Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 6EKİM1992SAU
HABERLER
Karakolda
dayak savı
• ANTALYA (Cumhuriyet)
- Side Belediye Meclisi üyesi
Etcm Yıldız. Jandarma
Karakolu"nda kendisinin
dövüldüğünü öne sürerek
Cumhuriyet Savcılığı"na suç
duyurusundabulundu. l
ekim günü gecesijandarma
tarafından karakola
götürülen ve sabaha karşı
bırakılan meclis üyesi,
hükümet tabipliğinden 7 gün
yatak, 15 gün istirahat
raporu aldı. Bunun üzerine
Yıldız, Cumhuriyet
SavcılığYna başvurarak
davacı oldu. Dayakçı 2erin
ise savunmalannda, "Bize
küfîir etti'" demeleri üzerine
savcılık konuyu mahkemeye
aktardı. Ancak mahkeme,
"Madem suçlu idiler neden
sahndılar" şeklinde bir
yaklaşım sergileyip savcılığın
talebini reddetti. Mahkeme,
Etem Yıldız'ın raporu
üzerine 2 er hakkında dava
açarken, Yıldız'ın da
görevliye hakaretten
yargılanacağı öğrenildi.
Ocakçtoğlu'na
ppotesto
•SAMSLN (Cumhuriyet) -
Samsun Barosu Genel
Kurulu, "avukatlann
yargının bir unsuru
olmadığı" yolunda görüş
bildiren Yargıtay Başkanı
İsmetOcakçıoğlu'nu
protestoetti. Samsun
Barosu'nun yapılan olağan
gcnel kumlunda 7 eylül
tarihindc adli yılın açılış
konuşmasında. "avukatlann
yargının bir unsuru
olmadığı*" yolunda görüş
bildiren Yargıtay Başkanı
İsmet Ocakcıoğlu'na bir.
protesto telgrafı çekildi. Öte
yandan yapılan seçimlerde
baro başkanlığına 114oy
alan Av. Metin Turgut
getirildi.
Yılmaz'dan
gazetelere
ziyaret
• İç Politika Servisi-ANAP
Gcnel Başkanı Mesut
Yılmaz.partisinin I Kasım
scçimlerindeki İstanbul
adaylanyla birlikte Sabah ve
Hürriyet gazetelerini ziyaret
etti. Dün öğleden sonra
Sabah'ın İkıtelli'deki Medya
Plaza tesislerine gelen Mesut
Yılmaz ve beraberindekiler,
gazetenin imtiyaz sahitri
Dinç Bilgin. Genel Yayın
Yönetmeni Zafer Mutlu ve
bazı üst düzey yöneticilerle
görüştüler. Oğle yemeğinı de
Sabah Gazetesı'ndeyiyen
Yılmaz ile adaylar daha
sonra Güneşli'deki Hürriyet
Gazetesi tesislerine geçtiler.
Burada da gazetenin Genel
Yayın Yönetmeni Ertuğrul
Özkök ve öteki yöneticilerle
görüşme yapan ANAP
Gcnel Başkanı. I Kasım
scçimleri için partisine destek
istedi. Yılmaz'ın ziyaretlerine
Gcnel Başkan Yardımcısı
Ekrem Pakdemirli. İstanbul
İl Başkanı Erdal Aksoy. İl
Başkanı Yardımcısı Cüneyt
Ülseverıle Bakırköy
Belediye Başkanı Ali Talip
Özdemirdekatıldı.
Patiamalar
soruştunıluyor
• İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu)- İzmir ve Denizli'de
mcydana gelen patlamalann
Dev-Sol örgütü üyelerince
gcrçekleştirilmiş olabiieceği
önesürüldü. Olaylarla ilgili
olarak düzenlenen
operasyonlarda. İzmir'den
10. Denizli'den de 5 kişinin
gözaltına alındığı öğrenildi.
Izmir Terörle M ücadele
Şubesi Müdürlüğü yetkilileri.
Bornova ve Karşıyaka adliye
binalanyla Soğukkuyu'daki
Tekel deposunda önceki gece
mcydana gelen patlamalann
büyük birolasılıkla Dev-Sol
örgütü üyelerince
gerçekleştirildiğini söylediler.
îlgililer, kuşkulugörülen 10
kişinin gözaltına alındığını
belirttiler.
CeialBayar
anrtmezan
• BLRSA(AA)-
Türkiye'nin 3.
Cumhurbaşkanı Celal Bavar
için doğum yeri olan
Gemlik'in Umurbey
beldesinde yaptınlan
anıimczann kaba inşaatının
tamamlandığı bildirildi.
Celal Bayar Vakfı Müze
Müdürü Erdoğan Temel'den
alınan bilgiye göre,
Bayındırlık ve Iskan
Bakanlığı'nca 23 Temmuz
1991 'de 7.5 milyar lira keşif
bedelle ihaleedilen ve temeli
22 Ağustos 1991'deatılan
anıtmezann kaba inşaatı
bitirildı. Proje kapsamında
bulunan sinema salonu ilt
müze binasında gerekli
onanm çalışmalarının
yapıldığını da anlatan Temel,
24 metre yükseklikteki
anıimezara. önümüzdeki
günlerdc 'Cumhurbaşkanlığı
Forsu'nun monte edileceğini
bclirtti.
ANAFta "eski milletvekillerinin delegeliği" sorunu taraflan mahkemeye götürebilir
Kongre tartışması bitmiyorANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - ANAP'ın yetkili organı
MKYK"da. olağanüstü kong-
renin toplanması konusunun 1
kasım seçimleri sonrasına erte-
lenmesine karşın. taraflar ara-
sındaki tartışma sürüyor. Özal-
alar. genel merkezin olağanüs-
tü kongre delegesi olmadığını
savunduğu 49 milletvekilinin
ımzasınm geçerli olduğunu ka-
nıtlamaya çalışıyorlar. Genel
merkezi, eski milletvekillerinin
delege olmadıklan yönünde ya-
zılı bir janıt vermeye zorlayan
Özalcılar. bu yanıtı alınca mah-
kemeye başvuracaklar. Genel
merkezciler. olağanüstü kongre
için imza veren 12 delegeden
sonra üç delegenin daha imza-
lannı çektiklerini. toplam imza
sayısının 179'dan 176'ya düştü-
ğünü ve olağanüstü kongre ko-
nusunun artık kapandığını ileri
sürüyorlar.
ANAP genel merkez yetkili-
leri. partınin 1 kasım seçimle-
rinden başanlı çıkması duru-
munda Yılmaz'ın durumunu
güçlendirmek için kendi inisi-
yaüfıni kullanarak olağanüstü
kongreyi toplayabileceğini vur-
guluyorlar.
Genel merkez. MKYK top-
lantısından sonra rahatlayıp se-
çim çalışmalannı hızlandınr-
ken. muhalifler, eski milletve-
killerinin olağanüstü kongrede
oy kullanabilmelerinin yollan-
nı araştırmaya başladılar.
MKYK'nın Özala üyelerinden
Halil Şıvgın, parti tüzüğüne gö-
re eski milletvekillerinin olağan
kongre delegesi olmadıklannı.
ancak tüzükte olağanüstü
kongre delegelerinin belirtilme-
diğini, bu nedenle de olağanüs-
tü kongrenin son yapılan ola-
ğan kongre delegeleriyle top-
lanması gerektiğini öne sürdü.
Genel merkezin olağanüstü
kongre talebinde bulunan eski
milletvekillerine, "delege değil-
siniz" yanıtını vermesi gerekti-
• Genel merkezi, eski milletvekillerinin delege olmadığı yönünde yanıt ver-
meye zorlayan Özalcılar, bu yanıtı alınca mahkemeye başvuracaklar. Genel
merkez, sayı vermeyerek imzalann geri çekilmeye başladığını öne sürdü.
Yılmaz: Ben de kongreistiyorum
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-ANAP
MKYK toplantısında. oİağanüstü kongrenin
kasım secimleri sonrasına kalması sonucuna
varıhrken, Yılmazcılar ve Özalcılar arasında
sert tartışmalar yaşandı. Genel Başkan
Yılmaz. olağanüstü kongre için "topu üzerin-
den atmakla" suçlanırken. "Kongreden
kaçmıyorum. 1 kasımdan sonra
olağanüstü konereyi ben isteyece-
ğim" dedi. MKYK'da Yılmaz.
olağanüstü kongre için verdi|i
imzayı geri çekenleri il başkanlığı-
nagetirmekle de suçlandı.
İzmir Milletvekili Hüsnü Do-
ğan. Genel Merkez'e 275 imzanın
ulaştınlmasına karşın bunlann
yürürlüğe konulmamasını eleştir-
di. olağanüstü kongre isteğini yi-
neledi. Bu isteği Ahmet Karaevli.
Halil Şıvgın. İbrahim Özdemir de
destekledi. Buna karşı söz alar.
Genel Sekreter eski Gaziantep Milletvekili
Mustafa Taşar. kendilerine ulaşan imzalar-
dan 40 kadannı eski milletvekillerinin delege
sayılmaması, bir kısmını da imzalann geri çe-
kilmesi nedeniyle geçerli saymadıklannı, ge-
çerli imzalann sayısının 170 olduğunu söyledi
ve."Geçerli imzayı toplar gelirsiniz. ondan
sonra kongre istersiniz " dedi.
Mesut Yılmaz kongre isteklerini dile getı-
renlere hitaben yaptığı konuşmasında şunlan
söyledi:
"Parti küçülüyordeniliyor. Oysa ben teşki-
latlardan soruyorum ve araştırmalar
yaptınyorum. Tam tersi. büyüdüğümüz so-
nucunu alıyorum. Ben kongreden kaçmıyo-
rum. Ama seçimlerde iyi netice alamazsak
kimse bize bakmaz. Ben de kongre istiyorum.
1 kasım seçimlerinin ardından ben kongre is-
teyeceğım. kongre olsun dıyeceğim"
Yapılan görüşmelerdcn sonra ola-
ğanüstü kongre 1 kasım seçimlerin-
den sonraya kaldı. Toplantıda eski
milletvekillerinin delege sayılıp sayıl-
mayacağı konusu da tartışıldı. Me-
sut Yılmaz. "Olağanüstü toplantıya
bir ben, bir MKYK bir de mahkeme
karar verebıhr" deyince Oltan Sun-
gurlu "Topu MKYK'ya bırak-
mayın. Eski müleıvekilleri delege mı
değil mi. tartışması bizim işimiz ol-
mamalı. Burada karan siz vermelisi-
nız" dedi. Tartışmalann ardından.
olağanüstü kongre için Genel Merkez ile mu-
halefet. kasım secimleri sonrasına randevu-
laştı.
Genel Merkez. Van il teşkilatının görevden
alınmasmı öneren bir isteği de MKYK'nın
gündemine getirdı. Daha önce Mesut Yılmaz
yönetimi tarafından görevden alınan Van il
yönetiminin yeniden göreve getirilmesi isteği.
Hüsnü Doğan tarafından sert bir dille eleşti-
rildı. Buna rağmen Van ilinin görevden alın-
ması isteği isteği kabul edildi.
ğini savunan Şıvgın, bu yanıtın
verilmemesi durumunda eski
milletvekillerinin genel merkeze
dilekçe vererek, "MKYK'da
delege olmadığımız belirtildi.
Biz delege miyiz, değil miyiz?"
diye sorarak yazılı yanıt isteye-
ceklerini bildirdi. Şıvgın. bu
yazılı yanıta göre, mahkemeye
başvurulabileceğini dile getirdi.
Şıvgın. ANAP'ın 1 kasım se-
cimleri sonuçlannın bir şevi de-
ğişıirmeyeceğini kaydederek.
olağanüstü kongre toplamak
için gereken 208 imzayı fazla-
sıyla topladıklannı, genel mer-
keze ulaşan 198 imzaya \edi de-
lege daha eklendiğini ve ra-
kamın 205'e yükseldiğini anlat-
tı. Şıvgın. "Geriye üç imza kalı-
yordu. Hüsnü Doğan'ın cebin-
de beş delegenin *daha imzası
vardı. Ama vermedi. Verse ne
olacaktı ki? Genel merkez ka-
çamak yapıyor" diyc konuştu.
Şıvgın, o beş imzanın MKYK'-
da verilmesi durumunda mah-
kemeye gitmeye gerek kalma-
dan sorunun çözüleceğinın anım-
satılması üzerine, "Olur mu?
Mahkemeye. olağanüstü kong-
reyi loplamak için gidilmeyecek
ki. Genel merkez. eski mifletve-
killerinin delege olmadığını
söylüyor. Bu konudaki ihtilafı
çözmek için mahkemeye mut-
laka gıdılecek" karşıhğını \erdi.
Karaevli de eksik imzalardan
dolavı Taşar'ı suçladı. Karaev-
li. "Olağanüstü kongrenin ol-
maması için her türlü yola baş-
vuruyorlar. İmza bize gelmedi
dese. anlayacağız. ama çoban
hikayesi gibi birini kurt kaptı.
birini sel aldı olur mu? Mustafa
Taşar'ın İstanbul Kongresi'nde
yaptıklannı biliyoruz. Aynı
taktiklcri bize karşı uygula-
masın" diyc konuştu.
Taşar. Doğan'ın cebinde ol-
duğu söylenen beş imzayla ilgili
olarak. "Onlar cebinden beş
imzayı çıkarsaydı. biz de cebi-
mizdeki iadeleri çıkanrdık.
Oyuncak mı bu iş? Burada beş
tane azdı. beş tane fazlaydı diye
hesap yapılmaz" dedi.
Eski milletvekillerinin olağa-
nüstü kongrede delege olama-
yacaklannı savunan ANAP
Teşkilat Başkan Yardımcısı
Mehmet Gedik. gerekçelerini
şöyle sıraladı:
"Parti tüzüğümüze göre bü-
yük kongrenin doğal üyeleri ge-
nel başkan. MKYK veyönetim
kurulu üyelen. partili bakanlar
ve milletvekilleri ile parti üyeliği
devam eden kurucular kurulu
üyeleri. Seçilerek gelen delege-
lerin bu sıfatlan bir sonraki se-
çime kadar devam ediyor.
Tüzüğümüzde. "Parti üyeliği
devam etmek kaydıyla genel
başkanlık. Başbakanlık.
TBMM üyeliği. MKYK üyeliği
yapmış olan partililer. büyük
kongrenin onur üyeleridir.
Bunlar kongrede söz alabilirler,
fakat oy kullanamazlar' denili-
yor.
Dernekler Yasası'na göre,
doğal üyelerin bu sıfatlan bir
sonraki secime kadar devam
eder. Milletvekili olanlann mil-
letvekillikleri devam ettiği süre-
ce doğal üyelikleri de devam
eder. Eski milletvekıllerimizin
doğal üyelikleri. 20 ekim millet-
vckillikleriyle birlikte sona cr-
miştir.
Çankaya İlçe Seçim Kurulu.
SHP'nin son olağanüstü kong-
rcsinde eski milletvekillerinin
oy kullanamayacaklan yönün-
de karar aldı."
Demirel:Irkçılıkhıızıır ve güveni bozuyor
• Ankara Üniversitesi'nin açılış töreninde bir ko-
nuşma yapan Başbakan Süleyman Demirel, dünya
bütünleşirken. etnik aynmcılık yapılmasını eleştir-
di. Demirel, "Kendi kaderini tayin hakkı uygulana-
bilir olmalıdır" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Başbakan Süleyman De-
mirel. dünya değişirken. "mik-
ro nasyonalizm" olarak ad-
landınlan gelişmelerin de mcy-
dana geldiğini belirterek, her li-
sanm ayn bir devlete haklılık
kazandırdığını söylemenin zor
olduğunu söyledi. Demirel.
Güneydoğu'da ürmanan terör
olaylanna dikkat çekerek. "Self
determinasyon birolaydır. An-
cak self determinas>onun
uygulanabilir olması laamdır.
OİBV ' s t a f
* u l
Em n
'ye t
Müdürlüğüekiplerinin, geçtiğimizhafta İçerenköy ve Beylerbeji'nde yaptığıope-
rasyonlarda öldünilen militanların cenaze törenine polisin müdahele etmesi üzerine çıkan olaylarda
çok sayıda kişi yaralanırken, yaklaşık 50 kişi de gözaltına alındı. Büyük bir kalabahğın katıldığı cenaze töreni. dün 16.00 sıraların-
da Küçükköy Cazi Mahallesi'ndcki Me>lana Camisi'ndc >apıldı. Buradaki törenden sonra. tabutları alarak, "Dcvrim Şehitleri
ölümsüzdür" şeklinde slogan atıp mezarlığa kadar >ürü>iiş yapmak isteyen gruba polis müdahele etti. Grubun önünü kesen polis
bölgeye gönderilen takvne ku»etlerle birlikte göstericileri coplama>a başladı. Yaklaşık varım saat süren olaylarda polislerin ha-
\a> a uyarı ateşi açtığı görüldü. Göstericileri > ere > atıran polisler, üst araması ve kimlik kontrolü y aptıktan sonra y aklaşık 50 kişiyi
gözaltına aldı. Polisler. göstericilerin üzerinden molotof kokteyli >e parkartlar çıktığını söyledi. Polislerin müdahalesi sırasuida
başından aldığı jop darbesiyle yaralanan 70 yaşındaki Kudi Göleli adlı kadın. istanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde teda\i altına
alındı. Olaylardan sonra cenazeler çok sıkı güvenlik önlemleri altında toprağa verilirken, polisler gazetecilerin fotoğraf çekmesine
izin vermedi. (Fotoğraf: HAYRETTİN SAGANAK)
İç içe girmiş insanlann araya-
caklan şey. hukukun üstünlüğü
ve herkese insan gibi haklann
sağlanmasıdır" dedi.
Başbakan Demirel, Ankara
Üniversitesi'nin 1992-1993 eği-
tim-öğretim yılının açılması ne-
deniyle Dil ve Tarih Coğrafya
Fakültesinde yapüğı ko-
nuşmada, etnik olaylara ve isim
vermeden PKK terörüne de-
ğindi. Dünyada ırk, dil. din,
renk aynmı yapılmaksızm bü-
tünleşmeye doğru gıdılırken.
bazı insanlann "ırkçılık" yapa-
rak huzur ve güveni bozduğunu
anlatan Demirel, "Dünyanın
böylesine serbestleşmesi. bil-
hassa Avrupa'da, Kafkaslar'da
ve Sovyet Rusya'da görüldüğü
gibi bir yeni ofay meydana ge-
tirmiştir. Bu olay. "Mikro nas-
yonalizm denilen, mikro milli-
yetçilik olayıdır, etnosite
olayıdır" diye konuştu. Başba-
kan, şu görüşleri dile getirdi:
"Self deierminasyon bir
olaydır. Ancak, self determi-
nasyonun uygulanabilmesi
lazımdır. İç içe girmiş, senelerce
bir arada yaşamış insanlann
arayacaklan şey, hukukun üs-
tünlüğü ve herkese insan gibi
haklann sağlanmasıdır. Herke-
sin bir vatana. devlete sahip ol-
ması gibi, eşitliklerin sağlan-
masıdır. Dünyanın her ülkesin-
de bu sorun vardır. Yani deği-
şik ırklardan. inançlardan gelen
insanlann bir arada yaşayabil-
dikleri sabittir. Neyle sabittir?
Bizlesabittir." Demirel, "Türki-
ye'de, kimseyi inanandan do-
layı muazzep eden (ıstırap çek-
tiren) yok" diyerek. sözlerini
şöyle sürdürdü:
"Demek ki. değişik etnik kö-
kenden gelen, değişik inançlara
sahip insanlar TC devletini
beraberce sahiplenmişler ve bu
ülkeyı beraberce vatan yapmış-
lardır. Yani şimdi aramıza so-
kulmak istenen fıtnenin, herkes
farkındaolmalıdır."
Erdal İnönü Izmir'de yargı reformunun 1 kasıma kadar yasalaşabileceğini söyledi:
Terörünçaresi demokratikleşme
MERtH AK
İZMİR - Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Erdal
İnönü. üniter yapı içinde terör
olaylannın çözüleceğini söyle-
di. Türkiye'de birçok etnik gru-
bun yaşadığını vurgulayan Er-
dal İnönü. "İnsanlar, "Biz
memnunuz. Türkiye Cumhun-
yeti'nde doğduğumuza pişman
değiliz" demeli. Bunu güvenlik
güçleri tek başına sağlayamaz.
Demokratikleşmeyle olur bu"
dedi. İnönü. demokratik hakla-
nn yaşatılmasıyla terorizmin
ortadan kaldmlabileceğine de-
ğinerek "Halkımıza büyük iş
düşüyor" diye konuştu
Erdal İnönü. Adnan Mende-
res Havalimanf nda gazetecile-
rin sorulannı \anıllarken 1
kasım seçimlerinin bir sınav
• İzrnir'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Er-
dal İnönü, insanlann bu ülkede doğmalanndan
pişman olmamalan gerektiğini söyledi.
olacağjnı ve SHP'nin bu sınav-
dan başanyla geçeceğini söv le-
di. İnönü. CMUK konusunda
koalisyonu oluşturan iki parti
arasındaki görüş aynhklanna
yönelik bir soruya da "Her iki
parti bu yasanın vasallaşmasını
taahhüt etti. Bu yasavı çikara-
lım. özel hallcri. terör suçlannı
sonra konuşalım. Sırayla. önce
bu reformu yapalım" yanıtını
verdi.
"DYP kanadı ile görüş aynlı-
ğı. göriişmelerin I kasımdan
sonrasına uzayacağı izlenimle-
rıne )'ol açıyor" yorumu akta-
nldığına da şu karşılığı verdi:
"Benim ızlenimim o değil.
Benım ızlenimim 1 kasıma dek
çıkacağı şeklinde. Ceza yargıla-
masında bir iyileşme, bir yakla-
şım getiriyor tasan. Türkiye'-
nın her tarafında bir iyileşme
bekleniyor. Şimdi uygulanan
yöntemler Batı'nın demokratik
ülkelerinde uygulanan yöntem-
lerden farklı görünuyor. Bunun
uygulanması önemli bir ilerle-
me sağlayacak. Bir de terör suç-
lan var. Bunlar başka kategori-
ye gıriyor. Bunlarla mücadele
ederken başka yöntemler uygu-
lanıyor. Batılı ülkelerde de böy-
le olağanüstü usullerin uygu-
lanmasını kimse demokrasiye
a>kın görmüyor."
Terör suçlannda işkencenin
nasıl önleneceği sorusuna da
İnönü, "İşkence olmayacak. İş-
kence insanlık suçudur. Terör
suçlanna karşı Avrupa'da iş-
kence yapılmıyor. Terör suçla-
nnda Almanya. İngiltere'de de
özel usuller uygulanıyor" yanı-
tını verdi.
İnönü. gazetecilerle sohbet
ederken Micheal Jackson'ın
konserinin iptali konusuna de-
ğindı. İnönü gülümseyerek
"Yalnrz siyaselçiler değiî, sa-
natçılar da hasta olup çıkamı-
yor. Söz veriyorsunuz sonra
gelmiyçrsunuz herkes ayakla-
nıyor. İstifa ediyoruz. denıyor.
Burada istifa edecek kimse yok.
Gençler nereden istifa edecek.
hayattan istifa edecek değiller
>a" dedi. Bu haberi TRT'nın
yeriş biçimi aktanldığında da
İnönü, "Bir an evvel radyo, TV
devlet tekclı kalkmalı" dedi.
İnönü, SHP'nin hükümette-
kı yerinin muhalefet tarafından
kıskanıldığını belirterek Baykal
ve arkadaşlannı da isim verme-
den eleştirdi. SHP Genel Baş-
kanı "20 Ekim'de hükümete
girmek istemeyenler, şimdi gir-
meye çalışıyorlar" dedi. HEP
ve CHP'ye gidenler yüzünden
hükümetin yeterli çoğunluğu
kaybetmediğini belirten İnönü
şöyle konuştu:
CHP'nin bir hizip hareketi
olarak kaldığını belirten İnönü
"Umanm SHP'de böyle bir hi-
zip bir daha olmaz. SHP'de iki
hizip var deniyordu. Biri gitti.
Öbürü de genel başkan hizibiy-
*' Genel Başkan hizibı ol-
maz. Hizip genel yönetimin
dışında bir topluluk olmaya çu-
lışanlardır. Vardı giltıler" dedi.
HAFTAYABAKIS
AHMET TANER KIŞLALI
Darbe Kapıda mı?
"Askerler siyasette her zaman aldanmışlardır. Onların
dramlarmı anhyorum. Çıkarları ile değil, yurtseverlik duy-
gularıyla hareket etmişlerdir. Ama yurtseverlik, bazen in-
sanları gözü kapalı harekete sevk eder."
Bu sözler bir sivile değil, Fransa'nın ulusal kahramanı
ve belki de bu yüzyıldaki en büyük Fransız devlet adamı
olan General De Gaulle'e ait.
Bu sözler askerleri küçümsemiyor. Ama asker mantığı-
nın siyasette ve genel olarak sivil yaşamdaki geçersizliği-
ni vurguluyor. Tıpkı, sivil mantığın da ordu yaşamında ge-
çersiz olduğu gibi.
•••
Ordunun temel işlevi, yurdu korumak ve gerektiğinde
savaşmaktır İyi savaşabilmek için astın üste tartışmasız
itaat etmesi, tek bir kalıp içinde kişiliklerin geri plana itil-
mesi, yani sıkı birdisıplinönemlidir. Farklılıklara, farklı tu-
tum ve davranışlara yer yoktur.
Bu ortamın ürünü olan askerin, demokratik bir toplum-
daki bölünmelerin, siyasal farklılıkların, bir noktanın ötesi-
ne gitmesini anlayıp hoşgörü ile karşılaması zordur.
Demokratik, çoğulcu bir toplumdaki ordu, genel çıkarta-
rın unutulduğu, özel çıkarların ön plana geçtiği kuşkusunu
taşır.
Askeri mantık, düzen mantığıdır; tek biçim, uygun adım
mantığıdır. Oysa siyasal mantık, kaçınılmaz olarak tüm
farklılıkları göz önüne almak zorunda olan bir mantlktır.
Askeri mantık, farklılıkları ortadan kaldırmak ister. Siyasal
mantık ise özellıkle demokratik bir toplumda, farklılıkları
kabul etmek ve olabildiğince uzlaştırmak zorundadır.
•••
Asker mantığı ile etnik terörün "kökünü kurutma" dene-
mesinin ne sonuç verdiğini 12 Eylül sonrasında gördük.
Yerli yersiz ihbarların ya da "gözdağı verme" istekleri-
nin sonuçları ortada. Işkenceden geçtikten sonra "suç-
suz" bulunarakserbest bırakılan "40yıllık" birçok Kürtkö-
kenli CHP'linin, nasıl "devlet düşmanı" olduğunun en so-
mut örneklerini, bugün Dışişleri Bakanlığı koltuğunda otu-
ranSayınHikmetÇetin'dendinlediğimde, henüz 12Eylül-
ün üzerinden bir yıl bile geçmemişti!
"Ben Kürdüm" demekten başka suçu olmayan bir baka-
nı cezaevine koymak caydırıcı mı oldu, yoksa ılımlıları da
keskinlerin yanına mı itti?
Gençlere tutukevinde zorla istiklal Marşı söyletmek, so-
runun çözümünü ne ölçüde kolaylaştırdı?
Çoğulcu hale gelmiş bir toplumda. varlığı kaçınılmaz
olan farklılıkları, uzlaştırmayı değil de yok etmeyi hedefle-
yen bir mantık sorunu çözemez!
Sağlayabileceği geçici bir sessizlik ise gelecekteki pat-
lamayı büyütmekten başka bir ise yaramaz!
•••
Hangi koşulların bir araya gelmesi durumunda darbe
olasıhğmın arttığı bir sır değil.
Halk, sivil kurumlardan umudunu kesti mi? "Asker gelir-
se terör biter" mi diyor?.. Hayır!
Ordu huzursuz mu? Sivil kurumların, "ayrılıkçı"lara ve
örneğin bazı HEP'li milletvekillerine karşı fazla hoşgörülü
davrandığı inancında mı?.. Evet!
Darbeye karşı koyabilecek, önleyebilecek bir güç var
mı?.. Hayır!
Darbe ekonomik sorunların çözümünü kolaylaştırır
mı?.. Kısa vadede belki, uzun vadede hayır!
Darbeye gelebilecek -iç ya da dış- önemli bir destek ola-
sılığı var mı?.. İç hayır, dış belki!!!
Bugünkü koşullarda, orduyu darbeye itebilecek tek ne-
den PKK'dır. Sivil mantık ne derse desin, askerlerin "PKK
1
-
yı ve köklerini ezmek" için daha serbest hareket etmek is-
tediklerini tahmin etmek zor değil.
Ama darbeden sonrası, darbeyi yapmaktan daha zor-
dur. Önemli destek gerektirir. Bugünkü koşullarda, bir as-
keri yönetime "ciddi" destek verebilecek tek güç ise ABD'-
dir.
Dünyadan soyutlanması kaçınılmaz olan bir askeri yö-
netim, ABD'nin isteklerine "hayır" diyemez!
Amerikanm Türkiye'de sivil yönetimlere kabul ettir-
mekte zorluk çektiği önemli çıkarları var mı yok mu?
Eğer bu soruyu "yok" diye yanıtlayabilirseniz, Türkiye'-
de bugün bir askeri darbe olasılığı da "yok" demektir!..
RP Milletvekili Ekinci'nin polis
tarafından dövülmesi tartışılacak
Mîlletvekiline dayak
Meclis gündeminde
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - RP Ankara Milletvekili
Ömer Faruk Ekinci'nin geçti-
ğimiz cuma günü polis tarafın-
dan tartaklanarak. karakola
götürülmesi olayı. TBMM
gündemine geldi. RP grubu.
dün, olağanüstü toplanarak
olayı görüştü, durum aynca
TBMM Başkanı Hüsamettin
Cindoruk ile Başbakan Süley-
man Demirel'e
de ilctildi.
RPgrubunun
olağanüstü top-
lantısında ko-
nuşan grup baş-
kan vekili
Oğuzhan Asil-
Ekinci'-
• RP grubu, olağa-
nüstü toplanarak,
Ankara Milletvekili
Ömer Faruk Ekin-
ci'nin polis tarafın-
dan dövülmesini gö-
rüştü. RP grubu, du-
rumu. TBMM Baş-
kanı Cindoruk ile
Başbakan DemirePe
de iletti.
türk.
nin, Mamak
İmam-Hatip
Lisesi'ndeki
olayda. önce
halkın önündc.
ardından da gö-
türüldüğü kara-
kolda dövüldüğünü anlattı.
Anayasa ve yasalardan kay-
naklanan milletvekili doku-
nulmazhğını anımsatarak, bu
hakkın ihlalinin kabul edile-
meyeceğini belirten Asiltürk,
"Bu tür olaylann yaşandığı bir
ülkede ne demokrasiden ne de
rejimden sözcdilebilir" dedi.
RP yöneticileri. daha sonra
Ekinci ile birlikte TBMM Baş-
kanı Cindoruk'u ziyaret ede-
rek. olayla ilgili bilgi verdiler.
Cindoruk, olayı, Ekinci'nin
değil, TBMM'nin şeref ve
onunına karşı yapılmış bir
saidın olarak niteleyerek, so-
rumlulann gerekli cezayı gör-
mesi gerektiğini söyledi. Bu
konuda. hükümet ile görüşe-
ceğini de belirten Cindoruk,
"Yürütme gerekeni yapmaz-
sa. bunu, TBMM'den yasa çı-
kararak sağlanz" dedi.
Olayı, Cindo-
ruk'a bizzat an-
latan Ekinci de,
"Beni yakalayıp
kafamı ördek ka-
fası gibi polis
otosuna sokup
tartaklamaya
başladılar. Kara-
kola götürûrken
de. polisin birisi,
•Milletvekili de-
ğil, ne olursan ol*
diye bağınp.
karnıma
yordu.
vuru-
Kann
boşluğuma vurulan telsiz miy-
di. tabanca kabzası mıydı. bı-
lemiyorum. Midemden daha
önce kanama geçırdığim için
bu darbeler sonucu bir ara fe-
nalaştım. Suçlulann cezasız
kalmaması lazım" dedi.
RP Grup Başkanvekili Asil-
türk. olayı aynca telefonla
aradığı Başbakan Süleyman
Demirele de iletti ve sorumlu-
lar hakkında gereken işlemin
yapılmasını istedi.
GEÇMİŞLE GELECEK
Sabahattin Kudret Aksal
2. bası 10.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yayınlan Türkocağı
Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul
TİY&TRODA DEVRİM
Zehra İpşiroğlu
10.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yayınlan Türkocağı
Cad. 39-41 Cağaloğlutsıanbul