Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27KASIM1992CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Öğretmenin
rahatı için
• Haber Merkezi -Eğium
Vakıfian Dayanışma
Konseyi Başkanı Feyyaz
Tokar, "Konsey olarak 24
Kasım'm Türk öğretmeni
için yalnızduygusal bir
saygmkk değil. rahai yaşam
koşullannın somut
ömeklermi getiren
yıldönümleri olmasmı
isüyoruz" dedi. Eğitimin
ülkelerin dışpolitikalanndan
da önde ulusal mutabakat
isteyen ciddi bir konu
olduğunu belirten Tokar,
TBMM'de konsey
okullanndan merun ve her
siyasi partiden 40 milletvekili
bulunduğunu kaydetti.
Siyasi partilerin ortak bir
eğitim poliükası etraftnda
buluşmalan çabasmda
olduklanru söyleyen Konsey
Başkanı FeyyazTokar, yaah
açıklamasında şöyle devam
etti: "Bu politikanın odak
noktası. Atatürk'ün ışıklı
hedefleridir, kaubmcı
demokrasi kültürüdür,
kafalan statikleşliren değil,
işleten ve üretken kılan bir
egiümdir. Türk öğretmeni bu
yolda öncülük yapacak
koşuilara sahıp kıhnmalıdır"
Radikalsağda
yeni paıti
• ANKARA (ANK A) -
Muhsin Yaacıoğlu ve
arkadaşlan. ülkücü tabanda
2'nci parti>i kurmak üzere 6
aralıkta illerden gelen
temsilcilerle kurultay
toplayacak. MÇP"den 5
] Temmuz 1992 tarihinde 5
ı arkadaşıileistifaederek
I "Yeni oluşum" adıyla taban
! yoklama'sı yapan Sıvas
J Milletvekili Muhsin
' Yaaaoğlu. yeni panikurma
', çalışmalannı tamamladı. 4
| ay içinde Güneydoğu
j dışındaki tüm iîlerde
ı toplantılar yapan
! Yaacıoğlu'nunöaralıktaki
| kurultayına. her ilden
j milletvekili sayısının üç katı
j olmak üzcre b'in 500 temsilci
[katılacak.
AdatetBakanlığı
ı • ANKARA (AA)-Ankara
1 Serbest Muhasebeci Mali
MüşavirlerOdası Başkanı
Mehmet Çelık. Adalet
Bakanltğf'rtm yasalarrihlai
iŞiiiltiüfdüÇfelik'
lyaptığryazıli açıklarriada.
j Adalet Bakanlığı'nın
I yayımladığı bir genelge ile
' "ticari dcfterlerin tasdiki için
esnaf sicil kaydı" olmadan,
inoterlerin ticari defterleri
Itasdik etmemelerini istedigini
ihatırlatarak."Oysa Vergj
[Usul Kanunu'nun ilgili
|hükümleri noterlenn hiçbir
îbelge talep etmeden ticari
Idefterleri tasdik etmek
jzorunda olduklannı
! belirtmiştir" dedi. Çelik
ı açıklamasında. bu
uygulamanın mükellefleri ve
muhasebecileri zorduruma
sokacağını da savundu.
Güzel'in mal
beyanı
• ANKARA (ANKA)-
;
Yenıden Doğuş Partisi
yöneticileri arasında Genel
Başkan Hasan Celal
Güzel"in en fakir olduğu
ortayaçıktı. Partininen
zengın yöneticisinin ise
mahalli idarelerden sorumlu
Mahir Korkmaz YÜGeler
[olduğu bildirildi.
Güzel'in Malatya'da
babasından kalma 162
milyon 500 bin Hra
değerindeki daireyi parti
kuruluşu için harcamalarda
kullanmak için satmasından
sonra. yalnızca Kuşadası ve
'Bodrum'da iki kooperatif
'dairesi hissesinden oluşan
malvarlığıyla
yardımcılanndan daha fakir
olduğu ortava çıktı.
maUyeti
• ANKARA(ANKA)-HEP
-Muş Milletvekili Muzafler
Demir. Başbakan Süleyman
Demirerden Kuzey Irak
-operasyonunun maliyetini
-sordu. Muzaffer Demir,
-Başbakan Demirel'in
.yanıtlaması istemiyle
.TBMM Başkanhğına
: sundugu yazılı soru
önergesinde, Kuzey Irak.
•operasyonunda Kara ve Hava
•' Kuvvetleri ile Jandarma
Genel Komutanhğı ve
Emniyet Genel
rMüdürlüğü'nün toplam
1 harcamasının açıklanmasmı
! istedi.
İkinciDP kurultayı
• ANKARA (AA)-DP'nin
kapatılmasından sonra 22
Ocak 1975 tarihinde kurulan
ikinci DP"nin açılış kunıltayı
12 aralık cumartesi günü
Ankara'da yapılacak. İkinci
' DP'nin açılış kurultayına
j ilişkingündemvesonbüyük
j kongreüvelerininlistesi
ı dünkü Resmi Gazete'de
'^yayımlandı.
İşçi sendikalan, ILO hükümlerinin kağıtüstünde kalmaması içindüzenlemeistedi POLTTÎKA GÜNLÜGÜ
Işçidesevinç,îşverende öfkeANKARA (Cumhuriyet Bii-
rosu)- İş güvencesi yasa taslağı-
na dayanak olan ve memur sen-
dikacıhğına ilişkin özgürlükleri
güvence altına alan ILO sözleş-
melerinin TBMM'de onaylan-
ması. işçı sendikalannda sevinç
yaratırken. işverenleri öfkelen-
dirdi. Türk-İş. Hak-lş ve
DİSK. ILO sözleşmelerinin
onaylanmasının olumlu bir ge-
lişme olduğunu. ancak bu hü-
kümlerin kağıt üstünde kalma-
ması için. iç hukuk düzenleme-
lerinin bir an önce yapılmasını
istediler. Türkiye İşveren Sen-
dikalan Konfederasyonu
(TİSK.) Başkanı Refık Baydur.
ILO sözleşmelerinin ışçilere hoş
görünmek için onaylandığını
savunarak, "Çalışma Bakan-
lığı'nın başına bir sünnetçi geli-
rildi. Teşebbüsü. istihdamı,
yatmmcıyı sünnet etmek için
1
"
dedi. Çalışma ve Sosyal Güven-
lik Bakanı Mehmet Moğultay,
sözleşmelerin onaylanmasının
büyük adım olduğunu belirte-
rek, iç hukuka ilişkin düzenle-
melerin cn kısa sürede Meclis'e
geürileccğini söyledi.
ILO'nun iş güvencesine iliş-
kin 135 ve 158 sayıh. sendîkal
örgüüenme ve kamu çalışanla-
nnın bu haktan \ararlanması-
na ilişkin 87 ve 151 savılı sözleş-
melerinin öncekı gün TBMM'-
ce onaylanması, işçi ve işveren
kesimlerinde farklı tepkilere ne-
den oldu. Türk-İş Genel Başka-
•Türk-İş, Hak-İş ve DİSK, ILO
sözleşmelerinin onaylanmasının olumlu bir
gelişme olduğunu vurgularken, TİSK Başkanı
Refık Baydur, ILO sözleşmelerinin işçilere hoş
görünmek için onaylandığını savundu. Baydur,
"Çalışma Bakanlığı'nın başına bir sünnetçi
getirildi. Teşebbüsü. istihdamı, yatırımcıyı
sünnet etmek için" dedi. Moğultay ise büyük bir
adım atıldığını, sıranın iş güvencesi yasa
tasansına geldiğini söyledi.
nı Şevket Yılmaz. sözleşmelerin
onaylanmasının sevinç verici
olduğunu belirtcrek. "Tasanla-
ra müsbet oy veren partilere ve
milletvekillenne. Meclis' Baş-
kanı'na teşekkür edıyorum"
dedi. Cumhuriyet'in sorulannı
yanıtlayan Yılmaz. sözleşmele-
rin işveren kesimınin büyük
tepkisini toplaşan iş güvencesi
yasa taslağına da dayanak oluş-
turduğunun anımsatılması üze-
rine. şöyle konuştu:
"Parlamcnler demokratik
düzene inanmayan insanlann
demokrasiye ınançlan da az
olur. Ben. işvercnlerin ILOsöz-
leşmelerine. Mcelis'in dün (ön-
ceki) akşam ona\ladığı sözleş-
melere karşı büyük bir şey içeri-
sine gireceklerinı sanmıyorum.
Tabii bunun nelıcesı iş güven-
cesi >asa tasansına tesir eder
diye biraz sıkınulan belkı var
gibi. Bugün (dün) TOBB top-
fantısında Sayın Refık Baydur
bunu biraz söylemek istedi."
Yılmaz. iç hukuka ilişkin dü-
zenlemelerin de kısa sürede ger-
çekleştirilmesi için Çalışma Ba-
kanlığı'nca yürütülen çalış-
malara destek vereceklerini
kaydetti. Türk-İş Genel Eğitim
Sekreteri Mustafa Başoğlu da,
sözleşmelerin "geç de olsa"' im-
zalanmış olmasının memnuni-
yet verici olduğunu söyleyerek,
••Sözleşmeler ile getirilen hakla-
nn uygulanabilmesi için yasal
düzenlemeler yapılmalıdır.
Eğec bu düzenlemeler yapıl-
mazsa getirilen haklar kağıt
üzerinde kalır" dedi.
Hak-İş"ten yapılan açıklama-
da da, sözleşmelerin imzalan-
masının memnuniyetle karşı-
landıâ belirtilerek, şöyle denil-
di:
"Ancak, çalışma hayatının
sıkınülan sadece ILO sözleşme-
lerinin TBMM'çten geçmesiyle
bıtmemektedir. İçhukukumuz-
da bu sözleşmeler paralelinde
bir yasal düzenlemev e gidilme-
diği sürece ILO sözleşmelerinin
kabulü bir yarar getırmeyecek-
ür."
Açıklamada, iş güvencesi ya-
sa tasansıyla kamu çahşanlan-
na grevli toplu sözleşmeli sendi-
kal örgütlenme hakkını sağla-
yacak yasal düzenlemenin en
kısa zamanda Meclis'e sevke-
dilmesi istendi.
DİSK Genel Başkanvekili İs-
mail Hakkı önal. ILO sözleş-
Sendikal hak ve özgürlüklerin üzerindeki yasaklann kaldınlması için
DISK'tenbildirî dağrtmaeylemiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Devrimci İşçi Sendikalan Konfederas-
yonu (DİSK) yöneticileri. dün Kızılay"-
da sendikal hak vc özgürlükler üzerin-
deki \asaklann kaldınlması vönündeki
istemlerinı içeren bir bildiri dağıttılar.
DİSK Genel Başkanı Kemal Nebioğlu,
12 Eylül döneminin eneellemelerinı. hu-
kuk içinde kalarak. aşmaya çalışük-
lannı, DİSK'in, demokratikleşme mü-
cadeîesi veren hükümetlerin önündeki
engelleri kaldırmaya kararlı olduğunu
söyledi.
DİSK Genel Başkanı Nebioğlu. Ge-
nel Yönctım Kurulu üyesi ve Örgütlen-
me Dairesi Başkanı Ömer Çiftçi. Las-
tik-İş Genel Başkanı Durmuş Ali
Yalnız. Pctkım-İş Genel Başkanı Mus-
tafa Karadavı, Genel-İş Genel Başkanı
İsmail Hakki Önal, Tüm Ka-İş Ge-
nel Başkanı Sabri Kaplan. TİS Genel
Başkanı Yalçın Talaka ve DİSKe bağh
sendikalann genel yönetim kurulu üye-
leriyle bölge başkanlan. dün saat 12.
00de. Ankara-Kızılay"da. sendikal hak
ve özgürlüklerin üzerindeki baskılann
kaldınlması yönündeki istemlerini içe-
ren bir bildiri dağıttılar. Eylemlerinın.
12 Eylül engellemelerini. demokratik
haklannı kullanarak aşma mücadelesi-
nin bir parçası olduğunu \urgulayan
Kemal Nebioğlu. •"Ülkeye demokrasi-
nin gelmesi ısteniyorsa. 12 Evlül'ün bü-
tün lahribatının gjderilmesi gerektiğıne,
bir kez daha işaret etmek istiyorum.
Halkımızın tüm fertlerinin insanca ya-
şaması. ancak bu yoldan geçer" diye
konustu.
BuaradaTBMM Genel Kurulu'nda
DİSK'in malvarlıklannın iadesine ola-
nak sağlayan yasa tasansı kabul edildi.
TBMM Genel Kurulu'nda İLO sözleş-
melerinin onaylanmasının ardından
Terörle Mücadele Kanunu'nun 9.
maddesine göre yapılan lasarruflar
hakkındaki yasa tasansı da görüşüldü.
Görüşmelerin tamamlanmasından
sonra oylamaya geçildi ve tasan kabul
ruz" denildi.
Genel Başkan Nebioğlu ve sendika yöneticileri dün Ankara'da sendika hak ve özgür-
lükleri üzerindeki yasâkların kalkması için bildiri dağütı. (Fotoğraf.RlZA EZER)
melerinin onaylanmasının
olumlu bir gelişme olduğunu
ifade ederek anayasal değişikli-
ğe gidilmeden sözleşme hü-
kümlerine uygun yasal düzenle-
meler yapıİabileceğjne işaret
etti. Önal. sözleşmelere paralel
yasal düzenlemelerin bir an ön-
ce yapılması gerektiğini söyledi.
TİSK Başkanı Refık Baydur
ise, dün TOBB'un düzenlediği
"Vergide Uzlaşma Konfe-
ransf'nda yaptığı konuşmada,
Çalışma Bakanlığı'mn başına
bir sünnetçi getirildiğini öne sü-
rerek. "Neyi sünnet etmek için?
Teşebbüsü. isıihdamı, yalınm-
cıyı sünnet etmek için geldi.
Yakında karşınıza iş güvencesi,
işe iade gelecek. Allah kolaylık
\ersin" diye konuştu. Siyasal
partilerin muhalefetteyken
'"bol keseden attıklannı". bunu
en fazla yapan partinin de SHP
olduğunu savunan Baydur.
ILO sözleşmelerinin "işçilere
hoş görünmek amacıyla" onay-
landığını öne sürdü. Baydur.
"'îktidar. bol keseden atmanın
ceremesinı ödeyecektir" diye
konuştu.
Sözleşmelerin uzun süre
onaylanmaması nedenıyle isti-
fanın eşiğine gelen Bakan Mo-
ğultay, ILO sözleşmelerinin iç
hukuk düzenlemeleri açısından
ilham kaynağı olacağını söyle-
di. Moğultay. Cumhuriyet'in
sorulan üzerine, ILO sözleşme-
lerinin meclisten çıkmasmın
ardından yapacaklan çalışma-
lann başında iş gü\encesi yasa
tasansını Meclis'e getirmek ve
geçirmek ile memur sendikala-
nnın kurulmasına ilişkin yasal
düzenlemeyi gerçekleştirmek
olduğunu ıfade etti. Moğullay.
memur sendikalannın kurul-
ması için yasal çalışmülann ha-
zır olduğunu, bundan sonraki
aşamada, ılke olarak öğretim
üyekri ve uzmanlan bir araya
getirerek, konuyu tartışacakla-
nnı ve daha sonra şu an kurulu
bulunan bütün memur sendi-
kalannı bir konferansta top-
layarak. kaulımalığı sağlayıp
hazırlıklan tartışacalclannı bıl-
dirdi. Moğullay. çocuk işçilerin
çalıştınlmasıyla ilgili olarak im-
zalanan sözleşme gereği ILO-
dan 40 milyon dolarlık birkredi
sağlandığını. bununla ilgili ça-
lışmalann devam edeceğini bil-
dirdi. ILO'yla bakanlık arasın-
da imzalanan bir başka sözleş-
meyle de. mesleki teknik eğitim
konusunda geniş çaplı bir eği-
tim kampanyast başlatılacağı-
nı, bunun için de 170 milyon
dolarlık bir kredi ahnacağını di-
le getiren Moğultay. önümüz-
deki ay bu konudaki çalışma-
nın pıîot bölge olarak seçilen
Ankara'da, anakent belediyesi
tarafından başlatılacağını açık-
ladı. Moğultay. ILO sözleşme-
lerinin çıkanlmasıyla büyük yol
katedildiğini işçi ve işveren ta-
raflarının toplusözleşme görüş-
melerinde bu sözleşme hüküm-
lerini toplusözleşmelerin içine
koyarak dahi uygulayabilecek-
lerini söyledi. Moğultay, "yo-
lun yansını kateuik" dedi. ILO
sözleşmelerinın çıkmasıyla in-
san haklan ve çalışma yaşamı
konusunda çağdaş dünyanın
ortalamasına ulaşılacağını dile
getiren Moğultay, "Dünyada
belirli kriterler var. Bunlardan
birisi de. insan haklan alanında
getirilen ILO sözleşmeleridir.
Bunlan ımzalamak bu alanda
büyük ve önemli bir adımdır"
diye konuştu.
Danıştay'ın gerekçeli karan
Cumhurbaşkanı^nın âtanıa
karan yargıya yansıyamaz
• Danıştay 5. Dairesi, İstanbul Üniversitesi Rek-
törü Cem'i Demiroğlu'nun rektör seçümesi işlemi-
nin iptali için verdiği karann gerekçesinde, Cum-
hurbaşkanı'nm atama kararlannda idari yargı
yolunun açık olduğunu bildirdi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü- re'sen imzaladığı kararlar ve
rosu) - Danıştay 5. Dairesi. İs- emirler hakkında yargıya baş-
tanbul Üniversitesi Rektörü vurulamayacağı anımsaula-
KONUK YAZAR Prof. Dr. MESUT GÜLMEZ TODAİEÖğrelim Vyesi
Cem'i Demiroğlu'nun seçim
işleminin iptaline ilişkin verdi-
ği karann gerekçesinde. Cüm-
hurbaşkanf nın atamasına ka-
dar olan işlemlet için idari
yargı yolunun açık olduğunu
bildirdi. Gerekçeli kararda.
şöyle denildi:
"Bir başka ifadeyle. bu iş-
lemlerden ilk ikisinin gerek bir-
birlerinden, gerek nihai işlemi
oluşturan atama işleminden
bağımsız olarak da. tek başla-
nna yeni hukuki durumlar ve
hukuki sonuçlar yaratmalan.
bir sonraki tşlemle belirlenen
yetkinin kullanılmasını sınırla-
malan \e böylece kesin ve icrai
nitelik taşımalan nedeniyle. ni-
hai işlem beklenilmeksizin ve-
ya nihai işlemden sonra idari
dava>a konu edilebilmeleri
mümkün bulunmaktadır."
Danıştay 5. Dairesi'nin ge-
rekçeli karannda. Ana\asanın
104. maddesine göre rektörleri
seçmenin Cumhurbaşkanfnın
görevleri arasında olduğu.
Anayasanın 105. maddesine
göre de Cumhurbaşkanı'nın
rak. jju görüşlere yer verildi:
" Universite rektörlerinin se-
çimi konusunda. nihai işlemi
Cumhurbaşkanı'nın atama iş-
leminin oluşturduğu açıktvc.
Bu ışlemın. idari nitelik taşı-
masına karşın, anayasanın
105. ve aynı doğrultuda olmak
üzere 2577 sayılı yasanın 2-3.
maddesinde yer alan yasakla-
\ıcı kurallar nedeniyle idari
davaya konu edilememesinin
bu evreye kadar olan \e \uka-
nda nitelikleri açıklanan diğer
işlemlerin tek başlanna veya
birükte. idari dava konusu ya-'
pümalanna engel oluşturma-
yacağı kuşkusuzdur.
Mhai işleme bağb ol-
maksızm yeni hukuki durum-
lar yaraıan ve icrai nitelik taşı-
yan ilk iki işlem üzenndeki
yargısal denetimin. Cumhur-
başkam'mn adaylar arasından
birisıni ilgili ünıversitenin rek-
törü olarak atanması işlemiyle
somutlaşan lercihini kapsayan
bir vönü olmadığı, özellikle
vurgulanması gereken bir hu-
sustur."
ILO sözleşmelerine getiriyor']ILO'nun sendikal haklara ilişkin temel norm-
larını içeren sözleşmeleri sonunda parlamen-
todan geçti ve onay işleminin ilk aşamasını
oluşturan "uygun bulma yasası" kabul edildi.
Umanm ki onayın ikinci aşaması da, Avrupa
Sosyal Şartı'nda olduğu gibi iki ay beklemeksi-
zin kısa sürede gerçekleştirilir.
87,135.151 ve 158sayılı sözleşmelerin onay-
lanması, her şeyden önce ülkemizin utuslara-
rası ınsan haklan belgelen ve
ILO sözleşmelerine karşı iz-
lediğı geleneksel politikada
köklü bir değişıkliği sımgele-
mektedtr. Çünkü Türkiye,
onaylanan tüm- sözleşmelerin
gerekçelerinde de açıkça be-
lirtildiği gibi, ancak yürürlükte-
kı ulusal mevzuat ile "ahenk-
tar" ve mutabakat" içinde,
onlara aykırı kurallar içerme-
yen, yeni düzenleme ya da de-
ğişıklikler yapma yükümlülü-
ğüne getirmeyen sözleşmeleri
onaylama politıkasını izleye-
gelmiştir. Bu nedenle, anılan sözleşmelerin
onaylanması, ıç hukukla uyumu onayın önko-
şulu sayan anlayışın değışmesi yönünden son
derece onemlıdır Kuşkusuz, sözleşmelerin
onaylanması ile her şey bitmiş değildir.
Onayın "sihirli bir sopa" olarak iç hukuktaki
tum sorunlan bir çırpıda çözümlemesı beklen-
memelıdir. Öncelıkle onay işleminin anayasa
m.90/ son gereğt doğurduğu yükümlülüklerin
yönetsel yetkılıler ve yargı yerlerince yerine
getirilmesı gerekır. Çünkü onaylanan sözleş-
melerin Türkiye'yi "taraf devlet" olarak bağ-
ladığı, Anayasa Mahkemesı ile Danıştay'ın son
kararlannda bir kez daha yurgulanmıştır.
Sözleşmelerin onaylanması. ıçerdıklerı
normların özel yasal düzenlemelere yansıttl-
masını beklemeksizin doğrudan doğruya uy-
gulanmasını gerektirmekte ise de hükümete
Sözleşmeyle tüm
kamu görevlileri
önceden izin
almadan sendika
kurabilecek ve
sendikaya üye
olabilecekler.
ve parlamentoya düşen görevler olduğu
açıktır. Ancak ulusal hukukun sözleşmelere ve
özellikle ILO denetim organlarının 'içtihat" nı-
teliği kazanmış yerleşik kararlarına uyumunun
sağlanması iledirki onayın gereklen yerine ge-
tırılmiş olacaktır. 2821 ve 2822 sayılı yasalarda
özellikle sendıkaların kuruluş ılkelen, etkın-
likleri, temsflcı veyönetıcilerini seçmeleri. gelır
ve giderleri, toplu ış sözleşmeleri bağıtlamaları
ve grev hakkını kullanmaları
konusunda burada sayılama-
yacak kadar çok olan aykırı-
lıkların giderılmesıni sağlaya-
cak değışikliklerin yapılması
gerekır. Aykırılıkların önemti
bir bölümünün anayasada yer
almış olmasına sığınıl-
mamalıdır. özgür ve özerk bir
sendikal ve toplu pazarlık dü-
zeni oluşturulmadıkça, salt
onay işlemiyle ILO denetim or-
ganlan gundeminden çıkı-
lamayacağı bilinmelidir. Nite-
kim, Türkiye onayladığımız 98
sayılı sözleşme gereklerını yenne getirmediği
için toplu sözleşme yetkisı, erteleme ve grev
yasakları ile kamu görevlılerinin sendıkalılaş-
ma ve toplu pazarlık haklan konularında
yıllardır sorgulanmaktadır Kuşkusuz bu söz-
leşmelerin onaylanmasının en önemli sonuç-
larından biri, memurların sendikal haklarının
"var olan" hukuksal dayanaklarına yenılerinın
eklenmiş olmasıdır. Özellikle 87'nin onay-
lanmasıyla, tüm kamu görevlilerının nitelikleri
yönünden hiçbir ayrım gözetilmeksizin önce-
den ızin almadan diledıklen sendikalan kurma
ve üye olma hakkı guvenceye bağlanmıştır.
Yine, işçı ve memur sendikalarının yönetıci ve
temsilcilerinı özgürce seçme, yönettmmı dü-
zenleme, grev hakkını da kapsamına olan et-
kinliklerinı düzenleme ve eylem programları
oluşturma haklan tanınmıştır.
HİKMET ÇETİNKAYA
Ansîklopedi Meydan
Savaşı Kızıştı...
Üç büyuk gazete arasında ansiklopedi meydan sava-
şı' acımasız bir biçimde sürüyor. Başbakan Süleyman
Demirel, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ve CHP
Genel Başkanı Deniz Baykal. TV ekranlarında ansiklo-
pedi reklamlarınaçıkıyor. Kimi işadamları ve sanatçılar
da 'meydan savaşı'na görüntüleriyle renk katıyorlar. Yi-
ne kimi meslektaşlarımız gazeteleri adına bu savaşa
destek veriyor.
Acaba dünyanın hangi ülkesinde böyle bir kıyasıya
sayaş yaşanıyor gazeteler arasında?
Üç gazetenin birinci sayfaları 'ansiklopedi meydan
savaşına ayrılmış. Hiç yorum yapmadan bu savaşı izle-
yelim isterseniz:
Sabah diyor ki:
"Işte gerçek..."
Ve gerçeği öğreniyoruz.
"Hürriyet ve Milliyet'in 'Birçok yeni bilgi yok, son ge-
lişmeler bulunmuyor' dediği Meydan Larousseta Gor-
baçov'un devrilmesinden Sovyetler'in dağılmasına,
Berlin Duvarı 'nın yıkılmasından Körfez savaşına, AIDS'-
ten son uzay çalışmalarına kadar son birkaç yıla sığan
bütün bilgiler var. Oysa Milliyet'in 'çok yeni, en yeni'di-
ye tanımladığt Büyük Larousse'ta bu bilgilerin hiçbirine
rastlayamazsınız.BuyükLarousse'agöreGorbaçovhâlâ
Sovyetler'in lideridir. Berlin Duvarı hâlâ yerli yer'inde du-
ruyordur. Türkiye'den Akbulut adında bir başbakan geç-
memiş, Turan Dursun adında bir yazar öldürülmemiştir.
Ne Büyük Larousse'ta ne de Temel Britannica'da yep-
yeni bir kavram olan 'Anakent' maddesine de rastla-
yamazsınız, Nevşehir'ın, Kırşehir'in ya da Ko/ombiya'-
nın, Çin'in son nüfusunu bulamazsınız. Farklılıklar sade-
ce bu kadar değil. Üstelik içerik ve kalitede de kendini
gösteriyor. Örneğin Meydan Larousse'ta 641 bin ayn
madde işlenirken. Buyük Larousse'ta bu sayı topu topu
203 bınde kalıyor. Yine Meydan Larousse'ta bilgilerin
tamamı 24 milyon 400 bin kelımeden oluşuyor, buna kar-
şılık Büyük Larousse'un kelime sayısı 17 milyon 100
bin."
Mıliiyet, Sabah gazetesine yanıt veriyor:
"İşteasıl gerçek..."
Onu da okuyup asıl gerçeği öğreniyoruz:
"Yalan: Sabah, Milliyet'in yeni Büyük Larousse'unu
20 ciltmiş gibi gösterdi.
Gerçek: Milliyet'in 7992 bilgitehyle donanmış Büyük
Larousse'u 24cilt.
Yalan: Sabah, Milliyet'in Büyük Larousse'u için "Mey-
dan Larousse'un taklidi" diyor.
Gerçek: Büyük Larousse, şu anda bütün dünyada satı-
lan en son Larousse ansiklopedisidir. Meydan Larousse
devrini tamamladı, tedavülden kaldınldı. Bunun ardın-
dan Fransa'dakı Larousse müessesesi Büyuk Laro-
usse'u hazırladı ve dünyaya sundu.
Yalan: Sabah, Milliyet'in Büyük Larousse'unda Gor-
baçov'un düşüşunun, Berlin Duvarı nın yıkılışının olma-
dığını iddia ediyor.
Gerçek: Bunların hepsi Büyuk Larousse'ta yerli yerin-
*de... Dün cenazesi kalkan Vasii Rıza Zobu nun ötüm tari-
hi bile Büyük Larousse'ta. Asıl, Sabah'ın dağıttığı Mey-
dan Larousse'un 1. cildinin 359'uncu sayfasında Doğu.
Almanya ve Berlin Duvarı eski haliyle yerinde duruyors
Yalan: Sabah, Meydan Larousse'ta Yıldırım Afcöufûf'
maddesinin olmasıyla iftihar ediyor.
Gerçek: Oysa Yıldırım Akbulut, Sabah ın şu günlerde
dağıtacağı birinci ciltte yok. Sabah'ın Meydan Laro-
usse unda Akbulut'u bulmak için, yaklaşık 10 ay düzelt-
me cildini beklemek gerekecek. Oysa Milliyet'in Büyük
Larousse'unda Yıldırım Akbulut yerli yerinde, alacağı-
nız ilk ciltte.'
Milliyet, Sabah gazetesine soruyor:
"Ya bunlara ne demeli?"
Milliyet diyor ki
' Sabah 'ın Meydan Larousse 'u gazete kâğıdına basılı.
Resimleri, haritaları siyah-beyaz. Cildi sıvama. 21 cildi
eksikliklerle dolu olduğu için, aylar sonra verilecek ek-
lerle duzeltme yapı/maya çahşı/acafc."
Milliyet soruyor okurlarına:
"Sabah'ın kohne ve yamalı Meydan Larousse'u mu,
yoksa Milliyet'in yeni Büyük Larousse u mu? Hangisi
gerçek?"
Hürriyet ne yapıyor?
"Hürriyet verince Britannica verir..."
TV'ler üç büyük gazetenin "ansiklopedi savaşı" rek-
lamlarıyla dolu...
Oturup düşündüm..
"Cumhuriyet ne yapmalı?"
Cumhuriyet hem ekonomik savaş veriyor hem de ga-
zete. Bizler gazete vermeyi sürdüreceğiz. Belki tirajımız
daha da düşecek. Ama olsun. biz yine de gazete verece-
9iz.
Demokrasi, insan haklan, sendikal hak ve özgürlükle-
ri mi savunalım, yoksa bizler de ansiklopedi yarışına mı
katılahm?
Demokratikleşmenin omurgası sayılan ILO sözleşme-
leri TBMM'den geçti ve memurlara grevli, pazarlıklı
sendikal örgütlenme engeli ortadan kalktı...
Bu bir önemli haber Demokratikleşme yolunda
önemli bir adım CMUK'tan sonra...
Kaç gazetenin birinci sayfasında var bu haber şöyle
bir düşünün?
O zaman Cumhuriyet, bırakın sadece gazete vermeyi
sürdürsün...
Anayasapaketi
Cindoruk'averildi
ANKARA (Cumhuri>et Bü:
rosu) - İktidar partilerinin ara-
lannda uzlaşmaya vardıklan
anayasa değişikliği paketi. dün
TBMM Başkanı Hüsamettin
Cindoruk'a verildi. SHP ve
DYP Grup Başkamekilleri
"bunun bir başlangıç olduğu-
nu" söylerken.TBMM Başka-
nı Cındoruk. "'Türkiye'nın bu
anayasadan hızla kurtulması
gerek. Bazı maddelenn yürür-
lük değeri kalmadı. önsöz de-
mokrasiye isyan" dedi.
SHP ve DYP'nin uzlaşma-
sıyla imzaya açılan 5 maddelik
anayasa deeişikliei önerisi pa-
keti. 180imzaylaTBMM Baş-
kanı Hüsamettin Cindoruk'a
sunuldu. İmzalardan l?5'inin
DYPTı milktvekıUerine, 45'-
inin de SHP'li milletvekillerine •
ait olduğu bıldirildi. TBMM
Başkanı Hüsamettin Cindo-
ruk."" Bu bir başlangıç. yenisini
bekliyoruz" derken. DYP
Grup Başkanvekillerinden Be-
kir Samı Daçe. "Çalışmalan-
mız sürüyor" diye konuştu.
Cindoruk da şunlan söyledi:
"Benim tavsiyem önsözüyle,
son sözü de düşünün. Önsöz
demokrasiye isyan... Gerçekçi
değil. Meclis iradesi anayasa
değiştirmek yönünde, size ka-
tılacaktır arkadaşlar. Bazı
maddelenn yürürlük değeri
kalmadı. Önsözün de yürürlük
değeri kalmadı. Meclisimiz
hızla demokratikleşme yönün-
de çalışma yapıyor. Anayasa-
nın demokratikleşmesi meclis
iradesinin eseri olacaktır. Tür-
kıye'nin bu anayasadan kur-
lulması, hızla kurtulması ge-
rek. Bu anayasa sivil iradenin
eseri değil. Şimdi güzel bir baş-
langıç yapıldı."
Cindoruk. daha sonra gü-
lümseyerek. "Okuyayım, belki
bcn de imza atanm" dedi. SHP
\e DYP grup başkanvekilleri
gazelecilerle sohbet ederken,
çalışmalann sürdüğünü, en kı-
sa zamanda yeni bir pakevle
geleceklerini söylediler.