22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 AĞUSTOS 1991 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/7 KİTAP ŞENLİĞİ Kitaph günler sürüyor • Kültür Scrvisi — Cumhuriyet Kitap Kulübü'nün Beyoğlu Merkezi'nde okurlarla yazarı bir araya getiren kitaph günler sürüyor. Dün kulübün Beyoğlu'ndaki merkezinde Zeyyat Selimoğlu, Ülkü Tamer, Füruzan, Feride Çiçekoğlu, Melisa Gürpınar ve Adnan özyalçıner kitaplanm imzaladılar ve okurlan ile bir araya gelerek söyleştiler. Kulübün Beyoğlu Zambak Sokak 4/1'deki merkezinde bugün Nezihe Meriç, Necati Cumalı, Demir özlü, Tomris Uyar, Salim Şengil ve Zeynep Avcı, imza gününün konuklan olacak. Ote yandan Kadıköy'de Cumhuriyet Kitap Kulübü ve Kadıköy Belediyesi işbirliğinde gerçekleştirilen kitaplı günler surüyor. Dün Reha Isvan, Cevat Çapan, Ataol Behramoğlu, Uğur Kökden, Küçük Iskender, Turgut Çeviker, Turgay Fişekçi ve Erdal Alova'nın konuk olduğu imza gününe bugün gazetemiz yazarlanndan Oktay Akbal, Erdal Atabek, Hilmi Yavuz, Mine Saulnier, Mario Levi ve Osman Şahin katılacak. (Fotoğraf: MUHARREM AYDIN) SİMEMA MicheUe Pfeiffer, w Cat Woman' • tSTANBUL (AA) — Ikinci "Batman" filminde Michelle Pfeiffer, "Cat Woman" olarak Michael Keaton ve Danny De Vito ile bırlikte oynayacak. "Tehlikeli Ilişkiler"de Madam De Tourvel, "The Fabulous Baker Boys"ta Suzie Diamond rolüyle iki kez Oscar'a aday gösterilen Michelle Pfeiffer'in, "Batman" filminde "Cat Woman" rolunu kabul etmesiyle Warner Bros Başkanı Mark Canton tarafından onaylandı. Daha önce bu rolu oynayacak olan Annette Benning'in hamileliği üzerine, önceden belirlenen programın aksamaması için "Cat Woman" rolü Pfeiffer'e teklif edilmişti. 'Çıplak Silah' gösterime giriyor • tSTANBUL (AA) — Iran'ın tepkısı uzerine diplomatik ilişkileri bozmamak için ilki vizyondan kaldınlan, "Naked Gun-Çıplak Silah" adh fılmin iküıcisi, 23 ağustosta gösterime gırecek. "Naked Gun-2.5" adını taşıyan fıhn, tstanbul'da Kadıköy Süreyya, Şişh Kent, Beyoğlu Atlas, Bakırköy 74 ve Çemberlitaş Şafak, Ankara'da Metropol, Adana'da An ve Izmir sinemalarında görulebılecek. "Çıplak Silah 2.5"ta, şimdiden sinema antolojilenne giren aşk sahnelerinin yanı sıra politik sahneler de yer alıyor. Film, özünde, çevreci bir bildiriyi savunuyor. Filmin Beyrut'ta geçen sahnesinde, Humeyni, Gorbaçov, Kaddafı, Idi Amin ve Yaser Arafat'la başa çıkan polis teğmeni Frank Drebin (Leslie Nielsen), bu defa da Ingiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'i suikasttan kurtanyor. "Naked Gun-2.5"ta Leslie Nielsen, John Roarke, Margery Ross, Richard Griffıths, Priscilla Presley ve Robert Goulet rol ahyor. FESTİVAL Beş yazardan protesto • Kiiltür Servisi — Atilla özkınmlı, öner Yağcı, Cengiz Gündoğdu, Orhan Kazbek ve Ahmet Ümit, Üsküdar Belediyesi'nce duzenlenen festıvalde yer alan ve k^nuşmacı olarak kaülacakları "Festivaller Kültur ve S jıat" konulu panelin Üsküdar KaymakamlığYnca yasaklanmasmı protesto ettiler. Yazarlar, panelin "Üsküdar Kaymakamüğı'mn oluruyla 'ld. 2290' sayılı ve '10.8.1991' tarihli yazıyla yasaklanması, demokratik bir hukuk devletinde ve liberal olduğunu savunan bir hükümet döneminde görülmesi hiçbir yasal gerekçeyle savunulamayacak bir olaydır. Sosyal demokrat olduğunu ileri suren ve festivallerın şarkılı-turkulü-göbekli değil, bir kültür olayı olduğunu savunan Üsküdar Belediyesi yöneticilerinin, böyle bir durumda konuya sahip çıkmamalan ise yüz kızartıcıdır. Daha ne söyleyeceğimiz bilinmeden panel yasaklayan zıhniyetle, gerekli duyarlığı göstermeyen Üsküdar Belediyesi'nin ilgıli yöneticilerini protesto ediyoruz. MÜZİK Paııl Simon konseri • Kiiltür Servisi — Paul Simon yüz binlerce hayranırun karşısında Central Park'ta bir rock konseri verdi. Yedi yüz elli bin dinleyicinin katıldığı tahmin edilen konser iki yüz radyo istasyonu ve kablolu televizyon tarafından yayımlandı. Parkta 1983'teki Diana Ross konserinden bu yana bu çeşit bir konser verilmemişti. Halka açık konserde doğma büyüme bir New Yorklu olan Paul Simon'la 17 kişilik orkestrası sahneye son albümleri "Rythm of the Saints"den seçilmiş "The Obvious Child" adh sarkıları eşliğinde çıktılar. Konserde uzun yıllar Simon'la birlikte çalışan ve "Mrs. Robinson", "Sounds of Silence", "The Boxer" gibi hit olmuş parçalan besteledikleri Art Garfunkel yoktu. Paul Simon'la Art Garfunkel son olarak Central Park'ta 1981'de birlikte bir konser vermişti. "Simon and Garfunkel" diye bilinen ikili şimdi müzik yaşamlannı ayn olarak sürdürüyor. BAKIRKÖY BELEDİYESİ 2. KİTAP CÜNLERİNDE İMZA ve SÖYLEŞİ 17 Ağustos Cumartesı Saat 17 00-2000 FÜSUn ERBULAK - TUncer CÜCENOĞLU Muzaffer BUYRUKÇU 21 Ağustos Çarşamba Saat 17 00-20.00 Yaşar MİRAÇ Mehmet CULER - Nuri TANER Organlzasyon: Bakırkoy Beledıyesı Eğıtım Kultur ve Sosyal işler Md ARDA Yaym-Dağıtım Yer: Ozgurluk Meydanı-Bakırkoy Füreya Koral'ın kırkıncı sanatyılı önümüzdeki günlerde kutlanacak Seramikçe konuşan sanatçıSeramik sanatının ustalarından Füreya Koral'ın kırkıncı sanat yılında çeşitli etkinlikler düzenlenecek. EMRE ZEYTINOĞLU Istanbul'da kimi kapılar var- drr; asıp girdiğinizde güncel ya- şamın bozamadığı, zaman ve yer ötesi bir çevre ile karşılaşabilir- siniz. Gürültülü caddeleri aşa- rak mevlevihanedeki su sesine sığındığımzı, sokak satıcılanm yararak Bizans kilisesindeki mo- zaikleri seyre daldığımzı, ya da döner ve lahmacun meydanla- nndan geçip eski kitap kokan sahafın havasmı soluduğunuzu anımsayınız. Böyle bir yolculuğu Elma- dağ'da yapıyor ve kapıyı çahyo- nım. önümde kentin saldırgan- lığı ve yıkıcılığına karşın, kişili- ğini konıyabilmiş bir dunya be- liriyor. Bu, seramik sanatcısı Fiı- reya Koral'ın evidir. Kendini yuzlerce yapıtm ver- diği bir sarhoşlukla, odanın or- tasında öylece dikilir buluyo- rum. "Başlangıçta dnvar pano- lan ygptım" diyor Füreya Koral. (Duvarlarda kuçüklü buyüklü panolar asılı.) "Once kıiçiik pa- nolar yaptım. Çunku insanlann görmeye alışması, evlerine as- ması gerekiyordu. Sonra, genel kullanım alanlanna, daha bıi- yük panolar... On, onbeş yıl sür- diirdüm pano çalışmalannı." — Insanlar görmeye alıştılar mı? Asbnda, birim bir seramik ge- lenetimiz var. Üstelik binlerce yıüık. Ancak şunu gözden kaçır- mamak gerek; görmeye alıştığı- mız sersmikler, genellikle fonk- sryoneldir. Seramiği fonksiyonel olarak görmeye alışmıssanız, gttnümüz seramik sanatına ya- bancılık çekersiniz. Geleoeksel seramikler ile cagdaş seramik tavn arasında hiçbir bag yoktur. — Sanınm; fonksiyon bir alışkanhk yarattığında, dekora- tif tavıra da bir eğilim doğuyor. Bu, çağdaş seramik sanatı için bir tehlike mi? — Gunümüzde sanatçı, ken- di dıinya gorüşunu ortaya koyan insandır. Dekoratif tavır bunu saglayamaz. O ayn bir şeydir. dekoratifi kuçümsuyor degilim. Ama, seramik artık fonksiyonel özeüiklerinden annıp plastik de- gerler içeren bir sanata doniışe- cekse, dekoratiften kaçınmalı- dır. Defeıieri karşılaştırmıyo- rum. Osmanlı çinilerinde sanat- çuun mesajı yoktur. O halde Os- manlı cinileri degersiz midir? Hayır! Oysa dekoraüftir... ve fonksiyonel dir. Odada, yapıtlann arasında gezinıyorum. (Kısık bir radyo sesı...) Gözlerimden, seramik baykuşlar, balıklar, evler geçi- yor. Sehpadaki beyaz porselen- lerin önunde duruyorum. "Benim için ilginç bir çalışmaydı" diye söz ediyor be- yaz porselenlerden. "Hem de birkaç açıdan ilginçtj. Önce; de- SANAT DİLİNt SERAMİKTE BULDU — Füreya Koral, daha önce resim ve beykel de yapbğını, ama sanat diüni seramikte bıd- dugunu belirtiyor. gisik bir malzeme, degişik bir yöntemdi. Yapıtlarun çoğaltıldı. O zamana dek, fabrikasyona vönelik formlar tasarlamamış- tım." — Fabrikasyona yönelik tasa- rım, vereceğiniz mesajı kısıtladı mı? — Elbette kısıtladı. Orneğin; özgün bir panoda söyleyebilece- gim pek çok şey olabiliyorken; böyle bir çalışmada, geleneksel bir anlayışı yeniden ele almak, yeniden yorumlamakla yetin- dim." — Dığer ılgınçlikler nelerdi? — İnsanlann porselene gös- terdikleri ilgi... BD çaüşmalar son derece sevildi. 1972, 1973 > ıllarıydı yanılmıyorsam. Koleksiyonerleri bile oluştu o yıüarda. Bugim de aranıyor. Yal- nız; bakın.. senunikler değil por- selenler aranıyor. — Geleneksel -ya da ahşürmş- formlara benzemediği halde... Değil mi? — Benzemiyordu. Geçmişten izler taşıyordu. Fakat yeni bir yorumdu. Malzeme etkiü oldu. Porselene daha sıcak baküryor." — Belki sıcaklığın kaynağı, yatınma yönelik bir davramştır. Olabilir mi? — Seramik piyasası oluşma- mış ki yatınm yapılsm. Galeri- ler seramik sanatcilanna yeni ye- ni yer vermeye başlıyor. Fiyatlar arasında bir denge de yok. Re- simde bir hareket seziliyor, se- ramik heniız gerilerde. Ansızın ses tonu değişiyor ve... "Beni niçin ticaretten ko- nuşmaya zorluyorsun?" diye so- ruyor. (Bir sessizlik yayüıyor. Radyo da susmus. Göz ucuyla aynadaki yansıma bakıyorum, yuzum biraz kırrmzı.) Konuyu ticaretten sanata çe- virebilmek için çabucak soruyo- rum: "Seramik malzeme, biçim ve mesaj oluşturmada size en- geller çıkartıyor mu?" (Yeniden gülümsuyor.) "Ben sanat dilimi seramikte buldum. Daha önce resim ve heykel yap- tım.. ve anladım ki tasaıiadıgım biçim ve vermek istediğim me- saj ikisinde de degü. Yalnızca se- ramikte. Sonsuz bir ozgürtiikten söz edilemez doğallıkla. Örne- gin bir panoda; mimariye, ya da ısığın yönune bağımlı olabilirsi- niz. Yine de bu durum mesajı engellemez. Dilinizi, kaışuuzda- ki kosullara göre kullanırsuıız." John Irvin'in imzasını taşıyan 'Robin Hood'filmi dün gösterilmeye başlandı Western gibi bir 'Robin Hood'Kultur Servisi — Bu yıl "Kurtlarla Dans" ile neredeyse tum Oscar'ları toplayan Kevin Costner'ın "Robin Hood"u me- rakla beklenirken sınemalan- mızda geçen yıllarda gösterilen "Hamburger Tepesi"nin yonet- meni John Irvin'in imzasını ta- şıyan "Robin Hood" dun Kadı- köy'deki Sureyya Sineması'nda gösterime gırdı. Film, önumuz- deki hafta da Istanbul'da Şişli Site, Beyoğlu Sinepop, Çember- litaş Şafak 1 ve Ankara'da Kızı- lınnak sinemalannda gösterime girecek. 12. yuzyılın Ingılteresi'nde Normanlarla Saksonlar arasm- daki çatışma sırasında Sakson- lu bir soylunun bir avcının ya- şamını kurtarmak amacıyla Norman bir şovalye ile giriştiğı kavga sonucu başlayan "kahra- manlık masah", bugune dek ge- len Robin Hood efsanesıne dö- nuşur. Tarihçiler Robin Hood'un Sherwood ormanlan değil de Yorkshire'da > r a$adığını, aynca ismiyle ozdeşleyen ok ve mızrak yerine kılıcıyla döyuştuğunu id- dia ederken Robin Hood sine- macılann da ilgisini çekerek de- ğişık yorumlarla beyazperdeye yansıyor. John Irvın, bu efsane- yi macera, romantizm ve gerilim "YATAGIMDAKİ DUŞMAN "DAN "ROBtN HOOD"A — John Irvin'in yönettigi Hood" adh filmde tngilizlerin efsanevi kahramanını Patrick Bergin canlandınyor. 'Robin oğelerinı katarak sunuyor izle- yicıye. Irvın'i Robin Hood'a çe- ken, onun "gerçekliği" olmuş: "Robin Hood gerçek bir insan. Bence onu izleyicinin karşısına çıkarmanın zamanı geldi artık. İzleyici 'Batman'. Supemıan' gi- bi ttlmlerden bıktı. Gerçek kah- ramanlar isti>or... Robin Hood, geçmişte yaşamış kahramaniara donüşun başlangıcıdır." Irvın. aslında "Superman"ı ve hatta Amerikan westernlennın tum kahramanlarını Robin Hood'a benzenyor ve şu oğeleri sıralıyor: "Bir suçlu, bir şerif, guzel bir kız ve kovalamaca..." "Benim Güzel Çamaşır- hanem" ve "Ayn Bir Dün- ya" gibi filmlerde ımzası bulunan yapımcı Sarah Radc- lyffe'e göre de Robin Hood ef- sanesi hep surecek: "Bu arada her nesil bu efsaneyi farklı bo- yutlarıyla ele alıp değişik >o- rumlar getirecek." Oyunculara gelınce... Belki yalmzca Uma Thurman ısmi kı- mılerinı kosa koşa sinemaya go- turecek, kım bılir 0 "Tehlikeli tlişkiler"den sonra Philip Kauf- man'ın bir "sinema olayı" hali- ne gelen "Henry ve Jnne" fil- minde Henry Miller'ın güzel ve o kadar da gizemlı karısı June'u canlandıran Uma Thurman, fümde Robin Hood'un sevgüisi- ni canlandınyor. Robin Hood ıse kısa bir sure önce sinemala- nmızda gösterilen "Vatağımda- ki Dttşman" filminde başrolle- nru Julia Roberts ile paylaşan Patrick Bergin. Vatrick Bergin, filmde "fizik- sel gücunu" ortaya ko>duğunu anlatıyor: "Ya enseme kadar buz gibi suyun içinde kalmak zorunda kalıyorum ya da bir Norman ordusuyla savaşıyo- rum. Aslında Robin Hood, bu dünyadaki pislikleri. hatalan duzehmeye çauşıyor. Beni bu fil- me çeken şeylerin başında, ger- çekleri yansıtması geliyor." Filmin dekorundan sorumlu Austen Spriggs, Shervvood or- manlannı oluşturmak için doğal İngiliz ağaçlan bulmak zonın- da kalmış. Kostumleri hazırla- van Emma Porteous, film için ozel olarak 350 cıft ayakkabı yaptırmış. Aynca av sahnesi için de uç yaban domuzu... Üç ay su- ren çekimler, Ingiltere'de Manc- hester ve Iskoçya'da gerçekleşti- rılmiş. Kazuo l^mada öldti • Dış Haberter Servisi (tÜHA) — Japon orkestra şefı Kazuo Yamada Yokohama'da öldü. Le Monde gazetesinde yer alan bir habere göre 1912 yılında Tokyo'da doğan Yamada, Alman orkestra sefi Josef Rosenstock'un öğrencisi olarak 1955'e kadar kariyerini geliştirdi. Bu tarihten sonra Japon Senfoni Orkestrası'nın başına geçen Yamada, aynı zamanda Almanya ve îsrail'de de bazı orkestraların müzik direktörlüğünü yapıyordu. I Dylan, Güney AmerikaVia • Kültür Scrvisi — Kolera korkusunu yenen Bob Dylan, Güney Amerika'da konser vermeyi kabul etti. Geçen mayıs ayında binlerce hayramnı hayaJ kınkhğına uğratan Dylan, özellikle Peru'da binlerce kişinin ölümüne neden olan kolera nedeniyle Güney Amerika turnesini ertelemişti. Şu sıralar Unıguay'da bulunan şarkıcımn bundan sonraki konser durağı Arjantin olacak. Turizm ve çevre • Kültür Servisi — Aylık dergi 'Yapı'nm ağustos sayısında Oktay Ekinci turizme kültur ve çevre değerleri açısından yaklaşıyor. ömer Gulsen'in Walter M. FördeTer'den çevirdiği yazıda "sanat ve devlet", "sanat ve toplum" ilişkileri inceleniyor. tTÜ Mimarlık Fakültesı'nde öğretim üyesi olan Ferhan Yürekli'nin "Mimarhk ve Eğitimi" yazısımn ardmdan Doğan Hasol savaştan sonra Kuveyt'teki mimar\ durumu anlatıvor. "''^ ' • •* 'Kitap Günleri' • Kültür Servisi — Bakırköy Belediyesi Eğitim Kültür ve Sosyal Işler Müdürlüğü'nce baslatılan "Bakırköy Belediyesi 2. Kitap Günleri" sürüyor. Bugün 17.00-20.00 saatleri arasında Bakırköy özgürlük Meydanı'nda Fusun Erbuîak, Tuncer Cücenoğlu, Muzaffer Buyrukçu kitaplarını imzalayacaklar. A ç A /^i TT^\ A imzalan bulunan ve insan haklanna, ı\\Şfi\Jl. U/A.sanatın ayıncı değil birleştirici gücüne inanan, ırk, dil, din, renk, cinsiyet ve milliyet ayrımına karşı olan bizler; Sezer Tansuğ'un Ağustos 1991 tarihli ve 154 sayılı Sanat Çevresi dergisinde yayımlanmış olan yazısında dile getir- diği ırkçı, şoven ve gerici düşüncelerini; yazanın kişiliğinde sem- bolleşen aynmcılığın düşmanca tohumlannı ekmek ve sanatçılar arasında hizip yaratmak amacındaki gerici zihniyeti; aynca, bu yazıyı yayımlayarak böyle bir zihniyetin yayın organı durumuna düşen Sanat Çevresi dergisinin yayın sorumlulannı kınıyoruz. MELTEM AHISKA ORHAN ALKAYA BİLGE ALKOR TÛÜN AUILAR YUROAER AITINTAŞ MEÜH CEVDET ANOAY MUSTAFA ATA SERDAR ATEŞER ZEYNEP AVCI ARZU BAŞARAN MURAT BELGE HANDAN BÖRÜTECENE ENİS BATUR CANAN BEYKAL RABİA ÇAPA VECDİ ÇAPA CENGİZ ÇEKİL JOELLEDANON LATİF DEMİRCİ OSMAN OİNÇ DİLEK DURU FERİT ED6Ü HAÜL ERGÜN KUSRET NUROAN EREN GENCO ERKAL AYŞE ERKMEN BÛLENT ERKMEN SEYHAN ERÖZÇEÜK MENGÛERTEL CANDEĞER FURTUN FÜRUZAN HAUIK GEDİK ARA GÜLER FARUK GÛNAIJAY GÛNGÖR GÜNER BİLGE GÛRMAN NEOİM GÜRSEL HAYDAR KARABEY GÜLSÛN KARAMUSTAFA SAOIK KARAMUSTAFA ARİF KESKİNER SEVİM KINAU FÜREYA KORAL VASIF KORTUN AYKUT KOKSAL OOĞAN KUBAN FİÜZ KUTLAR ONAT KUTLAR BERAt MAORA TEOMAN MADRA ÛMERMADRA HAKKIMISIRUOĞLU NEZİHE MERİÇ MURAT MOROVA AHMET OKTAY FÛSUNONUR TANORAL AHMET ÖKTEM SAFA ÖNAL MÛJGAN ÖZÇAY DEMİR ÖZLÛ ALİ ÖZGENTÛRK IŞIL ÖZGENTÜRK FATMA TÜÜN ÖZTÜRK AÜ POYRAZOĞLU MURAT RECEVİK BAŞAR SABUNCU CANOAN SABUNCU HASAN SAFKAN İSMAİL SARAY HALE SONTAŞ LOKMAN ŞAHİN DENİZ ŞENGEL SAÜM ŞENGİL LATİFE TEKİN ERDOĞAN TOKATU SEYHUN TOPUZ METE TUNÇAY TÜLAY TURA MEHMET ULUSOY AÜYE UZUNATAĞAN GÜREL YONTAM CANYUCEL SUYÛCEL FEYZA ZEYBEK HAŞMET ZEYBEK C u m h u r i y e t K i t a p K u l ü b ü Kadıköy Belediyesi Işbirliği... 2. KİTAP SENLIGI 9-18 AĞLSTOS •• imza günleri •• edebiyatçılarla söyleşiler HER TÜRDEN BİNLERCE YAPIT HER 6ÜN10.0^20.30 arası Kadıhsy - Eski İskete yam İLAN NALLIHAN ASLİYE HUKUK HÂKÎMLİĞİ'NDEN Dosya No: 1990/70 E. 1991/111 K. Davacı Mehmet Kmldere tarafından davalüar Nallıhan Belediye Baş- kanlığı ve Fehmi Çakar (Çıkır) aleyhine açüan tapu ıptalı ve tescü da- vasının yapılan açık dumşmalan sonunda verilen karar gereğince: Davacımn davasının kabulü ile Nallıhan ilçesi, Hacıbey mahallesi Gursel Caddesı mevkımde bulunduğu bildirilen 2 ada, 111 parsel sa- yılıraalıkiNallıhan Belediyesi olan taşınmazın tapu kaydında beyan- lar hanesinde >azılı bulunan Fehmı Çıkır'ın fuzuh işgali altındadır ibaresınin kaldınlmak suretıyle tashihine karar verilmıştır. Davalı Ffeh- mi Çakar (Çıkır)'a ilanen teblığ olunur. Basın: 33366
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle