19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURIYET 2MAYIS1993PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER Ulusveyurtbütünlüğüisteyenlere... Mıllı Eğıtım Bakanlığı'na. hukumete, sıyasal kurumlanmıza düşen görev, Atatürk'ün şu uyansmı Türk ulusuna hep duyurmaktır: "Bütün dünya ve ey ulus, ıyıce bıhnız kı Turk ulusu artık tankatlar, şeyhler, dervışler. muntler, mansıplar ulusu olamaz! Bir tek tankat (yol) vardır Uygarlık tankatı' Uygarlığın gereklennı yapmak, msan olmak ıçın yeter!" Pr. Dr. ÖZER OZANKAYA Atatürkçü Düşünce Derneği GenelBaşkanı M ıllı Eğıtım Bakanhğı- nın,"Kuran Kurslan" nı bıürenlen, kımı derslerden fark sınavı vermekıhfı altında ne yapıp edıp ortaokulu bıtırmış sayma yolundakı dırenışı de- mokrası ve ınsan haklannın oiduğu kadar, yurt ve ulus butünluğunun de baş güvences olan laık devlet duzeruru ve oğretım bırlığı ılkesını temelden sar- sacak bır gınşımdır Çunku ımam-hatıp yetışuren okul- lann kuruluş amaçlanna aykın olçu- lerde yaygınlaştınlması, ünıversıtelere ımam-hatıp çıkışlı öğrencılenn ahn- ması, okul yoneücılennın dınsel eğıtım kökenlılerden seçılmesı gıbı yapısal defpşıklıklerden sonra Kuran kurelan- nı ortaokullara seçenek yapacak bu adımla, laık devlet ve eğıüm bırbğı ıl- kelen daha geruş kapsamda ve dızge- sel (sıstemaük) bıçımde ışlemez kılına- caktır Her gün ulusal egemenhk ozgur- lük, ınsan haklanna bağlıhk demeçlen veren bır hukümetın ve onun Mıllı Eğıüm Bakanhğı'nın, yapması gereken şey. kamuoyunu, duymaya ahşık ol- madığı gerçekler konusunda bılgılen- dırmede baş sorumluluğun hukumet- lere, yonetıalere duştüğünu goz onun- de bulundurmak ve yurttaşlara Ata- türk'un yürekbbğı ıle seslenerek laık toplum, devlet ve eğıümın neden hem ınsan hak ve ozgürlüklenne dayalı de- mokraük dûzenın. hem toplumsal banşın, ulus bırlığının ve yurt butün- luğunun hem de uluslararası guç ve savgınbğın vazgeçılmez gereğı olduğu- nu anlatmaktır,' ulusa aıt ışlen ulus- tan gjzb tutmayıp", kaçağıyla. yasaby- la Kuran kurslannda ve ımam- haüp yeüştırmek uzere kurubnuş olan okul- larda yurt çocuklanna venlen eğıümın nıtebğını ulusun bılgısıne sunmakür Her toplumsal ve sıyasal duzen, te- mel ılkelennı, başta yenı kuşaklar ol- mak uzere tüm yurttaşlanna benım- setmek zorundadır Mıllı Eğıtım Ba- kanbğı, en temel görevının' demokrat yurttaşlar yetıştırmek' Ataturk'un dedığı gıbı "ulusal kulturumuzu uvgar ılkelerle v e ozgür duşuncelerle besleyıp guçlendırmek" olduğunu kavramab, "korkutmaya dayah ahlakın, bır er- dem olmadığı gıbı guvenılebıhr de ol- madığını" Türk ulusuna acıkca bebrt- mekte hıç duraksamamalıdır Bu bağlamda, Şenat ve E\kaf Ba- kanlığf nı kaldıran ve bugun de yürür- lukte olan yasada "msan ılışkılennı duzenleyıcı yasalar yapmak yetkısı yalnızca Turkıye Bü>uk Mıllet Meclı- sınındır" dıyen laıkbk tanımı, tüm eğı- üm kurumlannda gerekçelenyle oğre- übnebdır Bu tanım. ne bır dın adına, ne herhangı bır öğreü (doktnn) adına ne herhangı bır kışı ısüyor dıye yasa yapılamayacağını, >asalann yalnızca ozgür seçımlerle ve duzenlı arabklarla seçılen mecbslerce yapılacağını soyler, bundan başka yasalara hıçbır zaman değışmezlık nıtebğı bağlanamayacağı- nı, her gun yenıden yemye tarüşılıp de- ğıştmlmesını önermeye hıçbır engel konulamayacağını temel alır Işte okullar laıkhğın bu ozunu belletırken, dınsel yönetımınve dınsel eğıtımın dı- ne kutsalbk ve değışmezlık nıtebğı ver- dığınden, 'ulusal egemenbk ılkesını kabul etmedığını. bu vuzden laık ol- ma>an yoneümde ınsan haklannın ve ozgurlüğun olanaksız olduğunu açık- lamalıdır Ulus ve yurt bilinci için de... Mıllı Eğıüm Bakanbğı ve okullar. laıkhğın yokluğunda ulusal bırbğın ve yurt bıhncırun de olanaksız olduğunu soylemekten gen durmamabdır Top- lumsal yaşamın ve ınsan ıbşkılennın ozgur tartışma ortamında ve us (akıl) yoluyla yapılacak. değışmeve de açık yasalarla duzenlenmesı gerektığını ve bunun olanaklı olduğunu kavrama- mış bıreylerden oluşan bır topluluğun "ulus" (mıllet) değıl, ınsanlık değerını bıle anlamamış derbeder bır yığın ol- duğunu, Iran. Irak, Suudı Arabıstan ve Korfez kralbklan Afgarustan Pa- kıstan, Azerbaycan tüm dunyanın gözlen onune vetennce sergılemış de- ğıl mıdır kı, adı "ulusal eğıtım bakanb- ğı" olan bakanbk, ne yapıp edıp Türk ulusunu adı geçen derbeder toplumla- ra benzetmenın sonu gelmez çabalan- nı surduruyor'' En kanb ve sonu gelmez kavgalann aynı dının değışık mezheplen arasında yaşandığı, aynı dın ve aynı mezhepten olmanın bıle ınsan topluluklannı bır ulus habnde bırleşurme sonucu vere- medığı gerçeklen neden tum okullan- mızda acıklanmı>or \e tüm ulusumu- za anlaulmıyor9 Oysa Batı dunyasının Katolık-Pro- testan kavgalanyla penşan olmaktan ancak laık düzende karar kılmakla kurtulabıldığını, aynı Batı nın somur- gecılık amacıvla, etkıleyebıldığı her topluluğu laıkhkten uzak tutmaya ça- lışüğını. buralarda dınsel yoneüm ve eğıüme her desteğı verdığını gorup göstermek de admda ulusal nılelemesı bulunan Mıllı Eğıüm Bakanlığı'nın gorevıdır Dının orneğın ne gerçek bır Hınstıyan bırbğı ne gerçek bır Islam bırbğı hıçbır zaman oluşturamadığı, bırbk şoyle dursun, HınstıVan ulusla- nn kendı aralannda ıkı dün>a savaşı vıkımına yol açmalannı onleyemedığı, her ıkısı de kendıru Islam çumhunyeü olarak nıteleyen Irak ıle İran ın ıncır çekırdeğını doldurmayacak nedenler- le 8 vıl bovunca savaşmasına ve mıl- vonlarca gencın olup bırçok mılvon ınsanın da sakat dul ve >etım kalması- na engel olamadığı Fıhstın kampla- nnda Şu Emelcılenn Sünnı Arafatçı- larla kanh bıcakb olmaktan onlan açbktan kedı kopek >emek zorunda bırakacak olçude avlarca kuşatma al- unda tutmakıan ahkovamadığı ger- çeklen eğıüm kurumlannın program- lannda kesınbkle yer almalıdır Llusal egemenbğe. ulusun ve yur- dun butunluğu ve esenbğme gerçekten bağb bır Mılb Eğıüm Bakanbğı. Ku- ran kurslanna, ortaoğretım kurumu nıtebğı kazandırmaya kalkışmak yen- ne, şu sorulan ulusun onunde yanıtla- malıdır Bu kurslarda ve genelbkle "meslek okulu sınırlannın çok dışına taşınlan dınsel eğıüm kuruluşlannda demokrasının ve ozgur seçımın ne de- mek oiduğu neden zorunlu oiduğu. temel ınsan hak ve ozgurluklennın ne- ler oiduğu, oğreübyor mu, "ulusal ege- menbğın' neden ınsan haklannın, toplumsal banşm. ulusal bırbk ve yurt butunlüğünun vazgeçılmez gereğı oi- duğu kavraübyor mu9 Bu "okuPlar yonetıcısıyle, oğretmenıyle, kıtabıyla, eğıüm yöntemlenyle okul ve yurt bı- nalan ve buralardakı yoneüm ıklımıy- le, çocuklan ve gençlen ozgur düşün- celı, sorgulayıcı, bıbmsel yontemın ge- çerbbk ılkelennı bılen, kaübma, hak- lannın da sorumluluklannın da bılın- cınde yurttaşlar olarak yeüşüren eğı- tım kurumlan mıdır9 Gunah olur dıye mıkroplu yen al- kolle sıknemek gerektığını "belleten ' tstanbul'un göbeğındekı sağbk meslek okulu, kafası yalnız cınselbğe saplanıp kabnış oiduğu ıçın kız ve erkek öğren- cılen ayn ayn oturtan okul yöneücılen ve oğretmenler, laık olmayan eğıümın Türk ulusunun şah damannı kesme suıkasü olduğunu gostermıyor mu9 Sonuç Mıllı Eğıtım Bakanbğı'na, hukume- te sıyasal kurumlanmıza düşen gorev, Ataturk un şu uyansıru Türk ulusuna hep duyurmaktır "Butundunyaveey ulus ıv ıce bıbnız kı Turk ulusu artık tankatlar, şeyhler, dervışler, muntler, mansıplar ulusu olamaz' Bır tek tan- kat (yol) vardır Uygarlık tankatı' Uy- garbğın gereklennı yapmak, ınsan ol- mak ıçın yeter'" Çunku ortaçağ kafası ve kurumlanyla bırakmız ulus ve vurt butunlüğümuzu. varbğımızı bıle koru- yamayız, bu ancak çağdaş yanı laık, yanı demokraük bır düzenle ola- nakbdır Laık devlet, laık eğıüm ve kültur, komşu halklann da gozlennı ve gönul- lennı severek, ımrenerek bu çağdaş, dolayısıyla guçlü Türkıye ye çevırme- lennı sağlar Yenı bağımsızlıklanna kavuşan Turk toplumlannın bu ola- nağı gerçekten değerlendırmelentun tek koşulu yıne laıkbk çızgısınden ay- nlmamaktır Laık Türkıye onlara bu yoldaensağlamdayanakolabüır An- cak o zaman Turkluk gerçek güce ka- vuşur, yenı dünya duzenının, "Güven- bk Konseyı' nde veto hakkma sahıp bır buyuk guce donuşebıbr Bu yola gırecek bır Turkıye'de bolucu çabalar ıse sıvnsınek kadar bıle etkıh olamaz Çunku ulusal kültur çağdaş kultur demekür Ancak devletı, eğıümı, aıle- sı, ekonomısı ıle bıbmı. felsefesı. sanaü ve ustun değerler dızgesı ıle çağdaş olan bır kültur, ıçındekı türlu alt kül- tur farkbbklannı aşarak gonulden ge- len, yaygın bır benzeşme, yanı daya- nışma ortamı oluşturabılır Butün bunlann baş koşulu, laık toplum dü- zenıdır Bu gerçeklen gormemekte ne zama- na dek dıreteceğız' ARADABIR Dr. ALPASLAN BERKTAY Daha Kişilildi.. Salman Ruşdu nun 'Şeytan Ayetlen" kıtabının Tur- kıye'ye sokulması ve burada yayımlanması, Dıyanet Iş- lerı Başkanlığı'na sorularak hukumetçe yasaklanmış, gerekçe olarak da halkın duyguları one surulmuştu Kıtap yasaklarının kaldırıldığını, Kultur Bakanı defa- larca yınelemıştı Tam dortyıl once Humeynı, bu kıtabın yazarının oldu- rulmesı ıçın fetva verdı Bu yolda olecekler şehadet, ka- lanlar 2 6 mılyon, yabancı ıseler 1 mılyon dolar kazana- caklardı' AzızNesın, kıtabı getırtıpyayımlamak ıstıyordu Yasak kaldırılsa da kaldınlmasa da bu ışı yapacaktı Şımdı o da aynı kaynaktan ve resmen olümle tehdıt edılıyor Azız Nesın, T C vatandaşı T C 'ye karşı bır suç -hele ıdamlık- ışlemış değıl Ama yabancı bır devlet tarafından -hem de kendı ulkesınde- resmen, açıkça ıdamı soz ko- nusu> Bu durumun, devletlerarası hukukta adı nedır^ Çunku olay Azız Nesın den ve onun bır koruma polısıyle korunup korunmamasından ıbaret değıldır Salman Ruşdû, bır Ingılız vatandaşıdır ve Ingıltere hukümetı, böyle bır tehdıdı, ıç ıçışlerıne mudahale sayıp kendı va- tandaşının yaşama hakkına, Iran devletı karşısında sa- hıp çıkmaktadır Turkıye'de oturan bır T C vatandaşının bır kıtap ya- yımlaması, suçdeğıldır BunuTC hukümetı yasaklaya- maz Yabancı bır devlet hıç yasaklayamaz Heleonuıda- ma mahkûm etmesı, duşunulemez bıle Ama bu ına- nılmaz şey oluyor ve bır yabancı devlet T C hükumetı- nın, kendı ulkesınde kendı vatandaşına karşı kendınde gormedığı bır yetkıyı kendınde bulabılıyor T C hukü- metı de bundan hıçbır rahatsızlık duymuyor, egemenhk haklanna aykırı bulmuyor Turkıye bu duruma nasıl getı- rıldı? iran başbakanı, Ankara ya gelıyor ve Anıtkabır'ı zıya- ret etmıyor Oysa, Moskova ya gıden Turk resmı heyet- lerı.beğensınleryadabeğenmesınler Lenın'ınmozole- sını zıyaret ederlerdı Bu, gıttığınız ulkeye karşı bır saygıdır Ustelık, onun yerıne, Mevlana'nın turbesıne gı- dıyor özal'ı da Evren'ı de bunu ıçlerıne sındırıp sustu- lar Evren, dışarıdakı Turk dın adamlannın aylıklarının Rabıta taraiından odenmesı karannı da, Turkıye'de yatı- nm yapan Suudı Arabıstan sermayesının gızlı tutulması karannı da ımzalıyor Bu Rabıta Turkıye'de başka kım- lere, nerelere odeme yapıyoı^1 Kaşığın ağzıyla veren, sapıyla çıkarıyor' Laıklık kurbanlarımızın katıllerının l'an'daeğıtıldıklerı.yenyle, saptanıyor llgılı belgeler Dı- şjşlerı Bakanı'nca Iranlı meslektaşına verılıyor özur- nözur, kımseden ses çıkmıyor Suç ışlemışçesıne alttan almak da dosyayı verenlere duşuyor Azız Nesın'ın kellesını ısteyen rastgele bır çete değıl >abancı bır devlettır Yazarı polısle korumanın, koruma steyıp ısternedığının ötesınde, devletten devlete bır so- ajn soz konusudur Burada T C nın tutumu nedır, ne ol- nalıdır? TC hukümetı, yabancı bır devletın tasallutuna tarşı vatandaşının meşru haklanna sahıp çıkmaktan ıcız mıdır^ Bunu ne zaman ıç ışlerıne karışmak sayıp Bhatsız olur9 Hukukçularımızın, baroların bu konuda )ir sözü olmalıdır Başbakan, Çekıç Guç ıçın "Bostan corkuluğu mu" dıye sorduğunda, "Ya sız" demışlerdı \ynı soru şımdı gundeme gelıyor "Adrıyatık'ten Çın'e kadar Turk!uk"ten, ' 21 yuzyılın "urkluk çağı olacağı"ndan dunyanın ılk 10'u, hatta ılk *'u arasına gırmekten soz edılıyor Bu Turk-islam Sen- ezı, bazılarımızı balon gıbı şışırıyor' O denlı şışıp buyü- nesek de, orta boylu kalıp bu Mısakı Mıllı sınırları ıçınde <endımızı ona buna ısırtmadan, daha kışılıklı daha anurlu olsak, olmaz TARTIŞMA Bilimsel gelişmeye engel bir rektörlük _ ^ — m ^ ^ ^ okuzEylul | ^ ^ k Unıversıtesı.on I M yıl gıbı çok kısa • •bırgecmışı • M olmakla .Amm^r beraber. bu kısa sure ıçınde çeşıtlı bınmlennde. hatta eskı unıversıtelenmıze kıyasla en çok ılen aübm ve gebşme gosteren bıbm kurumlanmızdan bındır Bu bıbm kurumunun bu kısa surede gebşen bınmlennden bın de Hukuk Fakultesı'dır Nıtekım Dokuz Eylul Hukuk Fakültesf nın bu on yıüık sure ıçınde basılan bıbmsel yayınlan meslek çevrelennde aranan, yanı ışe varay an yapıtlar olarak 34'e ulaşmıştır Bu muesseseden çıkan gençlenn gırdıklen yargıçbk ve dışışlen smavlannda ılk sırayı almalan da bu gebşmenın en bebrgmkanıüandır Buonemb ~ l^Afl^ûl sınav lanndakıöğrencı tercıhlennı yogunlaşurmış ve kurumu gınş puanlannı yukseltmeye zorlamışür Bu gehşme, son zamanlarda Fakûlte Dekanhğını > enı öğrenım ve araşürma bınmlen kurmaya da zorlamışür Bunlardan en onembsı "Knmınolojı Ensütusu"dur Knmınolojı enstıtulen gebşmış ünıversıtelenn tumünde Ceza Hukuku kürsülennın Sosyolojı ıle bağlantısını araştırma ve uygulamaylasaglavan Hukuk Fakültelenne bağü kurumlardır Bır knmınolojı enstıtusu, orneğın suçlann hatta trafik suç ve kazalannın sebeplennı ve ulkenın ceza pobtıkasının ne n ı-ezaveınfa/ sorunlannı araşüran çok onemb bır kurumdur Ne yazık kı, unıversıte rektörunün, bu çok onemb ensütüsünun kurulmasını oteden ben engelledığını hayret v e uzüntüyle öğrenmış bulunuyoruz Bu engellemenın gerçek nedenııu bılmıyoruz Dokuz Eilul Ünıversıtesı Rektorlûlü'nün bu çok olumsuz tttumunun gerekçelennı açıklamaa gerekır Prof. Dr. Adü İzveren Hukuk Sosyoloğu PENCERE İLAN GAZÎ ANTEP AŞLtYE4. HUKUK HAKİMLİĞt'NDEN 1993 74 Davacı Ab Bılgı vekılı avukat Müjdat Eldeleklı tarafından davalı Zuma Şcftab aleyhıne açıbnış olan tapu ıptah ve tescıl davasında, davalı Cuma Şeftab'nın Gazıantep Cumhunyet Mahallesı, >amh Hacı ökkeş Caddesı No 26'da ıkamet ettığı bıldınlmış, ıncak bu adreste davabya teblıgat yapılamamış, vapılan araşür- tıa sonucunda adresı tesbıt edılememış ve adresı mechul oldu- İundan adına ılanen tebbgat yapılmasına karar venlmış olduğun- Jan, davahnın duruşma gunü olan 13 5 1993 günu saat 09 00 da tnahkememızde hazır Kılunması veya kendını bır vekılle temsıl îttırmesı aksı takdırde yokluğunda yapılan ışlemlere ıtıraz etme- mış olacağı ve vokluğunda karar venleceğı ılanen teblığ olunur Basın 47788 Lider... lum. ortak duygulannodak noktasıdır Farkb ınançlara gore.olenınbır başka doğuşu olsa da olum, gende kalanlar ıçın kocaman bır boşluk ve bılınmezlıktır Insan, koca baba, dede Ozal ın olumundenduyulan uzuntuyu tum sevenlenyle yurekten pavlaşınz Ancak kanımızca Cumhurbaşkanı nın olumunden duyulan denn uzuntu ıle de olsa Ataturk le Ozal arasında bağlantı ve benzerlık kurmak kıyaslama > apmak, her ıkısını de anlamamış olmak demekür De\ letı yonetmek, ulusu huzurlu ve mutlu kılabılmek ıçın. yalnızca 'ekonomık' kurallar yeterh olsaydı Ulkede kuvvetleraynlığı ılkesı olmasavdı Toplum ınsan haklanna dayanan demokratık laık, sosyal bır hukuk dev leü' ozlem ve sav unusunda olmasaydı Kuşkusuz Ozal, daha çok ve büyuk ışler yapabıbrdı 'Amenkan rüyasf ozlemıyle yaşayıp. ınandığı Tannsına kavuşan Ozal'ın ardından ne tımsah gozyaşı' dökenlerdenız, ne de anısı üzenne pobtık yatınm yapanlardanız Doğrulan ve yanlışlanyla, »onsuzluğa göç eden Ozal hakkındd bundan sonra huk dm v erecek olan. Tannsı ve budunyadakıtanhtır Saglığında' Allah'tan başka kımscye hesap vermem' demış olanÖ/alın ınançlan doğrultusunda huzura kav uşmuş olmasını dılenz Ataturk ılkelen ve cumhunvetıru, hukuk kav ram ve duzenını, ozumleyıp benımseyememış olan Ozal hukukun ustunluğu. anayasanın bağlayıcıhğı konulannda da ornek olamamış, poatıf hukuk kurallanıiedeuvum sağlayamamıştır 'Tuccar devlet ve dev let adambğı, Oza r ın sayesınde ılk ve bıncık ozellık konumuna gelmıştır Buozelbktekı devleün ve devlet adamlannın mesajlanyla, 'koşedonuculuk ış bıünabk. kural tarumazlık, bır koyup uç almak kolavcılığı toplumda 'çağdaş bır yaşam felsefesı (') oluşturmuştur Ozal'ın ekonomık karar ve uygulamalannı toplumsal boyutta, neden ve sonuçlany la tarüşıp değerlendırebılmek hem uzmanbğımızın dışındadır hem de devlet ve toplum, yalnızca ekonomıden ıbaret değıldır Anayasal çerçeve ıçınde. bıreyı ve toplumu daha mutlu kılacak ekonomık gınşımlen. kım ve hangı modelle uvgularsa uygulasın, kuşkusuz desteklenz Özal'ı, sağbğında da eleştırdığımız (Cumhunvet, 24 Mayıs 1992), hukuk anlayış ve uygulayışı açısından ırdeleyerek olumunun ardındananmak yapmacıksız ve gerçekçı olmanın gereğıdır Ozal'ın. paylaşamadığımız ınanç ve fıkırlenne karşın, omrunu devlete ve ulusa hızmet volundatuketmış olması gerçeğındekı başanlannı, Turk ulusu kuşkusuz takdır ve şukranla anacakür Sonsuzluğa goç eden Cumhurbaşkanı nın. 'hukukun ustunluğune saygı' konusundakı duşunce ve uygulamalannın ıse. tum pobtıkacılanmıza. vınelenmemeM gereken bır ornek' olması gereküğı ınanandayız Bır asken darbenm ardından yukselen > ıldızını, kadenne ve tannsal gorevıne bağlamış olan Cumhurbaşkanı Ozal ı,'hukuk devletı yurttaşlan olarak hep anımsayacağiz Çağjmız devletlennm hemen hepsınınvaroluşlannda bır "bder gormek olasıdır Devlet çatısı altında orgutlenen toplumlardan ancak bazılan tanhsel sureçlen ıçınde bder yenne'vonetıcf ayırdının bıbncıne ulaşabılmışlerdır Boylece, uygar toplum,çağdaş dev let' özellıkleny le bu toplumlar 'gebşmış ulkeler aynmına, bu v onden de bır olçutgetırmışlerdır Ikıncı Dunya Savaşı sonrasında parçalanmış, ıkı ayn dev let konumuna gelmış bır ulusu gunümüzde yenıden bırleştırmış olan bır devlet adamıdahı 'bder'bksavve özlemını taşımadığı gıbı. halkı tarafından da bu sıfatla anılmamaktadır Çağdaş devletın lıden yoktur vonetıcılenvardır Çağdaş devletın yonetıcılen, hukukun ustunluğune saygıduvan cumhurbdşkanıdır başbakanıdıı bakanıdır Sıyasal otontenın yoneücısı, hukuk senfonısını çağdaş yorumuyla sunabıldığı ölçude başanbdır Inleyen hukuk adına kemanın hukuk senfonısını çağdaş yorumuyla sunabıldığı ölçude. başanbdır Inleyen hukuk adına kemanın. hukuksuzluğu ılke edınenler adına borazana gore dışlanması çağımızda ancak bderlı toplumlarda görulebıbr bırçarpıkhkür Lıder ozlemıyle yaşavan toplumlar çağdaşlığı yakalayamadan, çağatlamak' duşunde ve kolaycıhğında olan toplumlardır Ataturk, Turkıye Cumhunyetı Devletı nın ılk ve son bdendır Ilk Udendır. çunku hasta bır ummetten sağlıklı bır ulus yaratmıştır Son bdendır. çunku ulusuna lıder özlemını değıl çağdaşlaşma hedefını ve ulkusunu bırakmıştır Gunumuz Turkıye sındebder yaratan vearayan sozde düşunurler, yacumhunyet tanhımızı bılmeyenler \ a da carpıtmay a çabşanlardır UğurMumcunun 'Bılgı sahıbı olmadanfikırsahıbı olunmaz" ozdevışının muhataplan olan ışte bu "duşunurler'C) ıkıno lıder yaünmcıhğının gınşıma olum tacırlendır Bıbnen koşe yazarlannın vazılan ve çoğu olum ılan'annınıçenğı konusu olum olan bır tıcaretın kanıtlandır \».HLLLSİMETtN/ Islanbul KiriiDûzen.- Hazretı Isa nın doğumunda kaç mılyon kışı yaşıyordu dunyada7 Ben dıyeyım 150 Sız deyın 250 Koskoca gezegene yayılmıştı ınsanlar, çoğu toplum bırbırınden habersızdı Sanayı sozcugu daha ufukta gorunmuyordu Çevre kırlenmesı ne demek9 Gezegenımız tertemız, denızler, goller, nehırler hava, bulut, kuşlar, surungenler, dört ayaklılar ve ıkı ayaklılar mutlu 2000 yıl sonra oluşacak pıslığı kım duşunebılır^ Dışkı var Atık yok Fabrıkalar kurulacak kı atıklar oluşsun, ınsanlığın ba- şını belaya soksun Atıklar, fabrıkaların copudur • Gunumuzde dunya nufusu 5 mılyarı aştı Ne çabuk çoğatdık1 Ikıncı Dunya Savaşı'ndan once 1 5 mılyar ınsan yaşıyordu yer yuvarlağında, 1980'lerde 4 5 mılyarın ustune çıkıverdı Ustelık bu ınsanlar denge- sız yerleşım duzenınde yaşıyorlar Uçte ıkı nufus, kara- ların onda bırınden azı ustunde toplanmış Ikı ayaklılar karıncalargıbıkaynaşıyorlar Gelışmış ulkelerde yalnız nufus değıl uretımdetuketımdeyoğun Bırdebumari- fetmış gıbı sunuluyor - Avrupada 6 mılyonluk bır ulke, 60 mılyonluk Tur- kıye den daha çok uretıyor Sonra ne yapıyor1 ? Yuksek uretım ve tuketımın atklardan ve artıklardan oluşan çopunu yoksul ulkelere yolluyor Gelışmış sana- yı ulkelerı doğayı tuketıyorlar atıklan tuketemıyorlar Çağımızda super endustrı, çevreyı kırleten bır emme basma tulumbaya donuştu Amerıka ve Avrupa oylesıne çok turetıyor kı, çoplerını gezegenımıze yaydıkça ortalık kırlenıyor Batı, Ortadoğu nun petrolunu hortumluyor, enerjıye donuşturuyor tuketım toplumunun çılgınlığında ıtıcı guç gıbı kullanıyor sonra bu duzenın savurganlığında olu- şan çoplerı yıne Uçuncu Dunya'ya yolluyor Yoksul ulkeler, zengınlerın çopluğu mu7 • Yoksul ulkelerde sınıfsal uçurumlar derındır, şu Istan- bul a bır goz atın* Bır ucu Hındıstan da bır ucu Amerıka'da 10 mılyonluk bır metropol' Tuketım çılgınhğına kendını kaptırmış toplumun çopu yoksulların yaşadıkları yorelere yığılı- yor, Istanbul un çopluğu Maçkada Bebekte, Etıler'de kurulacak değıl ya> Zengın Batı nın Üçuncu Dunya yoksullarına reva gör- duğu muameleyı bız kendı ınsanımıza uyguluyoruz Super endustrı ulkelerı çoplerını bilimsel yontemlerle yok etmeye çalışıyorlar, çoğu zaman bu masraflı ışı göz- len yemıyor, zehırlı atıklan felaketlı dokularından arın- dırmak çok guç, Avrupa tehlıkelı çoplerını gemılere doldurup Afrıka ya da Asya'ya postalamaktan kaçınmı- yor Istanbul, ulkenın zengınlıkte payıtahtıdır, ama ozverıyı kım goze alır? Somuru duzenı en ılkel bıçımıyle surer gı- der,' bın kocadan a'rta kalan bıve-ı bakır" kokuşmuşluk- la luksu bır arada yaşar, hamam yuzü gormeyen guzel bır kadının en pahalı parfumlerı koltuk altlarına boca et- rrfesı gıbı, seialetın ustune luks ve savurganlığın makya- jınıtazeler Umranıye de çop dağının patlamasıyla bır gün bu makyajlı surat dağılıverecektır • Pıslık uzerıne yukselen somuru duzenını eleştırenlere duzenın soytarıları saldırırlar "- Solcular felaket tellallığı yapıyorlar, oysa bız köşeyı dondük, çağ atladık ' Evet Turkıye kımılerıne gore çağ atladı Çop dağı da buna dayanamadı patladı Cem Yayınevi Server Tanilli Nasıl bir demokrasi istiyoruz?222 sayfa / 40.000 lira • Şükran Kurdakul 50. Şiir Yıh Bir Yurekten, Bir Yaşamdan Toplu Şürler 256 sayfa / 50.000 üra Nahir Ünlü Dil Bilgileri «Ortaöğretim l<;in Kaynak Kıtaplar» diıisınde çıkan bu yayınımız Türk dıli konusunda bır bajvuru kıtabıdır 134 sayfa / 30 000 üra cem yoyınevi NluruosmanıveCad KardeslerHan3/3 Cagdoğlu Istanbul lel 5271741 •fbb 5269742 ödcmell gSnderemlyona, lütfen ederi kxlar posto pukı gfindarlnU ÎLAN T.C. TAŞLIÇAY ASLİYE HUKUK MAHKEMESt EsasNo 1992 106 Davaa Halıde Paldun Hurn>et Mahallesı No 5Taşlıçay Davalı Şerafettın Paldun Kavak Pınar Mah Namık Kemal Cad ZumrutSok No 22Pendık Dava Boşanma Davatanhı 14 12 1992 Davalı Şerafettın Paldun alevhıne mahkememıze açılan boşanma davasında da\alının tum aramalara rağmenbulunamadığı vekendı- sıne duruşma günu ıle dava dılekçesının teblıgedılemedığınden ılanen du> urulmasına karar venlmış taraflar arasındakı bu boşanma dava- sının duruşması Taşlıça> A^hye Hukuk Mahkemesı duruşma salo- nunda 25 "> 1991 tanhınde görulmesıne devam olunacaktır Davab- nın behrtıkn gunde duruşmaya bızzat gelmesı veya kendısını bır vekılle temsıl ettırmesı dksı halde duruşmanın gıyabında yapılacağı, davavı kabul etmış savılacağı ve karar venleceğı ılanen duyurulur Hakım 29112 Basın 4""793
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle