Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 MAYIS1993 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
yetkileri
tasMmalı'
• ANKARA (ANKA) - DYP
Grup Başkanvekili ve Adana
MiUetvekili Bekir Sami Daçe,
anayasa degişikligi
çahşmalannın
cunihurbaşkanlıgı seçimi
sonrasında da süreceğini, bu
çerçevede
cumhurbaşkanının
yetkilerinin deyeniden
düzenleneceğini bildirdj.
Bekir Samı Daçe, Demirel'ın
cumhurbaşkanlıgına
seçilmesiyle
cumhurbaşkanının yetkileri
konusundakı görüşlerinin
değişmeyeceğini söyledi.
Daçe, danışma meclisi üyesi
iken de anayasa görüşmeleri
sırasında cumhurbaşkanının
yetkilerinin fazla olduğu
konusunda bir konuşma
yapuğını anımsatarak 1982
Anayasaa'yla
cumhurbaşkanına tanınan
yetkilerin parlamenter
demokratik sistem ile
bağdaşmadığmı savundu.
DP'lilerden
48. yıl kutlaması
tstanbut Haber Servisi-
DP'liler, DP'nin iktidara
geldiği 14mayısı Anıt
Mezar'a çıçekler koyarak
andı. DP Genel Başkanı
Hayretün Erkmen,
"Bugünün Milli Egemenlik
Günü olarak kutlanması
gerekir" dedi. DP'nin 1950
yılında iktidara geldiği gün
olan 14 mayısı "Demokrasi
Bayraıru" ilan eden DP
• yöneticileri,kırçiçekleriyle
i Anıt Mezar'a gelerek saygı
duruşunda bulundu.
Baykal
Ümraniye'de
• İST ANBUL (AA) -CHP
Genel Başkanı Deniz
Baykal, Cumhurbaşkanlığı
seçimınde siyasi partilerin
anlaşıp ulusal bir kaübmla
değil, DYP gnıbu tarafından
seçümekte olduğunu ileri
. sürdü. Baykal, Umraniye'de
partisinin ilçe binasının
açılışına ve Ümraniye
, Belediyesi tarafından
yaptınlacak olan " Atakenet
Rekreasyon Alanı'nın temel
atma törenine kaüldı.
Sfizen, icraatmı
i tnrya aırtatb
• İST ANBUL (AA)-
tstanbul Büyûkşehir
Belediye Başkanı Nurettin
Sözen, Kazüçeşme'deki
' dericilerin, gittikleri yere
kanunsuzluğuda
götürdüklerini söyledi.
lstanbul Ticaret Odaa'nın
(İTO)aylıkmeclis
toplantısına kaülan ve 4 saati
bulan konuşmasında,
işbaşına geldiğinden bu yana
icraatlannı anlatan Sözen,
tapusuz ve projeşiz olarak
yapılan İkitelliyi yasal hale
getirdiklerini, istanbuFu
zehirleyen dericileri
Kazhçeşme'den
çıkardıklannı, seçimlere
kadar da kanunsuz olarak
yapılan tüm işleri kanuna
uygun hale getirmeye
çahşacaklannı kaydetti.
Kazlıçeşme'deki ruhsatsız
yapılann yıkıldığını anlatan
Sözen, dericilerin gittikleri
yere kanunsuzluğu
götûrdüğûnü söyledi.
Mumcu'ya
ödül
• tZMtR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) -İzmir Gazeteciler
Cemiyeti'nın geleneksel
Hasan Tahsin Teşvik ve
Gazetecilik Hizmet ödûlleri,
dûn düzenlenen bir törente
dağıtıldı. Cemiyet üyelerinin
yanısıra Anakent Belediye
Başkanı Yüksel Çakmur,
Ege ve Dokuz Eylül
Üniversiteleri ile birlikte çok
sayıda konuğun katıldığı
törende. suikast sonucu
yaşamını yitiren gazetemiz
yazan Uğur Mumcu adına
verilen plaketi, tzmir
Temsücimiz Serdar Kızık
aldı.
