Katalog

SAYrA CUMHURİYET 2ŞUBAT1993SALI HABERLER Hep beş davadan biri yapay •ANKARA (UBA)- Türkiye'de açılan her 5 davadan birinin yapay dava olduğu bildirikli. Adalettc "yapay dava"olarak adlandmlan, görevsizlik, yetkisizlik, birleşlirme, düşme ve ortadan kaldırma kararlannın azaltılası halinde, mahkemelerdeki yargılama süresinin yüzde 30oranında azalacağı kaydedildi. Adalet Bakanlığı Sidl vc İstatistik Genel Müdürlüğü uzmanı Metin Kabalcıtarafından hazırlanan "Ceza adalelinde verimlilik" konulu araşlırmada, davalann çokluğu ve gereksizliği nedeniylc mahkemelcrin verimli çahşamadığı belirtildi. Elit kesimin oyun alanı politika • İZMİR(AA)-Yalnızca Türkiye'de değil, dünyada da politika alanında kadınlann çok az görev aldıklan ve politikanm elit kesimlcrin oyun alanı olarak görüldüğü bildirildi. Dokuz Eylül Üniversitesi Avrupa Topluluğu Uluslararası Ekonomik İlişkiler Araştırma ve Uygulama (ATMER) Müdürü Prof. Dr. Canan Balkır şu bilgileri verdi: "Politika elit bir kesimin oyun alanı olarak görülüyor. Normal bir kadının politika yapabilmesi için, ya zengin ya da önemli bağlannm bulunması gerekiyor. Halen dünyada devletyada hükümet başkanı olan kadın ysayısı 7, kadın bakanlann oranıiseyüzde3.5, uluslararas: örgüt ve şirketlerin üsldüzeyinde görev alan kadın yöncüci oranı da sadece yüzde 5" SHP Erzincan İl Başkanı öldü •ANKARA (AA)SHP Erzincan İl Başkanı İlbeyi Yılmaz tedavi edildiği İbn-i Sina Hastancsi'ndcöldü. Geçirdiği kalp ameliyatından sonra yoğun bakıma alınan SHP Erzincan İl Başkanı İlbeyi Yılmaz. önceki akşam saat 21.00 stralannda türtı çabaiara rağmen kurtanlamayarak hayatını - kaybetti. Şırnak millevekilleri, topyekün saldınnın hedefınin bölge halkı olduğunu iddia ediyor HEP'lileristifaetmeyecekANKARA (Cumhuriyel Bürosu) - HEP'in kapatma davasında karar aşa- masına gelindi. HEP Parti Meclisi lop- lanarak istifa etmek ycrine sonuna ka- dar partide kalma karan vcrdi. HEP'in Anayasa Mahkemesi'nde deam edcn kapatma davasında 24 Ocak'ta son savunma için tanınan süre lamamlandı. HEP'liler son savunmalannı verdik- len sonra Parti Mcclisi'ni toplantıya çağırdılar. Toplanüda öncclikle, savun- mayı hazırlayan hukukçular komıs- yonunun yasal duruma ilişkin hazı- rladığı rapor ele alındı. Üç gün üslüste toplanan Parti Meclisi, partinin kapalı- lması halinde yapılabilccek şcylcri clc aldılar. Tartışmalarsonunda, HEP'in kapatı- labileceği görüşü ağırlık kazandı. Partı- liler, bu durumda partide kalarak HEP'İ sonuna kadar savnma fıkrini be- nimsediler. Daha önce parlinın kapalıl- ması olasılığına karşı kurulan ÖZ- DEP'c toplu olarak geçme konusunun • HEP, Parti Meclisi, Anayasa Mahkemesi'nin kapatma karan vermesi ihtimaline karşın, partiden istifa etmeme karan aldı. Öte yandan bir basın toplantısı düzenleyen HEP Şırnak millevtekil- leri, Genel Kurmay Başkanı Güreş'i hükümeti lojistik destek müdürlüğü gibi kullandığını savundular. da lartışıldığı loplantılarda, kişiscl ka- rariara saygı duyulacağı, PM'nin aidığı karann bağlayıcılığının bulunmayacağı belirtildi. Milletvekillerinin kendı siyasi gclcccklcrine ilişkin bağımsız kararlara saygılı olunması ilkesi de benimsendi. HEP Genel Sekreleri Ahmet Kara- laş, konuvla ilgıli larak yaptığı açıkla- mada, siyaseti inasıl sürdürecckleri kon- sunda ancak parti kapaüldıktan sonra karar vereceklerini belirtcrek "Parti ka- palıldıklan sonra içimizden artık siyaset yapmak istemcyenlcr de çıkabılir. So- run hukuksal formuller değil. HEP'ini kapatılması zaten bize siyaset yaptırma- ma niyelini ortaya koyar" dedi. Karataş, üzcrlcrinde yoğun baskı bu- lunduğunu belirtcrek bu nedenlc ger- çekleştircmcdikleri birçok düzcnlemeyi önümüzdeki günlerde hayata geçirecek- lerinibclirlti. Karataş, bu döncmdc partinin ku- rumsallaşmasını sağlayacaklannı, bu doğrulluda TBMM çalışmalanna ağırlık vereceklerini, parti genel merke- zinde bir basın bürosu vc bilgisayar do- nanımı oluşturarak kamuoyu araştı- rmaları yapacaklannı sözlcrineekledi. Bu arada HEP Şırnak miHetvekilleri Orhan Doğan, Sclim Sadak ve Mahmui Alınak dün TBMM'dc bir basın lop- lanlısı düzenlcycrck Şırnak ili Kumçatı köyü Güncyce mezrasında uçaktan atı- lan füzeler sonucu Ekinci ailesindcn beş kişinin hayatlannı kaybeltiklerini be- lirterck mczra halkının anlatımlarına göre olaym kaza olmadığını ve hedef gözetilerek ateş cdildiğini öne sürdülcr. Bu saldınlann ilk olmadığını son da ol- mayacağını belirten milletvekillerini ko- nuşmalannı şöyle sürdürdüler: "Bosna-Hcrsek'te insanı dchşctc dü- şüren katliamın sonuçlannı hergün izli- yoruz. Şırnak'ta açıkça ilan edilcn bir savaşyk. Buna karşın insanlar katledilmckte- dir. Şırnak'taki kalliam, Sırp katliamı- ndan daha ağırdır. Bosna Hersck'e göz- yaşı döken Demirel ve arkadaşlannın lavırlan inandına değil. Genel Kurmay Başkanı Doğan Güreş, hükümeli lojis- lik dcslck müdürlüğü gibi kullanıyor. Bir topyekün saldın başlalılacağı söy- lcndı. Bu saldınnın hcdefı bölge halkı. Ora- dan da PKK'dır. Halkı czmeyi, katlcl- meyi hedcfliyorlar. İnsanlar göçe zor- lanıyor. Bir gün bunlann hesabını halk dcmokralik yollardan soracak. Abdi Ipekçitnezan başmdacunkb İstanbul Haber Servisi -1 Şubat )979'da öldürfilen Milliyel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Başyazarı Abdi İpekçi, ö\ü- müniin 14. yılında /Jncirlikuvu'daki kabri başında anıldı. Anma töreni başlamadan önce İpekçi'nin kızı Nükhet İpekçi İzet ile İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan tarafından İpekçi'- nin mezanna kırnıızı karanfîl konuldu. İpekçi ve öldiirülen tüm gazeteciler anısı- na yapılan saygı