Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/12 3 EYLÜL 1991
HAVA DURUMU TÛRKIYE'DE BUGÜN
Devlet Meteoroloji işleri Ge-
nel Müdûrlüğû'nden alınan
bilgiye göre, Marmara'nın do-
ğusu, Karadeniz. Iç ve Doğu
Anadolu'nun kuzeyi sağanak
yağışlı, öteki yerler açık geçe-
cek. HAVA SICAKLIĞI: Batı
bölgelenmizde bıraz artacak.
öteki yerlerde değışmeyecek.
Rüzgâr kuzey ve batı yönler-
den orta kuvvette. kuzeybatı
kesimlerinden kuvveöıce ese-
cek. Denizlerde rüzgâr: Yıldız
ve Ptyraz, Akdeniz'de günba-
Adara
tısı ve karayelden 3-5, yer yer 6, Karadeniz ile Ege
açıkJarında 7 kuvvetinde, saatte 10-21, Karadeniz
ile Ege açıkJarında 33 deniz mili hızla esecek. Van
Gölü: Açık ve küçük dalgalı olacak.
Adıyaman
Alyon
A«n
Artora
Antakya
Artalya
Artvın
Aydın
Balıkesn-
Bılecık
Bmg«
Bıflts
Bofa
flursa
Canattate
Çorum
Oenat
A 31° 20° DıyartıaJur
A 23° 19° E*ne
A 35° 21° Erancan
A 22° 9°Eraırum
Y 24° 8°Eskışet»r
A 22° 10° Gaaanteç
A 30°26°ûresun
A 35° 20° Mamsa
A 23° 1-4° K Maraş
V 26° 12° Meran
V 24° 8°MuO&
A 21° 10° Muş
A 32° 18° *&d«
V 20°15°tWu
A 29° 20° Gûmuşha™ Y 2<° 12° Fto
Y 27° 15° Hakkân A 32° 15° Samsun
A 31° 14° Isparta A 24° 10° Sıın
A 21° 10° Istanbul A 22° 15° Sınop
Y 20° 10° ton» A 29° 17° Sıvas
A 30°15°Kars y 25° 8°Tel<mtej
A 29° 12° Kasömmn, A 29° 10° TraOzon
A 20° 11° Kaysefi A 26° 1t° Tunc«*
A 22° 13° KırtdareS A 24° 12° Uşak
A 24° 13° Konya A 24° 11° \fcn
Y 21° 10° Küahya A 20° 9° Yazgat
A 30° 14° Malatya A 31° 16° Zongırtök
A 29° 14°
A 21° 20°
A 26° 12°
A 29° 13°
A 31° 14°
A 25° 10°
Y 19° 15°
Y 19° 16°
Y 19° 15°
A 35° 22°
A 18° 15°
A 24° 10°
A 23° 14°
Y 20° 16°
A 30° 15°
A 24° 10°
A 28° 15»
A 23° 10°
A 22° 15°
ı buıutlu 'yajmurtı tsok A-açık B-buuHu G-güneşb K-fcanı S-KS* Y-yagmurtu
Karııre»
DÜNYA'DA BUGÜN
Amsterdam A 25°
Amman
Atna
BaOdat
Barcelona
Baseı
Bdgrad
Beriın
Bonn
Bruksel
Budapeşe
C
Cezayır
Odde
Outaı
Franlcfurt
Gıme
HeBınta
Kahra
Kopertıag
KOn
Leftoşa
p
A 26°
A 38°
A 29°
A 24°
A 26°
A 25°
A 26°
A 25°
A 24°
A 24°
A 36°
A 40°
A 40°
A 25°
A 31°
A 21°
A 33°
A 21°
A 36°
A 33°
Lenngrad
Londra
Madnd
Mılanc
Montreal
Mostora
Mûrafı
New Yort
Oslo
Pans
Prag
ftyad
Roma
Solya
Sam
lö Avrv
lünus
Varşora
A 19"
A zr>
A 30°
A 28°
A 21°
A 26°
A 22°
A 2*"
A 22°
A W
A 28°
A 33°
A 33°
A 27°
A 26°
Vıyana
Vtehngton
Züntı A 24°
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ "AUah'a sığınan
şahs-ı halimin gaza-
bından/ Zira —
huylu atın çiftesi
pektir" (Ziya Paşa).
2/ Zaviye... Osman-
lılarda kapıkulu as-
kerlerine, saray ve
devlet örgütlerindeki
görevlilere iiç ayda
bir verilen ucret. 3/
Bir malın ya da bir
işin değeri... Akla ve
gerçeğe aykırı. 4/
Şarkı, türku... Ger-
çekçilikle biçimcili-
ğin, müzik, dans ve mimle gösterişli
sahne tasarımının zengin bir kanşı-
mı olan geneneksel Japon tiyatrosu.
5/ Amonyak tuzu. 6/ Yabanıl incir
ağacına ve bu ağaçlarda döllenmeyi
sağlayan sineğe verilen ad... Matema-
tikte kullanılan sabit bir sayı. 7/
ölenlerın kıhnmamış namazları ve
tutulmamış oruçları için verilen sa-
daka... Osmanlı toprak duzeninde
yıllık geliri 100 bin akçeyi aşan dir-
lik. 8/ Bir haber ajansının simgesi... Yurdumuzda turistik bir
göl. 9/ Fatih Sultan Metamet'in şürlennde kullandığı mahlas...
Bir cins Ingüiz birası.
YUKARmAN AŞAĞIYA:
1/ Hayal gücünün urünü olan, gerçekdışı, düşsel şey. 2/ Ele avu-
ca sığmaz... 1leri sürülerek savunulan uuşünce. 3/ Buyük çivi...
Briçte oyunculardan birinin elinde bir renkten hiç kâğıt olma-
rnası. 4/ Bir pamuk cinsi. 5/ Bir gösterme sıfatı... Binicilikte
atın bayağı yürüyuşüne verilen ad. 6/ Ikiyüzlü, mıirai... Baryu-
mun simgesi. 7/ Bir çeşit tabanca... Genellikle üstu kapalı pa-
zar yeri. 8/ Bir hukuksal sınırlamanın kaldınlması... Üzeri ek-
mek kırıntısıyla kaph yiyecekler için kullanılan sözcük. 9/ Kö-
tümser.
60 YIL ONCE Cumhuriyet
Fbrdson ile
saatte\İk dönümlûk
yer btçersınız
Fordsorv.
Vecihi Bey
3 EYLÜL 1931
Tayyareci Vecihi Beyin
Tkyyare Cemiyeti namına
Karadeniz havalisinde bir
ziyaret ve propaganda
seyahatine çıkması
kararlaştınlmıştı. Telgraflann
verdikleri haberlere göre
Vecihi B. dün Ankara'dan
hareket etmiştir. Maruf
tayyarecimiz seyahati
esnasında Gerede, Bolu,
Zonguldak, Cide, Inebolu,
Sinop, Fatsa, Ordu, Ünye,
Giresun, Büyükliman,
Sürmene, Of, Rize,
GUmüşane, Bayburt, Kilit, Erzincan, Zora, Koçhisar,
Yıldızü, Sıvas, Akdağ madeni, Sungurlu, şehir ve
kasabalarına uğrıyacaktır.
Tayyareci Vecihi Bey tayyaresile kasabamıza geimiş ve
Tayyare Cemiyetini ziyaret etmiş uçuşlan vesilesile
kasabamız halkına sevinçler vermiştir. Henüz tayyare
görmiyen Cide'miz buyük bir bayram olan bugıinü halk
tayyareyi heyecanla karşılamış, tayyare meydanına
dolarak tezahuratta bulunmuşlardır. Bu ziyaret vesilesile
gerek kasabamızın kaymakam vekili, jandarma
kumandanı Eşref Bey ve Vecihi Beyler tarafından
heyecanamiz ve hararetli nutuklar irat edilerek halk
Tayyare Cemiyetinin bu çok kıymetli eseri etrafında
Büyük Gazi'mizin bir tablosu müzayedeye çıkarılmış ve
Cide halkı bu kı>Tnetli tabloyu kazanmak yanşındadır.
30 YIL ONCE Cumhuriyet
Ahra«t
Tahtakılıç'm beyanatı
3 EYLÜL 1961
Kız, Erkek Teknik Orta öğretim
Umum Müdürleri ve Müsteşar
Muavini ile birlikte dün Vilâyette
bir basın toplantısı tertipLiyen Milli
Eğitim Bakanı Ahmet Tahtakılıç
öğretim problemlerine temasla
"Her derecede öğretim ihtiyacını
karşılamak Türk Devletinin bir
numaralı meselesidir. OkuJ içi ve
okul dışı eğitim meselelerinde
halktan gelen zorlamalardan Devlet memnundur"
demiştir.
Bakan önce yüksek öğrenim problemini ele alarak
Izmir'de Fen Fakultesi açılmasının katileştiğini ve 100
ögrenci alacağını, Ankara Üniversitesi Tıp Fakultesi
Eczacılık Okulunun da bu yıl 200 öğrenci kabul ederek
tedrisata başlayacağını, öğretim uyeleri Avrupada ihtisas
yapan Trabzon Üniversitesinin 2 yıla kadar açılacağını,
bu yıl öğrenime başlıyacak Ankara Yuksek Otelcilik
Okuluna 60 kişi kabul edileceğini, biri Samsunda, diğeri
Erzurumda olmak üzere iki eğitim enstitüsunün kati
ölarak açılacağını, 180'i gündüzün olmak uzere 1180
ögrenci alacağını bildirmiştir.
Istanbul Üniversitesi ile Teknik Üniversiteye azami
öferenci ahnması için Rektörlerle görüşeceğini ifade eden
Bakan; bu yıl Güzel Sanatlar Akademisine 100, Tatbiki
Güzel Sanatlar Okuluna 75, tstanbul tktisadi ve Ticari
IKmler Akademisine 500, Yıldız Teknik Okuluna 240
geçici olmak üzere 500, Ortadoğu Üniversitesine 38O'er
öğrenci kabul edileceğini bildirmiştir. _
Tkhtakıhç, Edirne Dişçi ve Eczacı Okulunun açdma
kbnusumı yerinde tetkik etmek vizere bugün Edirneye
gjdeceğini, şartlar müsaitse 15-20 gilnlük bir gecikme ile
bu okuUarın tedrisata başbyabileceklerini ifade etmiş ve
"Maden Fakultesi içerisinde bir Kimya Fakultesi açma
imkânlarmı araştınyoruz.
GEÇEN YIL BUGU1V Cumhuriyet
Umman'da düş kınklığı
3 EYLÜL 1990
Körfez krizine banşçı bir çözüm bulma çabaları arasında
en dikkate değer girişim olarak nitelenen Cuellar-Aziz
görilşmeleri, önceki gün sonuç ahnmadan sona erdi. Irak
Dışişleri Bakanı Tank Aziz toplantı sonrasmda yapüğı
açıklamalarda, "Çözüm, bir Arap çözümü oünalıdır"
görtlşünü yinelerken, BM Genel Sekreteri Perez de
Cuellar, "Düş kırıklığına uğradım" dedi.
TARTIŞMA
Plan ve Istanbul
Istanbul, mimari ve şehirciliğin bir deneme sahnesi olmaktan
kurtarılmalıdır.
Mimarlar Odası mensuplan arası ilişki- koyunuz ve yıllar yüı hasret kaldığımız bu
lerde beürli gelenekler, yazılı, yazısız kural- tabloyu her kişinin görebıleceği bir mekân-
lar vardır. Karşılıklı olarak bu kurallara da sergileyiniz... Ne yapılacağını, kentin her
uyulması hem mimarlık mesleğinın ve hem yanı ile alacağı biçimi görelim; bu hususta
de uygarlığın gereği sayılmalıdır.
Günumüzun değişen sorunları karşısın-
da kentlerimizin doğal ve tarıhi değerlerini
koruma bilincine her zamankinden çok ge-
reksinme duyulduğu bir gerçektir.
ve icap ederse bazı bölgelerdeki yapılaşma-
lan dondurarak biraz olsun bir duşünme ev-
resine geçmenin doğru olacağıdır.
Istanbulumuzu gökdelenler, beş yüdızlı
oteller, yıkımlar, rasgele kaaklı köprüler ve
yollar, bölgesel planlar, sokak, cadde ve
meydan tanzimleri gibi neyin nereye bağlan-
tılı olacağı bilinmeyen rasgele yersiz ve şe-
kilsız bir sözde imar hareketi kurtaramaz.
Tüm bunlar ancak ve ancak yapılan teşhis-
ler sonucu meydana çıkanlan hastahklan
Evet, bu planla beraber ıyi niyetin, kent iyüeştirecek köklü ve sağlam esaslan kap-
sayan, Ueriye dönük bir nazım planla orta-
göriışler ahnsm ve artık bu plan yorgun, ya-
ralı kentimizin alacağı şeklin beklenen çiz-
gisini yaratsın.
sevgisi ve duyarhlığı güzel ve sağîıklı bir or-
Çok ıstenm,. Yapı an ve İstanbulumuz tamın beraberliğini ve bilhassa da yazımın d a n kaldınlmış olacaktır. Yeni, fakat hasta
ıçıngünahkarhklayüklubumımarıveşe- başmda belirtmiş olduğum mesleki kural ve yapılaşmanın yanında eski mezarların ve
hırçıhk hatalan çok bılmışhkler Anakent geleneklerin yurürlüğe girmesi gerekmekte- "J^^ m i r a s o l a n t ü m yapüann tahribi, yı-
k m u k ö t u bû- şeküde biçim ve küıkBelediyesi mecüslerinin gündemlerine girer dir. Bu davranış biçimi, yıllarca hasretini k m uv e „ * k ö t u b û şeküde biçim e küık
ve bu toplantılara gemş çapta üniversite çektiğimiz mesleki kararlar ve yapılaşma- değiştirerek yapılan restorasyonu, mahalle
mensupları, konıma kuruüarı uyeleri, oda lar olmalıdır. Sonuç olarak bu kutsal gö- Ve sokaklann yavaş yavaş yok olmaları ör-
revde iyiye, guzele ve sağlama vanlmak is- n e g j n Zeyrek mahallesi ve Süleymaniye Ki-
teniyorsa ve yerel yönetimler de lütfedip ge- « a , Mescit sokağı ve çevresini bu halleriy-
reksinme duyduklannda, onlan yalnız bı- \e bakımsız, umursanmaz ve gözden çıka-
rakmayacaklanna emin bulunduğum mi- n l m i ş sayabiliriz. Bunlar gibi niceleri ilgi-
marlar odasına, universitelere ve tüm ügüı d e n y o ksundur. Evet, durum her yönüyle
kuruluş ve kişilere çok işler düşmektedir.
temsilcileri, çevre koruma uzmanlan vb tum
ilgilıler katılırlar. Uygar bir toplumun du-
yarlı kişilerinden oluşacak bu yapıcı ve so-
rumlu kurul, öyle inanıyorum ki uzun va-
deli, fakat sağlıkh bir çözume gidecektir.
Bu konuda gerektiği kadar açık olmak;
'neler vardı, neler yapıldı ve neler
kaybedildi' gibi sorulaı yanıtlarını bulma-
dıkça ve bu tutum devam ettiği müddetçe
Istanbul kenti Uzulerek belirteyim ki daha
çok çekecek ve çirkinleşecektir.
Aksi halde sorumluluk ortak olacak ve iler-
ki nesUler herhalde bir gün bu kente yapı-
lan kötülükleri ve sorumlulannı iyi bir şe-
kilde anmayacaklardır. Bu görünüş karşı-
sında yapılacak olan şudur. Ciddi bir tu-
Bu konu ile ilgih' tüm yöneticiler, uzman tumla evvelce yapılmış olan kötülükleri bir
ve kuruluşlara, tüm ilgili kişilere sesleniyo- noktada kesmeye gayret ederek, hatalan mi-
nım... Lutfen, onurlu, sağlam yapıh, has- nimuma indirerek son ümidi'niz olacak
derin ve kararh bir çahşmaya özlem duy-
maktadır. Üzerinde ciddi bir şeküde çalışıl-
mış ve uygulaması da eskiden olduğu gibi
keyfe ve rütbeye göre değişmeyen bir nazım
plan, tstanbul kentini ucu ucuna kurtara-
caktır.
Istanbul, mimari ve şehircüiğin bir dene-
me sahnesi olmaktan kurtanlabüir.
Prof. Mimar MUHLİS TÜRKMEN
talıksız bir nazım planı bi
r
an evvel ortaya olan bir nazım plan süzgecinden geçirerek Mimar Sinan Üniversitesi ÖgreÜın Üyesi
Sinema • Tiyatre • Gesteri 146 97 38 • 132 64 26
BİR YENİÜKU SİNEMA1AR0A, BEKLEYİN!
UTANGAÇ.
YASALARA UYAN.
KIBAR
-HİC SANH1YORUM!
Eylül'de Sinemalarda'
KARYASİNEMASI
542 11 72
MET FİLM SUNAR
AL PACINO/
NASTASSIA KINSKI
REVOLUTION
BaklıiıSy KARVA (542 11 72)
1200 14 15 1630--930-21 15
CINEMA OSCAR
•
NINJA KAPLUMBAGALAR 2Yön. MICHAEL PRESSMAN
6 EYLÜL'DE SİNEMALARDA
B*yo&u SİNCPOP
C >M ŞAFAK 2
3. HAFTA f T T i ^ ^
1147 «»47) 11 00 "3 30 16 X 1845 21 K
(143 70 71)
(516 2C 6
'4 15-16 30-îB 45-21 00
13 X 16 0O--B3O 21 00
ONLVTHE [ONEy 9
1
/2
HAFTA
KadtMy »S (336 00 50)
1200-14 -5-16 30-18 45-21 X
Ç <m ŞAFAK-4 (516 26 60]
11 00-13 30-16 00-18 30-21 00
SOYUNUNVE
SİLAHINIZA
SARILIN!
Leslie Nielsen Priscilla Presiey
\ STANDARD FİLMCİLİK
JULIA ROBERTS
Pretty Woman"ın unutulmaz yıldızı yine aşık oldu...
Yön: Donald Petrie
2. HAFTA
ŞİSİİ KENT 2 (141 6 2 0 3 ) 12 00-1415-1630-1846-21 30
Her erkeğın bir zaad vardır
Mıtyarder Chartey Pearl'unkı sanşındı. guzeid ve
"EVET" demeye bayılıyordu'
~hE MARRYING " A N
Çtaş >AfAK (51f M«m
Anlun AKÜN (1Î77|S«!
İ D i * İZHİR [2ı 43 «1)
OÜNYA SİNEMASI 149 93 61 -152 01 62
MÜZİKAL FİLMLER HAFTASI
THE WALL
Yann Bird"
12.00-14.15-16.30-18.45-21.00
AÇIK
HAVA TİYATROSU
6 Eylül Cuma 21.00
TEK KONSER
BULUTSUZLUK ÖZLEMİ
Bakırköy KARYA
teyoğlu DUNYA
Golfena Donışma
Horbry» Açık Hava
Vakkoroma Taksım
S42 11 72
1M0162
569 9b 40
140 77 20
151 28 88
İŞTE EĞLENCE
3<ler Fıyc-ı 25 000
Vokkonsmo Suodıy» 350(7 42
ANNENİZE BU FİLMLERİ
KAÇIRDIĞINIZI ARTIK SÖYLEMEYİN..
MEVSİMİN SON PARLAKTOPLU GÖSTERİSİ
H A R B İ Y E AS'ta 2. HAFTA
02 Eylul P.t.« ERKEKLER/C Dorr,s
03 fylul Sol, SELAM BOMBAY/S No.r
04 Eyfcil Çat>. AĞIT/Z.Fobn
05 Eylül P.r,. TANGOLAR/F Solonos
12.00-14 15-16.30-18J«5-21.30 Tel: 147 63 15
Bir LINO BROCKA Filmi
ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇILARI
"(,'arpıcı I- ilipinler (icrçcjji"
Beyojhı BEYOÛLU (151 32 40) 12 00-14 15-16 30-19 00-2" 15
KadlköyMODA (337 01 28) 12 0O-14 15-1630-19 00-21 30
Şiirleri, Öyküleri, Mektupları ve Filmi
"ARKADAŞ"
YILMAZ
GÜNEY
7 EYLÜL 1 9 9 1
Scnrt:2O.OO
AÇIK HAVA
TİYATROSU
tilet Şahşı:
KEYOCLU SİNEMASI
Beyoğlu
MODA SİNEMASI
Kadıköy
KARYA KÜLTÜR MERKEZİ
Bakırköy
2O.OOO TL
REKLAM FİLMİ DAĞIT1MINDA
149 5O33
Sinema • Tiyatro
Gösteri
DUYURULARINIZ İÇİN
146 97 38 • 132 64 26
INGILTEREDE BEDAVAINGIUZCE
Genç Bayanlar
AU-PAIR'lık (çın
Bizi tanımadan karar vermeyin
IST. 13515 99 ANK. 136 5825
Şehıtmuhtar C 37/7 Taksım-İST.
OOĞAAI ORGANİZASVON
TURK SLAHU KUVVETLERINI
GUÇLENCKRME VAXFI
TÜRK SİLAHLI KUVYETLERİNİ GÜÇLENDİRME VAKFI
MİLLETİNİN BAĞIŞU8INI OROUSUNUN 6ÜÇIİNMESİNDE KULLANMAKTAOIR.
FIİSTM SOMK Hû 22 067M S*ZX)SIUNP*SA;*WUUIA TEL 9.4.1« 11 » (5 M»T) FUL fflH 31 M
ANKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇİ
Siyasal Ahlak Örnekleri...
Eski Ağrı milletvekıllerinden Halis Öztürk yaşlanmıştı; yıllar-
dır Demokrat Parti'den milletvekilliği yapıyordu. Yakınları ta-
kıldılar:
— Halis Bey, artık sen köşeye çekilirsin, bundan sonra Mec-
lis'e oğlun girer değil mi? Sen yaşlandın, yomldun artık...
Halis Bey, şu karşılığı verdi:
— Bir daha mı, Allah göstermesin! Amma Allah canımı ala-
caksa yine orada alsın!
Bu milletvekılliğinin öyle çekici nesi var, bir türlü anlayamadım.
— Anlayamazsın eJbet, sen bir kez milletvekili olsan böyle de-
mezsin, diyeceksiniz.
Olmaya gerek yok ki, görüyoruz işte! Dokunulmazlığı var de-
seniz, Meclis kulisinde adam vurdular. Meclis lojmanları da or-
tada. Maaşı, yolluğu var, kimine parmak ısırtacak. Kredi alma,
bulma kolayiıklan vardır, olmaz olur mu? Ülke için yasalar çıkarma
gibi bir güçlüğü var, o da yasa gücünde kararlarla çözümlendi.
Meclis'te gerçekten görevinı yapmak isteyen için kolay değil
milletvekilliği. Bir de ne güçmüş milletvekillerini seçime gotür-
mek; 1 eylül toplantısında, ANAP'lıların suratlanndan düşen nasıl
da bin parçaydı.
Hacı TO'nûn konuşması bekledığım gibiydi, keyifle izledim!
Satır arasında yine muhalefete düşmek istemediğinı, çekip gi-
deceğini söylemek ıstedi. Gerçeğı geç de olsa anlamış gibiydi.
Dönûşü olmayan yolda mıydı? Gülümsemek istiyor, olmuyordu.
Az biraz yalvardı; insanın hanı:
— Hadi hadı ağlama, düşmeyeceksin dıyeceği geliyordu 1987
seçimlerıne gıderken neler demişti?
— Gıderim! Ya Side'ye ya Dünya Bankası'na giderim!
ANAP'hlar:
— Aman bizi bırakıp nereiere gidiyorsun, dediler de kaldı...
Hacı TÛ, Cüneyt Arcayürek'e göre konuşmasını yaparken ol-
dukça gergindi. Cüneyt yann yazılarına başlıyor, okuruz artık...
Hacı TÖ, karşıtlarına, özellikle Süleyman Bey'e dokundurdu
durdu. Elindentutuponaişveren, Planlama Mûsteşarı, Başba-
kanlık Mûsteşarı yapan eski ustası değil miydi? Ona "Ağabey"
der, başka şey demezdi. Köprülerin altından çcook sular geç-
miş, öküz ölmüş ortaklık ayrılmıştı. Hacı TÖ, geldıği yerlere "bi-
leğinin gücüyle" geldiğini söylerken Süleyman Bey'in, eski us-
tasının hakkını yediğini biliyordu. bilmez olur mu hiç? O denli
olabilir mi? İktidarda hangi güçle durduğunu, askerlerin yardı-
mıyla oralara geldiğini de unutmuş görünüyordu..
TV'de izleyenler, konuşma başlar başlamaz "Bu bir aynlış
konuşması" demişlerdı içlerinden Ama Hacı TÖ'nün seçim sc-
nuna dek televizyonları bırakma niyetınde omadığı anlaşılıyor-
du. Her zaman olduğu gibi elıne geçen bu fırsatı da değerlen-
diriyordu işte.
Hükümet sıralarında oturanlar, özellikle Mesut Bey, donuk dur-
dular, renk vermemeye çalıştılar. ANAP'lıların kimi ise dokunsan
ağlayacak durumdaydılar. İçlerinden belki de:
— Tüh, diyorlardı, kendi ellerimizle idam fermanlarımızı im-
_ ^ ^ _ _ _ ^ ^ _ _ _ zaladık!
™^^^^"^™^^^"™" Gıdip gelmemek, gelip görme-
mek vardı...
Seçimlere giderken ilginç olay-
lara tanık oluyorduk. Bundan 44
yıl önce geçmiş bir olayı anımsa-
dım. 25 Ocak 1947'de, CHP'nin
milletvekıllerinden ozan Behçet
Kemal Çağlar, bir dilekçe vererek
CHP'den istifa eder. Behçet Ke-
mal Çağlar'ın, partısinden istifa
ederken yaptığı bir şey daha var-
dır, o mılletvekilliğinden de isti-
fa edip öğretmenliğe döner. Beh-
çet Kemal Çağlar, partide öneri-
lerinin önemsenmedığini, gerici-
liğe ödün verıldığini ilerı sürmek-
tedir. 1946 seçimleri yeni yapıl-
mış, 1950'ye doğru gidilmektedir.
Behçet Kemal Çağlar'ın burada
verdiği önemli örnek, CHP'nin
mılletvekilliğinden de istifa etmiş
olmasıdır. Siyasal yasamımızda
böyle örneklere kolay rastlanma-
yacaktır. Behçet Kemal Çağlar,
çoklarmın yaptığı gibi mılletvekil-
liğinden çekilmeyebilır, dönem
sonuna dek bekleyebılırdi. Bunu
yapmamıştır. Siyasal ahlakı mil-
letvekılliğinden de istifa etmeyi
gerektırmıştir.
Bürokratlar arasında da Balh
kesir Valisi Fazlı Güleç, ilginç bir
örnek olmuştur Fazlı Güleç, es-
ki CHP milletvekiliydi. valiliğe
atandı; CHP eğilımli bir vali ola-
rak çalıştı. Dürüst seçim yaptır-
dı. 1950'de CHP seçimleri yitirip
DP işbaşına gelince bir dilekçe
vererek "Sizınle çalışamam!" de-
yip görevden bagışlanmasını is-
tedi. Ayrıldı...
SHP'nin Bakırköy Belediye
Başkanı Yıldırım Aktuna'nın ser-
gilediğı örnek ise hoşgörüleme-
yecek, çok kötü bir örnektir.
SHP'lilerın oylarıyla beş yıl için
belediye başkanlığına seçilen bir
sağın (doktor) Yıldırım Aktuna,
DYR milletvekilliği hatta bakan-
lık öneriyor diye pazarlıklara gi-
rişebilmıştir Bu, demokrasimizin
ne denli yozlaştığını, ne durum-
lara düştüğünü göstermiyor mu?
196O'II yıllarda olsaydı. Aktuna^
nın seçmenleri, partılileri. ona ne
yaparlardı bir düşünsün. 1987
seçimleri öncesinde Nurettin Yıl-
maz, SHP'de yüz verilmedi diye
aşireti için ANAP'a geçti. 12 Ey-
lüllerde işkence gören Nurettin
Yılmaz, kendisini görûp de gör-
mezden gelenleri, zorda kaldık-
larında da elini sıkmamak için ki-
mi dostlarının nasıl bucak bucak
kaçtıklarını görüp üzûlüyor muy-
du dersıniz?^ + ^
Yann Turan Dursun'un öldürü-
lüşünün yıldönümü. Turan Dur-
sun'a sıkılan kurşunlar, laikliğe
sıkılmış kurşunlardı. Yarın saat
14.00'te Turan Dursun'un Cebe-
ci gömütlüğünde, anıt-gömütü
açılacak. Turan Dursun'un anıt-
gömütüne, gömütlüğün üçüncü
kapısından girilecek. Parsel No:
17/A A-1 /D.
Turan Dursun'un oğlu Abit an-
lattı, beş kurşunla vurulup öldü-
rülen Turan Dursun'un nüfus
cüzdanının, sağlık kamesinin bi-
le kayıp olduğunu söyledi. Abit
Dursun şöyle dedi:
"En son başvuruma savcılık
şöyle bir yanıt verdi: 'Yapılan so-
ruşturmada emniyet görevlileri-
nin herhangi bir kusuriarı söz ko-
nusu olmadığı anlaşılmıştır'
dediler" diyor. "Nüfus cüzdanı
yok, sağlık karnesi yok, Kulle-
teyn'in ikinci, üçüncü ciltleri bit-
mişti onlar yok. Senaryo hazırla-
mıştı, şirket kurma çalışmalan
başlamıştı onlan almışlardı; da-
ha bizım bilemediğimiz birçok
şeyleri almışlar" diye ekliyor...
Turan Dursun öldürülünce
yazdığım "Ankara Notlan "nda
"Turan Dursun'un ölüsü dirisin-
den güçlüdür!" diye yazmıştım.
Haklı çıktım!..
p
standartlannda
-•Amcrikjuı ithal
kotluk
—Ultm stereo ses
dOzcni
«GOmûf perde
•"Sûpcr havaUndırnuı
vc tsıtma sistcmJ
—Avrupa
nuüzemcierlc
OSCAR
sineması
6 Eylül 1991
Cuma acılıyor
Td 39008 68-70
F«c 37515 7»
ALEC
i
v *
BALDVVIN
* •
KIM BASINCER
A
2. HAFTA
1 00 13 3O-'fi 30-18 30-J 1 O,
T? 1î 14 30-16
BE\OĞLL.\DA
KIHAIKVF SMdk 4 A tevoghı
IFITAS SmenMM dfk
Pasaportumu
kaybettim.
Hukumsuzdur.
PREDA VİRGINİA
PARASE Jt'Nl