15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
tYFA CUMHURIYET 30 MART1992 PAZARTESİ GÖRÜŞLER fcİGOZUYLE ÜLENT TANÖR Şddeti Tecrit Etmek P KK bugune dek genlla savaşının klasık takükle- nnı kendısı açısından oldukça başanh bır şekıl- de uyguladı Vur-kaç hareketlen, kıtlenın ıçıne saklanmak, devlet guçlennı kıtleye saldırtmak vl Nevruz ayaklanması provasından ıse pek ıstedığını bu- Iaıadı Şımdı yıne aynı taktıklere ağırbk vermesı ve sorunu uislararasılaştırmaya çalışması muhtemeldır fcolge ınsanlan ıse bır yandan genkalmışlığın ve çağdaş bı ekonomık duzene geçemeyışın, obur vandan da çok ta- raı şıddetın (PKK, Hızbullah, bazı resmı-resmı olmayan) bakısı alünda bunalmaktadır PKK boyle bırortamın hem ürnudür hem de bunalımı arttıran bır faktordür "Kurt sounu" ıle "PKK sorunu" bırbın ıçıne geçmış olmakla bır- hks, bır ölçude aynlması mümkun ve gereklı ıkı ayn yu- mictır Şıddetı tecnt, bunun ıçın gerekhdır Labul etmek gerekır kı Guneydoğu'nun çılesı, sıradan * bır genkalmışlık olgusundan ıbaret değıldır jOtonter bır ulıs-devlet modelı, külturel ve sıyasal boyutlanyla bır "Kirt sorunu" da yaratmıştır Yaklaşan bahar gunlennde ha alar daha fazla ısınmadan yakalanması gereken halka bulvr Bu alanda yapılabılecekler, PKK'yı sıhnmeyegötür- meie bıle, şıddet sıyasetlennı zayıflatabılır Demokratıkleşmenın genel programı saklı kalmak üzere, bu >zel alanda acılen ıyıleştırmelere gıdılebılır, gıdılmelıdır Bubır anlayış ve yaklaşım ışıdır Ve herhalde geçen hafta 21 'eskı parlamentenn "Mukaddes Turk Devletı"ne bağlı- lık indı ıçmelennden başka yapılabılecek ışler de vardır Buılann bır bolumu var olan Anayasa duzenı çerçevesınde bıle gerçekleştınlebıhr l Kultürel kımlık haklan konusunda Nufus Kanunu md72 değıştınlerek ısım verme serbestlığı sağlanabılır, Içış- len BakanlığVnca adlan değıştırılen köy ve mezra adlan <* eski hallenne dondürulebıhr, dıl ve kültur enstıtulennın ku- ••rulnasına olanak venlebıhr v î 2 Ifade ve haber aJma ozgürfüklen alamnda Terorle Mıcadele Kanunu'nun 8 maddesındekı 'propaganda su- çu' caldınlabıhr ve mutlaka kaldınlmalıdır Sılahlann ko- nuşiığu bır ortamda bu suçun hıçbır anlamı kalmamış, ko- vuşturmalar Nasreddın Hoca turbesını andınr bır hal al- mıştır Aynca bolgedekı basın ve yayın organlan mensupla- nnın haber vermc ozgûrluklennı, vatandaşlann da haber alma haklannı kısıtlayan ve "fısıltı gazetesf'nın tırajıriı art- tıran ıdan engellemelere son venlmelı, doğru ve çabuk ha- ber akışımı sağlanmalıdır 3 Sıyasal faalıyetler alarunda Ideal çozum "Şıddetı dışla- yan" butun partılenn serbest bırakılması olmakla bırlıkte, bu bır Anayasa değışıklığı sorunudur Bugun ıçın yapılabı- lecek olan, partılenn bellı sayıda ıl ve ıiçede orgutlenmelen ve yerel-ulusal seçımlerle ılgılı barajlann ındınlmesıdır Ay- nca TBMM, mılletvekıllennın mutlak yasama dokunul- mazlıklannı ılgılendıren alanlardakı "fezleke tacızlen"nı, bır ılke karanyla gen çevırmelıdır 4 Yerel yoneümler alanında Yerel katılımı ve demokra- sıyı sağlayıcı ıdan ve temsılı yeru yapılar oluşturulabıbr Anayasa Mahkemesı uyesı Sayın Mustafa Gonul'ün de be- hrttığı gıbı (Cumhunyet, 24 3 I992), Anayasa'nın 126 ve 127 maddelen bu kapsamdakı meclısler'e ve hatta'seçımlı valılık yontemlen'ne olanak sağlar 5 Ekonomık ve sosyal alan, kuşkusuz, butûn bu ve ben- zen ıyıleştırmelenn candamandır "Sosyal devlet artık bıt- mıştır" yollu ıddıalar, Turkıye'de en aandan, Guneydoğu'- nun bu durumu devam ettıkçe geçersız kalmaya mahkûmdur GuneyItalya(Mezzogıorno)projelenveuygu- lanışı, bunu goımeye yeterbdır Turkıye'nın Guneydoğu- su'nda ıse ekonomık ve sosyal haklar da acıkb durumdacbr Sanayı yoktur, tıcaret ve hayvancılık durmuştur, top- raksızlık ve ışsızlık dız boyudur, eğjtım ve sağlık gıbı sosyal devlet odevlen askıdadır Kısacası, 'sosyal devlet' asıl şımdı ve ozellıkle bu bolge ıçın eereklıdır 60-30 YIL ÖNCE CUMHURIYET 1932: Otobüs İmtiyazı Otobüsımtıyazının Beledıyeye dev n sırasında ımtıyazın Beledıye tarafından ışletılmesı tasnh edılmıştır Halbukı ımtıyaza ıştırak ıçın Usudar ve Istanbul Tramvay Şırketlen gıbı bazı müessesat tarafından müracaatlerde bulunulmaktadır Ankara'da bulunan Beledıye reıs muavını Hamıt Bey bu hususta alâkadar makamat ıle temas edecektır Beledıye ımtıyazın ahare devn veya bır başka muessesenın kısmen ıştırak ettınlmesı ıçın musaade venlmesını ıstemektedır 1962: Nükleer silâh aleyhtarlan Baü Almanya Beledıye Başkanı Wıllv Brandt dun gece Londra'da bır toplantıda konuşurken "Nukleer sılâhsızlanma hareketı"nın uyelen buyuk bır numayış yapmışlar ve Londra polısı duruma müdahale etmek zorunda kalmıştır Beş yûz kışılık dınleyıa arasında oldukça kalabalık bır grup meydana getıren numayışçıler, gerek VVıllv Brandt'ın, gerekse toplantıya başkanbk eden Ingılız Işçı Parüsı lıden Hugh GaıtskeÜ'ın sozlennı sık sık kesmışler, hakaretler yağdırmışlar ve "Berlınıçın savaşyok" dıye bağırmışlardır Ancak polısın müdahalesı ve nümayışçılerden onemlı bır kısmının salondan ;ıkanlması sayesınde Brandt sesını ışıttırebılmış, bununla bırbkte yıne de mudahalelere mâruz kalmıştır TARÎHTE B\JGİJN MÜMTAZ SVEA YAHUDILER KOVULUYOR! 1492 'ÛE BUSUM, YAMJÛ/LEGlN ÇtK4KUjUA£ Çİ OLOUĞU Kt- SU TrtMAMEM , TZJM UUZEMtM t'Çf'N, EM6/2rSYONUA/ PA KASUL EPEA/ OSMAfi/U OEI/LET/ Sivil Toplum, Sivil Universite Prof. Dr. İBRAHÎM ARMAĞAN Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi D unyanın değışım açısından devnmsel bır donuşum surea yaşadığı çağımızda bıbm ve teknolojı alanındakı baş- dondurücu gebşmeler, bıbmsel bügılenn 2-3 yılda ıkıye katlandığı ve o oranda da hızla eskıdığı, demokratıkleşme ve oz- gürleşmenm ınsanbğın başat evrensel değerîen olarak yaygmlaştığı bır do- nemde yaşıyoruz Bır toplumun çağdaşlaşması, demok- ratıkleşmesı ve kalkınması her şeyden once o toplumdakı eğıtım, bıbm ve tek- nolojı duzeyıne bağlıdır Bıbm ve tekno-' lojının toplumsal değışme, kalkınma ve gebşmenın motorsal gucu halme geldığ) çağımızda, çağdışı bır eğıtım sıstemıyle Turkıye'nın kalkınması ve çağdaşlaş- ması olanakb değıldır YÖK dönemı unıvers.telenmız, bu- günku yapısı, ışleyışı ve üretımı ıle top- lumsal değışmenın gensmde kalmış, çağdışı bır kurum rutelığıne burunmuş- tûr Çağdaş eğıtım ve çağdaş unıversıte sıstemı gerçekleştınhneden Turkıye'nın çağdaş toplumlar duzeyıne ulaşması olası değıldır Toplumun en üst duzeydekı eğıtım ve bıbm kurumlan olan ünıversıtelenn toplumsal ışlevlennı yenne getırebılmesı ıçın yenıden yapılanması, hatta yenıden oluşturulma'sı gerekır Çunku YÖK du- zenı, ünıversıtelen çağdışı eğıtım ku- rumlan habne getırmış ve çağdışı bır zıhnıyeün unıversıtelerde kokleşmesını sağlamıştır YÖKyasası, l2Eylul 1980 asken rejı- mının bır urunudur Başka bır deyışle YÖK yasası, 12 Eylul asken rejımı sona erdıkten sonra da bu rejımın varlığını sürdurebılmesı amaa ve felsefesıyle ha- zırlanmış bır yasadır YÖK yasası anü-demokraük bır du- zende, antı-demokratık koşullarda, an- tı-demokratık bır bıçımde hazırlanmış bır yasadır YÖK yasası asken dısıpbn anlayışına göre hazırlanmış, evrensel, demoİcratık değerlen yok sayan bır yasadır YÖK yasasıyla unıversıtelere antı- demokratık bır yonetım bıçımı getınl- mıştır Emır-komuta zıncınne bağlı ve ata- maya dayab hıyerarşık yoneüm bıçırru, unıversıtelerde keyfıbk ve sorumsuzlu- ğun kokJeşmesıne neden olmuşttır Ör- neğın, bır yönetım kurulu toplantısında bır dekan, bolüm başkanı olan bır kurul uyesıne, "Sayın Hocam, sız henuz bızım düzenımızı anlayamadınız, bu duzende, Cumhurbaşkanı Doğramaa'nın, Doğ- ramaa rektorun, rektor benım, ben sı- zın, sız de bolumdekı oğretım uyelennın Emir-komuta zinciriae bağlı yönetim biçimi yerinedemokratik seçimlere dayalı yönetim biçimi esas alınmalıdır. Üniversitesi sivil ve demokratik olmayan bir toplumun demokratikleşmesi ve sivil toplum aşamasına gelmesi olanaklı değildir. Allahısınız" dıyebılecek kadar ılen gıde- bıhyor ya da YÖK duzenının felsefesını kendıne gore ozetleyebıbyor YÖK du- zemyle, "YÖK'ten çok YÖK'çü" olan yönetıalenn ya da "YOK boyle ıstıyor" dıyerek en keyfı bıçımde uygulama ya- pan kımı yönetıalenn de asbnda YÖK'ü ve YÖK'le ozdeşleştınlen Sayın Doğramacı'yı ve kurumlan nedenb yıp- rattıklannı da unutmamak gerekır Bu tür keyfıbklere son venlmesmın tek yo- lu, unıversıtenın demokratıkieşmesıdır YÖK donemmde kütüphaneler çalış- maz duruma sokulmuş, kıtap ve penyo- dıklerabnmadığı gıbı kutuphanededev- letçe yasaklanmayan kımı kıtaplar, kımı dekanlann keyfı arzulanyla yasak- lanmış hatta yenı hükumetın demokra- tıkleşme, kıtaplann ozgurluğune kavuş- turulması çabalan bıle YÖK dekanlan- nın bu tutumlanndan vazgeçmelennı sağlayamamıştır Kanımca zor ve tehb- kelı olan da budur Yanı, YÖK değışır, değışebılır duşmesı gerekır, bunu kısa bır surede gerçekleştırmek mümkün de olabıhr Ancak, yerleşen YÖK zıhnıye- tını değıştırmek pek kolay obnayacak- tır öte yandan ana başbklanyla, evrensel olan "asıstanbk" kurumunun kaldınl- ması, "yarduna doçenüık" gıbı dûnya- nın hıçbır ünıversıtesınde bulunmayan bır statünun getınlmesı, kurullann yet- kılennın kaldınlması ve danışma kurul- lanna donuşturulmesı, kestırme ve bı- bmsel obnayan bazı yollarla bazı öğre- tim elemanlannın "doçent" ya da "pro- fesor" yapılması, fakulte ozerkbğının kaldınlması, akademık statunün deje- nere edılmesı, doçentbk ve profesörluk .tezlennın kaldınlması, eğıtım duzeyının duşmesı, bıbmsel üretım duzeyının gjt- tıkçe genlemesı ünıversıtelenn önünde duran sorunlardır Yenı bır unıversıte yasası hazırlıklan- nın surduğü bugunlerde, gozardı edıl- memesı gereken temel nokta ya da amaç, çağdaş bır unıversıte kurmakür Unıversıtenın çağdaş olabılmesının te- mel koşulu ıse unıversıtenın demokra- tıkieşmesıdır Başka bır deyışle, unıver- sıteyı oluşturan tûm kesımlenn yanı öğ- rencı-öğretım elemanlan ve ünıversıte çabşanlannın yonetıme katılması ge- rekır Unıversıtenın özgür ve özerk bır ku- rum habne getınlmesı yenı yasa tasansı- nın temel amaa olmabdır 9 Emır-komu- ta zınanne bağlı yonetım bıçımı yenne demokratik secımlere dayalı yönetim bıçımı esas abnmak Ünıversıtelenn ıda- n ve bıbmsel ozerkbğı mutlaka sağlan- malıdır Unıversıtenın bugün karşılaştığı so- runlan çozebılmesı, çağdaş bır eğıtım duzeyıne ulaşabılmesı, bıbmsel bılgı ve teknolojı uretebılmesı, toplumun gerek- sınım duyduğu nıtebkb ınsan gucunu yetıştırebıbnesı, çağdaş duzeyde araştır- ma ve yayın yapabılmesı, ancak unıver- sıtenın demokratıkleşmesıyle olanakb- dır Üniversitesi sıvıl ve demokratık obna- yan bır toplumun derookratıkleşmesı ve sıvıl toplum aşamasına gelmesi olanakb değıldır SEMİH BALCIOĞLU karşı "A\o Ç y tosdHanıyor Kütüphane Haftası Başlarken... AYTEN ŞAN ŞÖLEN Edirnekapı Halk Kütüphanesi Müdürü 1 964 yılından bu yana, mart ayının son pazartesı ıle başla- yan hafta, "Kutuphane Haf- tası" olarak kutlanmaktadır Bu haftadan amaç, kıtap ve kütuphane- nın onemını ve değennı vurgulayarak, okuma abşkanbğının edınılmesıne yardıma olmak, halkı kutuphanelerden yararlandırmaya ozendırmektır Ku- tuphanelenn ve kutüphanealenn so- runlannı gundeme getırerek ılgılılenn dıkkatını çekmek ve çozüm yollan ara- mak da bu kapsamın ıçıne gırer Amaan saptanmasından bu yana çeyrek yuzyıb aşkın bır zaman gecmış- tır Hafta boyunca kutuphanelerde ya- pılan etkınlıkler gıderek artmış, nıtelık olarak da olumlu gebşmeler gostermış- tır Kutüphanealer, butün olanaksızbk- lara rağmen haftanın kutlanmasına her yıl daha canblık getırmışlerdır. Bu etkın- lıklenn bır hafta ıle sınırlı kalmayarak. sureklı yapılabılmesı halınde daha ya- rarlı olacağı da kuşkusuzdur Şımdıye kadar harcanan çabalarla yukanda sozu edılen amaca ne olçüde ulaşıldığı tartışılabıbr Okuma abşkanb- ğının yaygınlaşmasında, kıtap ve kutup- haneye olan ılgının artmasında onemlı bn- gebşme gozlenememektedır Kütup- hanelenn ve kütuphanecılenn sorunla- nnın çözumunde de, (ozellıkle Kultur BakanhğYna bağlı halk kütuphanelenn- de) beklenen duzeyde bır gebşme oldu- ğu soylenemez Bazı yenılıkler olduysa da bunlar, on haarlıksız yapıldığı ıçın okur ıstemlennde ve teknık ışlerde bek- lenen duzeyde bır yararbbk sağlanama- mıştır Ölumsuzluklann elbette bırçok nede- nı vardır Konunun bugüne kadar so- rumlu kışılerce gerektığı gıbı onemsen- memış obrıası, bu nedenlenn en onemlı- sı ve başlangıç noktasıdır denebılır Oysa ıçınde yaşamakta olduğumuz çağ "Bılgı ÇağY'dır İletışım ve bılgısayar teknolojısındekı gehşmeler, bılgı mer- kezlennın ve bunlann ışleyış bıçımlen- nın ne kadar onemlı olduğunun bırer kanıtıdır Bılgı merkezlennın buyuk bır çoğunluğunu oluşturan kutuphanele- nn, bu gebşıme paralelbk gostermelen, gunumuz ınsanının bılgı gereksınımı ıçın kaçınıbnız bır zorunluluktur "Bılgı ÇağY'nın ınsanı "bılgı top- Halk kütüphanelerinde en çok gereksinimi duyulan öğe nitelikli insan gücüdür. Bunu sağlamanın ilk koşulu ise 'kütüphaneci' kinüiğinin açıklıkla saptanması ve statü değişikliği ile özendirmeye gidilmesi olabiür. lumu"nu oluşturuyor Artık her duzey- de ınsanın yaşam boyu bılgılenmesı ge- reğı vardır Bu bılgılenmeyı sağlayacak olan kurumlar, halk kutuphanelendır Halk kutuphanelennın bu gereksınımı yeterlı olçude karşılayabılmelen, once- lıkler bu alandakı uygulamalann anlayış duzeyındekı değışımıne bağbdır Ancak bu anlayışın çağdaşlaşması ıle halk ku- tuphanelen, ozgur araştırma ve duşun- me ortamına donuşturulebılecektır Yapı, eleman ve koleksıyon olarak var olan oğeler yenıden değerlendınle- rek kısa vadede çozumler getırmek du- şunulmelıdır Halk kutuphanelennde en çok gereksınımı duvulan oğe nıtebkb ınsan gucüdur Bunu sağlamanın ılk ko- şulu ıse "kutuphanea" kımbğının açık- bkla saptanması ve statü değışıklığı ıle ozendırmeye gıdıbnesı olabıhr Özelbkle yönetim kadrolanndakı kutuphaneale- nn, ıçınde bulunduklan sorunlan gun- deme getırmelen, uygulamada pratık çozumler uretmelen ve gerektığınde ını- sıyatıflennı sonuna kadar kullanmalan olumlu gebşmeler sağlayacaktır Hangı kademe ve hangı ortamda olurlarsa ol- sunlar, kutüphanealenn kendılennı su- rekb yenılemelen, bılgı kaynakjannın , yaymını yakından ızlemelen, kultur çev- relen ıle dıyalog habnde bulunmalan saygınlıklannı artüracaktır Kutupha- nea, kullanıa ıle bılgı kaynaklan ara- sında vazgeçılmez bır iletışım araa olma durumunu her zaman korumak zorun- dadır Kutuphanecıbğın meslek olarak saygmhğı da yeterb sayıda nıtebkb kü- tuphanealenn varbğı ve dayaruşma ıçınde bulunmalan ıle gerçekleşebıle- cektır Halk kutuphanelennde bulunan ko- leksıyonlannen kısa zamanda değerlen- dınlerek guncelleştınlmesı, ıstemlenn yanıtlanabılme koşullanndan bırdığen- dır Hıç aranmayan ve okunmayan bm- lerce kıtap ve sürelı yayın vardır halk kütuphanelennde Bunun yanında han- gj nedenle bılınmez aynı yazarlann aynı kıtaplannın bırçok baskısı, değışık za- manlarda kutuphanelere gondenlmış- tır Bu durumun ıncelenmesı ve gereke- nın yapılması ozellıkle yer sorunu olan kütüphaneler ıçın yararb olacaktır Gozlenen odur kı şu anda kutuphane- abk alanında var olan potansıyelın, kendı gerçeklen ıçınde değerlendınp kullanılması çok fazla maddı bır katkı gerektırmeyecektır Aynı zamanda bu değerlendırme, bundan sonra yapılacak yenı donanımlar ve gebşmeler ıçın bır alt yapı oluşturacaktır POÜTİKA VEÖTESİ MEHMED KEMAL Vizitesini Sordular...• • ç gun hucrede kaldı, sordular, soruşturdular, aradıklannı bulamadılar Kapıya yakın bır oda- ya aldılar Gece gurültuyle üç kadın geurdıler Ikısı genç, bın orta yaşb Genç kız şaşkm, konu- ..._: bınnı anyor "Ablaağım sızın evı de mı bastılar 9 " "Evet" dedı "Kaç kışıydınız?" "Evde " "Annem, ıkı kızım, bır de ben " "Onlan geünnedıler mı 9 " "Nıye getırsınler 9 " "lyı Bızım hepımızı evı basınca toparladılar " "Üçünüzu mu 9 " "Ablayı, benı, Nenman'ı " "Kıtap almadılar mı 9 " "Almadılar Hem kıtap yoktu " "Bızım kıtaplan da aldılar " "Nerde 9 " "Yukarda " "Şu çocuklar soyguna başladıktan sonra ışler bozuldu Çok sıkılıyorlar Saklanmasınlar dıye evlen anyoriar " "Ya öyle " "Nıye soyar bu çocuklar 9 " "Bılmıyorum Sen de unıversıteden mısın 9 " "Iıı Hıç çabşmadım orda Bızım adam ıstemıyor Evde çalışünyor Oysa daha rahatmış " Bırer sıgara yaktılar Uflerken sordu "Ablaağım, affedersın, senın vızıten kaça 9 " Doktorluğunu anımsadı Öyle belb bır para almıyordu Soyledı "Bana gebrlerse şu kadar, eve çağınrlarsa şu kadar" dedı "Çok utuz " "Benım muayenehane Gültepe'de Halk yoksul, daha fazlasını veremez " "Ooo Gujtepe'de olmaz bu ışler Sen Tarlabaşı'na gel Zengınler ordadır " "Sen Tarlabaşı'nda mısın 9 " "Evet" "Orda vızıte ne 9 " Soyledı, her bınnın vrzıtesını teker teker saymaya başladı "Sen de doktor musun 9 " "Değıbm, sen 9 " "Ben doktorum " "Hekım gıbı doktor, yanı hastalara bakan?" "Evet" "Sahı mı 9 " "Gerçek " "Doktorsun da ablaağım ne ışın var senın buralarda 9 " "Benım kı sıyası " "Aman ablaağım bağışla benı Ben başka şey sanmıştım Ne bıleyım ben, sen de söylemedın Bızımkı o bıçım ışte Al- lah kımseyı duşurmesın, duştuk bı yol Yoksulluktan Anam var, babam var, küçük kardeşlenm var, bır de hayır- sız kocam " Hungur hungur ağlamaya başladı Ablayla Nenman azarladılar # "Sus kız, ağlama 1 Tam buJdun ağlanacak yen " Bır daha konuşmadı Yankesıanın çocuğu mıy mıy edı- yor Hava aydmlanmaya başladı Gebp gjden çoğaldı Abla gelen memur bır şey konuştular Içen gırdı, çıktı Üçu de toparlanıp gıttıler Doktoru, arayan soran yoktu Bır sure daha ıçende kaldı Hava bıraz daha ışıdıktan sonra onu da bıraktılar OKURLARDAN Necati Cumaifya açık mektup Sa> ın Cumab, Cumhunyet gazetesının 14 Mart 1992 günlu savısında çıkan "Kurt Sorunu başlıklı yazınız uzenndekı duşuncelenrru, kavramsa) açıdan sunmama hosgorunuzu dılenm 1 Onceşusaptamanızdakı gözlem. tanı, oyküleme ıçın sızı kutlamak ıstıyorum "Aynlmak, ayn toprak mı ıstıyorlar 9 Haksızdırlar Çünku bu ıstek, o topraklarda yaşayari Türklen azınlık durumuna getırme gınşımını kapsar' 2 Aşağıdakı saptamalannıa yanılgılı buluyorum a "UlustıpkıMedenı Kanun'da (Yurttaşlık Yasası demelı) ıştırak halınde mülkıyet (ortaklıkta ıyebk demelı) gıbı bır olgu" mudur 9 Değıl Ulus, bırulusaltanh süreklıbğı ıle bır ulusal ulkü (çağdaş uvgarlaşmak demek olan ulusal hedeO sureklılığınde bılınçür Avrupa da bu bılınce, XII yuzyılda, Roma Huİcuku nun ıncelenmeye başlanmasıyla varmıştır Turklenn eskıbğı daha denndır Mete, Çıçı hanlarla başlar Orhon Yazıtian'nda anıtlaşır Devlet ıse organıze ulustur Ulus-devlettır Yurttaşlık topluluğudur Yurttaş aktoresel (odevsel) bır kaynaşımdır Malda ortaklık değıldır, başka deyışle ekonomık uzlaşım değıldır Varsın ABD oyle olsun, oyle kalsın Bırgııno da Lenıncılığın başına gelenlere uğrayacaktır b "ÇafSdaşulusanlayışında etnık (soyul) gruplar (kume) bır yurdun ortak paydaşlandır" dıyorsunuz Olamaz Lozan, "Turkıye'de soy aanbğı yoktur" ılkesını, Batıb devlere benımsetmıştır Kürt dıye bır soy, Kürtçe dıye bır dıl yoktur tanhte Operada bır hayaletur Yazık kı aymaz yönetıaler "Kurt gerçeğı" yalanını, azgelışmışlenn yumuşak böğründe, ınsan haklan hançen olan Helsınkı Sonul Belgesı ıle Pans Şartı'nın baskısı alunda yıneleyıp duruyorlar Antropolojı, tanh, destanlar Kurttanımıyor c Öncekı anayasada var ıken Kenanı 1982Anayasası'nın 2 maddesınden aülan ulusçuluğumuz (mılbyetçıbk) soyadayanmaz Yukanda tanımladığım gıbı ulus, popülasyon, nüfus değıldır Ulusal tanh ıle ulusal hedef (ülku) bırbğı, bıbnç bırbğıdır d Ulus-devlet ıçın, başka deyışle organıze ulus demek olan cumhunyet ıçın, Kürt, Lazvb budunsal, sosyal yurttaş yoktur BenTurküm demeyen, budunsallık savlayan kımseler, bu, sınırlan kanla süngü ıle çızılmış topraklarda oturamazlar ŞÜKRÜ GALİP ERKER Ankara Mağduriyetimiz önlensin Bızler, 1991 yıb fen-edebıyat fakültesı sosyolojı bölumü mezunlanyız Okula başladığımız 1987 yılında öğretmen alımında mecbun yeterhlık sınavı uygulanıyor ve sınavı kazananlardan pedagojık formasyon belgesı ıstenmeksızın dırekt göreve alanıJabılıyordu Oysa bugün, yeterbhk sınavı gıbı sıstemın kendı krndısının nıtelıksel eğıtımıne guvensızlığı anlamına gelen bu uygulama kaldırılmıştır ve bu olumlu bır gelışmedır Ancak daha önce var olan uygulamanın (pedagojık formasyon belgesı ıstenmemest) bızlerı de kapsaması gerekmez mı?. Bızler hak kaybına uğradığımız düşuncesındeyız Pedagojık formasyon belgesı ıstenmeyerek mağdunyetımızın önleneceğı ve ılan edılen 1992 temmuz öğretmen atamalannda bu mağdunyetımızın ortadan kalkacağı ümıdındeyız Var olan ya da yapılması düsunülen yenı duzenlemelenn, bızlenn ve kamuoyunun bılgılendırıbnesı doğrultusunda Mıllı Eğıtim R Basın ve Halkla İlışkıler Müşavırlığı tarafından basın açıklaması ıle ılanını ıstıyonız Bu sorun tüm fen-edebıyat fakültesı mezunlarının sorunudur HUSEYİN YALÇIN Malatya
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle