Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18 OCAK1993 PAZARTESİ
HABERLER
Ateş'in hedefi
doğa
• GAZİANTEP
(Cımthuriyet) -Bakanlığıyla
ilgılı incelemelerdc
bulunmak üzere Devlet
Bakanı Mehmet Baıallı.
Çahşma veSosyal Güvenlik
Bakanı Mehmet Moğultav
ile birlıkte üç gün önce
Gaziantep'e gelen Turizm
Bakanı Abdülkadir Ateş,
dûn düzenlediği basın
toplantısında. doğa dostu
tesisleryaratmayı
hedeflediklennı bildirdi.
Bunun ıçın otcllerde 'Çamb
amblem". marinalarda ise
'Mavi bayrak" projeleri
geliştırdiklerinı anlatan
Abdülkadir Ateş. doğayı
korumaya yönelık
çalışmalannı şöyle özetledi:
" 1993 yılında doğa dostu
tesisler kurulmasını
hedefledik. Doğanın
korunması ıçın beliriediğimiz
koşullara uyanlara 0 ile 10
arasında değerlendirme
puanlara vereceğiz."
Verici
istasyonuna
saldırı
• ERZLRLM(AA)-
Erzurum'un Karaçoban
ilçesi televizyon verici
istasyonuna saldıran
teröristler. istasyonu
yaktılar. Emniyet
yctkililerinden alınan bilgiye
göre. önceki gece 23.30
sıralannda sayılan l S kadar
olan leröristler Karaçoban
ilçesi Kuşluca Köyü
yakınlannda bulunan
televizyon verici istasyonuna
saldırdılar. İstasyonda
görev li iki bekçiyi etkisiz hale
getiren tcröristler. istasyonu
\akarak kaçtılar. Yetkililer,
teröristlerin yakalanması için
bölgede operasyonlann
başladığını bclirterck, verici
istasvonun büyük bir
bölümünün yandığını
ka>delııler.
Bilgisayarla
vergi kontpolû
• ANKARA (AA)-Maliye ve
Gümrük Bakanlığı gelirler
Genel Müdürlüğü Ana Bilgi
İşlem Merkezi bugün
Başbakan Sükyman Demirel
tarafındaahıametcacJİaoak.
Gelirler Genel Müdürlüğü
Ana Biüm İşlem Merkezi
vergi idaresinin otomasyonu
projesi çerçevesinde kuruldu.
Bu merkez mükelleflerin
vergilendirme ile bütün
kaynaklarda toplanan
bilgilerini derleyerek
karşılaştıracak ve faaliyetleri
ile beyanlan arasında
farklılık olanlann incelemeye
alınmasına destek
sağlayacak.
Komisyonlar
paıtisi ANAP
•ANKARA
(ANKA)-ANAP. iküdara
yönelik alternatif politikalar
üretmek amacıyla
oluşturduğukomite>ada
komisyonlann sayısını
günden gûneartınyor. 3 ayn
birim her konuda araşurma
yaptınyor. Son olarak da
sosyal işler başkanı Vehbi
Dınçerler mılletvekillerinin
görüşlenne de başvurarak 27
adetkomitekurdu.
Ekonomi. enflasyon. trafik.
yerel yöneümler. turizm.
çevre. spor. sağlık. ınsan
haklan. ba> ındırlık. maliye.
göçmenler. adalet
konulannda çahşmalar
yapacak olan komiteler
arasında "hükümeün
partizzan icraatlannı izleme
komitesi'de bulunuyor.
Ligaçev'den bilgi
• İçPoütikaServisi-Eski
SBKPikincı sekreteri İgor
Ligaçev. İPGenel Başkanı
Doğu Perinçek"in yönettiği
konferansda Sovyetler
Birliği'ndeki komünist
örgütlenmeler.yeni kuruluna
partiler ve işci hareketi
konusunda bilgi verdi.