Başbakan Anayasanm verdiği yetldlem
Demirel: Yanlış aıılaşılcluıı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) -Cumhurbaşkanı adayı
Başbakan Süleyman Demirel,
icranın başına geçmeyecegmi
belirterek, "icranın başına fa-
lan geçiyor değjlim. Cumhur-
başkanının yeri, TC Anaya-
sasfnda neredeyse, seçilecek
olan cumhurbaşkanı orada
olur. Türkiye'nin cumhurbaş-
kanı anayasal bir cumhurbaş-
kanı olacakür" dedi. Demirel
dün akşam TRTl'de canlı ola-
rak yayımlanan açıkoturumda
da, anayasa ile ilgili değerlen-
dirmelerinde maksadı aşan bir
beyan olduğunu vurguladı.
Demirel, konuttan aynlır-
ken, önceki gün yaptığı "İcra-
nın başı olacağım" şekündeki
açıklamasının yanlış anlaşüdı-
ğını belirterek, "Tûrkiye Cum-
huriyeti Anayasası, cumhur-
başkanını nereye koyduysa
cumhurbaşkanı orada olur, an-
latabildim mi? Benim söyledi-
ğim şey şu; cumhurbaşkanı hü-
kümete başkanlık eder, MGK'-
ya başkanhk eder ve Anayasa'-
da, 'yürütme Cumhurbaşkanı
ve Bakanlar Kurulu tarafından
yapılu"' diyor. Cumhurbaş-
kanı'nm yeri TC Anayasası'-
nda neredeyse seçilecek olan
Cumhurbaşkanı orada olur"
diye konuştu. "Henüz cumhur-
başkanı değil başbakan" oldu-
ğunu da anımsatan Demirel,
şunlan söyledi:
"Eğer, TBMM beni cumhur-
başkanlığına seçerse, ne kimse-
nin yerine talibım, ne de Ana-
yasa'nın vermediğı bir yetkiyi
kullanmaya talibim. Türkiye'-
nin cumhurbaşkanı Anayasal
bir cumhurbaşkanı olacakür.
Bunun dışındaki tartışmalann
biçbirisinin bana göre anlamı
yoktur. TC'nin cumhurbaşkanı
nedir? sorusu, şu mudur, bu
mudur; şunun başı mıdır, bu-
nun bilmem nesidir tartışması-
na hiç gerek yok. TC Anayasa-
sı, Türkiye Cumhurbaşkanına
hangi görevleri veriyorsa odur.
Zaten anayasanın vermediği
bir yetkiyi kimse kuUanamaz.
Cindoruk tartışması
Demirel bir gazetecinin, Cin-
doruk, sizin bunca yıllık arka-
daşınız. Sizi yanlış mı anhyor?"
biçimindeki soVusuna da, "Bu
tarüşmalara girmem, hiç zorla-
mayın. Hiçbir tartışmaya gir-
mem. Bugün Türkıye'nin
önûnde duran mesele,
TBMM'nin bir cumhurbaşka-
nı seçmesidır. Kimi seçecekse
seçecektir. Onun dışında Tür-
• Demirel, "İcranın başı olacağım" sözlerinin yanlış anlaşıldığını
söyleyerek, "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, cumhurbaşkanını nereye
koyduysa cumhurbaşkanı orada olur, anlatabildim mi?
Cumhurbaşkanı'nın yeri TC Anayasası'nda neredeyse seçilecek olan
Cumhurbaşkanı orada olur" dedi.
Başbakanyarm cumhwbaşkam
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Boşalan
cumhurbaşkanlığı için yann yapılacak 3. tur
oylamada seçümek için 226 oy yeterli sayüacak. Ük
turda 234, ikiod turda 235 oy aîan Başbakan
Süleyman Demirerin. 3. turda yeterti desteği
sağlayarak cumhurbaşkanı seçilmesi bekleniyor.
DYPTi TBMM Başkanvekili Yddnrm Avcı'mn,
yannki birleşiın için davetiye dağıtması üzerine, RP
Genel Başkan Yardmcısı Şevket Kazan, 3. turda
seçim tamamlansa büe, cumhurbaşkanı için
dûzenlenecek törenlere katılmayacaklannı bikürdi.
ANAP Grup Başkanvekili Mustafa Kalemli de
Avcı'nın girişimini "Mectis iradesine ipotek koymak"
sözleriyle değerlendirdi. Cumhurbaşkanltğı seçimi için
yann yapılacak 3. tur o> lama, TBMM
başkanvekiUerinden ANAP Adana Milletvekili
Yümaz Hocaoğhı tarafından > önetikcek. Saat
15.00'te başlayacak oy lamanın 17.00 sıralannda
bitmesi ve sonuçlann iİan edilmesi bekleniyor. Bu
arada hazuianan secim tutanağı, Hocaoğlu ve iki
katip üye tarafından Güniz Sokağı'ndaki evinde
Demirel'esunulacak. Demirel, saat 18.00'defrak
giyerek TBMM'ye gelecek. Demirel'i Medis'e
getirecek makam otomobilinin "Cumhurbaşkanlığı
forsu" siyah deriden yapdnuş kürf ile kapatıbnış
olacak. TBMMgeüşinde
u
en yaşü başkanvekili" olan
Yasin Hatipoğlu tarafından askeri törenle
karşılanacak olan Demirel, töreo kıtasmı
selamladıktan sonra Medis'e "şeref kap«ı"ndan
girecek ve başkanhk kürsüsünün arkasındaki odada
bir süre dinlenecek. TBMM Başkanvekili Yddnm
Avcı, saat 18.00'de birleşüni açdktan sonra ant icme
töreninin nasıl yapılacağmı açıklayacak ve "Saym
Cumhurbaşkanıteşrif etmişlerdir" diye anonsta
bulunacak. Demirel daha sonra, sol yanmda
Hatipoğluolduğu hakte Genel Kurul sakmuna girecek
ve "hatip kürsûsûnden" ana> asada yazüı andı
okuyacak. T.C.'nin 9. Cumhurbaşkanı'nın içeceği
andı, Genel Kurul'da bulunan herkes ayakta
dmleyecek. Ant içmenin ardmdan, Cumhurbaşkanlığı
Senfoni Orkestrası tstiklal Marşı'nı çalarken,
TBMNfdeki göndere "Cumhurbaşkanlığı forsu"
çekflecek ve Ankara sırtlarmdan 101 pare top adşı
yapılacak.
kiye'nin işleri var, o işler yürü-
yor. Mecüs çalışıyor, hükümet
çalışıyor, herşey calışıyor" diye
yanıtladı.
Dün, Çankaya Merkez Yeni
Camisi'de cuma naman kılan
Demirel, daha sonra yöneltilen,
"Anayasadaki Cumhurbaş-
kanlığı yetkilerini nasıl tanımlı-
yorsunuz T' sorusuna, şu karşı-
lığı verdi:
"Anayasanın yazdığı gibi,
nasıl yazdrysa... Ben yeni baş-
tan anayasa yapıyor değflim.
Yürütme organı diye bir organ
yok. Yürütme görevi diye bir
görev var. Yürütme görevini
yürütenler var. Yürütme göre-
vini yürütenlerin başuıda,
Cumhurbaşkanı ve Bakanlar
Kurulu gelır. Anayasada öyle
yanyor. Yani anayasanın 8.
maddesi, 'yürütme görevini
Cumhurbaşkanı ve Bakanlar
Kurulu kanunlara göre yürü-
tür' diyor. Benim demek istedi-
ğim şey, yürütme görevi Cum-
hurbaşkanı'nı yakından ılgiien-
dirir. Çünkü anayasa kendisine
yürütme görevinin içinde yer
vermiştir. Hatta başında yer
vermiştir. Bir hükümet var, hü-
kümetin başkanı var, vilayet
var, vilayetin vaüsi var. Ama
yürütme organı diye bir organ
yok. Yürütme görevi diye bir
görev var. Hiç kimse birşeyi
yanüş anlamasın. Mesele, göre-
vin içinde Cumhurbakaşkaıu'-
nın olduğunu söylemektir."
Cumhurbaşkanının yasa-
manın ve yargının değil, yüriit-
menin içinde olduğunu vurgu-
layan Demirel, "Yürütme dedi-
ğiniz zaman Cumhurbaşkanı'-
yla başlar, görev onunla başlar.
'Cumhurbaşkam nedir?' derse-
niz, Cumhurbaşkam Cumhur-
başkanı'dır. Cumhurbaşkanı
hükümet başkanı mıdır? Hayu".
Hükümet başkanı hükümet
başkanıdır. Bunlann hepsinin
görevleri yaalmıştır,
sayümıştır, bir ahenk içindedir.
Şimdi bunu herkes bilir de, tar-
tışıhnaya gelince bence yanlış
tartışmalar yapmakta yarar
yok" dedi. Cumhurbaşkanlığı
seciminin "kaidesine göre" ya-
pıldığını ifade eden Demirel,
Cumhurbaşkam seçilecek kişi-
nin görevini "anayasada yaal-
dığı bicimde" anlayacağını söy-
ledi. Demirel, "bemirel özal
gibi' diye bir gazetede manşet
var. Bunu nasıl değerlendiri-
yorsunuz?" sorusuna da şu ya-
nıtı verdi:
"Hiç girmem ben onlara.
Toplumlar geride yaşamaz.
Toplumlar gelecekte yaşar, ge-
lecek için vardır. Bugün de ya-
şar, gelecekte de yaşar. Hiçbir
şeyi büyütmeye lüzum yok Tür-
kiye'de. Türkiye'de demokrasi
işliyor. Devletin bütün kapılan
açık. Tûrkiye Allah'a şükür hu-
zur içerisinde. Bir huzursuzluk
yok ortada. Herşey mükemmel
diyen yok. Ama biretrafa, dün-
yaya bakın, istikrar içinde her-
şey yoluna devam ediyor. Seçi-
lecek Cumhurbaşkanı kun
olursa olsun, anayasal Cum-
hurbaşkam olacakür."
DemirelTV'de
Başbakan Demirel, dün ak-
şam TRTl'de canlı olarak ya-
yınlanan açıkoturumda, nasıl
bir cumhurbaşkanı olacağı yö- •
nündeki sorulara, "Eğer
TBMM bana bu şerefli ve
onurlu görevi verirse, anayasal
bir cumhurbaşkanı olacağım.
Anayasada verilen yetkileri
kullanınm, verilmeyen yetkileri
kullanmam. Ve anayasada ve-
rilen yetkileri de yapıcı bir bi-
çimde kullanınm, hayra kulla-
nınm. Devletin uyum içerisinde
işlemesine yardımcı olacak şe-
kilde kullanınm" dedi. "Şimdi
bunun adını koyun bakakm?
Yani bu nedirT' diyen Demirel,
şunlan söyledi:
"Cumhurbaşkanı icranm i§i-
ne kanşmaz, hâyır efendim. ic-
ranın işıne kanşır, kanşmaz.
Kağıda dökûlmüş şeyler var.
Genelkurmay Başkanı'nın ta-
yininden, rektörlerin tayinin-
den, yüksek mahkeme üyeleri-
nin tayinine kadar, orası kanşı-
yor ona."
Petrol
Ofısi'nde
cumanamazı
genelgesi
ANKAR4 (Cumhuriyet Büro-
su) - Cuma namazı, çalışma
yaşamım etkilemeye devam
ediyor. Valilik genelgelerinin
ardından, Pettol Ofısi de çalış-
ma saatlerini "cuma namaa"-
na endeksledi. Petrol Ofısi
personeli, bayileri ve tanker
şoförlerinin "cuma namazı kı-
labümeleri"ni öngören genel-
ge, "mesai saatlerinden tasar-
ruf' gerekçesiyle yayımlandı.
Peü-ol Ofısi Samsun Bölge
Müdürü Tufan San'run imza-
sıyla yayımlanan ve Petrol
Ofısi Genel Müdürü Mustafa
Korel Aytaç ile Samsun Valisı
Nanuk Tüzün tarafından da
"uygun bulunan" genelgede.
28 mart-26 eylül tarihleri ara-
sında saatlerin 1 saat ileri alın-
dığı belirtilerek "Işletme faali-
yetlerinin aksamaması, bayi-
lerin, şoförlerin ve personelin
cuma namazını kılmalanm te-
minen geri saat uygulamalan-
na geçilınceye kadar, cuma
günleri bölge mesai saatleri-
nin 08:00-13:00/14:00-17:00"
şekhnde uygulanması karara
bağlandı.
AbdiIpekçiB^ış ve Dostluk Odülleridağıtildılstanbul Haber Şervisi- Abdi Ipekçi Banş ve Dostluk Ödûlleri
Conrad Otel'de düzenlenen törenle sahiplerine verildi. Bu yıl 6.
gerçekleşürilen Abdi Ipekçi Banş ve Dostluk Ödülü törenine Baş-
bakan Yardımcısı Erdal İnönü, Kültür Bakanı Fikri Sağlar, Ça-
lışma Bakaru Mehmet Moğultay ile Yunanistan eski Başbakanı
Yannis Grivas da kaüldı. Sağlar, yapüğı konuşmada tpekçi'nin
kalemini ülkesi, ulusu için duyarhlıkla kullanan, tarafşız bir gaze-
teci olduğunu söyledi. Uzerinde, "2000 olampiyatlan İstanbul'da
yapüsın" yazan bir döviz taşıyarak konuşmasma başlayan And-
reas PolitakiSj Yunanistan'm da buna destek vermesi gerektiğini
belirtü. Abdi Ipekçi Banş ve Dostluk Yanşmasında özel ödüller,
Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen, Ord. Prof. Ekrem
Akurgal, Prof. Dr. Ruşen Keleş, MikisThedorakis, Salihli Beledi-
ye Başkanı Zafer Keskinel, Herkül Milas, NET Holding Yönetim
Kurulu Başkanı Besim Tibuk, Agni Arvaniti ve Türkıye-Yuna-
nistan Dostluk ve Banş Demeği'ne verildi. Yanşmada Şiir Dalın-
da birincilik ödülünü Apostolos Vezintaris ahrken ikinciliği Sü-
leyman Alayah Çalık ve Mihail Heliotis paylaşü. Üçüncülüğü ise
Panayatis Miserüs akh. Köşeyazısı dalında Bülent Bozkurt, Celal
Alünkanat ve Deray Yabaneri ödûlleri paylaşırken, Yazı dalında;
Jerman Mamalaki, Mariketi Kaçiyani, Nikolaş Statakis ile Geor-
gjos Andreadis ödül kazandı. Söyleşi dalında İhsan Akay, Yücel
Çağlar, Ayşe Odman ödül alırken, Düzyazı'da Hristus Adamop-
los, Haberleşme'de Agni Arvaanıü, Röportaj'da liana Kaneli,
Deneme'de Tanasıs Papatanasopulos, Araşürma'da ise Vangelis
Hekimoğlu ödüle layık görüldü. (Fotoğraf: AHMET ŞIK)
POLİTİKA GÜ1NLÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
Hava Nasd Onftrda?
ANAP'ta havalar nasıl?
Herkes yaşamından memnun anladığımız kadarıyla...
ANAP grubu Süleyman Demirerin Çankaya'ya çıkma-
sına tavır alıyorsa da, içlerinde bir kıpırtı var bugünJer-
de. Çünkü haziranda yapılacak DYP Olağanüstü Kon-
resi'nde işler karışacak; şu ya da bu biçimde DYP'ye bir
genel başkan seçilecek.
Işte kıyamet ondan sonra kopacak. ANAP gümbür
gümbür muhalefet yapacak. Bir yıl sonra yaptlacak ye-
rel seçimleri ANAP kazanacak.
Diyorlar ki:
"Zaten DYPSHP koalisyonu şu anda bitmiştir..."
Diyoruz ki:
"Sizce Süleyman Demirel'in Çankaya'ya çıkmasıyla
DYP dağıhr, parça/an/r mı?" ANAP'lılar "DYP büyük
kentlerde yok" deyip ekliyorlar:
"Kırsal kesimde varlığını en fazla bir yıl sürdöriir.
Böylece oralardaki DYP seçmeni bize gelir..."
"Nasıl gelir?"
Yanıt
"Görülen o ki, Hüsamettin Cindoruk aday olmayacak
şu aşamada. O zaman kim götürecek DYP'yi? Cavit
Çağlar mı, Tansu Çiller mi, Ismet Sezgin mi?"
"Nereden biliyorsunuz kasım ayında Cindoruk un ge-
nel başkan olmayacağını?"
"Çok zor" diye yanıt veriyor ANAP'lılar. Biz de "Niçin
zor"sorusunu yöneltiyoruz ister istemez. Yanıtları, "Cin-
doruk kasım ayında DYP Genel Başkanı olursa, dört ay
sonra yapılacak yere/ seçimlere nasıl hazırlanacak"
oluyor.
Ardından da kendi hesaplarını ortaya koyuyorlar
"Hiç Cindoruk böyle bir sorumluluğu üzerine alır mı?"
ANAP'lılar en çok Tansu Çiller'in başbakanlığından
çekiniyorlar. Eğer Tansu Hanım başbakan olursa, işleri-
nin zor olacağım söylüyorlar.
Neden?
ANAP'lılar bu konuda şöyle düşünüyorlar.
"Tansu Hanım genç ve göz doldurucu bir niteliği var.
Bizi büyük kentlerde etkiler. Özellikle kadın seçmenleri
DYP'ye çeker..."
Konuyu değıştiriyoruz:
"ANAYOL formülüne ne diyorsunuz?"
Yanıt:
"Şu aşamada olmaz. Biz görüşümüzü daha önce söy-
ledik. Önce cumhurbaşkanlığı seçiminde mutabakat
sağlanmalıydı..."
Bugünlerde ANAP'ta cıkışı Ekrem Pakdemirli yapıyor.
Diyor ki:
"Yeni başbakan kim olursa olsun, emanetçi ve kay-
yım olacaktır..."
CHP'li Ertuğrul Günay ise hükümete yükleniyor şu sı-
ralarda. Günay "ekonomi ve devlet çarkı durdu" diyor.
CHP'liler hem Demirel'e hem de Inönü'ye yükleniyor.
Eh bu arada çay/tüpgaz ve benzine zam yapılıyor. Ar-
dından nelereyapılacağı ise biliniyor.
Benzin ve tüpgaza zam yapıldı mı kimi gıda maddeleri
anında zaten zamlanıyor. ANAP "fırsat bu fırsattır" de-
yip hükümete bindiriyor:
"Ekonomi, boyanmış saçlann yağmur altında akması
gibi son zamlarla akan boyalar, hükümetin yüzünü gö-
zünü boyamıştır. Yapılan son zamlar toptan eşya tiyat
endeksinin yüzde 6-7'lere fırlamasına neden olacaktır."
ANAP pazartesi günü yeni siyasetyöntemleri kullana-
cak. Büyük olasılıkla Demirel Çankaya'ya çıkacak. İnö-
nü, başbakan vekili olacak. ANAP pazartesi günü poifök
silahı eline alıp yaylım ateşine başlayacak.
Demirel, Özal 1989 yılında cumhurbaşkanı seçildikten
sonra neler yaptıysa, neler söylediyse bu kez ANAP ay-
nı şeyleri yapacak. DYP'yi çökertmek için her türlü yön-
temi deneyecek.
Süleyman Demirel dün neler söyledi?
Şöyle:
"İcranın başına geçiyor değilim..."
Bir gün önce ne demişti'.
"icranın başı olacağım..."
Her neyse!
ANAP'ta havalar şimdilik böyle...
ANAP, DYP'yi çökertebilir mi, çökertemez mi?
Bunu zaman gösterecek...
Cumhurbaşkanlığı
Demirerin tarafeızlığma
InönüMen garanti
İstanbul Haber Servisi-SHP
Genel Başkanı ve Başbakan
YardncBi Erdal İuönü, Süley-
man Demirel'in Anayasaya
çerçevesinde tarafşız bir Cum-
hurbaşkanı olacağı inancmı ta-
şHÜğını söyledi.
Abdi tpekçi Banş ve Dostluk
ödûhl törenine kaülan Erdal
İnönü. gazetecDerin sorulannı
yanıtladı. Başbakan Süleyman
Denürel'in, "Cumhurbaşkanı
seçilirsem icranuı başı olaca-
ğmı
r>
sözlerini değerlendiren
İnönü, şunlan söyledi:
"Anayasayı söylemekten
başka bir şey yapmıyor Sayin
Demirel. Rahmetli Özal, ana-
yasayı dinlemediğini yani Cum-
hurbaşkanı'nıo tarafşız olma-
yacağmı hep söylerdi. Böyle bir
durum yok bugün. Mesele, ana-
yasaya uyup uymamak. Rah-
metli özal anayasaya uymazdı.
Saym Demirel, 'AnayiMya
uyacagım' diyor. Aradakl fark
bu. Anayasaya uymak bir aola-
vş meselesidir. Savn Dcmirel
bu antayçı taşıyor. Anayasayı
okursunuz, uygularsmz, ona
saygı gösterirsiniz. Yatat okur-
sunuz, saygı göstermezaUHz,
'Anayasa beni bağlamaz' dersi-
niz. RahmetH özal bana söylü-
yordu, 'Anayasa bir tarafa dur-
sun, ben istediğimi yapanm'
diyordu. Mesele bundaa ibaret
ve büyük fark burada." -
Demirel'in anayasa çcr$eve-
siode tarafşız bir cumhuVbafka-
nı olacağım ifade eden loöaü,
"Koaösyon devam eder mST
sorusuna ise şu yamtı verdk
"Eee, onu daha cunnaıtaş-
kanı seçflsin, oodan soara ku-
nüsun bükümet, o f^--, Siz
aramzda kurun koaosyonL
n
İLAN
T.C
MUDURNU
KADASTRO
HÂKİMLİĞtTSDEN
EsasNo: 1981/55
KararNo: 1991/89
Davacı Mudurnu Orman lda-
resi tarafından davah tsmail özlü
aleyhıne açüan kadastro tespıü-
nın iptalı davasmda mahkeme-
ıriLzde bıurilen açık duruşması
sonunda,
Dava konusu Mudurnu Akyo-
kuş köyü bırliğine dahil 1589,
1140,564,340 ve 5 parsel sayıh ta-
şmmazlann kadastro tespitknnın
iptaUoe, orman sayılan yer olarak
Hazine adına tescüine kara veıü-
mış olup, karar davab lsmail
özlü'nün vefat etmesı üzerine mi-
rasçılanm tebüğ edilemediğin-
den, karar özeü lsmail özlü mi-
rasçüan Adıle özlü, Öısan özlü,
lrfan özlü, Mehmet özlü, Fatma
Bayın, Sakine Bayın ve tlknur
özlü'ye tebliğ yenne kaim olmak
üzere ilas olunur.
48435
PROF.BAHRİSAVCI
Eyvah, o da başladı. Kendisini icranın
başı sayıyor. O nitelemle de her şeye burnu-
nu sokabileceğini samyor. Tıpkı ötekisi gibi.
Ve bir yargısal yanhşı da kendisine destek
olarak kullanmak istiyor (Yargımn bu hük-
mü değerlendirilecektir).
öteki rahmetli, hiç olmazsa, yeterli siyasal
kültürden yoksundu. Yülarca da, ancak bir
demokratik düzende elde edilebilecek siyasal
formasyondan da uzakü.
Aynca' Ağa Babası'nın her şeydeki kema-
lini onun siyasal sisteminde de görüp onun
bütün dünyadaki başansızlığını fark edecek
kadar bir siyasal bilgjler bırikimınden de
yoksundu.
Bu öyle mi ya? 32 yıldır poliükada.. Hem
de Türkiye'nin bir demokratik düzen anaya-
sasının perspeküfleri içinde bulunarak poli-
tika yapmıştır.
Son 13 yüda bir misyonu vardı: 12 Eylül'-
ün demokrasıyi tıkayan faşizan felsefesi
-otoritercilığe- totalitercilige açılımlı siyasal
sistemi, ülkeyı demokrasiden sapüran uygu-
lamalanyla birlikte antlayacakü. Onun yeri-
ne çağdaş insan haklı bir konsensüs demok-
Konuk
yazar
w
icranınbaşıirasisini geürecekti. Ve Türkiye'yi laik ve bi-
limsel temellere oturtacakü. Bilimsel bir par-
lamentanzmin rasyosunu bütün kurum-
lanyla birlikte geri getirecek idi.
Ama buna, ciddi olarak eğümedi. Ortağını
da eğütmedi. Anayasa Mahkemesi'nin de bi-
limsellik dışı ıçtıhadlanna dayanmaya
kalkü.
Şimdi de korkunç bir beyanla Çankaya'ya
ürmanıyor: Sözde icranın başı imiş.. Yani,
Osmanlı sultanlanmn Abdülhamid'de ana-
yasal resmiyet karanan "hukuku hükümra-
ni" tezine dayanarak icranın başı rolünü
oynamaya gidıyor.
Vely bu sava, bu zihniyete, bu siyasal sap-
maya ve onun dayandığı yargısal değerien-
dirmeye..
Yöneldiğimiz çoğulcu ve çok düşünlü bir
konsensüscülüğü sahneye geurrne, ne biçim
iştir.
icranın başılığı savı iddiası, kendi siyasal
felsefesine ve bu felsefeyi hukukileştirmedeki
kendi direncine aykındır: İcranın başının
kendisinin olduğunu başbakanlığında söyle-
yip duruyordu. Ve bu değerlendirme de doğ-
ru idi. İcranın başı gerçekten başbakandır.
Şimdi kendileri, 'bu savdan vazgeçtim' di-
yebilir ama, bilim demez. Hukuk da böyle
söyleyip durmaz. Parlamenter demokrasi
kuramı da hiçbir zaman böyle bir yanhşı ka-
bul etmez.
Bilime göre, hatta o 12 Eylül hukukunun
özü olan '82 Anayasası'na göre, parlamenter
demokrasi kuramına göre icranın başı, ulu-
sal egemenliğin icra yetkisi alanının sahibi
olan, icracısı olan "hükümet" ve onun "şefı"
olan "başbakan"dır. Osmanh'nın ve cum-
huriyetın kamu hukukunda, parlamente-
rizm kuramında, kral-kraliçe-seçilmiş cum-
hurbaşkanı, "devlet başkanı"dır. Dikkat
edilsin nihayet bir devlet organıdır, bu devlet
başkanı.. Ve yasama-yürütme-yargı alan-
lannda ulusal istenci kullanan bir başkan de-
ğüdir.
Kimi yetkileri vardır, ama bunlar egemen-
lik yetkileri değjldir. Bunlar temşiyet tasar-
ruflandır (İşlerin gidişaünda, egemenlik ni-
teliği olmayan günlük. ikincil işlemler yetki-
si). Bunlann bir bölümü yasama ile ilgılidir.
Ama bilfiil Meclis gibi, Mectis'e dahil gibi,
Meclise ortak gibi yasama yetkisini kuUan-
ma değıldir. Bir bölümü de yargı ile ilgilidir.
Ama bunlar da mütevaa bir sulh yargıcı gibi
ulus adına bilfiil hüküm inşa etme gücü de-
ğıldir.
Ve yine bunlann bir bölümü de hüküme-
tin icralan ile ilgilidir. Ama onlar da "resen
kabili icra vely infaz kuvveti ile beliren hükü-
met etme" yetkileri değildir.
Bir tek sözcük ile devlet başkanı simge ola-
rak bir devlet organıdır. Egemenlik tasarruf-
lan ile değil, temşiyet içinde kalan katalizör-
lük eylem ve işlemleri yoluyla devlet
aygıünın uyumunu sağlar. Ulusun egemen-
lik hakkının icracısı olmanın dışındadır. Bir
yansız kişilık ile dengecilik rolü oynar.
Yoksa, dünyadan gehniş geçmiş kral ve
kraliçelerin -Sezarlann, Führerlerin ve Go-
dillolann-, şimdiki Bırleşik Amerika Baş-
kanı"nın ve kimi eski ve yeni curnhurbaşkan-
lannın "kudret-i hukümrani"leri çağdaş
parlamenter devlet başkanında yoktur. O,
icra anlamında bir baş değildir. Ama vaktiy-
le rahmetli Özal'a karşı ileri sürdüğü savı
hatırlayahm:
Davul Meclis'in-yargının-hükümenn-
başbakamn boynunda olacak, tokmak da
kendisinin elinde.
Yok efendim yok. Birinci Meşrutiyet
Anayasası dışında oluşan kamu hukuku il-
kelerine -metinlerine- göre, "kudret-i hü-
kümrani"ye (ulusal egemenlik yetkileri) sa-
hiplik ve hem de sorumsuz bir icraahk yeri
değildir Çankaya...
Orada, ömegın 200-300 kişilik bir hizmet-
liler ordusu ile "saltanat keyfi" sürülebilir.
Ama bir "hukuk-u hükümrani olan bir sal-
tanaün icrası" yapılamaz.
Adama, kendine ram edeceğin bir politi-
kacı bile, "Otur oturduğun yerde" diyebilir.