24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8AYFA CUMHURİYET 1ŞUBAT1993PAZA OLAYLARVE GORUŞLER Babalık davası ve ifFetsizlik sorunu AYFER COŞKUN İstanbul Barosu A vukatlarından E vhlık dışı (nesebı gayn sahıh) çocuklann ko numlan, bunlann anaya ve ozellıkle babaya do- ğal ve hukuksal olarak bağlanmalan, hukukun en karmaşık sorunlanndan bındır Bır yanda aıle ve evhlık ıçı (nesebı sahıh) çocuklann çıkarlan. öte yanda ıse kendısıne hıçbır suçlama yöneluleme- yecek evlılık dışı çocuklann korunma- a >anş hahndedır Genellıkle toplu- mun temelı olarak kabul edıien aıleye •ve onun ürünlen evhlık ıçı çocuklara, bu yanşta öncelık venlegelmıştır Zaman ıcınde, toplumsal değışım- ler. ıkı grupçocuk arasındakı ayınmın kaldınlmasınj dayaünca, bırçok ülke yasalannı elden geçırmış ve evhlık dışı çocuklann durumunu duzeltmıştır Bızde ıse yapıian sınırlı baa değışıkhk- lenn yanı sıra yenı Medenı Kanunun (MD) ön tasansı, Yargıtay kararlan ve özelhkle öğreüde, ıJu tûrçocuk ara- sındakı eşıtsızJıklenn gjdenlmesıne yöneük çalışmalar sürmektedır A>n- ca bılındığı gıbı ülkemızdekı özel du- rum nedenıyte resmı nıkahlı olmayıp kan- koca gıbı yaşayanlann çocukla- nnın neseplen. arada bır çıkartılan af yasalanyla dûzeltılmektedır Fakat evhlık dışı çocuklann annele- nnın yasal konumlan üzennde durul- masını zonınlu kılan ozellıklennı korumayı sürdurmektedır Medenı Kanunumuza göre "Nesebı sahıh olma\an çocuğun anası. doğu- rankadındır '(MKmd 290 l) Yasadakı bu hukmun dogal sonucu olarak evlıhk dışı çocuk, ananın aıle adını taşır onun nufuska\dına>azılır ve vatandaşhğını ahr Çocuğun anasına bağlanması vasal zorunluluk olarak duzenlenırken ba- basına bağlanmasında evhlık ıçınde doğmuş olsa bıle ışın ıçrne' kanneler" kanşmaktadır Bu kanneler bazen ol- dukça dayanıklıdırlar, bazen de çabu- cak çurutulebılmektedırler Orneğın "Çocuğun babası, anasının kocasıdır' dendığınde, guçlü bır kanneyle karşı karşıyayızdır Evhlık ıçı çocuklar ıçın kesın gıbı gorunmekle bırlıkte. zor da olsa çürutulebılecek bu kanne, evlılık dışı çocuklar ıçın söz konusu değıldır MK'nın 301 maddesı önce bu du- rumda babahk kannesının nasıl oluşa- cağını behrtmekte. ardından da nasıl çuaıtulcbılcceğını açıklamaktadır Buna gore doğumdan önce üç yuzün- cü gun ıle yuz seksenına gun arasında davdlının çocuğun anasıyla cmsel ılış- kıde bulunduğunun kanıtlanması ha- Iınde, babalık kannesı oluşmuştur Ama adı uzennde, enınde sonunda bır kannedır ve çurütulebılır ömeğın davalı erkek kısırolduğunu veva kadı- nın gerçekten kendısınden gebe kaldı ğını, fakat sonra duşuk yaptığını ka- nıtlayabılır Bunlar mantığa uygun ve davacı kadına karşı hıfe vs ıçermcven savunmalardır Ancak 301 md'nın ion cumlesı da\alı erkeğe bır başka olanak sunuyor ve dıvor kı Mud- deaalevhın babalığı hakkında cıddı şupheler uvandıracak hallenn vucudu takdınnde kanneye ıtıbar voktur Cıddı şupheler ' de çeşıtlı bıçımler- debelımor Çocuğun davalı erkekten çok annesının ıhşkıde bulunduğu bır başka erkeğe benzıyor olması kadının kntık devrede başka erkeklerlc de ılış- kısmın kanıtlanması kı buna hukukta çokluk defı denmektedır hallenn- de babalık kannesı ortadan kalkmak- tadır Önemli bır başka suçlama Bunun dışında babahk kannesını çuruten ve davanın da reddını gerektı- ren bır başka duzenleme MK nın 302 maddesınde gorulmektedır 'Ifletsız- lık derr' denen bu savunma bıçımınde kadın, "cıddı şupheler"dekınden daha addı bırsuçlamayla karşı karşıya kal- maktadır Oyle kı aynı olmasa bıle TCK nın Anayasa Mahkemesf nce ıp- tal edıien ünlü 438 maddesme benzer bır durum yaratmaktadır Da\alı er- kek, kadının gebe kaldığı donemde. ıffetsız bır yaşam surduğunu kanıt- layarak babalık kannesını yıktığı gıbı davanın da reddını sağlar Yasakoyu- cunun babahğın belırlenmesınde ızle- dığı mantığı, aıieyı korumaya >onehk dıve tanımlasak bıle kavramak zor- dur Sankı toplumun suç savdığı bır ıhşkıye kadın tek başına gırmıştır, o halde cezasını çekmehdır denmekte- dır Sankı davahnın bdbalığına dcğıl de ıdamına karar venlecektır Oyle kı kanmuajenesı olmazsa antropobıyo- lojık muayene ıle kesıne yakın bır so- nuca ulaşma olanağj varken bırtakım yalancı tanıklıklarla kadırun ıfTetsız olduğu, başkalanyla da ıhşkıde bulun- duğunun kanıtlanması olanagı sağ- lanmaktadır Örneğın Yargıtay 2 HD "nın 18 3 1985 tanh ve 757-2499 sayıh karann- da belırtıldıgj gıbı ıfTetsızlık tanık ıfa- delenyle kanıtianmaktadır Bu bakımdan, tanıklar venıden dınlenerek ozellıkle döllenme done- mınde davalının ıffetsız olup olmadı- ğının tespıtı gerekır ' (1) Bu mantıkta gerçeğjn aranması, ço- cuğun babaya bağlanması kaygılan bıryana ıtılıpadeta kadının cezalandı- nlması amaçlanmış gıbıdır Elde ger- çek babayı ortaya çıkaracak bılımsel ve teknık olanaklar varken hâlâ aynı yerde saymanın anlamı ancak "erkek egemen toplum" tumcesıyle açıklana- bılır Ama bır yandan aralannda ya- km kan bağı oianlann evlenmelennı bırbırlen ıçın tanıklık etmelennı ya- saklayan hukuk sıstemının, öte yan- dan bırkaç yalancı tanıkla babalık davasının reddılmesıne olanak tanı- masını anlamak yıne de guçtur Bu nedenle de uygulamada gerek bı- lımsel ve leknolojık gehşmeler nede- nıyle, gerekse bu sakmcalan goz onü- ne ahnarak "çokluk derr' ve "ıffetsız- hk defı" hallennde oncehkle kan ya da antropobıvolojık ıncelemelenn ya- pılması gereğıne ışaret edılmektedır isvıçreFed Mahnın23 11 1964tanh- lı bır karannda bu açıkça ıfade edıl- mektedır " EğerMK md 315 (TMK md 302)ın lafzına bakılarak ıffetsız hayat sürme hahnde babalık davasının baş- kaca ıncelemeğe gıtmeksızın reddedı- leceğı kabul edılırse, bu davahnın babalığının musbet olarak ıspatedıldı- ğı veya edıleceğı hallerde anneyı sür- duğu hayat dolayısıvla cezalandırmak gıbı bır şey olur Bu arada bu ceza ta- mamen gunahsız olan çocuğa da en sertşekıldesırayetetmışolur "(2) Karar ışı dondurûp dolaştınp yıne "gunahsız" çocuğa getırmekte ve er- keğe gunah yuklememekteyse de hıç olmazsa kadının cezalandınlmaması gereğınden soz ettığı ıçın dıkkate de- ğer Aynca "ıffetsız hayat" sürmenın kanıtlanmış olması hahnde başkaca ıncelemeğe gerek kalmadan davanın reddını uygun bulmamaktadır kı en onemlı nokta budur Bundan yola çı- kılarak denebıbr kı babahk davalann- da kadının çeşıtlı suçlamalarla karşı karşıya kalmasını engelleyecek duzen- lemeler yapılmalı, babahğın behrlen- mesı ıçın gerekfı teknık donanım sağ- lanmalıdır Erkeğı evhhk dışı bır ıbşkı sonucunda dünyaya gelen çocuğun sorumluluğundan kurtarmak ıçın onun ehne kadını serbestçe suçlama ve aşağılama olanağı venlmemelidır (1) Esal Şener Açıklanulı lftıhaüı Turk Mcdcnj Kanunu Ankara 1989 s 537 (2) Feyzı Necmeddın Fevaoglu. Aık Hukuku, 1979 s635 ARADABIR Doç. Dr. SAMİSELÇUK Yargıtay 4. Ceza Dairesi Başkanı Yargtçlarda BeştiPilir, Ama... Yıl, 1612'dır Olay Ingıltere de geçer Kılısemahkeme- sının, Ingıltere laık adalet örgûtu ıçınde yerı yoktur An- cak bu martkeme görevıne gırmedığı halde kılıseyı ılgı- lendırmeyen dunyasal bır suç nedenıyle bır yurttaşı tutuklamak ıster "Court of commen pleas bunuyasak- layan bır önlem ahr Kral 1 James bu olayı yargıçların elınden alarak kendısı karara bağlamak ıster Bu amaç- la bır toplantı yapar Yargıçların onunde Başpıskopos Canterbury, yargıçların kral adına hukum verdıklerını ve bu nedenle kralın hukuksal sorunlar hakkında isterse kendının karar verebıleceğını savunur Kralın goruşu de budur Bunun uzenne söz alan Ingıltere ust mahkeme yargıcı Edward Coke şöyle der "Kral Ingılızhukukuna gore hıç bır davada hukum veremez Dava Ingılız hukukuna ve geleneklenne göre bır adlıye mahkemesı onunde belır- lenır ve yargıya bağlanır ' Iskoçya dan yenı gelen ve orada doğal hukuk öğrenımı gormuş bulunan Kral Ja- mes ıse hıç de boyle duşunmemektedır Ona göre hu- kuk, doğal akla dayanır ve uyuşmazlığı çozmek ıçın bu akla ve mantığa dayanmak yeterlıdır Yargıca şu karşılı- ğı verır "Ben ve başkaları da tıpkı yargıçlar gıbı akılla donatılmış bulunmaktayız Karar ıçın bu yeterlıdır " Yar- gıç E Coke'un buna yanıtı ılgınçtır Kuşkusuz tanrı, majestelerını doğa hakkında yetkın bır bılgı ve buyuk yeteneklerle donatmıştr Ancak majestelerı Ingıltere Krallığı'nın yasalarını bılecek durumda değıldırler Uy- ruklarınınyaşamma mırasına mallarınayadaservetle- nne ılışkın davalar doğal akla gore çozulemezler Uyuş- mazlıkları sonradan edınılen akla (raıson artıfıcıelle) ve hukukun yargısına gore çozmek gerekır Hukuk ıse ınsa- nın eksıksız bılgı kazanımıylaulaşacağı bır sanatolmak- tan çok, uzun sure ıncelemeler yaptıktan ve deneyımler kazandıktan sonra edınebıldığı bır sanattır ' Kral bu yanıttan çok alınır ve bu olayda kendısının de yasaya bağlı kılınmak ıstenmesını bır ıhanet olarak nıte- lendırır Yargıcın buna yanıtı da çok anlamlıdır 'Kuşku- suz majestelerı hıçbır ınsana bağlıdeğıldır Ancak kral da tanrıya ve yasaya uymak zorundadır (1) Aradan öç yuz yıl geçer Fransız Akademı Üyesı Ray- mond Poıncar -kı adalet dahıl bırçok kez bakanlık, baş- bakanlık cumhurbaşkanlığı yapmıştır- şoyle der "Bır ulkede boş zamanlarını yargıçlan ve kararlarını yargıla- makla geçıren lyı niyetlı msanlar her zaman olmuştur Çoğu kımseler yargılama ıçın (dogal) sağduyuyu yeterlı sanırlarf ) yasaları bılmeden konuşurlar (2) Oemek, durumda bır değışme olmamış Yargıçların -yargıçlar derken savcıları da katyorum- goruşlerı ve kararlan da elbette eleştırılmelıdır Yanılgı- ları azaltmak ve hukukta gelışmek ıçın zorunludur bu Sıvıl toplumda en yansız msanlar yargıçlar ve bılım adamlarıdır Hıçbır dogmaya ya da kışıye bağlı olmadık- lan ıçın kafaları da vıcdanları da ozgurdur Bugunun doğrusunun yarının yanlışı olabıleceğını bıldıklerı ıçın eleştırıyeaçıktırlar Tekelcı değıldırler Karşıtgorüşlerın yaşam hakkını savunuriar Demokrası hoşgöru erdemıne dayanır Bu erdemı bu değerı yok edecek goruşlere ızın verebılır mı demokra- sı7 Bu tarhşmada ben, bır yurttaş ben, bır yurttaş/yar- gıç/ınsan olarak "evef dıyenlerın yanında yer alıyo- rum Demokrası karşıt görüşlerı yok eden bır rejım değıl, onları dehasıyla yanyana yaşatan bır barış teknı- ğidır O yüzden, bız yargıçlar ıçın bızı eleştırmeyenler kardeşımız, eleştırenler ıkı kez kardeşımızdır Tıpkı Vey- sel ın sevgılısı kara toprak gıbı "Karnın yardım kazma- ytnan belınen/Yuzün yırttım hrnağınan belınen/Yıne benı karşıladı gulınen/Benım sadık yarım kara toprak- tır" Ama son günlerde böyle olmadı kı' Bır göruşu savu- nanlar "şer cephesme mensup hukukcular' dıye kınan- dılar Yargıçlar da vardı bunlann aralarında Bu dort sözcük, savunulan bır goruşun eleştırısı değıldı Savu- nantarın kışılıklerıyle, yansızlıklarıyla ılgılı çok uzucu ve dehşet vencı bır değer yargısıydı Ustelık, anayasanın uygulanmasını, yaşama geçırılmesını sağlamakla yü- kümlû(md 104/1) "Anayasaya( ) bağlı kalacağına ' ant ıcmış(md t03)bırdevletadamımızınkanılara duşunce- lere, sahıplerıne bır sovgusüydu Bunu da "gülınen karşılayabılır mıyız^ ' Buna hakkı- mız var mı' Gene de bu olaydan alacağımız bır ders var Devlet başkanı boyle snylerse, 'Her ne sebep ve amaçla olur- sa olsun kımse, ( ) duşunce ve kanaatlerı sebebıyle kınanamaz ve suçlanamaz" dıyen anayasa maddesını (25/2) zaman zaman çığneyen sokaktakı ınsana daha hoşgorülu otmak gerekmez mO Yeter kı zor kullanma- sm Kaybt kazanca donuştururken olç-yu fazla mı kaçır- dım dersınız' (I) N Mac Corauck Le Rdissonnemenl Jundujue. Archıves de Phılosscphıs du Droat, La phılosophıe du droıt d aujourd huı Pans I98S s 100 (2)Ransson Essaısur I andcjugcr Pans. 1912. Preracc s8 TARTIŞMA Sayın Ozden'e saldınlaron günlerde Turkıve Cumhunyeü"- nm kurucusu Ataturk unve onunılkelennın yılmaz savunucusu. ozellıkle l'aıkiık konusundaduyarh Anayasa Mahkemesı Başkanı Sayın Yekta GungorOzden e gencı çev relcr urjfındun vapılan^aldınlarla anayasa S mahkemesı uyelığıne kanunsuz bır şekılde getınlmek ıstenen Süleyman Aslan'ın bu göreve atanmasının hukuka aykınlığındandolavı buna haklı olarak karşı çıktığından dolavı, Ozala çevrelerle oğlu Ahmet ın televızyonundan Ozden'e yapıian saldınlar. saldında'n oteçırkın ıfura ve kın kokan kampanya hakkında vatandaşolmanın sorumluluğunu bılen veehnden bır şey gelmedığı ıçın bunun eaklıeını duy an bır ınsan olarak bu konuva drkkatınızı çekme gereksınımını duy dum Maalesef bır kısım basında, bu bılım ve Atatürk duşmanı örumcekleşmış kafalılarla, Türkıye'nınyuksek mdkafnlannı ışgal edıp sorumsuzluğun ve hukuk tanım<tzhğın tımsalı durumundakı Devlet Başkam'nın savunuculuğunu ustienmışdurumdalar Kcndı danışmanlannın bıle hukuka aykın bulduğu bıratamayı yapmakta sakınca gormey.en Sayın özal'ı savunmak herhalde kıralık kalemlenn ışı olsa gerek Buyayın organlannı ıbretle ızlemekteyız Memduh Uslu Dürüst ve cesur insan UĞUR MUMCU'yu yitirdik. Acunız sonsuzdıır. KOŞUYOLU KALP VE ARAŞTTRMA HAST4NESÎ ÇALIŞANLARI ölüm istenmezdi ya Günler değişti pek Mutluluk oldu Yatağında ölmek tşte Abdi îpekçi'nin de göğsünde kurşunlar Son soluğa kandan çiçek Biri var, yok edilmezse yok edecek hepimizi Tektek Bu dizeleri, Sayın FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA, eşim ABDt ÎPEKÇÎ'nin öldürttürüldüğü günlerde yazmışü. Yıl, 1979^11. Yeterli adımlann atılamadığını, her geçen gün, birbirine eklenen acılarla görüyoruz. StBELÎPEKÇİ PENCERE Beklemişti Yıkte- Kotu bır huyum var Kıtap okurken satırlann altını < yorum Kotuluk bunun neresınde9 Bırtumcenınyacte dızenın altını çızmekte bır sakınca mı var? Hayır A aradan bır sure geçtıkten sonra o kıtabı elıme alınca şunuyorum Neden bu satırların ya da dızelenn a çızdım? Yanıtını bulamıyorum • Geçenlerde Cevat Çapan elıme bırkaç şıır kıtabı tu turdu Bunlardan bırısı Raıner Marıa Rılke'nın "DL Ağıtları"yd\ Dergı mı, kıtap mı anlayamadım, yarıya lanmış bır gazete boyutunda, kalın saman kâğıdına sılmış, grafık duzenını Paul McMıllen yapmış, Rılk Can Alkor Turkçeleştırmış Bu noktaya varınca hemen "şıır çevrılırm/'"tartışı sı akla gelır Eğer gezegenımızın bır yerınde yaşa bır kımse dunya şıırının tadına varmak ıstıyorsa, ba yolu yok Çunku ınsan, bır ya da ıkı dılde şıırın tadını yumsayabılır, dıyelım kı bu sayı uç olsun Pekı, yeryü nun bılmedığımız dıllerınde yazılan nıce şıırınden y sun mu kalacağız? Şıır çevırısının kaçınılmaz bır ışlevı var • Cevat Çapan'dan kıtabı -ya da dergiyı- aldığım güf gecesınde okumaya başladım 1912'de Adnyatık kıyısındakı Duıno Şatosu'nda ba: nıp, 1922'de Muzot'ta (İsvıçre) tamamlanan Duıno A ları, 20'ncı yuzyıl şıırının başyapıtlarından bındır Ağı Rılke'nın varlık ınsan konumu ve odevı uzenne son zunu, bıldırısını taşır ' olum.bızdenoteyedonukola bızım aydınlatamadığımız yuzudur yaşamın Gerçek yaşam bıçımı her ıkı bolgeye uzanır, en buyuk kan dolaşımı her ıkısı boyunca Yapılması gereken, burada bakılmış, dokunulmuş olanı o daha genış, o en genış çemberın ıçıne almak Golgesıyle yeryuzunu karartan bır obur dunyaya değıl, bır butune butunun kendısıne Evet, bızım odevımız bu gıdıcı, dayanıksız yeryuzunu oyle derın, oyle acıyla, tutkuyla kavramak kı onu ozu 'gorunmez olarak' bızde yenıden dırılsm " Hemen bır kalem aradım tükenmez kalemle bu < lım saman kâğıdını çızmek cınayet olurdu, bır kı kalem buldum Sonra okumayı surdurdum "Imlenen dunyada Işte boyle kendımı tutuyorum, karanlık hıçkırışın çağnsını ıçıme atıp Ah kımden, kımden bıze hayır var? Ne melekten, ne ınsandan, ne de 'bılmış hayvanlar'ın gozunden kaçıyor bızım pek guvenıhr olmadığımız ımlenen dunyada Belkı de bıze kalan yamaçta bır ağaçtır, hergun onu yenıden gorelım dıye, dunku sokaktır belkı, ya da kotu buyutulmuş bağlılığıdır bır alışkanlığın, hoşlanmıştır yanımızdan gıtmemıştır, kalmıştır Evet, sensız olmuyordu baharlar Kımı yıldız beklemıştı senden, onu farkedesın " • Duıno Ağıtları'nın okurken bılmıyordum kısa bır s>"» sonra Uğur'u yrtıreceğımızı Uğur ölelı dokuz gun oldu Aradan geçen zamar yalnız ölümun değıl hayatın gerçeklığını duyumsi kenara ıtılmış ve unutulmuş sanılan değerlerın, mıl) ların ellerınde yukseldığını görduk "Öyle acıyla, tutkuyla kavramak kı onu ozu, 'gorunmez olarak bızde yenıden dırılsm " Ve hayat Raıner Marıa Rılke'nın ağıtında ıkı dızen altnı yenıden çızdı Kımı yıldız beklemıştı senden, onu farkedesın OJMHURIYET YOLUNDA Yunus Nadi 20 000 lıra (KDV ıçınde) Çağdoş Yaymlan Türkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu İstanbul ödemeiı goadenJnKz. GÜLERYÜZl CtDDtLtK Vedat Gunyoi 20000 lıra (KDV ıçmck Çağdaş Yaymlan Türkoc Cad. 39-41 Cağaloğlu-ista. Ödeneii göaderitnez. Kayıtsız değiliz. UĞUR MUMCU'yu anıyoruz. Acar Hülya, Acartttrk Ebru. Açü Fetullah. Ağın Ali. Akçalı kmail, Akçam Nedret, Akın Zeynep. Akkaya GtÜ, Akkuş Senar, Aksoy Nazan, Alptekin Esen, AJtınay Selda, Altunal Oser, Altnnal Rezzan, Arslaner Peri, Artnk Mehmet, Afçıoğlu Naz. Atik Ahmet, Aydoğan Sedat, Aykan Güliz, Babür Zafer, Baltecı Morat, Barutçu Alev, Baykal Cengiz, Bensel Ayşegül, Bircan Gülay. Bırcan M. Özgür, Bodur Gül, Çagan Mehem, Çağay Leyla, Ça^lar Alev, Çaglar tbrahim, Çaglayan Ayşegül, Çakır Dilek. Çavga Emrah, Cebeci Enis, Çeük Fnnda, Çetin MeraJ, Çevik Osgfll, Çevikel Selim, Çmar Hûseyin, Çnbnkçn Fehmi, Danİ4 Tülin. Dede Meryem, Demirsoy Şeyda. Deren Meltem. Dinçel Erman, Dogan Sarnhan. Erda Sait, Erdem Gttlizar, Erdem M. Hakan, Erelçin Ahmet, Erkek Tijen, Ersdzogla Uruz, Ferdi Esra, Gıyıldar Betttl, Gülalp Bcngi, Gflleç Nezihi, Güleş Norcan, Gttltekin Esra, Günaydın Eara, Güven Canan, Gflvendik Mine, Hacaloğln tdil. Halefoğln Ayşegill, Haniofln Canan, tnce Eser, Iren Rezzan, tşeri Dilek, lyidU Meral, Kalay tnci, Kalkan A. Fuat, Kalkan Mine, Kanijalı Atilla, Karaali Ah' Batu, Karadadaş Zeynep, Kayın Nilgnn, Ke^kekler Alphan, Kirişçioglu Metehan, Kirpikli Zahal, Kızmat Osman, Koçyigil Ozlem, Korum Aren T.. Knrdak H. Aydan, Kürdoglu Cem, Kurt Semra, Knşçu Miutafa, Landon Thomas Jr., Leblebicioglu Bozkurt, Maier Mine, Malkoç Nor, Menzilcioglu Berç, Milci Sevil, Mirsa Esra, Moral Ali, Nadir Bircan, Neşeliler Nilay, Ohannesyan Alen, Okan Mehmet, Oktay Türkay, Okten Mahfiruze, Olmez Aydın, Ozdemir Hflseyin, Osdenuf Benay, Özer Tnna, Ozcül Gonca, özçnler Ferhnnde, Ozsezgin Ebru, Ozsu Janet, Öztürk Bngra, Ostürk Tank, Öıtnrk Tayfun, Famir Ekrem, Saatçi Yeşim, Şahin Bilal, Şahin Seyhan. Şahin Ttilin, Saka Güven, Saran Şenol, Seçener Gttldal, Sekban Ayşe, Semiz Sevilay, Şen Aslıhan Ba^aran, Sencer Can, Sertel Banu, Sezener Ayşegttl, Soğnkpmar Gonca, Söfüt Aylin, Soral Mehmet, Soylu Nilöfer, Sözen Nurettin, Sttleymangil Hayrettin, Tangor Şebnem, Taşçı Gfllden, Taşkın Nnnan, Tekyıldık Dilek, Tekpldık Tancer, Tesel Cenpz, Togral Güven, Toğrul Esra, Tokföcoğln Yasemin, Topaloğla Elif, Toylan Ahmet, Un tdil, Unal Yalman, Unalmı« Hülya, Ureain Hikmet, Üstay Borak, Ustay Levent, Yalçın Levent, Yalçmsn Erdal, Yavnz Cenk, Yazıcı Nur, Yeeilada Atilla, Ye«Uada Özlem, Yi|it Emre. "Demokrasinin, özgürlüklerin, hukukun, laikliğin ve Atatürk ilkelerinin cesur savunucusu. UĞUR MUMCU alçakça katledildi. Ailesine, Türk basınına ve daha birçok UĞUR MUMCU'lar yetiştirecek ATATÜRK'çü Türk hallona başsağhğı dileriz. 195 TÜRK VE \ABANQ BANKA ÇAOŞANLAM Demokrasinin,insan haklarının,laikliğin yılmaz savunucusu UĞUR MUMCU'YU yitirmenin derin acısı içindeyiz. AHMET ECEVİT.ALİ YILMAZ,ARİF ERDİŞ,AYFER ŞAHİN.CEM TURAN.CENGİZ BAYRAKTAR.ÇOŞKUN KARABAYIR.ÇETİN OKÇU.ENDER HALICI ERDAL METE.ERGUN ERTAN.ESRA KAVALCI.FUAT ILKNUR GÜLAY ÖZŞAHIN.GÛLAY YILDiRIM .GÜLİSTAN ŞİMŞEK.HALİM AĞAOĞLU HASAN ZAİMOĞLU HIZIR ŞEHİRÜ, KORAY ÇAMUOERE, HUSEYİN CAHİTSEYDIBEYOGLU, MELEK BİLEN.MİTHAT ULUSAY MURAT GÜMÜŞSOY MUSTAFA NURİ DOGAN, MU2AFFER GÜNDOĞAN, NECATİ GÖL NEZAKET YÜKSEL, REFİK URKAN ,REHA HEPDOÖAN.SANLI KIZILAY SERMET MERIÇ SİNANTAHAN.Ş^HİN DEMİR, TANER SÖNMEZ.TURABİ YALÇINJURKER YAUÇINDURAN.UMUR ERTUĞRUL, YEŞİM BALYAŞ, YILMAZ DUYAR , YUSUF YURTVERMEZ, ZEYNEP GÖKBER.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle