Katalog

22 TEMMUZ 7PP7**** Stratejik llişki. (Baştarafı 1. Sayfada) nin altı pek sık çiziliyor. Başkan Bush'la yapılan görüşmelerde ise bu ilişkinin kurumsal bir yapıya kavuşturulması kararlaştırıldı. Ne anlama geliyor stratejik ilişki? İki ülke arasındaki diyaloğun derinleştirilmesinde, ilişkilerin çeşitlendirilip çok boyutlu hale getirilmesinde kuşkusuz yarar var. İlişkilerde askeri boyutun çok ağır basması, buna karşılık ekonomik ve ticari boyutun azgelişmiş olması, bugüne dek sorunlara ve düş kırıklıklarına yol açmıştır. Ankara'daki görüşmelerde ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi konusunda Başkan Bush'un olumlu tutum sergilediği belirtiliyor. Soyut sözlerin ne ölçüde somuta dönüşeceğini kuşkusuz zaman gösterecek. "Stratejik ilişki"n\n askeri boyutu ne olacak? Örneğin Ortadoğu'ya yönelik olarak Türkiye'ye biçilen rol bu çerçevede ne olabilir? ' ABD'nin güdümünde bir sıçrama tahtası olmak, çevresine yayılmacı emeller besleyen, sıradan bir ülke haline sürüklenmek, hem Türkiye'ye yakışmaz, hem de çıkanna ters düşer. ABD ile "stratejik ilişki"n'm askeri ve siyasal boyutu, Türkiye'yi dış politikada ABD'ye mahkum edici bir yörüngeyertmemelidir.Bu ülkenin coğrafyası dış politikada tek boyutluluğa izin vermez. ABD'nin tek süper güç olarak kalmış olması bu gerçeği değiştirmez. Çok boyutlu, çok yönlü ve dengeli bir dış politika izlenmesi, Türkiye'nin çıkaıiarına daha uygun düşer. Stratejik ilişki derken bu nokta özellikle göz önünde tutulmalıdır. Örneğin Silopi'deki çokuluslu Çevik Güç, eğer ABD ile stratejik ilişki çerçevesinde bir ilk örnekse, hatadır. Başkan Bush'un Saddam'a karşı niyeti çok kötüdür; bunu da zaten hiç saklamıyor. Çankaya görüşmelerinde ne zaman Saddam Hüseyin'in adı geçse, şöyle bir yerinden kıpırdanıverdiğini, daha doğrusu elektriklendiğini öğrendik. O yüzden Saddam'ı devirmek için Washington'un her yolu deneyeceği söylenebilir. Başkan Bush'un görüşmeler sırasında, bağımsız bir Kürt devleti kurulmasından yana olmadıklannı ve Irak'ın toprak bütünlüğünü desteklediklerini belirtmiş olması iyidir; ama Saddam'a dönük duygu ve düşünceleri göz önüne alınınca, Türkiye'nin bir maceraya sürüklenmek açısından yine de çok dikkatii durmasında sonsuz yarar görüyoruz. ABD ile derin diyalog (Baştarafı 1. Sayfada) Sayfada) P " | HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/17 (Baştarafı 1. Sayfada) sağlanması gerekir. Kıbns'ta toprak ve göçmenlerin durumu konulanııda öztü bir ylnnlaşma sağlanmadıkça da adalet olamaz. Adalet ancak bu iki koşul ile saglanabilir. Adaletin saglanması da banşı getirir..." Bu arada Âtina'daki Kıbnsh Rum Büyükelçi FHksos Kolotas da konu ile ilgili şu açıklamayı yaptı: "Yapdacak hertaangi bir iskmden önce Amerikalılann da kabul ettigi gibi TürkJye'nin toprak ve göçmenlerin durumu hakkında oiomlu yanıt vermesi gerekir. tşlemler daha sonra gerçekkşir. Ancak bütün dünyanın resmen tanıdıgı Kıbns Cumhnriyeti'ni zedeleyecek ve Kıbns Türk toptamunu resmen tanıyacak hiçbir formülü kabul etmemekte karaıiıyız..." Gerek Samaras'm gerekse Kolotas'ın bu açıklamaları, Yunan ve Rum tarafının "dörtlü rimeden" çok Türkiye'nin "toprak ve göçmenlerin durumu" hakkındaki göruşlerine önem verdiği anlaşılıyor. Siyasi gözlemcilere göre Atina ile Lefkoşa Rum kesimi "dörtlü zirve" önerisini ancak ve ancak Türkiye'nin toprak ve göçmenler konulanndaki beklentilerini tatmin etmesinden sonra kabul edebilir. Bu nedenle Yunanistan'ın dörtlü zirvenin gerçekleşmesi için Türkiye'ye 'önkoşul getirdigi" izlenimleri doğuyor. Yani, Yunanistan Başbakanı Konstantin Mitsotakis'ın ABD Başkanı Bush "eüyie" Ankaraya ilettiği mesajında "toprak ve göçmenler konusunda göriiş biriigi saglansın; biz de dörtlü zirveye olumlu bakmaya başlanz" dediği anlaşıhyor. 4'lü zirveye 2 önkoşul "" • " " • ""',. ~" " ' : '~ , y'f. •• ... Irt«u»D(Mi£«OMtTBi I • : göruşmesinBush, Yılmaz ile göruşmesin, " .}' '>•:'• A 10***» nusıesana.ı | • •• de Türkiye'nin kolunu buker gi \';.',•/. „„;„ • ,' , I ,., ZZ• . bi bir görüntü içine girmekten ' .' •„'. * . , / r k . bı bır içine • . .* kaçındı. örneğin, "Amerika katalizör rolü oynamak ister, ama size rağmen bu rolü oynamaz. f A Asken sıyası A Savunma sanayıı Ancak siz isterseniz olur" dedi. A. Yukse* duzey Hatta, "Yapabilecegimiz her şesjvunma grubu yi yapmaya hazanz" diye ekledi. Kıbrıs ve TürkYunan ilişkilerine gelince... Bush, "Her iki ülkede (YunanisBu açıdan Başkan Bush, Ankara'da özenli bir tutum sergilemiş ve belirli noktaları dik tan ve Türkiye) çöziim isteyen liderler var, bir deneyelim" diyete edici bir havada gözükmemiştir. Ama tarek de nazik bir şekilde bu kobii Kıbrıs konusunda bir şeyler yapılmasının Stratejik ilişkide asıl diyalo luslu gücün Irak içerisinde bir nudaki beklentilerini dile getirgerektigini de diplomatik bir dille vurgulamışğun derinleşmesi ise siyasi komi harekât için düşünülmediğini, mekten geri kalmadı. tır. te kapsamında mümkün olacak Türk tarafma kendi ağzından Peki, bir şeyler yapılabilecek mi? Bush ile Yılmaz, Ortadoğu askerisiyasi danışmalar ile ger ifade etti ve "Tekrar Kürt koKolay değil. konusunu da ele aldı. Bush, Yıl çekleşecek. örneğin Yugoslav nusuna kanşmak, Irak'a girmek Belki de bunun için Başkan Bush, ölçülü maz'a ABD Dışişleri Bakanı Ja ya'daki gelişmeler türünden ko niyetinde degüiz. Ama Kürtlebir tavrı yeglemiştir. mes Baker'ın Örtadoğu'da yü nular, bu komitenin gündemin rin bir kaüiama ugratılmasım rütmekte olduğu temaslar hak de yer alacak. Ekonomik komi da caydırmak istiyoruz" diye Başbakan Mesut Yılmaz, Başkan Bush'a, kında bilgi verdi ve "Bu defa Is te ise eğitim, kültür, teknoloji, konuştu. Bu arada ABD ile 18 Yunan ve Rum tarafının Kıbrıs'ta bir çözüraflUierin de esnek olacağını tah ticaret ve çevre gibi konuların temmuz gecesi Çevik Kuvvet mü gerçekten isteyip istemediğine ilişkin min ediyorum" diye ekledi. çeşitli veçhelerini alt gruplar ku konusunda bir nota teatisi gerkuşkusunu dile getirmiştir. çekleştiği ve bu nota ile Çevik Bush'un Turkiye ziyaretinin bir rarak takip edecek. Nitekim dün Atina'yla Kıbrıs Rum yönetiBush'un gezisinin bir başka Kuvvet'in resmiyet kazandığı başka boyutu, stratejik ilişkinin minden gelen haberler, Sayın Yılmaz'ın bu kuşkusunu haklı çıkanr niteliktedir. Adını bıle daha aynntılı bir tanımlaması odak noktası da Irak ve Sad öğrenildi. dam Hüseyin'in geleceği idi. Çankaya görüşmelerinde nın gerçekleşmesiydi. telaffuz etmedikleri "Dörtlü Zirve" için ön koBu konuda kullanılan yeni ABD Başkanı'nın, bu konuda Kıbns konusundaki en çarpıcı şullar öne sürmüşlerdir. Vasiliu ile Denkkavram 'ilişkilerin derinleştiril ki hislerini en iyi Çankaya'daki unsur, Bush'un, Türk tarafında taş'ın eşit statüyle masaya oturmalarından mesi.' Buna göre önce bir 'Yön görüşmelerde ne zaman Hüse Atina'nın dörtlü zirve önündeyana olmadıkları anlaşılıyor; ayrıca zirveden lendirme ve koordinasyon yin'in adı geçse, Bush'un do ki blokajının yumuşadığı izleniönce Türk tarafının Rum göçmenler ve topkomitesi' kurulacak. Bu komi ping yapılmış gibi aniden can mi uyandıran havasıydı. Üst durak konusunda ödün vermeyi kabullenmeteye iki Ulke dışişleri musteşar lanması yansıtıyordu. Bush, zeyde bir yetkili Bush'un 4'lu sini istiyortar. lan başkanlık edecek ve uygu Çankaya'daki görüşmede, Hu zirvenin gerçekleşeceğine âdeta Klasik salam taktiği... lamanın takipçisi olacak. Bu üst seyin'e "Hem çocuklar açlıktan inanmış olarak Ankara'ya gelTürk tarafının buna evet demesi zordur. komitenin altında savunma, si ölöyor diyor hem de verilen gı diğini söyledi. Görüşmeden sonBaşkan Bush'un iki günlük ziyaretinden yardımını ordusuna ra Türk tarafının değerlendiryaset ve ekonomi konularında da arta kalan kimi düşünceleri özetlemeye çaüç komite bulunacak. Savunma dagıtıyor" suçlamasmı yöneltti mesi de Bush'un Yunan Başbalıştık. onu 'yalancılık ve kanı Mitsotakis'i ikna ettiği yökomitesinin de iki ayrı ayağı ve olacak. Birincisi, F16, çok sahtekariıkla' suçladı. Bush, bu nünde idi. Ancak dün Yunan atımlı roket programı ve zırhh kapsamda Irak ile ilişkilerin tarafı, bilinen ön koşullannı yitaşıyıcı projesi gibi dosyalan so normalleşmesine, boru hattımn neledi. Eğer Yunan tarafı, bu nuca götürmeye çalışacak olan açılmasına kırmızı ışık yakma ön koşullarda, Bush'a verdikleri ABD Başkanı Bush, Türkiye Ue ne baştan karşı çıkmıştı. Buna 'savunma sanayi' komitesi ola yı sürdürdü. Ayrıca Ankara'yı izlenimden daha sert bir tutuma Yunanistan karşısında ne denli gerekçe olarak Türkiye ve Yuna cak. ABD, bu gezi kapsamında bir kez daha ABD'nin Kürt po sahipse, bu doğal olarak 4'lü "eşit mesafede oldugunu" gös nistan'dan başka dörtlü zirveye 160 F16'nın 80'inin Amerikan litikalan konusunda rahatlat zirvenin gerçekleşmesinin önutermeye çalıstıysa da Türkiye'nin katılması önerilen Kıbns Türk fınansman garantisi ile yapılma mak ihtiyacı hissetti ve "Bagım nü tıkayacak. Ancak Türk taragöruşlerine "daha yakın ve Kıbns Rum taraflannın "eşit sını kabul etti. Amerikan yöne sız Kürdistan istemiyonız" di fında, gözle görülür bir memnuolduğundan" söz edildi. Bush siyasi statüde bulunamayacağı" timi, bu konuda Kongre'ye bir ye konuştu. Bush, ayrıca ABD' niyet de var. Eylüle kadar olan un Ankara'da basın toplantısın öne süniluyordu. Kıbns Rumla bildirimde bulunacak. 2. parti nin Irak'ın toprak bütünlüğü sürenin bu konuda hem Türk da gazetecilerin Kıbrıs sorunu rının ve Yunanistan hükümeti F16'lar ise 40, 40 veya daha nün korunmasına olan taahhü hem de Yunan tarafma bir haile ilgili sorulanna verdiği yanıt nin bu resmi tutumuna göre farklı bir formülle yasam kaza tünün de altını çizdi. Irak'ın reketlilik kazandırması için lann Atina'da "baruklnk" ya Yorgo Vasüiu "cumhurbaskanı", nacak. tşte bu tür konular sa nükleer bir güç haline gelme ABD'nin artan bir ivme Ue devrattığını belirten dünkü Yunan Rauf Denktaş ise "toplnm lide vunma sanayi komitesi tarafın olasılığının Bush'u çok tedirgin rede olacağı yönünde işaretler gazetelerinden Eleftberofypia, ri..." Dolayısıyla her ikisinin de dan yürütülecek. tkincisi de üst ettiği her halinden belliydi. Gö bulunuyor. Nitekim Çankaya'Bush'un dörtlü zirveye destek Türkiye ve Yunanistan'ın yer düzeyli savunma grubu adı al rüşmelere katılmış bir Türk yet daki görüşmede Türk tarafı yan vermesini "kötn bir sörpriz" alacağı müzakerelere eşit siyasi tında öteden beri hizmet veren kili, "Saddam, bu şekilde de şaka yan ciddi, Denktaş'ın adıolarak niteledi. statüde oturamayacaklan için ve Amerikan dış askeri satış kre vam ederse, ne olur bilinmez" nın neden Bush tarafından hiç Yunanistan, bilindiği gibi Atina ile Kıbns Rum yönetimi disi ile malzeme alınmasını ko diye konuştu. Bush, ayrıca Si telaffuz edilmediğine dokunTürkiye'nin dörtlü zirve önerisi baska bir formul önermişlerdi. ordine eden gruptan olusacak. lopi'de konuşlandınlacak çoku durduSunda Bush. Vasiliu'vu Kıbrıs'ın tek meşru temsilcisi tıtıveriliyor. Türk tarafı Irak'ta Kıbrıs'ın tek meşru temsilcisi veriliyor. Türk tarafı Ir olarak görmekten vazgeçmedi demokrasi sürecine bağlı olarak görmekten vazgeçmedi demokrasi sürecine bağhlığını ğini sergileyen bir tutum aldı. vurgularken A B D tarafı bı ğini sergileyen bir tutum aldı. vurgularken ABD tarafı bunun Ama bunun yanı sıra "sorunun nasıl gerçekleşeceği yön Ama bunun yanı sıra "sonınun nasıl gerçekleşeceği yönünde toDİumlar arauml. niTnlm»«i lmslnılar helirtti. toplumlar arasında çözülmesi kuşkular belirtti. Amerikan yönetimi, Çankaya gerektiğini de kabul ettigini" vurgulayarak ortada protoko görüşmeleri sırasında özal ile lün dışına çıkılmasım gerektire Yılmaz arasındaki ilişkiyi dikcek 'de facto' bir durum bulun katle izledi. ABD Başkanı Bush duğunun farkında oldugunu da her ne kadar Özal'ın bir nuhissettirdi. Bush aynca bu gö maralığına gölge düşürecek bir rüşmede Kıbns'u toprak konu davranış içine girmekten kaçınsunda Yunanlılann beklentüeri dıysa da her fırsatta Mesut Yılne aracüık etmekten de geri kal maz'ın yarlığının farkında davmadı. Türk tarafının buna ya randı. Örneğin, Çankaya'da ele rutı "Tabii konuşuruz, ama 4'lü alınan tüm konu başlıkları Yıltoplantıda" oldu. Türk tarafı, maz ile yapılan görüşmede de genel olarak Kıbns konusunda yer aldı. Amerikan tarafı, YılTürk tezlerini tekrarladı. Ama maz'a, onun arkasından Özal ile bunu 'uyumlu bir havada' yap her konuyu bitirecekleri izlenitı. Bush, dün akşam Özal'ın mini vermekten dikkatle kaçınonuruna verdiği yemekte konu dı. Ayrıca Mesut Yılmaz'ın da şurken Denktaş'ın adından ilk Çankaya'daki görüşmelerde, dikez söz etti ancak, bu kez de ğer üst düzey görüşmecilerle bir"Sayın Denktaş"diyerek bir sı likte zaman zaman söz aldığı ve değerlendirmeler yaptığı bildirilfat kullanmamayı tercih etti. Saddam Hüseyin'in geleceği di. Cumhurbaskanı özal'ın ise konusunda bir görüş birliği sağ Yılmaz'ı öne çıkarmaya gayret lanabildi mi? Bu soruya "Tek gösteren bir havada olmamakbir cümleyle ifade edilebilecek la birlikte, ona saygılı ve duyarbir görüş biriigi çıkmadı" yanı lı davrandığı gözlendi. NATO şemsiyesi dışında (Baştarafı 1. Sayfada) lenmesi Ankara'yı memnun etti. Bu toplantıya "dört yönetimin degil, üç devletle bir toplumun buluşması" gözüyle bakan Bush'un, "3 artı bir" formülünü dile getirmemesi de "olumlu" karşılandı. ABD Başkanı ile önceki gün Çankaya Köşkü'nde yapılan görüşmeler, Ankara'nın ziyaret öncesinde en yetkili ağızlardan sık sık yinelediği "ilişkilerin kapsamının zenginleştirilmesi" amacında yoğunlaştı. Ancak toplantılardan çıkan sonuç, ilişkilerin özellikle siyasiaskeri planda "genel muttefiklik bazından daha dar bir ikili düzeye oturtularak, derinleştirilecegi" biçiminde yorumlamyor. Buna göre, Türkiye ABD ile Ingiltere ve Israil'inkine benzer bir "stratejik ortaklıga" girmeyecek. Ancak "ilişkilerin stratejik boyutu" yeni danışma ve işbirlıği mekanizmalanna zemin oluşturacak. Bu kapsamda, TürkAmerikan ilişkilerinin yeni döneminde gündeme gelmesi beklenen düzenlemeler şöyle: " Cumhurbaskanı Özal'ın 'stratejik işbıriiği' tanımıyla ortaya attıgı öneri, 'ilişkilerin stratejik boyutunun yeni bir kurumsal zemine olanak tanıması' konusunda en ust düzeyde vanlan goruşbirligiyle biçimlendi. Bu kunımsallaşma düzenli danışma mekanizmalannın isletilmesi ile gerçekleşecek. Turkiye*deki Amerikan üsIerinin kullanım esaslannı NATö plan ve amaçlan çerçevesinde belirleyen SEIA'nın, ikili ilişkilerin yeni döneminde de 'kıiavuz' rolü üstlenmesi bekleniyor. Geçerlüik süresi 17 Arahk 1991'de dolan ve 17 eylülden itibaren yeniden düzenlenmesi beklenen bu anlaşmamn 'baştan yazımı' Türkiye'deki olası siyasi tepkiler nedeniyle düşünülmüyor. Yetküiler, Körfez krizi sırasında Ankara ile Washington arasındaki mektup değişimi ile sağlanan özel işbirliğinin kolaylaştınlmasına yönelik bazı 'NATO dışı üs kullammı' düzenlemelerinin 'kısıtlı' biçimde SEİA metnine yansıtılmasından yana görüş bildiriyorlar. Benzer tehdit durumlannda ikili askeri işbirliğinin "hızlı ve zahmetsiz" gerçekleşmesini sağlayacak bazı ek düzenlemeler üzerinde duruluyor. Yeni düzenlemelerde Türkiye'deki üslerin Ortadogu'ya yönelik görevlerde kullanımının NATO'da bir *alan dışı (out of area) müdahak' tartışması yaşanmadan mümkün kıhnması gözetilecek. Yetküiler, bu düzenlemelerin 'belgeye dökülecek emrivakiler' şeklinde olmayacağını ve oluşturulacak danışma mekanizmalannın Türkiye'nin görüş ve tercihlerini her aşamada yansıtmasına olanak tanıyacağmı düe getırıyorlar:' TSK'nın modemizasyonunda önemh' yer tutan F16 projesinin 160 uçaklık ve 4.2 milyar dolarlık ikinci pakedine ilişkin finansman portresi, ekim ayı başında netleşmiş olacak. Başkan Bush'un bu konuda "yüzde 50" oranında Amerikan desteği sağlanacağını Türk yetkililere bildirirken, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) ikna etmek Uzere iki ay zaman istediği öğrenildi. Bu sürede, ABD yetkililerinin de "telkiniyle" söz konusu Körfez ülkelerinden yaklaşık 2 milyar dolarlık fınansman sağlanması hedefleniyor. Aynca, Suudi Arabistan'ın "bedava pctrol" yardımından sağlanan gelir de F16 fınansmamnda kullanılacak "savunma fonuna" aktanlacak. Başkan Bush, dün Ankaradan aynhrken, Esenboğa Havaalanı'ndaki büyük şeref salonu önüne getirilen dört adet Türk yapımı F16 savaş ucağı ile Türk Havaalık ve Uzay Sanayii'ni (TAİ) tamtan küçük bir sergiyi inceledi. Başkan Bush'a F16 projesi konusunda bilgi veren TAİ Genel Müdürü Jerry Jones, daha sonra sorulanmızı yanıtlarken, ABD'nin bu projenin ikinci paketi için tek taraflı bir finansman garantisi vermediğini belirterek, TürkAmerikan ortak mali girişiminin, Arap ülkelerinden gelecek destekle birlikte 60 gün içinde netlik kazanacağını söyledi. Jones, ikinci pakette üretilecek uçaklann, bazı kanat parçalan dışında, yüzde 95 oranında Türk yapımı olacağını da vurguladı. *~ 1 iki s u r e Prot. 0r : ASUN emek için GETİRDIK lıotel ofo antalya d a ROMEN DOKTOR VE SAĞLIK PERSONELt ÎLE VERİLEN HİZMETLER: ı Biyolojik hücre yıpranması ve ihtiyarlama hıa yavaşlatılır. ı Stres vestrese bağlı tüm rahatsızlıklar; asabiyet, uykusuzluk, fızıki ve ruhi halsizlik, unutkanhk önlenir. 1 Damar sertliği, kalp ve damar bozukluklan tedavi edilir. Koroner ağrı ve yetersizliği sona erdiriür. ı Şeker dengelenır, şeker hastalığının olumsuz sonuçları önlenir. • Tansiyon dengesizliği giderilir. ' Kemik ve eklem hastahkları kronik romatizma, romatoid, poliartrit, ankilozon spondilit, siyatik, osteoporoz tedavi edilir. Deri nastahklan; sedef, vitüigo, ekzema ve sklenoderma gibi hastalıklar etkili şekilde tedavi edilir. 1 Dökülen saçlarla, kınlan cansız saçlar, tımak ve deride dejenere olmuş hücreler canlandınhr, yenisağlıklı hücrelerin temeli oluşturulur. Bazı sebeplerle ağarmış saçlar normal rengine kavuşturulur. Kür halinde uygulanan süper tıbbi kozmatik seansları sayesinde estetik ameUyatlar önlenir, ktrışıklıklar giderilir. Erkeklerde cinsel dinamizm bozukluklan (empotans) vekısırlık tedavisi yapılır. Menopoz sorunları tedavisi (nörovegetatif ve osteoporoz) yapılır. Zayıflama programlan içinde uygulanan yöntemlerle insanlar sağltklt bir vücuda kavuşturulur. Astım, ülser, Parkinson ve bazı felç hastalıklannın sekelleri tedavi edilir. Kınklar ve menisküs ameüyatı sonrası rahatsızlıklar giderilir. Psikomotor özürlü çocukların durumunun hafifletilmesi sağlanır. Her yastaki sağhkh insanlann 2 haftahk bir tedavi almaian sonucu, ileriki yasuvda hastahklara yakalanmalan önlenir, uzun ömürlü ve üretici olmalan sağlanır. Magnetoterapi, hidroterapi, kinetoterapi ve elektroterapi tedavi yöntemleriyle dinç, ızdırapsız ve sağhkh bir yaşam geçirilmesi sağlanır. Enstttümüzde; Romanya 'da 40 ytldv uygukma yapan Prof. Dr. Ana Aslan Gerontoloji ve Geriatri Enstitüsü'nim uzman tıp personeü denetiminde hizmet verümektedir. » Kıbns'ta dörtlü formtil Ankara, Kıbns'ta dörtlü toplantıya sağlanan desteği Bush ziyaretinin önemli kazanımlanndan biri olarak görüyor. özalın önerisiyle gündeme gelen bu toplantının, New York'ta eylül ayı başında gerçekleştirilmesi yönündeki eğilimde, BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın görüşlerinin de etkili olduğu belirtüiyor. De Cuellar'ın, BM Genel Kurulu için Başbakan Mesut Ydmaz, Yunanistan Başbakanı Konstantin Mitsotakis ve Kıbns Rum Lideri Yorgo Vasiliu'nun New York'ta bir araya gelecek olmalannı "Kıbns için degenendirilmesi gereken bir fırsat" olarak gördüğünü Cumhurbaskanı özal'a iki hafta önce bildirdiği öğrenildi. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın da davet edilmesiyle dörtlü görüşmenin BM Genel Sekreteri himayesinde yapılması için ortam hazırlanacak. Bush'a yayhm ateş Ancak dün Yunan yayın organlarının tümü, Türkiye'nin Kıbrıs konusundaki "dörtlü zirve" önerisine destek veren ABD Başkanı George Bush'u eleştirdiler. Bush'un Atina ziyareti süresinde Kıbns sorunu için söyledikJerinin "ümit verid" olmasına karşın Ankara'da söylediklerinin bunun tam tersini gösterdiğine dikkati çektiler. Şimdî (Baştarafı 3. Sayfada) söylediklerimi söylemek istiyorum: Çözüm sizlerin elindedir. Dostlannız size destek ve cesaret verebilirler ve vereceklerdir de ancak sadece Yunanistan, Türkiye ve Kıbns etkili ve kalıcı bir çözüme kendileri ulaşabilirler. tnanıyorum ki engelleri kırmamn, eski tabulan yıkmaoın ve kalıcı bir banş kurmanın vakti gelmiştir. Cumhurbaskanı Özal, Başbakan Yılmaz, Sayın Denktaş, Cnmhurbaşkanı Karamanlis, Başbakan Mitsotakis, Cumhurbaskanı Vasiliu'dan oluşan zengin liderligi gördiigümde, anladun ki eski düşmanlıklan bir kenara bırakıp gerçek banş fırsatını yakalayacak hderlik Türkiye, Yunanistan ve Kıbns'ta meveuttur. Sayın Cumhurbaskanı, Sayın Başbakan, Türk hükümeünin mensuplan, eminim ki Türkiye, bu sorunun üstesinden gelecektir." Bush konuşmasında, eski ABD başkanlanndan Eisenhower'ın sözlerini kullanarak, "Sizin hakti ruhiyenizdeki bir halkı, dünyada hiçbir güç, hiçbir şeytan, hiçbir tehdit yıidıramaz" dedi. Bush'un Türkiye'yi öven sözleri, konuşması sık sık kesilerek uzun süre alkışlandı. Yemekte Vakko'nun düzenlediği bir defıle yapıldı. Defileden sonra Bush, Vakko firmasının sahibi Vitali Hakko ve oğlu Cem Hakko ile fotoğraf çektirdi. Ayrıca Leman Sam ile Neco da yemekte bir konser verdiler. (Baştarafı I. Sayfada) "Bunu şikâyet olsun diye söylemiyorum, ama durumu bilmesinde yarar var. Burada ABDdeki gibi başkanlık sistemi yerine parlamenter sistem oldugunu söyledim. O da gülerek 'Tabii bu, sizin meseleniz' dedi. Ben de bunun için, seçimleri biz kazanacagız, durum değişecek dedim kendisine. Türkiye'de ne hükümetin ne de muhalefetin Kıbnsta çözüm olsun diye oradaki halkların haklanndan vazgeçmesini isteyeceğini de anlattun." Kıbns konusunda tek tarafh baskmın soruna çözüm getirmeyeceğini ifade ettigini belirten Inönü, "Esas itibanyla bir tarafa baskı yapılmamaü, yapüacaksa çift taraflı yapümahdır" dedi. Bush mııhalefeti dinledi HOTEL OFO ANTALYA: P.K. 717 Lara/Antalya Tel: (31) 231 000 (18 Hat) Fax: (31) 231 016 İSTANBUL BÜROSU: Büyükdere Cad. 20/11 Şişlilstanbul Tel: (1) 132 21 15 (1) 141 35 16 Fax: (1) 141 35 16 i Bu arada Türk gazeteciler SHP Genel Başkanı Erdal Inönu ile Bush görüşmesine alınmadılar. Türk gazetecilere rehberlik hizmeti yapacak hiçbir yetkilinin bulunmaması dikkati çekerken, ABD'li görevlilerin yabancı gazetecilere tüm olanakları sağladıkları görüldü. ABD'li yetkililer olayın iletişim eksikliğinden kaynaklandığını belirttiler. Türk yetkililer ise bu görüşmenin resmi programa dahil olmadığını, bu nedenle müdahale edemediklerini söv lediler. DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel de Inönü'nün ardından beraberinde DYP Başkan Yardımcılan Tansu Çiller, Hüsamettin Cindoruk ve DYP Genel Sekreteri Gökberk Ergenekon ile saat 15.35'te otele geldi. Gazetecilerin fotoğraf çekmeleri için içeri almması nedeniyle yaklaşık 50 dakika kadar süren görüşmeden sonra Demirel, Kıbns'tan Irak'a kadar değişik konularda "fıkir teatisinde bulunduklannı" belirterek şöyle konuştu: "Kendisine, ABD münasebetlerine verdigimiz önemi, dünyanın bu bölgesinde güçlü bir Türkiye'nin, Türk milleti ve bütün insanlık için degerini anlatüm." Demirel, Kıbns konusuna ilişkin olarak taraflann bir araya gelmesi gerektiğini hatırlattığını belirterek sözlerini şöyle tamamladı: "ABD Türkiye'yi zoriayacak, Türkiye de taviz verecek. Böyle bir endişeye mahal yoktur. Hiçbir şekilde böyle bir intiba almadım. Hatta Türk halkında böyle bir intiba oldugunu söyledim. Kendisi gayet açıklıkla yemeklerde yapügı konuşmalarda ve diger nutuklannda söyledigi şeyi tekrarladı."