Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 EKİM 1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYMt
KULTUR 11
Magaza tasanmı
• KüJtûrServisi- Türkıye'de
de mağaza tasanmı, artık bir
sektör haline geldi. Hatta,
Teknogon'la aynı ismi
taşı>an dergi, yayın hayatına
başladı. Sektörün en eski
fırması Teknogon, ajanslan
Tür Tanıtım Ürünleri
Reklamcılık ye Tic.Ltd.Şti.
ile ortaklaşa İngilizce ve
Türkçeolarak "Mağaza
Tasanm" dergisini •
yayımlamaya başladı. 20yıl
önceakaryakıt
istasyonlannın satış
odalannı. otomarketlerini
kurmakla işe başlayıp,
zaman içinde her türlü branş
için ayarlanabilir raf ve teşhir
sistemleri geliştirenfirma,şu
anda uluslararası
sıandartlarda üretimyapıyor.
Gökova
resimleri
• Kültür Servisi- Ressam
Sadık Göktuna'nın torunu
ressam Ayhan Türköz'ün
Gökova'dan csinlenerek
yaptığı doğa resimleri sergisi,
The Marmara Oteli'nde 2
kasımdan itibaren biray
süreyle izlenebilir.
19. yüzyılda
Hereke
• Kültür Servisi-Milli
Saraylar Daıre Başkanlığı.
!.992Ağahan Mimarhk
Ödülü'nü kazandı. TBMM
Başkanı Hüsamettin
Cindoruk, başta Milli
Saraylar Daire Başkanı
Türkan İnce olmak üzere,
milli saraylar çaüşanlanru,
başanlanndan ötürü kutladı.
İlk Dil Kurultayı'nın
ardmdan 60 yıl sonra yine
Dolmabahçe Sarayı'nda
tralanan uluslararası Türk
Mî Kongresi haberleri, aylık
olarak yayımlanan haber
bültenindeaynntılı olarak
yer alıyor. Aynca makale
bölümünde sanat tarihçisi
Vahide Gezgör'ün " 19 yy.'da
Osmanlı Sarayı ve Hereke"
konulu yazısı da bulunuyor.
Şîir günlepi
•| Kültür Servisi- İstanbul
Türk İngiliz Kültür Demeği,
Feyyaz Fergar Kayacan'ın
hazırladığı 'Antoloji'nin
yayınlanması dolayısıyla
"şiirgünleri" düzenledi.
Poelry Book Society
tarafindan seçilen' ve
eleştirmenlerden olumlu
yazılar alan antolojide,
20.yy"dadoğmuş
şairlerimizden örnekler
verilmiş. Kıtabıyayımlayan
Rockingham Press sahibi
David Perman'ın da
katılacağı toplantılar. 2
kasımsaat 18.00'de "Bir
Kitabın Kutlanması", "Bir
Antolojinin Mutfağı".
"Yayıncırun Görüşü"; 3
kasımsaat 18.00'de
"Antolojiden Baa
Örneklerin Ingilizceve
Türkçe Okunmalan" ve
"Tartışma" programından
oluşuyor.
Fransa'dan
Filmler
1 İSTANBUL (tÜHA)-
Geçen yıl Fransız Film
Haftası çerçevesinde
gösterilen, 1990yapımı
Cristian de Chalonge'un
filmi "Doctor Petiot" 6
kasım 15.30'da ve 18 kasım
19.00'da, Tunuslu yönetmen
Ferid Bougdehir'in 1990
yapımı "Halfaouine,
Teraslann Çocuğu" adlı filmi
de 6 kasım saat 19.00'da ve
18 kasım saatl 5.30'da
Fransız Kültür Merkezi
Sinema Salonu'nda
gösterilecek.
Sürgün'e ödül
• Kültür Servisi- Başrölünü
Bulut Aras ve Gamze
Tunar'm oynadığı, Mehmet
Tansever'in filmi "Sürgün",
Salerno'dan sonra 11.
Enternasyonal Taşkent Film
Festivali'nde en iyi ikınci film
seçilerek, "Gümüş Simurg"
ödülünü aldı. Tansever,
aynca ilk filmini çeken en iyi
yönetmen seçildi. Festivalde
birinciliği, Mark Jefle'nin
yönettiği, ünlü oyuncu
Antony Hopkins'in
başrolünü üştlendiği, "Spot
Wood" filmi aldı.
16.kolokyum
• Kültür Servisi- Her yıl
geleneksel olarak
gerçekleştirilen 16. Dûnya
Şehırcilik Günü
Kolokyumu. 3-8 kasım
tarihleri arasında
düzenleniyor. Kolokyumun
konusu, eşsiz tarihi, kültürel,
doğal değerleri ile bir dünya
kenti olan İstanbul'un hızla
kaybolan değerlerini
korumak, geleceğe
aktanlmasını sağlamak ve
toplum duyarlılığını
artırmak amacıyla
"İstanbul'un Kentsel
Gelişme Sorunlan ve Avrupa
Metropolleri" olarak
belirlenmiş.
Parliament Superband konserleri, caz müziğinin üç kuşağını ilk kez bir araya getiriyof
GençÂslanlarve YaşayanEfeaneler
• Parliament Super-
band 27 Ekimde
İzmir'de, 29 ve 30
Ekim günleri de İstan-
bul'da. Türkiye kon-
serleri 'genç kuşak',
'ikinci kuşak' ve 'eski
kuşak' adı altında 3
topluluğu bir araya
getirecek.
Kültür Servisi - 1988'den bu
yana caz devlerini ülkemize ge-
tiren Parliament. Türkiye'deki
5. yıl konserlerini İzmir ve İs-
tanbul'da gerçekleştirecek. Par-
liament Superband Caz Kon-
serleri, 27 Ekim Sah günü İzmir
Atatürk" Kültür Merkezi'nde.
29 Ekim Perşembe ve 30 Ekim
Cuma günleri İstanbul Cemal
Reşit Rey Konser Salonu'nda.
Saat 20.30'daki konserlerde
Parliament Superband bu kez
caz dünyasında Genç Aslanlar
diye anılan yeni yetenekler ile
bir döneme adını vermiş Yaşa-
yan Efsaneler'i.bir araya getiri-
yor. Bu yıl 'Üç Kuşak Caz"
başlığı altında üç dönernin caz
müzisyenlerini tarihte ilk kez
bir araya getiren Parliament
Superband, aralannda Ryan
Kisor. Nnenna Freelon, Mic-
hael Leonhart ve ünlü sakso-
foncu Dewey Redman'ın oğlu
Phil VVoods: Alto saksofonun varatıcı vüdızlanndan. Nnenna Freelon: 'İkinci kuşak1
cazın usta vokalistlerinden. Michael Leonhart ve Ryan Kisor: 'Genç kuşak'ın trompetçileri.
Joshua Redman gibi genç ku-
şak temsilcilerinin yanı sıra Phil
VVoods, Slide Hampton gibi
modern cazın yaratıa yıldızla-
nnm da bulunduğu üç ayn top-
lulukla cazseverlere bir müzik
şöleni sunacak.
Cazın temel cizgilerini sergi-
leyecek Parliament Superband
konserlerinin 'genç kuşak' bö-
lümünde Ryan Kisor (trom-
pet), Michael Leonhart (trom-
pet), Jesse Davis (saksofon),
Joshua Redman (tenor sakso-
fon), Mike LeDonne (piyano),
Christian McBride (bas) ve Le-
wis Nash (davul) yer alacaklar.
Müzikseverler, 'ikinci kuşak'
caz bölümünde. Nnenna Free-
lon (vokal), David Sanchez (te-
nor saksofon), Norman Sim-
mons (piyano), Scott Savvyer
(gitar), Kenny VVashington
(davul) ve Bob Cranshaw"u
(bas) dinleme olanaâ bulacak-
lar.
Parliament Superband kon-
serlerinin 'eski kuşak' caz bölü-
mü ise Donald Byrd (trompet),
Phil VVoods (alto saksofon),
Jimmy Heath (tenor saksofon).
Slide Hampton (trombon).
Kenny Barron (piyano) ve Bob
Cranshaw (bas) ile Kenny VVas-
hington'ı (davul) bir arada su-
nacak.
Türkiye'nin turne programı-
na alındığı 1988'de Ahmad Ja-
mal ve üç değişik topluluğu din-
leme olanağı bulan Türk cazse-
verler, 1989'da Gene Harris yö-
netimindeki Parliament Super-
band ile tanıştılar. 1990'da Su-
perband bu kez "blues'un vaşa-
yan en büyük efsaneleri diye ni-
telenen Ray Charles ile B. B.
King'e, 1991de de B. B. King
ve ünlü şarkıcı Dianne Reeves'e
eşlik etti. Ray Brovvn, Harry
'Svveets' Edison gibi birçok us-
tayı daTürkiye'ye getiren Parli-
ament Superband, 1992'de
plak endüstrisinin saygın ödül-
lerinden Grammy'yi B. B.
King'Ie birlikte aldı.
Dünya turnesi çerçevesinde
İtalya ve Almanya'dan sonra
Türkiye'ye gelecek olan Parlia-
ment Superband, ülkemizdeki
üç konserden sonra Hollanda.
İsrail, Yunanistan, Fiüpinler,
Kore ve Hong Kong konserle-
riyle kasım ayı sonunda turne-
sini tamamlayacak.
Konser biletleri İzmir'de 100
bin ve 75 bin liradan, İstanbul'-
da ise 125 bin. 100 bin ve 75 bin
liradan satışa sunuldu. Bileüer
İzmir'de Hilton Oteli'nden, İs-
tanbul'da da Cemal Reşit Rey
Konser Salonu gişelennden
sağlanabiliyor.
SANART 92'nin 'Kimlik, Sınırsallık, Mekân' sempozyumu ve sergüer
Gençlereıııesaj: geçmîşlehesaplaş
BERAL MADRA
Kirli kültür yayan medyalara karşın,
insan bevnini ve duyulannı hipergerçe-
ğin sahte-resimlerine kilitleyen ekranla-
ra karşın. dünyaya egemen olan para
politikasının insanın yazgısını vedoğayı
yıkıma götürmesine karşın. kitaplıklar-
da ve evlennde okuyarak. yazarak
çalıştıktan sonra. düşüncelerini yaymak
için ülkeden ülkeye gezerek. uluslara-
rası konferans ve senpozyumlara katı-
lan insanlann olduğunu. bire bir insan
ilişkisine dayanan bu geleneksel düze-
nin sürdüğünü görrnek urmıt verici...
7-9- ekimde Ankara'da İsviçreli dip-
lomat Benoit Junod'un başkanlığında,
Sanart tarafindan düzenlenen e özel-
likle genç kuşağın izlediği sempozyum-
da. Mohammet Arkun (Cezayir). Flo-
rent Bex (Belçika). Cormelius Castoria-
dis (Yunanistan). Jorge Glusberg (Ar-
jantin). Edward LucieSmith(İngiltere).
Marcia Tucker (ABD). Hans Hoilein
(Av usturya). Talat Halman. Orhan Pa-
muk. Doğan Kuban. İlhan Tekeli gibi
yazar. mimar. felsefeci. sanat yazan ve
sergi yapımcılannın konuşmalan ve
bunlan izleyen f>anellerdeki görüşler
Kimlik. Sınırsallık. Mekan başlığı altı-
nda. estetik değerlerin parçalanması;
modemizm, enternasyonalizm,
sınırsallık; parçalanma, kültür ve de-
mokrasi; yaralıalıkta çapraz geçişler ve
yeni medyalar; sanat için yapılar ve me-
kanlar: kültürel mekan olarak kentler-
de sanat ve mimarinin önemi gibi konu-
lan kapsıyordu.
Düşünce alış-verişi diyebileceğimiz
konuşmalardan somut bir sonuç çıkar-
mak olanaksız. Yakın zamana kadar.
bu yüzyılın evrensel kültürünü "biz ve
ötekiler" "merkez ve çevre" diye ikiye
ayıran düşünce ve etkinliklerin evrensel
kültürün yaranna olmadığını ama, kül-
türel eşitlik ve dengenin bugün en çok
istenen durum olmasına karşın. geçmiş-
teki köktenci aynlığın üstüne bunu sağ-
lamanın güç olduğunu. ekonomik
farklılıkların. resmi kültür politika-
lannın. tüketim ve para toplumu amaç-
lannın ve medyalann bu yeni ütopyayı
engelleyeceğini. herkes kendi açısından,
sözünü sakınmadan ortaya koydu. Bu
sempozyum. genç kuşağa bir umui ver-
'Çığlıklar >e Fısıltılar' sergisinde Paula Rego'nun 'Tuzak' adlı yapıtı da >er alı-
yordu. Sergi daha sonra İzmir, Antalya ve IstanbuPda da görülebilecek.
medi. ama bundan sonraki amaçlar.
ilkeler. etkinlikler için temel olabilecek
bir durum değerlendirmesi sundu. Sem-
pozyum. gençlere bir mesaj verdi: Bu-
gün, hem merkez hem çevre olan Tür-
kiye'de, bu durumun yarattığı ikilem
içinde yer alan, anarşist çoğulculuğun,
insanı ayakta tutan değfrleri hiçe sayan.
kültürel ve estetik gevşeklik doğurabi-
len eklektizmin ve yerel kültürlerle. kü-
resel kültürün çarpışmasından doğan
neo-konservatismin sakıncalannın bi-
lincinde olmak; bu ikilemin eşitlik ve
denge isteyen ve somut ütopyalara
acılım sağlayan yönüne sıkıca sanlmak;
bugün ancak uluslararası düşünce plat-
formlannda konuşulan küresel kültür
diyaloğu ütopyasının uygulayıcılan
olabilmek için geçmişle hesaplaşmayı
ve özeleştiri vapmayı öğrenmek!
Sempozvuma eşlik eden sanat etkın-
likleri ve scrgilerin. Türkiyc'deki çağdaş
sanat üretimini merak eden yabancı uz-
manlara doğru bir mesaj verdiğinı söy-
lemek çok güç! Sempozyuma katılan
Türk aydınlannın ortaya İcoyduğu gün-
cel düşünce vc kavramlann karşılığı
olan güncel ve dinamik bir sanat üretı-
mi gösterilememişti bu sergilerde. Örne-
ğin, küratörlü (sergi tasanmcısı ve ya-
pıması) olduğu belirtilen sergilerde, gü-
nümüzün sanaı kavramlanm ve esteti-
ğini güçlü bir biçimde yansıtan kuram-
sal bir tasanm ve sanatçı. seçımi ızle-
yemedik.
Sergilerde tarihselleşmiş akımlann yi-
nelemeleri olan ve yorgun ka\ramlar
içeren resim ve heykeller. biçim ve mal-
zeme çeşitlemelerine dayanan dekoratif
ürünler ağırlıktaydı. Türkitsch adlı ser-
gi ise yıllardır "kitsch'i vorumlayan.
eleştircn. hicveden ve bu düşüncelerini
son derccc önemli özgün vapıtlara dö-
nüştüren Erdağ Aksel. Füsun Onur.
Gülsüm Karamustafa. Bcdri Baykam
gibi sanatçılan davet etmediği için. böy-
lesine genel bir başlık taşımaya hak ka-
zanmıvordu.
Yabancı scrgileregelincc...
Belçika Kültür Bakanlığı'nın desteği
vc Emil Hoorne'nin çabalanyla düzen-
lenen Cobra sergisi, genç kuşağa savaş
sonrasında. ekspresyonizmi sürdüren
bir grup avant-gardın günümüzdcki
neo-ckspresvonizmi nasıl eıkilemiş ol-
duğunu açıkça gösteriyor. ama aynı za-
manda da bu akımın ne dcnli "tarihsel-
leşmiş" olduğunu ortaya koyuyordu.
Fransız Kültür Mcrkezi'nin katkılan ve
3. İstanbul Bienali'ne de bir grup sergisi
geliren küratör Guy Tossato'nun seçı-
miylc yapılan Philıp Favicr sergisi. biz-
dc de geleneksel bir teknik olan camalu
resminin bugünkü yorumu vcesletığini.
geleneksel sanatın nasıl kullanılırsa. bu-
günkü insanı etkileyebilcccğinı göstcri-
yordu.
Bntish Counc l'in düzenlediği "Cnes
and VVhispers" (Çığlıklar ve Fısıltılar)
sergisi. son on yılda İngiltere'de resim
üretimindeki çoğulcu yaklaşımı. azınlı-
klann vc kitlc kültürü öğclcrinin bclir-
gin olarak öne çıkışını. İngiltere'de res-
min yalnız Francis Bacon ve Lucien
Freud ile temsil edilmcdiğini kanıtlıyor-
du.
Yabancılann ergileri ile bizim sergile-
rimizi karşılaşlırdığımızda. onlann:
-Çağdaş sanatın kültür kimliği için-
deki yerine ne denli önem verdiklerini.
-Çağdaş sanat scrgilcrinin. gerçektc
düşünsel. kuramsal ve estetik bir araştı-
rma. çalışma ve uygulama olduğunu.
-Sergilerin sanatçıyı vesanatı tanıtma
ve savunma işlevi yüklenmiş uzmanlar
(küratörler) tarafindan oluşturulduğu-
nu.
-Uluslararası platformda bir ülkenin
kültür kimliğini alan. ama sorumluluk
veyetki taşıyan bağımsız sanat merkez-
leri tarafindan temsil edildiğıni. bir kez
daha gördük.
'CaâbeHatam'a
AtonPortakal
BÜLENT ECEVÎT
3. Uluslararası
İstanbul
Bienali
basladı.
İstanbul Büyük Şehir Belediyesi
Nefat Eczacıbaşı Sanat Müzesi
(Eski Feshane Binası)
Pazartesi harif hergün
10.00/18.00 arası açık.
Çarşamba, Cumartesİ ve Pazar
gânleri ücretsiz otebüs servisi:
• Levent gvzergahı: Saat 11.00 1. Levent
Migros önü, 11.30 Beşiktaş İETT durağı,
12.00 Taksim AKM önü, Mûze, 15.30 aynı
yoldan dönûş. Bu servis saat 14.00'te
de tekrarlanacaktır, 18.00'de dönüş.
• Topkapı güzergahı: Saat 11.00
Bakırlcöy İETT durağı, 11.40 Aksaray
Bulvarı İETT durağı, Müze, 15.30 aynı
yoldan dönüş. Bu servis saat 14.00'te
de tekrarlanacaktır,, 18.00'de dönüş.
1 S T A M • g L
I İ E I H !
ANTALYA - 29. Altın Por-
takal "Cazibe Hanımın Gün-
düz Düşleri"nin oldu. Tunç
Okan, En İyi Yönetmen
Ödülü'nü alırken En İyi Kadın
ve Erkek oyuncular da genç-
lerden oluştu. "Düş Gezginje-
ri" filmindeki rojü ile En İyi
Kadın Oyuncu Ödülü'nü ka-
zanan pıle Mansur, duygula-
nnı "İlk profesyonel çalış-
mam. ilk önemli başrolüm idi.
Şaşkınım'diyeaçıkladı En İyi
Erkek Oyuncu Ödülü'nü,
"Kapılan Açmak" adlı filmin-
deki rolü ile kazanan Mehmet
Aslantuğ ise sonuçlann açık-
lanmasından sonra "Ben TV
dizilerine ağjrük vermiştim. İlk
kez sinema filmiyle katıldığım
yanşmada aldığım bu sonuç
beni çok mutlu etti'" dedi.
Hürrem Erman başkanlı-
ğındaki Prof. Dr. Sami Şeke-
roğlu. Duygu Asena. Emin
Gerçeker. Abdülkadir Kalen-
der. Şerafettin Gür. Cüneyt
Arkın. Feyzi Tuna. Isa Çelik,
L>oç. Dr. Zafer Doğan ve Bur-
çak Evren'den oluşan büyük
jüri dün sabah 09.00dan 13.
00'e kadar yaptığı tartışmalı
toplantıda belirlenen sonuçlan
Festival Yürütme Kurulu ve
Belediye Başkanı Hasan Su-
başı'na verdi. Daha önce so-
nuçlann bugün akşam ödül
dağıtım töreninde açıklanaca-
ğının bildirilmesine karşın ani
bir kararla dün Dedeman
Oteli'nde açıklanan jürinin ka-
rannda, jüri üyesi eleştirmen
Burçak Evren, "Jürinin değer-
lendirme yönteminin nesnel
bir sonuca ulaşacağına inan-
madığım için hiçbir dalda oy-
lamaya kaülmadım" dipnotu-
nu koydu. Ancak sonuçlan
açıklayan Belediye Başkanı
Hasan Subaşı, Evren'in notu-
nu okumadı.
Antalya Film Festivali'nde
bugüne kadar 5 kezjüri üyeliği
yapan eleştirmen Burçak Ev-
ren, "Bu kadar. garip bir jüri
ile karşılaşmadım" diyerek jü-
ride yöntemin değiştiğini, bu-
nun Türk sineması için kötü
bir durum oluşturduğunu be-
lirtti. Evren. "Yeşilçam'ın Ye-
şilçam'dan başka düşmanı
yoktur deyişi doğru demek ki.
Herkes 10 kere karar değiştiri-
yor. Bunda hesaplar belli tabii.
Bir ıki kışınin isteklerinin ger-
çekleşmesi için yapılıyor" diye,
konuştu. "Sizce jüri nasıl oluş-
malı" şeklindeki sorumuza
Evren, "Aralannda göbek ve
çıkar bağı olmayan insanlar-
dan jüri oluşmah" yanıtını ver-
di.
Bu yıl halkın katılımınm az
olduğu festival sadece Dede-
man Otel'de sürdü.
Evren'in oylamaya kaülma-
dığı değerlendirmede 4'e karşı
6 oyla En İyi Film seçilen "Ca-
zibe Hanımın Gündüz Düşle-
ri" toplam 3 ödül aldı. Bu film-
le Macit Koper En İyi Özgûn
Senaryo, Münir Numtin Be«-
ken de En İyi Özgûn Müzik
ödüllerini 1 'e karşı 9 oyla aldı-
lar. Tunç Okan'ın 3'e karşı 6
oyla En iyi Yönetmen ödülü'-
nü kazandığı filmi "Fikrimin'
İnce Gülü" 3'e karşı 7 oyla En
İyi 2. Film seçılirken aldığı
ödüllerin toplamı da 3 oldu.
Bu filmdekı çalışmalan ile
Andre Gaultiner En İyi Kurgu
Ödülü'nü kazandı. 3'e karşı 6
oyla 3. En İyi Film seçilen Os-
man Sınav'ın "Kapılan Aç-
mak" filminin baş oyuncusu
Mehmet Aslantuğ 2'ye karşı 8
oyla En İyi Erkek Oyuncu se-
çildi. Düş Gezginleri'ndeki ro-
lü ile En İyi Kadın Oyuncu
seçilen Lale Mansur isejüriden
4'e karşı 6 oy aldı. En fyi Yar-
dımcı Kadın Oyuncu, J'e karşı
9 oyla "İki Kadın"'daki rolü ile
Serap Aksoy, En İyi Yardımcı
Erkek Oyuncu 2'ye karşı 8 oy-
la "Yağmur Beklerken'deki
rolü ile Tuncer Necmioğlu'na
verildi. En İyi Görüntü Yönet-
meni Ödülü'nü ise "Denize
Hançer Düştü"filmiyleUğur
İpek. l'e karşı 9 oyla aldı.
Sinema eğitimi gören öğren-
ciler arasında düzenlenen Kısa
Metrajlı Senaryo Yanşması
sonuçlannın ise bugün açık-
lanması bekleniyor.
Ödül töreni bugün Konya-
altı Açık Hava Tiyatrosu'nda
yapılacak. Ödül kazanan ve
Antalya'da bulunmayan sa-
natçılar ise dün akşam An-
talyaya geldiler. Törende 1.
filme 150 milyon ve Altın Por-
takal, 2. filme 100 milyon lira
ve Gümüş Portakal, 3.filmeise
50 milyon lira ve Bronz Porta-
kal ödülü verilecek. Diğer da-
ğıtılacak para ödülleri ile top->
lam 509 milyon lira ödül verile-'
cek.
Oyun yazan Güngör Dilmen:
'Kenter,yetkisini
kötüyekullandı'Kültür Servisi- Oyun yazan Güngör Dilmen. Yıldız Kenter'i
"yetkilerini kötüye kullanarak kendisine zarar vermekle" suç-
ladı. Dilmen. konservatuvar yönetimini de "Kenter'in oyun-
lanna alet olduğu" gerekçesiyle protesto etti. Konservatuvar'-
daki görevine. "Şehir Tiyatrolannda ve Konservatuvarda ol-
*mak üzere iki yerde birden çalıştığı" gerekçesiyle son verildiğini
hatırlatan Dilmen, İki kurumda birden çalışmasının yasal ve
izinlegerçekleştiğini savundu.
Görevine son verilmesinin asıl nedeninin, "Ben Anadolu"
adlı oyununun, yazar ve çevirmen haklannı ödenmemesi, he-
saplann kaçınlması sebebiyle. Kenterler'den çekmesi olduğunu
yineleyen Güngör Dilmen. Şehir Tiyatrolan'ndaki ek görevi-
nin, İ.Ü. Rektörlüğü'nün izni çerçevesinde olduğunu, bundan
konservatuvar yönetiminin haberinin olmamasının imkansız
olduğunu belirtti.
Yıldız Kenter'in "yan gerçeklerle yalan söylemesini iyi becer-
diğini" öne süren Dilmen, konservatuvara atanmasının iki yıl
gecıktirildiğini. bunun "birdizi usulsüzlük- yolsuzluk hikayesi"
olduğunu söyledi.