Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz sahibi: Berin Nadi
Gcnel Yayin Vonetmem Özgen Acar •Genol
YuvınKoordinaioriı HikmetÇetinkava #001101
Yayın Danı^mam Ortıan Erinç • \a/ı İşien
Muduru Cdal Başlangıç • Habcr Mcrkczı Mü-
duru. Mustafa Balbav
Ciorsel Yöncımen AB Acar •Duzenlcme Mustafa Sağtamer Ankara Temsılcısi Cûne>t Arcayürek •Haber Mudurlcrı: Işık Kansu, Hakkı
• tstanbul Haberteır Şenay Kalkan «Dış Haberler Ergun Balcı Erdem Z Gokalp Blv İnkılap S No.194, Tel 4331141-47. Tele\ 42344, Fa.x
• U - Ekonomr Dinç Tajanç »Yurt Haberierı Mehmet Sarsç (4)4330565• İzmır Temsılası Serdar KIZÜE, H.Zıya Blv 13S2S2 3 Tel 8312%
• Makaleler Sami Karaören «Spor Abdülkadir Yücefanan »Du- Telex. 52359,Fax: (51)895360 »Adana Temsılcisı Çetin Yiğenoğlu İnonu Cd
7£İlme 4bduUah Yazıcı 119 S No- 1 Kat. 1, Tel 59 37 52 (4 hat), Telex: 62155. Fax. (71) 59 25 78
Mûessc!>e Mudur V Erol Erkut •K.oordına-
tor Ahmet Konılsan • Muhasebe- Büfent Ye-
ner #îdare Hüseyin Gürer • Işlelmc- Önder
ÇeHk «Bılgı-lşlem \aü tnal • Bılgısayar Sıs-
tcm: Mürüvet Çiler • Reklam. Reha Işıtman
\a)mlayan:^ en< Gun Hatvr Ajun:J Bdsın ve Yjvıncılık A Ş B>sıın:C umhumcl M.uKuahk \cGj7elecilik TAŞ
Tuıioca'gı Cıd 19-41 Çjgjloglu Un4İst PK 246 Kunbul Tel 5l2QSQ<Tclc\ 22246. Fax (11^8595 I5NİSAN fmsak 4.4
7
Guneş 6 19 Öğle 13 09 Ikındı 16 51 -Vkşam 19 49 Yatsı 21 15
Michael
Jackson'ın
babası
• NE\VYORK(AA)-
Amenkaü iinlü pop y ıldızı
Vlıchael Jackson'ın babası
iğlunuyamtladı. Joe
lackson, '"Michael"ı ben
>üpcrstaryaptım"dedi ABC
elevızyonu, Jackson ailesi ile
lgılı bır program yayımladı.
Programda, Jackson
lardeşler baba Joe \e anne
fCate'i anlattılar Aileden.
şeçmıştekı zorgünlerden,
Vlıchael'in başanlanndan ve
kardeşlenndcn aynlarak solo
çalışmava başlamasından
jözodılen programda ve
Lızkardeşlerden La Toya'mn
babası ıle ıleılı ıddıalanndan
sözedıldı. Baba Joe
Jacksona. "Michael. son
demecindc, çocukken sizden
çok korktuğunu ve bunun
kendısını hasta ettığmı de
belırttı Nedersiniz"sorusu
yöneltıldı. Joe Jackson ise
şöylekonuştu "'Bendebu
sözlen televızyondan ışıttim.
Benden korktuğunu ve
bunun da onu hasta ettiğini
ılk kez oğrendım. Ama
Michael çok zengın oldu.
Eldeedılen başanlaronun
değıl. benım esenmdır. Onu
bcnsüperstaryaptım."
İstenmeyen
hamilelikter
• ANKARA (UBA)-
Türkıye'de her > üz kadından
26"sının isteyerek düşük
yaptığı belırlendi. Dünyada
ıse istenmeyen hamılelıkler
sonucu yasal olmayan
düşüklerde her yıl 84 bın
kadının yaşamınıyitirdigi
saptandı. Tüketıci sağhk
rehben tarafından yapılan
bır araştırmaya göre
Türkıye'de e\'ı kadınlann
>üzde 57'sı fazla şayıda
çocuk istemıyor İdeal çocuk
sayısı 3 Son gebelıklenru
istemedıklenni ıfadeeden
kadınlann oraru ıseyuzde38.
Bırçok ülkede hala yasak
olduğundan bûyük bır
gızlilik içerisınde ve olumsuz
koşullarda yapılan düşükler,
kadınlann yaşamlannı
tehhkeyeattığıgibi
kendılennıdeğersız
hıssetmelenne de y ol açıyor.
Çocuklardasmav
gerHimi
• tZMİR(AA)-Özelokul
ve Anadolu lısesı sınavlan
yaklaşırken, uzmanlaranne,
baba veöğretmenlen
çocuklan sınav genbmine
sokmamalan konusunda
uyardılar. Dokuz Eylül
İ'niversıtesi Çocuk
Psıkıyatnsi Bölümü öğretım
görev lısi Yrd. Doç. Dr. Süha
Miral. AA muhabınne
vaptığı açıklamada, baa
aılelenn eğjtım sıstemmin
gereğı, sınavı, çocuk ıçin,
'yaşamm tek amaa' olarak
gördükJerinı belırterek, "Bu
düşüncf ıle gereksız bılgiler
ezberleülerek çocuklar
robotlaştınlıyor" dedi.
Bırçok aile ve öğretmenin,
sınav öncesi heyecan artüncı
davranışlarda bulunarak,
sınav 1 bır ölüm-kalım savaşı
gıbi gösterip. çocuğun
başansırun düşmesine yol
açtıklannı belirten Doç.
Miral şunlan söyledi: "Sınavı
kazansın dıye, yoğun olarak
dershane ve özel kurslara
göndererek çocuğu gerilime
duşürmek çok yanhşür.
Böy le bır orıam ıçınde
çocuğun başanlı olmasını
bekleyemeyız" dedi
Genel sağhk
sigortası
• İZMİR (AA)- Genel
Sağlık-İş Sendikası İzmir
Şube Başkanı İbrahim
L'ysal. Sağhk Bakanhğı'nın
tartışmaya açtığı 'genel sağhk
sigortası' ile sağlık hizmetının
hem metalaşünldığmı hem
de çahşanlann var olan iş
guvencelerinın ortadan
kalkacağıru ileri sürdü.
Uysal, AA'nın habennegöre
Türkıye'nin "genel sağlık
sıgortası'njn uygulanmasına
elverişlı görülmediğıne işaret
ederek şoyle dedi: "Sağhk
sıgortasıru toplamak son
derece güç bir olay. Bugün
Malıye Bakanhğı bile, yaygın
olan teşkılaüna rağmen
vergilennı toplayamıyor.
Sağlık Bakanhğı, kendı
çağırdığı bazı kıtle örgütleri
ile konuyu tartışıyor
görünüyor, ancaİc
tartışmalardan çıkan
bakanlığın kendı göruşü
oluyor. Bakanlıgın
hazırladığı taslağa göre Millı
Sa\ unma dışında bütün
sağlık hızmetlen
bırleştırihyor ve sağlık
hızmetlerinin fınansmanmın
bır bolumü (asgan sağlık
hızmetı) genel sağhk sigortası
ilckarşılanıyor Kalan
bolüm ıse kışının kendı katkı
paynlekarşılanırdemyor."
Gökova Termik Santrah'nın üç ünitesi ekim de deneme üretimine geçecek
Termik saııtrallartaııı gazÖZCANÖZGÜR
Mt'ĞLA - Gökova'da yapı-
mı devam eden Kemerköy Ter-
mik Santralı, başta Başbakan
Süleyman Demirel olmak uzere
bazı bakanlann "Bu iş tamam,
başka yere taşınacak" açıkla-
malanna karşın tüm hızıyİa sü-
rerek tamamlandı San»ralda
yakılacak kömüre kanştınla-
cak kireç ocaklannın yapımı ıle
soğutmada kullanılacak suyun
santrala ulaştınlması tamamla-
nır tamamlanmaz. Gökova
Termik Santrah'nın üç ünitesi
en geç eylül ya da ekim ayında
'deneme üretımine" geçirildık-
ten sonra 'yedeğe' ahnacak.
Gökova Termik Santralı ıle
ılgilı behrsızhk 4 aydan bu yana
çözümlenemedı. Başbakan Sü-
leyman Demirel, Devlet Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı ErdaJ
ökova Termik Santralı ile ilgili belirsizlik 4 aydan bu yana
çözümlenemedi.Şu ana kadar bir milyar dolar harcama yapılan
Kemerköy Termik Santralı 3 üniteden oluşuyor. Her biri 210
megawat gücündeki ünitelerin montaj çalışmalan tamamlandı.
İnönü ıle Çevre Bakanı Doğan-
Akyürek'ın "Bu santralcan
yapılmayacaktır Hızmete açıl-
mayacaktır" şekhndekı demeç-
lennin yanı sıra Başbakan De-
mırel'in Rıo Çevre Zirvesi'nın
ardından "santrah taşıyacağız"
açıklamasma rağmen ışınduru-
muna göre 400 ıle 1400 arasın-
dd değışen ışçılenn hızla
çalıştınlmalan sonucu "Türk
ekonomısine yılda 2 trilyon hra
gelır sağlamak' üzere termik
santral üç ünitesi ile deneme
üretımine haar hale geldi
Şu ana kadar birmılyar dolar
harcama yapılan Kemerköy
Termik Santralı 3 üniteden olu-
şuyor. Her biri 210 megawat
gücündeki ünitelerin montaj
çalışmalan tamamlandı. Mon-
taj işlemJen geçen yıl Polonya'-
nın Elektrim fırmasının özel
olarak getirdiğı 50 mühendıs.
teknıker ve vasıflı ışçi tarafın-
dan gerçekJeştinldi.
Santral taşınmayacak
TEK yetkililenne göre artık
bu noktadan itibaren santralı
bir başka yere taşımak mü-
mkun değıl. Taşınsa bıle en azı-
ndan 5-6 yıllık yeni bir hafnyat,
altyapı, montaj çahşması gere-
kiyor ve bunun maüyeti de 500
mılyon dolan buluyor. Aynca
Enerjı Bakanı Ersin FaralyaJı'-
>^ gore santrahn muteahhıt tir-
malardan 'ışler halde" teslım
alınması gerekiyor.
Geçen ay Muğla'da meyda-
na gelen radyasyon alarmının
ardından bölgeye gjderek ınce-
lemelerde bulunan Enerjı Ba-
kanı Ersin Faralyah'nın, "Sant-
ral taşınmayacak. Yedekte tu-
tacağız" şekhndekı açıkJama-
sının yanı sıra bölgeye en son
gelen Tunzm Bakanı Abdülka-
dir Ateş de "Santralı teshm ai-
mak için deneme üretırru yap-
mak zorundayız. Deneme üre-
tımı yapmamamızı ve böylece
Sado-MazoşizmmodasıVücuîlarını deldirip, halka taktıranların sayısı gün geçtikçe artıyor
Haber Merkezi - Sado-mazo-
şıst bir eğilim, delme-halkala-
ma. Batı'da yaygınlaşıyor. Del-
me modası asırlar sonra yıne
gündemde. Amenka ve Ingilte-
re'de vücutlannı deldirip, halka
taktıranlann sayısı gun geçtik-
çe artıyor
Ilk öncelen sado-mazoşıstlenn
arasında başlayan delme mo-
dası, daha sonra çeşıth kesim-
lerden değışik cinsel zevkler
arayanlar arasında ılgı göru-
yor. Sado-mazoşizm moda
dünyasında hızla yayıhyor
Halkaların tarihi
Halkalann ne zaman kulla-
nılmaya başlandığı bıhnmıyor.
Tahmınlere göre insanlar ılk
çağlardan beri halka takmak
amacıyla vücutlanna delikler
açıyor. Kımi zaman estetik >a
da cinsel, kımı zaman da top-
lumsal nedenler bu akımı tanh
boyunca ayakta tutumuş.
Mısırhlarda, delinmış bır gö-
bek krallar için aynahkü. Ro-
malılarda göğüslere dikılrruş
halkalar cesareti simgelerken,
Viktorya devri kadınlan bu
kullarumı estetik buluyordu.
J I
Cinsel organlara tehlikeli
Delmerun bır çok uygulama
alanı var. tnsan vücudunun bır
çok yerine halka takılabilıyor.
Burun, dil, göbek, göğüsler en
çok tercih edilenler. Arna vücu-
dun bazı bölgelerine ve organ-
lanna. özelhkle cinsel organla-
ra, yapılacak operasyonlar teh-
hkeh olabılıyor. Bu tür operas-
yonlar yapılmadan once uz-
manlar müştennin anatomik
yapısıru önceden inceliyor. Bu
operasyonun olumsuz etkılen,
yaklaşûc 6-8 hafta ıçinde geçi-
yor.
Genellikle sado-mazoşistler,
dövmecıler arasında yaygın
olan delme modası, gözle görü-
lür şekilde yaygınlaşıyor. Bü-
yük şehırlerde bu konuda hiz-
met veren mağazalar var. Bu
mağazalarda çeşili aksesuarlar,
halkalar. çubuklar satılıyor
Müşteriler seçımlenru yaptık-
tan sonra, özel eğium görmüş
personel {akılan vücudun iste-
nılen bölgelenne takıyor. Ayn-
ca müşterilerin yenı uygulama-
lardan, gehşmelerden ve yenı
takı modellerinden haberdar
olmalan ıçin belırli aralıklarla
dergıler ve broşürler yayınlanı-
yor.
Bu mağazalarda çalışanlar,
müşterilerini şoyle tanımlıyor:
"Müştenlenmizin yansı genel-
likle ılk kez böyle bir şey yapük-
lanndan btraz çekingen ve ür-
Genellikle sado-mazoşistler, dövmedler arasında yaygın olan delme modası yaygınlaşıyor.
kek oluyor. İlk önce takı be- henuz toplum tarahndan ka- göğüslennde halkalar görü-
bullenilmiş değil."
Sanat ve moda dünyası bu
akıma ilgi göstenyor. Bugün
İngjltere ve Amerika'da birçok
defıle mankenine podyumda
dikkatle bakıldığında elbiselen-
nın altında, özelhkle göbek ve
ğeniyorlar, sonra da en önemh
olaya sıra geliyor.
Toplumsal baskılardan ve
operasyonun getireceğı acıdan
dolayı baalan vazgeciyor.
Bu durumda kesinlikle baskı
yapmıyomz çünkü dehne olayı
lebılir
Bu akım aynca giyim
dünyasını da etkıledı. Latex,
vinıl, metal gibi alışılmamış
ürünlen kreasyonlannda
kullanan modaalann sayısı
gun geçtikçe artıyor.
'Yüce Divan'a gitmemizi ıster
mistniz" demesinin ardından,
yörede DYP'li ve SHP'h poliü-
kacüar, Gökova Termik Sant-
rah'nda istihdam edilecek 3 bin
kişi için listeler hazırlamaya
başladılar.
Halen kjreç ocağı ve soğutma
suyu çahşmalan süren santrahn
kömür bantlan da bu arada ta-
mamlanarak bant sistemine
enerji verilerek kömür taşıyabi-
leceİc konuma getirildı. Aynca
'Türkiye'nin en yüksek bacası'
unvanına sahip 300 metrelik
bacasına da ana fıltre yerleşti-
rildi. Bacadan çıkacak olan ku-
kürtdioksit gazını tutup an-
tacak olan desülfirizasyon siste-
mi projesı ıse ihaleye çıkanl-
mak üzere Enerjı Bakanı Ersin
Faralyah'nın önünde duruyor.
Hala 'ne olacağV beürsiz
olan, ancak eylül ya da ekim
ayında da deneme üretımi yapı-
labilmesi için santralda kalan
ışlenn bitınlmesi ıçin hızla çaü-
şıhrken bölgede yerel yöneüm-
ler, meslek odalan, demokratik
kıtle örgütleri ve çevrecilerin de
tepkıleri sürüyor. Yörede her-
kesın santrahn taşjnması" ko-
nusundaki umutlan tükenmiş
durumda. Şimdı bütün çahş-
malar "santralın deneme üretı-
mi ıçin dahi çahştınlmaması"
için sürdürülüyor.
Çevreciler hazırlamyor
Termik santralınm taşınması
olasıhgı tamamen ortadan kal-
karken çevreciler başta Başba-
kan Demirel olmak üzere kabi-
nede yer alan bütün bakanJann
"Gökova Termik Santralı'na
karşı yaptıklan acıklamalan"
anımsatıyorlar. Özelhkle Muğ-
lalı Devlet Bakanı Ennan Şa-
hin'ın "Santral, doğa ve çevre
bılımleri üniversitesı halıne ge-
tınlsın" önerisine sahip çıkan
çevrecıler, bölgedekı yerel yö-
neümler. gönüllü kuruluşlar,
meslek odalan, demekler ıle
oluşturdukian İl Koordınas-
yon Kurulu ile 8 mayısta Gö-
kova'ya karadan ve denizden
yapılacak çıkarmaya hazırianı-
yorlar.
Mücadelenin öncülerinden
'Bodrum Gönüllüsü" Saynur
Geleodost, 8 mayıs için 'son çır-
pınışımız' diyerek şunlan söy-
luyor.
8 mayıs bekleniyor
"Bu konuda duyarh olan ve
aynı düşünceyı paylaşanlan 8
Mayıs 1993 Cumartesi günü
antik Keremos kentinin bulun-
duğu Ören'e çağınyoruz. De-
nızcileri teknelenyle bekliyo-
ruz. Ören kıyılanna. karadan
ve denizden ulaşahm diyoruz.
Çok sayıda teknenin, mavi yol-
culuğun başladığı, yat turizını-
nin en önemli yöresine, bu kez,
o renk cümbüşünün sohnaması
için yelken açacağına inanıyo-
ruz. Sayın Enerji Bakanfmızı
bu büyük buluşmaya davet et-
tık. ^elhkle Sayın Başbakanı-
mızı ve Sayın Inönü'yü davet
edıyoruz. Aynca ilgili bakanla-
nmızı ve milletvekillerimizi
bekliyoruz. Gehn, Gökova'yı
son bır kere daha hep birlikte
görelim ya da santrahn yedekte
tutulması çılgınhğından vazge-
çelim, diyoruz. Gökova. gök
kalsın, sevgi köyü olsun."
Türkiye'nin ilk çevre eylemi-
ni veren Türkevlen köylüleri de
umutla 8 mayısı beİcliyorlar.
Gökova Termik SAtrah'run
dibindekı Türkevleri'nın yol
kesen, Ankara kapılanna daya-
nan köylülennin muhtan Ab-
duilah Aytamur da şöyle diyor:
"Evet, olmadık zamanda ilk
çevre eylemini biz yaptık, ama
nafile. Santralı bitirdiler. Bun-
dan sonra elden ne gelır kı? Göz
var, nızam var. Artık bu santral
taşınmaz. Olsa olsa hizmete so-
kuhnaz, öyle durur."
Hayvansal ürünlerden insana bulaşan hastalıklar sağlığımızı tehdit ediyor
Soframızdaki ete sütepeynire dikkat
GÜLÇİNtLCİ
BURDLR - Türk Veteriner
Hekimleri BirUği Merkez Kon-
seyi Başkanı Hasan Metin, hay-
van ve hayvansal ürünlerden in-
sana bulaşan hastalıklann ülke-
mizde insan sağlığuıı ciddi bir bi-
çimde tehdit ettiğini söyledi.
Hayvan ve hayvansal ürün
sağlığının çözüme kavuşturul-
ması ile insan hastalıklarının
yüzde 50'sinin kaynağında çö-
zümlenebileceğini savunan Me-
tin, "Hayvan hastalıkJarı ile mû-
cadelede Batı çok büyük harca-
malar yaparak önce hayvan-
lannı sağlıklı kıüntştır. Sağlıklı
hayvan-sağlıklı hayvansal ürün-
sağlıklı insan üçgeni, konıyucu
hekimliğin temeüdir" dedi.
Ülketnizde önemli kayıplara
neden olan 'brucello'nun Bur-
dur'da çok ya> gın olarak göriil-
düğünü belirten Burdur Meslek
• Dünya Sağlık Örgütü'ne (WH0) göre dünyada 150 olan hayvandan insana
bulaşan hastalık sayısının Türkiye'de daha fazla olduğunu söyleyen Türk Ve-
teriner Hekimleri Birliği Başkanı Hasan Metin, hayvan sağlığı ile ilgili sorun-
lar giderilmeden zoonozlarla mücadelede başanlı olunamayacağını vurguladı.
Yüksek Okulu Süt ve Ürünleri sinin zor olduğunu büdirdi. başanlı olunamayacağını vur-
Programı Öğretim Görevüsi Zi-
raat Yüksek Mühendisi Seval
Kırdar da. '"HastaJık enfekte
hapan ve hay>ansal ürünlerle
insana da bulaştığı için toplum
sağlığı vönünden üzerinde önem-
le durulması gerekmektedir"
diye konuştu.
Mikroorganizmanın, vücuda
girdiği yere yakın lenf bezlerinde
hızla çoğaldığını >e kana gece-
rek tüm vücuda yavıldığını belir-
ten Kırdar, dalgalı ateş, çabuk
\orulma, hakizlik, iştahsızlık.
mide bulantısı, soğuk terleme,
eklcm ve kas ağnları ve eklem
şişliği ile kendini gösteren has-
talığın başka rahatsızhklarla
kolay kanştırdabildiği için teşhi-
ABD'de 25, SovyerJer Birüği'-
nde 20, Batı Avrupa ülkelerinde
ise 15 yılda yok edebilen 'brucel-
lo' ile mûcadele için Türkiye'de
13 yılın hedeflendiğini sözlerine
ekleyen Kırdar, "1987 yüında
başJatüan proje çerçevesinde
Burdur ön sıralarda yer abnıştır
ve mücadelede de örnek bir ildir"
dedi.
Dünya Sağlık örgütü'ne
(WHO) göre dünyada 150 olan
hayvandan insana bulaşan has-
talık sayısının Türkiye'de daha
fazla olduğunu söyleyen Türk
Veteriner Hekimleri Birliği Baş-
kanı Hasan Metin, hayvan
sağlığı ile ilgili sorunlar gideril-
meden zoonozlarla mücadelede
gulayarak şöyle konuştu:
"Tüberküloz, > ani bir zaman-
lar ülkemizin kanseri olan verem
yeniden hoıtlamıştır. Tüberkü-
lozdan en az 5 misli yaygın olan
'brucello', kadınlarda \a\ru dü-
şürme, erkeklerde kısuiığa ne-
den olmaktadır.
Ve biz, sağlık politikalannı
saptarken kjşiyi hasta edecek
her türiü olumsuzluğun yumak-
laştığı bir ortam yaratıyoruz.
Kişiyi hasta edip pahalı ilaç, pa-
halı doktor, pahalı tedavi ku-
rumlarını devreye sokarak kay-
nak ve insangücü kaybı esasına
dayanan çarpık polirikalan uy-
guluyonız."
Türkiye'de sofralara gelen
etin yüzde 80'i, sütün ise yüzde
90'mın gıda kontrol ve veteriner
hizmetlerinden yoksun oiduğunu
bikliren Metin, "Piyasa koşul-
lan içinde midemize inen bu
ürünlerden kapdğmuz hastaln
klardan çoğumuz habersiziz.
Paraziter hastalıklar, ancak
başka bir nedenden doktora git-
dğinıizde ortav a çıkıyor" dedi.
T.C. Hükümeti'nce imzala-
nan Cenevre Anlaşması gereğin-
ce saJgın hastalıklann kontrolü
ve tüm gıda maddelerinin ithalat
ve ihracatının devlet veterinerle-
rince yapümasımn karara bağ-
landığını söyleyen Metin, bu yet-
ki ve ctkinliğin devlet kontrolü
dışına çıkarıldığuıı belirterek,
"Böylelikle salgın hastalıklann
ve zoonozlann yeniden hortlatı-
lmasına neden olunmuştur. Bru-
cello, tüberküioz gibi hastalıklar
ülkemizde kol gezmektedir"
diye konuştu.
Alsancak
evlmtiyanhş
etti
• Giderek kimliğini yitiren İzmir'in iki yüzyıldır
gözde semti olan Alsancak'ta ne yazık ki tarihi
doku, yanlış "Koruma" kararlan nedeniyle yok
olma tehlikesi altında. On yıl öncesine kadar
korunabilen bu bölge, 1985 yıhnda "SİT alanlan
dışına çıkanlması" nedeniyle çok katlı beton
bloklar ile sanlmış durumda.
ASUMAN ABAaOĞLU
İZMİR-Izmır'ın en hareket-
lı verenkh semtlerinden Alsan-
cak'ta ıkı kath, çıkma balkon-
lu, avlulu levanten evlen, 19.
yüzyıl Izmır'ınin kozmorx)ht
yapısından esintiler ulaştınrlar
günümüze. Sakız tipi bu evle-
rin miman özelh'klen uzman-
lara göre, Anadoluda'ki bin-
lerce yılhk kültürlerin yabancı
kültürlerle kaynaşması sonucu
oluşan bir sentezi yansıtırlar.
Giderek kımliğini yiuren lz-
mır'in ıkı yüzyıldır gözde semti
olan Alsancak'ta ne yazık ki
tanhı doku, yanhş "Koruma"
kararlan nedeniyle yok olma
tehhkesi altında On yıl öncesi-
ne kadar korunabilen bu böl-
ge, 1985 yıhnda "SİT alanlan
dışına çıkanhnası" nedeniyle
çok katlı beton bloklar ile
sanlmış durumda. Koruma
altma alınan bır kaç levanten
evi ise zamamn tahribatına
karşı koymaya çahşıyor
İzmir kentinin, Alsancak'ta
eskiden rumca "Punta'" denı-
len bölgesı, Italyan, Rum,
savunuyordu' "Araştırmanın
daha sonraki aşamalannda, bu
konut tıpının belkı de Röne-
sans'ın KJasik ve Hellenıstik
mimarlık olgusundan aldı-
klanyla yoğurulmuş ve bıçım-
lenmiş olarak Avrupa'da uygu-
lanagehnış ve Türkıye'ye uza-
nan kolonızasyon bir görüntü-
sü olarak Alsancak'ta yeniden
karşımıza çıkanlmış gibi bır so-
nuca vanlması olasıdır."
Konımacdıkla
bağdaşmıyor
Izmır'ın kültürel kımliğıni
yansıtan bu tarihi bölge. ne ya-
nk ki, kültürel mirasımızı
korumakla yükümlü olan
Kültür Bakanhğı Taşınmaz
Kültür ve Tabiat Varhklan
Yüksek Kurulu'nun "Koru-
macılıkla bağdaşmayan tutu-
mundan" nasibinı aldı. SİT
alanı ıçınde olması nedeniyle
korunabılen tanhsel doku,
1985 yıhnda Yüksek Kurulu-
599 sayıh karanyla SİT alarL
ndan çıkanldı. Bölgede koru-
ma alanı. 10 sokağın ıçindeki
196 yapı ile sınırlandınlırken,
Abancak'taki tarihi doku yok oluyor(ÜMİT OTAN)
Fransız ve İngıhz gibi yabancı- 265 yapı, "Korunması gerekh
lann yerleşim alanlannı oluş- taşınmaz kültür ve tabiat
varlıgı özelhği taşımadığı" ge-
rekçesiyle tescilden düşürüldü.
Tescilden düşürülen birçok ta-
rihi yapı yıkılarak yerlerine 7-8
kath bina yapılmasına izin v
tururdu. 19. yüzyıl tzmir'inde
de günümüzde olduğu gibi bu-
günkü Kıbns Şehitleri Cadde-
si, o dönemdeki adıyla "Frenk
Sokağı", kentın en hareketli ve
canh bölümüydü. Bu sokakta
oluşan mimari yapı da dışan-
rildi.
Uzmanlar, "Yapılar bulun-
dan gelen ve Anadolu'da bın- duklan çevreyle anlamh bir
lerce yıldır varolan kültürlerin
kanşımını yansıtıyordu. Gö-
rüşlerini şimdi yalnızca geride
bıraktığı eserlerinden öğrene-
bildığımiz Mimar Murat Er-
dim, bir araştırmasında, Al-
sancak'taki bu mimari tarz ıle.
İ.ö. 5. yüzyüda yaşamış Mi-
letlı Hıppodamos'un tasarla
dığı Milet ve Priene kentlennın
tarnyla benzerhkler buluyor-
du. Erdün. bu araştırmasında.
"19. yüzyıhn ikinci yansında
içındedirler, çevreden
aldıklanyla oluşurlar, çevrenin
oluşumunda paylan vardır.
Sokağın sakını. mahalleli, ya
da o sokaktan hergün geçen
kasabah, kentli o çevrede ola-
gelen görsel, kültürel ahşveri-
şın bır parçasıdır" dıyorlar.
Murat Erdim'in aynı çahşma-
sında buna karşıhk getir-
dığı görüş. ülkemizin içinde
bulunduğu durumu sergüiyor:
"Geleneksel anlamdaki bir
Fransızın, tulyanın ya da bel- Çevrede bu, eskiden. en azıı dan
kitngilizın birlikte getiripyerli böyleymiş. Şimdilerde
yoluylaustalar yoluyla uygulamaya
aktanlmış gibi gösterilmeye
çahşılan bu konut olgusunun
kökeninde Ege'nin ve Akde-
niz'in kültür çevresinde ya-
ratılmış bir sentezin yattığı
açıktır" diyerek şu görüşlen
ise değer yargılannı şaşırmış
bizim gıbi toplumlarda, birço-
ğumuz için o yapı, o sokak taş-
tan, ahşaptan, sıvadan ya da
bir takım boşluk, doluluklar-
dan başka bır şey söyleme-
mekte."