Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 ARALIK1993 PAZARTESİ
12 DUNYADAN
KomünisÜer,iktidaraoynuyor• İtalya'daeski
komünistler. yerel
seçimleri kazanmalannın
ardından şimdi de
gelecek baharda
yapılacak seçimlerin
favorisi olarak kabul
ediliyor.
• Artıksınıf
mücadelesinden söz
etmiyorlar ama, devrim
hala akıllannda.
S
oğuk Savaş yıllan boyun-
ca, Avrupa'daki benzer-
lerinin en büyüğü olan
Italyan Komünıst Partisi mer-
kez partileri ittıfakınca sürekli
olarak iktidann dışında tutul-
du.
Şimdi. aynı merkez partiler
(Hıristiyan Demokratlar, Sos-
yalistler ile bunlann sağ ve sol
müttefıkleri) İtalya'daki yoz-
laşma ve rüşvet skandallanna
bulaştıklan içın büyük bır utan-
cı paylaşıyorlar.
Rüşvet skandalını araştıran
Milano savalan, Komünist
Parti'nın yeni adı olan Demok-
ratik Sol Parti lideri Adıille Oc-
hetto'yu bile sorguladılar Ken-
disi. partisine mensup bazı kim-
selerin ülkeyi saran büyük rüş-
vet skandalına karşı "baa hatah
muhakemeier" yapmış olabıle-
ceklennı kabul etmesine karşm.
soruşturmayı yürütenler henüz
eski komünistlerin bu skandala
kanşüklannı gösteren kamtlar
bulamadılar.
« Yaklaşık iki yıl önce ortaya
çıkan rüşvet skandalına bulaş-
tıklannı gösteren hiçbir ciddi
kanıi olmaması, 5 arahkta ya-
pılan yerel seçımlerde eski ko-
münıstlere büyük bir başan ka-
zandırdı. Seçim zaferinin so-
İtalyan eski KP'si yerine kunılan Demokratik Sol PartTnin lideri Achille Ochetto gelecek bahardaki seçimierden umutiu.
nucu olarak, eski komünistler,
gelecek ılkbaharda yapılması
beklenen genel seçimlerin favo-
nsi olarak ortaya çıktılar.
Yerel seçimlerde tüm İtalya'-
nın belediyelenni ele geçiren
eski komünistler, artık o eski
komünistler değiller.
Yeni bir isim ve yeni bir ya-
pıyla yeniden örgütlenirken,
eski özelliklennı de terketmiş-
ler.
IÖzelleştirme
yanlısı
Ochetto seçim gecesi. kuru-
lacak ulusal bir hükümette par-
tisinin öncelikleri olarak eko-
nomık politikayı aynen sürdür-
mek. devlet sanayi kuruluşlan-
nın özel sektöre satış planını LZ-
lemek ve böylelikle dev boyut-
lardaki kamu borçlannı düşür-
mek maddelenni saymışü.
Floransa Cniversitesi Siyaset
Felsefesı Profesörü Sahatore
Veca, "Sivasi açıdan, eski gün-
lerden geriye pek az şey kaldığı-
nı görüyoruz. Pazarın rolüne
ilişkin tam bir kabulleniş \ar. Bu
harekctin ABD'deki tanımla-
ması 'liberal' olurdu"dıyor.
İki hafta önceki seçimlerde.
eski komünistler ve müttefıkleri
hem neo-faşistleri, hem de Fe-
deralist Kuzey Birliği'ni ezip ge-
cerek; hem beş büyük kentteki
belediye başkanhklanm, hem
de küçük yerel yönetimlerin bü-
yük bölümünü ellerine geçırdı-
ler. Dahası, rüşvet skandalıyla
çok yıpranan Hınstiyan De-
mokratlarla müttefıkleri ne-
redeyse sılindiler.
Eski komünıstlenn seçımler-
de kazandığı üstünlük. 20 yıl-
dan beri süren ve 1991 de, İtal-
yan Komünist Partisi'nin ismi-
ni Demokratik Sol Parti olarak
değıştirmesıne yol açan, Berlin
Duvar'nın yıkılışıyla doruğu-
na ulaşan "değişim süreci"nın
son evresinden başka bir şey de-
ğıldi
Sıcılya'da yaşayan eski bir
komünist millenekıli olan Piet-
ro Folena, "İdeoloji bütûnfiyle
yok oldu" diyor.
Eski komünistler için bunun
anlamı artık geçmişteki sınıf
mücadelelerine dönüş olmadı-
&•
Seçimleri bir eski komünist
karşısında kaybeden neo-faşist
İtalyan Sosyal Hareket Partisi"-
nin Napolı belediye başkanı
adavı Allessandra Mussolini,
"Başkaları gibi ben de soldaa
korkuyorum" diyor.
İ
Kazananliret
oldu
Bu tür korkulann bir kanıtı
olarak, sağcı polıtikacılar Ba-
yan Mussohni'nin neo-faşıst
partisinın Roma ve Napolı ile
tutucu Kuzey Birliğfnin kalele-
ri sayılan kuzey İtalya kentle-
rinde başan kazanmasını göste-
riyorlar.
İki aşamalı yerel seçimler sı-
rasında, eski komünistlerin ba-
şansı duyulduğunda maü piya-
salarda büyük bır düşüş oldu-
ğunda, Ochetto hemen ortaya
çıkıp ilgılileri yauştırmaya çahş-
tı.
Ardından, geçen hafta eski
komünistlerin zaferinin gercek
boyutlan iyice açıkhk kazandı-
ğı zaman pıyasalar da olumlu
>anıt verdi: Liret ısükrar ka-
zandı ve borsa yükseldi.
Gene de, eski komünistlerin
destekleyicilerinden kopmaksı-
an işten çıkarmalara yol aça-
cak özelleştirme gibi politika-
larda ne kadar ıleri gıdebilecek-
len sorusu hala açıklığa kavuş-
madı.
AUan Cowell
Japonya
Kaynanasına
haykırdı
kazandıGeçenlerde Tokyo'da
yapılanyanşmada61 bin
dolarlık büyük
ödülü. attığı 114."1
desibel şiddetindeki cığlıkla.
Moriniro Sagava adlı aşçı
kazandı. Fotograftakı
Junko
Kansaku ise ancak 107.8
desibele ulaşabildı. Ev kadını
olan Junko haykınşıyla
büyük ödülu
kazanamadıysa da. içındekı
dayanılmaz
öfkeyi boşalttı:
"Kayınvalidemle yaşamak
ıstemiyonıuuuum!!!"
Ülkemizde aynı çığlığı
atmak isteyecek İcaç kadın
vardır acep? Ancak
ülkemizde bu tür bır
yanşmanın düzenlenmesıne
kayınvalidelerimiz büyük
olasıhkla karşı çıkacak.
TtaeTimes
Beşyaşındaki aamasızkatil
Hindistan 'da, yoksul bir köylü ailesinin beş yaşındaki çocuğu, evlerinin önünden geçen üç kardeşi
döve döve öldürdü. Hindistan yasaları, alîı yaşından küçük çocukları yargılamıyor.
Harender Choudhary babasının kucağı-
nda " beş yaşmdaki berhangi bir çocuk
gibi'' tüm masumluğu ile oturuyordu.
Kendisi ile söyleşı yapmak üzere evlerine
gelen gazetecileri karşısında görünce, ba-
basının kucağına iyice büzüldü.
Harender. ne yazık ki, göründüğü ka-
dar masum değildı. Hmdistan'ın Bihar
Eyaleti'nin Purenderpur köyünde yaşa-
yan Harender, 10 gün önce 3 küçük çocu-
ğu, elindeki bam-
bu sopasıyla vura
vura öldürmüştü.
Gazeteciler, co-
cuğun ağzından
bir iki sözcük ala-
bilmek için, ürküt-
meden yanına
yaklaşıyor. Babası
çocuğu korumak
istercesme, "Ya-
bancılardan çekini-
yor" diyor. Anne-
si, "Çocuk hiçbir
şey bilmiyor, size
söyleyecek hiçbir şeyi yok" diyerek gaze-
tecileri istemediğini belirtiyor. Evde bulu-
nan bir komşulan, "Oysa kavga etmeye
meraklı bir çocuk da değüdi" şeklinde ko-
nuşuyor.
Gazeteler toplayabildikleri parça parça
bilgılerle anayetı şu şekılde aktanyor: g
yaşındaki bir kız çocuğu kucağındakı 18
aylık kız kardeşi ve 6 yaşındaki erkek kar-
deşi ile Harender'ın evınin önünden geçer-
ken, Harender "Kapımızın önünden çekil"
diye bağınyor. Sonra da, kızın ıtirazlannı
dinlemcdcn eline geçirdiği sopa ıle üzerle-
rine yürüyüp rastgele vurmaya başlıyor.
K.ız, can havlıyle, tarlada calışan annesi-
nin yanına kaçıyor. Anne, kıayla birlikte
\J ççocuğu bambu
sopasıyla öldürerek daha 5
yaşında katil olan Harender
Choudhary'nin ıslahevine
gönderilmesini sağlayacak
yasal işlemler henüz
başlamadı.
olay yerine geldiğınde iki çocuğunun öl-
müş olduğunu görüyor. Kız ise, birden
kusmaya başlıyor; hastaneye gıderken
yolda o da ölüyor.
Harender'in aılesi olayın duyulması
üzerine bir gün ortadan yok oluyor. An-
cak, Hint yasalanna göre. 6 yaşından
küçük çocuklann hüküm giyemeyeceğini
öğrenince ortaya çıkıyorlar. Babanın şöy-
le dediği duyuluyor: "Biz tanruıın öniinde
suçluyuz. Ce-
zamız neyse çek-
mej'e hazırız."
Olen çocuk-
lann babası. ol-
dukça yoksul bir
köylü. Olaydan
sonra köy mechsi
toplanarak, ba-
banın acısını ha-
fıfletmek için ça-
reler anyor. So-
nuçta Harender'-
in babasının 45
sterün (bır mılyon
lira) ödemesine, aynca toprağının bir bö-
lümünü deçocuklann babasına vermesine
karar venliyor. Harender'in babası bu
tazminaü ödemeye razı oluyor.
Bölge Polis Şefı J.P.Singh çocuğu ısla-
hevine gönderebileceklerini, ancak şimdi-
lik yasal bır işlem yapmadıklannı belirte-
rek şöyle konuşuyor: "İnamlması gûç bir
olay. Açıkça ne yapacağımızı bilemiyo-
rum." Hindistan'da çocuklar tarafından
işlenen cinayetlere sıkhkla rastlanmıyor.
Dolayısıyla örnek alınacak benzer bir ci-
nayet vakası olmadığından, resmi yetkili-
ler Harender konusunda kararsız.
John Rettie
TheGuardian
Çeklere
CIA
baskısı
• Tahran"ın gizliden gizliye
nükleer bomba yapımına
kalkıştığına inanan Washington,
ÇekCumhuriyeti'ni, teknoloji
satışlan konusunda sert dille
uyarmayı sürdürürken, bir
yandan da Rusya ve Çin'in İran
ile yaptıklan anlaşmalar
konusunda kara kara
düşünmekten geri kalmıyor.
A
BD'den gelen baskılar karşısı-
nda artık sessız kalamayan Çek
Cumhuriyeü, İran'a nükleer
teknoloji ıhraç eden bır şirketine sını-
rlamalar getırmeye söz verdı.
Amerikan haberalma yetkılileri.
İran'ın nükleer bombalarla ilgili gizli
deneylere gıriştiğıne manıyor. Was-
hıngton. bu yüzden, Tahran'a nükleer
enerjı santralı inşası için gerekli parça-
lann satışına ızin verilmemesi konu-
sunda Çek Cumhuriyeti'ni uyardı.
Amerikalı yetkililer. sivil amaçlı bir
enerji santralının bile İran'a. nükleer
yakıtı atom bombalannın temel bile-
şeni plutonyuma çeviıme olanağı ve-
receğini ileri sürüyor.
Amenkalı yetkililer, Doğu Av-
rupa'nın en ileri endüstnyel tesıslerine
sahip olan Çek Cumhuriyeti ile fran
arasında bir yıldır süren tcmaslardan
oldukça endişe ediyor.
Nükleer enerji santrallan ınşa et-
mekte oldukça deneyimli olan Skoda
Plzen Şirketi, yazıh bir açıklamayla,
yönetkilerinin geçen ay Tahran'ı ziya-
ret ettiğını kabul etmekle birlikte, he-
nüz hiçbir antlaşmanın ımzalan-
madığını da bıldirdi.
Rusya ve Çin ise, İran'a nükleer
enerji santrallan inşa etmek için ant-
laşmalar imzaladı bile. Amerikalı bir
yetkili, ABD'nın. Çek şirketinin Rus-
ya'nın projesınde bir rol üstlenecegine
inandığını bildirdi. Bır şırket sözcüsü
de. yöneticılen Lubomir Soudekin bu
hafta içerisinde Rusya'ya bir ış gezısi
düzenledipni acıkladı.
Amerikalı yetkililer. konuyla ilgili
kaygılann geçen yıl bir başka Çek de-
legasyonunun İran'ı ziyaretı sırasında
doğduğunu söyledi. Skoda Plzen. o sı-
rada Almanya'nın mühendislik devi
Siemens AG ve Fransızlann nükleer
teknoloji üretıcısı Framatome ile bir
ortak girişim için görüşmeler yürütü-
yordu. Bazı Amenkan yetkilileri,
iran'a düzenlenen ilk ziyaretin. Sie-
menş'ın, Alman yasalanna takılma-
dan İran'a Alman nükleer teknolojisi
göndermek üzere Çek ortağını kullan-
mak için düzenlediğı bir girişim oldu-
ğunainanıyor.
Siemens, İran'da sıvil amaçlı nük-
leer santral üretilmesi projesine 1970'-
lerde katılmıştı. Tahran, 1.300 mega-
watt'hk iki dev santral için antlaşma
imzaladı. İran'daki İslam Devrimi'nin
ardından antlaşma askıya alındı. Tah-
ran, reaktörleri tamamlaması için Sie-
mens'e baskı yapıyor. Ancak Alman
hükümeti. İran'a nükleer teknoloji ih-
racına izin vermiyor.
Stephen Engleberg
0|e 5fUı }}ork îi
POLÎTÎKAVEÖTESÎ
MEHMED KEMAL
Dereden Tepeden...Gençlik yıllarında çıkan dergiler, bu dergilerde yitip
giden şiirler, anılar, onların çağrıştırdığı dizeler... Genç-
lik yıllarının dergilerınde Nazan Yaslrviran takma adıyla
şiirler yazar, bu ad öteki genç şairlerin dikkatini çeker,
içlerinde ilan-ı aşk edenleri bile olurdu. Böyle bir şair-
den (Baha İnalkut) bir mektup aldım.
"Nicedir yazmak istiyor ama bir türlü cesaret edemi-
yordum. Zaten huy edinmemişim mektup yazmayı.
Anımsar mısınız; Kızılay Postanesi'nin önünde iki işsiz-
dik, ya da Kaynak dergisinde... Nazan Yaslıviran takma
adıyla şiirlerim çıkardı. Zara'dan yeni gelmiştim. Arif
Damar'la beraberdik. Diyeceğim dergi sayfalannda
kaybolup gittik. Bir tanrı kulu çıkıp da, bir zamanlar der-
gilerde bunlar da vardı' demiyor. Demez elbette kitapsız
şair olur mu?Içimden geldi, 'merhaba' demekistedim,
uzun ömürler dilerim. Şiirsiz olmuyor insan."
Pınar Yılmaz'ın gönderdiği Şelale adlı minnacık şiir
kitabı önümde duruyor. Pınar Yılmaz, "Bir ev kadınıyım
kıymetli hocam" diyor. Dizelerinde kadınsı bir edayı
canlı tutuyor, her şairde bulunmaz.
Öpuldükçe yanar, yakar dudaklarım karanfili
Sevlldikçe yanağım gül, bedenim beyaz lale
Gönlünce sev beni ne olur, kötü anıları sil
Arınır tüm günahlardan ruhum dalar hayale
Sevgisiz ne yaparım ben, ben kımsesiz, ben sefıl
Çağlasın, biraz gayret dınmesin bu şelale
Gönlünce sev beni ne olur, kötü anları sil
Arınır tüm günahlardan ruhum dalar hayale
Güneydoğu'da kan gövdeyi götürüyor. Ankara, Istan-
bul, Izmir gibi büyük kentlerimizdeyse belediye başkanı
seçimlerinden başka konu yok. Kentlerimiz sanki bele-
diye başkanı, Güneydoğu savaşı dıye ikiye bölünmüş
gibi... Bölünmeyelim dıyoruz ama işte bölünüyoruz...
Sovyet Sosyalist imparatorluğu çöktu. Yerine ne gele-
cek diye beklerken 'Sandıktan faşizm çıktı". Ne biçim
bir faşizm olduğunu bılmiyoruz ama bir faşizm olduğu-
nu söylüyorlar. Partinin faşist lideriyse hem Türkçe bili-
yor, hem de Turk düşmanı. Vaktiyle bir süre bizim
buralarda çalışmış, bizi tanır gibi davranışlar içinde...
Rozet dağıtırken, "komunizm propagandası yapıyor"
diye tutuklamışlar... Bu tutuklanma o gün bugün Türk
düşmanlığınadönüşmüş... "Turkiyebölünsün!..."diyor.
Bölücüler arasına yeni çar da katillyor... Gelelim şiir ki-
tabına:
Eşi Münire Aksal, Sabahattin Kudret Aksalın son şi-
irlerim "Batık Kent" diye toplamış... Kitabın adı sadece
"Batık Kent" değil, daha uzun "Batık Kent Kuşlar Kö-
pükler" dir. Sabahattin Kudret'in yaşamının son ayları
biraz tatsız geçti. "Sabahattin iyileşsın de bir şeyler ya-
zayım ' derdim. Sabahattin Kudret iyileşemedi, öldü.
"Batık Kent", Sabahattin Kudret Aksalın Yapı Kredi
Yayınları arasında çıkan son kitabıdır; yayınlanmamış
son şiirleridir Sabahattin Kudrefle aynı yıllarda şiir ala-
nına çıktık, doğumumuz aynı yıldadır: 1920, aynı ayda-
dır: Nisan, birkaç gün farklıdır. Sabahattin'in ilk anımsa-
dığım şiiri "Baca "dır, şöyle:
Ne bitmez şarkın var baca
Bütün gün tütersin
Şimdi dergılerı karıştırsam hangisinde çıkt?
Şöyle bir olasılık:MustafaNihatÖzön'ün aylıkyaymla*
dığı "Oluş" dergisinde olabilir. Son şiirlerinden iki dize:
"Sciz biter, kimi kez, susku da I Geçmez yerine."
Ey okur imgele o çağı...
BULMACA
SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 _5i. 6 7 8
1/ Bır aygıun ya da bir
düzeneğin ana bölümünü
oluşturan parçalann tü-
mü. 2/ Hangi şey... Çiftci-
likte, toprağı işleyerek
ürüne ortak olan kimse.
3/ Göçebelenn kullandığı
bir tür keçe çadır... Bir
haber ajansının simgesi.
4/ Hastabklı. sakat... Es- -,
kiden Karagöz oynaülan
kahvelere verilen ad. 5/ 8
Altı aylığa kadar körpe g
yaban domuzu. 6/ Tarih
öncesine dayanan efsane... Deni-
zın kıyıdan uzakça olan yeri. 7/ Bir
işin yabanası olan... Jokeylerin
gjydiği kenarsız başlık. 8/ Sarhoş
ya da külhanbeyi bağırması... "Sa-
kal senı matkabınan yolayım/Bir
kız bana — dedi n'eyleyım" (Ka-
racaoğlan). 9/ Osmanlı donanma-
sında tümgenerale eş rütbe.
YLKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Toplumsal, siyasal bir dünya
görüşüne bağlanma ve o görüşün
eylemi içinde yer alma. 2/ Gerçek... Kira. 3/ Kuşpalazı da deni-
len bulaşıcı hastalık. 4/ fşçi... Konya ilinde bir baraj. 5/ Eksiği
olmayan... Haberci, ulak. 6/ Jeneratör... İskambil oyunlannda
kağıt atma sırası. 7/ Eski Mısır'da güneş tannsı... Birkaç dizi al-
tın zincirle yapılmış gerdanlık. 8/ Kurşun borulann ağzını aç-
makta kullanılan ucu sivri takoz... Halk dilinde ağıla verilen ad.
9/ Derin vadi... Felsefede değişebilen nitelik.
İLAN
T.C.
ERDEK ASLİYE HUKUK
HÂKtVlLİĞİ'NDEN
DosyaNo: 1993/44
Davacı MuzafTerCebe vekıli Av. Erdin Kayalar tarafından. da-
valılar Leman Aydoğan aleyhine açılan tapu ıptalı ve tescıl davasınm
yapılan duruşmasmda verilen ara karan gereğince:
Davalı Alıbeyköyü Polis Karakolu arkası. İstanbul adresınde Le-
man Aydoğan. Tayyareci Sami Sok. Emek Apt. İstanbul adresınden
de diğer davalı İmren Öğüt. tüm aramalara rağmen adresleri tespit
edilememış olupdavablara yurtıçinde yayımlanan gazetelerden bırin-
de ilanın yapılmasına. kendilennin 8.2.1994 tanhındekı duruşmaya
gelmeleri veya kendılenni bir vekille temsıl ettırmelen, aksı takdirde
dava dilekçesi yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 25.11.1993
Basın: 53268
tLAN
T.C.
CEYHAN 2. ASIİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
1988,645
Davacı Maliye Haanesı vekili tarafından. davalıkr ölü Osman
Yılmaz mirascılarvaleyhine açılan tapu iptali. tescil, men'i müdahale
davasında;
Yukanda esas numarası yazıh mahkememız dosyasında, davalı
Nuray Yılmaz'ın (Korkmazoğlu) yapılan tüm araştırmalara rağmen
tebhgata yarar acık adresinin tespit edılemedığınden, adına duruşma
günü tebliğ edılememiş olmakla;
Adı geçen davabnın duruşmanın bıraluldığı 27.1.1994 günü saat
9.00'da mahkememizde bizzat bulunması veya bir vekille temsil olun-
ması, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun ilgili maddeleri gereğince ila-
nen tebliğ olunur. 26.11.1993
Baan: 53273