Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURJYET 3 EYLÜL1992 PERŞEMBE
OLAYLAR VE GORUŞLER
Şu"Devletîıı
Küçültülmesi'' Onerisi
Türkıye'dedevletın kuçultulmesı yonundekı savlann sağlıkh bır dayanağı
bulunmuyor Tam tersıne, Turkıye, çağdaş, demokratık \eetkın ışleyen bır
devlet yapısına bır an once kavuşturulmalıdır
Prof. Dr. YAKUPKEPENEK
Son yıllardd ulkemızde gıderek yaygınlaşan
ve egemen olmaya başlayan goruşlerden bın
de devletın kuçultulmesıdır Devlet bılındığı
gıbı, merkezı hukumet ıle >erel yonetımler ve
bunlara baglık ulkeıçınde vedışında bulunan
tum bınmlenn ortak malıdır Devletın kuçul-
tulmesı >onundekı goruşler, bu kurumldnn
sayılannın >a da turlennın azaltılmasını değıl,
devletın ozellıkle ekonomı alanmdakı etkınlı-
ğının azaltılmasını ıçenyor De\ letın ekonomı
ıçındekı >en ve etkınlığının daha da sınırlı du-
ruma getınlmesı bu onermenın ozunu oluştu-
ruyor Bu durumda, Turkıye'de devletın eko-
nomı ıçındekı yennın genel çızgılenyle ırde-
lenmesı gerekryor
"Devlet ana" ile gelen...
Devlet kavramının genel ve kuramsal bo-
yutlan bır yana, her ulusun kendı tanhsel ve
toplumsal gelışmesınden ve bunlann yarattığı
koşullardan doğan bır kendıne ozgu vonu bu-
lunduğu çok açıkur Bızım toplumsal yapımız-
da ve ekonomık gelışmemızde devletın a>n
bıryen veonemı vardır Kulturel bınkımımı-
zın bu toplumu, "devlet ana" >a da "devlet
baba" kavramına ulaştıımasının nedenlen
ayn bır ıncelemenın konusudur Ancak bun-
lann toplumsal anlamda yerleşık olduklan da
yadsınamaz
Devletten beklentıler konusunda pek çok
gozletnde bulunulabılır Ancak ulkemıze ozel
sermaye bınkımı sağlayanlann en ondegelen-
lerı. yayımladıklan "anı" yapıtlannda bunu
kendılen de açıkça belırtıyor Turkıye'de
kamu ekonomı kuruluşlannın (KITın) olu-
şumunda en ust duzeyde gorevler ustlenmış
olan Celal Bayar, KİT'ı ozel sektorun "sut
*anası" ya da besleyıcısı olarak nıtelerken bu
gerçeğeparmakbasıyordu Devletın, salteko-
nomıye ıftşkın ışlevlen çok genel bırçerçevede
ıkıye aynlır, bunlardan bınnası, butçe başlığı
altında toplanan gelır ve harcamalan, ıkıncısı
de kamu ekonomı kuruluşlan yanı KİT'e sa-
hıp olmasıdır
Turkıve'de yıllardır, KÎTın ekonomının
sırtında bır yuk olduğu, hemen her tur ekono-
mık sorunun bu kuruluşlardan kaynaklandıgı
ısrarla vurgulanmakta ve kamuoyunda ege-
men olmaktadır Hıç kuşku yok kı, KIT'ın ış-
leyışınde ve kullanımında bozukluklar vardır
ve bunlar duzeltılmelıdır Ancak belırtılmesı
gereken Turkıye de KIT'ın oyle sanıldığı ol-
çude ağırlıklı olmadığıdır Turkıye'de KIT'ın
toplam katkılı ulusal uretım (GSMH) ıçınde-
kı payı %13 dolayındadır, toplam ışgucunun
de yalnızca %4 gıbı bır bolumu KITlerde
çalışıyor Buna karşılık uyeolmak ıstedığımız
Avrupa Topluluğu ulkelennın pek çoğunda,
kamu ekonomı kurujuşlannın gorelı ağırhğı
çok daha yuksektır Örneğın, 19801ı yıllann
ortalannda, Portekız'de toplam ulusal uretı-
mın %30dolayında bır bolumu KIT tarafın-
ndan uretılıyordu, ulusal gelır ıçınde KtT
paylan, İtalya'da %25. Fransa'da %18 veAI-
manya'da %I1 dolayında bulunuyordu
Kamu kuruluşlannda çalışanlann toplama
oranı da Portekız'de %7, İtalyada %27,
Fransa'da % 14,6, Almanya'da da_%9'u bu-
luyordu Turkıye ekonomısınde KİT'ler hıç-
bır donemde bu ağırjığa sahıp olmadı
Sorun ozunde KİT'lenn verlı ve vabancı
ozel sermayeye satılmasının, Turkıye nın eko-
nomık gelışmesıne. yenı teknolojılere dayalı
uretım sureçlennı yakalamasına ne olçude
katkı yapacağıdır Bu açıdan devletın kuçul-
tulmesı, KIT bağlamında, asıl bu boyutlanyla
tartışılmalıdır
Ve demokratik devlete giden...
Dın en onemlı oğe. butçe olgusuna dayânır.
Butçe gelırlennın toplumun hangı kesımlenn-
den alındığı ve harcamalannın nıtelığı bu çer-
çevede buyuk onem taşımaktadır Ancak
bunlar kadar onemlı olan kamu gelır ve gı-
derlennın toplam ulusal uretımdekı yendır
Sayısal venler, Turkıye'de devletın, çağdaş
demokratık bır devlet anlayışından ne olçude
uzak olduğunu kanıtlıyor Dunya Bankası'-
nın 1991 yılı "Dunya Gelışme Raporu"na
gore Turkıye'de merkezı hukumetın toplam
ulusa) gelırden elde ettığı butçe gelın % 19 do-
layındadır vebuoran 1972'dekı %20,6'lıkdu-
zeyıne gore azalma gostermektedır
Merkezı hukumet gelırlen, aynı donemde,
İspanya'da %19,7'den 29,4'e, Irlanda'da
%30'dan %46,8'e, Fransa'da %33,4'ten
%40,9'a ve Belçıka'da %35'ten %43,7'ye
yukselmış bulunuyor
Bu venler, Turkıye'de devletın ekonomık
yonden ne olçude "kuçuk" bırakıldığını açık
bır bıçımde kanıtlıyor Ve gerçek sorun da bu
noktada başlıyor
Önce, Turkıye'de merkezı hukumet, temel
ışlevlennı yenne getırmesı ıçın gereklı parasal
kaynaklardan yoksun bulunuyor Boyle
olunca da borçlanma y oluna gıdıyor, 1992 yılı
ıçın "'programlanan" 32 tnlyon TL tutannda-
kı butçeye dayalı borçlanma mıktannın daha
şımdıden aşıldığı haberlen gunluk basında yer
alıyor Devlet borçlan ıçın tnlyonlara varan
faız odemelen bır yana, butçe açığı enflasyo-
nun en onemlı nedeniennden bın olma ozellı-
ğını taşıyor
Ikıncı onemlı nokta Turkıye'de devletın
sağladığı hızmetlenn dûzeyı ve nıtelığınde go-
ruluyor Devlet, çağdaş, demokratık bır dev-
letın, halkına sunması gereken en temel hız-
metlerı yenne getıremıyor Orneğın, eğıtımde,
ozel okul ve kurslar. bu hızmetten yalnızca
parası olanlann yararlanması gıbı bır sonuç
venyor Sağlık hızmetlen de benzer durum-
dadır Bu ıki temel hızmetı sunamayan devle-
tın en ustduzey yonetıcılen yıllardır, hayırse-
ver" zengınlerden okul yapmasını ıstıyor. tam
bır çozumsuzluk ıçınde devletı dılencı duru-
muna duşuruyor
Üçuncu olarak Turkıye'de devlet gelırlen-
nın yansından çoğunu uaetlı ve maaşlılann
odedığı vergıler karşılıyor Ekonomı pohtı-
kasını yurutenler, yuksek oranlı sermave ka-
zançlannı vergıleme yoluna gıtmıyor \a da gı-
demıyor Buradakı beklentı, vuksek sermaye
kazançlannın yatınmlara donuşeceğıdır An-
cak sayısal venler son on yıl boyunca sabıt
sermaye yatınmlannın gerçek anlamda. yanı
fiyat artı^lanndan arındınlmış bıçımıyle,
onemlı bır artış gostermedığını de kanıtlıyor
Turkıye ekonomısısermayekaynaklannı ure-
tıme donuşturememenın ağır sıkıntılannı çe-
kıyor. ışsızlık buyuk boyutlara çıkıyor Gelır
farklılaşması daha da buyuyor
Uluslararası duzlemdekı gelışmeler çağdaş
devletın ışlevlenne yenı bır ıçenk kazandırmış
bulunuyor Bu çerçevede ılen teknolojıye
yonelık y atınmlar, en başta ınsan gucune olan
yatınmlarsureklı artıyor Turkıye bu konuda
da bır programh yaklaşım ızlemekten yoksun
bulunuvor
Sonuç
Turkıye'de devletın kuçultulmesı yonunde-
kı savlann sağlıkh bır dayanağı bulunmuyor
Tam tersıne, Turkıye çağdaş, demokratık ve
etkın ışleyen bır devlet yapısına bır an once
kavuşturulmalıdır
Devlet ıhalelenne dayalı bır yağmalama ya
da bır kısım kamu yonetımiennın arpalık ola-
rak kullanılması ve obur kamuya aıt kaynak-
lann bınlenne sunulması turunden sureçler
onlenmelıdır Bu anlamda devletın kuçultul-
mesı onenlen 'nedense' yapılmıyor Turkı-
ye'de devlet planlı ve programh bır bıçımde
ulusal gelırden aldığı payı artürmalı ve en baş-
ta eğıtım ve sağlık olmak uzere temel ışlevlen-
nı çok daha etkın bır bıçımde yenne getırmelı-
dır
ARADABIR
ERDEM YÜCEL
Ayasofya Müzesi Müdürü
Çağdaş Müzedlik
XXI yuzyıla gırmemıze yalnızca sekız yıl var Oysa Turk
muzecılığının çağdaş duzeye ulaşıp ulaşmadığı sureklı
tartışma konusu Basınımızın bakışı, muzecılık haftala-
rındakı konuşma dızılerı ve ıncelemeler, konuyu sureklı
sıcak tutmuştur Turkıye muzecılığı başlangıcından bu ya-
na boylesıne guncel boylesıne populer olmamıştır Bası-
nımız televızyon programlarımız gun geçmıyor kı muze-
lerden eskı eserden ya da eskı eser kaçakçılığından soz
etmesın
Muzecılık, tanh surecınırt çok erken donemlerınde baş-
lamış oncelerı yalnızca toplamayı, bır araya getırmeyı
amaçlamış sonra da gelışerek bılımsellığe yonelmıştır
Ortaçağ Avrupası nda bugun anladığımız anlamda bır
muze duşuncesı olmamakla beraber manastır ve kılıse-
lerde kutsal eşyalardan oluşmuş zengın koleksıyonlar bu-
lunuyordu Ozellıkle Ronesansla başlayan Avrupa da yo-
ğunlaşan bu çalışmalar daha sonra kurulacak olan mu-
zelerıntemellerınıoluşturmuştur italya daToscanaGran-
duku I Cossımo nun Uffızı Galensı'nde topladığı eserler-
den sonra ılk bılım muzesı Oxford Unıversıtesı ne bağlı
Ashmoleon Muzesı 1683 te açılmış, bunu Sır Hans Sloo-
ne'nın ozel koleksıyonlarından oluşan Brıtısh Museum'un
1759 da hızmete gırışı ızlemıştır Muzecılık çahşmaları
XIX veXX yuzyıllarda Avrupa veAmerıka muzecılığı, Av-
rupa Muzecıliâi le buyuk bır yarışa gırışmış, muzecılığe bır
eğıtım kurumu olarak bakmıştır Unıversıtelede sıkı bır ış-
bırlığı ıçerısınde ozel vakıfların yardımıyla daha da guç-
lenmıştır
Turkıye de muzecılığın geçmışını Batı ıle karşılaştırdığı-
mızdaçalışmaların çok yenı olduğunu goruruz XIX yuzyıl
sonlarına doğru koleksıyon olgusu ve tabandan gelen et-
kılerden çok Tophane-ı Amıre Muşırı Ahmet Fethı Paşa
Ahmet Vefık Paşa, A P Dethıer ve Ösman Hamdı Bey gıbı
kışılerın arzularıyla Turkıye de muzecılık başlamıştır Tur-
kıye dekı ılk muzecılık kıpırdanışlarından sonra yurdun çe-
şttlı yerlerınden Istanbul a eskı eserler gonderılmış ve
bunlar AyaEırenedetoplanmıştır Sadrazam Alı Paşaza-
manında Maarıf Nazırı Saffet Pasa Muze-ı Humayûn' adı
ıle ılk Turk muzesını 1869 da zıyarete açmıştır Mıllı muca-
delenın sona ermesınden hemen sonra Ataturk'un emrı
ıle Muzeler ve Asâr-ı Atıka hakkında tafımat başlığı al-
tında bır genelge yayımlanmış, yenı muzeler açılmış, anıt-
ların onarımına başlanmıştır Hıç kuskusuz "Turkıye
Cumhurıyetı nın temelı kulturdur dıyen Ataturk'ün bunda
buyuk payı olmuştur Cumhurıyet donemınde Turk ve ya-
bancı arkeologların yaptıkları kazılar sonunda ortaya çı-
kan eserler her gecen gun daha coğalmış bunun yanı sıra
muzeler de ardı ardına açılmaya başlamıştır
. Yuzyılımızın ortalannda muzecılerın hepsı araştırma ıle
yontemlerdoğrultusunda bırlık ve beraberlığın sağlanma-
sınıduşunmuşlerdır II Dunya Savaşı nın hemen ardından
dunya muzelerının bılımsel kadrolarından oluşan Interna-
tıonal Concıl of Museum (ICOM) kurulmuştur Parıs'tekı
ılk toplantı da muzecılığın gun geçtıkçe gelısen etkınlıklerı
uzmanlık dalları teknık ıncelemeler uluslararası kongre-
lerın toplanması yayınlara ağırlık verılmesı uzerınde du-
rulmuştur Boylece muzecılıkte cağdas duzeye ulaşılma-
nın ılk adımları atılmıştır Muze-bılım yonetım objelerm
ışık ve bocek gıbı çeşıtlı etkenlerden korunması envanter
çalışmaları, tum kultur varlıkları ıle ılgılenılmesı ve eğıtım
amacı on plana çıkmıstır Dunya muzecılığı yenı bır anla-
yışla çağdaş duzeye erışırken muzelerımızın çok daha ge-
rıde kaldığı da bır gerçektı Avrupa dan çok daha sonra
kurulan muzelerımızın yığınla sorunu çozum bekleyen ış-
lerı vardı Ne var kı son yıllardakı muzecılerımızın bıraz da
kışısel çabaları, yonetımın sorunlaraolumlu bakışı çağdaş
muzecılığe bızım de yonelmemızı sağlamıştır
Çağdaş muzecılık nedır? Bundan ne anlıyoruz denıldı-
ğınde bunu kısaca şoyle yanıtlayabılırız
Çağdaş muzecılıkte amaç muzelerımızın yaptıkları et-
kınlıklerı topluma duyurmak onların ılgısını çekmek, kısa-
cası toplumla butunleşmektır Muzenın etkı alanını genış-
letmek, muzelere gelen sanatcı sanatsever ve oğrencıle-
rın oluşturduğu çevreyı daha da aşarak halka ımlmelıdır
Bunun ıçın de yapılacak bılınçlı programlar, ıletışım or-
ganları ıle toplumla muzecıler daha da butunleşmelıdır
Bır başka yazımda bu konuyu daha ayrıntılı vereceğım
TARHŞMA
Neden CHP'yi Bekliyorum?..
CHP'nın butun yanlışlardan annarak kuruluşunu tamamlamasını.
ıdeolojık çerçevesını doğru çızmesını, sosyal demokrat hareket ıçın
gerçekten umut halıne gelmesını bekliyorum
Hıç kımse durup dururken partısınden
aynlmayı duşunmez Bunca vıl emek
verdığı, katkıda bulunmaya calıştığı par-
tısınden kopmaz Bırtakım çozümsuzluk-
lerdır kı kışıyı bu noktaya getınr Inananı
surdurebıleceğı, umutlannı yeşertebıleceğı
bır çıkış yolu aratır olur
İşte, DSP'yı bılmem ama SHP'ye uye olan
sosyal demokratlann bır bolumunu CHP
bu çızgıde buluyor CHP'ye duyulan ılgı-
nın ve sempatının odak no'ktası bu
Pekt, ne oluyor da bu noktaya gelmıyor
9
Kısaca ozetlemek ıstıyorum
• SHP, yıllardan ben körduğûm olmuş
uyelık sorununu çozemıyor Üyelık sorunü
bütun sorunlann anası Uyelıklennı yerule-
mışolmasına karşın uyelenn buyuk çoğun-
luğu sosyal demokrat duşunceye sahıp ol-
duklanndan değıl, hemşenlık. mezhep. or-
tak çıkarlar etrafında dayanışma, akraba,
eş-dost ılışkılenyle partıh Bu yuzden sıya-
sal kararlar verme aşarnasında bu ılışkıler
yumağına gore hareket edıyor Bu uye
yapısının çıkardığı tablo da delege yapısı-
na, oradan da kurultay lara kadar yansıyan
bır dızı orgutsel ışleyışe von venyor Orta-
ya sağlıksız bır yonetım ve orgut yapısı
çıkıyor
Butun hastalıklann temelınde bu uye
yapısı yatıyor Uyelık. sosyal demokrat bır
suzgeçten gecınlerek anndınlmadıkça ger-
çekten sosyal demokrat bır partı olmaya
da olanak yok Kuskusuz kı yasal engeller
nederuyle sendıkalann, memurlann unı-
versıtelenn, derneklenn sıyasete eylemlı
olarak katılamamalan onemlı bır sorun
Ama her şeye karşın partılenn de uyelık so-
rununu çozmeye yonelık alacaklan bırdızı
onlem olmalıdır Orneğın uvelerden aıdat
alınması. aıdat odemeyenlenn seçme-seçıl-
me haklannın askıda tutulması, partı oku-
lunun açılması. seçımlı gorevlere aday ola-
caklann bu okullardan geçınlmelen,
"aday uyelık" maddesının ışlerlı kılınması
ılk ağızda duşunulebılır
# SHP'nın çozumsuz bıraktığı bır baş-
ka temel sorun da orgüt sorunudur
Orgutun yapısal ışleyışını bır turlu sağ-
layamıyor Örgutler yıne secımden seçıme
var Seçımlerden sonra sankı yoklara ka-
nşıyor Uyelenyle iletışım ağı kuramıvor
Örgut modelı tek partı donemınden kalma
Çoğulcu katılımcı bır yapıyı yansıtmıyor
Oysa örgut seçımlennın nıspı sıstemle yapü-
ması sonanlan buvuk olçude çozebılır
Sosval demokrat partılerde olağan olan
kanatlann. gruplann kendılenru guçlen
oranında kendı temsılcılennı orgut organ-
lannda gorebılmelen sağlanabıhr Partı ıçı
sunuşmeler en aza ındınlırken tasfıyea
eğılımlenn onune geçılebılır Bırlıktc yo-
netmenın kulturu oluşabılır Bu onen ve
ozlem yıllardan ben hasıraltı edılıyor
SHP, örgutune dınamızm getırecek bu ıv-
meden yoksun kalıyor
Ikınası, orgutun demokratık yoldan
kendı sorunlannı çozmesıne, kendı kendını
yenılemesıne olanak venlmıyor İl ve ılçe
vonetımlennın üst kurullarca görevden ahn-
malan yenne, uyelenn ya da delegelenn
gerek duyduklannda saptanacak bır oran-
dakı oyu sağlayarak orgutlennı olağanus-
tu seçımlı genel kurula goturebılmelen
yolu açılmıyor Partı. nıspı sıstemle ve ola- YETKÎN ARÖZ
ğanustü seçımlı kongrelerle demokratık
voldan aşabıleceğı tıkanıklıklan aşamıyor
Ust yonetıcılerdebu demokratık mekanız-
mayı ısrarla ve ınatla yaşama geçırtmıyor
Kendı yennden ve orgutunden korkuyor '
• SHP, sosyal demokrasının ıdeolojık
yapısını one çıkarmaktan teme) ılkelenn
ışığında tuzuğunu ve programını >enıle-
mekten, Turkıye projesını uretmekten su-
reklı bır bıçımde kaçınıyor Düzenı değış-
tırme, daha ozgur. daha uretken bır Turkı-
ye yaratmada bır atılımı gerçckleştırmek-
ten uzak duruyor Tersıne. duzenın ozune
dokunmayan küçuk kuçuk duzeltmelen
hedef gostermekle yetınıyor Bır bakıma
duzenle butunleşme yolunu yeğlıyor
• SHP'lı beledıyelerde olup bıtenlere
duyarsız kalıyor Üzerlennde etkınlık ku-
Tanuyor Senden-benden aynmı yap-
maksızın yolsuzluklann. hatalı davranış-
lann uzenne gıtmesı, partı prestıjını koru-
ması gerekırken kulağının uzenne yatıyor
Adeta sorunlu beledıve başkanlannın dı-
sıphne venlmesınden, partıden uzaklaştınl-
masından korkuvor Bu da partıveduyu-
lan guvenı. sosval demokrasıve olan ınancı
karartıvor
Işte butun bu ongorusuzlukler, becenk-
sızhkler ve duvarsızlıklar vuzünden SHP'-
den aynlmak ıstıvorum CHP nın butun
yanlışlardan annarak kuruluşunu tamam-
lamasını ıdeolojık çerçevesını doğru çız-
mesını, sosyal demokrat hareket ıçın ger-
çekten umut halıne gelmesını bekliyorum
Eğer CHP butun bunlardan annarak gel-
meyecekse. kendını yenıleyıp atılımcı bır
sol partı olamayacaksa, hıç gelmesın'
Umutlanmızı beklentılenmızı boşuna çar-
çur etmesın Umudumuzu ve beklentılen-
mızı çarçur eden partıler zaten kurulu
ÜNİYERSİTEYİ KAZANAMADIM DİYE ÜZÜLMEYİN
stilist
iç nıinıar
grafiker
OLMAK ÎSTEYENLER, DÜNYA STANDAIÜTARINDA 2 YIUIK
ÜNİVERSİTE DUZEYİNDE ÖZEL EĞİTİM İÇİN ÜCRETSİZ
RESİM KURSU VE SINAVLA ÖĞRENCİ ALINACAKTIR
ÜCRErSİZ KÜR& 18 - J) EYLÜL 1»2 SINAV TARİHİ: 1 - 5 EKİM 1952
istasyoıt sanat evi
I Kl NKOY IIIMIl INDI t'.AI) M» SANAT KOSKl! 3H5 -* 1 31 - 32 33
1 ISVIMVi: VIA^KA CAI). MAÇKA FAI.AS 2^0 56 50 - 230 66 17
ÖZEL BORA
SÜRÜCÜ KURSU
89 DÖNEMKAYITLARI
DEVAM EDİYORI
Hafta soru Hafta ıçı ve
Akşarr ku-slan devam edıyor
Dersı J ^
USKUDAR 343 67 82-310 92 86
KOZYATAĞI 362 47 33
TARABYA 262 08 18
SATILIK FOTOĞRAF
MAKİNESİ
Nıkon f2 body (sıyah), MD1
motor (5 kademeü), Vıvıtar 24
mm (f 2 8)
Tel: 512 05 05'len 437-439
PİR SULTAN ABDAL YAŞIYOR
KONSERİNDE BULUŞALIM!
Hak ve özgurluk mucadelemızm onurlu şehıdı,
PİR SULTAN ABDAL için
Elele!.
4 eylül cuma saat 19 30-20 30 Açık Hava Tıyatrosu'nda
Her semte otobus temın edılmıştır
BODRUM'DA KİRALIK DEVREMÜLK
8-22 Eylül (2kişi) 1.500.000.-TL
20Eylül-4Ekim(4 kişi)2000000.-
Turgut Reis Odak Tatil Köyü
yüzme havuzlu, deniz kenarı
Tel: 528 66 29
SATILIK YAZLIK
Sili vri-Semizkum
Basınkent 4 111 C
Blok I4/D
Eşyalı 55 m2
70 000 000.-
Araba ıle takas yapılabılır
Tel: 528 66 29
KARAR ÖZETİ
DURSUNBEY SULH
CEZA MAHKEMESİ
Esas No 1991/235
Karar No 1991/293
Sanığın ımal ettığı sucuklara
etıket yapıştırmayarak tabu ol-
mayan gıda maddesı satmak su-
retıyle gıda maddelen tuzuğünun
179-d maddesınce takln veya tağ-
şiş edılmış sayıldıgından, Rama
zan ve Ayşe oğlu 1975 d lu
Dursunbey Çakmak Mahallesı
nüfusuna kayıtlı ve halen Dur-
sunbey Çakmak Mahallesı Be-
yoğlu sokakta oturur Alı Pınar
hakkında TCK'nın 398, 55/3,
59, 647 S K 4, TCK 72,402/1,
55/3 maddelenne göre 190 000
lıra ağır para cezası ve sanığın
mesiek, sanat ve tıcaretının 1 ay
3 gun sure ıle tatıhne ve aynca
5 gun gün süre ıle ışyennın ka
patılmasına,
Karar kesınleştıkten sonra
TCK'nın 402/2'na maddesı ge-
reğınce karar özetınm geregınm
yapılmak uzere Cumhunyet Baş-
savcılığı'na göndcrılmesıne
24 12 1991 tarıhınde karar venl-
dı
Basın 36179
PENCERE
York Döşesinin
Ayak
Televızyonu açtım Çata pata Dan dun Sılahlar patlıyor
Alevlerortalığısarıyor Insanlarcançekışıyor Evın ıçınde kı-
yamet Kanalı değıştırdım
Daha beter bu kez
Canavarlar saldırıyor, kadınları parçalıyor erkeklerı ezı-
yor çocukları boğuyor
Bır kanal daha
Kanlar akıyor kelleler uçuyor, korkudan gozlerı açılmış ka-
labalıklar bırbırlermı çığneyerek kaçıyorlar barbarlar yalın
kılıç ınsanları doğruyorlar
Amerıkan sıneması Hollyvvood turetımınde dunya pazarına
egemenlığını tam oturttu
Duğmeye bastım
Evın ıçıne doluşan cehenneme son verdım, ekran sondu,
sessızlık başladı
•
Sozde Dunya Barış Gunu'nu kutladık Hangı barış'' Cangıl
yasası yasamın her kesımınde geçerlı1
Insanlar bırbırlermı
çığneyerek yasıyorlar zehırlı bır ıçgudunun beyınlerde bu-
harlaştığma gun geçtıkçe daha çok tanık oluyoruz, şıddete
tapanların dunyasında bırer kukla mıyız9
Sosyahzmın kışıye bes guvence sağladığı ılerı suruluyor-
du Eğıtım konut, ış sağlık, emeklılık' Ne var kı bu duzen,
ınsana yaramıyormuş1
Çunku beş guvenceyı daha dunyaya
gozlerını açarken cebıne koyan ınsan, tembelleşıyormuş
Yangından mal kaçırır gıbı çalışmak ıçın tepende ılle de pat-
ronun yumruğu mu sallanmalı
-Kovarım ha1
"Yenı Dunya Duzenı' nde rekabet oylesıne amansızlaşa-
cak kı her gun dıken ustunde yaşayacaksın Emekçıysen pet-
ron ışten atar senın yenne daha çok çalışanı koyar Işada-
mıysan gece uyuyamazsın, tatılde bıle gozunu kırpamazsın,
tedırgınlık ıçındesın, çunku rakıbın bır kolpoyla senı altı okka-
ya getırdı mı, yandı gulum keten helva1
Ikı gunluk omrunde,
ınsana guvence dıngınlık, rahat, barış haramdır Kapıtalız-
mın vahşetı, herkesı ayağı yanmış ıtjgıbı koşturuyor Ister ışçı
ol, ıster buyuk bır şırkette yonetıcı, ıstersen patron, başdon-
öurucu bır tempoda soluk soluğa koşacaksm Başarı kazan-
man, acımasız bır yarışın omur boyu uzayan kulvarında
durup dınlenmeden koşmana bağlı' Gozunü kırptığın, arkanı
dönduğun, dalga geçtığın anda kazığı yer, teker meker yuvar-
tanırsın
•
insanın ınsanı saf bır sevecenlıkle kucaklamasının da ne
tadı ne tuzu kaldı Televızyon sınema, resımlı roman, gazete,
klıpler ve tum ıletışım araçları kıtlelere neyı aşılıyorlar^ Ka-
ranlık, korku, buyu, bılınmezlık, yazgı, cmayet, ırza geçme,
urkü, şıddet, dayak hırpalama, ezıyet, ışkence, mazoşızm,
sadızm gırla
Saf ve temız bır aşk mı'
Guldurmeyın'
Kımı zaman ekranda "tertemız bır aşk da sergılenır, ama,
ıtn bırısı gelıp ustune etsın dıye
1
Aşk "temız" olur, hergele-
nın bın de o oranda kırletırse, fılmde gerılım, kın, ıntıkam, kan
gudüsu ve zehır zemberek gerılım doruğa çıkar Pıyasada ış
yapan, kıtlelerı saran, doruklara tırmanan ne kadar fılm, kı-
tap, televızyon dızısı, resımlı roman varsa hepsı de pıslıkle
Bılım kurguyu Jile ınsanlığın geleceğındekı karanlık, buyü,
korku urku ve şıddet uzerıne oturtun mu tutuyor
Gazete haberlen de oyle değıl mı''
Amerıkalı bır ışadamı, York Duşesının ayak başparmağını
emınce olay Batı dagazetelerınen onemlı haberlerı arası-
na gırdı, gunlerce konusuldu York Duşesı denen haspa, Ingıl-
tere Kralıçesının bılmem nesı Televızyon fılmlerınde sapık-
lıkları seyrede seyrede fıttıran kadıncağız tensel aşkın tadını
ayak başparmağını emdırmekte aramışsa ne suçu var
7
Belkı
cınsel yetersızlığını bu yoldan dengelemeye kalkıştı, bırakın
emdırsın
•
Pekı, kıyamete doğru mu gıdıyoruz"? Bına ıle zına artıp o bı-
çım ısleryoğunlaşınca, mahşerın dort atlısı hepımızıçığneyıp
geçecek mı
7
Yokcanım
Tarıhın bellı bır geçış donemını yaşıyoruz ınsanlık elbette
yolunu bulacak karşı devrım çağındakı dengesızlık ve çılgm-
lık zamane salıncağında kolan vuruyor Yeryuzunün "kure-
selleşme surecınde para gucu ve sermaye bınkımı kımı
odaklarda oylesıne yoğunlaştı kı ınsancıklarneyapacaklarını
bılemıyorlar
Yoksullar da ben sana hayran, sen cama tırman'
INKILAP
DAL
Senı, ölümunun 3 yılında
saygıyla anıyoruz
Pans'ten arkadaşları adına
İBRAHİM ALFATLI
USKUDAR 1. SULH HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Sayı 1991/238
Fatma Kafkaslı Karaköy Necatıbey Cad Gayret Han No: 155 K 1
fSTANBUL
Istanbul Muhakemat Mudurluğu vekılı taıafından aleyhınıze açı-
lan verasetın ıptalı davasının yapılan dunışması sonunda Iznur 3 Sulh
Hukuk Mahkemesı'nın 30 11 1976 tanh 1975/2110-1818 sayılı veraset
ılamınjn ıptalıne, 17 600 TL ılam harcı, 2200 TL vekalet harcı ve
232 400 TL yargılama gıdennın davalıdan tahsılıne karar venldığın-
den, yasal sure ıçensınde ıtıraz etmedığınu takdırde hükraun kesın-
leşeceğı ılanen teblığ olunur 16 6 1992
Basın 36212
İLAN
AYDIN 1. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo 1991 1116
Da\ aa Sağlık Bakanlıgı vekılı Av özcan Çukur tarafından davalı
Nımet Çeük Alı Kaya ve Sobasan T A Ş alevhıne açılan tazmınat
davasının yapılan açık duruşmalan sırasında venlen karar gereğınce
Sobasan AŞ Eskışehır adresınde olduğu bıldınlen davalı Alı Kara
adına çıkanlan teblıgatın bıla ıade edıkbğı, 6 Savabğı manfetıyle za-
bıuca yapılan adres tesbıtmde davab Alı Kara'nın adresının tesbıt
olunamadığından 7201 sayıb teblgat kanunun 28 ve 29 maddesı ge-
regınce davalı Ab Karaya duruşma gunu ve dava dıekçesının tebbğı-
ne karar venbnıştır
Davalı Alı Kara nın duruşmanın btralcıldığı 9 10 1992 günu saat
09 00 da duruşma ıçın Aydın 1 Asbye Hukuk Maddesı nde haar
bulunması veya kendısını bır vekılk temsıl ettırmesı aksı takdır de
HUMK nun 3156 olunacağı husus daveüye Yenne kaın obnak U2ere
ılanen teblığ olunur
Basın 35589
KARASU ASLİYE CEZA MAHKEMESİ
Esas 1986/197
Karar 1991/150
Karasu Aslıye Ceza Mahkemesı'nın 9 7 1991 tanh ve
1986/197-1991/150 sayılı karan ıle Kastamonu Inebolu ılçesı Yassı-
kışla köyu nüfusuna kayıtlı, Mehmet oğlu, 1957 doğ Mehmet Al-
tmyuva hakkında sarhoşîuk suçundan dolayı TCK'nın 572/1, 647
sayılı yasanın 4 maddesı gereğınce 9 bın lıralık hafif para cezası ve-
nlmış olup sanığjn Karasu Matador ekmek fabnkasındakı adresın-
den ve dığer adreslerınde yapılan arastırmada karar teblığ
edılemedığınden ılanen teblığıne karar venlmıs, yukanda hükum özetı
belınılen kararın gazetede yayını tanhmden ıtıbaren 1 hafta ıçınde
temyız edılmedığjnde kesınleşeceğı ılanen teblığ olunur 20 8.1992
Basın 36107