Ligaçev. eski SBKPnin
kapatılmasından sonra
kurulan 5 partinin
sosyalizmedönüş
konusunda ortak
düşündüklerini ancak
aralannda ideolojik
tartışmalann olduğunu
belirterek, 13-I4şubattabir
toplanü düzenleneceğini.
program için bir komisyon
kurulacağını bildirdi.
Özarayenitorun
• AlNKARA(Cıunhuriyet
Bürosu^Cumhurbaşkanı
Turgut Özal yeniden dede
oluyor. Semra Özal önceki
gün Çankaya Köşkü'nde
venlen resepsiyonda Efe ve
eşi Zc\ nep Ozal'ın bebek
bckledıklenni söyledi.
7.evncp Özal'ın 5 aylık
hamılc olduğu vc nisan
a> ında doğum yapacağı
oürenıldi.
Muğla'da gözaltına alınan sanıklara asitle işkence yapıldığı iddia edildi
Işkencede yeni buluş asitÖZCANÖZGÜ'R
ML'ĞLA - Muğla Emniyet Müdürlü-
ğü tarafından 26 Aralık 1992 tarihinde
düzenlenen operasyonlar sonucu Bod-
rum, Milas ve Yatağan'dan vasadışı
PKK örgütü ile ilişkili olduklan gerek-
çesiyle gözaltına alınanlara sorgulama-
lan sırasında işkence yapıldığı ileri sü-
rüldü. Aralannda kapatılan Sosyalist
Parti Ağn Milletvekili adayı M. Şerif
Çelik"in de bulunduğu kişilere asit atıla-
rak işkence yapıldığını ileri süren İşçi
Partisi Muğla İl Başkanlığı. düzenlediği
basın toplantısı ile olayı kınadı.
Muğla Emniyel Müdürlüğü'nde 15
gün süreyle gözaltında tutuldııktan son-
ra sevk edildikleri Cumhuriyet Savcı-
lığı'nca serbest bırakılanlardan M. Şerif
Çelık ve Ekrem Oğrak. İşçi Partisi
Muğla İl Başkanlığı'nda düzenlenen
basın toplantısında, sorgulama sırasın-
da işkence gördüklerini açıkladılar.
Cınsel organlanna elektrik verildiğînı.
üzerlerine kezzap atıldığını ve böylece
örgüt üyesi olduklannı iliraf etmeye
zorlandıklanm ileri süren Çelik ve Öğ-
• Muğla Emniyet Müdürlüğü yetkililerince Yatağan'da gerçek-
leştirilen PKK operasyonlannda, gözaltına alınan sanıklara
uzerlerine asit atılarak işkence yapıldığı ileri sürüldü. İP Muğla
İl Başkanlığı düzenlediği basın toplantısıyla olayı kınadı.
rak. bu arada İHD Muğla Şubesı'ne
başvurarak haklannın aranmasını iste-
diler. İşkence gördüklerini iddıa eden
iki kişinın İHD Muğla Şubesi tarafı-
ndan çıplak fotoğraflan çekilerek yine
İHD tarafından yapılan başvuru ile iki
kişi savcılıkça doktora sevk edildiler.
Olayı yakından takip ettiklerini belirten
İHD Muğla Şube Başkanı Av. Dursun
Şahin, "Doktor raporu pazartesi günü
savcılığa gelecck. Ondan sonra basma
ve kamuoyuna gerekli açıklamayı yapa-
cağız" dedi. İşçi Partisi Muğla İl Baş-
kanlığında düzenlenen basın top-
lantısında. emnivet müdürlüğünde iş-
kence gördüklenni iddia eden iki kişinin
İHD tarafından çektırilen fotoğraflan
ile partinin olaya ilişkin yazılı resmi açı-
klaması basına dağıtıldı.
İşçi Partisi Muğla İl BaşkanlığTnca
\apılan resmi açtklamada. kapatılan
Sosyalist PartTnin 20 Ekim seçimlerin-
de Ağn milletvekili adayı olduğu belirtı-
len M Şenf Çelık, "Gözaltma alındı-
ğımda gözlerim bağlı olarak sürekli dö-
vüldüm. Sözlü olarak küfürlere maruz
kaldım. Atılan dayak sonucu bayıldım.
Ancak bu kadan da onlan tatmin etıne-
miş olacak ki. üzerime asit dökülmek
suretiyle işkencenın dozunu arttırdılar"
derken. arkadaşı Ekrem Oğrak şöyle
dedi: "Ben geçtiğimiz yıl içinde rahatsız
olmamdan dolayı testis torbalanmdan
ve midemden ameliyat olmuştum. Bu
durumu belirtmeme rağmen testis tor-
balanm elle tutulup çekilmek ve
kamışım ile ayak parmak uçlanmdan
elektrik verilmek suretiyle ağır işkence-
ye maruz kaldım."
Demokratik kitle örgütlerinin. sendi-
kalann ve siyasi partilerin olaya tepki
göslermeye çağnldıklan İşçi Partisi
Muğla İl Başkanlığı açıklamasında şö>-
le devam edildi: "Serbest bırakılanlann
anlattıklanna göre. sorgulamalar Muğ-
la Emniyet Müdürlüğü binasında ol-
mayıp Akyol mevkiindeki Muğla Bölge
Trafik Tescil Müdürlüğü binasının
bodrumunda yapılmıştır. Tutukluluğu
tevam eden 14 kışi üzerinde de elektnk
vermek. makadından cop sokmak. da-
yak, küfür vb. şekillerde işkence
yapıldığı. serbest bırakılanlar tarafı-
ndan ifade edilmiştir. İşçi Partisi olarak
bu insanlık dışı uygulamalann demok-
ratik kitle örgütlerine. siyasi partiler ve
tüm kamuoyuna duyurulmasını bir gö-
rev kabul ettik."
İşkence gördükleri iddia edilen iki kişi
26 Aralık 1992 tarihinde Muğla Emni-
yet Müdürlüğü'nce Bodrum. Milas ve
Yatağan'da düzenlenen operasyonlar
sonucu 35 kişi ile birlikte gözaltına alın-
mışlardı. 35 kişıden 22'si emniyetteki
sorgulamalar sırasında serbest bırakılır-
ken geri kalanlan geçen hafta İzmir
DGM'ye sevk edilmişler ve burada da
bunlardan 14"ü\asadışı PKK örgütü ile
ilgıli görülerek tutuklanmışlardı
BİZBIZE
Dönemin sorumlulannın "Radyasyon azdı" mazeretine sığınamayacağı görüşü savunuldu
Çemobil suçıına Yüce Divan isteği• SHFnin "Çer-
nobil Sorumlulan
Yargjlansın" pa-
nelinde konuşan
Karakaş, felakette
ihmalleri bulunan,
dönemin cumhur-
başkanından, baş-
bakanına, bakanı-
ndan kurum baş-
kanına kadar he-
men herkesin yüce
divana çıkanlması
için tüm hazır-
lıklann yapıldığını
söyledi.
İstanbul Haber Ser-
visi-Çcmobil suçlu-
lannın yargı önüne çı-
kanlması için demok-
ratik kitle örgüıleri.
parti vc odalann çaba-
İan yoğunluk kazaru-
rken, Çemobil olayi-
nda kusurlu bulunan- ^ =»».^_ — _
larm "radyosyon azdı- S H p
i s t a n b u
| j, BaşkanJığı'nın düzenlediği Çernobil panelinde konuşmaCIlar dönemin bütün yetkililerinin yargı
önüne çıkarılması gerektiği konusunda birleştiler. (Fotoğraf: ZAFER AKNAR)
SHP İstanbul İl Başkanlığı ta- kadar hemen herkesin yüce di- özcllikle vurgulandı. SHP
vana çıkanlması için lüm Grup Başkanvekıli Ercan Ka-
hazırlıklann yapıldığını söyle- rakaş. Çernobil olavının yann
rafından düzenlenen "Çernobil
Sorumlulan Yargılansın" ısim-
li paneldc Başbakanlık Baş-
danışmanı Güneş Gürseler'in
yerine konuşan SHP Grup Baş-
kanvekili Ercan Karakaş Çer-
nobil felaketinde ihmalleri bu-
lunan, dönemin cumhurbaş-
kanmdan. başbakanına, ba-
kanından kurum başkanına
di.
Bilim adamlan ve politıkacı-
lann katıldığı panelde a>nca
"sapla samanın birbirine kanş-
tınlmaması gerek'iği, ıhmal et-
mekle. radyasyonun tehlikesiz
boyutlarda olduğunu söyle-
mcnin farklı şeyler olduğu"
ş Ç y
mecliste ön görüşmesinin yapı-
tacağını ve büyük ihtimalle bir
araştımıa yapılması için karar
çıkacağını belirterek, şunlan
söyledi:
"Meclisten araştırma karan
çıktıklan sonra bir araştırma
komisvonu kurulacak. Biz
araştırmanın en fazla iki av sür-
mcsinı istedik. İnsanlarla. bilim
adamlanyla. dönemin sorum-
lulanyla konuşacağız ve mecli-
se bütün verileri rapor halinde
sunacağız. Komisyonun araş-
tırmada öncehkli olarak hasta-
lıklann rad>osyonla ilgisi ne
kadardır. dönemin cumharbaş-
kanından, başbakanına, baka-
nına kadar sorumsuzluklan ne
Redçfler yurtdışından gelen gözJemcilerle birlikte. (Fotoğraf: NECATİ AYGEN)
Savaş Karşıtlan Derneği'nin gjrişimi üzerine üç ülke 'retçi'leri Türkiye'de
6
Askerlîğehayır' kampanyasına dış destek
NECATİ AYGIN
İZMİR - Savaş Karşıilan
Derneği, "Militarizme ve ırkçı-
lığa havır" demek için herkesi
"vicdani ret" hakkını kullan-
mayaçağjrdı.
Derneğin başlattığı "Askerli-
ğe Ha>ır" kampanyasına
katkıda bulunmak için Türki-
ye"yc gelen Belçika. ^unanis-
tan ve Avusturya redçıleri.
mayıs ayında dün>a redçileri-
nin Türkiye'de kamp yapması
ıçın çalışmalara başladılar. Sa-
vaş Karşıtlan Derneği üyeleri
İzmir'de yapılan bir toplantıda
"vicdani ret" haklannı kullana-
rak askerc gitmeyeceklerini açı-
kladılar.
Türkiye"nin ilk rctçilerinden
Dr.Tayfun Gönül. vıva^. mili-
tarizm ve ırkçıhğın Türkıye'nın
•'Askerliğe Hayır' kampanyasını desteklemek için
Türkiye'ye gelen Belçika, Yunanistan ve Aviisturya
redçileri. mayıs ayında dünya redçilerinin Türkiye'-
de kamp yapması için çalışmalara başladı. Demek.
"Militarizme ve ırkçılığa hayır" demek için herkesi
"vicdani ret" hakkını kullanmaya çağırdı.
temel gerçeği haline dönüştü-
ğünü söyledi.
"Şovcn polilika devletin rcs-
ıni politikası oldu" diyen Dr.
Gönül, "Türkiye'nin yetmış
yıllık geleneksel ızolas>onist dış
politikası da terkedildi. Aktif
dış politika adına silahlı kuv-
vetler ABD ile uyum içinde
ülke dışında da kullanılıyor.
kullanılmak isteniyor" dedi.
"Vicdani ret" hakkının savu-
nulması ve kullanılmasının özel
bıranlam taşıdığını vurgulayan
Dr.Gönül şunları söyledi:
"Vicdani ret hakkı. kaynağı-
nı doğal hukuktan alan temel
bir insan hakkıdır. Bu >üzden
de bütün yasa ve anayasalann
üzerindedir. Biz kendimizin ve
diğer ınsanlann yaşama hakkı-
nı sav unuyoruz. Bu yüzden as-
kere gitmiyoruz. Çünkü savaş
ve askerlik, ölmek ve öldürmek
üzerine kuruludur."
Şavaş Karşıtlan Derneği'nde
biraraya gelen Yusuf Ergin,
Aykut Temizel. Menderes Me-
letli. Erkan Çalpur ve Atilla Al-
kar adlı gençler. ortak açıkla-
malannda "askere^jtmeyecek-
lenni"' belirterek, "Insan hakla-
nnın en temeli olan bireyin ya-
şama hakkına ve kendi etik. po-
litik. dinsel seçimlerinin dışında
davranmaya hiçbir güç tarafı-
ndan zorlanamayacağına
inanıyoruz.
Ahilakı değerlerimizi ve top-
lumsal idealimızi, özgüriik üze-
nne kurduğumuz için tahakkü-
mü meşrulaştıran ve uygulayan
hiçbir kurum içinde varola-
mayız" dediler.
Türkiye'debaşlatılan"Asker-
liğe Hayır" kampanyasına des-
tek vermek amacıyla İzmir'e
gelen Belçilkah Jeanvan Crie-
kınge. Yunan Kostaf Tiavolit-
sıb ve Avusturyalı Andree Rabl
dünva retçilerinin mayıs ayın-
da. Türkive'dc kamp yapmala-
n için yardım istedıler.
orandadır sorulanna
yanıt aranacak. Eğer
faciayı gözardı etmede
dönemin Cumhurba^-
kanı Kenan Evren'ın
ihmali söz konusuysa,
12 Evlül darbecilerini
yargılamayı önleyen
Anayasa'nın geçıci 15.
maddesi de yürürlük-
ten kaldınlacak."
Nükleer Mühendis
Prof. Dr. Jolgâ Yar-
man ise. "Resmi ra-
kamlarda radyasyon
59.3 milirem denmiş-
tir. Rakama bakın
59 2 veya 59.4 degıl
de. 59.3. Bu rakam ha-
mur açar gibı Türkı-
ye'yi düzleştirerek.
radyasyonu burada
oturan insanlara böle-
rek çıkanlmış bir ra-
kamdır. Benim öl-
çümlerime göre ra-
kam 500 ile 700 mili-
remdir. Burada ka-
muoyuna yalan söy-
lenmişiir" dedi.
.. Prof.Dr.Coşkun
Özdernir ise. Çerno-
bil. YÖK'ün nasıl bir
bilim adamı yetiştirdiği ve nasıl
bir bilim adamı istediğinı orta-
ya çıjkardığını vurguladı. Prof.
Dr. Özdemir, "Çernobil'le bir-
iikte. YÖK felaketinin ne ol-
duğu da ortaya çıktı" dedi.
Paneli yöneten SHP İstanbul
İl Başkanı Yüksel Çengel de.
sağlık bakanlığının kazanın
meydana geldiği 1986 yılından
1991 yılına kadar Trabzon, Ri-
ze ve Edirne'de vaptığı tarama-
larda kanser vakalannın yüzde
172 ile yüzde 281 arasında değj-
şen oranlarda artış görüldüğü-
nü saptadığını söyleyerek, "Ve-
rilere göre. üç ilde 1986'dan
sonra akciğer, meme ve kan
kanserine yakalanma oranı
yükseldi. Rİze'de 1986da 14
olarak tespit edilen akciğer
kanseri vakası I991'de 58'e
Trabzonda ise 38den 109'a
yükseldi" şeklınde konuştu.
Halk mahkeme istiyor
Turkish Daıly News gazetesi
tarafından yapılan bir kamuo-
yu araştırmasında ankete katı-
îan yuntaşlann yüzde 79'u
"Çemobil olavının etkilerinin
dönemin yöneticileri tarafı-
ndan saklanıldığına" inandığı
% e bunlann mahkeme önüne çı-
kanlmasını istediği saptandı.
Ankara, İstanbul. İzmir,
Bursa ve Antalva"da toplam
bin 311 kişi üzerinde yapılan
anketle Çernobil ola> lan ardın-
dan Türkıye'de yaşanan olay-
larsorgulandı.
Ankete >anıt vcrenJerin yüz-
de 75"i 1986 yıhnda Çemobil"de
meydana geİen olayın etkilerini
saklamaktan sorumlu olarak
dönemin yönetimini gösterdi.
Bu sıralamaya göre en büyük
sorumluluk yüzde 49.3 ile dö-
nemin başbakanı Turgut Özal
hükümetineait.
Bunlann dışında Özal'ı şah-
sen sorumlu tulanlann oranı ise
yüzde 25.2.
11-15 Ocak tarihleri arasında
yapılan ankete yanıt vcrenlerin
yüzde 83.6'smın Çemobil sızın-
tısının Türk halkı üzerinde za-
rarlı etkileri olduğuna inandık-
lan saptandı. Ankete katılan
yurttaşlann yüzde 79.3'ü döne-
min hükümetinin olay karşısı-
daki tutumunun yanlış olduğu-
na ve halkın olayin etkileri ko-
nusunda bilgilendirilmesi ge-
rektiğine inandıklannı ortaya
koydu.
Ankete katılaniann yüzde
78.9"u radyasyon gerçeklerini
saklayan dönemin yöneticileri-
nın yargılanmasını istedı. Buna
karşın ankete katılanlann yüz-
de 11.5"i yargılanmaya karşı çı-
karken yüzde 9.6'sı bu konuda
bir fîkirlennin bulunmadığını
belirttiler.
ERDAL ATABEK
Insanın Insana Ettiği...
Insanoğlunun durumu acınacak bir noktaya doğru
ılerliyor. Hani ilk zamanlarda insanlar güç durumdaydı
da doğaya karşı kendilerini korumak için ne yapacakla-
nnı büemiyorlardı. Aradan bir kaç bin yıl geçtikten sonra
olup bitene bakın. Artık doğayı insanın elinden kurtar-
mak gerekiyor. Dahası, insanı insanın elinde kurtarmak
gerekiyor. Şu Bosna-Hersek faciasına bakıyoruz. Gör-
düğümüz. insanın insana zulmü değil mi? Şimdi onlara
"Gözleri dönmüş Sırplar" demek ne anlatıyor? Tito dö-
neminın örnek ülkesi olan Yugoslavya'yı kuranlaronlar
değil miydi? Özyönetim üzerine kitaplar yazılmamış
mıydı? Hiöer'e karşı kahramanca savaşan anti-faşistler
onlar değil miydi'' Sırplar, Hırvatlar, Müslümanlar hep
birlikte yaptıklarıyla övünmüyorlar mıydı? Şimdi "Müs-
lüman bizden, Sırplar onlardan" demek ne anlatıyor?
Bugün Sırpların insanlık suçu ışledikleri doğru. Ama biz
neyi kınadığımızı gerçekten biliyor muyuz? Acaba "in-
sanlık suçunu mu?" yoksa "Sırpları mı?" kınıyoruz. Bos-
na'da kadınların uğradıkları cinsel tecavüzlere hep bir-
likte nefret duyuyoruz. Orada yaşananlara bir an önce
müdahale edilmesini istiyoruz. Ama ülkemizde yaşa-
nan cinsel tecavüz olaylarına da aynı nefretle bakabili-
yor muyuz'' Kendi ülkemizde yaşanan cinsel tecavüz
olaylarının hesabını sorabiliyor muyuz? Öteye gitmeye-
lim; gözaltında, polisin askerin gücünün altında yaşa-
nan cinsel tecavüz olaylarından birinin, tek birinin hesa-
bı sorulabildi mi? "Kızlara, kadınlara neden cop sokalım
kı elimizde taş gibi delikanlılar vardı" diyen emekli orge-
nerale bu sözlerin hesabı soruldu mu ki? Ne hesap sor-
ması, unuttuk bile Yüz binlerce işkence olayından biri-
nin, tek birinin hesabı soruldu mu? Daha acısı, "sorula-
bildi mi?" Artık kaçınılmaz duruma gelip de yargıya ula-
şabilen tek tük olayda ne kararlar verildiğini merak ne-
den oldu mu?
işlediğimiz bir suçtan kendimizi nasıl kurtardığımızın
psikolojık öyküsü bir cınayet romanı kadar ilginçtir. ön-
ce suç'u, kendimizi dışladığımız bir 'olaya dönyştürü-
rüz. Sonra olayı kendi haklılığımıza göre yeniden kur-
gularız. Bu yeni kurgulanmış olayda kendimizi 'kur-
ban', öleni de 'katil' yaparız. Psikolojik savunma meka-
nizmalarmm hepsini de kullanarak kendimizi sucsuz'
kılarız. Böylece, ölene de "suçlu' olmak kalır. Elbette her
olayda ölen-öldüren yoktur, ama insanın kendisini suç-
tan sıyırması, üstelik buna gerçekten inanması çok il-
ginçtir.
Şimdi Avrupa'yı Çifte standart kullanmakla suçlayan iç
çevrelere bakıyoruz. Basınından politikasına, iş dünya-
sından eğitim alanına kadar 'tek standart' kullanıldığına
tanık olan var mı? Kim yaparsa yapsın, ne yaparsa yap-
sın aynı biçimde değerlendiren, eşitlikle bakabilen. aynı
ölçütleri kullanan, tek standartlı' bir toplum muyuz?
Yoksa yapılanın ne olduğuna' bakmayan, 'yapanın kim
olduğuna' bakan bir toplum muyuz? "Benden mi, bizden
mi?", yoksa onlardan mı?" diye sorduktan sonra olayı
farklı değerlendiren bir toplum muyuz? Gerçekleri açık-
yüreklilikle kabul edecek cesarete sahip miyiz?
Elbette Bosna-Hersekli kadınların uğradığı tecavüzle-
re karşı çıkmak gerekiyor. Elbette orada yapılanların
h«sabını sormak gerekiyor. Ama unutmayalım ki bu he-
sabı sormak için kadın' olmak yeterlıdır. Bosna-Hersek-
li olması da şart değildir. Dünyanın neresinde olursa ol-
sun, hele de içimizdeki tecavüz olaylarında kadın ı ko-
rumak, sadece kadın' olduğu için, sadece 'insan' ol-
duğu için korumak tek standart' kullanmaktır. Cinayet-
lere, "kim kımi öldürmüş?" dıye sormadan karşı çıkmak
gerekiyor. Dışarıdaki cinayetlere aslan kesilmek, ama
yanıbaşımızda işlenen faili meçhul' cinayetlere sus pus
otmak acaba 'kaçh standarttır?
Birbirimize mutlu bir yeni yıl' dilememizin üstünden
daha bir ay geçmedi. Şu olup bitenlere bakınca dışarıda
Bosna-Hersek, içeride radyasyon olayı insana, "Ne de
mutlulukmuş ama " dedirtiyor. Insanoğlunun binlerce
yıllık yaşama serüveni, uygarlığın gelişmesi, bilimsel-
teknolojik ilerlemeler gelip gelip de buralara mı dayanı-
yor? Yoksa insanlık bir arpa boyu ilerlemedi mi?
Hayır, burada kalamayız. İnsanı insan yapan değerie-
rin böylesine ayaklar altına alınmasına seyirci kalama-
yız. Bütün bunlar aşılacaktır. Bütün bunları gene insan
olma eylemi' aşacaktır. Yeter ki gerçeğe gözümüzü ka-
pamayalım. Yeter ki hayata müdahale etmenin 'insan
olmak' olduğunu bilelim...
Diyanet İşleri Başkanı Yılmaz:
Ozden, uluorta
itlıaıııda bulunuyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) -Diyanet İşleri Başkanı
Mehmet Nuri Yılmaz, Anaya-
şa Mahkemesi Yekta Güngör
Özden'in. bazı dın görevlileri-
nin devlet karşıtı vaazler ver-
dikleri sözlerine üzerine yaptı-
ğı açıklamada. "Ulu orta
ithamlarla. ne millete-memle-
kete, ne de devletimize hizmet
edilebileceğine inanıyorum "
dedi.
Yılmaz dün yaptığı açıkla-
mada. Anayasa Mahkemesi
Başkanı Yekta Güngör Özden
hakkında çeşitli yorumlann \e
haberlerin yaymlanmakta ol-
duğunu ve başkanlığının bu
tartışmalann dışında olduğu
ifade etti. Özden'in. " Ama,
gitsinler, camilerde verilen va-
azlan dinlesinler. Devletten
maaş alanlar neler söylüyorlar
" sözlerini üzüntüyle İcarşıladı-
ğını belirten Y'ılmaz, Diyanet
işleri Başkanlığı çahşanlannın
görev lennı mevzuata ve islam
dininin kurallanna göre yerine
getirdiği belirttiği açıklamasın-
da şövle dedi:
" İddia edildiği gibi başkan-
lığımız mensuplannın. görevi-
ni kötüye kullanan. merci
yasaklara aykın davranan ve
yüce dinimizin prensiplerine
uymayanlar varsa haklannda
gerekli kanuni işlem her za-
man vapılmaktadır. Sayın
Özden'in bildiğj böyle görevli-
ler varsa, suç duyurusunda
bulunmahdır. Bu herşeyden
evvel bir vatandaşlık görevidir.
Ulu-orta ithamlarla, ne mıl-
lete-memlekete. ne de devleti-
mize hizmet edebileceğine
inanıyorum. Devletin yetkilile-
ri. özellikle din-devlet ilişkileri
gibi nazik ve hassas konular-
da. msanlanmızın zihnini bu-
landıracak, halkımızı tedirgin-
liğe sürükleyecek. söz ve dav-
ranışlardan sakınmalı."
Meclis bu hafia Çernobil
önergelerini ele alacak
ANKARA (AA) - TBMM
Genel Kurulu, bu hafta yoğun
birşekildeçalışacak. Genel ku-
rulun yann yapacağı toplantı-
da, Çernobil faciası ile ilgili
olarak DYP, SHP, RPveCHP
gruplannca verilen Meclis
araştırması önergeleri birleşti-
rilerek ele alınacak.
DYP Grup Başkanvekih
Güneş Müftüoğlu, soruştur-
ma komisyonlannca eski ba-
kanlar hakkında hazırlanan
raporlann genel kurulda bu
hafta görüşüleceğini bildirdi.
Müftüoğlu, atamalarda ve ka-
rarnamelerde Cumhurbaş-
kanı'nı devre dışı bırakan by-
pass yasa tasanlannın da bu
hafta ele ahnacağını belirtti.
Müftüoğlu, genel kurul günde-
minin yüklü olması nedeniyle
bu hafta çarşamba ve perşem-
be günleri TBMM Genel Ku-
rulu'nun sabah saat 10.00'da
toplanmasını isteyebilecekleri-
ni kaydetti.
TBMM Genel Kurulu'nda
raporlar üzerinde yapılacak
görüşmelerden sonra oylama
yapılacak. oylama sonucu yü-
ce divana sevk karan verilirse,
ilgililerin dokunulmazlıklan
kaldınlacak ve yüce divan sıfa-
tıyia Anayasa Mahkemesi'nde
yargılanacaklar.