dunışundan sonra bir ko- nuşma vapan Milliyet Gazetesi Başyazarı Altan Övmen, "Abdi İpekçi, teröre verilmiş ilk basın şehididir" dedi. Yazarımız Lğur Mumcu'nun da faili mechul bir cinayete kur- ban gittiğini belirten Öynıen. şunları sövledi: •'Mumcu'nun ölümüyie, giderek artan milli şuur zirveye ulaştı. Mumcu'nun tabutu- nun ardından yürüyenler, laikliğin ve de- mokrasinin durdurulamay acağının güteoce- sini verdiler. İşte bu sonuç, bu uğurda şehit ga/etecilerin hatırasıdır. Vlunıcu, İpekçi ti- nayetinin aydınlatılması için yaşamı boyun- ca biiyük çaba gösterdi, bu konudaki çalış- maları bir noklaya kadar getirdi. Zaten ga- zeteci bir noktaya kadar gelir. Bundan son- rası devletin görevidir. Ancak bu konudaki çalışmalar eksiktir. Daha çok çaba gerek." Öymen, Mumcu'nun örneğini verdiği "araştırmacı gazetecilik" konusunda da ça- lışmaJarm sürmesini istedi. Törene. İpekçi'- nin eşi Sibel İpekçi, kızı Nükhet İpekçi İzet, damadı Engin İzet ile dostJan katıldı. Özaliçin soru önergesi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - SHP Tunccli Millclve- kili Kamcr Genç, Başbakan Süleyman Dcmircl'dcn, Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın ABD gezisine kimle- rin katıldığını vc masraflan kimin karşıladığını açıkla- masını islcdi . Kamer Gcnç TBMM baş- kanlığma verdiği soru önerge- sinde şu sorulara yer verdi: "Bu gezi resmi mi, özel mi, ticari amaçlı mıdır? Bu geziye, Özallarla birliktc kaç kişi kaulmışlır vc kaç lira masraf yapılmıştır? Bu gcziyc, Özal- lann özcl dostlan da katılmış mıdır? Katılmışlarsa kimlerdir, gezi masrafiannı kim karşı- lamışür? Yapılan gezi rcsmi isc, Cumhurbaşkanı sıfatını taşıyan bir zatın yabancı bir ülkede 15-20 gün kalması devlet gclencklerine uygun m u d u r ? f,; -tj. ! : ; : J Û . : : Böylc bir'dflVrdnişın dfevlct saygmlığrnı zedeleyici oldu- ğunu düşünüyor musunuz? Laikliğin en büyük savaşçısı, demokrasi şehidi UĞUR MUMttPya yüreğimiz yanıyor. BEZM-İ ÂLEM VAIİDE SULIAN VAKIF GURABA HAST4NESİ ÇAUŞANLARI UĞUR MUMCU'ya Bu ülkede her aydın bir avuç ışık taşır yüreğinde, demokrasinin pınltılı bakışları her sokakta, her kapıda. Bırak bir daha yağsın yağmur, uçuşsun karanfiller. Vakit geldi! Artık birlikteyiz hepimiz. SENİN İÇİN yeniden kurduk saatleri. Mehmet Alay, Engin Ataç, Faruk Atalayer, Atilla Atar, Gürsov Bacaksız. Havva Bektaş, Halil Bulianrı. Zeki Ceyhan, Ftisun Curaoglu, Mtinevver Çakı, Muammer-Suzan Çakı, Dilaver Çalı^, Zchra Çobanlı. (>guz Çilingir, Abdullah Demir, Httlya-GSkhan Krcan, Mehmet T. Erem, Hüseyin Eryılroaz, Niyazi Giindttz. Ergfilhan Cttngör, Necdel GUr, Saime Hakan, Gonra İlbeyi, Fethi Kaba, Vedat Karar, Meltem Kapanoglu, Gttlbin Koçak, Tekin Kocan, Ekrem Kuia, Tiilin Nas. Haluk Okur, Ayşegül Özen. Sedal Özen, Şahin Özyttksel, Naci Sarcan, Halil