Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 ŞUBAT 1993 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
GÜNCEL
CUNEYT ARCAYUREK
• Baştarafı 1. Sayfada ğinmeler, kimi yerde önemse-
necek kısa açıklamalar dikkatleri çekiyor.
Başbakan'ın üzerinde durduğu belli başlı noktalardan
biri, Türkiye'nin "laik-antilaik bölunme tuzağına düşme-
diğini" söylemesi. Doğru Ancak, toplumu kışkırtanların
antilaik cephede bulunduğu da bir gerçek. Asıl bu ke-
simlere karşı önlemler alınması gerekmiyor mu?
Bugüne değin genel bir yargı oluşuyor. Toplumu de-
rinden sarsan cinayetlerde tetiği çeken parmakların is-
lamcı örgütlere bağlı olduğu yazılıyor. Herhalde bu tür-
den yorumlar, yargılar veya kanılar durup dururken
ortaya atılmıyor.
Başbakan Demirel, birkaç gündür yazdıklarımızı yine-
liyor. "Güvenlık makamlarının, Çetin Emeç ve Turan
Dursun cinayetlerini aydınlığa kavuşturduğunu, bir iki
gün içinde gereken açıklamaları yapacağını" söylüyor.
Soruları yanıtlarken; Aksoy ve Uçok cinayetlerinin ay-
nı dizi içinde olabileceğine dokunuyor. Polis belki Baş-
bakan gibi düşünmüyor, ama Demirel "önemli cinayet-
lerin birbiriyle bağlantılan bulunduğuna" inanıyor.
Başlıca Konu: Iran
Henüz Mumcu suikastını aydınlatacak "hiçbir bilgi ol-
madığını" kabul ediyor. Buna karşın bir umut aşılıyor
Başbakan.
"Güvenlik güçlerinin bir cinayet şebekesi üzerinde
sürdürdüğü çalışmalann sona ermek üzere" olduğun-
dan söz ediyor ve... Bunun sonunda, "Mumcu cinayeti-
nin de çözülebileceği kanaati polise hâkimdir" diyor.
Başbakan Demirel, cinayetlerin iran'la bağlantısı üze-
rinde durmayı, Iran'ın sözünü etmeyi belki de istemiyor.
Ola ki, Başbakan da -biz, açıklamalarından böyle bir
duyguya kapılıyoruz- cinayetlerle Iran'daki kimi örgütler
arasında bir bağlantıdan, bir bağdan kuşkulanıyor.
örneğin, Jak Kamhi'ye saldıranlar birkaç kez Erme-
nistan üzerinden iran'agidip gelmişler, taşeron oldukla-
rını söylüyorlar. Yani iran'da bir örgüt, Türkiye'de kanlı
işler becersinler diye katiller kiralıyor.
Belki devletin elinde iran kaynaklı başka bilgiler de
var. Gizli örgüt Savama'nın "Türkiye içindeki faaliyetle-
rini MİTsaptadı", ama şimdilik açıklanmıyor.
Başbakan Demirel dün Iran bağlantısına çok dikkatli
bir üslupla yanaşıyor. Nazik konu. Dost bir devletten söz
açarken dahaçok "eldeyeterıncekanıtbulunmadığını"
kısa açıklamaları arasına sıkıştırarak soruları geçiştiri-
yor.
Ne çare, Iran bağlantılarını kesinkes bir dille geri çevi-
remiyor. Hatta, öyle bir cümlesi var ki, basının iran'la
ilgili irdelemelerini bir bakıma doğruluyor. Şöyle diyor:
"Bazı hassas durumlar olduğunu kabul etmeliyim."
Başka bir örnek: İran'da Şah yanlısı Halkın Mucahit-
leri'ne karşı devletin eğittiği "Tanrının güçlerim temsi-
len Müfreze Beşbın'ın Türkiye'deki eylemlerinin, öteki
kimi örgütlerle birlikte araştırıldığmı" Başbakan ve içiş-
leri Bakanı kabul ediyor.
Bu hafta oldukça hareketli bir hatta
Azeriler Demirel'i kınadı
Türkhükümetini
Türklüğe şikayet
Haber Merkezi - Başbakan
Süleyman Dcmirerin Erme-
nistan'a yardım konusunda
'Eğer komşum ben açım di-
yorsa ben ona öl diyemem"
şeklindeki sözleri ve Türk hü-
kümetınin Ermeni politikası,
Türkiye'de bulunan Azerbay-
can Başbakan Yardımcısı
Abbas Abbasov ıle İçişleri Ba-
kanı İskender Hamidov tara-
findaneleştirildi.
Ermenistan"a elektrik veril-
mesini öngören anlaşmanın
iptal edildiği halde son günler-
de uyeulanacağının söylendi-
ğıne dikkat çeken Abbasov ve
'amidov. Türk hükümetinin
anti Türk" siyaset izlediğini
öne sürdü. Ermenistan'dan ge-
len heyet de geçtiğimiz Cuma
gününden beri Ankara'da
Başbakan Demirel ile görüş-
mek üzere bekliyor.
Başbakan Demirel dün dü-
zenlediği basın toplantısında
Ermenistan'a yardım konu-
sundaki soruları yanıtlarken.
Türkiye'nin Ermenistan'a
PKK ile
çatışma:
2 asker şehit
Haber Merkezi -Diyarba-
kır'ın Lice ilçesi yakınlannda
güvenlik güçleriyle bir grup
PKK milıtanı arasında Çikan
çatışmada 4 PKKlı öldü, bir
üsteğmen ile bir onbaşı şehit
oldu Mardin'in Nusaybin ve
- Mid^at ilçeleri kırsal alanla-
nndt güvenlik güçleriyle
PKK militanlan arasında cı-
kan çatışmalarda 6 PKK'lı
öldirüldü. Batman'da devri-
ye görevi yapan ekip otosuna
ateş ıçıldı. 3 polis memuru ya-
ralardı.
Olığanüstü Hal Bölge Vali-
.ıği'nlen yapılan açıkîamaya
göre güvenlik güçlerinin Lice
ilçesi kırsal alanında vaptığı
araıra tarama çabşmafannda
birgup PKK'lı militanla kar-
şılaşıdı. Militanlarla çıkan
çatışnada. 4 PKK'lı öldü. Üs-
teğıtBn Bülent Kızıldemir ile
Onbışı Hasan Yılmaz Şehit
oldu
Şmak'ın Güneyce köyü
Çiftkavak Mezra'sı'nda ıse
bir ede bulunan 5 kişinin dün
PKl'nın roketatarlı saldınsı
soncu yaşamını yitirdiğı öğ-
reniJi. Öte vandan 5 kişinin
ölürrüne neden olan patlama-
nıntolgedekeşif uçuşu yapan
bir ~ürk uçağından bomba
düşnesi sonucu meydana gel-
diğıjne sürüldü. Âncak bu
sav etkılı makamlar tarafın-
danloğrulanmadı.
buğday vermeye devam ettıği-
nı söyledi. Demirel. "Komşum
eğer "ben açım' diyorsa ben
ona "öl" diyemem" dedı. Demi-
rel, Türkiye'nin verdiği buğda-
ym OECD ve ABD tarafından
Türkiye'ye buğday olarak iade
edileceğjni vurguladı.
Bu arada geçtiğimiz cuma
günü gelen ve halen Ankara'-
da bulunan Ermenistan heyeti
de temaslarda bulunmaya çalı-
şıyor. Heyetin Ermerustan'a
Türkiye üzerinden elektrik
nakledilmesi için yaptıklan
başvuru henüz sonuçlanmadı.
Başbakan Demirel ile heyet
arasında dün yapılması bekle-
nen görüşme de gerçekleşme-
di. Ancak Başbakan Süleyman
Demirel'in Ermenistan heyeti-
ni bugün kabul etmesi bekleni-
yor.
Ermenistan'a yardım konu-
sunda Fransa Dışişleri Bakanı
Rolan Dumas da Hikmet Çe-
tin ile temas kurdu. Dumas'un
dün akşam saatlerinde bakan
Hikmet Çetin'i arayarak bu ül-
kenin Türkiye üzerinden Er-
menistan'a yapmak istediği
yardım konusunu göriiştüğü
bildırildi.
Amerika ziyaretinden sonra
İstanbul'a gelen Azerbaycan
Başbakan Yardımcısı Abbas
Abbasov ile İçişleri Bakanı İs-
kender Hamidov. dün ANAP
Genel Başkanı Mesut Yılmaz
ile görüştü. Conrad Otel'de ya-
pılan görüşmede Mesut Yıl-
maz, hükümetin Azerbaycan
ve Ermenistan'la ilgili dış poli-
tikasından duyduklan rahat-
sızlığı dile getirdi. Türk hükü-
metinin Azerbaycan'a danış-
madan, Ermenistan'a elektrik
vermek için anlaşma imzaladı-
ğını, baskılar üzerine daha
sonra anlaşmayı ıptal ettiğini
anlatan Yılmaz, "Hükümetin,
Ermenistan'a şartsız elektrik
vermesine karşıyız. Ermenis-
tan'ın Azerbaycan'la olan ça-
tışmasında, savaşında, bunu
koz olarak kullanmalı. Erme-
nistan'ın, Karabağ'daki dav-
ranışlanna son vermesini
aramak hakb talep olur. Türk
hükümetinin üstelik Azerbay-
can'a damşmadan, onunla ıstı-
şare etmeden bu adımı atması-
nı yadırgadığımızı daha önce
söyledim. Bunu engellemek
için elimizden geleni yaptık"
dedi.
'Dûşmana yardım'
Azerbaycan İçişleri Bakanı
da. Türk hükümetini, "Kanın-
da zerre kadar Türk kanı olan
herkese şikayet ettiğini" söyle-
di. Bakan Hamidov. Türkiye'-
nin, şimdiye dek Azerbaycan'a
söz verdiği yardımlardan hiç-
birisini gerçekleştirmediğini
öne sürerek. "Düşmahımız Er-
^ıenilere vardım etti" dedi.
P a
l r g T
, CLv7<nn
9
ÎTi l r ı ^ ı o v l ^ n r l i !Ç'Ş
|eri
Bakanı Ismet Sezgin'in kızı Ayşe Sezgin, Milliyet Gazetesi Muhabiri
13<UkcUl O C Z ğ l I l 111 M Z J CV1CI1U1i h s a n A
k d e m i r
iie evlendi. Sheraton Oteli'nde kıyılan nikahta genç çiftlerin
şahitliğini Başbakan Süleyman Demirel ile Milliyet Gazetesi Sahibi Aydın Doğan vaptılar. Nikâh töreninde Bakan Sezgin, eşi ile
birlikte konukları kapıda karşdadı. Başbakan Süleyman Demirel ve eşi Nazmiye Dcmirerin salona girişleri sırasında davetlilerin
yoğun ilgisi nedeni>le bü\ük bir izdiham yaşandı. Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Murat Karayalçın'ın izdiham nedeniyle
çok hızlı bir şekiide kıydığı nikâh sonrasında. Başbakan ve eşinin salondan aydnlması sırasında davetlilerin kendileri ile el sıkışma
istemeleri, yeniden büyük bir kargaşaya neden oldu. Nikâha Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal fnönü, çok sayıda ba-
kan, Genelkurmay Başkanı Orgeneraİ Doğan Güreş, bazı millervekilkri, üst düzey bürokratlar, emniyet yetkilileri, gazeteciler ve
oldukça kalabalık bir davetli topluluğu katüdı. (Fotoğraf: A A)
Ozal'ın ABD gezisi sürüyor
6
Sağ-sol kavgası umuyorlar
9
FLORIDA-FORT LAU-
DERDALLE (AA) - Özel bir
ziyaret için ABD'de bulunan
Cumhurbaşkanı Turgut Özal.
gezisinin ikinci durağı olan Flo-
rida'nın Fort Lauderdalle kasa-
basında incelemelerine devam
edivor.
Ozal, dün Motorola fabnka-
şını gezdı. Daha sonra Nova
Üniversitesi'nde kendisine veri-
len liyakat nişanı için düzenle-
nen törene katıldı ve akşam da
Florida Türk-Amerikan Ka-
dınlar Derneği'nin balosunu i?-
ledı. Özal, aynca Türk basın
mensuplanyla sohbet toplantısı
düzenledi.
Özal. ABD Başkanı Bıll
Clinton'la yapacağı görüşme-
nin süresi ve kimlerin katılacağı
konusunun henüz belli olmadı-
ğını söyledi. Türk-Amerikan
ilişkilerinin Clinton yönetimin-
de de devam deceğini belirten
Özal, "Ama öyle muhalifleri-
miz var ki, daha çok da basını-
mızın köşelerinde var, Özal'a
bir şey olsun da. memlekete za-
rar biİe gelse onlar için makbul-
dür. Ben bunu açık söyiüyo-
rum" şeklinde konuştu.
Özal, Bosna'daki gelişmeler-
le ilgili soru üzennede. "Mutla-
ka bir Balkan savaşına yol
açar" şeklinde değerlendirme-
dığini. ancak böyle bir ihtima-
lın me\eut olduğunu söyledi.
Özal. "Balkan Savaşı ihtima-
lı, yüzde 5O'den fazladır" dedı.
Özal, bir soru üzerine, Tür-
kiye'deki terör mihraklarının
nereden desteklendiğine dair
bir tahmin yapmanın zor oldu-
ğunu belirtti. Özal şöyle devam
etti: "Aşağı yukan 7-8 yıldır,
Türkiye'de 1980'lerin başına
geldiğimizdeki gıbi sağ-sol ayn-
mı hemen hemen ortadan kalk-
mıştır. Yani sağ-sol diye bir
kamplaşma artık ülkemizde
görülmüyor. Yani bir nevi,
Türkiye'nin. daha normale. uç-
lardan ortaya doğru geldiginı
hissediyorum. Tabii bu fevka-
lâde ıyi bir gelişme."
Özal. Uğur Mumcu'nun öl-
dürülmesini hatırlatarak olayın
başlangıcından bu yana atılan
sloganlan. yazılan yazılan ince-
lediğinde, bunun gerisinde bir
provokasyon olduğunu sezdi-
ğini söyledi. Özal. provokasyo-
nu yapanlann, tekrar ülkeyi
sağ-sol kavgasına götürmek is-
tediklerini bildirdi.
Özal, "Arük bir sağ-sol kav-
gası olamaz" dedi.
Cumhurbaşkanı, kendisinin
hür düşünceden yana olduğu-
nu, tabulan yıktığını, bunun
için de kendisine bazı çevrelerin
kızdığını kaydetti.
Özal, bugün de bir yat gezisi-
ne katılacak. Aynca Miami
Üniversıtesi'nden bir liyakat
madalyası alacak.
Özal yann Chicago'a geçerek
aynı gün Boston'a gidecek.
Kuveyt, savaş öncesikeyifini yakalamış
MLSTAFABALBAY
KUVEYT - Kcnt mcrkezin-
deki evlerin girişi büyükelçilik
kapılannı andınyor. Yüksek.
demir parmaklıklı, çoğunlukla
yeşile boyalı.Yan duvarlar da
kapıyla bütünleşmiş. Evlenn
birinci katını örtecek kadar
yüksek. Bazılan duvarla yetın-
memiş üzerine bir de tel örgü
çektirmiş.
Bu evler Kuveytli zengınle-
rin.
Saray yavrusunu andıran.
daha lüks yapılann sahiplerini
tahmin etmek zor değjl. Hepsi-
nin soyadında El-Sabah var.
Kcrfez savaşının ikinci yilın-
da Kuveyt'te yaşam savaş ön-
cesine tam dönmüş dcğil. lrak
sının geçer geçmez Kuveyi'i
terkedip Suudi Arabistan'a sı-
ğınan Emir El Sabah vc sülalesı
geri dönüşün ardından sadece
harap olmuş binalan değil sos-
yal yapıyı da yeniden inşa et-
mek durumunda kalmış.
Kuveyt'in ana caddelerinde.
lüks semtlerinde savaşın izlerini
ararken Saddam'ın burayı ya-
kıp yıkmak için gelmediği he-
men anlaşılıyor. Bize eşlik eden
rehberin de aktardığına görc,
Saddamın askerleri buraya
"vatanımız " diye gelmiş. An-
cak kendilerine karşı koymaya
çalışan.silahlı kişiler vc onlann
evleri saldınya uğramış. Sad-
dam, "yavuz bir hırsız" gibi gel-
miş, yükte hafif, pahada ağır ne
varsa alıp gjtmiş.
Harap olan binaların ısc ço-
ğunluğu saklanıyor. Yabancı-
lara, Irak'ın vahşetini anlatmak^
için açık bir müze olarak koru-
nuyor bu yıkıntılar. Ancak sa-
yılan çok fazla değil. Kuvcylli-
lcr tarihlerindc de büyük bir
savaş görmediklen içın lrak as-
kerlenn gelişını. saldınşını cik-
ler dolusu kitap haline getırmiş-
ler. Sabah'ın konuklannı da
ağırladığı Bayan Sarayı'nın gü-
neybatısında saldınya uğramış
cnder evlerden bınndeyiz. Giri-
şınde evin sahibi var. Saddam"-
ın askerlen geldiğindc Kuveyt'-
teymiş. Yakınlanyla birlikte
evden aicş etmışler. Karşılıklı
çatışma bir günü aşkın sürmüş.
Bazılan yaşamını yitirmiş. Evin
yansı harap olmuş. Ev sahibi
çatışmayı öyle bir anlatıyor ki,
Malkoçoğlu'yla sohbcl cdiyo-
rum hissine kapıldım.
Amerika ve Güney Asya
Baa altyapı lesıslennın dışın-
da cıddi bir maddi hasann göz-
lenmediği Kuveyt'lc asıl yarayı
sosyal yaşam almış. Savaş ön-
ccsinde iki milyonu gcçmcyen
ülke nüfusunun yansını yaban-
alar oluşturuyormuş. Bunlar,
hizmet sektörünün lokomoli-
fıymiş. Başı da Filistınlilcr, Pa-
kistanlılar ve Hindislanlılar
çekiyormuş. Ancak savaşla bir-
likte bunlann çoğu ülkeyi ter-
ketmiş. Filistinliler dc Sad-
dam'la işbirliği yapmanın ceza-
sını çckmişlcr. Sabah ailcsi geri
döncr dönmc? ılk iş olarak filıs-
linlilcri sınırdışı ctmış. Sad-
daaı'laişbirttği yapuğı "'kesın"-
olanlan da ölümlc cczalandır-
mış.
Bunun ardından hi/mcl sck-
löründc ciddi bir bunalım baş-
lamış. Hcmcn cski bağlanlılar
yeniden kurulmuş vc Filistinli-
ler dışındaki yabancılar ıckrar
ülkcyc dönmcşc başlamış.
Yol. allyapı çalışmaları. gü-
venlik görevlilennin bir bölü-
mü, şoförlcr. tacirlcr, cv hiz-
meıçileri tümüylc yabancı.
Yabancılardan bıraz para ka-
zanan kcndi başına iş yapıp
dcnetim dışına çıkmasın diye dc
hcrbirinc bir Kuvcylli kcfıl şartı
getırilmış. Bir yabananın eğer
Kuveylli kefili yoksa bu ülkcdc
kalması mümkün dcğil. Kefıl,
yabancıyı ıstemediğini söylcdi-
ği an, kcndisinı yurldışında bu-
luyor. Rcsmi dairclcrc işı düşcr-
sc de yınc kefili aracılığıyla
halledebiliyor.
Sabah ailcsıne ait saraylar-
dan birinin hizmctçilcrinın bu-
lunduğu bölümdeyiz. Sarayın
ginşinin yan tarafında lek katlı,
iki odalı bir bina. Küçücük
odada, 10-15 kişi vidcoda film
ızliyor. Çoğu çal-pal ingilizcc
biliyor. Sri Lanka. Pakistan ve
Hindistan'dan gelmişler. Ağır-
hk Hindistan'da. Ayda 100-150
dolar arasında para alıyorlar.
Hepsi burada kalıyor. Ycme,
içmc gcreksinimleri dc saray-
Mumcu cinayeti karanhkta
MBaftarafi 1. Sayfada
Başta Başbakan Süleyman
Demirel olmak üzere hükümel
üyelerinin ve güvenlik güçleri-
nin faili meçhul cinayetlerin
tümünün "aydmlanmak üzere"
olduğunu sık sık yinelemelerine
karşın dün de "somut " bir
açıklama yapılmadı. Hüküme-
le bilgj veren istihbarat kaynak-
lan elde bazı ipuçlan bulundu-
ğunu bu ipuçlannın "Jran
parmağı"nı giderek nctleştirdi-
ğini belirttiler.Hükümete veri-
len bilgiye göre istihbarat kay-
naklannın değerlendirmesi
şöyle:
İstihbarat raponı
-Birbirinden farklı noktalar-
dan elde edilen ipuçlannın or-
tak noktası Iran. Ancak bu
konuda bir acmaz var. Hükü-
met İran'ı devlet olarak karşısı-
na almak istemiyor. Burada
ABD faktörü de etken. ABD
Türkiye'ye İran'ın karşısında
tavır alması için baskı yapıyor.
Hükümet bu baskının etkisı al-
üna da gjrrnek istemiyor.
-İran'la ilgili kuşkulann yo-
ğunlaşmasında bir diğer etken
de İranlı diplomaüann daha
önceki tutumlan. Bilindiği gibi.
İranlı bir diplomat Erzincan
yakınlannda şah yanlısı bir ki-
şiyi araba bagajında yurtdışı-
na kaçırmak isterken yakalan-
mıştı. İranlı diplomatlann şah
yanlısı kişilere yönelik pek çok
vasadışı girişimleri var.
-Bu olaylann Iran'daki yönc-
tımin bilgisi dışında gclişmesi
de olanak dahilinde. Iran gizli
örgütü Savama kendi girişimiy-
le bu eylemlcrde rol almış olabi-
-Soruşturmalann kilitlenme-
sinde bir diğer etkel, taşeron
kullanılması. Türkiyc'den de
pekçok genç İran'ın Kum ken-
line gölürülüyor ve burada yo-
ğun dini cğıümdcn geçiriliyor.
Bu kişilere 'siyasi inançlar' doğ-
rultusunda eylem yaptırmak da
zorolmuyor.
-İstanbul polisi soruşturma-
lar konusunda başına erken bil-
gi verdi. Bu durum, özellikle
Ankara'da bazı kaynaklara
ulaşılmasını engelledi.
-Jak Kahmi olayında Dev-
sol'un parmağı yok. Birkaç ay
önce düzenlenen bir operas-
yonda Dev-Sol'un merkez arşi-
vi ele geçirldi. Artık Dev-Sol'a
tümüyle nüfuz cdilmiş durum-
da. Jak Kahmi'yi saldın düzen-
leme haarlığı kasım ayında
saptandı. Kendisine koruma
verildi vc arhlı araç alması ko-
nusunda uyanldı.
-Çetin Emeç ve Turan Dur-
sun cinayetinin faillcri yakalan-
dı. Bu kişiler bir haftaya kadar
mahkeme önünc çıkanlacak.
Dcvlel Güvenlik Mahkcmcsı
(DGM) Başsavcısı Nusrct Dc-
miral, Uğur Mumcu'nun katle-
dilmcsine yol açan bombalı
suikastin 8. günündc, soruştur-
mada bir gelişme olmadığını
bildirdi. Dcmiral, suikastin
İran baglantılı örgütlcrcc gcr-
çcklcşürilmcsi olasılığı çcrçcvc-
sinde araştırmalann sürdürül-
düğünüdebelırui.
Dcmiral, suikastin hemen ar-
dından gözaltına alınan Orta-
doğu uyruklu kişilerin sorgula-
nnın devam clliğini vc bunun
sonuçlannın bugün dcğcrlcndi-
rileceğinı söyledi. Soruşturma
kapsamında daha çok dinci bir
yasadışı lerör örgülü üzerinde
durulduğunu belirten, Demi-
ral, işadamı Jak Karnhi'ye ya-
pılan suikast girişimi zanlılan-
nın sorguları sırasında, Mumcu
suikasti ile bir ilgilerinin olup
olmadığının araştınlacağını da
söyledi.
Öle yandan uzmanlar, yaza-
nmız Uğur Mumcu'ya düzen-
lenen suikaslin. uzaktan ku-
manda ile gcrçcklcştirilmc ola-
sılığı üzerinde de durulması
gerektığini bildirdiler. Polisin
sürekli olarak mckanik düzcn
. üzerinde durmaması gercktiği-
ni belirtcn, uzmanlar, "Bu işlc
birinci öncclik uzaktan kuman-
dadadır. Daha sonra clcklrikli
düzcn ve son olasılık mckanik
düzcndır" dcdılcr. Uzmanlar
aynca, suikasti, dinci örgüllcrin
dan kaTşılanıyor. Bu paranın
çoğunu mcmlckcilcrinc göndc-
riyorlar. İzlcdiklcri Tılmi mcrak
.cuım=- Şcytw> insaf" adlı • bi»-
Hint filmiymış.
Oıcl.lokanta vc bcnzcri ycr-
lcrdc çalışanların da önemli bir
bölünıü yabancı.
Özellikle körfcz savaşından
sonra ülkcnm savunması da tü-
müylc ABD'yc ıhalc cdilmiş
durumda. Saddam'ın son girişi-
mi biraz hcyccan yaralmış ama
Amerika sağolsun. pck cndişc-
lenmcmişler. Son olarak bini
aşkın ABD komandosunun
Kuveyt lrak sınınna ycrlcşlirıl-
mesı dc önemli bir güvcn kay-
nağı olmuş.
Saddam yönclimini diklatör
bulup, dcvnlmcsini istcycn
ABD'nin Kuvcyt'teki yönclimi
destcklcmesi dc ilginç bir çcliş-
ki. Kuveyt'lc yönclım noktala-
nnın lümü Sabah ailcsinin.
Enformasyon Bakanı Şeyh
Nascr El Sabah dcmokrasiye
ilişkin bir soruya şu karşılığı
vcrdi:
"Demokrdsi halkın istediği-
dir. Halk bizi isliyor. Yabana-
lardan da bize bağlı olanlan
tutanz, olmayanlan sınır dışı
cdcriz. Bu hakkımızdır."
Dokuz milyar lonla dünya-
•1aki bilincn pclrol rezcrvlcrinin
yüzdc 10'una sahip Kuveyt'te
savunma Amcrika'ya, hizmcı
scktörü Asya ülkelerine ihalc
edilmiş. Kuvcytlilere de keyif
sürmck kalmış.
üstlenmcsıne karşın, soruşlur-
manın dinci örgütler dışındaki
yasadışı örgüllcr vc mafya üze-
rinde de gcniş kapsamlı olarak
sürdürülmcsi gereğinc işarel et-
lilcr.
Jak Kamhi'ye silahlı saldın-
da bulunanlar arasında olduğu
bcİHli.lcn vc Van'da yakalanan
Can Özbilen ile Osman Erdc-
mirdün İstanbui'a gctirildi.
Rafsancani'nin sözleri
İran Cumhurbaşkanı Ali Ek-
bcr Haşimi Rafsancani,
"Mumcu cinayctiylc İran ara-
sında bağ kurmanın boş sö/.
olduğunu " söyledi. Rafsancani
dün Tahran'da düzcnlcdiği ba-
sın toplantısında , AA muhabi-
rinin, "Türkiye'de laiklik yanlı-
sı görüşlcriylc lanınan gazclcci
Uğur Mumcu'nun öldürülmc-
siylc patlayan gelişmclcrin,
Türkiye-İran ilişkilerinc, örne-
ğin Cumhurbaşkanı Birinci
Yardımcısı Hasan Habip'in ge-
lecek ay Türkıye'ye planlanan
ziyarclinc, olumsuz bir ctkisi
olup olmayacağı " sorusuna
karşılğı verdi:
"İki ülke arasında iyi ilişkilcr
olmasını istcmcycn bazı güçlcr
İran'a karşı bir propaganda sa-
vaşı sürdürüyorlar. Bazı provo-
kasyonlar gcrçcklcşliriyorlar.
Bu tür olaylarla İran'ın ılışkisı
olduğu ıddıalannın asılsız söz-
lcrden ıbarellir
GOZLEM
UCUR MUMCU
UBaftarafi I. Sayfada
Bu fiim, bütün dünyada gösterildi Bir tek Türkiye'de,
Türk yetkiliterince yasaklandı!
Yunanistan'da adlarına Milliyetçı Güvenlik Gücü"
(TEA) adı verilen bir terörist örgüt, ülkenin dört bir buca-
ğında, "antikomünizm" ve "milliyetçilik" adına terörist
eylemlere girişiyor, Yunan halkı üzerinde korku ve yıl-
gınlık yaratmaya çahşıyordu.
Belki, ilginç bir rastlantı. Öldürülen solcu milletvekili ile
aynı adı taşıyan bir gazete sahibi, Christos Lambrakis,
sahibi bulunduğu yayın organlarıyla, "Milliyetçi Güven-
lik Kuvvetleri" koşutunda yazılar yayımlıyor ve Yunan
politikasında erkın roller yürütüyordu...
Lambrakis cinayeti, Selanik kentinde, Yunan Güvenlik
Güçleri içinde yer alan bir cunta tarafından kiralık katil
tutularak işlenmişti.
Lambrakis cinayeti ile hızlanan olaylar, 1967 Albaylar
ihtilalı ile noktalandı. Bu ıhtilalin, CIA tarafından düzerv
lendiği, sonradan resmi nitelikteki kanıtlarla ortaya kon-
du...
Lambrakis ve Abdı Ipekçi cinayetleri arasında bir ben-
zerlik kurmak belki yersiz bir abartma, gereksiz bir zorla-
ma olur. Doğru, öyle olur! Fakat aklıma gelenleri, duygu
ve düşünce dünyamda oîuşan çağrışımları sizlere ilet-
meden yapamadım. Bağışlayın!
Vasili Vassilikos un "Olumsüz"adlı yapıtını okumadıy-
sanız, alın, bugünlerde okuyun..
Işte iki Lambrakis. Biri, büyük bir "işadamı", CIA ile
cuntalar ile gizli pazarlıklar yapıp ülkede egemen olma-
ya ve sahibi bulunduğu şirketleri genişletmeye çalışıyor;
öteki Lambrakis, Yunan halkının sevdiği, alkışladığı bir
eski "milli atlet" sporcu Lambrakis... Siyasal yaşama
EDA partisinden atılmış. EDA partisi, ılımlı sol, demokra-
tik sol. Lambrakis, Yunan halkının faşizme karşı savaşı-
na omuz vermiş, adaşı Lambrakis'lerin düzenine kafa
tutmuş. Veöldürülmüş...
İşadamı Lambrakis ne için savaşıyordu, solcu millet-
vekili Lambrakis ne için can vermişti?
Bu soru, dünyanın her yerinde, başka başka adlar,
başka başka koşullar için hep, ama hep sorulacaktır.
- Niçin? Niçin o'ölümsüz"?
Abdi Ipekçi bir basın şehidi olarak ölümsüzlüğe doğru
uğurlanıyor. Çağımızda kahramanlar, kılıçlarıyla değil
kalemleriyle yüceleşiyor.
Abdi Ipekçi için akan gözyaşlarının yüreklerdeki kin to-
humlarını kurutmasını diliyorum.
Biz yazarlar, bu gibi günlerde, kalemlerimizden süzü-
len gözyaşlarımızı satırlarımızın arasına saklamak, acı-
larımızı gizlemek zorundayız.
Bugünleri, acılarla, kan ve gözyaşıyla yaşıyoruz. Ya-
rınların özgürce yaşanması için...
"Abdi ipekçi niçin öldü?" diye sormayın, yarınlar için,
yarınların özgürce yaşanması için öldü...
Clinton önce DemijrePle
telefonla konuşaeak
ANKARA (Cumhuriyet Bö-
rosu) - Cumhurbaşkanu Turgul
Özal ABD Başkanı Bill Clinton
ile görüşmck için 8 şubatı bck-
lcrkcn, Başbakan Süleyman
Demirel Clinton ile daha önce
konuşaeak. Clinton'un ABD'-
nin Ankara Büyükclçisi aracılı-
ğıyla Dcmircrcbirmcsaj bırak-
lığı vc kcndısiylc bugün ya da
birkaç gün içinde görüşme yap-
mak istediği açıklandı. Demirel
dün düzcnlcdiği basın toplantı-
sında, "Cumhurbaşkanı Tur-
gul Özal'ın. Clinlon'dan randc-
vu almadan ABD'yc gitmcsini
clcşıirip elcştirmcdiğini " soran
bir basın mcnsubunu yanıtlar-
ken. "(Özal Clinlon'dan randc-
vuyu kopradı) manşcllcrini
alan gazclccilerc sayın Özal'ın
'ben randcvuyu kopardım' dc-
yip dcmcdiğinı bilcmcm. Ama
bu bir dcğerlcndirme mesclcsi-
dir. kopardın koparamadın
mcsclcsi dcğil" diycrck şöyle
konuştu:
"Clinton yeni göreve gckii.
Ben dc görüyorum, önce kim
görüşecck şeklinde bir yanş ol-
duğu yazılıyor: Clinton ile cvve-
la kimlc konuşaeak yanşı. Dün
bana Amcrikan sefiri bir mesaj
bırakmış. sayın Clinton pazar-
tesi'dcn (bugün) ilibaren sizi te-
lefonla aramak isliyor diye,
benim hiçbir lalcbım olmadı.
Haila kendisine bir kutlama
gönderdim, ama birçok lavsi- j
yelcr oldu. I clclon edereK kul-3
lamam konusunda. Bunu }
vapmadım ncdcn? Adamlar yc-
nı gcldilcr işlcrinin başına
Gclsin otursun bakalım hc-/
mcn ayağının tozu ile geldiği '
anda, ycmcdcn içmeden burda
biz dc vanz diye ortaya çıkmak-
ta birmana görmcdim. Devletc
yakışan bir cıddiycl vardır ben
onu takip ctlım. ama kendisi ile
Pazarlcsi'den sonra konuşaca-
ğım. Buna yanş demezscniz
mcmnun olurum"
Başbakan Demirel basın top-
lantısında Suriye ile su konu-
sunda bir anlaşma yapılabilcce-
ğini dc açıkladı. Demirel, anlaş-
manın Suriyc'nin "ısran"
nedeniyle gündeme girdiğıni
belirtti. Demirel, Türkiye'nin
Ermenisıan'a insani yardıma
cngcl çıkartmayi dünya ka-
muoyuna anlatmasının "güç"
olduğunu söyleyerek insani
yardıma ycşil ışık yaktı.
Demirel, gazetecilerin Erme-
nisıan'a yardım konusundaki
sorulannı yanıtlarken, Tür-
kiye'nin Ermenisıan'a buğday
vcrmcyc devam ettiğini, "Kom-
şum eğer "Ben açım' diyorsa,
ben ona 'öl' diyemem" dedi.
Demirel, Türkiye'nin verdiği
buğdayın OECD vc ABD tara-
fından Türkiye'ye buğday ola-
rak iade edileceğini vurguladı.
KJrok'in Erbakan'ı
• Baftarafi 1. Sayfada
hangi gazelclcrde çalış-
tığımız vc niçin geldığimiz
soruluyor. Şeyhin bu köydc ya-
şadığını kimdcn öğrendiğimizi
anlamaya çalışıyorlar. Masuın
insanlar olduğumuzu vc görcv
için gcldiğimizi sürekli yincliyo-
ruz. lkna oluyorlar. Bizlerle il-
gili aldıklan nollan şcyhc ilcli-
yorlar. Bir sürc sonra olumlu
yanıt gcliyor. Şeyhin evini gölü-
rülüyomz. Ev iki katlı. villa lipi.
Çcrcsi üç mctrç yüksckliğindc
duvarlarla çcvrili. Ağır silahlar-
la donalılmış militanlar nöbci
tutuyor.
Şeyhin bulunduğu odaya alı-
nıyoruz. Oda sade döşcnmiş.
Masanın üzcnndedini kitaplar,
siyah cüppcsi başında sanğı,
odanın baş köşcsinde oturan
şcyh Osman Abdülaziz, ağır
harckcılcrlc ayağa kalkarak
bizlcri karşılıyor. Türk gazctc-
cilcrc ilk kcz kapısını açüğını
söylüyor. Yapacağımız söylesi-
nin içeriğini öğrcnmcye çalışı-
yor. Hangi amaçla geldiğimizi
anlatıyoruz.
Sorulara geçiyoruz. Konuş-
malanmız ve göriintülcrimız
vidcoya kaydediliyor. Partinin
mcrkes komite üyesi Seyit Yu-
suf. "Yanlış anlamayın video
çckimi ycrcl yayın için yapılı-
yor. Şeyhi ziyaret etmeniz parti-
mizin televizyonundan yayınla-
nacak" diyor.
Şcyhc Türkiye ile ilgili düşün-
cclcrini ve Rcfah Partisi'ni nasıl
bulduklannı soruyoruz:
"Türkiye ilc bir ilişkimiz yok-
lur. Türkiye'nin yönclim şckli
İslami dcğil, ilmidir. Yani gayn
islamidir. Ancak, halkı isiam-
dır. Kardcşımızdirlcr. Tür-
kiye'deki islami hareketlerle
sıcak ilişkilerimiz var. Bunlann
başında da Refah Partisi gcli-
yor. Erbakan'ın yaruna hcyct-
lcr gönderdik. Onlardan heyet
gcldi. Erbakan'ın partisi iyi
partidir. Düşünccleri vc hare-
kctlcri çclişmiyor. Ancak, RP'-
ye ilişkilerimiz sadece düşünce
bazındadır."
Şeyh Osman Abdülaziz, RP'-
nin adil düzen teorisini yürek-
len savunuyor. İran'la iyi ilişki-
ler içinde olduğunu söylüyor.
"Biz suniniyiz, İran Şii. İran'la
dosluz. Parü olarak islam birli-
ğindcn yanayız" diye konuşu-
yor.
Şeyh Osman Abdülaziz,
Kürdislan'ı Cephe içinde ycr al-
madıklannı anlatıyor. Ncdcni-
ni ise şöyle açıklıyor:
"Kuzey lrak'ta şeriat csasla-
nna dayalı, islami yönetımdcn
yanayız. Talabani vc Barzani
müslüman düşünccleri farklı
Kürdislan'i Ccphe'de ycr alsak
onlata uymamız gerckir. An-
cak, dosluz. Parti olarak Kür-
dıstan'ın dcvlel olmasmı istiyo-
ruz. Fcderal bir yönetim biçimi
dc olabilir. İslamın kurallan yc-
rinc gctırilmcsi şartıyla biz bu
oluşumun içinde dc ycr alınz."
"Bosna Hcrsck müslüman-
dır. Oraya kadar gıdcbilscydim
Cihad ilan cdcrdim. Yakında
Bosna Hcrsck'e kuvvct göndcr-
mcyi düşünüyoruz. İstcdiklcn
taklirdc daha fazla güç göndc-
rebıliriz."
İlk kcz Türk basınına kapıla-
nnı açan Hızbi İslami harckcıı-
nin lidcrı. bir anlamda Kuzcy
Irak'ın Erbakan'ı gıbı. .