05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10NİSAN1992CUMA HABERLER Vali-HEP tartışmasılAA(Diyarbakır)- Diyarbakır Valisi Ibrahim Şahin, Halkın Emek Partisi İl Başkanı ile arasında geçen telefon konuşmasının çarpıtılarak basına aktanldığını söyledi. HEP Genel Merkezi'nce gazete ve ajanslara fakslanan basın bülteninde. Vali İbrahim Şahin ile HEPİl Başkanı Hüseyin Turhal arasında geçtiği öne sürülen telefon konuşmasına yer verildi. Bültende yer alan ifadede, Diyarbakır Vaiisi'nin HEP İl Başkanı'na. "Bu olaylan siz kışkırtıyorsunuz. Milletvekilleriniz bildiri dağıtıyor. Bu kan akacak" dediği ileri sürüldü. Diyarbakır Valisi İbrahim Şahin ise telefon görüşmesinin carpıtıldığını belirterek AA muhabirine şunlan söyledi: 'İl Başkanı bana telefonda "Sayın Valim, Silvan'da olaylar oluyor. Bir önlem düşünüyor musunuz* dedi. Ben de kendisine "Bu olaylan tahrik etmezseniz bu olaylar olmaz veya az olur. Baa milletvekilleriniz basın bildirisi adı altında bazı yayınlar neşrediyorlar. Bunlar tahrik değil mi? Anlatabildım mi sayın başkan' dedim. Cevap vermeyince telefonu kapattım Kan man lafı etmedim". KÜPt partisi olmaz • AA (Ankara) - MÇP Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili Rıza Müftüoğlu. "Uluslararası baskı gruplannın Türkiye'ye yönelik subjektif, kasıtlı ve bölücü tavırlannın yoğunlaştığı bir ortamda 'Kürdistan partisi'nin kurulabileceğıne ilişkin görüşlerin gündeme getirilmesi dikkat çekici ve düşündürücüdür" dedi. Müftüoğlu, TBMM'de bugün düzenlediği basın toplantısında. bölücülüğe karşı tavizlerin. bölücü tezlerin herhangi birini kabul etmeklevebunlan tartışmaya açmakla başlayacağını söyledi. Müftüoğlu şöyle devam etti: " 'Türkiye'de federatif sistem t§ıftşılmalıdır\ "Bende Kürt kanı oJabılir' şeklinde beyanlar, bu sözde 'reformist' yaklaşım gayretlerinin ürünleri olmuştur. Ancak bu gibi yaklaşımlar sadece bölücülüğe şevk ve cesaret vermiştir". Özal-Demirel davası • ANKA (Ankara) - Çumhurbaşkanı Turgut Özal'ın "Çankaya gafİet delalet hıyanet içinde" diyerek kişilik haklanna saldmda bulunduğu gerekçesiy le DYP Genel Başkanı vc Başbakan Süleyman Demırel aleyhine açtığı 500 mily on liralık manev i tazminat davasının bugünkü duruşmasında kararaçıklanacak. Anayasa değişikliği • AA (Ankara) - ANAP'ta, anayasa değişikliği konusunda çalışmalar yapılıyor. Adalet Eski Bakanı, Gümüşhane Milletvekili Oltan Sungurlu'nu başkanlığında. Çorum Milletvekili Ateş Amiklioğlu, İstanbul Milletvekili Tunca Toskay, Ağn Milletvekili Hasan Fecri Alpaslan. Aydın Milletvekili Yüksel Yalova ve Kastamonu Milletvekili Murat Başesgioğlu'ndan oluşan komisyon çahşmalannı sürdürüyor. Komisyonun çahşmalannı önümüzdeki günlerde tamamlayıp hazırladığı metni ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'a sunması bekleniyor. ANAP-Törk-İş diyaloğu • AA (Ankara)-ANAP Sosyal İtişkıler Başkanhğı, partinin mesleki ve sosyal kuruluşlarla ilişkilerini güçlendirmek, istek ve sonınlannı öğrenmek amacıyla bu kuruluşlann üst düzey yöneticileriyle görüşmeler yapacak. ANAP'ın sosyal işlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Fahrettin Kurt, geniş kitleleri ve toplumun çeşitli kesimlerini bünyesinde bannd:ran mesleki ve sosyal kuruluşlarla iktidarlan döneminde sağlıklı bir diyalog kurulamadığına dikkati çekti. Kurt, ilk olarak bugün Türk-İş'i ziyaret edeceklerini de belirterek Genel Başkan Şevket Yılmaz ve öteki yöneticilerle görüşeceklerini sözlerine ekledi. Bakanlar Kurulu bildirisinde, devletin Güneydoğu'da 'dikkat, şefkat ve azami itina' ile görev yaptığı belirtildi Hiçbir devlet bölücülüğe iziıı veremez'CUMHURIYET (Ankara)-Başbakan Sülevman Demirel'inbaşkanlığında loplanan Bakanlar Kurulu. Güneydoğu olaylan ile ilgili bir bildiri yayımladı. Bıldirıde " Ülkenin bölünmez varlığı olan bir yurıköşcsındemeydanagclmış olaylann. mılİetın vazgeçılmez ve aziz bir parçası olan yöre halkının. yine herkesin müşterek malı olan \atanda. bırlik ıçmde>aşama karan ve haklannın de\ let tarafından korunmasından ibaretolduğu"be!ırtildı. Bildindedahasonra "Budevletgörevı, tamamı ılehukuk ıçerisinde. dikkat. şefkat ve azami itina ile ycrine getırilmiştir. Bundan sonra da aynen övlc devam edecektir" dv.nildı. Diın saat 10 00'da başlayıpyaklaşık iki saat süren Bakanlar Kurulu toplantısının ılK bölümündeağırlıklı olarak demokratikleşme paketı \ e yapılacak reformlar üzerinde duruldu. Toplantının ardından basına açıklanan Güneydoğu olaylanyla ilgili bildinde. Türkiye Cumhuriyeti'nin. tarih boyunca devlet olmasını ve bugün de dünyanın en hassas bölgesinde varlığını güçlü bir şekilde sürdürmesini, engin devlet tecrübesinin yanında büyük insanlık anlayışına ve ülkesinde yaşayan herkesi adalet ve şefkatle kucaklamasına borçlu olduğu kaydedıldı. "Millet"anlayışıiçerisinde"ırk"esasına daj anan bir tanımlamanın günümüz çağdaş hukuku tarafından "geçmişin karanlığında bırakıldığı" savunulan bilidiride şöyle devam edıldi: "Bugünkü Türkiye Cumhuriyeti'nin yerini ald:ğı büyük imparatorluklar ise evrensel hukukun bu >eni \e değerli kavramını, asırlar önce bir toplum \ e devlet hayatı biçimi olarak bütünüyle yaşamıştır. Üç kıta üzerine dağılmış, ayn din, dil, ırk ve renge mensup milyonlarca insan, asırlar boyu bu devlet anlayışı \ e adaletı içensinde huzur ve mutlulukla yaşamışlardır. Bugünkü çağdaş Türkiye Cumhuriyeti de bu köklü devlet geleneğini. çoğulcu ve katılımcı demokrasi ruhu ile bütünleştirmış olarak kararlılıkla sürdürmektedır. Hukuk devletı kavramı, cumhunyetı. bir kurumlar ve kurallar bütünü olarak tanımlar. Çağdaş devletteisebaştagelenkuram.milletin kavıtsızşartsızegemenlığıveeşitliğidir. Bugün Türkiye Cumhun>eti'nde yaşayan herkes. nerede oturursa otursun, hangi etnik kökenden gelırse gelsin, hangi din ve mezhebe bağlı olursa olsun. aynı imkan \e haklarla milli egemenliğe iştirak eder. Türkiye Cumhuriyeti'nin ne hukukunda, ne de idare ve uygulamalannda bunun aksini gösterecek tek bırömek yokıur." Bakanlar Kurulu bildirisinde, devlet kurallanntn en başında ülke ve milletin bütünlüğünü koruma görevinin geldiği işaret edılerek. bunlan parçalamaya yönelik herhangi birhareketemüsaadeedilmesinin, dünyada hiçbir devletten beklenmesi veya istenmesinin mümkün olamayacağı belirtildi. "İnsanlık ailesinin hukuka bağlı çağdaş bir üyesi olan Türkiye Cumhuriyeti'nin bugünkü anlayış ve uygulamalan da bundan başka bir şey değildir" denilen bildıride, bu konuda bütünüyle ülkehalkından vedünya kamuoyundan anlayış beklendiği vurgulandı Demirel en beğenflen politikacı GÜVDÜZ İMŞİR (İstanbul) - Ba^bakan Sulcynıan Demırel. dünyanın globalleşme (küresclleşme) denilen bir ka\ramla kucak İuıcağj olduğunu. bunun da çjlışma ve yaşa- ITMŞI bcraberındc gciırdığını söyledi. Demı- rel. ••Berdber çalışma ve yaşamanın da ko- künde barı^ y jtmakıadır Bunun içinde hem hanş hem hiirnyet hem de refah olacaklır Her ıkısi de beraber olacaktır" dcdı. Boğa/ıçı CniNLTMtcsı'nın kuruluşunun 2ü. >ılı nedenıyle dü/enlenen kuılama programı dün Murai Dikmen Salorıu'nda gerçekleştı- nldı. Törende. öğrencıler tarafından şeçilen "Son 20 y ılın en ı>ilen" dc plakctlc ödüllendi- rildi. Öğrencıler tarafından son 20 yılın en beğenilen politikacısı seçilen Başbakan Sü- leyman Demırel'e de ödülü Boğaziçi Ünıver- sitesı Rektörü Eraün Toğrol tarafından venl- dı. Toplantı salonuna gınşte öğrencilerin bü- yük tezahüraııyla ayakıa alkışlanarak karşı- îanan Süleyman Demırel. burada yaptığı konuşmada dünyadakı değışimler \e Tür- kiye'nın konumunu özetledı. Demırel. "Benı son 20 yılın en beğenilen politikacısı seçmışsınız. vcyahut hangi şekilde seçtıysenız Demirel Boğaziçi Üniversitesi'nde öğrencilere, "Beni birinci seçmekle iizerinize husumet çekersiniz" dedi. (ALİ ÖZ) birıncı seçmişsiniz. Beni birinci seçmekle üs- tünüze husumet çekersini/. Zaten kimi seçse- niz de husumet çekersını/'dedi. Boğaziçi Lnıversiiesı öğrcncileri tarafın- dan sıyasetten sanata. spordan sinemaya kadar son 20yılın en beğenilen kişileri ise şöy- le belırlendi: En beğenilen politikaa, Süley- man Demirel: mıllet\ekıli. Adnan Kahveci: klasik müzik sanatçısı, Güher-Süher Pekinel kardeşler: Türk pop müziği sanatçısı. Banş Manço. Sezen Aksu: tiyalro sanatçısı, Fer- han Şensoy; sinema yönetmeni, Ömer Ka- vur; mizah sanatçısı. Levent Kırca. ressam, Bedn Baykam: kankatürist, Turhan Selçuk. En çok okunan gazete, Milliyet; köşe yazan Altan Öymen; kitap yazan, Orhan Pamuk. En beğenilen sporcu. Rıdvan Dilmen: i- şadamı, Cem Boyncr; fırma. Koç Holding. En beğenilen bankacı. Rüşdü Saracoğlu; banka. Yapı ve Kredi Bankası; TV programı. 32. Gün; TV yapımcısı. Mehmet Alı Birand. En çok şevilen öğretim üyesi. Prof. Dr. Fer- hunde Özbay, Prof. Dr. Yorgo İstefanopu- los. 'Güneydoğu'da Türk varlığı'nı araştırmalan iki kez istenmesine rağmen üniversitelerde hareket yok YÖK'ün 'KürtgenelgesPniMGK istemiş HAKAN AYGÜN/DOĞAN AKIN (Ankara) - Yükseköğretim Kurulu'- nun (YÖK) üniversitelere "Kürt genelgesi" göndermesini, Milli Güvenlik Kurulıfnun (MGK) istedigi belirlendi. MGK'nın isteği doğrultusunda YÖK'ün gönderdiği iki ayn genelgeye karşın. üni- versitelerin Güneydoğu'daki Kürtlerle ilgili araştırma ve bölücü yayınlara karşı yayın yapma yoluna gitmediği öğrenildi. MGK. YÖK'ten üniversitelerde Kürtlerle ilgili araştırmalar yapılmasını ve bölücü ya- vınlara karşı mücadele edilmesını ilk kez 1990'da istedi MGK'nın yazılı talimatı üze- rine. YÖK üni\ersıtelere 12 Ekım 1990tarihli bir genelge gönderdi. Genelgede. ünıversıtelerin öğretim planına dahıl edılmesı ıstenen konular arasında "Do- ğu ve Güneydoğu'daki aşıretlerin idari ve sosyal yapılan. Kürtçe. Nevruz Bayramı ve bölge halkının etnolojik yapısının incelenme- sı" yer aldı. Genelgede, bu konularda konfe- rans. sempozyum. semınerler düzenlenmesı istendi ve konuyla ilgili faaliyet gösterecek öğretim üyeleri ve öğrencilerin adlannın da MGK'va ıletileceği ifade edıldi. Genelgede. Güneydoğu'da yaşayanlann Kürt olarak tanımlanmasından kaçınılırken. araştınlması ıstenen inceleme ve tez konulan şöyle sıralandı: "- Aşıretlerin idari ve sosyal yapısının ince- lenmesi. - Aşiretlerin Orta Asya Türk aşiret yapılan ve Anadolu'nun diğer bölgelerindeki aşiret yapılan ile mukayeseli olarak ıncelenmesı. - Bölgenın gelenek. görenek, adeı. din ve batıl inançlar açısından incelenmesi. - Suç ve suça iten faktörlerin incelenmesi. - Aile yapılan, ekonomik görev dağılımı. üretımi etkileyen faktörler açısından incele- me vapılması. - Bölgede yapılan yatınmlann sosyal yapı- da meydana getirdiği değişıkliklerin izlenme- si." YOK'ün yazısında. "bölgede konuşulan ağızlar" olarak nitelenen "Zaza ve Kur- manç" ağızlannın Türk lehçeleri ile karşılaş- tınlması isteği de yer alırken, "Zaza ve Kurmançlarda halk hekimliği terminolojisi ve diğer Türk boylanyla mukayesesi" ifadesi- ne ver verilerek, Zaza ve Kurmançlann birer Kürt değil Türk boyu olduklan dolaylı ola- rak ifade edildi. îlk genelgenin üniversiteleri harekete geçir- memesi üzerine, MGK'nın, YÖK'ü yeni bir genelge.göndermesı için uyardığı öğrenildi. Bunun üzerine. YÖK 7 Kasım 1991 tarihin- de. üniversitelere ikinci bir genelge gönderdi. Bu genelgede, "koordinatör makam" olarak MGK'nın adının vurgulanmamasına özen gösterildi. îkinci genelgede de. "Güneydoğu'daki Türk varlığının tespit edilmesi" istenerek. Kürt tanımlamasına yer verilmemesi tercih edildi. İlk genelgeden farklı olarak ikinci ge- nelgede. özellikle bölücü yayınlara karşı üni- versitelerin de yayın yapmalannın gerektiği vurgulandı. Konuyla ilgili olarak Cumhuriyet'in soru- lannı yanıtlayan yetkililer. üniversitelerin Kürtlerle ilgili araştırma yapılmasına ilişkin genelgeleri fazla dikkate almadığını doerula- dılar. Genelgelerin YÖK'ün değTl. MGK'nın isteklerini yansıttığına da dikkat çekildi. îlçe başkanlan polisi sorumlu tutuyor Malkara olaylan si\ asi deprem gibi NAİM ÖRÜ (Tekirdağ) - Tekirdağ'ın Malkara ilçesin- de bir kahvenin taranması ile başlayan gerilim aza- lırken. Malkara Emniyet Müdürü Kemal Anul ile bazı emniyet mensuplan il merkezine alındı. Malkarada iki gün önce Ha- cı Evhat mahallesındeki bir kah\ehanenin taranması ve Mehmeı L'vsal adlı kişinın ölü- müyle başlayan olaylar. ilçede küçük çaplı bir "siyasi depre- me" neden oldu. Bırgrup Mal- karalı, L'ysal'ı öldürdükleri öne sürülen Kahraman Sütçültr ve Cihan Göçmenli'nın, Karslı işadamı Zeki Bulutoğlu'nun ta- limatıyla hareket ettiğini iddia ederek, Bulutoğlu'nun ışyennı ve otomobılını tahnp etmışler- di. Grup daha sonra " Kürtler dışan" sloganı atarak. Bulu- toğlu'nun Malkara dışında bu- lunan akaryakıt istasyonuna doğru harekete geçrnişlerdi. Ancak güvenlik güçlerinin mü- dahalesi ve DYP Tekirdağ Mil- letvekili Muhtar Mahramh'nın aray a girmesi üzerine göstericı- ler, E-25 Karayolu üzenndeki akaryakıt istasyonuna ulaşma- dan durdurulmuştu. Olaylann genışlemesı üzeri- ne. Malkara'ya giden Tekirdağ Valisi Şenoi Engin vatandaşla- ra hitaben hükümet kona- ğından yaptığı konuşmada hal- kın sakin olmasını istedi. Ancak göstencıler dağılmaya- rak. bir parktaki masa ve san- dalyeleri ateşe verdi ve itfaiye- nin de ateşi söndürmesine engel olmak istedi. Olayın bastınlmasından son- ra, bir araya gelen DYP, SHP ve ANAP ılçe başkanlan. Te- kirdağ Valisi Engin'le görüşe- rek, gelişmelerden polis ve jan- darmanın haberi olmasına karşın hiçbir önlem alınmadığı- ru ve olaylann patlak vermesin- dekı sorumluluğun polis ve jandarmada olduğunu savun- dular. İlçe başkanlan. olaylann başlangıcının siyasi vanı bulun- madığını, ancak bazı kişilerce Kürt-Türk karşıtlığı olarak yo- rumlanmak ıstendiğini söyledi- ler ve "buna mani olunmalı" dediler. Bu arada olaylann. Mal- kara'da kömür ocaklan. akar- yakıt istasyonu, kahvehane iş- leten ve müteahhitlik yapan Zeki Bulutoğlu'nun halk üze- rinde kurmak istedigi baskıdan kaynaklandıgı ıddia edildi. Bu iddiayı ortaya atanlar. Bulu- toğlu'na karşı ekonomik ambargo uygulanması önerisi- ni getırdiler. Yaklaşık 22 bin nüfuslu ılçe- de dün, yaşam normale dönme- ye başlarken, Doğu kökenli bir çok vatandaşın işyerlenni aç- madığı gözlendi. Emniyetçiler alındı Parti ıl başkanlannın, bazı emniyet mensuplannın görev yerlennin değiştirilmesine iliş- kin taleplerinin Valilikçe uygun görülmesi üzerine. Malkara Emniyet Müdürü Kcmal Anul ile 3 emniyet görev lısı ıl merke- zine alındılar. Malkara ılçe emniyet müdürlüğüne ise Çer- kczköy İlçe Emniyet Amiri İh- san Eryılmazgctirildi. Korucubaşı Hazım Babat (ortada kravatlı), teröristlere karşı savaşı kanlannın son damlasına kadar sürdürecekle- rini söyledi. Konıculuk sisteminin yanlış anlaşıldığını belirten Babat, "Biz güvenlik güçlerinin bir koluyuz" dedi. Korucubaşı Hazım Babat, terönstlere istedikleri fırsatı vermeyeceklerini söyledi. 'BölgedeTürkbayrağıdalgalanır' AA (Şenoba)- Şırnak'ın Irak sınınnayakınŞenoba buca- ğında görev yapan korucubaşı Hazım Babat, koruculann güvenlik güçlerinin bir kolu oiduğunu belirterek bölgele- rınde Türk bayrağından başka bayrak dalgalanmasına 17ın vermeyeceklenni söyledi. 360 korucunun görev yaptığı Şenoba'nın korucubaşı ve Babat aşirctınm lideri olan Hazım Babat (33). Türkiye Cumhunyetı vatandaşı olduklannı ve 1985 yılından beri terörörgiüü iledevlettenyana tavıralarak mücadele etlik- lennı söyledi. "İnsan hakları koruyuculan nerefie?" Korucubaşı Hazım Babat. bir terörist öldüğünde ya da bir başka olay olduğunda insan haklan kuruluşlarının ayağa kalklığmı ifade ederek "Bizımdeçocuklarımız. kızlannıız. kadınlanmız katledildı. Terönstler kardeşlerımızı elekınk dıreklerıne astı. O 7aman insan haklan sav unuculan nere- deydi' Ncden bı/e gelıp derdimizi sormuyorlar?Gelsinler. konuşsunlar, bızı de tanısınlar" şeklinde konuştu. Babat. basın-yayın organlanna yetkili yetkistz çok sayıda kişinin korucular hakkında demeçler verdiğini, bu kişile- rin konıculuk sistemini tanımadıklannı da kaydederek "Gelsinler, aramızda bizimle konuşsunlar. Koruculuğun ne olduğunu öğrensinler. Biz devletin güvenlik güçlerinin bir koluyuz. Devletimiz için mücadele ediyonız" dedi. "Başka bayrak dalgalanamaz" Korucubaşı Babat, devletten en önemli isteklerinin un- vanlannın başmdaki "geçici" kelimesinin kaldınlması ol- duğunu, Ankara'da bir tek yere bağlanmalannın sağlan- masını da istediklerini ifade ederek şöyle dedi: "Bu isteklerimizi hükümelimizin yerine getireceğinc inanı- yoruz. Biz de teröristlerle savaşımızı kanımızın son damla- sına kadar sürdüreceğimizi söylüyoruz. Biz devletimız için vanz. Teröristlere istediklen fırsatı vermeyeceğiz. Bölge- mizde Türk bayrağından başka bayrak dalgalandırmaya- cağız". Eceviften devlete itham: G.Doğu'da ipinucu iyice eldenkaçmış CUMHURİYET (Ankara) - Demok ratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Bü- lent Ecevit, dün Ankara'da düzenlediği basın toplantısında, hükümetin Güney- doğu'da "havlu attığım" öne sürdü. Ecevit. ANAPİ Genel Başkanı Me- [ suı Yılmaz ile SHP I Genel Başkanı. | De\ let Bakanı ve ; Başbakan Yardım cısı Erdal İnönü'- nün "sıcak baktık- lan" bir Kürt partı- sinın kurulmasın- dan duyduğu en- dişeyi ise şöyle dile getirdi: "Kürt partisınin ardından 'Türk partisi' de gelirse veya değişik etnik gruplann par- tileri de gelirse memlekeü'n hali ne olur? Bu durumda memleketin halinin ne olaca- ğı Yugoslavya'nın halinden bellidir. Çok partili rejime geçiş aşamasında etnik parti- ler kurulması Yugoslavya'nın parçalan- masında çok önemli bir etken olmuştur." Erdal İnönü'nün Viyana'da PKK yan- lılanna hitaben "terörü bıraktıklan tak- dirde TBMM'ye girebileceklerini ve yasa önerisi vererek aynlmayı bile gündeme ge- tirebileceklerini" söylemesini yadırgadığj- nı belirten Ecevit şöyle devam etti: "Ülke- nin bölünmesı için siyasal faaliyet göster- mek bizi yetennce demokrat olmamakla suçlayan Almanya'da bile ağır bir anaya- sa suçudur." DSP lideri Ecevit, dünkü Meydan gaze- tesinde Behiç Kılıç'ın köşesinde yer alan ve PKK liderlerinden Nizamettin Taş ile bir TPAO yetkilisi arasında geçtiği iddia edilen "pazarlık"a atıfta bulunarak, bazı resmi ve özel kuruluşlann inşaat süresince kendilerine karşı eylem düzenlenmemesi için PKK'ya büyük rüşvetler verdikleri yolunda 2 nisanda TRT'de yayımlanan açıkolurumda söyledıklennin doğrulan- dığını belirtti. Hükümetin artık susmaması gerektiğini söyleyen Ecevit, konuyla ilgili derhal bir soruşturma başlatılmasını istedi ve "şef- faflık kuralı her şeyden önce bu konuda uygulanmalıdır" dedi. Ecevıı, bir gazetecinin sorusu üzerine de, devletin Güneydoğu'da "havlu atmış" durumda olduğunu söyledi. Başbakan ve İçişleri Bakanı'nın son günlerdeki açıkla- malanndan devletin bölgede yitirdiği oto- riteyi yeniden kurmaya çalışüğının anla- şıldığını ifade eden Ecevit, "Ancak ipin ucu iyiden iyiye kaçmıştır" dedi. Ecevit aynca. Güneydoğu'da teröristlere karşı öldürücü silah kullanılmaktan kaçınılma- sını. bunun yerine etkisiz hale getirici si- lahlann tercih edilmcsıni savundu. Fezlekekrizi tırmanıyor CUMHURİYET (Ankara) - Ankara DGM Başsavcılığı'nın, 16'sı bağımsız, 6'sı SHP'li 22 HEP kökenli milletvekili hak- kında hazırladığı fezlekenin yaratüğı kriz tırmanıyor. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un. Ankara DGM Başsavası Nusret Demiral tarafından değiştirilmeksi- zın ikinci kez gönderilen feziekeyi yeniden iade edeceği belirtildi. Cindoruk'un, fezle- kenin hiç değişikliğe uğratılmadan gönde- rilmesine ve Demiral tarafından fezlekeye eklenen iade yazısında yer alan ve kendisini de suçlayan ifadelere sinirlendiği öğrenildi. Ankara DGM Başsavcılığı'nın, 22 HEP kökenli milletvekili hakkında, TCK'nın 125. maddesi uyannca "vatana ihanet" suçlamasıyla hazırladığı ve bu suçtan ötürü idam cezası istemiyle yargılanabilmeleri için dokunulmazlıklannın kaldınlması is- temini içeren fezlekesi, ikinci kez TBMM BaşkanlığYna ulaştı. Başsava Demiral ve yardımcılan tarafından hazırlanan fezleke ilk gönderildiğinde. TBMM Başkanı Cin- doruk tarafından, içerdiği ifadelerle Mec- lis'e hakaret edildiği, yasama, kürsü ve milletvekili dokunulmazlığp ilkelerine aykı- nlık oluşturduğu gerekçesiyle başsavcılığa iadeedılmişti. DGM Başsavcıhğı, iade edilen feziekeyi hiçbir değişikliğe uğratmaksızın 18 sayfa- lık iade yazısıyla birlikte yeniden Meclis Başkanlığı'na göndermişti. Adalel Bakan- lığı'nca Meclis Başkanlığı'na gönderilmek üzere Başbakanlığa iletılen fezleke, uzun bir süre burada bekletildikten sonra önceki akşam Meclis Başkanbğı'na ulaştınldı. Cindoruk'un. Meclis hukuk danjşman- lanndan. fezleke ve iade yazısının incelen- mesinı. gerekenin yapılmasını istedigi belir- tildi. Cindoruk'un. feziekeyi. aynı şekilde yeni bir iade yazısıyla birlikte bu hafta için- de DGM Başsavcılığı'na göndenmesi bek- leniyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle