Katalog

C UMn UKl ItLl/ IZ TURKIYE'DE BUGUfl 38° 22° Mantsa A V°2Z>Dtyaıtu)ar Adana 34° 18° KMaraş Adapazan A 31° 18° Edime 28° 12° Mefsn Adıyaman A 37° 23° Erancan 25°WMuflla A 31° 14° Erajrum Atyon 3°W°M 5 A 26° 11° Estosehır Afln A 30° 14° Gazantep 36° 21° Nıftte AMara A 33°23°Giresun 28°20°0rtu Amakya A 36°21°GumuştıaneA 25°12°Rıa Antalya 31° 20° Samsun A 26° 15° Hakkân Artvın 32° 16° S«t A 38° 23° Isparta 30°20°Sinop A 35° 20° Istantul 35°23°S(vas A 30° 16° Izmir BOedk 24° 13° fttartafl A 33°17°Kars BtngAI A 32° 15° Kasömonu A 28° 12° Tratam Bıtüs 30° 11° Tunceli A 30° 13° Kaıser Botu 34°18°Uşak Bursa A 33° 20° Kırtdarelı 30° 19° Van ÇanaMoie A 32°20°Konya 31° 16° Ifagat Çonım A 30° 12° Küöhya 32°ie°Zonguldak A 35°20°Malatya DenizJ Asçık Bbukitkj Ggüneşlı Kkartı 12 TEMMUZ 1991 A 35° 23° A 34° 19° A 31° 24° A 34° 22° A 33° 16° A 31° 14° A 28° 20° A 27° 20° A 28° 19° A 37° 22° A 27° 18° A 28° 12° A 30° 18° A 27° 20° A 32° 16° A 32° 18° A 28° 16° A 29° 14° A 26° 18° HAVA DURUMU Devlet Meteoroloji jşleri Genel Mudürlüğü'nden alınan bilgiye göre; bütün bölgeler açık geçecek. HAVA SICAKLIGI: Artmaya devam edecek. RÜZGAR: Kuzey ve doğu yönlerden hafif kuvvette esecek. De1 nizJerde ruzgâr: Akdeniz kuvvetinde saatte 416 deniz mili hızla esede günbatısı ve lodos, di cek. Van Gölü: Açık, rüzgâr orta kuvvette eseğer denizlerde yıldız ve cek, göl küçük dalgalı olacak. poyrazdan 24, açıklarda 6 ı bukjttu " yaOmurlu Helsınkı J Lenıngrad *m DUNYA'DA BUGUN Amsterdam Amman Atna BaOdat Barcelona Basel Bdgnıd Berin Boon Y A A A A A A A A 22° 36° 34° 38° 29° 30° 34° 27° 27° 23° 29° 30° 34° 40° 40° 28° 33° 22° 35° 20" 28° 35° Londra Mılano Lenıngrad Madnd Montreal Mosktva Munih NmrVort Oslo Pans Prag Rıyad Roma Sotya Şam Y Y A A 25° 20° 34° 30° Y 24° A 30° Y A A A A A A 18° 27° 26° 41° 33° 30° 37° Brufcsei Xk Kahıre» Y Budapeşto A A Cenevre A Cezayif A OUe A Dutaı Frankfuf A A Sra Y Hetemto A Kahire Köçenhag Y A KUn A Tetttm Tunus Varyjva Venedik Viyana A 28° A 32° A 30° Wast»D(jtDn Zünh A 30° BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ "Kaya diplerinde açmış 'lere benzer / Bütün köy çocuklannı getirin buraya / Son bir ders vereceğim onlara" (Ceyhun Atuf Kansu)... * Bir nota. 2/ Şarkı, türkü... Kazak başkanlanna verilen ad. 3/ Budizm'de ruhun ulaştığı en yüksek aşamaya verilen ad. 4/ Bir tür kahn ve kaba kumaş... Neodim elementinin simgesi... Maiematikte kullanılan sabit bir sayı. 5/ Bir tiyatro sahnesinin .önünde ışık ve ışıldakların yerleştirildiği, izleyiciye en yakm yer... Ege bölgesinde ünlü bir antik kent. 6/ "Cennette var, Tanrı söz verdi ya / Bir de haram mı edermiş her iki dünyaya" (ömer Hayyam)... Bir cetvel türü. 7/ Zar görünüşünde olan. 8/ Hayvanlann kışhk yemi... Kalıtsal. 9/ Erden Kıral'ın, Yaşar Kemalin 'Teneke1 adlı yapıtından yola çıkarak çektiği film... Uğur. ;YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ "Memleketimi seviyorum / 'lannda kolan vurdum / Hapishanelerinde yattun" (Nâzun Hik•met)... Tibet sığırı. 2/ Yumurtadan yeni çıkmış ve henüz ayakları oluşmamış yavru kurbağa... Lantanın simgesi. 3/ Oruç ayı. ,4/ Kaplan postu gibi çizgili bir tür Afrika zebrası... Üç kişiyle ;oynanan bir kâğıt oyunu. 5/ Renksiz ve kokusuz bir gaz... Yüz metre kare tutarında yüzey ölçüsü birimi. 6/ Argoda tuzak, oyun. 7/ Su... Soy. 8/ Sözcüğe olumsuz anlam katan bir önek... .Plastik su şiselerine verilen ad... Kenar süsü. 9/ Yahudi nüfu'zuna karşı koymak politikasını tutan kimse. TÂRTISMA 6 Bahar Konseri Üzerme 5 Bir konserde coşku eğer fiziksel hareketlilik şeklinde olursa diğer dinleyicilerin müziğe olan ilgilerinin kopmasına neden olabilmektedir. Biz tstanbul Devlet Senfoni Orkestrasının 18 Mayıs 1991 Cumartesi tarihinde verdiği konsere gitmedik, ama 17 mayıs cuma günü akşam konserine gittik, dolayısıyla "samba" yapan genç kızı görmedik ve o İconuda herhangi bir yorum yapamayacağım, fakat cuma konseri Saym FUü Özgül Hamm'ın sözünü ettiği cumartesi konseri gibi "en özgfin, en mükemmel ve en anlamlı" değildi. Senfoni Orkestrası üyeleri zaman zaman konsere katılsalar da çoğunlukla küçük grupların verdiği bir konser oldu. Halbuki ilanlarda Istanbul Devlet Senfoni Orkestrası'nın konseri olduğunu görerek ve bir senfonik bahar konseri dileyeceğirnizi umarak gitmiştik. Bu programın seçüişi orkestra Uyelerine bir saygısızlık ifadesi gibi idi. Saym Erol Erdinç'in hem piyanist hem de şef olarak konsere katılması da ilginçti, ama öncelikle bu becerilerinden birini halledip daha sonra diğerini sergileseydi herhalde da ha başarüı olurdu, aynca kuyruklu piyanonun sahneye yerleştirilişi hataü olduğundan sesi dinleyicilere yeterince gelemedi, bu bakımdan Sayın Erol Erdinç'in caz piyanistliği konusunda bir eleştiri getirmek hatalı olur. Sayın Filiz özgül Hamm'ın söz ettiği gibi cuma akşamı konserinde de birçok genç dinleyici coştu. Bir konserde coşku eğer fisiksel hareketlilik şekünde olursa diğer dinleyicilerin müziğe olan ilgilerinin kopmasına neden olabilmektedir. Kültür ve eğitim seviyesi düştükçe insanlar duygu ve coşkulannı daha fazla hareketlerle dile getirmek ihtiyacındadırlar. Bu tür coşkular bir senfoni orkestrası konserinden çok içkili gazino veya köy düğünlerine yakışmaktadır, açık havada herkes dilediğince coşabilir. Sayın Filiz özgül, Sayın Fethi Kopuz'la fıkirlerinin uyuşmamasmı daha çok yaş farkına bağlamış gibi görünmekte. Ben Filiz Hanım'ın söylediği türde coşabilecek kadar genç değilim, ama yammda bulunan 20 ve 25 yaş civanndaki ve müzikle yakından ilgüi kişilerin de konserden tedirginlik ve hoşnutsuzluk içinde aynldıklannı gördüm. Gelecek yıllarda daha az hareketli ve daha müzik yüklü konserler dinlemek ümidi ile. YUSUF KÜÇÜKAKSOY Yüksek tç Mimar/lstanbul KEMALGÜLLÜ Müzik ögretmeni 00 44 41 55 EGİTİM DAHA İYİ BİR YAŞAM İÇİN ÇANAJANS AUPAIR'LİK İNGİLTERE'DE • 1727 ya$ aras^ndakı bayantaf • Seçtun İNGLIZ Aıleler yannb AUPAlR%yaparaK6ay,1^ . 2yilltalarak İNGİLİZCE6ğrenebıHr Haftada £ M • £35 pound kazarabıiırsınız • ISTANBUL ÜSAN MERKÖ KURSİYEHLERİNİ bu ejora hianeündenÛCRETStZyararlandınyor JLM DE İNGİLİZCE CAMBRDGE LlNIVERSfTESl SINAVLARI PET (CMffiRIDGE PfleLNINMY) ( H 1CAJ4BRDGE F1RST CERTBCATE) İNGİLİZCE 60 YIL ONCE Cumhuriyet GENEL İNGİÜZCE • Yoğun, Yarı Yoğun / Yüksek Standart S Ekonomik Fiyat BTANBÜLLİSANMERKEZİ GençtürkCd. No. 50 LALELİ 520 81 99 r SANTRAL ^ SLRLCL KIRSL Matbuat hürriyeti 12 TEMMUZ 1931 Bolu meb'usu Falih Rıfkı Bey "Hakimiyeti Milliye" de neşrettiği bir makalede matbuat hürriyetinden bahsederken muhalif gazetelere cevaben diyor ki: "...Madem ki Ismet Pş.'nın Mecliste matbuat hürriyetini müdafaa etmiş olduğunu söylüyorsunuz, onun reisi olduğu hükumetin getireceği kanunun sansürden beter olduğunu nasıl tahmin edersiniz? Çete soygunlarmda öğrendikleri birkaç baskm, pusu hünerlerile cephe kumandanlığı etmiş olanları bu kadar kolay çevireceklerini zannetmekte olanların akıllanndan şüphe etmelidir. Budalalığı ve mantıksızlığı susturmak bizim için zararlı olur. Sizi söyleteceğiz. Bunda tereddüt etmeyiniz. Yalnız sizi pusulanmzdan çıkarıp ve ellerinizden yasak silâhları alıp meydanda ve maskesiz söyleteceğiz. Namus, haysiyet ve müessese şerefini en aşağı serserilerin hürriyeti kadar koruyacağız. Dürüst ve sakin fikir ve iş adamı en aşağı söven, taarruz eden, iftira eden gazeteci kadar kanunun himayesinde olacaktır. BugUn böyle değildir. Çünkü kanunlarımız yapıhrken bu memlekette mütareke ve işgal hürriyetinin patlıyabileceği düşünülmemiştir. Bütün millet Mustafa Kemal'e doğru gelirken bir matbuat kolunun Ali Kemal'e gideceği hatıra gelmemiştir. Matbuat hürriyetini kaldırmak değil, tehlikeden kurtarmak için matbuat kanununu düzelteceğiz. Hiç merak etmeyin, söyliyeceksiniz, fakat hiyanet edemiyeceksiniz." GençturkCd.No 50LALELİ TeJ : 520 81 99 Fax : 511 90 69 Hafta Sonu: 20 Ternınuz Hafta Içı: 22 Temmuz 544 96 7172 * AVRUPA STANDAmLARINOA DAHA İYİ BİR EĞİTİM İÇİN LISKU R SURUCU KURSU Devreler Hafta Sonu: 13Temmuz ^jV. Hafta Içi: 15 Temmuz " Sabah Akşam KADIKÖY (Söğutiuçeşme Camii yanı) 349 18 24 349 18 25 336 02 06 336 02 79 ()XFORD HOUSE C()LLE(JE 3 Oxtord Street. London Wl Tal: 994471580 97 85/6 Fax: »94471323 45 82 İNGİLIZCE'Yİ Londra'nın marlubnd* en lyı okulunda ağnenın. Çok uygun fiyatlaria | ABElSf ELCCJ ( BRfTBH OOUCt.) ENGLISH 4iASK0M CENTER T A K S İT L E Ufâk MMniz bizötn Kayıt İçin: ŞŞ karfci C«l No ?5Kat} BANAKÖY 'i T«: 561 21 52 Fa:S42 6024 T«: 561 21 52 BAKIM ÇALIŞMALARINEDENTYLE ELEKTRİK VERİLEMEYECEKTİR Müessesemiz hudutlan içerisindelci Beyoglu 35/lOKV'Iuk trafo merkezinde vapıkcak olan bakım çalışmalan sebebiyle 16.7.199128.7.1991 tarihleri arasında 09.0017.00 saatlerde enerji kesilecek olan yöreler aşa&da belirtilmiştir. TEK İSTAISBUL ELEKTRİK DAĞITIM MLTESSESESİ 16.7.1991 SALI Şişli Şahin Osmanoğlu Hast. Palazoğlu Sk. Hür Sig. Şti. Sümer Sk. Prof. Nurettin Mazhar ökten Sk. vecivan, Şişli Perihan Sk. Abidei Hürriyet Cd. Kocamansur Sk. Eksercioğlu Sk. Hanımefendi Sk. vecivan. 17.7.1991 Ç A R Ş A M B A Bomonti, IzzetpaşaSk. F.Köy Saadet Sk. FırınSk. Ayazma Deresi Sk. Lalaşahin Sk. vecivarı, Bomonti Kazım Orbay Cd. ve civan 18.7.1991 PERŞEMBE Bomonti, Tokaloglu Sk. Halepli Şükrü Sagdış Sk. Abidei Hürriyet Cd. Işçi Sigorta Hst. Kırçiçek Sk. Sular Idaresi pompalarına Harzemşah Sk. ve civarı, Bomonti Silahşör Cd. Ortanca Sk. ve Iplik Fb. civan ^ 19.7.1991 CUMA Bomonti Hanımefendi Sk. Kocamansur Sk. vecivan, Şişli Hasat Sk. Perihan Sk. Iskenderoğlu Sk. Ishakoglu Sk. Iskete Sk., Şişli Havaryum Sk. Sıracevizler Sk. ve civan. 20.7.1991 CUMARTESİ Bomonti Silahşör Cd. Yeniyol Sk. Kadife Fab. altı 21.7.1991 PAZAR Bomonti Birahane Sk. Asaf Kerman yanı ve civan, lyiniyet Sk. Havaryum Sk. 23.7.1991 SALI Şişli Osmanbey Kjragı Sk. Toprak Mam. Şti. Lalapaşa vecivan. Halaskârgazi Cd. tzzetpaşa Sk. Site Sineması ve civan. 24.7.1991 Ç A R Ş A M B A F.Köy AdsızNefer Sk. Barutçular Sk. Avukat Cd. Savaş Sk., Darulaceze Yolu Bahadır Sk. Yay Meydanı Cd. Kahramanbey Sk. F.Köy Gönül Sk. Darülaceze Cad. Paşa Mah. ve civan, F.Köy Dere içi llhanlı Sk. ve civan. 25.7.1991 PERŞEMBE Feriköy Ortanca Sk. ve civan, Avukat Cad. ve civarı. 26.7.1991 CUMA Feriköy Ortanca Sk. ve Sular Idaresi, Kuyulubaj Sk. ve civarı 27.7.1991 CUMARTESİ Dolapdere Pangalu Cad. Şahin Sk. ve civan, Dolapdere Kınah Keklik Sk. Dericiler Sk. E$refefendi Sokak, Dolapdere Küçük Akarsu Sk. Kükürtçü Sk. Babil Sk. Bayır Sk. Karabatak Sk. Pervaz Sk. Lalezar Sk. ve civan, Bilezikçi Sk. ve civan. 28.7.1991 PAZAR Kurtuluş, Tuzcu Murat Sk. Azak Sk., Kurtulu; Cd., Kaytancı Rasim Sk., Akağalar Sk. Marsık Sk. Kocabaş Sk., Aksu Sk. vecivan, Kunuluş Sabri Maksudi Fervan Mekkareci Sk., Değinnen Sk. Akağalar Cad. ve civan. TEKİRDAĞ 1. KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 1986/161 Karar No: 1986/589 Davacı Maliye Hazinesi'ne izafetle Tekirdağ Elefterdarlığı ile davalı Mehmet Özen ve ark. arasında mahkememizde görülmekte olan tespite itiraz davasının yapılan açık duruşması sonunda: Davacı Hazine idaresinin davasının reddine; Tekirdağ Merkez ilçe Yağcı köyti Koyaklar mevkiinde bulunan 572 parselin 97.050 m2 yüzölçümlü olarak davalılar adına hisseleri oranında tapuya tesciline dair verilen 8.12.1986 tarihli karar davacı Hazine vekilince temyiz edilmekle yapılan bütün aramalara rağmen adresleri tespit edilemeyen Zeynel Yakut mirasçıları, Nail Sarılan mirasçıları, Hüseyin Şahin mirasçılan, Hüseyin Duman mirasçıları, Mehmet Metin mirasçıları, Hüseyin Bağcı mirasçılan, Yusuf Yıldırım mirasçıları, Mustafa Çoban mirasçıları, Hasan Sakarya mirasçılan, Mehmet Şen mirasçıları, Şükriye Yıldınm mirasçıları, Vasfiye Katırcı mirasçıları, Nazım Sever mirasçılan, Ali Hünkar, Ibrahim Pehlivanoğlu, Mehmet Duman, Halil Ercan, Naam Sever, Faik Mozakoğlu, Abdullah Abir, Sefer Yılmaz, Halil Çelebi, Hüseyin Yıldız, Şerif Karakaş, Ali kızı Saibe, Hüseyin kızı Şükriye, Fikriye Mozakoğlu, Nuriye Turan, Hüseyin Aksoy, Sediye Ceylan, Şaban Aksoy, Nevriye Arslan'a mahkeme karan ve temyiz dilekçesinin ilanen tebliği ile neşrinden on beş gün sonra tebligatın yapılmış sayılacağı ilan olunur. 30 YIL ONCE Cumhuriyet 12 TEMMUZ 1961 Londra'ya bugün varan Sovyet Rusya'nın feza pilotu Yuri Gagarin Londra'lılar tarafından coşkun bir tezahüratla karşılanmıştır. Hava alanında ve hava alanından Londra'ya kadar uzanan 24 kilometrelik yolda binlerce Londralı kadın, erkek ve çocuk . feza kahramanını alkışlamışlar ve v r ı .uagann candan selâmlamışlardır. Bütün trafık durmuş ve Gagarin ve kendisine refakat eden 22 motosikletli polis zorla, kalabalığı aşarak Londra'daki Sovyet sefaretine gelebilmişlerdir. Açık bir Rolls Royce arabasında şoförün yanında ayakta duran Gagarin, Londra'lıların tezahüratını selamlıyarak ve ellerini salhyarak mukabele etmiştir. Gagarini taşjyan Rolls Royce otomobilinde " Y G 1 " arması bulunmakta idi. Yuri Gagarin Sovyet sefaretine vardıktan sonra sefaret binası önünde kendisini görmeye ve tezahürat yapmaya gelenlerin sayısı durmadan artmıştı. Gagarin Londra'ya burada yapılmakta olan Sovyet Ticaret sergisi tarafından davet edilmiştir. Yaptığı hususi bir ziyaret olduğundan kendisini hava alanında hükümet adma ancak, Ilim Vekâleti memurlarından tanınmış bir şahıs karşılamıştır. fiununla beraber karşılayıcılar arasında Sovyet Büyük felçisi, Hava Mareşali Ronald Lees ve Britanya'nın en tarunmış feza uzmanı Albay Anthony Hevvitt bulunmakta idi. İngiliz basını umumiyetle Gagarin'in daha iyi bir şekilde karşılanmadığını tenkid etmektedir. Bu tenkidlere Muhafazakâr ve Işçi Partisi basını da iştirak etmektedir. Rezalet mi? Gazeteciliğe başladığım yıllarda beni çok etkileyen kişilerden biri Prof.Dr. Tevfik Remzi Kazancıgil. Taksim'de Kazancılar yokuşunun başında bir ev, kocaman bir salon, duvarlar baştan başa kitap. Hc^a, bir kadın doktorunun yaşamından şaşırtıcı sahneler anlatıyor, ben şaşkın dinliyorum. Büyükbabamdan duyduğum öykülere yeni halkalar ekliyorum. Sarayda harem bölümünde bir hasta sultan, doktor çağınlıyor, ama içeri girmek yasak, akıl almaz yöntemler uygulanıyor. Sayın Kazancıgil o yöntemler doğruttusunda Atatürk'ün kadın devrimini vurguluyor bana. Söyleşimiz saatlerce uzadı, kimbilir kaç kahve içtik. Prof. Kazancıgil kocaman bir fincanla sade kanve içiyor. Son yuduma gelince zile basıp bir kahve daha istiyor. Sanırım üçüncü kanveden sonra tepsiyi orta yaşlı güzel bir kadın getirdi. Doktor sevgiyte kucakladı onu. Sen asıl bu ebe kızın anılarını yaz, dedi bana. Yazmadım ama köy ebelerini, o akşam saatinde dinlediğim öykülerin hüznü ile düşünürüm hâlâ. Bir serüven romanından sayfalar okur gibi... Gece yarısı doğuma çağrılıyor, karanlık, soğuk, köy yolları, orman, dağ, doğum yerine, başka olaylar yaşıyor kimi zaman. Kimbilir ne korkular içinde! Ama görevden geri kalmıyor! Yalnız ebeler mi? Kimi genç öğretmenlerden, bir Anadolu ilçesine yargıç yardımcılığına giden genç kadıniardan nice serüvenler dinledim. At sırtında, bir cipte, yaylı arabalarda gidiyoıiar görevlerine. Onlar gidiyor, yollar yokuş, koşullar güç de olsa görevden geri kalmıyorlar. Oysa kamu yönetiminde görev verilmiyor kadınlaral 1967 yılında bir basvuru yasal değil yorumsal gerekçelerle geri çevrildi. Elbet inandırıcı gerekçeler değil. Ebeler, öğretmenler, yargıçlar için geçerii olmayan gerekçeler, kamu yönetiminde geçerli olabilir mi? Kamu yönetiminde kadınlara görev vermemek çarpık bir politikayı yansıtır ancak! Son yıllarda çok ilginç örneklerini gördük bu politikanın, laik bir ülkede yaşadığımızdan bile kuşkulandık nerdeyse! Yılmaz hükümetinde Muğla iline bir kadın vali atanması hayli çarpıcı bir olay doğrusu. Ülkemizin önemli bir ilini bir kadın yönetecek. Muğla kocaman bir il. Dağları var, ormanları, denizleri var, madenleri var. Zenginliği fakirliğini önleyemiyor, tarihini, doğasını güzel koruyamıyor. Lale Aytaman'a kolay gelsin! Boğaziçi Üniversitesi'nin Alman Dil ve Edebiyatı Bölümü'nden, öğrencilerinden Muğla'nın karmaşık sorunlanna yöneliyor. Kısa bir dönem de sefireliği var ama valilik görevi için yeterli bir birikim mi tartışılabilir. Bu atamanın nasıl bir seçimle yapıldtğını bilmiyorum. Ama bir kadın vali için başka bir birikim, başka bir öğrenim, başka özellikler gerekli değil mi acaba? Prof.Dr. Türkan Akyol'un ilk Erim hükümetinde Sağlık Bakanı olmasını anımsar mısınız? Ülkemizde ilk kadın bakan, kamuoyunda hiç yadırganmadı. Bilgisi, görgüsü, deney ve birikimiyle o göreve ters düşmedi hiç. Bakanlık dönemi yadırgansa da seçimi yadırganmadı, sevinç onaylandı. ANAP hükümetlerinin tek kadın bakanı İmren Aykut da öyle. Çalışma Bakanlığı koltuğunda da, devlet bakanlığında da yadırganmıyor. Belli bir kişiliği, deneyi, birikimi var. Sonra rahmetli Bahriye Üçok'u anımsıyorum. Cumhurbaşkanı kontenjanından senaloya geldiği zaman çok olurnlu karşılandı, güzel tepkiler aldı. Kürsüdeki konuşmaları ile o seçimin dogruluğunu kanıtladı her zaman. Prof. Nermin Abadan Unat da öyle değil mi? Politika bilimi ile uğraşan, uluslararası kuruluşlarda kadın hak ve özgürlüklerini, göçmen işçilerin sorunlarını gündeme getiren bir kadın. Cumhurbaşkanının bu tür kadınlan kontenjanından senatör seçmesi Çankaya'yı onurtandıran bir olay bence. Bir göreve seçim yapıhrken inandırıcı olmanın büyük önemi var. Sorular yorumlara açık, dostluklardan, duygusal nedenlerden kaynaklanan seçimler olayı gölgeliyor ister istemez. Dahası o göreve hak kazanan, bir meslek dalında tırmanışta doruğa yarmayı özleyenler de düş kırıklığına uğruyor, soluklan kesiliyor birden. Kamu yönetiminde sakıncalı bir yontem bu. Tepeden atamalar, üstelik inandırıcı gerekçeleri de yoksa o koltuğu sallıyor ancak. Lale Aytaman'ın valiliği ANAP yönetiminde bir degişikliği yansıtıyor mu bilmem? Yaşayarak göreceğiz. Bir bakan, bir vali, bir genel müdür, bir simge ancak. Kadınların yönetime katılması, ülke sorunlarının çözümünde söz sahibi olması, eşitlik ilkesinin tam uvgulanması, yaygın bir politika, çağdaş bir yaklaşımla gerçekleşir ancak. Simgelerle değil! Büyükelçi Filiz Dinçmen'in La Haye'ye gitmesini anımsadım birden. Diplomatlık dalında bir kadın doruğa ulaşıyor. Bir kadın elçi Atatürk'ün kadın devriminin, eşit hak ve özgürlüklerin güzel bir uzantısı dünyaya. Bu olay diplomatlık mesleğine ilgi duyan birçok genç kızı nasıl özendirdi kimbilir! Çoğuna tanık oidum. Bir meslek dalında doğal bir tırmanışın somut ürünleri geridekilere umut ve soluk veriyor. Doruğa başka bir rüzgârla tırmananlar da o ölçüde büyük düş kırıklığı yaratıyor, umutları solduruyorlar. Bence o rüzgârı kesmek de kadınların görevi. Yaklaşan seçimlere doğru politikaya soyunmaları gerekiyor. Nüfusumuzun yarısı kadın, Atatürk'ün kadın devrimini yaşayan bir toplumuz, laik bir devletin kadınlarıyız, eşit hak ve özgürlüklerimiz var, her dalda parlayan kadınlarımız var, ama yönetimde söz sahibi değiliz hâlâ. Meclis'te kaç kadın var, siyasal partilerin yönetici kadrolarında, yerel yönetimlerin örgütlerinde kaç kadın? Çok çelişik bir tablo var karşımızda. Kadınlar politikanın çok içinde ve çok dışındalar. içindeler, çünkü yanlış politikaların faturasını çok acı ödüyorlar. Çarşıda, pazarda, okulda, hastanede, doğumda, ölümde.. Ama yanlış politikaları düzeltmek yolunda etkenlikleri yok, politikayla uğraşmıyor, ülke sorunlarının çözümüne katılmıyoriar. Bu çelişkiyi aşmada çağdaş bir toplum olabilir miyiz? Çelişkiyi aşmak için kadınların siyasal yaşamda da görev alması, seslerini, soluklarını duyurması gerekir değil mi? Siyasal kuruluşların örgütlerinde daha sağlıklı bir doku oluşur o zaman. Daha tutarlı ve dengeli politikalar üreyebilir. El yordamıyla gerçekleşecek olay değil bu. Önce altyapıyı oluşturmak gerekir. Altyapı da demokratik bir eğitimle oluşur ancak. İlkokuldan başlayarak her kuşaktan öğrencileri, erkekleri, kadınlan demokratik bir eğitimle aydınlatmak gerekir. Kadın olmanın, insan olmanın, vatandaş olmanın bilinci de sevinci de o aydınlığa varınca duyulur ancak. Bir kadın valinin, siyasal bir kuruluşta görev alan kadınların, il ve ilçe başkanlarının ya da bir yerel yönetim başkanının varlığı da başka bir anlam taşır o zaman. Çünkü özel değil, demokratik yöntemlerie seçilirler, değişik kesimlerin oyuyla desteğiyle. Ortak değerlerin ağırlığını taşırlar. O ağırlığı hissetmeden demokrasiyi yaşamak olanağı yok. Ama bir gün yaşayacağız elbet. İlk Kadın Valiyi Selamlarken MUŞERREF HEKİMOĞLU ANKARA...A^KA Yeni açılan otelimizin tanıtınıı anıacıyla Şimdi Tatil Yapın * YABANCI BAYRAKU • Dünyanın en büyük dergisi YATLARINTÜRKİYE'DE YACHTING VVORLD STATÜLERİ YAZARI TÜRKİYE'DE İDİ ¥• Evde yapılan tekne "DAMLA"NIN SERÜVENİ TEMMUZ 1 9 9 1 " SAYI:87 SuaK, dünyas. KOŞUDİ^ BAŞKA REKOR İLAN T.C DEVREKÂNİ SULH HUKUK MAHKEMESİ Sayı: 990/186 Es. Davacı Münire Aydın tarafından davalılar Hasan Aykut ve arkadaşlan aleyhine açılan izalei şuyu davasının yapılan duruşması sırasında verilen karar gereğince: Davalılar Devrakâni Habeşli Köyü nüfusunda kayıtlı Fazlı ve Sabri Aykut'un adresleri tespit edilemediğinden duruşma davetiyesi tebliğ edilememiştir. Davanın duruşması 5.8.1991 gününe ertelenmiştir, davalılar Sabri ve Fazlı Aykut'a tebligat yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 48094 Bedava 2. Tatil Kazanın! İ stelik Lsminizde bulunan "Pedasa" GEÇENYIL BUGUN Cumhuriyet JTAI^DENS " D \* m ^ <'a'<' ' l e r nar f için siırpriz indirimle Memurlar ayakta 12 TEMMUZ 1990 Hükümetin memur maaşlanna yaptığı yüzde 25'lik zammı protesto eden ve grevli, toplusözleşmeli sendika hakkı isteyen memurların eylemleri yaygınlaşıyor. Dün Istanbul'da çeşitli hastanelerde ve belediyelerde yüzlerce memur protesto eylemleri yaptı. Eylemleri sırasında yer yer 'Hükümet istifa', 'Yüzde 25 sizin olsun', 'Sadaka değil hakkımızı isteriz', 'Işçi memur el ele genel greve' sloganları atarak yürüyen memurlar, 'Ücret zammı mı, sadaka mı? Yaşasın grevli, toplusözleşmeli sendikal hak mücadelemiz', 'Yüzde 25 zam memura ölüm' yazılı pankartlar taşıdılar. 'DemzdeveEvinizde 1 Elmadağ ! Nıltur olağanüstü manzaralı bahçeli veya suit odalarda, sahahakşam açık büfe ~* gece kişi başına 590 bin TL. 18 vasındaıı küçükler ücretsizdir. TURK KALP VAKFI Kalp Krizi «Geliyorum» der Kalbinizi Kontrol Ettiriniz. 'n 2! 11 J< Kadıköy <,r MUK, <<~ ı(ı at, Ankara 1 J~ 11 0~ IJK İ7mir Jl s~ M 2[ ss MI, Bursa Jl >' "> J] ıi "" Tel: 17512 44/45148 58 66 Fax: 166 4712 ve Demir Doğrama yapımında kalite ve ekonomi yönünde öncüyüz Tel: 562 24 14 ALÜMİNYUM