27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURfYET 21 OCAK1993 PEBŞEMBE OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Vergidedenetimçıkmazıvevergikontrolmemurlan Vergi denetim oranının yüzde dortlerde dolaştığı bır ulkede denetim bınmlen tek çatı altında toplanmadıkça, vergi ıncelemesı, denetimı ve yönetımının tum yukunu sırtında taşıyan görevlılerehakJan venlmedıkçe, çabşkarüığın, yeteneğın, başannın odullendınldığı bır yonetim düzenıne geçılmedıkçe, 'vergi almak', vergi yasalannın değıştınlmesıyle ve sozde reformlarla gerçekleşeceğı sanılan btr 'düş' olarak kalacaktır F.MEHMETÖZÇELÎK Vergi Uzmanı U lkemızde vergi denetı- mını gerçekleştımıekle yukumlu kurum, Malı- ye ve Gümrûk Ba- kanhğı Gelırier Genel Müdürluğu'dür Bu genel müdurluğe bağlı vergi deneüm bınmlennden 'gelırler kontrolörlen' dört büyuk kentle yerleşık, öbür ıller- dc geçıcı olarak genel mudür adına, dı- ger dcncum bınmı 'vergı kontrol me- murlan 1 ıse tüm ıllerde ve bağlı ılceler- de yerleşık olarak dcflerdar adına ver- gi denetımı ve ıncelemesı yaparlar Gebrler Genel Müdurluğu dışında örgutlenmış 'Mahye Teftış ve Hesap Uzmanlan Kurullan' da üç büyük kentımızde yerleşık, öbür ıllerde geçıcı olarak bakan adına denetim ısını yu- rûtürler Gorüldüğu gıbı, ıümü aynı görevı ayn kışılcr (Bakan, genel mudur, def- (erdar) adına yenne getıren dort ayn vergı denetim orgütu bulunmaktadır Denctırnın konusu tektır, ama bu ışı bırbırlenndcn yapay sınırlaıia aynlmış, aralannda ıleüşım olmayan. gıderek 'düşman' sayılabılecek bır saf- laşma ıçındekı gorevlıler yapmaktadı- rlar Bu olgu, özellıkle bakanlık merke7 kadrolannı paylaşmış Malıye Teftış ve Hesap Uzmanlan Kunıllannda ol- dukça belırgındır Bu kurullann kımı dönemlerde orneğın bır Gelırler Genel Müdürluğü kolıtığu ıçın gınşlıkien sa- vaşımı kamuo>u ılgıyle ızlemışür Dı- ğer vergı denetçılennden gelırler kont- rolörlen bu kavgada başansız görü- nurJerken Turkıye'dekı vergı denetımı ve ıncelemcsının yuzde doksan beşını gerçekleştıren vergı kontrol memur- lanna olayı dışandan ızlemek düşmüş- tür Çarpık yapılanma "Bakanlığın vergı denetim örgutu neden dört ayn bınme aynlmıştır" so- rusunun karşılığı, merkezdekı yö- netım odaklannın nasıl ve kımlerce paylaşıldıgı ırdelcndıkten sonra ven- lebthr Çünku, vergı yasalannın, genel teblıgJennın haarlanmasından bınlcr- ce bakanlık memurunun ışe alınma, atanma, yükselme, ozluk haklan gıbı yaşamsal konulardakı beklentılennı somutlaştıran bır dıa yasal-yönetsel ışlem merkez yönetımınce gerçekleştı- nlmektedır Bu anlamda etkı ve yapünm gücü tartışmasızdır Malıye orgutünun geçmışten gelen yapıianması, ozel yanşma sınavı ıle mesleğe ahnan yüksek öğrenımlı Ma- lıye Teftış ve Hesap Uzmanı Kural- lannın 'bürokrat' kaynağı olarak öne çıkmalanna yol açmıştır Ilerleyen yıl- larda Malıye'nın taşra orgütlennde vergı yönetımı ve denetımının nırengı noktalannda çalışarak vergı yasa- lannın uyguianma surecını yaşayan, başanlı ya da aksayan yönlennı bılen tekrusyenlenn ılgılı bınmlere yüksele- bıldığı bır merkez yönetımı oluşturu- lamamıştır Mufettış ya da uzman kö- kenlı, yonetıobkten değıl denetleyıcı- hkten geien bürokratlarca tumûyle kapatılan merkez yönetım kadrolan- na taşra örgutunden yükselmek ola- naksızlaştınlmıştır Söz konusu bü- rokratlar etkılı olduklan tüm yasal- yönetsel ışlemlerde 'gmp çıkaıiannı' güvcnceye almışlardır Sahıp olduk- lan karar gücûnu bu yolda açıkça gö- zukara ve hukuku hıçe sayarak kul- lanmışlardır (1) Konuya ılışkın çarpıa örnekler bol- dur örneğm, hazırlanmasında etkın olduklan 'YemınJı Maü Müşavırük Yasası'nda yemınlı malı muşavırükle- nru sağlama alırlarken, ülkedekı vergı ınceleme ve denetımının neredeyse ta- mamını gcrçeklcştırcrck yüz bınierce vergı ınceleme raporu ıle tnlyonlarca vergı kacağmı açığa çıkaran vergı kontrol memurlannı bu haktan yok- sun bırakmışlardır Bu konuda açılan davalara gönden- len bakanlık savunmalannda vergı kontrol memurlannın görevde yeter- sız ve yetkısız olduklannı ılen surerek vergı yükûmiulenru kuşkuya düşürû- cü, devlete güvenı sarsıa ve kamu ya- ranna aykın bır anlayışın sozcüsü ol- muşlardır Sayılan oldukça fazla ve tüm ülkeye yayıimış kontrol memur- lanna yemınlı malı müşavırlık gıbı ser- best pıyasada yüksek gelır saglayan bır hakkın venlmesı ışlenne gelrnemış- tır çünkü (2) Haklanna sahıp çıkan personeb susturmak ıçın ıncehkb düzenlen, te- melsız suçlamalan (rüşvet), açık bas- kılan ustaca uygularken orneğın yıne vergı kontrol memurlannın yapüklan görevın gerektırdığı saygın bır unvana (vergı denetçısı) kavuşturulmalannı öngoren yasa onensıyle ılgılı hükümet göruşünun olumsuz çıkmasnı sağ- lamıijlardır 'Vergı denetçısı' unvanına sahıp ola- cak vergı kontrol memurlannın Mab- ye orgütü ıçınde sağlam bır yer ve 657 sayılı yasanın denetçılere tanıdığı tüm haklan ekte etmelennı grup çıkarlan- na yönelık blr 'sakınca' olarak gör- müşlerdır (3) Bır avuç merkez denetim elemanına bakanlığın merkez ve taşra örgütün- dekı önemh görevlenn tûmünü, kayıtsız-koşulsuz sunarak (sınavsız geçış) onemlı kesımı yuksek öğrenımh ellı bını aşkın memurun doğal yüksel- me basamaklannı ükayan, yukselme- nın ıtıa gücunu körelten, bılgıyı, dene- yırnı, yeteneğı yadsıyan uygulama- lann donığunda ıse 1992 kasımında yayımlanan 'Atama ve Görevde Yük- selme Yonetmebğı' yer almış bulun- maktadır (4) Sonuç Bakanlığın bu yapıianması ıle vergı deneüm gnıplannın bırleştınlerek merkez-taşra aynmına gıdılmeden ve gebşmış bırçok Batı ulkesınde uygula- nan 'bolgesel' düzeyde, yanı vergıyı doğuran olayın 'yennde' denetlendığı bır çabşma düzenıne geçılmesı ola- naksız gorünmektedır Vergı denetim oranının yüzde dört- lerde dolaştığı bır ülkede deneüm bı- nmlen tek çatı alünda toplanmadıkça, vergı ıncelemesı, denetımı veyönetımı- nın tüm yükünü sırtında taşıyan gö- revblerc haklan venlmedıkçe, çalış- kanlığın, yeteneğın, başannın ödül- lendınldığı bır yoneüm düzenınıne ge- çılmedıkçe 'vergı almak', vergı yasa- lannın değıştınlmesıyle ve sözde re- formlarla gerçekleşeceğı sanılan bır 'düş' olarak kalacaktır (l)Danıştay 5 D 1991/1609 E II 7 1991 gün K (2)Ank 6 1 MHK 1990/972/E 199»/ 2O19K.SK (3) Sn Cemal Şahının 13Z1992 günJü yasa onena 23 7 1992 gün, 103-517 611/ 05353 S Hükümet Görş (4)1211 1992gün,21402SRG ARADABIR Prof. Dr. MUSTAFA ALTTJSTAŞ YÖK ve Korsan Üyeflk 12 Eylül rejımı ıle ozdeşleşen ve varlığını, günumüzde de surduren anayasal kurumlardan bırısı ve onemlısı, Yükseköğretım Yasası ve Yüksekoğretım Kurulu'dur (YOK) DYP-SHP ortak hükümet protokolu ıle programında, hazırlanış sunuluş ve kabul edılış surecı, koşulları ve ıçerığı ıle ulkemızın demokratık gelışmesı önünde çok önemlı bır engel olarak nrtelenen 1982 Anayasası belkı de dünya anayasa tarıhınde, yasalarca belırlenen ve 12 Eylul dönemınde çıkartılan yasa ve oluşturulan kurum ve kunjllara göre bıçımlenen bır anayasa ozellığını taşı- maktadır 2547 sayılı Yüksekoğretım Yasası ıle bu yasa- ya göre oluşturulan YÖK anayasayı belırleme ve bıçım- leme ozellığını taşımaktadır 2547 sayılı Yüksekoğretım Yasası, 4 Kasım 1981 gunü kabul edılmış ve 611 1981 tarıhınde Resmı Gazete'de yayımlanarak yurürluğe gırmıştır Anayasanın kabulü ıle yürüriuk tarıhı, YÖK'ten bır yıl sonraya (911 1992 tan- trine) gelmektedır 2547 sayılı yasanın 7/b maddesı yıne aynı maddenın (a) fıkrasmca ' tum yuksekogretımı düzenleyen ve yüksekoğretım kurumlarının faalıyetlerıne yon veren, bu kanunla kendısıne verılen görev ve yetkıler çerçevesın- de ozerklığe ve kamu tüzel kışılığıne sahıp ' bır kuruluş olarak tanımlanan Yüksekoğretım Kurulu'nun oluşumu- nu duzenlemektedır Anılan maddeye göre, YÖK'e üye veren kurum ve kuruluşlar şu bıçımde sıralanmaktadır - Cumhurbaşkanı tarafından doğrudan seçılenler - Bakanlar Kurulu'nca seçılenler ve curnhurbaşkanın- ca onaylananlar - Genelkurmay Başkanlığı'nca seçılen ve cumhurbaş- kanınca onaylanan, - Mıllı Eğıtım Bakanlığınca seçılen ve cumhurbaşka- nınca onaylananlar, - Ünıversıtelerarası Kurulca seçılen ve cumhurbaşka- nınca onaylananlar Görüldüğü gıbı, YÖK'un oluşumu beş ayrı kurum ve kuruluştan gelen uyeler ıle gerçekleşmektedır 2547 sayılı yasanın 7/b maddesının uygulanması ve YÖK'ün bıleşımının beş ayrı kurum ve kuruluştan gelen uyelerden oluşumundakı normallık, 2789 sayılı '1982 Anayasası'nın yürurluk tarıhı olan 911 1982 tarıhınden sonra bozulmuştur Çunku, yüksekoğretım ust kuruluş- larını tanımlayan 131 maddesı YÛK'u oiuşturan kurum ve kuruluşlar arasına Mıllı Eğıtım Bakanlığı nı almamış- tır Maddenın ıkıncı paragrafı Yüksekoğretım Kurulu'- nun ûnıversıteler Bakanlar Kurulu ve Genelkurmay Baskanlığı nca seçılen ve cumhurbaşkanınca atanan uyeler ıle cumhurbaşkanınca doğrudan doğruya seçılen uyelerden kurulacağını belırtmektedır Anayasa, yasa koyucuya, bu alanda, yalnızca seçılen ve atananların "sayılan, nrtelıklerı ve seçılme usullen'nı belırleme yet- kısını vermıştır Bu nedenle, anayasanın yürurluk tarıhı olan 9 Kasım 1982 tarıhınden sonra, YÖK'e Mıllı Eğıtım Bakanlığı'nın ıkı uye seçmesı ve bunun cumhurbaşka- nınca onaylanarak görev yapması, 2547 sayılı yasanın kendısıne ve anayasanın 131 maddesıne aykırılık taşı- maktadır Bu konudakı goruşumuzu guçlendıren ve kanıtlayan hukum, yıne anayasada bulunmaktadır Anayasının yü- rurluğe gırmesını düzenleyen 177 maddenın (a) fıkrası şoyledır "Madde 177/a anayasanın halkoylaması sonu- cu kabulunun ılanıyla bırlıkte yurürluğe gırecek hukum- lerı ve mevcut ve kurulacak kurum, kuruluş, ve kurullar ıçın yenıden kanun yapılması veya mevcut kanunlarda değışıklıkyapılması gerekıyorsa bunlara ıltşkın ışlemler mevcut kanunların anayasaya aykın olmayan hükumle- rı veya doğrudan anayasa hukumlerı, anayasanın 11 maddesı gereğınce uygulanır " Gorulduğu gtbı, YÖK ve 2547 sayılı yasa, anayasanın yurürluğe gırmesınden once varolduğundan ve bunun 7/b maddesınde değışıklık gerekır ve YÖK'e uye seçen kuruluşlar arasından Mıllı Eğıtım Bakanlığı çıkartılması gerekırken bu yapılmamıştır Anayasa boyle bır değı- şıklığın yapılmaması durumunda uygulanması gereken hukmu de açık bır bıçımde belırtmıştır kı, bu da, doğru- dan anayasa hukmudur Anayasanın 177/e maddesı ge- reğınce, 2547 sayılı yasanın 7/b maddesı, 9 Kasım 1982 tarıhınden sonra anayasanın 131 maddesının ıkıncı fıkrası ıle yer değıştırmış olmaktadır Yanı, YÖK'e uye seçecek kurum ve kuruluşlar arasında Mıllı Eğıtım Ba- kanlığı'nın varlığı sona ermış bulunmaktadır Sonuç olarak, 9 Kasım 1982 tarıhınden bu yana YÖK'- te gerev yapmış olan ve Mıllı Eğıtım Bakanlığı tarafından seçılmış bulunan ve cumhurbaşkanınca onaylanan kım- selerın uyelıklen 2547 sayılı yasaya aykındır Yasa ve hukuk kurallarına fazla onem verılmeyen donemın bır kanıtı olan bu uygulamanın, hukuk devletını kurma sa- vında olan gunumüz hukumetı dönemınde de surmesı şaşırtıcı olacaktır Bu nedenle, YÖK'un karar ve uygula- malarının hukuksal sakınca taşımaması ve bır kısım kımselere yapılan odemelerın ılgılı ve yetkılılerıne so- rumiuluk yuklememesı ıçın, Mıllı Eğıtım Bakanlığı tara- fından seçılen uyelerın, gerı çekılmesı gerekmektedır TARTIŞMA Oktay Arayıa ve derinlik ^f ^\ okboyutlu M sanatçı kımlığıne • sahıp Oktav ^ ^ Arayıcı olelı (21 ^ ^ y Ocak 1985)sekız ^ yıloluyor Bu ^ P değerlı sanatçı ıçın usa gelen "unutuluyor rau 9 " duşüncesını aşmak ve oyunlannın oğrenımımdekı tez konumu oluşturması, benım ıçın bu ydzıv ı vazmjyı gerektırennedenlerdı Bu vesıleyleOktay Arayıcı'nın sekızına olum yıldönumunde yakın tanışıklığından dcğıf. sanalının (tıyatro o> unlan) gctırdığı tanışıklıkıan soz ctmek ıstıyorum Arayıcı, vazdığı beş tıvatro oyunundan üçuyle (Sefen Ramazan Bej(in Nafile Dunyası BırÖlumun Toplumsal Anatomısı, Rumuz Goncagul) Turk tıyatro oyun yazarlığı tanhınde kendıne ozgü ayncalıkb bır yer edınmfşür Bu oyunlar, çağdaş ozun geleneksel tıyatro oğclenyle yoerulduğu oyunlardır Uikcmızdc tıyatro sanaünın - yaygınlık göstermesı ve ulusal tıyatronun dunya olçeğındc kımlık kazanması adına akademısyenkr venlerden kuramlar gelıştınrken, sanatçjlar Diradım önde, kcndı dallannda uretımde buiunmaya devam ederler Tıyatromuzun ıstenılen düzeye ulaşması adına geleneksel kaynaklara donülmesı, yaratıa sanatçılann bu anlamda tercıh ctüklen bır başka yoldur Gelenekse! tıyatroyu olduğu gıbı taklıt etmek, onu müzelık nalıyle korumaya çabşmak ya da ufak tefek bıcımsel değışıklıklerle ozu olduğu gıbı koruyor olmak, hedefe ulaşmada yaratıa olmayan ve ıv mc kazandırmayan deneylerdır Oktav Arayıa, yaratıa sanatçılığı ılesurcmını doldurmuş geleneksel tıyatromuza bıçım olarak benzeş yontemde sanatsal eserler venrken, onu korumak va da muzelık durumundan kurtarmak creğındedeğıldır Ulusaldan evrensele ulaşmada ve kendımıze ozgü bır üyatro gclcneğını oluşturmada, "tıyatro kendı ülkesının somutuna yaslanmalf' düşüncesınden hareketle örnek oyunlar vermıştır Üçoyunda da ızleyıcının abşık olduğu gcİCTieksel tı>atromuzun, gunumuz tıyatrosunda gcçerlılığı olabılecek etkılı estetık ve sanatsal yontemlenrun bulunduğunu kanıtlamış, kuramsal aravıslara ömek somut venlerle yenı bır soluk getırmışür Arayıa, geleneksel tıyatromuzun, açık ve gostermecı bıçem. epızodık yapı, karşılıkb söyleşım, güfduru öğclen dtl kullanımı, kışılerde üpleme, mekanda soyutlama, oynanıştakı tavır ve yöntemın, sanatsal ve estetık öğelennden > ararlanarak çağdaş ozu gelenekselle bezeyerek, bıçımde bıze özgü, soluklu. guncellığını yıtırmeyen oyunlar yazmıştır Bu bağlamda gelenekselın çağdaş bıryontemde gözden geçınlerek yararlanılabıleceğını, dolayısıyla yenıden üretıme sokulması gereküğını vurgulamışür Arayıa'nınüç oyununda da konu. toplumun gerçek portresıdır Oyunlannda gorötengunfuk -' yaşama özgü çeşıtb kesıtler, toplumsal yapımıza daır bır değışımın göstergelendır Bu değısımde, toplumun loplumsal dengelen bozulmuştur, bırey toplumdakı konumu oranında değışımden elkılenır Kışılenn, kurumlann ve kavramlann zarar gördüğü bu ortamlar Türkıyenın geçış sureçlenne aıt zamanlar olup loplumsal patlamanın öncesı yadasonrasıdır Köktena deösımlenn yapıldığı ya da gebe olduğu bu zamanlarda oyunlar, o günün çalkanülı ortamını ve ondan öncekı ortamın da sosyo-ekonomık ve psıkoloıık bağlanm taşıyarak bırdüzlem üzennde çok, boyutlu olarak ırdelerler Arayıa, oyunlanna konu bağlamında kaynaklık eden Turkıye'nın geçış donemlennı gozlemlemekle kalmamış Bunlan yorumlamıştır Uç oyunda da msanla hesaplaşma vardır Toplumsal yapmın köşeye sıkıştırdığı ınsanda. topfumdan kopanlamayan ınsanın sorunlan gozlenır Busorunlar toplumsal, ekonomık, pobtık, ekınsel koşullara bağlı, ortamı Vedurumu ıçınde dennlemesıne ırdelenfrler 4wnler değırnesnel sorunlar *• kendını açığa çıkanr Topluma ıhşkın sorunu ortaya koyarken sorunun çozumünü ve çözumsuzluğunu ızleyıaye bırakır Olum yıldönumü vesılesıyleArayıa'yı saygıyla anıyor, Türk üyatrosunun gelışmesı adına başlatüğı bu atılımın geleneğe donüşmesını dılıyorum YUSUF SAĞLAM Devlet Tiyatrolan Kondüvıtı TURKIYE'NIN EN COK OKUNAN MIZAH DERGISI nn ULJPop listelerini alt üst eden melodüer MegaBuHafta listesi HIBIR'DA HER HAFTA Latif Demirci'nin çizgileriyle Miîhat ve Mirsat, Hasan Kaçan ve Ergün Gündüz'ün sınir bozucu sayfası; Hasan-Ergün... Atilla Atalay'ın ka- leminden Haftanın Lakırdılukurdusu ve Eray... Ramize Erer'den Eşı Nadi- de... Galip Tekin'den Fantastık Hika- yeler... Mehmet Ersoy'dan İlışkıler... Abdülkadir Elçioğlu'ndan Grup Peri- şan... UğurDurak, Meral Onat ikilisin- den Langırt... Sarkis Paçacı karikatür- leri... İrfan Sayar'dan Prof Zihni Sinir... Uğur Aktaş'tan Kelaynaklar... Aynea;Eşşek Herif, Biz Bıyıksızlar, Ra- ka Raka Rak, köşeleri ve Hıbır Acil Ser- vis... Espiri V0 frar/lrofvrferlyf»/ Orhan Alev.Erdal Belenlioğlu, Hakan Çelik, Mu- sa Gümüş, Kemal Can, Serdar Anlağan, Ümit Atalay, Bülent Üstün, Oğuzhan Ka- yan, Alper Atalan ve Osman Şayan... HIBIR HER PERSEMBE BAYINIZDE PENCERE Yenî Dunya DüzensizliğL. 17 Ocak 1993 pazar gunü çıkan Cumhurıyet'te "Batılt- lar uçuş yasağı ıçın anlaştı" başlığı albnda Bosna-Her- sek'e ılışkın şu haber yayımlandı "BM Guveniık Konseyı'nın dort uyesı, ABD, Ingıltere, Fransa ve Ispanya, Bosna-Hersek te uçuşa yasak bolge- yı ıhlal eden Sırp uçaklanna karşı askerı harekâtta bulu- nulmasına ızın veren karar tasarısı uzerınde amaştılar Tasanda askerı harekât yapılmadan once Sırplara 30 gunluk uyarı suresı venlmesı ongoruluyor BM Guveniık Konseyı'nın daha once Bosna-Hersek'ı uçuşa kapalı bolge ılan etmesıne karşın bu yasak sık sık Sırp uçak ve helıkopterlerı tarafından ıhlal edılıyor " Dışışlerı Bakanı Hıkmet Çetın, kararı sert bıçımdfc eleşnrerek şoyle dedı "- Uyulması gereken, ancak aylardır uyulmayan bır kararın uygulanması ıçın bır daha sure verılmez Olacak şey değıl 1 Otuz gun daha kararı ıhmal edebılırsın dıye karar olur mu? Sız daha 30 gun yapacağınızı yapın de- nemez " Sırplar, Bırleşmış Mılletler Guveniık Konseyı'nın uçuş yasağını hıçe sayıyor • Ya Irak ta durum ne? Irak'ta 32'ncı enlemın güneyı ve 36'ncı enlemin kuze- yınde uçuş yasağı var Pekı, bu uçuş yasağını kım koymuş? Soruya açık seçık bır yanıt vermek ıçın BM Guveniık Konseyı kararlarını ıncelemek gerekıyor, ancak Irak Başbakan Yardımcısı Tank Azız bu konuda bır açıklama yaptı "- Bırleşmış Mılletler'ın boyle bır uçuş yasağı kararı yok Sozu edılen, ABD, Fransa ve Ingıltere'nın karandır, Bırleşmış Mılletler'ın değıl (Hurrıyet, 19 Ocak 1992, Ok- tay Verel'ın koşesı) Soru ortada duruyor Irak'ta 32'ncı enlemın guneyıne ve 36'ncı enlemın ku- zeyıne uçuş yasağını kım koymuş? Bırleşmış Mılletler mı? Yoksa ABD mı? * öyle gorunüyor kı Bırleşmış Mılletler örgütü Ame- nka'nın oyuncağı oldu Amerıka Guveniık Konseyı nden ıstedığı kararı çıkar- öyor, ıstedığını uyguluyor ıstemedığını dışlıyor Vaşıng- ton'a sırtını dayayan ülkeler ıçın durum değışık değıl Israıl, Bırleşmış Mılletler'ın kararlarını hıçe sayıyor, Irak'a gelınce ış değışıyor "Yenı Dunya Duzenı" ışte bu' Pekı, eskı dünya düzenı nasıldı? Insanlık "ıkı kutuplu dunya"y\ arayacak mı? Sovyet- ler'ın dağılması lyı mı oldu, kotu mu? Tûrkıye'de oturup bu soruya yanıt vermek, felsefe yapmakla eşanlamlı ama^Bosnalı Musluman ne duşü- nuyor? Tacıkıstan'da yaşayan halk ne dıyor? Moskovalı, eskı günlerını arıyor mu? Ukraynalının fıkrı nedır? Zamanla ortaya çıkacak Bır rejımın ya da düzenın yıkılması, ıçınden çurudüğu- nü vurgular, buna karşılık, yıkılanın yerıne neyın kona- cağı daha saptanar.ıadı, çoğu yerde etnık çelışkılerden doğan savaşlar, ınsanlara dunu aratıyorlar Ne var kı yarın dunde değıldır X)un, dunle bırlıkte gıttı • Bugune gelınce Dünya, bugun Amerıka'nın sınır tanımaz buyurganh- ğının ağır baskısını duyumsuyor Insanhğa yakışmıyor "Yenı Dunya Duzeni".. "Dun" uçtu, gıttı, "bugun ' rezıllık süruyor, hıç kuşkusuz "bu- gun" "yann"a ıpotek koyamayacakttr BAŞSAĞLIĞI Çok değerlı çalışma arkadaşımız ÜMRAN KORKMAZLAR'ın sevgılı babası SELlMSIRRI KORKMAZLAR'ı kaybetmerun denn üzüntüsü ıçındeyız Tann'dan rahmet dıler, tüm aılenın acısını en ıçten duygularla paylaşınz DAVRANIŞ BİLtMLEKİ ENSTlTÜSÜ SİMAVNE KADISIOĞLU ŞEYH BEDRETTİN VE VÂRİDÂT VECİHİ TİMUROĞLU'nun yayına hazırladığı Vârıdât ve araştırmasının 3 basısı çıktı Başak Yayınlan - Ankara ANTROPOLOJİ Prof. Dr. NEPHAN SARAN'ın bu onemlı yapıtı inkılâp Kıtabevı tarafından yayınlandı DAKTtLOEDİLÎR Yayınevlennın, yazarlann, öğrencılenn, kurum ve kuruluşlann yazılan temız ve suratlı bir şekılde daktılo edılır Tel; 537 44 24 (Orhan) SATILIK DAİRE Etiler,2. UlusGazete Muhabırlerı Sıtesı'nde 100 m 2 satılıkdaıre 5124737 SATILIK JEEP 1987 model 47 000 km'de orıjınal ABD 190 fflilyon Tel: 252 35 07 SATILIK OTO Gazetecıden, servıs bakımlı, onjınal FİAT 126 BIS 28 000 km "de 27 mılyon 3843842 Trjlık surıiLU belgemı kaybeltım Hukümsü/dur IVCtDEMIRTAS Chlıvctımı kdvbettım Hukumsuzdür GÜLSÜM AR7V ARTVN Ehlıjelımı kdybclftın Hukumsuzdür ABDUILAH EKREMSEl İM OKTAR w ™ Ansiklopedileriniz ve romanlarınız yerinizden alınır 554 08 04
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle