Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet |
Sahibi: Cumhuriyet Malbaacıbk ve Gazetecilik Türk Anoıüm Şirketi adına
Bedn N»di « Murahhas Oye: Emine Uşaklıgil # Yazı tşleri Mûdürü: Okay
Gönensin 0 Yazı tşleri Müdür Yardımcılan: Salim Alpaslan, Keran Çabş-
k»«, Nccdet Dogtıı, LütfS Tınç 0 Sayfa Düzeni Yönetmeni: Aii Acar
Ankara Timsılast Ahmct T»n
tç Politika: Mebmct Tfezkan Ekonomi: Menl Ifemer, Kttltür: Mörşit Balahanlılar, Istanbul Haberleri:
MnhlttİB Sirer, Spor: Abdülkadir YficdmaB, Makaleler: Şahin Alpay, Dilzeltme: AMullah Ysmcı
^ Kooıdinatör. Abmet Komlsao # Mali tşler: Erol Erkut * Muhasebe: Bülent Yener 9 Bütçe-
Planlama: Serçd Osmanbc^ogln # Reklam: Ayş* Tornn # ldare: Huseyin Gürer 9 l$letme: Önder
Çelik % Bügi-lşlem: Nıil tnal * Personel: Sevgi Bostancıoğlu
Sosm w b j m Cumtıunya Mubucılık vc Guettcılık TA.Ş. TUrkoa* C«d.
34334 Ul PK. 246 tıunbul. Tcl 512 05 05 (20 h*t). Tfeioc 2224*. Fu: (1) 526 60 72 % Btlrotar
AakMK Zıyı G«blp Blv lnkılap S. No: 19/4,1*1:433 11 41-47, Teta. 42344. Pu (4) 133 03 6)
9 tnir. H. Zıya Blv. 1352 S. 2/3, Ttl: 13 12 M. TÖOJ 32339, Fu. (31) 19 53 60 % 1h«r
lnöna O d 119 S. No I Kıt 1, Ttl: 19 37 32 (4 hu). Wcı: 62155, Fu: (71) 19 Î3 7»
TAKVİM 7 NİSAN 1992 Imsak. 5 02 Guneş 6.31 Oele. 13.11 Ikmdi: 16.49 Akşam. 19 4! YatsrZl 04
AA 72 yaşında
• AA (Ankara) - Büyük önder
Atatürk'ûn milli mücadele yıllannda,
"Tûrkiye'nin sesini dünyaya duyurmak'
amacıyla, 6 nisan 192O'de kurduğu
Anadolu Ajansı dün 72 yaşına girdi. 6
nisanın bu yıl bayrara tatiline
rastlaması dolayısıyla, Anadolu Ajansı
kuruluş yıldönümünü, 10 nisan cuma
günü kutlayacak. Anadolu Ajansı
yöneticileri ve çalışanlan aynı gün,
Anıtkabir'i ziyaret ederek kuruculan
büyük Atatürk'ün manevi huzurunda
saygı duruşunda bulunacaklar.
.Anadolu Ajanai, kuruluşundan bu
yana gittikçe gelişti ve bugün
dünyanm sayılı haber ajanslan
arasında yer aldı. Anadolu Ajanst'nın
uluslararası bir haber ajansı olması
için çeşitli projeler hazırlanıyor. Buna
göre çağın en son teknolojisi
kullanılarak yeni bir yapılanma ile
Anadolu Ajansı'nın yurtiçi ve yurtdışı
haber ağı tüm ülkeyi ve dünyayı
kapsayacak şekilde genişletilecek.
Anadolu Ajansı'nda başta 'görüntü
haber ünitesi' olmak uzere çeşitli yeni
büyük birimler oluşturulacak. AA'nın
görüntülü haber ünitesi, CNN gibi 24
saat hizmet verecek.
Nesin taburcu oldu
• ANKA (Istanbul) - Ünlü mizah
yazarı Aziz Nesin, geçirdiği ameliyat
sonrasında tedavi gormekte olduğu
Florance Nightingale Hastanesi'nden
taburcu oldu. Üç hafta önce kroner
by-pass ameliyatı olan ve beyni
besleyen damarlardan birisinin boyun
bolgesinde meydana gelen daralması
giderilen Aziz Nasin, sağlık
durumunun normale dönmesi üzerine
dün taburcu edildi. Aziz Nesin'in
evinde istirahate çekildiği bildirildi.
Katı atık sorunu
• AA (İstanbul) - Istanbul
Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma
ve Geliştirme Daire Başkanı Tuncer
Çelik, katı atık projesinin inşaatına
hazıran ayında başlanacağım bildirdi.
Çelik, yaptığı açıklamada, İstanbul'da
halen çoplerin Halkalı, Ümraniye ve
Kemerburgaz'a döküldüğünü
hatırlatarak lstanbul'un en önemli
çevre sorunlanndan birinin çöp
olduğuna dikkati çekti. Açığa dökülen
çöplerin çevre idğlığını tehdit ederek
su kaynaklannı ! :rlettiğini belirten
Çelik, belediyenin katı atık çöp
projesinin gerçekleşmebiyle birlikte
eski çöp alanlarının kapatılacağını )
söyledi. Çelik, katı atık projesinin
hizmete gireceği döneme kadar
Halkalı'da geçici olarak yapılacak olan
hijyenik dolgu sistemi için yer tespit
edileceğini bildirdi.
Aliağa santralı
• AA (tzmir) - Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Ersin Faralyalı,
Aliağa Termik Santralı ile ilgili
verilecek olan Danıştay karanna
uyacaklannı belirterek "Hukuk
devletiyiz. Danıştay karanna saygılı
oluruz" dedi. Yapımı konusunda,
kamuoyunda uzun süredir tartışmalara
neden olan ve Danıştay tarafından
hakkında 10 kez yürütmeyi durdurma
kararı verilen Aliağa Termik Santralı
ile ilgili olarak 28 nisanda bir
dunışma daha olacağım belirten
Faralyalı, "Termik santrallar öcü
değildir. Gerekli önlemler almıp
yapılmalıdır. Türkiye'deki örnekler
sadece Yatağan ve Soma'dır. Termik
santral bu değildir" dedi.
Tuz Gölü'ne arıtma
• AA (Konya) - Konya Büyükşehir
Belediye Başkanı Halü Ürün, çevre
tahribatının önlenmesi ve Tuz
Gölü'nün kıırtanlması için arıtma tesisi
kurulmasının şart olduğunu belirterek
arıtma tesisi kurulmasının bazı
kuruluşlan yakından ilgilendirdiğini ve
Çevre Bakanhğı'nın bu işe mutlaka el
koyması gerektiğini söyledi. Halil
Ürün, arıtma tesisinin kurulmasıyla
Tuz Gölü'nün de kurtarılacağmı ve
Konya'nm atıklardan kaynaklanan
çevre kirliliğinin önlenebilmesi için de
devlet desteğine ihtiyaç duyulduğunu
bildirdi.
Gıdalar sağlıksız
• AA (İstanbul) - Eminönü
Belediye Başkam Ahmet Naci Akgün,
İstanbul'da üretilen gıda maddelerinin
yüzde 70'inin sağlığa uygun
olmadığım öne sürdü. Akgün, yaptığı
açıklamada, etkili bir denetim
mekanizmasının olmadığına dikkati
çekerek bu durumun büyük ölçüde
yasalardan kaynaklandığını savundu.
Akgün şöyle devam etti: "Belli bir
üretim normu, standardı yok.
Göstermelik yapılan denetimler bizi
sonuca ulaştırmıyor. Yasalar günün
. koşuUanna uymuyor. Denetime ilişkin
yasalar değiştirilmelidir!' Hıfzıssıhha
Kurumu'nun yetersiz kaldığını ileri
süren Akgün, denetim süreci
kapsammda ilçelerde gıda maddelerini
piyasaya sürülmeden önce inceleyen
bölge laboratuvarlannm kurulmasını
istedi.
Deniz kirletene ceza
• AA (İstanbul) - îstanbul'da son 4
yılda denizi kirleten 159 gemiye,
yaklaşık 6 milyar lira ceza kesildi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çevre
Koruma ve Geliştirme Dairesi
ekiplerince, 24 saat süreyle yapılan
denetimler sonucu, denizi kirleten
gemilerin sayılarında azalma
kaydedildi. Daire Başkam Tuncer
Çelik, "Cezalarımız öyle etkili oldu ki
yurtdışındaki acenteler, Istanbul
Boğazı'ndan geçecek gemileri
uyarıyorlar. Caydırıcı mucadelemiz
sonucu denizi kirletenlerin sayısında
düşüş var" dedi.
500 kez el yıkayanlar, ziyarete gittikleri yerde ortalığı toplayanlar, yatak kirlenmesin diye kanepede yatanlar
TcnıizliğinhastahğadönüştüğünoktaC\N KOZANOĞLU (İstanbul)- Günde 500 defa ellerini vıka\anlar, öm-
rü cam silmekle geçenler. iş görüşmesi için gittikleri büroîarda ortalı-
ğı toplamaya koyulanlar. dezenfekte etmedikleri koltuğa oturama-
yanlar... Gerçek temizlik-titizlik hastaları. kimi zaman "Sen hastasın
valla" dediğimiz sıradan temiz-titiz insanlara pek benzemi\orlar.
Tüm yaşamları tek bir takıntının altında eziliyor, yerleri silmek uğru-
na işlerinden. masalannı düzenli tutmak uğruna arkadaşlarından
olabiliyorlar.
Psikiyatrist Dr. Mustafa Sercan, işin
hastulığa dönüştüğü noktaşı. normallc
anormalın t'arkını "Kiijinın >aşamı ne dü-
/c\dc eıkılcnı\or" sorusunun çevresındc
aramak gcrcktığını sö>lü\or. Bırınsan. te-
mı/lık. dü/cnlılık düzcyi loplum ortala-
masının ü/cnndc olmasına karşın normal
yaşamını sürdürebiliyorsa ve söz konusu
alışkanlıklar benliğine yabancı değilse,
"kurtulmam gerekiyor" demiyorsa hastalık-
tan, anormalükten söz etmenin anlamı yok.
O\ sa ıcmizliği. düzcnliliği. tiüzliği has-
tulık düzcşınc ta^ıranlar. takıntılanndan
kuriulmak ıstcrlcr Ancak. tüm va^ımla-
rını ctkilc>cn. ışlcnnı uksauın. th^kılcrını
/cdclc\cn lakıntılardun sı^nlmuları. klı-
nik tedavi görmedikleri sürece imkânsıza
şakındır. \ ani hilimscl terminolo|i\lc
"omsesiv komplusiv" bir bozukluk söz
konusudur.
"Obscsı\ dcrkcn kastcııiğimiz ıjc\. kışi-
nın akhna takılan. kışinın aklından çıka-
ramadığı. sürcklı olarak da\ranışlarını
yönlendırcn. ba/ı ^c>lcrdcn kaçınmasına
\ol agan dü^üncclcrdır. Komplusı\ dcr-
kcn isc sürckli ıckrarlavan. önle\cmcdiği
\a da önlcmck ıstcdığındı: çeşitli sıkıntılar-
İa karşılaşiığı bir takım c\lemleri kastedı-
\oruz."
K.ırlcnmcmc •utıy-ı icmızkalma lakııı-
lısı çok l'arklı bı imlcnie cr.a\u çıkabılı-
yor. Dr. Sercan'ın anlattığı bir vakadaki
gibı, şckcrın. \alnı/>.\ı şckoıiı. ,M O!<1'JL.J-
na kala\ı takabıltvor bir ınsan. "Bclki
buna şckcr dcğmıştır" dencn lier şc\ dcta-
larca yıkanıyor, eve mcy\e bılc sokulmu-
\or. tedavı görülmck için gclincn kliniktc
özel bir koltuk ^eçilip dakıkalarca sihnı-
yor. \'e sözkonusu vakavı \aşa>an kadın.
beşinci kattaki balkonuna çamaşır asar-
ken a-,ağıdan şettahci geçince. "s^ftalinin
şekeri çamaşırlanmı kirleıtf düşünceMvle
veniden temizliğe girişebiliyor. Temızüğın
takıntışa ve hastabğa dönüştüğü nokuı
böNİesıneupratıcı bir nokta.
tşte, normalle anormali ayıran çizgi-
nin iki yakası için kısa bir rehber:
Temizlik hastaları: Genellikle tek bir ta-
kınulan \ardır. temızlıklc ılgılı diğcr faali-
yctler bu tek lakıntıya cşlık eder. Bazıları
cl tcmızliğıne. bazılan gömlek temizlığınc.
bazıları cam tcmızliğıne takmışıır. Çoğun-
lukla sabit sayılan olıır. Ellerini 30 dcfa
yıkamadan lemiz olamauıcaklarını. 20
defa yıkanmami!}çamaşınn kirli kalacağı-
nı düşünürler. Çamaşırlar çürüyünccye.
elleri parçalanıncaya kadar icmizlık ya-
parlar. Sayıyı şa^ırdıkları anda. orncğın
""eUerimi 26 kere mi yıkamıştım 27 kere
nn" sorusuna kcsin cevap \ercmedıklcrı
anda sıfırdan ba^larlar. İçleri kolay kolay
rahat etmez. temizliğın kevfıni süremezler.
Dr. Mustafa Sercan, kendilerine başvuran
birhastanın sürekli olarak çar^af yıkadığı-
nı ancak ""yatağım kirlenmesin" dıye hep
kanepede yattığını, kocasını da kanepeye
mahkûm ettiğini anlatıyor.
"Kmizler: Temizliğe ortalamanıiı uze-
nnde zaman ayınrlar. çevrelerindc yaşa-
vanları rahatsız ettiklen de olur. Ancak
yaşamlannın normal akışını sürdürebilir-
lcr. Örneğin gömlek ıcmızliğine çok önem
veren bir "temiz", iki gün'üst üste aynı
gömleğı gıydığınde büyük huzursuzluk
duyar anıa nıccbur kaldığında o gomleği
giy er. O\sa bir temizlik hastasına o gömle-
ği gıvdirmenın ımkaııı yoktur.
Mıkrup kapma haslaları: Temizlik has-
lalan\la a\nı duzcyde huzursvızdurlar \e
huzursuzederler. Sosşal suşamlan son de-
rece kısıtlıdır. \anlannda dezenfektan Uı-
şıyanlaraçok sık rasılanır.
Stenller: Aslında "sienller" di>e genel
kabul gönnüşbir adlan yokıur.çok farklı
sözcüklerle tanımlanabılirler. Yoğun de-
zenfektanlar yerinc kolonyayı. alkollü
pamuklan tercih ederler. Mıkrop laşıdı-
ğındun korktuklan e^yalan kolayca feda
ettıklen olur. bir sürü >eydcn hu/ursuzluk
duyarlar. Ancak mıkrop kapma hasıaları
kadar asosyal değıldirler
Düzcn hastaları: Sürekli alarm duru-
munda bir yaşam. "Şımdı ortalığı dağıta-
caklar. şimdi dü/en bozulacak" korku-
suyla geçen günler .. Farklı lipleri vardır.
bazıları kafalarını her y:\in yerlı yerinde
olmasına takar. not defterlcri masanın
ûzerindekı milımı mılıminc belırlenmış, ye-
rinden yarım santim kaysa sinirlcri yay
gibi olur \c yanm santimİik düzelıme ışle-
mı tamamlanmadan başka hiçbır şe\ dü-
şünemezlcr. Sımctromanıye kapılanlar da
düzen hastalan grubu ıçınde değerlendirı-
lebilir. Mekanlarının düzenıne çok bağlı-
dırlar. Bu nedenle odalanna. e\lenne
kimscyi sokmak ıstcmezler. Temizlik has-
taları ve mikrop kapma hastalan gibi
asosyalliğe mahkumdurlar Düzen hasta-
ları kötü nı>eıli insanlar tarafından kulla-
nılabılırier. E\ini/ dağınıksa \e bir düzen
hasuiMnı e\inıze gelmeye ıkna edebilirse-
niz. orialığı toparlavacaktır.
Düzenliler: Düzen hastalarına göre da-
ha sosyaldirler. Kcndı mekanlarındakı en
ufak bir dağınıkhğa. düzeniizliğe. eşyala-
rın belirlenmis noktalardan kaymasına
tahammüllerı \okiur DüzeriMZ ınvmlan
•^ıddetlc ele^tırırler aına bu hassasıvctleri
arkadaşlık ılışkılennı pck etkılcmez. So-
nuçta da\ranı^larma hakım olabilirler.
örneğin sandvıç \cme\c gırdiklerı büfcdc
tezgahın u/ennı Jüzplımeye kalkı^ma/lar
Aslan terbiyecisi Valter Zapaşni, "Karnı tok aslanın kafesine girmek zaten zordu. Şimdi işimiz büsbütün ağırlaştı" diyor.
Rusya'daki 30 sirk yiyecek maddesi bulmakta zorlanıyor
Sirkhay vanları açlıktanölüyor
Haber Merkezi - Rusya'da sirkler, gıda maddesi darlığın-
dan hayvanlann beslenememesi yüzünden kapanma teh-
likesiyle karşı karşıya. İngiltere'de yayımlanan "The Euro-
pean' gazetesinde yer alan habere göre yeterince besleneme-
yen bazı sirk hayvanlan ölüyor. Bunların içindefillerde var.
Rusya'da faaliyet gösteren 30 sirkin içinde en iyi durumda
olanı Moskova Devlet Sirki. Buna karşm Moskova Devlet
Sirki bile hayvanlara yedirecek yiyecek maddesi bulmakta
güçlük çekiyor.
Sirki Yuri Nikulin adh palyaço yö-
netıyor. Nikulın'ın sırkınde hiç ol-
mazsa iki aslana günde gereksindik-
leri beş kilo et yedirilebiliyor. Ülke-
nin en ünlü aslan terbiyecisi Valter
Zapaşni ise aslanlara bu kadar et \e-
rilmesine karşın yine de hayvanlann
kafeslerine girmekten korktuğunu
söylüyor. Zapaşni. "Karnı tok asla-
nın kafesine girmek zaten zordu.
Şimdi işimiz büsbütün zorlaştı" di-
yor.
30 sirkin merkezini oluşturan Rus
sirki kendisine bağlı bölge kuruluşla-
nnı fınanse edecek para bulamıyor.
Bu amaçla da yardım sağlanması
için Devlet Başkam Boris Yeltsin'e
başvurdu.
Nikulin olayı şöyle anlatıyor:
"Kırk beş gün önce Devlet Başka-
nı Yeltsin'e gittim. Benı dinledikıen
sonra hayvanlan beslememiz için bi-
ze devlet yardımı çıkaracağını vaat
etti. Bu konuda bir kararname imza-
ladığmı biliyorum. Ama kararname
muhtemelen karanlık iktidar kori-
dorlannda kayboldu."
Üç ay önce Kinga adh filin hasta-
lanmasıyla olay iyice su yüzüne çık-
mış. Kinga Volgagrad'da bir sirkte
yaşıyormuş. Günde alması gereken
75 kilo yerine ancak 25 kilo yemek
yiyebiliyormuş. Hastalamnca buz gı-
bı soğuk bir kamyonla Moskova"ya
götürülmüş. Bir gece o kamyonda
bırakılmış. sonra da Moskova Dev-
let Sirkı'ne nakledilmış. Kinga"yı
muayene eden baytar, üç şişe ılık vot-
ka. bir şişe tatlı şarap ve bir kilo şe-
kerden oluşan geleneksel ilacı yaz-
mış. ama çok geç olmuş, çünkü
Kinga ölmüş. Nikulin üzuntüyle,
"Zavallı fil öldüğünde halsizlikten
yerde yaüyordu. Oysa biliyorsunuz
filler ayakta ölür" diye anlatıyor.
Başka bir sorun da enflasyonun
sirki de etkilemiş olması. Bir bilet fi-
yaü üç rubleden 15 rubleye çıkmış.
Bu nedenle insanlar artık sirke çok
fazla gelemez olmuşlar. Nikulin bilet
fıyatlanna daha fazla zam yapmama
karan aldıklannı söylüyor. "Çünkü
sirk insanlann ruhsal vitaminidir"
diyor.
Sirkin en görkemli dönemi Stalin
iktidan sırasındaymış. Nikulin o dö-
nem daha çok genç bir palyaçoymuş.
Nikulin o dönemi şöyle anlatıyor:
"O dönem turnede olduğumuz za-
man bize öncelikle geçiş hakkı tanı-
mrdı. Bütün hayvanlara da uluslara-
rası bir anlaşmanın gereklerine göre
bakıhrdı. Ama o dönem insan hakla-
nnın durumunun en kötü olduğu
dönemdi."
Bugün ise sirkin 6 ayısı. 30 köpeği.
2 aslanı, 4 midillisi. 8 an, 11 papağanı
açlık sınınnda değıl. ama durumlan-
nın pek de parlak olduğu söylene-
mez.
Nikulin, Boris Yeltsin'den bekle-
nen yardım çıkmadığı takdirde ken-
dine göre bulduğu çözüm planım
şöyle açıkhyor:
"Son çare olarak hayvanlan Mos-
kova Belediyesi önüne getirecek ve
kafeslerini açacağım."
Tam bunlan söylerken de yardım
yetişti. Japonya'dan beş bin dolar
gönderilmişti. Nıkulin'in yüzü ay-
dınlandı. "Bu paralarla ne kadar et
alabileceğimi biliyor musunuz" diye
neşeyle sordu.
Ama dığer sirk hayvanlan Mosko-
va Devlet Sirki'ninkiler kadar şanslı
görünmüyor. Onlar hâlâ Yeksin"in
çıkaracağ'ı yardım kararnamesini
beklivorlar.
Ruslar seks mağazasını çok sevdi
Haber Merkezi - Moskova'da açı-
lan Rusya'nın ilk "sexshop'u büyük
ilgi görüyor. Büyük oranda erkekle-
rin. bunlann yanında kadınlann ve
yaşlıca çiftlerin gezdiği dükkânda
erektörler. vibratörler, şişme plasük
bebekler, afrodizyaklar yanında sek-
si iç çamaşırlan da satışa sunuluyor.
Süddeutsche Zeitung gazetesinde-
ki habere göre kapısında "Magazin-
Salon lntım' yazıh mağazaya girebil-
mek ıçın 20 ruble ödeyen Moskovalı-
lar kapıda sıra bekliyorlar. Mağaza-
nın açılması Moskova'da yayıldık-
tan sonra insanlar o kadar ilgı
göstermişler ki kapüar ilk günlerde
buna dayanamamış ve kınlmış. İlgi-
lilerin belirlüğine göre tüm cumhuri-
yetlerden. hatta Sibirya'dan sırf bu
mağazayı görmek için gelen insanla-
ra rastlanıyor.
Mağazanın kadın yöneticısi Tat-
yana Argako\a, sexshop nitelemesi-
nı kabullenmıyor. Ona göre mağaza.
"seksüel kültür propagandası için
açılan bir merkez."
Kendısini bir seks patoloğu olarak
tanıtıp kendi satış birımlerinın.
Rusya da seksüel tedavı \e yardımda
ouıuııuıı Medızııiü ı reproduklıo'
adh tek merkezin bir kolu olduğunu
\ureulu\or ve eklivor: Bu ülkede bı-
zım ıdeolojik bir işlevimiz var. Yine
de insanlar bu mağazaya şimdiye ka-
dar görmediklen şeyleri görmeye ge-
liyorlar. Müşteriler daha çok ıç
çamaşırlan \e uyancı ilaçlarla ilgıle-
nıyorlar.'"
Tatyana Argakova, gelecekte \i-
deo kaset saıışı yapabilecekleri. ero-
tık sanat eserleri sergılenebilecek
mağazalar zincırinın düşünü de ku-
ruyor: "Bu. zaman meselesi. Her şe-
ye rağmen bir pazara sahıbiz ve yatı-
nm yapacak Baulı ortaklar anyoruz
Şu anki sorunumuz bızim \e müşte-
rilerin ancak rubleyle ödeme yapa-
bilmesi."
Raflann önünde şaşkınlık dolu ta-
vırlan ve fısıltılı konuşmalanyla do-
laşan müşteriler. bulamadıklan şey-
ler için bir form doldurarak istedikle-
rini 2-3 hafta sonra elde edebiliyor-
lar. Ne var kı çoğu Uzakdoğu"dan
ithal edilen cinsel gereçlerin fiyatlan
'el yakıyor". Bir'şişmebebek'ın fıyatı
75ÖO ruble. Bu para bırçok Mosko-
valırun yıllık gelinnin yansı. Mağa-
zayı dolaşan Moskovaİı bir adam bu
lür bebeklerin kendisini pek ilgilen-
dırmedığıni söyledikten sonra ılgınç
bir karşılaşurma yapıyor: "Bu pa-
rayla sahicisinı en az yedi gecc için
sağlayabılirim."
Türk kadını da
az çocuktanyana
ANKA (Ankara) - Türk kadınları artık Batılı hem-
cinsleri gibi çok az çocuk istiyor. Evli kadınla-
nn yüzde 22'si tek çocuğu yeterli görürken tek
çocuklu kadınlann yüzde 72'sinin yeni çocuk
yapmak konusunda istekli oldukları, yüzde
6'sının kararsız olduğu belirlendi.
İki çocuklu kadınlann yuzde
87'si, üç çocuklu kadınlann
yüzde 93'ü 5 ve daha çok ço-
cuklu kadınların ise yüzde 98'i
yeni çocuk istemiyor.
Sağlık Bakanhğı istatistikle-
rinden yapılan belirlemeye gö-
re yeni çocuk isteği ıki çocuk-
lu annelerde yüzde 12, üç ço-
cuklu annelerde yüzde 5.7'ye
kadınlann yüzde %'sı yeni ço-
cuk istemediğini bildirirken 5
ve daha fazla çocuklu kadınla-
nn yüzde 98'i de bu sayıyı ye-
terli görüyor. Bu kadınların
binde 2'si ise yeni çocuk iste-
yip istemediğinden 'emin
değil.'
Türkiye'de kadınların mo-
dem doğum kontrol yöntemle-
düşüyor. Üç çocuklu kadmlar-
n n ı b l l l
P bılmedıklennı ortaya
dan yüzde 6'sı yeni çocuk için Ç»karmak amacıyla bakanhğın
istekli görünürken 5 ve daha vaP
1
* araştırma sonuçlarma
fazla çocuklu kadınların yüzde göre de kadınlann yüzde 99'u
2'sinin yeni çocuk istedikleri modern yöntemlerden haber-
görüldü Çocuğu olup da yeni dar, ancak kadınlann büdikleri
çocuk isteyip istemediğine he-
b u
yöntemi kuUanma ytlzdele-
nüz karar veremeyen kadınla- "• yfnyı geçmıyor. Kadınların
nn oranı tek çocuklularda yüz- ^ ^
5
?
s ı
SŞİeneksel korunma
de 6'ya, iki çocuklu kadmlar- yöntemlerını uygulamayı sür-
da ise yüzde 4'e yaklaşıyor. düruyor. Modern yöntçniı kul-
lanan kadınlann oranı 1978 de
Tek çocuklu kadınlann yuz- yuzde 36 olup, 1988'de 50'ye
de 22'si çocuk sayısını yeterli yükselirken doğal yöntemleri
görürken iki çocuklu kadınla- kullananların oranı da 10 yıl
nn yüzde 84'ü, üç çocuklu ka- içinde yüzde 64'ten 50'ye düş-
dınlann yüzde 93'ü, 4 çocuklu tü.
Kadının yoksulu, erkeğin
zenguü sigarayı seviyor
ANKA (İzmir) - Türkiye'de
gelır düzeyi düşük kadınlarla.
yüksek gelirli erkekler daha
çok sıgara içiyor.
Ege Üniversıtesi Tıp Fakül-
tesi Göğüs Hastahklan ile
Halk Sağlığı Ana Bilim Dalla-
nnın bin kişiyi sorgula^arak
yaptığı ortak araştırma, siga-
rayı en çok kimlerin içtiğj soru-
suna ilginç yanıtlar verdi.
Kişılerin cins. yaş. eğitim.
sosyo-ekonomik düzey gibi et-
menlerin sigara ıçme ahşkanh-
ğına etkıleri ıncelenen araştır-
mada. gelir düzeyı çok yüksek
olanlarla, gelir düzeyi çok dü-
şük olanlann orta düzeyde ge-
lir seviyesine sahip olanlardan
çok daha fazla sigara içtikleri
belirlendi. Gelir düzeyi düşük
erkeklenn yüzde 6'sı. kadınla-
nn ise yüzde 29'unun sigara
içme ahşkanhğma sahip ol-
dukları, orta gelir grubunda ise
erkeklerin yüzde 6'sının, ka-
dınlann ise yüzde 8'inin sigara
içtikleri ortaya çıktı. Yüksek
gelir grubunda erkekierin yüz-
de 43. kadınlann yüzde 15'inin
sigara tiryakisi olduğu açıklan-
dı.
Göğüs Hastahklan ve Halk
Sağlığı Ana Bılim Dallannın
ortak araştırmasında öğrenım
durumlanna göre sigara içıci-
lerinin oranlan şöyle sıralandı:
"İlkokul mezunu erkeklerin
yüzde 45'i. kadınlann yüzde
25'i, lise \e dengı okul mezunu
erkeklerin yüzde 37'si. kadın-
lann yüzde 50'si, yükseköğre-
nim görmüş mezun erkeklerin
yüzde 28"ı, kadınlann ise yuz-
de 32'si sigara alışkanlığına
sahıpler."
Aynı araştırmada, erkekler-
de kalifıye olmayan işçüerin
kalifıye işçilerden daha fazla si-
gara tükettiği, kadınlarda da
ev hanımlannın bir işte çahşan
kadından daha çok sigara içti-
ği belirtildi. Araştırmada, tica-
retle uğraşan erkek \ e kadınla-
nn en az sigara içen grubu
oluşturduğu savunuldu.
KOÇ
BOĞA
İKİZLER
YENGEÇ
ASLAN
BAŞAK
TERAZİ
AKREP
YAY
OĞLAK
KOVA
BALIK
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
900
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
231
AŞK FALINIZ
Seviyorsunuz...
Ama acaba yıldızlar O'nun hakkında ne diyor?
Arayın, Ata Nirun cevaplasın!
Murluluöun kapısı aralansın,
aşk yıldızınız hep parlasın...