Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 4EYLÜL1992CUMA
8 DIŞHABERLER
Bush-Höseyin
göpûşmesi
• .ILMBOLDT(AA)-
ABD Başkanı George Bush,
Ürdûn Kralı Hüseyin'i lcabul
ederekbirsüregörüştü.
Adınınaçıkianmasmı
ısteme>en Amerikalı bir
yetkili. Bush-Hüseyin
görûşmesinde,
VVashineton'da devam eden
Ortadofu banşgörüşmeleri
ıle Irak sorunu konulannın
ele alındığını söyledi. İki ülke
arasındaki ilişkijer, Körfez
krizi sırasında, Ürdün'ün
Irak'averdığıdestek
nedeniyleoldukça gergindi.
Yetkili, ""Kral Hüseyin şimdi
çpk uysal" diye konuştu.
nükleer silah
• LONDRA (AA) —
tran'ın, eski Sovyet
cumhuriyetJerinden dört
adet nükleer silah satın
aJdığı ve bunlardan en az
ikisinin calısır halde olduğu
bildirildi. ABD Temsilciler
Mecüsi Cumhuriyetçi Parti
Arastırma Komitesi'nin
Terör ve Klasik Olmayan
Savaşlar tnceleme Grubu
tarafından yayımlanan
raporda, Iran'ın elinde iki
adet 40 kilotonluk nükleer
savaş başlığı bulunduğu,
bunlann Sovyet yapısı Scud
füzelerine yerleştirilmekte
olduğu kaydedildi. Ingiüz
The Guardian gazetesinin
verdiği habere göre raporda
aynca lran'm MIG-27 avcı
uçakları tarafından
atılabilecek 50 kilotonluk
bir nükleer bomba ile topla
atılabilecek küçük 0. l
kilotonluk nükleer top ele
geçirdiği belirtildi.
İtalya: Törkiye
büyük gûç
• ATİNA (AA) - İtalya'nın
yeni savunma doktrininde
Türkiye'ye büyük önem
verildiği belirtildi. Haftalık
Tahidromos dergisınin
haberinegöre. yeni savunma
doktrininde Türkiye'den,
"Batı Avrupa'da yaşayan
milyonlarca Arap göçmen ve
Balkanlar'daki sekiz milyon
Müslümanla bağlantılı
olarak Doğu Trakya'da Batı
düşmanı İslamcı hareketin
başgöstermesi tehlikesine
engel olacak en önemli güç"
ifadesıyle bahsedildi.
Bağlantısızlar
zirvesi
• JAKARTA (AA) —
Türkiye, Azerbaycan'a
askeri yardım yaptığı
yolundaki Ermeni
iddialannı yalanladı.
Jakarta'daki Bağlantısızlar
Zirvesi'nin üçüncü gününde,
Ermenistan Dışişleri Bakanı
Raffî Hovannesyan bir
basın toplantısı
düzenleyerek, "Türkiye
Azerbaycan'a şimdi,
yalnızca politik ve
ekonomik değil, askeri
yardım da yapıyor" dedi.
Bunun üzerine Jakarta'daki
Türk yetkilileri tarafından
Ingilizce bir metin
dağıtılarak "Türk
hükümeti, Hovannesyan'm,
mesnetsiz ve yanlış
yönlendirici açıklamalannı
reddeder" denildi.
üibnarfda
saMın
• SUR(AA) —
Lübnan'daki genel seçimlere
aday olan Nasır El-Halil'in,
Beyrut'un güneyindeki Sur
kentinde uğradığı bir
saldmda yaralandığı,
koruma görevlilerinden
birinin de öldüğü bildirildi.
Polis, saldmda iki koruma
görevlisinin de yaralandığını
kaydetti. Bir mitingden
dönmekte olan Halil'in de
icinde bulunduğu konvoyun
dün gece tuzağa
düşürüldüğu ve otomatik
silahlarla tarandığı belirtildi.
Beyrut'taki Amerikan
Üniversitesi Hastanesi'ne
kaldınlan Halil'in kolundan
yaralı olduğu kaydedildi.
İNGİLlZCE'yi 8 «yda
koaoşon sizi
Amerikalı
dostİMimızls
Unıştırahm.
Bahariyc Cad. 62/3
349 59 38
OZEL BORA
SÜRÜCÜ KURSU
90.DÖNEMKAYITURI
DEVAM EDİYORI
Hafta sonu-Hafta içi ve
Akşam kursları devam ediyor
Ders/ıane:
ÜSKÜDAR- 343 67 82-310 «2 86
K0ZYATAĞI.M2 47 33
TARABYA: 2 « « »
Kycut Jîork Simcs a göre, BM yaptınmlannın yaratacağı ekonomik bunalım siyasal çalkantıya yol açabilir
Ambargo SırpekoııoıııisiııiçökeıttiSırbistan'da ham madde sıkıntısı nedeniyle büyük fabrikalann çoğu kapan-
dı. Yüzbinlerce işçi ya indirilmiş ücret alıyor ya da hiç almıyor. tşsizlik, enflas-
yon ve kıtlık hızla artıyor. Slobodan Miloseviç halka 'hayatta kalma stratejisi-
ni' benimseme çağnsında bulundu.
Dış Haberler Servisi - Birleşmiş Milletler'in üç
aydır ekonomik yaptınm uyguladığı Yugoslav-
ya'da ekonominin çökme noktasma geldiği. bu-
nalımın bu yıl sonuna kadar ülkede siyasal bir
çalkantıya yol açabileceği bildiriliyor.
The New York Times gazetesinin Belgrad
muhabiri ülkede büyük fabrikalann çoğunun
kapandığını, yüz binlerce işçinin indirilmiş ücret
aldığını ya da hiç almadığmı. enflasyonun yük-
iddiğini. kıtlıklann ise arttığını bildiriyor.
Yugoslav ekonomisini yakından izleyen bir
Batı]ı diplomat şöyle diyor: "Yugoslavya'ya
MİLOSEVtÇ-Güç durumda karşı uygulanmakta olan ambargo etkisini belir-
gin biçımde gösteriyor."Ancak ekonomideki bu
çöküşe rağmen Sırbistan lıderlerinın Bosna-
Hersek politikasını değiştirip değiştirmeyecekle-
n henüz belli değil.
BM Güvenlik Konseyi tarafından 30 mayısta
konan yaptınmlar, Yugoslav ya ile tüm ticaretı
yasaklıyor. Yaptınmlar uyannca, Yugoslav at-
letlen uluslararası karşılaşmalara katılamaya-
cak ve BM üyeleri Belgrad'daki diplomatik mis-
yonlanndaki görevli sayısıru düşünecek.
Bu yaptınmlar Yugoslavya'yı tecrit etmiş du-
rumda. Sırbistan Devlet Başkanı Slobodan Mi-
loseviç, halka yaptığı çağnda, yaptınmlar kaldı-
nlıncaya kadar "hayatta kalma" stratejisini be-
nimsemelerini istedi. Ancak baa etkili iş çevrele-
ri ile siyasal lıderler, Miloseviç'in bu önerisini
reddederek Başbakan Milan Paniç'in Batılılarla
uzlaşma önerisini destekliyorlar.
Yugoslav ihracat sistemi kuruluşu Başkanı
Slobodan Andjic şöyle diyor: "Ben Miloseviç'in
hayatta kalma stratejisine karşıyım. Bu orman-
da uygulanacak bir stratejidir. Yugoslavya Av-
rupa'nın ve dünyanın parçasıdır. Biz sadece ha-
yatta kalmak değil, insan gjbi yaşayıp zenginleş-
mek istiyoruz."
Ayda 13 litre
Bir turist için yaptınmlann ilk gÖ2İe görünen
sonucu bir zamanlar son derece yoğun olan
Belgrad trafiğinin çok büyük ölçüde azalmış ol-
ması. Özel otomobil sahipleri ayda ancak 13 lit-
re benzin alabiliyorlar. Bunun için de kimi za-
man kilometrelerce uzayan kuyruklarda bek-
lemek zorunda kalıyorlar.
Yugoslavya bir tanm ülkesi olduğundan be-
sin maddesi satan dükkanlann raflan genellikle
dolu. Ancak bunlann fivatlan hızla yükseliyor.
Örneğm dometesin fiyatı bir ay öncesine kıyâsla
üç kat artmış durumda. Bu olgu da kaçakçılığa
ve spekülasyona yol açıyor.
Petrolün ise ülkeye Makedonya yoluyla Yu-
nan tankerleri tarafından getirildiği bildiriliyor.
Ancak ambargonun delinmesi, Yugoslav
ekonomisinin çöküntüye gitmesini engelleyemi-
yor. On binlerce işçinin işsiz kaldığj ortamda,
huzursuzluk giderek artıyor.
Gözlemciler, ekonomik çöküntünün bu yıbn
sonuna kadar siyasal bir bunalıma yol acabile-
ceğini belirtiyorlar.
BM kaynaklan Londra'da ahnan ilke karannın yürürlüğe girdiğini bildirdiler
Sırp silalılarıBM gözetiminde• BM Genel Sek-
reteri'nin sözcüsü,
Bosna-Hersek'teki
Sırplarla bölgedeki
BM Koruma Güç-
leri (UNPROFOR)
arasında, ağır silah-
larla ilgili olarak
daha önce vanlan
anlaşmanın yürür-
lüğe girdiğini açık-
ladı.
Dış Haberier Servisi -
Bosna-Hersek'te Sırpla-
nn, başkent Saray-
bosna'yı çevreleyen tepe-
lerdcki ağır silahiar üze-
rinde BM gözeü'mı ku-
rulmasını kabu! ettiğj bil-
dirildi. BM Güvenlik
Konseyi, Bosna-Her-
sek'te çarpışan taraflara,
'yükümlülüklere tam
olarak uyun' çağnsında
bulundu.
BM Genel Sekreteri'-
nin sözcüsü, Bosna-Her-
sek'teki Sırplarla bölge-
deki BM Koruma Güç-
leri (UNPROFOR) ara-
sında ağır silahlarla ilgili
olarak daha önce vanlan
anlaşmanın yürürlüğe
girdiğini açıkladı.
Bu arada Saray-
bosna'ya yardım götü-
ren 4 İcişılik G-222 lipi
ftalyan Uçağı Saray-
bosna'nın 34 km batısın-
daki Jesenic köy yakın-
lannda düştü. düşen
uçaktan kurtulan olma-
dığı belirtilirken, uçağın
düşüş sebebinin henüz
bilinmediği kaydedildi.
BM Yüksek mülteci-
ler komiserliği tarafın-
dan yaılan açıklamada
aynca Saraybosna'ya
yardım taşıyan uçakla-
nn uçuşlannın durdul-
duğu bildirildi.
Ajanslann bildirdiğıne
göre, sözcü François Gi-
uluani dün yaptığı açık-
lamada, UNPROFOR
yetkilisi ile bölgedeki
Sırplann lideri Radovan
Karadziç'in önceki gün
Saraybosna yakmlann-
daki Pale yerleşim bölge-
sinde bir araya geldikleri-
ni bildirdi.
Gıuluanı, bu görüşme Bosnalı çocuk, Hollanda'ya giden göçmen trenine alınmamanuı çaresizliği icinde bavuluna yaslanmış^iüşünüyor.
sırasında ağır silahlarla
ilgili olarak daha önce vanlan
anlaşmanın yürürlüğe girmesi-
nin kararlaştınldığını belırtti.
BM Genel Sekreteri'nin sözcü-
sü, bu anlaşmanın tek taraflı ol-
duğunu ve sadece Sırplan ilgi-
lendirdiğirü söyledi. Sözcü Giu-
luani, Saraybosna'da ağırsilah-
lann 11 merkezde toplan-
masının öngörüldüğünü belirt-
ti. BM Sözcüsü, Sırplann ağır
jJlabJannı Gorazde kentinden
çektiklerini bildirdiklerini de
kaydetti.Geçen hafta yapılan
Londra Konferansfnda alınan
kararlar uyannca Sırplar elle-
rindeki tank, havan ve 82 mm'-
den büyük top gibi ağr silah-
lann BM gözetimine girmesini
kabul etmişlerdi.
Anlaşmaya göre,
BM, kendilerine bil-
dirilen tüm sılahlann
kaç defa ateş etüğini
ve bu silah mevzileri-
ne yönelik bir karşı
saldın olup ol-
madığını izleyecek
Ancak BM gözlem-
dlerinin herhangi bir
müdahale yetkisi ol-
mayacak.
Siyasi gözlemciler
bu anlaşmanın iki
zayıf noktası olduğu-
nu belirtiyorlar. Ilk
olarak, Müslüman ve
Hırvat güçlerin elle-
rinde bulunan sılah-
lann denetim dışı
kaldığını belirten
gözlemciler, Sırpla-
nn, ağır silahlannın
önemli bir kısmını da
gizlemiş olabilecek-
lerini vurguluyorlar.
Bosnalı Sırplann li-
deri Karadziç de.
kendilerine yönelik
bir saldın olmadığı
sürece ateş açmaya-
caklannı söylemişti.
öte yandan, BM
ile Sırplar arasında
vanldığı bildirilen an-
laşmaya rağmen Sa-
raybosna'ya yönelik
Sırp bombardımaru-
nm dün de sürdüğü
bildirildi.
Eski Yugoslavya ko-
nusundaki Barış Kon-
feransı dün Cenevre'de
başladı.
Konferans başkan-
ları Cyrus Vance ile
Lord Owen, direktör-
ler komitesinin ilk top-
lantısında yaptıklan
konuşmalarda, Lond-
ra'da yapılan konfe-
ransta alınan kararlara
uyulduğunu görmeyi
arzu ettiklerini söyledi-
ler.
Konferansta Avnı-
pa'yı temsil eden
Owen, Londra Konfe-
ransı ile başlayan süre-
cin iyi anlaşılması
gerektiğini, zira bu sü-
recin çok zor, kapsam-
Iı ve zaman alacak bir
süreç olduğunu söyle-
di.
Londra Konferansı-
nda saptanan ilkelerin
getirdiği yükümlülük-
ilgili taraflann bağlı
konusunda kararü ol-
lere
kalması
duklannı belirten Owen, bu bağ-
lamda Cenevre Konferansı'nın
düzenlendiğini kaydetti.
DIŞBASEV
5rmıffurtfrAllnonfinf
Türkiye'de Kürt sorunu
Türkiye'nin güneydoğusunda
durum haftadan haftaya daha
kıaşıyorgibi. Ordunun sert
operasyonlanna karşın
(Şımak'ın büyük bölümü
yerle biredildi) Ankara
hükümeti Kürtlerle sekiz
yıldırsüren küçük çaplı
savaşa son vermeyi
başaramadı. İran'daki PKK
sığınaklanna karşı
düzenlenen son operasyonlar
da bekleneni vermeyecektir.
Kürtler arasında da çok
tartışmalı bir konuma sahip
olan PKK, sivilleri
öldürmekten hıçcekınmedığı
için bir terörörgütü olarak
niteleniyor. Ama bir süredir
kazandığımız izlenim odur ki,
güneydoğu Anadolu'da geniş
çaplı bir Kürt huzursuzluğu
söz konusu. En azından
Kürtlerin büyük bir bölümü
ayaklanma fıkrine sempati
duyuyor. Kürt sorunu tek tek
ülkelerde çözülemez ve
uluslararası arenada ele
alınmalıdır. Fakat durumun
ne kadar karmaşık olduğu,
IrakhKürtliderCelal
Talabani'nin tavnndan da
anlaşılıyor. Talabani,
Ankara'dan Kürtlerin
himayesini üzerine almasını
istemişti. Bunun özal'm
hoşuna gideceği, ama
Başbakan Demirerin bu tür
spekülasyonlara sıcak
bakmadığı yolunda
söylentilervar.
(2eyIÛI)
Rusya ve biyolojik silahiar
Amerikan hükümetinde,
Ruslann biyolojik silah
programlannı tamamen
durdurmamış olduklan
yolunda giderek artan bir
İcuşku var. Kimse Ruslan
böyle bir şey yapmakla
suçlamıyor. Aİna programı
durdurduklan konusunda
emin olunmasını sağlayacak
bilgiyi vermedikleri de bir
gerçek. Boris Yeltsin'in,
savaşta biyolojik sılahlann
kullanılmamasını öngören
1972 anlaşmasını tanıdığmı
söylemesi Batı'da olumlu
karşılandı. Ama yeni
demokratikleşen Rusya'da
sivil-askerilişkileri henüz pek
açık değil, bütün generallerin
de reformlar konusunda
Yeltsin'le hemfıkir
olmadıklan belli.
Amerika'nın savaşta
biyolojik silah
kullanmayacağını tek taraflı
olarak ilan eden Nixon,
karşılıklı kontrolü
öngörmeyen bir uluslararası
anlaşmayı da imzalamıştı.
Soğuk savaş dönemindeki
Amerikan yönetimleri, bu tür
bir anlaşmanın sağlayacağı
kontrolden çok kendi
istıhbarat servislerinin
getırdiklen bilgilere
güvenmeyi yeğliyorlardı.
Kapalı Sovyet toplumunun
açılmaya yönelen Rus
toplumuna dönüşmesiyle
Washington,
"güven-sağlayıa önlemleri"
tercihetmeye başladı. ABD,
şimdi işte bu havanın etkisi
altında Rusya'dan bir
açıklama beklemektedir.
Boris Yeltsin için bu
konudaki
sorumluluklanndan kaçış •
yoktur. (2 eylül)
Neonazi saldınlannın giderek yoğunlaşması ve Alman hükümetinin gerekli önlemleri almaması tedirginliği arttınyor
Almanya'daki Türklerkorkuicindeyaşıyor• Türk kuruluşlan olaylann sürmesi halinde aralannda Türk gençlerinin de bulunduğu sol • Bonn'daki Türkiye Araştırmalar Merkezi, Almanya'da yabancı düşmanlığının korkutu-
gruplarla aşın sağalar arasında çatışmalar çıkmasından kaygı duyuyor. Sosyal Demokrat cu boyutlara vardığına dikkat çekerek, saldırganlann önümüzdeki günlerde ölümle sonuç-
Halk Dernekleri Federasyonu (HDF), Türk hükümetini ve SHP'li yetkilileri, "buradaki lanacak olaylara neden olabileceğini belirtti ve politikacılann saldırganlara ve destekçileri-
vatandaşlanna sahip çıkmaya ve Alman hükümetini bu konuda uyarmaya" çağırdı. ne anlayış gösteren yaklaşımlannın kendilerini ürküttügünü vurguladı.
Nüfus cüzdanımı
kaybettim. Hükümsüzdür.
MUHAMMED MERAL
DfLEK ZAPTÇ1OĞLU
BERLİN- Mülteci yurtlanna saldınlar
son günlerde hafifleyerek sürerken, Alman
Anayasası'ndaki "siyasi iltica hakkr'nın kı-
sıtlanmasına yönelik tartışmalar hız kazan-
dı. Neonazilerin güdümündeki ırkçı saldın-
lar, vatandaşlanmız arasında giderek korku
ve öfke yaratıyor.
Çeşitli Türk kuruluşlan yayımladıklan
bildirilerde hükümeti yabanalan korumak
için gerekli önlemleri almaya çağırdılar.
Olaylann sünnesi halinde aralannda Türk
gençlerinin de bulunduğu sol gruplarla aşın
sağ gruplar arasında çatışmalar beklenıyor.
Bonn'daki Türkiye Araştırmalar Merkezi
yayımladığı basın bildirisinde, Almanya'da
yabana düşmanlığının korkutucu boyutlara
vardığına dikkat çekerek şöyle dedi: "Bugü-
ne kadar yetkili kurumlar gereken tedbirleri
almayı gerekli görmemişlerdir.Önümüzdeki
günlerde saldırganlann ölümle sonuçlana-
cak olaylara neden olabıleceğinden hareket
etmeliyiz. Politikacılann saldırganlara ve
onlan destekleyenlere anlayış gösteren yak-
laşımlan bizi ürkütmektedir."
Sosyal Demokrat Halk Dernekleri Fede-
rasyonu HDF de yayımladığı bildiride, "So-
rumsuz politikacılann ıltıca tartışmasıru kö-
rükleyerek savunmasız insanlan boy hedefı
haline geürdiğini" belirtti ve çoğunluğun
Dazlaklann saldınsı karşısında yetersiz kalmakla suçlanan Alman polisi, devlete olan öfkenin kendilerinden çıkanldığını iddia ediyor.
ırkçı saldınlan sessizce onayladığına dikkat
çekti. HDF, Türk hükümetini ve özellıkle
SHP'li yetkilileri, "buradaki vatandaşlanna
sahip çıkmaya ve Alman hükümetini bu ko-
nuda uyarmaya" çağırdı.
Büyükelçiliğimizden herhangi bir açıkla-
ma yapılmazken Japon elçiliği Almanya'da
yaşayan vatandaşlannı "dikkatli davranma-
lan" konusunda uyardı. Berlin'deki Japon
Sanayi ve Tıcaret Odası Başkanı Takeo
Matsuno basına verdığı demeçte Almanya'-
da yaşananlan "inamlmaz bir şey" olarak
niteledı ve teknolojık yenılikler sayesınde
küçülendünvamızda yabancı düşmanlığının
çağdışı bir olgu olduğunu vurguladı.
Yeşillerden yapılan bır açıklamada ise
şöyle dendi: "Almanya'da tırmanan yabana
düşmanlığı ve ırkçılık aynı zamanda eşitsizli-
ğin arttığı dünyamızda kızışan paylaşım sa-
vaşının neredeyse doğal bir sonucu. Ozellik-
le işsizliğin ve ekonomik sorunlann ön plana
gectiği dönemlerde halk, elindekini başkala-
nyla paylaşmak istemiyor. Yabanalar, oy
kaygısıyla hareket eden politikacılann kö-
rüklemesiyle düşman ve her şeyin sorumlusu
haline getiriliyor. Almanya'da yaşanan
olaylar ve başlatılan iltica tartışması, bu sap-
tamayı do|ruluyor.
Bu yılın ilk yedi ayında toplam 234 bin ki-
şi, Almanya'ya gelerek siyasi iltica hakkı ta-
lep etti. Yasalara göre her mültecinın dilek-
çesi incelemeye alınıyor. Ahnan büroksisi-
nin ağır işleyişinden ve çeşitli güçlüklerden
ötürü inceleme süresi aylarca, hatta yıllarca
sürebiüyor. Sonuçta mültecilerin sadece
yüzde 5'i kabul ediliyor, diğerleri sırurdışı
ediliyor.
Sırasıyla Doğu Avrupa'dan (Çingeneler),
Türkiye'den, çeşitli Asya ve Afrika ülkele-
rinden gelenlerin çoğu ashnda burada çalış-
mak isteyen "ekonomik mülteciler", Al-
manya işçi almadığı ve turist vizesini bile ko-
layhkla vermediği için "siyasal iltica" kanalı,
bu insanlar için başvurulabilecek tek yol ni-
teliğinde. Gelenler burada kaldıklan sürece
kaçak çalışma olanaklanndan yararlanıyor
ve biriktirdikleri parayla ülkelerine dönü-
yor.
Siyasi iltica yolunu kapatacak anayasa de-
ğişikliğine karşı çıkanlar, "dış ülkelerden gö-
çün bu şekilde önlenemeyeceğini" vurgu-
luyor ve Almanya'nın kontenjan usulüyle
yabana göçmen almasını istiyorlar. Dünya-
daki büyûk eşitsizlik sürdükçe yoksul ülke-
lerden zengin ülkelere göçün kesilmeyeceği
vurgulanıyor ve politikaalar, "Baü Av-
rupa'nın etrafına yeni duvarlar örmemek"
konusunda uyanlıyor.