Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 NİSAN 1992 PERŞEMBE HABERLER 'Trabzon cezalandırıldı' • UBA (Ankara) - Trabzon ANAP J] Başkanı Azer Benli hükümetin Trabzon u cezalandırdığmı öne sürdü. UBA muhabirine bılgı verirken 20 Ekim genel seçimJerinde SHP ve DYP'nin Trabzon'dan ancak l milletvekili v'ikardığını hatırlatan II Başkanl Benli, ANAP döneminde Karadeniz'in merkezi olmaya başlayan Trabzon'un hükümet tarafından cezalandınldığını ve Karadeniz'in merkezinin Samsun'a kaydınlmaya çalışıldığını iddia etti. ANAP döneminde Trabzona büyük yatınmlar yapılmaya başlandığını, ancak >eni hükümetin Trabzon'a hiçbir yatınm yapmayıp proje dahi haarlamadığını ileri süren Azer Benli, "Karadeniz Ekonomik J>birliğı Bolgesi'nin merkezi Trabzon olmalı. Iktidanmız döneminde bunun altyapısını hazırladık. Ancak hükümet şimdi Samsun'a kaydırmak istiyor"dedi. İstanbulda ANAP sorunlu • UBA (Ankara) - Anavatan Partisi İstanbul il teşkilatında uzun süredir devam eden sorunlann çözümü için Genel Başkan Mesut Yılmaz İstanbul'a gidecek. Perşembe günü İstanbul'a gidecek olan Mesut Yılmaz, burada 3 gün teşkilatla görüşmeler yapacak ve il teşkilatında yapılması planlanan düzenlemenin ön çalışmasında bulunacak. UBA muhabirinin edindiğı bilgjlere göre geçen hafta yapılan ve 17 il teşkilaürun feshi ile sonuçlanan MKYK toplantısında görüşülmeyerek birsonraki toplantıda ele alınması kararlaştınlan İstanbul teşkilatının dunımunu görüşmek üzere 13 ya da 14 nisanda bir araya gelecek MKYK üyelerinin İstanbul teşkilaü hakkmda vereceği kararöncesi İstanbul'a hareket edecek olan Mesut Yılmaz, 12 nisan günü Ankara'ya dönecek. Haziran seçimleri • ANKA (Ankara) - Yüksek Seçim Kurulu 7 haziranda yapılacak yerel ara seçimlere 8 partinin katılabileceğini açıkladı. YSK'nın Resmi Gazete'de yayımlanan karanna göre 7 haziran tarihinde 335 yerde yapılacak belediye başkanlığı seçimlerine Anavatan" Partisi, Demokratik Sol Parti. Doğru Yol Partisi, Islahatçı Demokrasi Partisi. Milliyetçi Çalışma Partisi. Refah Partisi. Sosyal Demokrat Halkçı Parti ve Sosyalist Parti katılabilecek. Meclis aritmetiği • AA (Ankara)-ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın "Türkiye'nin sorumluluğunu seçimsiz de üstlenebileceklerinden ve Meclis aritmetiğinin değişebileceğinden" söz etmesinin ardından partinin Teşkılat Başkanı Ersın Taranoğlu da haziran ayındaki yerel ara seçimlerin "birdönüm noktası" olacağını ve Meclis ariünetiğindeki muhtemel değişmelerden en çok SHP'nın zararlı çıkacağını öne sürdü. ANAP kurmaylan. haziran ayında yapılacak yerel ara secimlerden sonra SHP'den büyük bîr kopma olacağı ve bunun partiyi parçalayacağı görüşünü savunuyorlar. Yeni Ulke toplatıldf • AA (İstanbul) - Haftalık "Yeni Ulke' gazetesi. "devletin bölünmez bütünlüğü aleyhine propaganda yaptığı" gerekçesiyle toplatıldı. istanbul 2 Numaralı Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından toplatılan gazetenin 5 Nisan 1992 tarihli 25. sayısında "PKK Cenevre Sözleşmesi kapsamında" başhklı manşet haberinde bölücülük propagandası yapıldığı belirtildi. Yeni Clke Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Aykol da yaptığı yazılı açıklamada haberde Birleşmiş Milletler'in 'Aynmcılığın Önlenmesi Komisyonu'na sunulan rapordan sözedildiğini ifade ederek bölücülük propagandası yapılmadığını iddia etti. TBMM Başkaru'nın da katılımıyla demokratikleşme trafiği hızlandı ÖnceanayasadeğişikliğiCANAN GEDFK(Ankara)- Hükümetin anayasa değişikliği ve demokratikleşme atılımı çerçevesinde yoğun bir diyalog sürecine girildi. TBMM Başkanı Hüsa- mettin Cindoruk, DYP ve SHP Grup Başkanvekilleri ve ilgili bakanlarla ana- yasa değişikliği ve demokratikleşmeye yönelik yasa değişiklikleri konusunda bir dizi görüşme yaptı. Cindoruk aynca dün Başba- kan Süleyman Demirel ile gö- rüşerek düşünülen değişiklikleri ıle ilgiiı bılgı aldı. DYP \e SHP gruplannın kara- nyla oluşturulan komis>onun anayasa değişikliği önerisi ile buna bağlı yapıiacak yasa deği- şiklikleri üzerindekı çalışmala- nnı son aşamasına getirdiğı öğrenildi. Buna göre. öncelikle Ana- yasa'nın radyo ve televizyon anavasa şavınlannda devlet tekeli öngö- rcn 133 maddesı ile siyası parti- lerın kuruluş ve faaliyet esasla- rını düzenleyen 68 ve 69. maddcleri değiştırilecek. Bu arada TBMM'de grubu bulunan partilerin anlaştıklan seçmen yaşının 18. seçilme yaşı- nın da 25'e indirilmesine yöne- lik anayasa değişikliği TBMM gündemine öncelikle getirile- cek. TBMM ba>kanı Huiameı- tin Cındomk'un Başbakan Demirel'e Anayasa'nın "baş- langıç" bölümü ile 12 Eylül yö- neticilerinin yargılanma ve suç- lanmalannı yasaklayan geçici 15. maddesinin kaldınlmasını da önerdiği öğrenildi. DYP ve SHP milletvekillen- nin oluşturduğu Anayasa Deği- şikliği Komisvonu. çalışmalan- nın son aşamasına geldi. Komısyonun, öncelikle Ana- >asa'nın 133. maddesi ıle ~>i>asi partilere ılışkin maddelerinde değişikliği TBMM gündemine getireceği öğrenildi. SHP'li Mümtaz Soysal. Atilla Sav, İr- fan Gürpınar ile DYP'li Bekir Sami Daçe ve Mehmet Gözlü- kaya'dan oluşan komisyon, yapılacak anayasa değişiklikle- ri çerçevesinde ilgili yasalann da değiştirilmesini öngören tas- laklan da hazırladı. Taslaklar her iki partinin grup yöneticile- rince Başbakan Demirel ve Nevmz sırasında Cizre'de yaşanan olayları, gazetecilere göre güvenlik güçleri; tçişieri Bakanı'na göre gösteridkr başlattı. Meslektaşlan, Cizre'de güvenlik güçlerinin öldürdüğü Sabah muhabirini ancü Basın Kezerin katilini anyorAYŞENUR ARSLAN (İstanbul) -Izzet Kezer'in genç fotoğrafı. kürsüden, kendisi için toplananlara bakıyordu. Kezer için toplananlar, onun öldüğünü. öldürüldü- ğünü biliyordu. Ama birkaç dakika sonra videodan. bu ölüme tanık oldular. Gazete- ci İzzet Kezerin Cızre sokaklannda önce elinde beyaz bayrakla yürüdüğünü, ardın- dan patlayan silahlarla yere düştüğünü, öldüğünü "gördüler". Salonda bir kadın sesi çığlık gıbı vükseldı. Artık. Kezer'in ölümü bir "bilgi". bir "haber" olmaktan çıkmış. oradaki herkese sorumluluk yükle- ytn bir "kavıp" olmuştu. Sepetçiler Kasn'nda öncekı akşam dü- zenlenen İzzet Kezer'ı anma toplantısına. hükümet üyeleri. milletvekilleri. konuyla ilgili tüm ilgılıler çağnlıvdı aslında. Ama yalnızca Batman bağımsız mılletvekili Ni- zamettin Toğuç ile Bazı HEP yönetıcileri katılmıştı. Tabii bırde gazeteciler... 200 ka- dargazeteci vardı toplantıda. Hemen hepsi de "sıradan" gazetecılerdi. Yanı gazeteleri- nin. dergilerinin haber polıtıkasında. yaz- dıklan haberin "yoğurulma"" sürecınde söz sahibi olmayan gazetecıler... Basın Emekçileri Bırliği'nin düzenlediği toplantı. saygı duruşuvla başladı. Kezer için. Çetin Emeç ve Turan Dursun için. Güneydoğu'da "faili meçhul" cinayetlere kurban giden gazeteciler için... Saygı duruşunun ardır\dan. Basın Emekçileri Birlığı adına Hasan Begüm. bir konuşma yaptı. Bir bakıma. son on yılda binlerce kez tekrarlanan saygı duruşlannın vardığı anlamsız noktayı vurguluyordu Begüm: Gazeteciler öldürülüv or. tepİci me- saılan yavımlanıvoı. savı;ı durusljrı vapılı- yor. Ya sonra? Bütün bu öiümlerin sorum- lulanna. katillerine ne oluyor? Hasan Begüm. konuşmasında. meslek- taşlanna bir öneride bulundu: "Başbakan Süleyman Demirere, bakanlara. yetkililere her fırsatta Kezer'in katillerini sorun. Ba- sın toplantılannda, resmi toplantılara giriş çıkışlarda, ayaküstü demeçlerde, bıkma- dan sorun. Hiç değilsebunu yapabiliriz." Toplantı, gazetecilerin Türkiye'de neler yapabileceklerinin ve neler yapamayacak- lannın da ilginç bir dökümünü veriyordu aslında. Evet. gazeteciler Başbakan'a. ba- kanlara meslektaşlannın katillerinin bulu- nup bulunmadığını sorabilirdı. Eve:, gaze- teciler meslektaşlannın ve diğer ınsanlann öldürülmesine ilişkin haberleri yazabilir- lerdi. Ama gazeteciler. bu haberlerin gazete ya da dergilerinde nasıl çıkacağını bilemez- lerdi. Ve Türkiye'de gazeteciler, öyle her yere gidip her olayı izleyemezlerdi. Nevruz sonrasında bütün bunlan vaşa- mıştı gazeteciler. Örneğin Şırnak'a sokul- mamışlardı. Bu yüzden de. basın yayın okııllarında okutulma>an biı >e> vavtnı- yordu: Sen habere gidemiyorsan. haber sana gelsin! Şırnak HEP İl Başkanı Abdul- lah Özcan da, toplantıya gelmiş, Nevruz sonrasında olanlan anlatıyordu. Gazeteciler Şırnak'a sokulmamışlardı. ama Nevnız'da Cizre'yi yaşamışlardı. Ya- şadıklannı da. eksiği fazlasıyla. vaklaşık 3 milyonluk gazete okuyucusuna aktarmış- lardı. Gerçi. tanık olduklanyla. en az 30 mil>on tirajlı televizy onlarda duyduklan- nın. "nedense" birbirine zıt olduğunu gör- müşlerdı. Toplantıda konuşan AFP muhabiri Ra- gıp Duran, Nevruz'u Cizre'de yaşamış bir gazeteci olarak bu atlığın tanığıydı. Ragıp Duran, Cizre'de Nevruz günü tanklar ve zırhlı araçlarla bir terör havası estirilerek gerginliğin tırmandınldığını. olaylan gü- venlik güçlennin başlattığını. yabancı ga- zetecilerin dayak yediğini anlattı ve bir soru sordu: "Eğer İçişleri Bakanı İsmet Sezgin'in iddia ettiği gibi, olaylar gösterici- lerin açtığt ateşle başladıysa, asgari 47 aza- mi 103 ölü arasında neden yalnızca bir tek eüvenlik görevlisi -Şırnak'ta linç edilen po- İis- var?" Ragıp Duran; elinde beyaz bayrak ve fo- ıoğral" makıneMndcn ba^ka bir sey olma- van gazetecilerin bile nasıbını aldığı bu ölüm listesinin düşündürücü olduğunu be- lirtiyordu. Duran'ın düşündürücü buldu- ğu bir başka şev de. 1937 Dersim olaylan ile 1992Cizreolavlan sırasında yaşananla- nn ve bunların basına yansıyışının "ben- zerliği" olmuştu. Aradaİcı 55 yılda sözcük- ler ve terimler değişmişti o kadar. Sepetçiler Kasn. önceki akşam soru \e ünlem işaretleriyle doluydu. Bir ünlem ışa- reti de, 32. Gün Türkiye ekibinın toplantı- ya gönderdiği mesajla gelmiştı. Erbil Tu- şalp. Yusuf Akçura, Yılmaz Güven ve Deniz Arman. mesajlannda şöv ledıyordu: "Ölümün soğuk yüzünü \e ölümün acı- lannı sadece gazetecilerin öldürülmelerin- de duymanın ezıkliğinı taşışoruz. İzzet Kezer'i Türkiye'nin demokratikleşme kav- gasında ödenmiş bir bedel savıvor. anısı önünde saygıyla eğiliv oruz " İzzet Kezer'i anma toplantısında. bunlar konuşulur ve düşünülürken. salonun iki ucuna yerleştirilmiş TV avgıtlannda. İzzet Kezer'in Cizre'nin bir sokağına sırtüstü uzanmış bedeni görünüvordu. Fotoğraf makıncsı bovnundan savrulmuş. elındekı beyaz bayrak düşmuş... Yanındaki gazete- ci arkadaşı çığlık çığlığa bağınvor: İzzet'ı vurdular.. İzzet'ı vurdular.. İzzet Kezer'i kim vurdu. vuranlar ne za- man açıklanıp vargı önüne çıkanlac?k sa- \ın \etkililer? Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü'nün yanısıra Devlet Ba- kanı Gökberk Ergenekon'a ile- tildi. Demirel'in değişiklik tas- laklannı "olumlu" bulduğu bildirildi. Anayasa değişikliği ve de- mokratikleşme programı üze- rinde çalışmalannı sürdüren ortak komisyon bugün yeniden toplanacak. Komisyonun bu- günkü toplantısında anayasa değişikliği metinleri ile ilgili ya- salarda yapılacak değişikliklere >on şeklini vermesi bekleniyor. Anayasa değişiklikleri taslakla- n daha sonra Demirel ve İnönü'nün onayına sunulacak. İki liderin de hazırlanan taslak- lan olumlu bulması halinde ınayasa değişiklikleri önümüz- Jckı hafta içinde DYP ve SHP gruplannın imzalanyla TBMM Başkanlığı'na sunula- cak. Anayasa değişiklikleri Komisyon öncelikle Ana- yasa'nın 133. maddesi ile 68 ve 69. maddelerindeki değişiklik önerileri ile seçmen yaşının 18 , seçilme yaşının da 25'e indiril- mesine ilişkin anayasa değişik- liklerini gündeme getirmeyi uygun buldu. Edinilen bilgiye göre, Anaya- sanın 133. maddesinde \er alan, "Radyo ve televizyon istasvon- lan ancak devlet eliyle kurulur ve idareleri tarafsız bir kamu tüzel kışılığı ile düzenlenir" bö- lümü madde metninden çıkan- lacak. Özel radyo ve televizyon istasyonlan kurulması, işleyişi, denetimi ile ilgili düzenlemeler ise hazırlanacak yasa ile yapıla- cak. Devlet Bakanı Gökberk Er- genekon, önceki gün TBMM Ba>kanı Husamettın, 'Cindo- ruk'u TBMM'deki makamın- da ziyaret ederek bir süre gö- rüştü ve radyo televizyon