Katalog

y Cumhuriyet Sahıbı: Cumhunşeı Vlatbaacılık \e Gazetecılık Turk Anonım Şirketı adma Berin Nadi • Murahhas Uve Emine l şaklıgil O Genel Yayın Muduru: Hasan Cemal, Yazı tşlerı Müduru: Okaj Gonensin £ Haber Merke/ı Muduru Yalfin Bayer. Sa>fa Duzenı Yönetmeru Ali Acar 0 Temsılcıler ANKARA: Ahmet Tan, 1ZMİR Hikmet Çetinkata, ADANA Çetin Yigenofclu Iç Pobtıka. CelaJ Btşlangif, tsttntml Haberlen. Şcnav kıâlkan, Ekonomr Moıl Tamer. D\ş Haberler Ergan Balcı, lş-Sendıka Şikren Kctenci, Kultfir: Cdal Usler, Eğ:;ım Gencıv Şa>lan, \un Haberlerı Vecdel Dojan, Spor Damşmam Abdalkadir Vucelman. Dızı Yazılar Knrnı ÇalışfcM, Araştırma- Şahin \lpa>. Duzeltmr AMultah VazKi 0 Koordınalor Ahmel Korulsan % Mall IşJer Erol Erkul % Muhasebe Bıılenl VTHCT £ Bütçe-Planlama Snfi OsmanbejeoJI» • Reklam Ajş* Tonın % ldare Hııse>ın Gorer 0 Işlelme Onder Çelık 0 Bı'gı-Işlem Naıl lnal 0 Personel Sevgı Boslancıogllı ybjyın Kurulu Başkan Ilhan Selçuk. Okta> Akbal. Valçın Bajcr, Hasan Cemal, Hikmet Çttınka>a. Oka) Gonensın, Igur Mumcıı. Alı Sırraen, Abraet Taa Basan ve Yayan. C umhurı>et Matbaacılık \« Gazetecıhk T.A Ş Turkocağı Cad 39 41 Cağaloğlu 34334 İst PK 246 - İstanbul Tel 512 05 05 (20 hat), Tel«: 22246, Fax (1) 526 60 72 % Bûrolar. Aakara: Zı>a Gökalp Blv Inkılap S No: 19/4, Tel 133 II 41-47, Telo. 42344, Fax (4) 133 05 65 * ilmir H Zıya Blv. 1352 S 2/3, Tel 13 12 30, Tele* 52359 Fax; (51) 19 53 60 0 Adamu lnönü Cad 119 S No 1 Kal 1, Tel 19 V 7 52 (4 hat), Tele\ 62155, Fax 01) 19 25 78 TAKVİM. 28 EYLÜL 1991 Imsak: 5.25 Gttneş: 6.50 ögle: 13.00 İkindi: 16.20 Akşam: 18.59 Yatsı: 20.19 Prof. Eıim Amerikan Kongresfnde anıldı New York Demokrat Parti temsilcisi Stephan J. Solarz, yaptığı konuşmada ünlü arkeoloğun çok özel bir insan olduğunu vurguladı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Aydın'ın Karacasu ilçesindeki Afrodisias antik kentini günışığına çıkarırken geçen yıl bir kalp krizi sonucu ölen Prof. Kenan T. Erim, ABD Kongresi'nde anıldı. New York Demokrat Parti Temsil- cisi ve Dış llişkiler Alt Komite Başkanı Stephan J. Solarz, Kongre tutanaklanna geçen konuşmasında "New York Üniversitesi'nde Klasik BUim- ler Profesöru Kenan T. Erim büyük bir arkeolog, çok özel bir insandı" dedı. "Antik Turk kenti Afrodisi- as'ta yaptığı buluş ve onanm- lardan dolayı Kenan, görkemli ve olağanustü bir kişiydi" di- yen temsilci Solarz, "degerli bilira adamııun, antik diın- yanın harikalannı aydınlıga kavuşturmak için aralıksız 30 yıl didinip durdugunu"da anımsattı. Solarz, "Bûyüleyki Afrodi- sias'ı Kenan'ın esliğinde gezer- ken duyduğum buyuk zevk ve onuru asla unutmavacagım" dedi. New York temsilcisi Solarz, bu arada Prof. Erim'in koru- yucusu Bayan Madaleine Lej- w«'nın "O bir dahi idi..." diye özetlenen bildirisini de konuş- masında aynen Kongre tutana- ğına geçirtti. 'Çevre dosdarı9 eleştirildi tstanbul Haber Servisi — Çevrenin korunması yönünde bugüne kadar çıkarılan yönet- melikleri, kendilerı için birer "tebüke" olarak gören pet, pvc şişe ve kap ureticileri, piyasa- ya surdukleri ambalajların atıklannı kendi olanaklarıyla toplayıp geri kazanmalaruu zo- runlu kılan "Kaü AtıkJar Yö- netmeligi"ni uygulamak iste- miyorlar. Bu konuda Çevre Bakanı Ali Talip Özdemir'den "medet uman" üreticilerden SASA Çevre Koruma Koordi- natörü Salih Zeld Öcal, tekno- lojileri uygun olmasına karşm bugüne İcadar boş pet şişeleri toplayıp geri kazanmamalan- nın nedenini, "biz ticari bir ku- ruluşnz, göniillü çevre örgiitü degiliz" şeklinde açıkladı. Mart ayında yururluğe giren "Katı Atıklar Yönetmeliği", dün "tpack '91, Katı Aülüar Yönetmeligi ve Ambalaj" ko- nulu panelde, pet, pvc, metal, cam ve kâğıt-karton üreticileri tarafından ele alındı. Çevre ko- nusunda uzman ve resmı gö- revlilerin bulunmadığı panelde, ambalaj sanayii temsilcileri, ye- tersiz bulduklan yönetmeliği "altı şalvar, iıstü frak" olarak tanımladılar. FM Kultür Merkezi'nde du- zenlenen paneli yöneten Beri- Cap Genel Muduru Oguz Ay- demir, yönetmeliğin bir "hilkat garibesi" görünumünde oldu- ğunu belirttiği konuşmasında; "Almanya'dan kopya edilen yönermeİiğin kendilerine getire- cegi surprizlere hazırlanmak için birleşmeleri gerektiğini" vurguladı. Bu arada, pazardan daha fazla pay almak için "be- Dim ambalajım yeşildir" biçi- minde reklamlar veren bazı ambalaj sektörlerine de çatan Aydemir, bu tur girişünlerin ambalaj sektönine zarar vere- ceğini öne surdü. Panele davetli olmalarına karşın Çevre Bakanı Ali Talip Özdemir ile Çevre Koruma Ku- rumu Başkanı Mustafa Keten'- in gelmemesi dikkat çekti. Prof Jale Inan, üst bölümü 10yıl önce kaçırılan heykel için New York'a gidiyor Herkül, ABD'den davacıÖZGEN ACAR ANTALYA — Türk hükü- meti, Antalya'nın Perge antik kentinden kaçırılan "Yorgun Herkol" heykelini New York'- ta Federal Mahkeme'de dava konusu yapmaya hazırlanıyor. Bununla birlikte Kültür Bakan- lığı, davalı Amerikalılara bir son şans daha tanıma kararı al- dı. 67 cm yüksekliğindeki üst bö- lümu 1980 yılında Perge'den kaçırılıp Amerika'da "multi- milyoner" koleksıyoncu Leon Levy ve eşi Shelby VVhite çiftı- ne satılan mermer heykehn 1.22 cm yüksekliğindeki alt bölumu ise Antalya Muzesi'nde bulunu- yor. Levy çiftı, Boston Güzel Sanatlar Müzesi'ni de bağış yo- luyla heykele ortak etmişlerdi. KUltür Bakanlığı, Perge'de arkeolojik kazıları yöneten ve antik plastik sanatlar alanında dunyanın en önemli bilim adamlan arasında bas sırada yer alan Prof. Dr. Jale Inan'ı (79) New York'a gönderdi. Kendisi iki heykel parçası arasında uyu- şumu, heykelin alt bölümünün kalıbı ile ölçülerine dayanarak kanıtladı. Ancak heykelin üst bölümü- nu bugun elinde tutan Amerika- lıların bu deneyden sonra yine de bu gerçeği kabule ve heyke- lin ustunü Türkıye'ye geri ver- meye yanaşmadıkları bildirili- yor. Turk hükumetinin avukatla- rı, Levy çıfti ve Boston Müze- si'nin bu "kötii niyetli uzlaş- maz" yaklaşımları nedeniyle aleyhlerinde bir dava açıhTiası- nın gerektiğı yolundaki görüşü- nu Ankara'ya bildirdi. Davaya konu antik Yunan heykelciliğinın buyuk ustalann- dan Lysippos'un t.Ö. 33O'da yarattığı "Yorgun Herkül" adlı bronz yapıtm Î.S. 170-92 yılla- rı arasında yontuhnuş 1.90 m boyunda anıtsal bir Roma dö- nemi mermer kopyası olduğu belirlendi. Daha önce Antalya Müzesi'ndeki alt bölümün, ust bölümden kopan kesitinin kalı- bı Türk hükumetinin avukatla- nna iletilmiş ve Afrodisias ka- zılannda Prof. Kenan Erim'in yerine heyet başkanı olan klasik heykeller uzmanı Prof. R.R.R. Smith ile ABD ve Italya'da yon- tuculuk ve restoratörlük alanın- da uzman John Horn da Türk hükumetini temsilen bu kalıbın uyuşumu ile ilgih' ilk ortak de- neye katılmıştı. İki parçanın birleştirilmesi ile ilgili deneyde gerek New York'- taki heykeli kaideye bağlayan demir çubuğun yarattığı engel ve gerek Antalya'dan giden ka- bbın "dişi" oluşu, yüzde yuzluk bir deneyin gerçekleşmesini en- gellemişti. Türk hukumeti adına deneye katılan Amerikalı uzmanlar "Kesinlikle uyum var" derken, Boston Muzesi sorumlusu Cor- nellus Vermule, heykelin kesi- tinde 2-3 cm'lik bir farklı bu- yukluğün varlığun öne surmüş- tu. yor. Ancak "uynşumun kesin ve sonucun mükemmel" oldu- ğu saptandı. Levy çiftinin avukatlarıylf. Vennule'nin bu ikinci deneyda çıkan sonuçlan da yine kabul e.- medikleri ve hatta "heykeün ü .- tunü Türkiye'ye geri vermeme- ye kararlı olduklannı Türk yet- kililerine söyledikleri" de öğre- nildi. Türkiye'ye dönüşünde Antal- ya'da konuştuğum Prof. tnan, "Heykelin alt bölümüyle ilgili olarak yaptığım ek inceleme ve ölçumleri, New York'taki dene- ye ilişkin gözkmlerinıi bir rapo- ra dokerek Anıtlar ve Müzeler Genel Müdurluğu aracüığıyla Türk hiıkümetinin yasal temsil- cilerine ilettim" dedi. Açıklanması şimdilik uygun görülmeyen bu rapor hakkında 'Yorgun Herkül' heykelinin üst bölümü, Antalya'nın Perge antik kentinden 1980 yılında ABD've kaçınlmıştı. Dunyanın en önemli arkeoloji uzmanları arasında ilk şırada gösterilen 79 yaşındaki Prof. Jale İnan, hazırladı^ı raporla iki parçanın birbiriyle tam bir uyum içinae olduğunu kanıtladı. Türk hükümeti konuyu New York'taki Federal Mahkeme'ye götürmeye hazırlanıyor. Bu olaydan sonra eski Kultür Bakanı Namık Kemal Zeybek bir başka nedenle Amerika'da bulunduğu sırada Türk hüku- metinin avukatlarıyla yaptığı görüşmede kendilerine, bu hey- keün üst bölumunün geri geti- rilmesi konusunda gereken her turlu yasal yola başvurulması tahmatını verdi. Avukatların isteği üzerine Antalya'daki heykelin kesitleri- nin kalıbı daha bilimsel yöntem- lerle yenıden çıkarıldı ve bunu Prof. İnan beraberinde New York'a goturdu. Daha önceki deneyde bulunan uzmanlann cla katılımıyla ikinci bir deney da- ha yapıldı. Yasal zorunluluk nedeniyle bilirkişilerin aynntıh açıklanıa yapması Türk hükumetinin avukatlannca uygun görulmü- Turkiye'yi temsil eden bir Ame- rikalı avukat "Mükemmel" de- mekle yetindi. Ancak dava açıhnasından ön- ce heykelin bire bir ölçeğindeki tıpkı kopyasınm New York'a gönderüerek bir de bununla son kez deney yapılması ve karşı ta- rafa böylece dava öncesinde bi şans daha tanınması kararlaştı- nldı. Uzmanlann Antalya Mü- zesi'ndeki kopya çıkarım çalış- maları sürüyor. Prof. İnan, ge- rekirse bu kopyayla birlikte bir kez daha New York'a gidecek. Bu arada Levy çiftiyle Boston Muzesi'nin avukatlan "bu hey- kelin Antalya'dakinin parçası dahi olsa, bunun 1980'de degil yüzydlarca önce Türkiye'den çı- kanlmış olduğu için olayın za- manaşımına ugradığı" gibı ga- rip bir savı da öne surüyorlar. HERKÜL'ÜN UYUMU— Prof. Jale tnan, 'Yorgun Herkül'ün Türkive'de bulunan alt kısnu ve ABD'de bulunan üst kısmının fotografı ile birlikte. (Folograf: OZGEN ACAR) San Sebastian Film Festivali Filmlervasat,konuklar parlak VECDt SAYAR SAN SEBASTİAN — 39. San Sebastian Film Festivali bu gece sonuçlanıyor. Istvan Sza- bo'nun 'Venüs'İe Buluşma' adlı filmi ile kapanacak festivalde, ödülun en guçlu adaylan arasın- da 'Plajdaki Büyük Gün' adlı Danimarka filmi ile 'Kelebegin Kanatlan' adlı Bask filmi ve 'Otoyol 61' adlı Kanada filmi yer alıyor. Avustralyalı kadın yö- netmen Jackie McKimmie'nin ma yönetmenlerinin çoğunluğu- nun genç yaratıcılar olması bir rastlantı değil kuşkusuz. Festi- valin program yonetmeni Belçi- kalı Rudi Barnet ve bizim de aralannda bulunduğumuz ulus- lararası delegeler, San Sebasti- an'a farklı bir nitelik, yeni bir di- namizm kazandırmak için kol- lan sıvamıştı. Barnet'ın bu ama- cına büyuk ölçüde ulaştığı söy- lenebilir. Gerçi gösterilen fılmlerin ço- ğunluğu izleyicıye tam bir do- Venedik ve Montreal arasında- ki -ki bunların son ikisi San Se- bastian'la aynı ay içinde duzenleniyor- çekişmeye ortak olduğu yıllarda payına düşen filmler pek öyle yüz ağartıa bir tablo ortaya koymuyordu. Bu kez, en azından ayn bir kulvar- da koşma olanağına kavuşuyor festival. Festival yönetimi, seyirci açı- sından fazla cazip olmayan bu seçimini çok sayıda 'yıldiz'ı ko- nuk ederek dengelemek istemiş. Bu geceki tören için gelecek üç büyük yıldız daha var: Bu yı- hn onur ödulünün sahibi Ant- hony Perkins , günümüzün en buyuk oyunculanndan biri Ro- bert de Niro ve kapanış filminin oyuncusu Glenn Close, Vene- dik'ten ödülsuz dönen Istvan Szabo'nun 'Venüsle Buluşma- sı, kapanışın görkemine uygun düşen bir seçim. Açıhşta Gior- gio Ferrara'nın 'Dul Avı' adlı Goldoni uyarlamasının yarattı- ğı olumsuz havayı dağıtabilecek maya çalışmıştı.. Bu yılki San Sebastian jüri- sinde de -fihnlerden daha par- lak isimlerden oluşmamasına dikkat edürnişçesine- fazla tanın- mamış sinemacılara yer verilmiş: Polonyalı yönetmen-yapıma Ja- nusz Morgenstern, Basklı oyun- cu Xavier Elorriaga, tspanyol yönetmen Fernando Colomo, Alman sinema yazarı Bodo Frundt'un yanı sıra oldukça ün- lü iki yönetmen, Meksikalı Pa- ul Leduc (Trida' adb filmi üe ts- zi ağırhklı politik film. Sansür edilen filmlerden bir tanesinin oyuncuları birdenbire senaryo- daki gibi değil, canları istediği gibi oynamaya karar veriyorlar 'Özgürlük Sineması'ndaki - komünict rejimin resmi sinema- lan arasında bu ad çok yaygın- mış- gösterim sırasında. Oyun- cular tıpkı Kahire'nin Mor Gü- lü'nde olduğu gibı perdeyi terk ediyor; sansürcu kahramammız çareyi beyazperdenin içine kaç- makta buluyor... Bu yıl 39:su yapılan San Sebastian Film Festivali'nde sonuçlar bu gece açıklanıyor. Organizatörler, çok sayıda 'yıldiz'ı konuk ederek seyirci açısından çok cazip olmayan festivali dengelemek istemişler. Son yıllarda gorulmemiş bir yıldız yağmuru var San Sebastian'da. RobertdeNiro JaneSe>mour Klaus Kinski Chartton Heston Claudia Cardinale Anthony Perkins "Bekleyiş'i, Isviçreli Dani Levy'- nin 'Ben Mars'taydım' ı ve En- daf Emyln adlı Galli yönetme- nin 'Mehtaplı Bir Gece' adlı filmleri de sürpriz yapabilir. Bu yıl, 'Altm Deniz Kabuğu' için yanşan yönetmenler arasın- da sinema çevrelerinin önceden tarudığı yalnızca üç isim yer alı- yor. Biri Isviçreli Levi, diğerleri Polonyalı yönetmen Wojciech Marczewski ve Finlandiyalı dos- tumuz Mika Kaurismaki. Yanş- yum vermeyen, vasat bir duzeyi aşamayan yapıtlardı, ama 'kesif yapmak savı ile ortaya çıkan bir festival için daha iyi bir sonuç beklemek hayalcilik olur. San Sebastian boylelikle yeni bir dö- nemin kapısını aralarmş oluyor. *En büyükler' (A kategorisin- deki 8 festival) arasında yer al- masma karşın ünlü yönetmenle- ri paylaşma savaşında geri çeki- liyor. Bu kararında pek de hak- sız değil. Çünku Cannes, Berlin, Geçen yıllarda gorulmemiş bir 'yıldız yağmuru' ile karşı karşı- yayız. İlk günden bu yana kim- ler gelip geçmedi ki San Sebas- tian'dan... Açıhş töreninin ko- nuklan Claudia Cardinale, Ja- ne Seymour, Klaus Kinski, Mal- colm Mac Dowell'in ardından yanşma filmlerinden 'Shuttle- cock'un oyuncusu Alan Bates, Amerikan sinemasının emekta- n Don Ameche, Chariton Heston, Aagelica Huston... nitelikte bir füm. Festival yöne- timinin bu tatsız tutsuz, Goldo- ni esprisinden uzak yapıtı neden açılış filmi yaptığını anlamak mümkün değil. Akla en yakın gelen gerekçe filmin başrolünde- ki Isabetta Rosselini'nin galaya kaahna sözü vermis olması. So- nuçta, 'Rosseüni Lancöme'un reklam fılmini çekmeye Meksi- ka'ya gidince festival 'Dul Avı' ile baş başa kalmış; durumu Cardinale ve Seymour'la kurtar- tanbul'da ödül kazanmıştı) ve genç Sovyet sinemasmın önde gelen isimlerinden ('Sıfır Kenti' ile tanıdığımız, bu yıl Cannes- da 'Çar'ın Katili' adh son filmi gösterilen) Karen Şahnazarov. Yanşma filmleri arasında üze- rinde durmayı gerektiren az sa- yıdaki fılmden biri Polonyalı Marczewski'nin 'Özgürlük Sine- masmdan Kaçış'ıydı. Eski bir şair-yeni bir sansürcunün başı- na gelenleri anlatıyor bu fante- Mika Kaurismaki, 'Zom- bie ve Hayalet Tren' de bu dun- yada kendine ait bir yeri olma- yan marjinal bir karakterin gü- neye, Istanbul'a doğru yaptığı yolculuğu anlatıyor. Filmde surpriz oyuncular çıkıyor karşı- ımza: Halil Ergün, Ali Özgen- türk kısacık rolleri ile uluslara- rası bir dayanışmanm örneğini sergiliyorlar. Eleştirmenlerin pek sıcak yaklaşmadığı bu iki filme bakahm jüri ne diyecek. Almanya'yla e^itiın işbiriigi • ANKARA (ANKA) — Federal Alman Bilim ve Eğitim Bakanhğı Müstesan Fritz Schaumann, bugün Türkiye'ye geliyor. Türkiye Araştınnalar Merkezi'nden yapıJan açıklamaya göre 5 ekime kadar devam edecek ziyaret çerçevesinde Federal Alman üniversiteleriyle Türk üniversiteleri arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi, ortak projelerin gerçekleştirilmesi ve bunun yanında mesleki eğitim sisteminde yeni projelerin oluştunılması konulan ele alınacak. Schaumann İstanbul, Ankara ve Izmir-'de çeşitli temaslarda bulunacak. Ankara'daki temaslan sırasında Milli Eğitim, Turizm ve Çalışma Bakanlığı yetkilileriyle de gönişecek. Saldırganlık tezi ldmin? • İSTANBUL (AA) — Amsterdam'da bu ay içinde yapılan 4. Uluslararası Psikiyatri Kongresi'nde "Saldırganlık ve Dürtü Kontrolü" adlı bildirisi ile 'En İyi Bildiri' ödülünü alan Doç. Dr. Nevzat Tarhan'ın bu çahşmasının kendisine ait olduğunu ileri suren Doç. Dr. Sedat özkan'ın başvurusu üzerine İstanbul Tabip Odası tarafından bir kurul oluşturuldu. İstanbul Tabip Odası'ndan yapılan açıklamada konunun aydınlatılması için kurulun çahşmalanna başladığı bildirildi. Çapa Tip Fakültesi Psikiyatri Bölümu'nde görevli Doç. Dr. Sedat özkan, daha önce yaptığı açıklamada, Gata Haydarpaşa Eğitim Hastanesi'nde görevli Doç. Dr. Nevzat Tarhan'ın sunduğu bu bildiriyi, kendisinin yedek subayhğı zamanında GATA'da hazırladığını ve Doç. Dr. - Tarhan'ın çalışmada hiçbir Z katkısı olmadığını ileri t surmüştü. t 176 diş hekimf diploma aldı • İSTANBUL (AA) — tstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'nden mezun olan 176 diş hekimi sağlık ordusuna katıldı. 1Ü Diş Hekimliği Fakültesi 1990-91 öğretim yılı mezunlan, dün düzenlenen törenle diplomalarını aldılar. Mezuniyet töreninde konuşan 1Ü Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Supli Konukman, "Hedefımiz Batı standartlannı yakalamak ve çağdaş bir eğitim vermektir" dedi. Öğrenciler adına bir konuşma yapan fakülte birincisi AJi Alper Çomut, genç diş hekimleri olarak Atatürk ilke ve inkılaplanna bağlı olduklannı beürtti. tlk üç dereceye giren mezunlann diplomalan daha sonra törenle verildi. Birinci Ali Alper Çomut'a dıplomasını. Fakülte Dekanı Prof. Dr. Suphi Konukman, ikinci Ayşe Arzu Aykor'a Dekan Yarduncısı ProÜ Dr. Ülker Güç, üçüncu Hümeyra Ankan'a ise Temel Bilimler Bölüm Başkanı Prof. Dr. tnci Oktay verdi. Kalorifer bakımı uyansı • İSTANBUL (AA) — Son beş yılda Ataköy, Topkapı, Bursa ve Eskişehir'de kalorifer kazanı patlaması sonucu 20'ye yakın kişinin hayatmı kaybettiği beürtilerek vatandaşlardan kış gelmeden kazanların bakımını yaptırmalan istendi. & Avrupa Füm Festivali bu akşam başlçyor Festivalde 'sinema derslerTREKİN TEKSOY VIAREGGIO — Sekizinci Avrupa Film Festivali, Italya'nın Viareggio kentinde bu akşam yapılacak açılış töreniyle başlı- yor. Sinema sanatının gelişme- sinde çok önemli bir paya sahip olan Avrupa sinemasının en ye- ni ürünlerinin toplu olarak de- ğerlendirilmesi, Avrupa sinema- sının çağdaş kültüre katkısının vurgulanması amacıyla sekiz yıl önce düzenlenen ilk festivalden bu yana, Avrupa Film Festiva- li'nin (ya da özgün adıyla Euro- pa Cinema) bu doğrultuda çok önemli katkılan olduğu bilini- yor. Avrupa sınemasına özgü bir festival düşüncesini ortaya ata- rak, festivali gittikçe gelışen bir çizgiye oturtan Felice Laudadio, önce Rimini'de başlatıp, yerel yönetimle anlaşmazlığa diışün- ce Bari'ye taşıdığı festivali üç yıl- dır Viareggio'da sürdürüyor. Av- rupa'nın en ünlü karnavahna sa- hip olmakla övünen, Italyan Ri- vierası'mn bu dinlence merkezi, artık sinemaya da katkıda bu- iunmanın onurunu taşıyor. Avrupa Film Festivali'nin özelliği, o yıl içinde Avrupa ül- kelerinde çevrilen en iyi filmle- ri bir araya getirmesi. Her ülke- de ulusal juriler tarafından be- lirlenen yılın "En İyi Filmi", Eu- ropa Cinema'nın En İyi Avrupa Filmleri bölümunde yer ahyor. Bu yıl bu bölüme Türk sinema- sı, sinema yazarlannın yıl sonu değerlendirmesinde yılın en iyi Türk filmi seçilen Febmi Yaşar'- ın Camdan Kalp'i ile katılıyor. Yirmi beş Avrupa ülkesinin en iyi fılmlerinin gösterileceği bu bölümde Fehmi Yaşar'ın filmi- nin ilgi uyandırması bekleniyor. Avrupa Film Festivali'nin En iyi Avrupa Filmleri bölümüne Ön- ceki yıllarda Aöf Yılmaz'ın Adı Vasfıye'si, Başar Sabuncu'nun Asüacak Kadm'ı, Yusuf Kurçen- li'nin Karartma Geceleri de ka- tılmıştı. İki yıl öne ise yarış- malı bölümde gösterilen Orfaan Oguz'un yönettiği Herşeye R«ğ- men, sinema eleştırmenlerince en iyi film ödulüne değer bulun- muştu. Yılın en iyi Avrupa filmlerini toplu olarak göstererek Avrupa sinemasının son durumu konu- sunda bir değerlendirme yapıl- masını sağlayan bu bölümun ya- nı sıra, Avrupa Film Festivali1 nin bir de yarışmalı bölümü var. Yanşmalı bölüme katılan film- ler de yine Avrupa kökenli. Fes- tival yöneticisinin seçtiği on beş filmin katıldığı bu bölümdeki fdmlerin bir bölümü ilk kez se- yirci önüne çıkıyor. Bu yanşmalı bölümde uluslararası jüri en iyi film, en iyi senaryo, en iyi erkek oyuncu, en iyi kadın oyuncu ödülleriyle, en iyi teknik ve sa- natsal katkı ödülleri verecek. Uluslararası jürinin başkanlı- ğını Polonya sinemasının ünlü yonetmeni Krysztoff Zanussi yapıyor. Jüride aynca filmleri- ni İstanbul Sinema Festivali'nde görme olanağı bulduğumuz Ma- car sinemasının usta yonetmeni Marta Meszaros ile Alexandre Adabachian, Jean-Oaude Batz, Patrick Bauchau, Alfredo Bini, Athina Cenci, Oreste del Buo- no gibı sinema adamlan yer alı- yor. Avnıpa Film Festivali, daha önceki yıllarda da olduğu gibi bu yıl da altı Italyan filminden oluşan "Italyan Gecesi" adh bir yan bölum içeriyor. DEMJRBANK'TA B İ R İ K İ M L E R İ N İ Z ŞİMDİ DAHA DA İYİ DEĞERLENİYOR. İste vadeli mevduat fciz oranlan (TL.) Bilesik laiıle yıllık getirisi 79.64 90.57 86.43 3 Ay % 70 6 Ay %72 1 Yıl % 73 DEMIRBANK iyi gunler dıler