Sasa. Sibel-Omaletlirı Sevim, Hikmet Sofuoflu, Emel Şölenay, Mehmet Ttigsiiz, Ali İsmail Tttremen, YUHUI Gfir Türk. Şermi Tttrker, T. Fikret l çar, Kemal Uludag, Mehmet Uygun, Mehtap-Levent I'\punpft7, Oya - Bilgehan Uzuner, Mehmet İ'nalan. Onıal«-tıin Yıldız, Fıındn Yıldız. Demokrasi, düşünce özgürlüğü, laiklik ve insan haklarının yılmaz savunucusu, değerli gazeteci ve yazar UĞUR MUMCUnun katledilmesinin acısını duyuyoruz. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden llahık ABBASOĞLU. l^alo AKA1JN. Kanık AKYOU, Knjjin AKYÜHEK. Gfıl Işık ALKAÇ. Mcral ALPAY. Tûlrn ANĞ. Nfcla ARAT, Alov ARIK. Sibcl ARKONAÇ. Gûvcn ARSKHÜK. Vı-vst-1 ATAYMAN, Medar AT1C1. İpck BAIJACAN. Nıır BALKAN ATLI. Nezahat BAYDUR. Jalr BAYSAL. Sait BAŞÂKAN, Ncs<' BENLI-KILGAC1. Erhan B1ÇAKCI. Hûlya BİLEN. Sınna BİLEN, Bctûl BİLG1Ç I'AR1J\K. Ncjat BOZKURT. Con#/ ÇAKMAK. 'l'anjıı ÇANTAY, Jülklc ÇOBANLI. Bclıil COTUKSÖKEN. lnrı DELEMEN. ÖIJIIT'DEMİRÇAN. Ilctlia I>EM)RİŞ. SrUthatlin OİÜDÜZGUN. M.Ali DİNÇOI-, Bolkıs İİİNÇOL. Nrbilc DİREKCİGİL. Şovkcl DÖNMEZ, Aynur OliRSUN. Rclik DURU, ÇiĞdcm nÜRÜSKEN. Turaıı EFE. M. Gönûl EGELİ. Ayşr ERBORA. Allilla ERDEMU. llûsryin EREN, Emcl EKGUN. Zryncp ERGÜN, Akın ETAN . Sakinr ERUZ. Ayba'rs ERÖZDEN. llftık ESİN. ICsin EYÜI»OĞLU. Nalan F1RAT. Çimrn GELGEÇ. Ahmct Kaınıl GÖREN, Scvil GÜLÇUK. Savaş 1IARMANKAYA. Zûhro İNDİRKAŞ. Zchra 1PŞİROĞLU. Sina KABAAĞAÇ, Turgay KURULTAY. Nilûfcr KURDYAZICI. Nuran KUTI,U. Norbcrt MECK1-ENBURG. Esra MEÜKOĞLU, Tovfık MELİKOV, İffet OK. Mchvtş OMAY. Esin OZANSOY. Ayla ÖDEKAN. Mihriban ÖZBAŞAKAN. Errndiz ÖZBAYOĞLU. Deniz ÖZDEN . Mehmet ÖZUOGAN, Aslı ÖZDOĞAN, Şcyda ÖZİL, Yükscl ÖZOĞUZ, Mehmet ÖZSAİT, Nedrpt ÖZTOKAT. Erdim ÖZTOKAT. Ümit ÖZTÜRK. Şara SAY1N. Zcynep SAY1N. Osman SENEMOĞLU, N. Kamil SEVİL, Veli SEVİN . Ö/.dcn SÖZALAN, Önay SÖZER. Canan ŞENOZ. Oğuz TAN1NDI, Çaj-larTANYERİ-ERGAND, Ofiu/. TEKİN. Naci TOKMAK. Uşun TÜKEL, Gı'ılsfın UMURTAK. Nesliha» URAZ, Ahnıcl YARAŞ. Tarcan YILMAZ. Tahsm YÜCEI. • Bizler CUMHURİYET çocukları olarak ATATÜRK ilkeleri, özgürlük, bağımsızhk ve laiklik adına savaş verenlerin önünde saygıyla eğilirken; dürstlük, onurluluk, vatanseverlik savaşımı veren, araştırmacı-gazeteci, hukukçu UĞUR MUMCU'yu kalplerimizde anıt yaptık. Yüce Türk ulusuna başsağhğı dileriz. SAMSUNDAN OKURLARI: Dr.Ayçe Acar. Dr.Temel Akbulut, Dr.Hölya Akgttn, Dr.Murat Ankan. Dr.Gülay Alik, Dr.Ceyda Atalay, Dr.Farabi Aydınol. Dr.Aykııt Aykın. Dr.Canel Aykın, Dr.Mustafa Ayvaz, Dr.Süreyya Ayvaz, Dr.Alper Bttyttkakkuş, Fatma Buyttkakkuş, Dr.Halit Demir, Dr.Emin Dinccag. Dr.Teoman Enver. Dr.Alaattin Erdem, Dr.Hakan Erim, Dr.Yeşim Erim. Dr.Canan Krol, Dr.Muzaffer E«kiocak, Dr.Sevgi E«kiocak, Dr.Gttner Gedik. Dr.Gökyar Günaydın. Dr.Atiye Gündiiz. Ur.Şahin GürbUz. Dr.Muzaffer Koraba«, Dr.Filiz Knrtoğlu, Dr.Ekrem Kutman. Ur.RUstem Mavili, Dr.Ali Muslu, Dr.Aliye Muslu. Dr.Yıldız Öxbek, Dr.Muhabbet Şahinkaya, Dr.Omalettin Tabak, Dr.Rabia Tabak, Dr.Akif Uzun. Dr.INuzan l/.un, Dr.llavanıır Yılmaz, Dr.Fatih Zinrir, Dr.Yttksel Özaklaş. SİNOP'TAN SESLENtYORUZ... Yarasa ve baykuşlar gibi karanlığı sevenler Şunu unutmayınız ki, düşünceleriniz gibi, yasamınız gibi kapkaranhk bir TÜRKİYE'yi asla yaratamayacaksınız. Çünkü UGUR MUMCU'nun kanı ve ardındaki sevgi seli sizleri boğacaktır. Dost insan, ölümsüz UĞUR MUMCU'nun önünde saygıyla eğiliyoruz. KIİKl l.l ŞI.AR:.Sinop Gazeteoiler Cemiyeti, Kgit-Sen Sinop Şb., Tüm Sosyal-Sen Sinop Tem., Umut Dershanesi Çalışanları, Ikiıler Matbaası. Tanm-Sen Sinop Tem., Or-Koop Sinop Birliği B«k.. Kfihttr Sanat ve Turizm Der., Harp-H Sinop Şubesi, Genel-U Sinop Şb. B^k.. Mimarlar Odası Sinop Tem.. Kökdemirler Tic, Gen Saglık-lş Sinop Tem. KİŞİLER: Hayrellin Bozkurl, Seyit Saatçi, Güngör Akkora, Selma Akkoca, (evat Akkaya, Kıırtuluş Gökmenoglu, Gülçin Acun, Muetafu Actın, Mustafa Kavak, NnrKen Olgun, Ay^e Ayvaz, Okutman Sema Balçık, Doç. Dr. Mehmet Ozttirk, Yrd. Doc. Dr. Meral Özlürk, Yrd. Doo. Dr. Orhan Erdem, Arç. Görv. l^-venl Bal, An.. Gftrv. (>amze Gönliigii), Ayşe Yılmaz. Vahiı Koçak. Salim Akbuij, Haniza Yavuz, Ahmet Kavazak. Ali Bahadır, Bahallin Tekin, Mehmet (^anaıı - Candan Cjınan. INevzal Kalkan, Emine Kopıız, Tııfan Bilgili. Şenel Ba«og)ıı. l'erihan Ba«oglıı, Ahnıel Karanıan. INilgün Karaman. Nihat Oktay, Bekir Arar. Rerep Kayaran, Rafet Akdogan. Enı. Ögr. Şaziye Ydmaz. Krol Atagün ve bir grııp Sinoplıı. GtÎNDtJZ GÖZtJYTE MELIH CEVDET ANDAY Bu Kin Neye?Millet yanlıştır. Cumhuriyet yanlıştır. Demokrasi yanlıştır. Laiklik yanlıştır. Bizdeki bağnaz dinciliğin en belirgin ilkeleridir bunlar; dördü de yadsıma (megation) nitelikli olduğu için, daha başlangıçta kavgacı bir görünüm taşır. Din adamlarının asık yüzlü olmaları, toplumun benimsediği bu kavram- lar yerine kendilerince doğru olanı açıklıkla koyamama- larından kaynaklanmaktadır. Buna her giriştiklerinde ise toplumdan tepki alıyorlar. Demek kızgınlıklarının so- nu gelmiyor. Şiddete başvurmaları bundandır. Millet yoktur, ümmet vardır. Cumhuriyet yoktur, egemen olan Tanndır. Demokrasi yoktur, kulluk vardır. Laiklik yoktur, devlet din temeli üzerine kuruludur. Bunlar artık rahatça söylenebildiğine göre, şiddete başvurmanın gerekmediği sonucuna varılabilmeli idi; neden içlerini dökmekle yetinemiyorlar? İşte konumuzun can alıcı yeri burası. Çünkü tartışmaya girmek istemiyorlar. Tartışma akıl işidir, inancın ise akla gereksemesi yoktur, aklı küçüm- ser o. Bu tutumdan çıkan zorunlu sonuç ise, bizim üm- mete, kulluğa, din devletine inanmamızdır. Başka bir deyişle, yaşamımızı onların yaşamına uydurmamızdır. 'Millet' sözcüğü, tarihimizde çok değişik anlamlarda kullanılmıştır. Arapçada 'topluluk' anlamına gelir. Ibra- him ve öbür ilk peygamberlere göre, dinin gerçek üyele- ri sayılan Müslümanlara bu ad verilirdi. Osmanlı devle- tinde, Hıristiyan ve Yahudiler gibi Müslüman olmayan- lar için de bu ad kullanılmıştır. Dine dayalı millet dizge- sinden, etnik kökene dayalı millet kavramına geçiş II. Meşrutiyet'ten sonra hızlandı. Bugünkü eşit haklara sa- hip insanlardan kurulu millet (ulus) için ise laiklik vazge- çilmez koşuldur. Cumhuriyet sözcüğü (Arapçada, toplu durumda bulu- nan kavim anlamına) Latincedeki 'respublica' ('res' şey, olgu' ve 'publica "halk, kamu) sözcüğünün karşılı- ğıdır. 1924 Anayasası'nda cumhuriyet bir devlet biçimi olarak ele alınmış ve onun bir hanedana ait olmadığı belirtilmek istenmiştir. Yunanca 'demos' 'halk' ve 'kratos' 'iktidar' sözcükle- rinden oluşan demokrasi sözcüğü halk iktidan' anlamı- na gelir; bunun vazgeçilmez göstergesi, genel oy ve serbest seçimle işbaşına gelen temsili parl&mentodur. Bizim Fransızcadan aldığımız 'laik' sözcüğü ise Yu- nancadaki 'laikos'tan gelir, halk' demektir. Bu sözcük eski çağlardan bu yana, dinin dışında kalan alanı belirt- mek için kullanılır. Ansiklopediden alıyorum: "Devlet yapısının laikleştirilmesi egemenlik hakkının sahibi ve kullanışıyla ilgiliydi. Kurtuluş Savaşı günlerinde Amas- ya Bildirisi, Erzurum ve Sivas kongreleri, TBMM'nin ku- ruluşu ve 1921 Anayasası'nın kabulü gibi gelişmeler egemenlik hakkının kayıtsız şartsız tek sahibi olarak 'millet'i ortaya çıkarmıştı." Bağnaz din adamlarımızı kızdırdığını söyleyerek ele aldığımız ulus, cumhuriyet, demokrasi, laiklik terimleri- nin dördü de, anlaşı'idığını sandığımız üzere, halkın si- yasal haklarını tanımak ve korumak üzere getirilmiş vazgeçilmez ilkelerdir. Bunlara kızmak halka kızmak antemına gelir. Bunu nasıl açıklamak gerektiğini bilemi- yorum. Halkın egemenliği yerine Tanrının egemenliğini geçirmek ise halkı Tanrı ite karşı karşıya getirmek olur ki, temiz din adamlarının böyle bir şeyi isteyeceklerine inanamam. Bunun gibi, yukarıda adı geçen ilkeleri benimsemiş aydmlarımıza beslenen kin de açıklanamaz. Çünki kin' dince yadsınır. Bunca yıldır ulus içinde, cumhuriyet içinde, demokra- si içinde, laiklik içinde, bütün inananlar inançlarına uy- gun olarak yaşamadılar mı? Atatürk'ü şeytan yerine koymak, inananlara ne kazan- dıracaktır? Bu soruların yanıtlarını bulamıyorum Devlet yardımlannda partizanhk yapıldığını ileri sürdüler ANAP'hbaşkanlardan Mesut Yılmaz'a şîkayet ^ ANKARA (ANKA)- tmcsi öncrisinde bulunan Yıl- ANAP'lı bclediye başkanlan, maz, partinin yerel örgütleri ile devlet yardımlannın dağıtı- belediyelerin işbirliği yapması- mında parlizanlıktan şikayel nı isledi. ctti. ANAP Yerel Yönetimler Bclediye başkanlannın ra- Başkanlığı larafından oluştu- por halinde ANAP Yerel Yö- rulan 20 bölgenin belediyc baş- nctım Başkanlığı'na bildirdik- kanı tcmsilcilcri yaptıklan top- lcri sorunlann arasında Doğu lanlıda sorunlan vc isteklcrini vc Güneydoğu illerideki, tcrör dilc gelirdiler. Bclediye Baş- olaylan başlıca yer tuttu. bele- kanlan ANAP Genel Başkanı diyc başkanlan lerör olaylan Mesut Yümaz"a iktidann par- nedeniylc ilçc ve belde merkez- tizanlık yaptığını söylcdilcr. lerinden aynlamadıklannı bil- ANAP Gcncl Başkanı Mc- dirdiler. ANAP yönetimi, 20 sut Yılmaz isc ycrcl yönclimlc- bölgenin tcmsilcisi belediye rin yclkilcrinin artınlması vc başkanlarıyla yaptığı toplantı- yerinden yönctimin sağlanma- nın ardından marl ayı sonun- sı için projc hazırladıklannı be- da 76 il temsilcisi belediye baş- lirlcrck, belediye başkanla- kanlan ile bir toplantı ya- nndan bu konuda kendilcrine pacak. Bu toplantmm ardın- yardımcı olmalannı ıstcdi. Hü- dan mayıs ayında Yerel Yöne- kümctin yarattığı bu durumu timlcr Kurultayı toplanarak, gidcrmck için ANAP'lı bclcdi- sorunlar vc çözüm önerileri yclcrin birbirlcnnc yardımyy c tartışılacak. ANAP'm önerisine Cindoruk 'evet' dedi Parti liderlerî anayasa değişikliği için toplanıyor A.NK.4RA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TBMM Başkaru Hüsa- mettin Cindoruk, anayasa deği- şikliği konusunda 22 şubat pazartesi günü "'liderlerzirvesi" düzenleme karan aldı. ANAP'ın. anayasa değişikli- ğini TBMM Başkanı Cindo- ruk'un başkanlığında toplana- cak siyasi parti liderlerinin ele alması konusundaki önerisine Cindoruk, dün olumlu yanıt verdi. Cindoruk'un, ANAP'ın konuya ilişkin önerisinden yola çıkarak TBMM"de bulunan partilerin lıderlerini 22 şubat pazartesi günü anayasa değişik- liklerinı görüşmek üzere top- lantıya çağırmayı kararlaştırdı- ğı öğrenildi. ANAP kaynaklan. Cindo- ruk'un önerilerini benimsediği- ni kendilerine aktardığını söyle- diler. Aynı kaynaklar, Cindo- ruk'un toplantı çağnsını bugün veya yann dığer üderlere de ak- ,' taracağının öğrenildiğini bildir- , diler. Liderler zinesinde, iküdanrı anayasa değişiklileri için önce- likle ele ahnmasını istediği 10 maddenin tartışılabileceği, an- cak muhalefetin daha kapsamh bir anayasa değişikliği için bas- tıracağı dile getiriliyor. İktidar kanadının, öncelikle anayasa- nın 130. maddesinin değiştirile- rek, özel radyo ve televizyonla- ra yasal zemın hazırlanması konusunda muhalefetin yardı- mını isteyeceği dile getiriliyor. Meclis Başkanı Hüsamettın Cindoruk'un. son dönemde. ANAP'Ia girdiği sıkı diyalog. siyasi çevrelerde dikkat çekici bulunuyor. ANAP Genel Baş- kanı Mesut Yılmaz ile Cindo- ruk arasındaki ilişkinin. Cindo- ruk'un DYP içindeki taraftar sayısını azaltacağı ileri sürülü- yor.