ya- yınlan konusunda hazırlanan düzenlemeler ile ilgili bilgi ver- di. Cindoruk'un da özel radyo ve televizyon konusunda siyasi parti gruplannın görüşlerini Ergenekon'a aktardığı öğrenil- di. Komisyon aynca, seçmen yaşının 18, seçilme yaşının ise 25'e indirilmesine yönelik ana- yasa değişiklikleririi getirccek. Komisyon üyeterinden DYP Grup Başkanvekili Bekir Sami Daçe, Anayasa'nın siyasi parti- lerin kuruluş ve faaliyetlerine sınırlama getiren maddelerinin temızleneceğini sövledi. Daçe'- nin verdiğı bilgiye göre. yap'la- cak anavasa değişiklikleriyle siyasi partilerin kuruluşundaki bürokratık çngeller azaltılacak, partılenn gençlik ve kadın kol- lan kurmalanna olanak sağla- nacak. Siyasi partiler aynca. sendika ve derneklerle ilişki ku- rabilecekler, yTjrt dışında iste- dikleri kuruluşlarla işbirliği ya da yardımlaşma içerisine gire- bilecekler. 18 yaşını doldurmuş bulunan herkes ıstediği siyasi partiye üye olabılecek. Anayasa'nın öğre- tım üyelen ile öğrencilere bu konuda getirdıği kısıtlamalar da kaldınlacak. Yapılacak ana- yasa değişikliği ile partilerin dernek. sendika. vakıf. koope- ratif. kamu kurumu niteliğin- dekı meslek kuruluşlan ile ilişki kunnalan ve maddi yardım al- malanna olanak sağlanacak. Anayasa değışikliklen ile bir- likte 12 Ev lül'de kapatılan siya- si partilenn veniden faalivete geçmeleri ve mal varlıklarmın ladesıne ılışkin de yasa taslağı hazırlanacak. B İ R S E K T Ö R Y E N İ B A Ş A R I L A R I N I S E L A M L I Y O R "The Temptations" kimler için çalacak? 1 2 N i s a n P a z a r a k ş a m ı H i l t o n C o n v e n t i o n C e n t e r ' d a r c k l a m . n ı e d y a > e i ş d ü n y a ş ı n ı n s e ç k i n ü y e l e r i r c k l a m s e k t ö r ü n ü n y e n i b a ş a r ı i a r ı n ı a l k ı ş l a y a c a k . 0 g e c e K r i s t a l E l n ı a B a l o s u ' n d a " T h e T e m p t a t i o n s " h e p i n ı i z i ç i n ç a l a c a k . . . R e z e r v a s y o n i ç i n ( 1 ) 2 6 6 9 0 8 8 n o ' l u t e l e f o n d a n R e k l a n ı c ı i a r D e r n e ğ i ' n i a r a y ı n ı z . R E K L A M C I L A R D E R N E Ğ İ 1 9 9 1 T Ü R K İ Y E R E K L A M Ö D Ü L L E R İ Y A R I Ş M A S I ÖZGÜRCE TURKER ALKAN Komünist Olamadık, Müslüman Olalım Bari! Ş u Kaddafi sevımli adam doğrusu. Birkaç yıl önce Amerikadan fena bir askeri şamar yiyince kurtuluş yolu olarak Varşova Paktı'na (ya- ni. Doğu Avrupa komünistlerinin askeri örgütüne) üyelikıçinbaşvurmuştu. Bizim AvrupaTopluluğu'nayaptı- ğımız başvurudan daha fazla şaşkınlık yaratmıştı bu girişi- miyle. Tabii Doğu Avrupalılar hayretlerini zorla gizleyen bir gülümsemeyle başvuruyu geçiştirdiler. Şimdi Amerika'dan ikinci bir darbe geliyor gibi. Birleş- miş Milletler Güvenlik Konseyi'ni de arkasına alan ABD, "Arkadaş," diyor Kaddafi'ye, "şu benim uçağımı düşürüp yuzlerce masum sivilin ölümüne neden olan iki teröristi yargılanmak üzere teslim et, yoksa fena olur, karışmam vallahi." Kaddafi, şarklılara özgü ayak oyunlarıyla, oyalama tak- tikleriyle fırtınayı atlatmaya çalışıyor. Ama gittikçe sıkış- mada. Son çare olarak, "Gerekirse kendimi halife ilan ederim, "dedi. Bak sen şu işe! Uçak düşürüp masum insanları öldüren teröristleri halifemiz efendimiz savunacak, yargılanmak- tan koruyacak! Şu Kaddafi akıllı adam doğrusu, "madem komünistlerin savunma örgütüne giremedim, ben de tüm Müslümanla- rın başına geçerim"diyor. Komünist olamadık. Müslüman olalım bari! "Komunizmin çökuşü, Müslüman ülkelerdeki dinci akımları guçlendiriyor" diyenlerı haklı çıkarırcasına. Aslında Kaddafinin yapmak istediği çok basit: Sorunu, kendisi ile ABD ve Birleşmiş Milletler arasındaki bir tartış- ma olmaktan çıkarıp, Hıristiyanlarla Müslümanlar arasın- daki bir kavgaya dönüştürmek. Geçen yıl Körfez savaşı sırasında Saddam ın yapmak ıstediği gibi Gerçi Saddam savaşı yıtırdi, ama pekçok Müslüman ül-. kede dinci akımın da güçlenmesine yol açtı. İşte Kaddafi'- nin oynamak istediği oyun bu "Belki ben de yenilirim, ama sonuçta Mısır'da, Cezayır'de, Tunus'ta dinciakım bi- raz daha güç kazanır, ayağınızı denk alın!" demek istiyor. Bu.tıem bölge ülkelerine, hem de Batı ülkelerine verilmiş birmesaj. özellikle Mısır ve Cezayir gibi bölge ülkelerinin Libya'- ya yapılacak bir müdahaleye karşı duyarlı olmaları bun- dandır. iç politika hesapları! Bu ülkeler iç politika hesabı yapıyor da, ABD yapmıyor mu? O uçağın düşürülmesı hıç de yeni bir olay değil. ne- den durup dururken şimdi alevlendr? ABDde başkanlık seçiml var da onun için' Bush'un halk desteği geçen yıl Körfez savaşı sırasında en yüksek nokta- ya ulaşmıştı. Şimdi, özellikle ekonomik nedenlerle çok gerilemiş bulunuyor. Ekonomide kısa sürede büyük bir sıçrama yapamazsınız, ama yeni bir dış sorun çıkararak halkın duygularını okşayıp kamuoyundaki imajınızı hızla düzeltebilirsiniz. Ö7ellikle düşen uçakta ölen yuzlerce ma- sum insanın açtığı krediyi kullanarak Ne diyelim, politika bu. Herkes kendi bildiği silahlarla oynuyor. Ercan Karakaş yasa önerisi verdi -.*. SHP: 1 Mayıs işçibayramıolsun CL'MHURİYET (Ankara) - Nevruz olaylannın ardın- dan bir de 1 Mayıs gerginliği yaşanmaması için, önlemler alınmaya başlandı. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Ercan Karakaş. 1 Mayıs'ın "Emekçi- ler Bayramı" olarak kutlanması ve resmi tatil ola- bilmesi amacıyla bir yasa önerisi hazırladı. 1886 yılında Amerikan İşçi Fe- derasyonu'nun bu kazanım için 1 Mayıs 1886'da ilan ettiği grev ve düzenlediği gösteriler prov oke edilerek kanlı biçimde bastınlmıştır. 4 gün süren gös- terilerde onlarca işçi ölmüş ve onlarcası yaralanmıştır. Bu üzücü olaylann unutul- maması ve emekçilerin kendi- lerine yö.nelen saldınlara karşı, 1988'de Amerikan İşçi Fede- rasyonu'nun ve 1989'da 2. En- lernasvonal'ın (bosvalıst hnıer- nas.vonal) aldığı kararlarla 1 Mayıs "Işçilerin uluslararası bırlık dayanaşma günü' olarak ilan edildi. Ülkemizdede 1 Mayıs, 1908 vılından bu yana kutlanmak- tadır. 1925 yılında. 1 Mayıs "Bahar ve Çiçek Bayramı' adıyla resmi tatil günü olarak yasalaştı. 12 Eylül 1980 tarihi- ne kadar geçen dönemde yapı- lan kutlamalardan yalnızca biri ulusal tarihimize kabulle- nılmeyecek bir şekilde geçti. 1977 1 Mayıs'ında bugün bile bılinmezleri aydınlatılmamış bir provokasyonla 34 emekçi yaşamını yitirdi. Yargılama- İar. iddialann aksine 1 Mayıs kutlamalannı düzenleyen DİSK'i ve emekçileri akladı. Ne 1 Mayıs 1977 olayı ne de başka bahaneler emekçilerin bu uluslararası günü kutlama- lannı engellemeye gerekçe ola- maz." Karakaş. 1 Mayıs'ın SHP örgütlerinde kutlanması ama- cıv la bir genelge gönderileceği- ni. aynca "SHP'den haberler" adlı derginin" 1 Mayıs" özel sa- yısının çıkanlacağını belirti. Karakaş. "Çalışanlar Kurul- tav ı" düzenlenmesi konusu- nun da MYK. toplantısında görüşülerek karar verilecegini sövledi. SHP Genel Sekreteri Cevdet Selvi de, 1 Mayıs'ın bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'- de de işçi bayramı olarak kut- lanması gerektiğini söyledi. Selvi. Cumhunyet'e."Evrensel bir bayram olan 1 Mayıs'ın ka- os. tartışma yaratılmadan. ev- rensel ölçülerde kutlanabilme- sinı isteriz. 1 Mayıs özgürce. çağdaş bir biçimde kutlan- malı" dıve konuşıu. Ercan Karakaş. 1 Mayıs'ın bav ram olarak kutlanabilmesi amacıyla hazfrladığı yasa öne- nsıni dün TBMM Başkanlığı'- na sundu. Yasa önerisinde 2429 sayılı "Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Yasa "nın bir maddesinde de- ğişiklik yapılarak 1 Mayıs'ın ulusal bayramlar arasına katıl- ması hükmüne yer veren Ka- rakaş. önerinin gerekçesinde de ^u görüşleri dile getirdi: "Günümüzde, Türkiye'de resmi tatil olarak kabul edilen bayramlar resmi ve dini olmak üzere ıkı başlık altında kutla- nılmaktadır. Söz konusu bay- ram günlerinı kutlama alanı olarak değerlendirdiğimizde bir kısmının sadece ulusal. di- ğerlennın ise uluslararası bo- yutta olduklan görülecektir. Bunlardan 19 Mayıs. 23 Nisan ve 29 Ekim tarihleri Cumhuri- yet'ın kurulu^unun temel adımlannın atıldığı tarihler olarak ulusal önemi büyük olan günlerdir. Diğer yandan dini bayramlar. Islamiyet'in resmi din va da nüfusunun ço- ğunluğunca inanış olarak ka- bul edıldıği ülkelenn bütünün- de kutlanmaktadır. Bılindiği gibi yüzyıllar süren ınsan haklan ve demokrasi mücadelesi sonucunda bir ulus ile sınırlı olmayan tüm uluslar. tüm ınsanlar için geçerli olan değerler ve ilkeler ortaya çık- mıştır. 20. yüzyıldan itibaren iletişi- min hızla gelişmesi uvgarhğın evrensel değerlennın giderek daha çok ülke tarafından kav- ranılmasını \e benimsenmesini de kolayiaştırmıştır. İnsan haklannı pekiştiren metınler, gelenekler onlan elde etmevı başaran uluslann ol- maktan çıkarak insanhğın or- tak değerleri olmuşlardır. 19 vüzyılda bıçımlenmeve başla- yan modern toplumun temeli olan emekçilerin 8 saatlik iş gününü kabul ettirmeleri de dünya emekçilerinin ortak ka- zanımlandır. 1846 v ılında bu uğurda özel- likle Avrupa ve Amerika emekçileri zorlu sınavlardan geçmişlerdir. 8 saatlik iş günü mücadelesinin doruğa ulaştığı