29 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 28 EYLÜL 1991 Çağdaş Sanat ve Kültür Bakanlıgı Kültür Bakanlığı tarafından anlaşılmayan, desteklenmeyen, beslenmeyen bir çağdaş sanat ortamının varhğını ve kültür kimliği içindeki önemini koruması, uluslararası ortamda kendini göstermesi olanaksız gibi görünmektedir. BERAL MADRA Kültür Bakanlığı, "Türk kültürüne katkı- da bulunmak ve sanatçıları yeni eserler yarat- maya teşvik etmek" amacıyla geniş kapsamlı, yüksek ödüllü bır yarışma başlattı. Yarışma- nın bir bölümünü de Plastik Sanatlar oluştu- ruyor. Bu başlık altında resira, heykel, seramik dallan öngörûlüypr ve sanatçılara birtakım konular veriliyor. Ödüller dikkati çe- kecek derecede yüksek. Bırçok sanatçı bu ödüllerı kazanmak umuduyla yanşmaya katı- lacak ve mutlu olacak, birçok kimse Kültür Bakanhğı'nın önemli bir kültür ve sanat hiz- meti verdiğini düşünerek sevinecek. Görünüş- te dururrT böyle! Ancak duruma Plastik Sanatlar ortamı ıçinden ve Plastik Sanatlar'ın uluslararası durumu açısından baktığımızda, gerçekleri öğrenmek istediğımizde ve konuya sanatsal-bilimsel açıdan yaklaştığımızda. mutlu olacak ve sevinecek hiçbir şey olmadığı- nı görüyoruz. Bu yüksek ödüllü yanşma Türkiye'deki "Plastik Sanatlar" gerçeğine hiçbir biçimde yanıt vermiyor. Kültür Bakânhğı'nın "Plastik Sanatlar' de- diği olguya bütün dünya yaklaşık 30 yıldır "Çağdaş Sanat" diyor, bizim sanat ortamımız da çok uzun süredir "Çağdaş Sanat" terimini kullanıyor. 1945"ten bu yana dünyada üretilen sanat yapıtları resim, heykel, seramik gibı -ay- nm yapmadan- bu başhİc altında değerlendiri- liyor. Plastik Sanatlar terimi. günümüz sanat üretiminin kapsamı çok genişlediği için artık yetersiz kalmıştır. Yine yaklaşık 30 yıldır dün- ya sanatında. düzenlenen sergilerde. eğer kalmışsa ödüllü yarışmalarda vb. etkinlikler- de. resım. heykel. seramik diye. yapıtın tekni- ğini ilgilendıren. içeriği ve düşüncesini hiç etkilemeyen ayrımlar yapılmamaktadır. Bu ve buna benzer geçerliliği kalmamış koşullarla donatılmış yanşma yönetmelikleri. dünyadaki sanat gelişmelerine ayak uyduramayan 3. Dünya Clkeleri yöntemleri olarak sıruflan- maktadır; çünkü bu tür ayrımlar ve konu yönlendirmeleri çağdaş sanatın doğasına: 'müthiş" aykırı düşmektedir. Resim, heykel, seramik diye aynm yapıldı- ğı, siyasal ve tutucu yönlendirmeler içerdiği. sanatın bağımsızlığını ve sanatçının özgürlü- ğünü kısıtladığı ve dünya sanat sistemi geri- sinde kaldığı için, bu yüksek ödüllü yanşma- nın muhatabı çağdaş sanatçı olamaz ve bu etkinlik ülkenin çağdaş kültürüne katkıda bu- lunacak bir sanat etkinliği değildir. Türkiye'- deki çağdaş sanat olgusuna bu tür etkinlikler yanıt veremez, çünkü Türkiye'de uluslararası boyutta değerlendirüebilecek bir çağdaş sanat üretimi vardır ve bu üretim çağdaş Türk kül- türünün önemli bir parçasıdır, dahası çağdaş Türk kültür kimliğinin de bekçisidir. Türkiye'deki kültür kimliği yozlaşma, bo- zulma ve yiürilme sakıncasıyla karşı karşıya- dır. Tarihsel. geleneksel, bölgesel kültür değerleri uluslararası tüketim ve medya ağının düzleştirici ve törpüleyici etkisi altındadır. Ge- niş kitle. çağının k'ültürünü özümseyecek olanaklardan yoksundur. kendi kimliğinin yorumunu yapacak durumda değildir, geçmiş ve gelecek ârasındaki bağlantıyı kuramamak- tadır. Kitle iletişim araçlannın ve tüketim kültürünün kendisine verdiği değerleri kabul etmekten başka hiçbir çaresi yoktur. Çok uzun süredir tarihsel, geleneksel. folklorık sa- natı korur ve destekler gibi görünen hükümet politikalannın hiçbir işe yaramadığını. bu sa- nat dallanndakı ürünlerin turistik kitsch ve arabeskin pençesine düşmüş olmalan açıkça göstermektedir. Halılanmız, çinilerimiz. min- yatürlerimiz v.b. özgünlüklerini. özelliklerini hızla yitirmektedir. Geniş kitlenin kımlik bu- nalımına engel olabilecek güç. çağdaş sanattır, çünkü çağdaş sanat geniş kitlenin yaşadığı or- tamın eleştiricisi. yorumcusu ve önericisidir. Çağdaş sanat. geniş kitleye iletişim medyaları ve tüketim kültürü ile baş edebilme yöntemleri ve önerileri sunar, geniş kitlenin bu yıpratıcı olgular karşısında düşünsel olarak güçlenme- sini sağlar. Çağdaş sanat ile geniş kitlenin birkşmesini sağlamak Kültür Bakanlığı'nın görevidir. Kültür Bakanlığı bu görevin üste- sinden gelebilmek için uluslararası sanat siste- mine uygun bir sanat sistemini kurmak zorundadır. Bu sanat sistemi şunları içerir: - Sanatçı-galerici-izleyici-alıcı ârasındaki ilişkilerin destekleyici, koruyucu. kolaylaştırı- cı yasalarla düzenlenmesi. - Sanatçı yetiştiren eğıtim kurumlannın çağdaş altyapıyla donatılması, - Sanatçıların kendilerini sürekli geliştire- bilmeleri için sağhklı bir burs sistemi, - Çağdaş sanat uzmanları yetiştiren okulla- nn açılması. - Çağdaş sanat için gerekli sergi ve atölye mekanlannın yaptınlması ve bunların özerk yönetim yapılan olması, - Uluslararası çağdaş sanat fuarı sistemi içi- ne girilmesi, - Bölge çağdaş sanat müzelerinin kurulma- sı, - Uluslararası bir çağdaş sanat enstitüsü kurulması, - Uluslararası bir çağdaş sanat müzesi ku- rulması, - Yabancı çağdaş sanat uzmanlan ile işbir- liği içinde düzenlenmiş bir bienal kurulması. Çünkü. ülkemizdeki kültürün çok önemli bir parçası olan çağdaş sanatın ana gereksi- nimleri bunlardır. Bu gereksinimlere yanıt veremeyen kültür politikalan. kültüre gerçek anlamda bir katkıda bulunmuş olmazlar. Ülkemizde çağdaş sanatla uğraşan kesimin yıllardır açıkoturum. sempozyum ve "şura"- İarda dile getirdikleri gerçekleri. sorunlan, çözüm önerilerini Kültür Bakanlığı nedense kabul etmekte güçlük çekmekte, bunlaria yüz yüze gelmekten kaçınmakta, çağdaş sanata "yok" gözüyle bakmaktadır! Kadro yetiştirmeli 8O'li yıllarda bu gerçeğın bilincinde olan bazı çevreler İsıanbul ve Ankara'da bıenaller düzenlemiş, bazı kuruluşlar ve koleksiyoncu- lar çağdaş sanatı destekleyen etkinlikler yapmışlardır. Bunlann süreklilıği ve uluslara- rası sanat ortamındaki yankılan henüz belli olmadığı için. yararlarının kapsamı küçük kalmıştır. Bu etkinlikler. söz konusu bilimsel tabanı olan bir sanat sistemi ile desteklenme- diği için. bu sistemi yaşatacak. ilerletecek kadrolar yetıştirilmediği için kısa menzilli ve yerel kalmaya mahkümdur. Ülkemizde kendi içindeki yaratıcılık gücüyle olgunlaşmakta olan çağdaş sanatın başka ülkelerdekı çağdaş sanatlarla karşılaşma zamanı gelmiştir; bu karşüaşma ortamını hazırlamak da Kültür Bakanlığı'nın görevidir. Bu görevini yerine ge- tirebilmek için, Kültür Bakanlığı önümüzdeki on yıl için kapsamlı bir uluslararası çağdaş sa- nat ilişkileri programı hazırlamak zorundadır. Bu programı hazırlarken Kültür Bakanlığı ülkemiz çağdaş sanat ortamı ile yakın ilişkiye girmek zorundadır. Sanatçılar, eleştirmenler. galericiler ve koleksiyonculardan oluşan da- nışma kurulları ve komisyonlar oluşturarak. bu on yıllık programı hazıriamah ve programı uygulatmak üzere gerekirse dışardan uzman çağırmalıdır. Bu program aynı zamanda. çağ- daş sanat uzmanlannın yetişmesini de sağla- mış olacaktır. Bunca yapılacak iş varken, sanatı yozlaştı- rıcı ve geriletici koşullar içeren bir yönetmelik- le hazırlanmış bir yanşma ne denli yüksek ödüller verirse versin, bütün sanatçılar tara- fından yadsınmalıdır. Bu yanşma için aynlan meblağ kuşkusuz yukanda saydığımız işlerin gerçekleştirilmesi için yeterji değildir, ancak bu işlerin birisi bile yapılm^dan, başka işlere yatınm yapmak da hiç gerçekçi bir tutum de- ğildir. Kültür Bakanlığı'nın Türk kültürüne katkıda bulunabilmesi için çbk daha iyi plan- lanmtş bütçelere ve para kaynaklannâ gerek- sinimi olduğu açıktır. Sanata yatınm yapmaya hazır olan özel kuruluşlar ve kişile- rin yön'lendirilmesi işlevı de Kültür Bakanlığı"- nındır. Sonuç Gelişmiş ülkeler saydığımız bu gerçekleri çok iyi bilmekte ve çağdaş sanata aklımızın al- mayacağı ölçüde yatınm yapmaktadır, çünkü çağdaş sanat onlara saygınlık ve para getiri- yor, kimliklerini güçlen'dinyor ve uluslararası kültür rekabeti içinde en ilginç olgu olarak ye- rini koruyor. Uluslararası çağdaş sanat sergi- lerı ve uluslararası çağdaş, sanat müzeleri. ülke kimliklerinin görücüye çıkıp ödül kazandıkla- n yerlerdir, bugün. Kültür Bakanhğı tarafından anlaşılmayan. desteklenhmeyen. beslenmeyen bir çağdaş sa- nat ortamının. varhğını ve kültür kimliği içindeki önemini koruması, uluslararası or- tamda kendini göstermesi olanaksız gibi görünmektedir. Ne ki. Türkiye'deki çağdaş sanat ortamı bu olanaksızı başarmaktadır. Yeni kurulacak olan hükümetin Kültür Bakanı, eğer çağdaş sanat ile ilgilenecek olursa, karşısında bütün atılımlara hazır bir çağdaş sanat ortamı bula- caktır 1 EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Erkekler Şenliği!Kadınlar p>olitikaya girmeli. yurt işlerinde sorumluluk almatı Ülkenin yarısını kadınlar oluşturuyor Oyleyse partiler kadınlara önem vermeli. Yalnız erkeklerin yer aldığı bir parlamento, bele- diye ve il genel meclisleri kendilerinden beklenen görevleri ya- pamaz. Tek kanatlı kuş nasıl uçamazsa yalnız erkeklerin yer aldığı meclisler de tek yanlı, tek görüşlü olmaktan ileri gidemez- ler. Bu tür duşuncelerı hemen herkes paylaşıyor. Ama iş sandalye yanşına dökülünce kadınlar itile kakıla saf dışına düşüyorlar. Oe- mirel "Yüz kadın aday istiyorum" demedi mi? Yayımlanan kesin ( Arka*ıl7.Savfa<la) F>VC F»ENCERE S1STEIV1I Barbaros Bulvarı Iba Blokları No. 1 4 / 2 BEŞIKTAŞ - ISTANBUL Tah 17S 92 2 2 - 1 7 5 69 45 fMİMAL İNSAATl Kızımız BEGÜM dünyaya geldi. 25.9.1991 ISTANBUL SELDA - YAVUZ KETAHTE ÇORLU ASLtYE CEZA MAHKEMESt 1990/670 esas 1991/267 karar Hâkim: Neşet Eren 22006 Y.Işl.Md: Cahit Gcle2 Davacı: K.H. Müdahil: Maliye Hazinesi Veldlleri: Av. Mustafa Akkan-Av. Yasemin Gültekin, Av. Semra Kar- toglu -Çorlu. Sanık: Ertan Sak, Umail ve Kıymet oglu 1962 D'lu. Çorlu ilçesi Ulaş köyü nOfusuna kayıtlı olup, halen aynı yerde oturur. Suç: 213 sayılı yasaya muhalefet. SuçTarihi: 29.4.1991 Yukanda açık kimliği yazılı sanık hakkında 213 sayılı yasaya mu- halefet suçundan mahkememizce yapüan yargılamaa sonucu 213 sayılı yasanın 360. maddesi uyannca 1 ay hapis ve 1 ay müddetle sanat ve meslek icrasından mahrumiyetine, sanığa verilen hapis cezasının gfln- lüğü sanayi sektörtl için belirlenen asgari ücretin bir ay tutannın ya- rısı alan 112.500— TL'den 3.375.000.— TL ağır para cezası ile cezalandınlmasına karar verildiği ilan olunur. PENCERE Sezar'ın Banş Söylevi..Tarihin sonu mu? Çarpıcı birsoru.. Amerika'da siyasalbilimci Fukuyama soruyu irdeliyor; ABD Başkanı Bush, birkaç gün önce Birleşmiş Milletler'öe yaptığı . konuşmadayanıtını veriyor: "- Tarih sürüyor..." Peki, tarih nasıl sürecek? Bush ilginç ipuçlarını da vererek bilinçli bir alçakgönüllülükle "Yeni Dünya Düzeni'nin koşullannı belirliyor. Çok değil, birkaç yıl önce üç dünya vardı. 5 Birinci Dünya: Batı Dünyası!. Zenginler Kulübü!.. Kapitalist blok!.. Emperyalistler!.. ikinci Dünya: Doğu Bloku!. Sosyalist Blok!.. Sovyetlerin bu- yurganlığında komünist rejimlerin bütünleşmeleriyle ortaya çıkan dünya!.. Üçüncü Dünya: Doğu ve Batı blokları dışırtda kalan bağlanfr- sız ülkeler!. Az gelişmişleri.. Çin ile Hindistan'ın simgelediği yoksul halklar dünyası!.. ; Sovyetler. ABD karşısında havlu attıktan sonra İkinci Dünya gümbürdedi Birinci ve Üçüncü Dünya karşı karşrya kaldilar. Kimine göre gezegenımızde dünyalar tekleşiyor, yerküre tek pazara dönüşüyor, insanlık bütünleşiyor. Peki, ne oidu? Emperyalizmi yel üfürüp su mu götürdü? Üçün- cü Dünya nın yoksullanyla Batının parababaları, Kuzey'in zenginleriyle Güney'in fakirleri çıkar ilişkilerini ya daçıkar çatış- malarını nasıl çözümleyecekler? * Başkan Bush'un Birleşmiş Milletler'deki önemli konuşmasın- da bu soruya doyurucu bir yanıt yok... "Yeni Dünya Düzeni"ne ilişkin kuşkular sürüyor. Yeni Dünya Düzeni, "Pax Americana" mıdır? Batı da bu soru tartışılıyor. Ya Türkiye'de? Aydınımız yeterince duyarlı mı? Aymazlık içinde mi? Roma Imparatorluğu dönemindeki gibi bir "Pax Romana"- nın Amerikancasına kuşkular ve kaygıların yoğunlaşmasına karşı Başkan Bush, Birleşmiş Milletlerde güvence vermek zc- runda kaidı: "- ABD, Pax Americana peşinde değildir. Ancak bir Pax Uni- versalis (evrensel banş) ardında oiacağız." (Cumhuriyet, 25 Eylül 1991, U. Güldemir'in haberi) Peki, "Pax Universalis" nasıl gerçeklesecek? Bush açıklıyor: Demokrasi ile serbest piyasa ekonomisi bir bütündür. Birinin olmadığı yerde ötekı de olmaz. Bilgi devriminin despotizmi (istib- dat) ve yalıtımı (izolasyon) yerle bir etmesiyle mallann ve düşüncelerin serbesf dolaşımı gerçekleşecektir. Devletin gücü- nü sınırlayıp bireyin önünü açarsak, enformasyon (bilgi iletişimi) çağı, özgürlük çağına dönüşebilir. Görünüşte güzel bir yaklaşım. söylenenlerin içinde gerçeklik payı da var; ancak irdelenmesi gereken noktalar da eksik değil. Bir kez serbest piyasa ekonomisiyle demokrasi özdeşleşebilir mi? Ekonomik liberalizmin âşıklan, çoğu yerde, baskı rejimleri- nin de buyurganları değil mi? Türkiye bu gerçeğin acısını 12 Eylül'de yaşadı ve bugün de yaşıyor. KörtezŞeyhlikleri, Kuveyt, Suudi Arabistan, Amerikan emper- yalizminin güdümünde serbest piyasa ekonomisine bağlanıyor- lar; ama demokrasinın aydınlığından çok uzaktadırlar; Ortaçağ karanlığı bölgede simsiyah sürüyor. * Amerikan emperyalizmi nedir? ABD Başkanının Pax Universalis'len söz açtığı konuşmada bu sorunun yanıtı var. Bush diyor ki: "- Siyonizmi ırkçılıkla özdeşleştiren Birleşmiş Milletler kararı kaldırılmalıdır." Siyonizmi tutuyor Bush... Müslüman mahallesinde salyangoz satmak buna denir Arap şeyh ve krallarıyla birlikte dünyanın en zengin petrol kaynakları- nı tekelci kapitalizmin buyurganlığına bağlayan bir siyasetin _ lideri liberalizmden söz açtığı zaman inandırıcı olabilir mi? ; Olamaz. EvTensel barışı, emperyalızm ve sömürü üzerine kurmak isteyenler düş kırıklığına uğrayacaklardır. < Alsit Villalan'nda krallar gibi yaşa- yın. Hakettiğiniz yaşam biçiminin keyfini çıkartırken paranız değer kazansın. Alsit'te bulacaklarınız: Boğaziçi'nin eşsiz manzarası Havaalamna birkaç dakikada ulaştıran helikopter alanı Istekleriniz doğaıltusunda iç yapı düzeni Devamlı bakım-onarım, güvenlik hizmeti İyi komşular Yüzme havuzu, tenis kortları Göz zevkinizi okşayan bahçe düzeni Üstelik ALARKO tecrübesiyle. Pazar dahil hergün, Özlem Şen'i 142 04 85 veya 142 06 61 no'lu telefondan arayın. Size Alsit'i gezdirelim. Bu eşsiz ortamda kahvenizi yudumlarken kararınızı verin. HEM FARKLI YAŞAYIN... HEM PARANIZ DEĞERLENSİN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle