak. deniliyor. Buna gerekçe olarak da Türkiye'de betonlaşmaya karşı ynrüriükteki en etkili önlemin SİT uygu- laması olduğu savunuluyor. Siz bu görnşe kanlıyor musunuz? AMİKLİOĞLU- Teklifin betonlaş- mayla ilgisi yok. Tabiat Varhklannı Koruma Kurulu bir sokağı veya bir mahalleyi (zira tekli- fin gerekçesinde de sadece mesken iba- resi var) koruma altına alırken buralann bedir ve tarihini, güzelliğini ve koru- manın önlemlerini almalı. Yasa yetersizse yeni bir yasa Ue. uygula- mada da sıkıntı var ise bu hususlar dü- zeltilmelidir. Benim teklifim noksan olur, eksiklikleri bulunabilir. Ama ben bir gerekçe ile bir sıkıntıyı ortaya koy - dum. Cumhurivefe teşekkür Aynca başta Cumhuriyet gazetesi ol- mak üzere basınımıza teşekkür edi- yorum. En azından birçarpıklığın düzelülme- si için bakanlığı uyarmışlardır. Bundan sonra başta Mimarlar Odası olmak üze- re konunun uzmanlan daha sağlıklı çö- zütnü üretecek ve göstereceklerdir. Te- şekkür ederim.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle