Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 2MAYIS1993PAZAR;
HAFTAMN KONUKLARI
Leyla Tavşanoğlu, SİT alanlarınınyağmaya açılmasını 'Höyükler Diyarı' Çorıım milletvekiline ve Kültür Bakanı 'na sordu
Tarihimiras
bir anda yağmalanırdı- AJVAP Çortım MflJetvekili Ateş Amik-
lioğlu'nun hazırladığı, daha sonra da geri
çcktiği SİT alanlarının korunabilmesini üç
yıl içinde kamulaştınna koşuluna bağlayan
yasa taslağının ülkenin her yanını imara
açacağı belirtilijor. Siz btı konuda ne düşü-
nüyorsunuz?
SAĞLAR: Kültürel ve doğal mıras ola-
rak tanımladığımız değerlerin koranması,
salt ûlkemizin değil. insanlığın ortak bir
sonınudur. Çünkü bu değerler sadece bi-
zım değil, tüm insanlığın ortak mirasıdır.
Bir Afrika atasözû "Dûnya bize ataianmı-
zdan miras kalmadı. bız onu çocuklanmı-
zdan ödünç aldık" der. Bu doğrultuda, söz
konusu değerlerin sağlıklı bir biçımde ko-
nınarak gclecek kuşaklara aktanlması he-
pimizin ortak sorumluluğudur. Bunun'
gibi yasa önerisinin gerçekleşmesi halinde,
doğal ve kültürel varlıklanmızın yok ol-
ması kacınılmazdır. Çünkü, önenye göre
üç yıl içerisinde kamulaştırma yapılmadığı
takdirde, SİT alanlan imara açılacaktır.
Ama bu iş gerçekleşmedi. Bugün Türkıye'-
de korunması gerekli taşınmaz kültür ve
tabiat varlığı olarak tescil edılmiş 2.425 ar-
keolojik, 269 doğal, 146 kentsei, 17 tarihi
Meclls'ten gecmedi
Önerinin yasalaşması
halinde, ûlkemizin ve
dünyamn son derece
önemli tarihi, doğal ve
kültürel mirasının bir
anlamda yağmalanarak
yok edilmesi kabul edilmiş
olacaktı. Amaben,
milletvekili arkadaşlanmın
sağduyulanna güvendim.
Ve taslak geri döndü.
StT alanı ile 29.795 sivil mimarlık örneği,
4.952 dini yapı, 4.708 kültürel yapı, 6I4
idari yapı, 377 endüstriyel ve ücari yapı,
1.57i mezariık, I74şehitlik. I4l amtve875
doğal oluşum bulunmaktadır. Bütçenuı
tamamını kamulaştırmaya tahsıs etseniz
bile, bunu gerçekleş-
tirebiLmek mümkün
değildir. Bu durumda,
binlerce yılın birikimi
talan edileceku .
Bundan kimler yarar
sağtayabilir?
SAĞLAR- Sıraladı-
ğım kültür varhklanrun
öncelikle korunması
uluslararası anlaşma-
larla da güvence altına
ahnmışnr. Söz konusu
yasa önerisi. ûlkemizin
de taraf olduğu ve hü-
kümlerini yerine getir-
mekle yükümlü bulun-
duğu bu anlaşmalsrla
da çelişmektedır.
FİKRİ SAĞLAR
1953 Mersin doğumlu. Ortaöğrenimini
Galatasaray Lisesi'nde tamamladı,
1978 'de Hacettepe Üniversitesi İşletme
Bölümü 'nübitirdi. 1983 te HP 'den İçel
milletvekili seçildi. TBMM Başkanlık
Divanı üyeliği ve TBMM Kültür-Sanat
Yayın Kurulu, Bilimsel ve Sanatsal
Faaliyetler Komitesı Başkanhğıyaptı.
Daha sonra SHP de Genel Başkan
Yardımcılığı ve Genel Sekreterlik
görevlerinde bulundu. Kültür Bakanlığı
görevini 1991 'den bu yana sürdürüyor.
uygarlıklara beşik olmuştur. Ülkemizde 3.
000'in üzerinde antik kent, yüzlerce tûmü-
lüs ve Yunanistan'dan çok antik Yunan
eseri, ttalya'dan çok Roma eseri bulun-
maktadır.
Kültürel miras
Bu nedenle, ülkemizde bulunan tarihi, do-
ğal ve kültürel miras, insanbk tarihinin
aydınlatılabilmesınde de çok önemli bir
kaynak konumundadır. Mülkiyet hak-
lanrun kısıtlandığı öne sürülerek atılan bu
adımın yanlışlığı çok kısa zamanda ortaya
çıkar. Ama, böyle bir düzenlemenin çok
kısa bir zaman yürürlükte kalması bile, gi-
derilmesi olanaksız kayıplara neden olur.
Katfiam durdu
Önerinin yasalaşması, betonlaşmayı hız-
landırmasınm ötesinde,. Türkiye'yi beton
yığınjna çevirecekti. Göçolgusu ve kentsel
rantın SıT uygulamasına rağrnen lstan-
bul'u, Ege ve Akdeniz sahillerini ne hale
getirdiği ortada. SfT uygulaması kalkarsa
ne olur? Bunu düşünmek bile bir kâbus
gibigeliyorbana...
Bugün, dünya ülkeleri yoğun bir kültü-
rel kimlik arayışı sürecini yaşarken, ûlke-
mizin zengin kültürel kimliğini oluşturan
bu değerlerin yok edilmesine seyirci kal-
manın sorumluluğunu hiç kimse taşıya-
maz. Aynca, kültürel ve doğal mirasın ko-
runması ile ilgili çeşitli uluslararası anlaş-
malara imza atarak, yükümlülük altına gi-
ren Türkiye'nin, uluslararası platformda
böylesi bir kıyınun hesabını vermesi de
mümkün değildır. Kakiı ki günümüzde
artık ülkelerin dünya uluslar ailesi içerisin-
deki yeri, ekonomik gelişmışlik düzeyleri-
nin yanı sıra kültürel değerlerine sahip çı-
kmaktakı kararblık veduyarlılıklanyla be-
Ürleniyor. Türkiye'yi dünyaya bir "kültür
devleti" ola-
raktamtmayı
amaçlayan
Kültür Ba-
kanlığî'nın
çabalanna,
bu tür bir uy-
gulamanınne
denli zarar
verecegj de
açıktır.
Koru-
manın temel
sorunlan-
ndan biri ola-
rak karşımı-
za çıkan eko-
nomik boyutu çözmek için çözümler ara-
mak yerine, acelecilik ve kolaycılıkla, dö-
nüşü olrriayan bir yola gjrilmek istenmesi-
ni anlayabilmek hayli güç...
2863 sayılı yasamn yeterli olmadığını biz
de biliyoruz. Yasanın yeniden düzenlen-
mesi için başlattığımız çahşmalar sonuç-
lanmak üzeredir. Oüzenlenmekte olan
2863 sayıh yasanın 12. maddesi, sorunun
çözümû için arayışlar olduğunu ortaya
koymaktadır. Bu maddede yer alan Kül-
tür ve Tabiat Variıklannı Koruma Fonu
ve aynı yasaya bağlı olarak çıkartılan Ta-
kas Yönetmeliği'ne en kısa zamanda işler-
lik kazandınla-
caktır. Kültür ve
tabiat varlıklannı
konımak için
oluşturulan fonun
,yeterli olmadığı
bir gerçektir. Yıne
Hazuıe arazisi ile
takâs uygulaması-
nda, Milli Emlak'-
ta işlemler maa-
lesef ağır yürü-
mektedir. Ama bu
arada, proje
yapımında yardı-
mlar da olanaklar
ölçüsünde sürdü-
rülmektedir.
imÇarpıklığı
düzeltmekistedik
Geriçeküentaslak
Bütün Türkiye 'deki tarihi vekültürel mirasmyeniden
talan edilmesineyoi açacağısöylenen, A NA P Çorum
Milletvekili A tes Amiklioğlu 'nunhazırladığı yasa
taslağı doğmadan ölau. Bütün SİT alanlanntn
korunmasını üçyıliçınde kamulastırılmalart koşuluna
bağlayan taslak, Türkiye 'de imarlasmaya hız vereceği
ve betonlaşmayıcesaretlendireceğisavunularak büyük
tepkiylekarşüandı. Bu tepkiler üzerine Amiklioğlu geri
adtm attı ve taslağıgeriçekti. Konuyla ilgili olarak
taslağtnmiman Ateş Amiklioğlu ve Kültür Bakanı
Fikri Sağlar 'la konuştuk.
Bu tip bir önennın
yasalaşması halinde,
ûlkemizin ve dünyamn
son derece önemli tari-
hi, doğal ve kültürel
mirasının bir anlamda
yağmalanarak yok
edümesi kabul edilmiş
olacaktı. Ama ben,
milletvekili arkadaş-
lanmın sağduyulanna
ve kamuoyuna güven-
dim ve tarih mirasımız
kurtuldu.. Zaten tarihi,
doğal ve kültürel mi-
rasın katliamma yol
açacak böyle bir öneri-
ye, TBMM'nin evet di-
yebileceğine kesinlikle
raanmıyordum.
- Amiklioğlu, Çonnn
mflktvekiti olduğu hal-
de. Çorutn'un da özel
mülkiyetteki tarihsel
bölgderinin konıma
afauu olmaktaa
çduuıldığı görüşü orta-
ya atıldı. Suce \mikli-
oğia bu taslağı neden
bazniaınış olahüir?
SAĞLAR: Geri çe-
kilen bu ve bunun gibi
önerilerin yasalaşması
dururnunda, Türkiye
genelindeki tüm SIT
alanlan gibi, Çorum'-
dakı korunması gerekli
caşınmaz kûltür varh-
klân ile SİT alarlannın
da olumsuz biçimde et-
icileneceği açıktır.
Sayın Amikb'oğlu'nun
5nerisini neden han-
rlarmş olduğunun
yaniDnı. en iyi kendisi
rerebilir. Doğrusu da,
au soruyu sayın Amik-
joğlu'nun yanıtlaya-
•ak kamuoyunu aydı-
ılatmasıdır. Ama ben,
Milli Emlak'ta, Hazı-
üe'de görev yapmış bir
îürokrat olan Sayın Amıkhoğlu'nun, böy-
e ciddi bir tahfibata ve kıyıma yol açmayı
unaçlamadığına ınanıyorum.. Sanıyorum
ıir bilgi eksikliği ya da ifade yanlışlığından
caynaklanıyor
- fstanut'da, Mimar Sinan t niversitesr-
ıdeki I. Kentsel Konıma Kolokyumu'nda
tonaşan KüJtür Bakanlığı Müsteşar
VardııtKRi Erten Altaban "Taslağı öneren-
er TürKiye'yi tanımıyor" dedi. Siz Kültür
Sakanı oiarak bu konuda neler dfişünüyor-
«nwz?
5AĞLAR: Müsteşar Yardımcımız'm bu
iözleri ile ûlkemizin sahip olduğu zengin
iültür potansıyelini vurgulamak ıstedığini
anıyonım. Anadolu. tarihin en eski dö-
ıemlerinden bu yana çok çeşitli ve yetkin
Tarlhcennetl
Ülkemizde 3.000'in üzerinde antik kent, yüzlerce
tümüîüs ve Yunanistan'dan çok antik Yunan eseri,
İtalya'dan çok Roma eseri bulunmaktadır. Bu
nedenle, ülkemizde bulunan tarihi, doğal ve kültürel
miras, insanlık tarihinin aydınlatılabilmesinde de
çok önemli bir kaynak konumundadır.
Mülkiyet hakkına elbette saygı duyuyo-
nız. Ama, ülkenin ve hatta tûm insanlığın
ortak çıkarlanru hiçe sayan bir anlayışı ka-
bul etmek mümkün değildir. MüUciyet
hakkı, hiçbir çağdaş ülkede toplumun ve
insanlığın ortak çıkarlan ile çelişemez.
- Hazırlanan taslakla betoniaşma (n-
zlandınlacak deniliyor. Buna gerekçe ola-
rak da Türki) e'de betonlaşmaya karşı yn-
rürlükteki en etkili önlemin SİT uygulaması
olduğu savunulu} or. Bize bu konudaki görü-
şünü/ü aynatılı olarak anlatır mısınız?
SAĞLAR: Yasa önerisinin Meclis'te ka-
bul edilmesi halinde neler olacağmı şöyle
bir düşünmek bile insanı ürkütüyordu...
Kültür Ba-
kanlığı'nca Türki-
ye'deilkkez"Kül-
tür ve Sanat
Yatınmlanna
Teşvik" adı ile
kültürel yatınmla-
ra destek uygula-
n-tsı baş-
laühmşür. StT
alanlan içerisinde
kalan tesciUı bina
onanmlan için bu
uygulamadan ya-
rarlanılabile-
cektir.
Konuyla ilgili
yasalara, daha
çağdaş yorumlar
getiıecek düzenle-
meleri yaparak,
kısa süre içerisinde
Başbakanhğa su-
nacağız. Bu çağ-
daş yaklaşımm
çıkış noktası. tari-
hi, doğal ve kültü-
rel mirasla insan-
lann içiçe yaşaya-
bileceği bir düzen-
leme oluştur-
maktır. Sadece ya-
salarlakorurnage-
tinnekle yetinme-
yerek, haİkın ken-
di değerlerine sa-
hip çıkmasını sağ-
layacak bir an-
layışın ülkede ege-
men kılınması ve
toplumda koruma
bilincinin yaşarna
gecirilmesi için
çaba gösteriyoruz.
Pamukkale Ko-
ruma Projesi
çerçevesinde baş-
lattığımız çalışma-
lan, kamuoyunun
gündemine soka-
cak lcampanyalar-
la desteklememi-
zin temel nedeni
de, toplumdaki koruma bilinci ve du-
yarlılığıru artırmaktır. Aynı yaklaşımı Ka-
padokya ve Hasankeyf için de yıneleyece-
ğiz. Pamukkale ile ilgili çahşmalanmızda
toplumdan aldığ^mız besleyici tepki son
derece sevindirici bir düzeyde olmuştur.
Yani, bu konudaki yaklaşımımız, toplum
tarafmdan benimsenmiştir. Özellikle ço-
cuklanmızın ve gençlerimizin koruma bi-
linci konusunda son derece duyarlı oldu-
ğunu görmekten büyük mutluluk duyuyo-
rum.Keza, basm ve diğer kitle iletişim
araçlanrun da bu konudaki destekleri ger-
çekten sevindiricidir. Sayın Amiklıoğlu'-
nun önerisine karşı kaınuoyunda gösteri-
(en duyarülık ve tepki. sanınm toplumda
sağlıklı bir koruma anlayışının yerleşmeye
başladığmın da güzel bir göstergesidir.
Teşvik
- Sizin ortaya atöğnuz ve daha sonra
geri çektiğiniz SİT alanlarının korunabil-
mesini üc yıl içinde kamulaştırma koşulu-
na bağlayan yasa taslağının ülkenin her
yanını imara açacağı beürriliyor. Siz bu
yasa taslağmı hazviarken neyi amaçb-
yordunuz?
AMtKLİOĞLU- Bu yasa teklifim
maalesef kamuoyuna yariüş ve noksan
olarak aksettirildi. Kaldı ki bu teklıfi de
kesinlikle politik bir mülahaza ile ver-
medim. Aksine, devletine 30 yılını ver-
miş bir insan olarak çarpık bir uygula-
mayı kamuoyuna ve TBMM'nin gün-
demine getinp düzeltmek için verdim.
Bununla amaam, Tabiat Varhldannı
Koruma Kurulu'na işlerlik kazandı-
rmakü.
Burada büyük istismarlar yapılıyor.
Hantal kalıruş, işlemeyen bir kurul var.
Kurul üyesi bir arkadaş geliyor, koca bir
sokağa, hatta koca bir mahalleye, 'Ko-
ruma altına
alınmışür"
diye rapor ve-
riyor. Parası
olan evini
kurtanyor.
Olmayan, de-
deden, baba-
dan kaJma bu
konutu ne sa-
tabiliyor, ne
kiraya verebi-
liyor, ne de
kendi otura-
biliyor. İşte
benim teklifim sadece bunlarla anırlı.
Üstelik öncesini de kapsamıyor. Yani
devletin. hükümetin tasarrufu altındaki
yerlerle, koylarla, doğal SİT alanlanyla,
kıyılarla, ormanlarla ilgisi yok.
SİTin anlamı
Kaldı kı SİT alanlan, doğal arkeo-
lojik, mimari, belgesel ve kentsel değer-
leriyle millet ve uluslararası kültürel ve
turistik ilışkiler içinde yaşama ka-
zandınlması gereken alanlardır. SİT
alanı, hiçbir yerine dokunulmayacak
alan değil. özel uygulama gerektiren
alan anlamını taşır. Bu iübarla, evi, ken-
di oturduğu konutu koruma altına alı-
nan vatandaşlanrruza devletin bir şekil-
de sahip çıkması lazımdır.
Her şehirde bu çirkin görünümii ve-
ren yapılar var. Bunu söylediğiniz za-
man "Gelin, çarpıklığı düzeltelim. İşle-
ATEŞ AMİKLİOĞLU
1944, Çorum doğumlu. Uzunyıllar
Maliye Bakanlığı nda denetim
elemanı, genel'müdür yardırncısı,
Milli Emlak Genel Müdürü.
Personel ve Maliİşler Genel
Müdürü, TC Emekli Sandtğı
Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu
Başkanı, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı Müsteşarı
olarak görev yaptı. 20 Ekim 1991
yılında A NA P 'tan Çorum
Milletvekili seçildi.
rsanız "Acaba devlet, malını birilerine
peşkeş mi çekiyorT derler.
Ikincisi ve çok önemli bir hususu arz
etmek istiyorum. Bayındırlık ve İmar
Komisyonu'nun tutanaklan incelenirse
aynen orada^da ifade ettim. Maliye Ba-
kanlığVnın tarihinde cumhuriyetin ilanı-
ndan bugüne kadar korunması gerekli
tek bir mesken veya konutun Hazine'ye
ait bir parselle değişürildigi, yani takas
edildiği vaki değil.
Görüşaldım
Bendeniz yıllarca Milli Emlak Mü-
dürlüğü yaptım. Böyle bir olay olmadı.
Bundan sonra da oldu mu, diye şjmdiki
arkadaşlanmıza sordum. #f'Tek bir uy-
gulama olmadı" dediler. O halde uy-
gulama olanajh olmayan ve tek bir em-
sali bulunmayan Takas Yönetmeliği'ne
sığınmak vicdanlan hiç mi sızlatmıyor?
- Taslağı hazırlarken kimlerden görüş
aMımz?
ilgisi var. (Benim veya yakınlanmm
böyle bir konutu yok.)
Bu olayı rahmetli Adnan Kahveci'yle
birlikte çalışmıştık. BinJerce dilekçe ve
klasörler dolusu teşekkür geldi. Baştan
beri bir yanlış anlama var. Ilk bölümde
de izah etüm. Tarihi ve kültürel değerle-
ri konımak hepimizin milli bir görevi-
dir.
Koruma aluna alınan ve oriaracak
parası dahi olmayan insanlanmıza han-
gi yasal çerçeve içinde olanak sağlana-
caksa sağlamak da bir devlet görevidir.
Bu iübarla konunun koylarla, tarihi ve
kültürel yerlerle en küçük bir ilgisi yok-
tur
Suçlamalar ağır
- İstanbul'da Mimar Sinan Üniversi-
tesi'ndeki 1. Kentsel Koruma Koiok-
yumu'nda konuşan Kültür Bakanlığı
Betoniasma
değil
Teklifin betonlaşmayla
ilgisi yok.
Tabiat Varlıklannı
Koruma Kurulu birsokağı
veya bir mahalleyi (zira
teklifin gerekçesinde de
sadecemesken ibaresi var)
koruma altına alırken
buralann tarihini,
güzelliğini ve korumanın
önlemlerini almalı.
Müsteşar Yardımcsı Erten Altaban,
Türkiye'de toplam 2857 SİT bulundu-
ğunu, 44.400 da eski eser olarak sap-
tannuş kültür mirası yapı olduğunu söyle-
di. Altaban konuşmasında, "Bu tarihsel
fenginlik salt kamulaştırma jöntemiyie
nasıl korunabilir?" sorasunu sordu ve
"Taslağı önerenler Türkiye'yi tanmu-
yor" dedi. Siz bu konuda neler söyleye-
ceksmiz?
AMİKlJOĞLU- Müsteşar Yar-
dımcısı arkadaşımız benimle görüşme
nezakeöBİ gösterse veya bu teklif gö-
rüsülürken komisyonda bulunmuş ol-
saydı herhalde bu sözleri söylemezdi.
Parası yoksa!
Kurul üyesi bir arkadaş geliyor, koca bir sokağa,
hatta koca bir mahalleye, "Koruma altına alınmıştır"
diye rapor veriyor. Parası olan evini kurtanyor.
Olmayan, dededen, babadan kalma bu konutu ne
satabiliyor, ne kiraya verebiliyor, ne de kendi
oturabiliyor. İşte benim teklifim sadece bunlarla
sınırlı.
\
meyen, hantallaşmış bir yapıya işlerlik
kazandıralım" deyince "Vay efendim,
bu adam tarihi değerieri yok ediyor.
Kültür düşmanı ilan edelim" demek
çare olmasa gerek. Gerek Meclis Genel
Kurulu'nda, gerekse de komisyonda
şunu ifade ettim:
"Tarihi ve kültürel değerlerimizi ko-
rumak bir vatandaşhk görevidir. Ha-
rabeye dönmüş konutlan ve değerieri
korumak da devletin görevidir. Resto-
rasyon projesi alan yerler ve koruma
altına alınan meskenler Toplu Konut
Fonu'ndan öncelikli olarak kredî alabil-
meli. Ya da bakanlık bütçesine ödenek
konulsun, bu tür meskenlere öncelik ve-
rilsin."
Komisyondaki konuşmam harfiyen
böyledir. Yoksa, basının yazdığı gibi ne
bir tek laf ettim, ne de bir söz söyledim.
Kültürel ve mimari değerlenn korun-
ması ve yaşatılması yalnız kendi toplu-
mumuzu ilgilendirmemekte, uluslara-
rası sözleşmeler ile bızim dışımızdaki
dünya da değerlerin yaşatılmasına sahip
çıkmaktadır. Bu değerieri yok etmek de-
mek, ülkenin gelecekteki itibannı yok
etmek demektir. Yoksa bugün olduğu
gibi olayın tam izahını yapamadan
yanm yamalak yazarsanız veya anlatı-
AMÜCLİOĞLU- Komisyonda da
ifade ettim. Bu teklifi Mimarlar Odası
Genel Sekreteri Sayın Merih Karaas-
lan'la da görüştüm. Kendilerinin ha-
zırladığı önerilen koalisyon hükümeti
kurulur kunılmaz Sayın Bakan'a ilettik-
lerini söylediler. Hatta aynen "Türkiye'-
de bugün kurulun çahşmalanndan
memnun olan tek bir mimar bula-
mazsınız" dediler.
Teklifim noksan olabilir. Başkanlık
Divanı uzmanlan ile biriikte redakte et-
sin. dedim. Nitekim karar da böyle
çıkmıştır.
Hamasi laflara sınığıp vatandaşı mağ-
dur etmeyelim. 500 gûndür bu konuda-
ki tasanlar hazır. Bir haftaya kadar, 15
güne kadar Meclis'e sunacağız diyen-
lerin artık harekete geçmesini beklemek
ve bunu teşvik etmek de bir milletvekili
olarak benim görevimdir.
Çorumlulukla ilgisi yok
- Siz ANAP Çorum millet>ekilisiniz.
Bu taslakla, Çorum'un da özel mülkiyet-
teki tarihsel bolgelcrinin koruma alanı ol-
maktan çıkanldığı göcüşü ortaya atıldı.
Sizin bu konudaki görüşleriniz nelerdir?
AMİKLİOĞLU- Bu konunun Ma-
latya ile Erzurum'la veya Çorum'la de-
ğil. bütün bu durumda olan konutlarla
- Hazniadığınız taslakla betoniaşma
hızlandınlacak. deniliyor. Buna gerekçe
olarak da Türkiye'de betonlaşmaya karşı
ynrüriükteki en etkili önlemin SİT uygu-
laması olduğu savunuluyor. Siz bu görnşe
kanlıyor musunuz?
AMİKLİOĞLU- Teklifin betonlaş-
mayla ilgisi yok.
Tabiat Varhklannı Koruma Kurulu
bir sokağı veya bir mahalleyi (zira tekli-
fin gerekçesinde de sadece mesken iba-
resi var) koruma altına alırken buralann
bedir ve tarihini, güzelliğini ve koru-
manın önlemlerini almalı.
Yasa yetersizse yeni bir yasa Ue. uygula-
mada da sıkıntı var ise bu hususlar dü-
zeltilmelidir. Benim teklifim noksan
olur, eksiklikleri bulunabilir. Ama ben
bir gerekçe ile bir sıkıntıyı ortaya koy -
dum.
Cumhurivefe teşekkür
Aynca başta Cumhuriyet gazetesi ol-
mak üzere basınımıza teşekkür edi-
yorum.
En azından birçarpıklığın düzelülme-
si için bakanlığı uyarmışlardır. Bundan
sonra başta Mimarlar Odası olmak üze-
re konunun uzmanlan daha sağlıklı çö-
zütnü üretecek ve göstereceklerdir. Te-
şekkür ederim.