Katalog

SAYFA CUMHURİYET 26EKİM1993SALI HABERLER Yüksek Kurul'dan TRT'ye tavsiye •ANKARA(AA)-Radyo ve TV Yüksek Kurulu, TRT Genel Müdürlüğü'ne bir yaa göndererek haberve programlannda ana muhalefetin görûşlerine de yer verilmesini tavsiye etti. ANAP, bir süre önce TRTnin ana muhalefetin görüşlerini yansıtmadığı gerekçesiyle Radyo ve TV Yüksek Kurulu'na başvuruda bulunmuştu. KurulBaşkanıProf.Dr. Yılmaz Büyükerşen imzası üe ANAP Genel Başkanlıği'na gönderilen yazıda, kurulun 20 Ekim 1993 tarihli toplanüsında alınan bir tavsiye karan bildirildi. Oybirliği ile alınan ve TRT Genel Müdürlüğü'ne tavsiye edilen Radyo ve TV Yüksek Kurulu'nun karan özetle şöyle: "Taşıdığı haber değerine göre, ana muhalefetin görûşlerine de yer verilmesi ihmal edilmemelidir." ANAP: Özdleştipmede • Mahreç - ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Pakdemirli, insanın önünü açan, verimliliği artüran, ekonomiye daha çok girdi ve çıktı sağlayan bir olay olan özelleştirmedegeç kalındığinı belirterek komşu ülkelerin bile bu konuda Türkiye'yi geçtiğini söyledi.Selçuk Cniversitesi Rektörlüğüile Türk Demokrasi Vakfı tarafından ortaklaşa düzenlenen "Türkiye'de Özelleştirme" konulu panel dün Konya'da yapıldı. Panelde konuşan ANAP Genel Başkan Yardıması Pakdemirli, kendi dönemlerinde özelleştirmeye gittiklerinde büyük kiüelerin karşı çıküğuu söyleyerek özelleştirilen fabrikalann hızla kar ettiklerini ve özEİleştirmeyle israfın önüne geçileceğini vurguladı. Ozgüneş'e yeni yargriama isteği • ANKARA (ANKA)- Ankara Cumhuriyet Başsavalığı, görevi kötüye kuÜanmak suçundan yargılandığı mahkemede beraat eden ve beraat karan Yargıtay'ca da onaylanarak kesinleşenToprak Mühendisleri Ofisi (TMO) eski Genel Müdürü Ahmet özgüneşhakkında, yargdamanın yenilenmesini istedı. "Beraatle sonuçlanan davanın muhakemenin iadesi yoluyla yeniden görühnesi" istemiyle Asliye Ceza Mahkemesi'ne sunulan şavcılık yaasında, Ahmet Özgüneş'in eşi adına trampası yapılan arsadaki işhanından sembolik bedelle 6 adet işyeri satın alması. ofıs adına trampa yaptığı kişilerle halen iş ortaklığının bulunmasına dikkat çekildi. Yeniden yargılama sonucu, suçun kanıtlanması halinde özgüneş'e "görevi kötüye kuUanma" suçundan 3 yıla kadar hapiscezası verilebilecek. Kahramanbasına konuşmayacak • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - tnsan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Kahraman'm, basın mensuplan ile konuşmama karan aldığıöğrenildi. Kahraman'ın, bu karanru, yeğeni SHP Diyarbakır tl Başkanı Hayati Erdoğan'ın PKKtarafından kaçınlmasindan sonra aldığı bildiriliyor. Devlet Bakanı Kahraman, gerek yeğeni Hayati Erdoğan'ın durumu, gerekse Güneydoğu'daki olaylara ilişkin görüşlerini almak üzere kendisiyle görüşmeyapmak isteyen gazetecilere olumsuz yanıt veriyor. Kahraman'ın, yakın çevresine, bir süre basmın sorulanna yanıt vermek istemediğini aktardığı da ifade ediüyor. Havana Belediye Başkanı geliyor •ANKARA (AA)- Küba'nın başkenti Havana'nın Belediye Başkanı Pedro Gonzalez, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin davetlisi olarak bugün Ankara'ya geliyor. Ankara'da 3 gün . süreyle incelemelerde bulunacak olan konuk Belediye Başkanı, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı törenlerine de katılacak. Çiller'in almayı düşündüğü radikal önlemler acil zorunluluk olmaktan çıktı Âcı ilaçşiıııclilikgündemdışı • Hazine'nin sattığı 2.5 milyarlık devlet tahvili, 1 milyarlık dış borçlanma ve rekor düzeydeki iç borçlanma Çiller'e isterse acil ekonomik önlemleri erteleme olanağı tanıdı. Bu durumda Çiller yerel seçimlere de rahat girebilecek. ABDURRAHMAN YILDIRIM Hazine'nin gerçekleştirdiği son iç ve dış borçlanma operasyonu ile Başbakan Çffler'in kamuoyunda "acı Baç" olarak adlandınlan radikal ekonomik önlem- ler alması şimdilik "scil bir zorunhıhık" olmaktan çıktı. Bilindiği gibi geçen günlerde Hazine yaklaşık 2.5 milyar dolarlık devlet tah- vili satmayı kolayca başardı. Bu rekor düzeyli iç borçlanmanın yanı sıra yine geçen günlerde toplam 1 milyar dolarlık dış borçlanma mümkün oldu. Seçimlere kadar Bu bağlamda Çiller isterse köklü eko- nomik önlemleri erteleyebilecek, duru- mu en azından yerel seçimlere kadar ra- hatlıkla idare edebilecek. Ekonominin daha da kötüye gitmesi- ni engellemek için "ekonomik" açıdan zorunlu görülen radikal önlemlerin ah- nması, "siy«sal" açıdan önemli bir han- dikap olarak değerlendiriliyor. Seçim "eğik düztemi"ne girilen şu günlerde alı- nacak böylesine köklü önlemler. mart seçimlerinde hükümeti ve özel- likk DYP ka- nadını oy kaybına uğratabilecek önemli bir etken olarak kabul edili- yor. Oysa son borç- lanma operasyonu ile önlemleri ertele- me fırsau doğdu. Banka ve borsa çevreleri, ÇiUer'in bu fırsatı kullanma olasılığinj yüksek buluyorlar. Kamuoyunda aa ilaç ola- rak bılinen radikal ekonomik önlemler, en basit anlaümıyla vergj gelirlerinde sı- çrama yapmayı ve harcamalan kısmayı amaçhyor. Aynca harcamalann kısüması, kişilerin gelirlerinin reel an- lamda düşürülmesi gerekiyor. Bu da an- cak ücret ve maaşlann kısılmasıyla ya da saün alma gücünün azaltılmasıyla mümkün. Harca- malan kısmanın veya kişilerin satın alma güçlerini azaltmanın bir baş- ka yolu ise KİT ürünlerine zam yapmak. Bu yola gidilmesi halinde hem kamu kesimi açıklannı azaltmak hem de KİT zam- lannın zincirleme etkisi ile kişilerin satınalma güçlerini düşürmek ve böyle- ce enflasyonun kontrol alüna alı- nmasına olumlu katkılar yapmak olasılıği doğuyor. Ancak bu, top- lumda en büyük oy tabanını oluşturan işçi ve memur ke- siminin oy desteğini yitirmeye de yol açıyor. Doğalhkla, seçime giden bir hü- kümet bunu yeğleyemiyor. Ancak du- rumu idare edecek, beklentilere "küçûk" ölçülerde cevap verecek ve Ha- zine'ye "hemen" gelir sağlayacak düzey- de KDV artışı, ücretlilere vergi iadesi- nin kaldınlması gibi uygulamalar yapı- labiliyor. Hükümet, bugünkü ekonomik politi- kalan sürdürmede anahtar durumuna gelen dış kaynak akışını sağlamaya yö- nelik çalışmalar yapıyor. Bu amaçla da Hazine. dış borç al- manın yollannı anyor. Dışandan alı- nan her borç, tabü en başta ekonomiye yeni bir kaynak enjekte ediyor. Ama bunun yanında Hazine'nin içeride daha da rahat borçlanmasını sağlıyor. Nite- kim son olarak yaklaşık 1 milyar do- larlık dış borç alan Hazine, yurt içinde de bunun verdiği avantaj ile son ihalede 26 trilyon liralık (yaklaşık 2.5 milyar do- lar) iç devlet tahvili satarak borçlanma- ya gidebildi. Sınır koymadı Üstelik bunu, faizi düşürerek ve en uzun vade olan bir yıllık devlet tahvi1leri ile sağladı. Eylül ayından beri ihalelere miktar sınırlaması koyarak kaülımcuan kendi aralannda yanştıran ve faizi dü- şüren Hazine, ilk kez bu ihalede miktar sınırlamasına gitmedi. Buna karşılık ihaleye 28.8 trilyon liralık teklif geldi. Teklifın 26.1 trilyon lırasının karşılan- masına karşılık faiz oranı sadece 0.38 puan geriledi. Tansu Çiller'in Amerika'dan açıkla- dığı radikal önlemler. bu etkenler ışığın- da büyük olasüikla ancak seçimden sonra gündeme gelebilecek. Erbakan'ın evinde toplananANAP, SHP, DYP, CHP milletvekilleri, Tıkir egzersizi' yapıyor Refahlidemıiııevindekikoalisyon OSMANAYDOĞAN ANKARA - Başbakan Tansu Çiller teröre karşı üretilecek po- litikalar için siyasi parti liderleri ile buluşamazken RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, evinde ağırladığı ANAP, SHP, DYP ve CHP rniuetvekiUeri ile ilginç bir koalisyon oluşturdu. RP liderinin evindeki toplantı- lara katılan ANAP Bitlis Mil- letvekili Kamran tmn, görüş- melerin, hiçbir partiyi bağlayra ve herhangi bir formül oluştur- maya yönelik olmadığını söyle- di. RP lideri Erbakan'ın Aşağı Ayrancı'daki evinin çalışma odasında gerçekleştirilen ve 'PartileN bağlamiyOP'AN AP Bitlis MiUetvekili Kamran înan, hiçbir partiyi bağlayıcı olmadığını ve herhangi bir formül oluşturulmadığını söylediği toplantılar için "Aslında Türkiye'nin bu şartlannda böyle yapılmazsa bize hesap sormanız lazım" dedi. ANAP'tan Kamran İnan, SHP'den Mümtaz Soysal. DYP'den Köksal Toptan ve CHP'den AK Dinçer'in katıldığj toplanülardan parti liderlerinin de haberdar olduğu öğrenikli. Genelde parti yöneticisi ya da parti politikalannı belirleyici konumda olan ısimlerin katıl- dığı toplanülarda bulunan ANAP'lı İnan, "Parti disipüni gereği Mesut Yümaz'a toplantı- lardan önce ve sonra bilgi veriyo- rum. Ama bu toplantılann hiçbir şekilde partiyi bağlayıcı bir parti hareketi ya da muhalefet oluş- turma yönü yoktur. Tamamıyla bir fîkri egzersiz" dedi. Toplanulann hiçbir özelliği olmadığını ısrarla vurgulayan tnan. "Çoktandır ara sıra çay- kahve içilen, memleketin genel dununu. gelişmeler hakkında görüş ahşverişi yapılan bir soh- bet toplantısı. Aslmda Türkiye'- nin bu şartlannda böyle yapıl- mazsa, bize hesap sormanız lazım. Partüere mensup ber in- sanın şu aşamada bir araya gel- mesi en tabü hadisedir. Bunun ötesinde hiçbir anlamı yok" diye konuştu. Bu toplantılann, 'milli mutabakat hükümeti 1 çağn- lanyla bir ilgisi olmadığını ifade eden İnan. sürekli aynı ekibin toplanmasının planlandığmı. ancak bunun da bazı aksama- lar nedeniyle her zaman gerçek- leşmediğini söyledi. İnan. gün- demsiz olarak toplandıklannı ve daha önce kendisinin Bülent Ecevit, Deniz Baykal ve Nec- mettin Erbakan ile benzer gö- rüşmeler yaptığinı belirterek şöyle konuştu: "Bu çoktan beri yapüıyor. Birçok millervekiliyle, DYP "mil- letvekiUeriyle de konuşmalarım oldu. Halen de oluyor. Böyle bir ortamda Sayın Erbakan'ın ça- Itşma odasında bir çay içildi. Çay içilerek ne oluyor, ne biti- yor. siz nasd düşünüyorsunuz, siz nasd görüyorsunuz, diye bir değerlendirme. Gündemdeki meseleler konuşuluyor." GUNDUZ GOZUYLE MELİH CEVDET ANDAY Geleceği Bir Bilen Çiksa da... Oscar VVilde'in konuşması edebiyat ürünlerinden da- ha ilginçmiş derler; konuşurken hikayeler uydurur söy- lermiş; kısa, düşündürücü, şaşıröcı hikayelerdir bunlar. Birini anlatayım: Sonradan görme bir zengin Amerikalı, bakmış ki her şeyi var, istediğini yapabiliyor, çevresinden saygı da görüyor, ama soylu degil. Paramla soylu olamaz mıyım diye düşünmüş ve Ingiltere'de şato almaya karar ver- miş; gitmiş Ingiltere'ye, şatosunun bir odacığında zar- zor yaşayan yoksul bir Ingiliz soylusunu bulmuş, "Sat bana öunu"demiş adama. Anlaşmışlar belli bir paraya. Alışveriş sona ermek üzere iken Ingiliz. - Yalnız şunu size bildirmek zorundayım, demiş, Bu şatoda hortlak vardır, son nefeslerinde gözükür saniple- re, haberiniz olsun! Zengin Amerikalı duralamış biraz, sonra da, - Aile doktorunuz olmasın bu, demiş. Her şeyi satın alabiliyor, soyluluğu da, ama hortlağı bilmiyor... Ne yapsa soylu olamaz. Boşuna anlatmadım ünlü Ingiliz şairi, oyun yazarı ve romancısı Oscar VVilde'in bu hikayesini. Şaşılacak şey- dir, geçende bir Alman zengini de Lenin'in Moskova- daki mozolesini satın almağa kalkmamış mı? Adamın niyeti nedir, nasıl, nerde kullanacakbu mozo- leyi?öldüğünde gömülmek için mi yoksa? Bilmiyoruz. Sonra şu soru da akla geliyor: Ruslar ne yanıt verdiler adama? Onu da bilmiyoruz. "Lenin keşke daha erken ölseydi" diyen Yeltsin'e kal- sa hemen satar, dahası, Lenin'in naaşını da verir. Ne günlere kaldık! Lenin'in mozolesini satın almak isteyen Alman zengi- nin ne düşündüğünü merak ediyorum; bütün olasılıkları bir bir geçiriyorum kafamdan. Bana en akla yakın gelen şudur: Adam, mozoleyi Berlin'de müzeye koyacak, özel bir müzeye elbet, kapısına da Lenin Museum diye yazdı- racak. Nerden esti aklına, diyeceksiniz. Bu ayın ortalarına doğru bir haftamı Berlin'de geçir- dim (Izlenimlerimi cuma yazılarımda anlatacağım) ve elbet orada iken Pergamon Museum'u gezmeği savsa- madım. ZeusTapınağı'nı şaşkınlık içinde seyrettim. işte ondan esinlenerek bu olasılıği düşündüm. Adam elbet kapıda bilet kesecek, bundan kazanacaktır. Dahası var... Diyelim iki bin yıl sonra Lenin Museum bir arkeoloji müzesi olacaktır ve Ruslar bu mozoleyi Al- manlardan geri isteyeceklerdir. Bizim ZeusTapınağı'nı istememiz gibi. Elbet o günün tarihçileri, Leninin sağlam bedenini görünce. onun eskiden bir tanrı olduğunu yazacaklar ve bu tanrıyı, sonradan gelen iri kıyım bir tanrının yadsıdı- ğını söylemekten de geri kalmayacaklardır. O zaman bu yeni tanrının gömütü aranacak ve buluna- mayacaktır. Tarihe küşümle baktığımı birkaç kez yazdım. Gelece- ği kestiremeyeceğimize inandığım için, geleceğin tari- hini hem merakla hem de için için eğlenerek tasarlama- ya çalışıyorum. Ah bir bilen çıksa da ondan öğrensem geleceği. İLAN T.C. ANTALYA ASLİYE1. HUKUK MAHKEMESİ 1993581 Davaa S.S. Akdeniz Küçûk Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi ve- kili Av. Salih P\nar Urafmdan davalı Mehmet Kula aleyhine açılan men'i müdahale davasınınraahkememizdeyapılan açık duruşmasın- da; Karar gereğınce. Cezae\i arkası 4582 Sk. Antalya adresinde mu- kim Mehmet Kula'nın adresine tebligat yapılamamış. başkaca adresi tespit edilememiştir. HUMK.'nun 213 ve 377. maddeleri gereğince duruşma günii olan 6.12.1993 günü saat 9.00'da mahkeme salonu- muzda haar bulımması veya kendisini bir vekilk temsil ettirmesi, haar bulunmadığı ve kendisini bir vekille temsil ettirmediği takdirde dava dilekçesi tebliğ edilmiş sayılarak yargılamaya yokluğunda de- vam olunacağı ve sonuçlandırüacağı ilanen tebliğ olunur. 12.10.1993 Baan: 52024 B.Ü. kimliğimi kaybettim. STİL YANOS KONOMİ İLAN T.C. ANTALYA ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ 1992/632 Davacı S.S. Akdeniz Kücük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi ve- kili Av. Salih Pınar tarafından davalı Rüştü Özkul aleyhine açılan el atmanın önlenmesi ve kal davasının mahkememizde yapılan açık du- ruşmasmda: Karar gereğince, Ünsal Mah. 4582 Sk. Antalya adresinde mukim Rüştü Özkul'un adresine tebligat yapılamamış. başkaca adresi tespit edilememiştir. HUMK.'nun 213 ve 377. maddeleri gereğince duruş- ma günü olan 6.12.1993 günü saat 9.05"te mahkeme salonumuzda haar bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi. haar bu- lunmadığı ve kendisini bir vekille lemsil ettirmediği takdirde dava dilekçesi tebliğ edilmiş sayılarak yargılamaya yokluğunda devam olunacağı ve sonuçlandınlacağı ilanen tebliğ olunur. 12.10.1993 Basm: 52020 İLAN KOCAELİ ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1993,273 Davaa Faüna Işık tarafından Orhan Işık aleyhine açılan boşan- ma davasında; Ordu ili Mesudiye ilçesi, Üçyol köyü. hane 152'de nüfusa kayıüı Fatma Işık ile Orhan Işık'ın müşterek 23.7.1990 doğumlu çocuklan bulunduğu. evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalan. müş- terek çocuk Sami'nin velayetinin davaa Fatma Işık'a verilmesi yö- nünden boşanma davası açılmış. davaa Fatma kendisi için 4.000.000 TL. çocuk Sami için 3.000.000 TL nafaka verilmesi talebinde bulun- muş. davalı Orhan Işık'ın Ankara-Kavakbdere Atatürk Bulvan No: 229. Kat 4"teki adresinden tebligatlar iade edilmiş, zabıta marifetiyle de adresi tespit edilemediğinden. davah Orhan Işık'ın duruşmanın atüı bulunduğu 20.12. 1993 saat 9"daki dunışmaya gelmesi veya bir vekü ile kendini temsil ettirmesi, aksi takdirde duruşmalann HUMK 213. değjşik maddesi gereğince yokluğunda görülüp, karar verileceği dava dilekçesi tebliğine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basm:52013 İLAN T.C. ANTALYA ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ 1993 327 Davaa S.S. Akdeniz Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifı ve- kili Av. Salih Pınar tarafından davalı İsmail Kotil aleyhine açılan el atmanın önlenmesi ve kal davasının mahkememizde yapılan açık du- ruşmasında: Karar gereğince. Ünsal Mah. 4586 Sk. No. 58 Antalya adresinde mukim İsmail KoüTin adresine tebligat yapılamamış, başkaca adresi tespit edilememiştir. HUMK.'nun 213 ve 377. maddeleri gereğince duruşma günü olan 6.12.1993 günü saat 8.55'te mahkeme salonu- muzda hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi. hanr bulunmadığı ve kendisini bir vekille temsil ettirmediği takdirde dava dilekçesi tebliğ edilmiş sayılarak yargılamaya yokluğunda de- vam olunacağı ve sonuçlandınlacağı ilanen tebliğ olunur. 12.10.1993 Basın: 52026 MANAVGAT SUH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo: 1992 416 Duruşma günü: 19.1.1994 Davaa İsmail Sümer ve müştereklen vekili Av. Yusuf Öztop'un davah Ahmet San ve müşterekleri aleyhine açmış olduğu paydaşlığın satış yoluyla giderilmesi davasının mahkememizde yapılan duruşma- sı sırasında verilen ara karan uyannca: Davalüardan Ramazan oğlu Ahmet San. İsmail oğlu Hattp Ne- hoş, Hasan oğlu Mehmet Öz. Osman oğlu Mehmet Sun, Abdurrah- man oğlu Ali Doğan. Osman kızı Fatma Gök. Ali oğlu Mustafa Keleş. Ramazan oğlu Ahmet Yılmaz. Mehmet oğlu, Hasan Basma, Mehmet oğlu Hayrettin Basma. Mahmut oğlu Abdulgani Durak'ın bildirilen adreslerine cıkarnlan davetiyelerin tebliğ edilemediği. yapı- lan zabıta araştırmasında da davalılann tebligata sarih adreslerinin tespit edUemediğinden ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş ol- duğundan; Ahmet San, Habip Nehoş, Mehmet Öz. Mehmet Sun. Ali Doğan. Fatma Gök. Mustafa Keleş, Ahmet Yılmaz, Hasan Basma. Hayrettin Basma, Abdulgani Durakin ManavgatSulh Hukuk Mah- kemesi'ne ait duruşma salonunda. duruşmanın bırak.ıldığ\ 19.1.1994 günü saat 10'da haar bulunmalan veya kendilerini bir vekille temsil etürmeleri. aynca adlanna ilanen gıyap davetiyesi tebliğ olunacağı ilanen tebliğ olunur. 13.10.1993 Basın: 52003 T.C. ANTALYA ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ 1992/636 Davacı S.S. Akdeniz Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi ve- kili Av. Salih Pınar tarafından davalı Ahmet Şener aleyhine açılan el atmanın önlenmesi ve kal davasının mahkememizde yapılan açık du- ruşmasında: ' Karar gereğince, Ünsal Mah. 4581 Sk. Antalya adresinde mukim Ahmet Şener'in adresine tebligat yapılamamış, başkaca adresi tespit edilememiştir. HUMK.'nun 213 ve 377. maddeleri gereğince duruş- ma günü olan 6.12.1993 günü saat 9.00"da mahkeme salonumuzda hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, hazır bu- lunmadığı ve kendisini bir vekilk temsil ettirmediği takdirde dava dilekçesi tebliğ edilmiş sayılarak yargılamaya yokluğunda devam olunacağı ve sonuçlandınlacağı ilanen tebliğ olunur. 12.10.1993 Basm: 52017 Kerimoğlu, görüşme önergesini grup yönetimine verdi SHP koalisyontaytişmasuu ertekmemekte ısrarh T.Ç. ANTALYA ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ 1992 634 Davacı S.S. Akdeniz Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi ve- kili Av. Salih Pınar tarafından davalı Ömer Çağan aleyhine açılan el atmanın önlenmesi ve kal davasının mahkememizde yapılan açık du- ruşmasında: Karar gereğince. Ünsal Mah. 4581 Sk. Antalya adresinde mukim Ömer Çağan'ın adresine tebligat yapılamamış, başkaca adresi tespit edilememiştir. HUMK.'nun 213 ve 377. maddeleri gereğince duruş- ma günü olan 6.12.1993 günü saat 9.05'te mahkeme salonumuzda hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi. hazır bu- lunmadığı ve kendisini bir vekille temsil ettirmediği takdirde dava dilekçesi tebliğ edilmiş sayılarak yargılamaya yokluğunda devam olunacağı ve sonuçlandınlacağı ilanen tebliğ olunur. 12.10.1993 Basın: 52018 ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - SHP içindeki Aydın Gü- ven Gürkan yanlılan. parti gru- bunda ve genel merkezde koa- lisyonun tartışılması için ısrarlı bir tavır içine girdiler. SHP Grup Başkanı Gürkan'ın, "Er- tekyelim" önerisine karşın, An- kara MiUetvekili Mehmet Keri- moğlu. koalisyonun tartışılması için grupta genel görüşme acı- lmasına ilişkin önergeyi grup yönetimine verdi. Bu arada SHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi de, Parti Meclisi'- nin toplanarak derhal koalisyo- nun tartışılması isteğini yinele- yerek. "Bir hükümet bunalımı çıkmasuı deniyor. Hükümet bu- nalımı çıkarmamak için betirli aksaklıklar giderilmeti n dedi. Erteleme isteği SHP TBMM grubunda koa- lisyonda kahp kalmamamn tar- üşılması istemine karşın, Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan araya girerek, bu konunun grupta ele alınmasımn şimdilik ertelenmesini istemişti. Ancak Gürkan ekibinden Ankara Milletvekili Mehmet Kerimoğ- lu. dün grup yönetimine tek başma başvurarak, koalisyonla ilgili genel görüşme açılmasını istedi. Grup Başkanı Gürkan. bu başvuruyla ilgili olarak Cumhuriyet'e, "öyle gerekli görmûş. Yaruı (bugün) okunur, gelecek hafta gündeme almıp ahnmaması tartışılır. Ben önce erteleyelim diye öneri götürmüş- tûm, ortamı yumuşatmak için. Ancak arkadaşiar verilmesini uygun görmüşler. Bu bana karşı bir hareket değü. Ben ortamı yu- muşatmak için bu öneride buiun- muştum. Yoksa, ben de genel gö- rüşme açıunasmdan yanayım" dedi. Değişim sıkıntısı Başbakan Tansu Çiller'in ba- zı DYP'li bakanlann yerini K.a- rayalçın'a bilgi vermeden değiş- tirmesi de sıkıntı yarattı. Kara- yalçın'ın olayı gazetecilerden öğrenmesinden sonra Baş- bakan Çiller tarafından arandı- ği ve Çiller'e, "Evet, gazetedter söyledfler" dediği öğrenildi. Başbakan Çiller'in tavn, koa- lisyonun tartışılmasıru isteyen Aydın Güven Gürkan yanlıla- nmn tepkilerinin yoğunlaşma- sına neden oldu. Genel Başkan Yardıması Selvi, Parti Meclisi'- nin derhal toplanması isteğini yineleyerek. "Son olay yeni bir ömek. Liderler toplantKinın gerçekleşmemesi, bir siyasal skandal. Bu kolaycüıkla, bu ace- milikle işlerin üstesinden gelin- mez. PM üyeleri de, PM'nin dernal toplanmasını istiyor" de- di. Selvi, ciddi değerlendirmeler yapılması gereğine dikkat çeke- rek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ciddi, bilimsel, gerçekçi bir biçimde siyasal, sosyal. ekono- mik durum ele alınmaü. Tek parti hükümeti olsa bile Başba- kan kendi yetkili organlarryla görüşmeii. Ortak hükümet oldu- ğuna göre biz görüşkrimizi dile getirmek zorundaya. PM ola- rak olaylan çok ciddi değerien- dirmek gerekir. Hükümeti, hü- kümet içinde görev yapan ba- kanlanmızui durumunu ele al- malıyız. Bu demek değildir ki, bakânlanmız kötü. Bakanlan- mızm da sıkıntıları var. Hükü- mette olmaya, hükümette kal- maya karar verecek en yetkili organ Parti Meclisi. Bu yetkili organda gerekli değerlendirme- ler yapılmalı. ortağunızla oturup aksaklıklann. eksiküklerin gi- derilmesi sağlanmalı." Kendilerine bugünlerde hü- kümet bunalırru yaratmamn sakıncalanmn arumsaüldığına dikkat ceken Selvi. "Hükümet bunalımı çıkarmamak için betir- li aksaklıklar giderilmeli. ivme kazanan çok yönlü bunabmlara göz yummak gibi bir yanlış ya- pılmamalı. Biz koaüsyondan he- men ayrılalım demiyonız. Ak- saklıklar, eksiklikler giderilsin diyoruz" dedi. SHP Genel Sekreteri Hafil Çulhaoğlu da. Başbakan Çil- ler'in kabinede yaptığı değişik- likten Karayalçın'm bilgjsi ol- maması konusunda. "Sayuı Başbakan kendisine haber ver- miş, değişiklikler Başbakan'nı yetkisindedir. İlk bakanlar ata- nırken Erdal Bey'e mi sonıünuştu ya da SHFli bakanlar için Er- dal Bey Başbakan'a mı sormuş- tu?" değerlendirmesini yaptı. KIRKLARELİ KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1992 27 Davacılar: Necdet Çalışkan vs. Davalılar Ali Altınelli. Nihat Kozlu vs. Dahıli davalılar: Ayşe Kut. Emine Kovan. Gülten Hızlıgilmez vs. İtiraz olunan parseller: Kırklareli merkez Karacaıbrahim mah. 530 ada 53,9, 10. 12 ve 13 parseller. Davaalar tarafından davalılar aleyhine Kırklareli merkez Karaca- ibrahrmMahallesıS3Oada53.9.10.12ve 13 nolu parseller hakkında mahkememize dava açıldığı, dahıli davalılardan Gülten Hızlıgit- mez'e tüm aramalara rağmen duruşma gününü bildirir davetiye teb- liğ edilemediği. yukanda esas numarası yazılı dava devam etmekte olup duruşması 23.11.1993 gününe talik edilmiştır. Dahili davalı Gülten Hızlıgitmez'induruşmaya gelmesi. delillenni ibrazetmesi, du- ruşmaya gelmediği takdirde gıyabında karar verileceği ilanen tebliğ olunur. Basın: 51976 ANAP Cencl Başkan Yardımcısı Pakdemirli: Çiller liderlere çağrısindasamimideğü ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ANAP Genel B'aşkan- vekili Ekrem Pakdemirli. iç güvenük konusunda tutarlı ve ciddi adımlar atmamakla suç- ladığı Başbakan Tansu Çil- ler'i. "şov yapmayı bırakarak, sakin düşünmeye ve ülke men- faatlannı, parti menfaadannm önünde tutmaya" çağırdı. Te- rörle mücadele konusunda hükümetten İcraat' bekledik- lerini belirten Pakdemirli, ka- bine revizyonunun 'zaman ka- zanmaya yönelik' olduğunu savundu. ANAP Başkanhk Divanı'- nın, Ekrem Pakdemirli baş- kanlığında yapüği toplantıda, terör sorunu ve hükümetteki değişiklik konulan ele ahndı. Toplantıdan sonra bir açıkla- ma yapan Pakdemirli, Başba- kan Çüler'in içgüvenlik konu- sunda tutarlı ve ciddi adımlar atmadığını, liderlere yönelik çağnsında da samimi olmadı- ğmı ifade etti. Muhalefet lider- leriyle diyalog platformunun Meclis olduğunu söyleyen Pakdemirli, Çiller'in ise başbakan olduğundan bu yana yalnızca iki kez Meclis'e geldiğini belirtti. Pakdemirli, "Buna rağmen, genel baş- kammız bugün (dün) prog- ramını yanda keserek Anka- ra'ya gelecek. İlgili arkadaşiar ve parti organlarryla iç güven- lik konusunda toplantılar ya- pacak" dedi. Başbakan Çil- ler'in, 'şov' yapmayı bırak- masınıisteyenPakdemirli, "Bi- zim için zamanı ve mekanı önemli değildir, cözüm anyor- sa, ilgili arkadaşlarla ve parti liderieriyle toplantısını yapar. Ne yapacaksa ortaya koysun. Çünkü yavaş yavaş halk, 'Yö- netim ortadan kalkü. PKK orada devlet mi kurdu*dedi.