25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
V5 MAYIS 1991 HABERLER CUMHURÎYET/5 Iktidara Sneydaıf çağrısı Öğrencilere af önerisi 1« ANKARA (ANKA) DYP Zonguldak Milletvekili Tevfik Ertuzün, disiplin suçu dışındaki nedenlerle okudukları yükseköğretim kurumlarıyla ilişkisi kesilenlere bir defaya mahsus olmak üzere sınav hakkı tanınması ve üniversite öğrencilerine sınırsız sınav hakkı verilmesini öngören iki ayn yasa teklifi hazırlıyor. DYP'li Ertüzün okuldan atılan üniversite öğrencilerinin affını öngören yasa teklifini önümüzdeki hafta içinde TBMM Başkanlığı'na vereceğini bildirdi. Söz konusu teklif, disiplin suçu dışında devamsızhk, vize alamama, başarısızlık gibi nedenlerle üniversitesiyle ilişiği kesilen öğrencilere bir defaya mahsus olmak üzere sınav hakkı tanınmasını öngörüyor. DYP lideri Demirel, Sakarya'da konuştu CUNEYT ARCAYUREK YAZIYOR "Devleti idare edenler seyahat kumpanyasma dönecek" diyen DYP lideri Demirel, "Ülkeyi yönetenlere sesleniyorum. İşte meydan, işte hodri meydan" diye çağrıda bulundu. yahat kumpanyalan"na dönüştürüldüğünü söyledi. Demirel, bir ülkede insanların adam yerine konmaması durumunda ADAPAbunun "Milletin başına gelecek ZARI DYP var" demek olduğunu belirtti. Genel Başkanı DYP lideri bu duruma ses çıkaSuleyman Derılmaması halinde de devletin mirel, hüküsahipsiz kalacağını öne sürdü. metin sahipsiz DYP Genel Başkanı Süleyolduğunu belirterek Türkiye'de devletin "se man Demirel, dün nisan ayının GÜNDÜZ tMŞİR MURAT UYGUN 26'sından beri sürdürdüğü "milletin sesi" mitinglerinin Sakarya durağındaydı. Ankara'dan uçakla îstanbul'a, buradan da helikopterle Sakarya'ya geçen Demirel, mitingin yapıldığı Gar Meydanı'nın uzerinde helikopter turu attı. Demirel, alandan miting meydamna üstü açık bir arabayla, kalabalık halk topluluğunu selamlayarak gelirken işadamı Ali Şen ile Bursa Milletvekili Cavit Çağlar'a ait helikopterlerden çiçek ve konfetiler atıldı. "Gerçekleri gördtik, bizleri affet baba", "Vatanın bağrına ANAP sapladı kazığinı, Demirel kurtaracak vatandaşın azığım", "DYP4ktidara koşuyor", "Başbakan Demirel" pankartlarının dikkati çektiği Gar Meydanı'nda vatandaşlara hitap eden Demirel, Demokrat Parti'nin iktidara gelişinin yıldönümü olan 14 mayıs gününde konuşmaktan buyuk mutluluk duyduğunu bildirdi. "Eğer milletin sesi yoksa, millet ve halk adam yerine konmuyorsa, vatandaşm da ülkenin de başına gelecek vardır" diye konuşan Demirel, böyle bir durumda ülkeyi yönetenlerin de keyiflerine göre is Özal'a madalya • ANKARA (AA) Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Uluslararası Rotary Vakfı Başkanı'nın özel temsilcisi Rountree'yi kabul etti. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, dün Uluslararası Rotary Vakfı Başkam'nın Özel Temsilcisi ve Murahhas aza Jim Rountree'yi Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Jim Rountree, Cumhurbaşkanı Turgut özal'a, vakfın bir rozetini taktı ve daha önceki dönemlerde BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar ile Margaret Thatcher'a da verilmiş olan *'Paul Harrıs Fellovv" adını taşıyan nişanını sundu. Rountree, ayrıca Cumhurbaşkanı özal'a vakfın başarı beratını da takdim etti. Kabulde, 243. bölge 9091. dönem guvernörü Şafak Alpay ile 8687. dönem guvernörü Ünal Ural da bulundu. P Y P > n i n k u r u l u § y«ldönümü t s t a n b u ı a balosu dün akşam yapıldı. Baloya Genel Başkan Siileyman Demirel ve eşi Nazmiye Demirel de katıldı. Hilton Convention Center'da yapılan baloda 1. Sabri Çaglayangil ile çok saytda eski DP ve AP'lUer, baa CHP'U politikacılar da bulundu. Eski MDP Genel Başkanı Turgut Sunalp'ın yanı sıra tstanbul Biiyükşehir Belediye Başkanı Genel Sekreterliği'nden istifa eden Alev Coşkun'un da gecede bulunması dikkat çekti. Ayrıca ünlü işadamlarından Vehbi Koç, Halit Narin, Muhsin Toprak, Ziya Kalkavan ve TOBB Başkam Yalîm Erez de yemekte yer aldı. Demirel, Vehbi Koç ile öpüşerek sohbet etti. Demirel ve Koç'un oturduğu masada DYP Genel Başkan Yardıracısı Tansu Çiller de yer aldı. DYP ll Başkanı Orhan Keçeli, kuruluş yıldönümiinün kurban bayranuna rastladığmı bu nedenle 14 Mayıs 1950 genel seçimlerinin yıldönümüne denk getirdiklerini söyledi. (Fotoğraf: Uygar Gürkan) göreceklerini söyledi. Demirel, son sekizdokuz aydır, Körfez krizinin başka şeylerin konuşulmasını önlediğini, ancak artık Körfez krizinin örtüsünü kaldırdıklannı, vatandaşın ne yiyip ne içtiğini, ne halde olduğunu araştırdıklarını, milletin sesiolduklarını belirterek. "Siz olmazsanız ne olur, açık söyleyeyim. Biyebilir misiniz ki bizi hesaba katmayın, istediğiniz gibi ülkeyi idare edin. Q zaman yandık diye ortaya çıkacakstnız. Kim çıkacak? Evet pancarım, mısınnı, fındığını, buğdayını aylar önce devlete, devletin kuruluşlanna teslim etmiş olup da parasını alamayan köylüler çıkar." "Eğer 'biz olmazsak olmayalım' derseniz, çırpının, üretin, mahsulünüzü teslim edin ve parasını almayın. Haydi yaşayabilirseniz, yaşayın. Varsın sîsimiz çıkmasın diyebilirsiniz, ama soyulmuşsunuz. Bütün bunlara çare sesinizin çıkmasıdır. Eğer bu olmazsa meydan boş, devlet sahipsiz kalır. Meydanın da devletin de, ülkenin de, meclisin ve hükiıtnetin de sahibi sizsiniz. 'Varsın ne olursa olsun' derseniz, hem millet hem devlet soyulur. Sizin adınıza sesimizi yiikselttiğimizde de 'alan razı, veren razı' diyeceklerdir. Eğer 'bu işleri dışımızda halledin' derseniz, devleti idare edenler, seyahat kumpanyasına dönerler." diye konuştu. Demirel, Sakarya meydanından ülkeyi yönetenlere seslendiğini belirterek "tşte meydan, işte Sakarya halkı. Hodri meydan mı diyordunuz. İşte hodri meydan. Gelin buradan benim söylediklerimin aksini söyleyin" dedi. ŞiyasalEkonomik İstikrarın İstikrarsızlığı... ANKARA Bay Çankayah'nın geziden dönerken gazetecilere çizdiği lider portresinin kendine uyduğunu gören Mesut Yılmaz, adaylığına arka çıkanların yazdığına göre, "çok memnun" olmuş. Kafasındaki ismi henüz açıklamayan Bay Çankayalı, ANAP'a lider olacak kişiyi tarif ederken, "ekonomi bilmesini şart koşmuyor. Şunu bunu herhalde dış siyaseti, anayasa hukukunu, genelde hukuk kurallarını bilmesinin çok önem taşımadığını" söylüyor. "Seçimi kazanmasını daha önemli" görüyor. Bay Çankayah'nın desteğini sağlayarak genel başkanlığını garantiye alalım derken; haberi yazanlarla yazdıranlar, Mesut Yılmaz'ı hangi düzeye düşürdüklerini galiba hiç hesaplamtyorlar. Bu yayınlarla Mesut Yılmaz, sayılan olumsuz nitelikleri kişiliğine uygun buluyor. Bay Çankayah'nın tarife uyarak "ekonomi ile şunu bunu bilmediğini memnuniyetle" kabul ediyor. Mesut Yılmaz "övülmüyor, karalanıyor." Oysa, Bay Çankayalı olası lideri tanımlarken kafasındaki siyasal düzenin bir parçasını açtklıyor. Yeni liderin ekonomi bilmesine gerek yok. Çünkü Çankaya'daki yeterli. Yeni liderin "şunu bunu" diye özetlediği, örneğin dış politikayla ilgilenmesi de gereksiz. Çünkü, Çankaya'dakinin elinde telefon, Bush'a bağımlı olarak dış sorunları idare ediyor. Peki ama ANAP'ın , Smal STsayT Büyük brtfingden Y Sg ö S d ü z g ü n ; "ekonominin istikrar S S ağzı laf eder, kılığı kı İÇJnde gelİŞÎİğİnİ" lacak" lider, nasıl biri SOnfâ k KOŞK Bunakm her gün artıyor ŞHP lideri: "Cumhurbaşkanı Özal ile Başbakan Akbulut'un yurt dışı gezilerini eleştirirken 'Dünyayı dolaşıyorlar. tlkokul coğrafya kitaplarında öğretilen konulan tekrar keşfediyorlar. Buna gerek yok, bir coğrafya kitabı alsınlar. 'Herkesi kör, aptal sanmanın' bundan iyi örneği olamaz. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP Genel Başkanı Erdal İnonü, Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve ANAP iktidarını kastederek "Türkiye'nin sorunları ile ilgilenecek insanlar dünyayı dolaşıyorlar, ilkokul coğrafya kitaplannda öğretilen konulan tekrar keşfediyorlar. Bunu keşfetmek için 35 bin km. yol almaya, 40 saat havada kalmaya gerek yok. Herhangi bir oğretmene rica etsinler, bir coğrafya kitabı onlara verir" dedi. İnönü, Başbakan Yıldırım Akbulut'un da "Cumhurbaşkanı devletin birliğini temsil eder" sözlerini dile getirmekten hoşlandığını, ama bu sözlerin bir anlamı olduğunu düşünmediğini söyledi. SHP'nin dun toplanan TBMM grubunda konuşan İnönü, cumhurbaşkanının yetkilerinin anlatıldığı anayasa maddelerini herkesin ezberlediğini, ama buna aykırı davranışları her gün Özal'da görmekten herkesin tepkisini zor tutar hale geldiğini ifade etti. SHP lideri,"Devletin birliğini temsil eden cumhurbaşkanı nasıl 'anamuhalefet partisi ben cumhurbaşkanıyken seçimi kazananıaz, bunu yapamaz' diyebili Inönü, çözüm bekleyen sorunların olduğu gibi durduğunu söyledi 4bakan katılrhıyor Adayım Baykal • ANKARA (UBA) SHP Genel Sekreter Yardımcısı Abdülkadir Ateş, cumhurbaşkanı adayının Deniz Baykal olduğunu ve Deniz Baykal'ın cumhurbaşkanı adayhğını bütün gücüyle destekleyeceğini söyledi. Ateş, cumhurbaşkanı seçimi konusunda görüşlerini açıklarken yapılacak bir genel seçimden sonra cumhurbaşkanlığı seçiminin gündeme geleceğini belirtti. İNÖNÜ Coğrafya okusunlar. yor? Devletin birliğini temsil eden insanın karşısında bütun partiler eşittir. Devletin birliği demek ANAP'taki insanların birliği demek değildir" diye konuştu. İnönü, özetle şu göruşler uzerinde durdu: "Bu bunalımın her geçen gün arttığını, dayanılmaz hale geldiğini söylemek gorevim. Asıl çözüm bekleyen sorunlar olduğu gibi duruyor. Ekonomi tamamıyla başı boş, umutsuz bir durumda; işadamları, işçiler, esnafımız herkes bunalımın gittikçe artmasını korkuyla izliyorlar, beküyorlar. Bu arada, bu işlere bakma ı gereken insanlar dün Ozel tip cezaevleri • ANKARA (ANKA) Terörle Mücadele Yasası'nda öngörülen özel tip cezaevlerinin yapımı için proje çahşmalan başlatıldı. Çalışmaları, Adalet,' Bayındırlık ve Iskân Bakanhğı ile DPT uzmanlarından oluşan komisyon yürütuyor. yayı dolaşıyorlar, ilkokul coğrafya kitaplarında öğretilen konulan tekrar keşfediANKARA (Cumhuriyet Büyorlar. tyi ama bunun için devletin bu ka rosu) Cumhurbaşkanı ve dar masraf etmesine gerek yok. Bir coğraf Başbakan'dan sonra dört bakaya kitabı alsınlar, herhangi bir oğretmene nın da New York'ta 25 mayısta rica etsinler, onlara verir. O coğrafya ki yapılacak "Türk Günü Yüriiyütabında Yeni Zelanda'da tarım ve hayvan şu"ne katılmama olasılığı belircılıkla uğraşıldığını yazar. Bunu keşfetmek di. Cumhurbaşkanı Turgut Özal için 35 bin km. yol almaya, 40 saat hava ve Başbakan Yıldırım Akbulut da kalmaya gerek yok. Ve bunu marifet gi ile eşlerı New York'a gitmiş olbi devlet televizyonuıtda halkıtmza goster balardı beraberlerınde devlet bameye hiç hakları yok. Ziya Paşa'nın dedi kanları Cemil Çiçek, Giineş Tagi gibi 'herkesi aptal, kor, sersem ner, Işın Çelebi ve Ulaştırma sanmanın' bundan daha iyi orneği olmaz. Bakanı Cengiz Tuncer ve eşleCoğrafyayı hepimiz okuduk. O zamandan rini de "saltanat yuruyuşu"ne götureceklerdi. beri dunya değişmedi." Programda yapılan değişiklik tnönü, "Cumhurbaşkanı Turkiye'ye ge üzerine bu dört bakanın yerine liyor. Akbulut ondan geri kalır mı? O da Turızm Bakanı tlhan Akiizüm'dünyanın bir ucuna gidiyor. Ama yanına un kendi isteği ile katılacağı, işadamlannı alamıyor. Çünkü işadamları New York Turizm Ataşeliğfnce kaç yere bağh kalacaklar?" diye sorarken Washington Buyukelçisi Nüzhet "Bağlılıklarını devam ettirebilmek için de Kandemir'e gayri resmi olarak analarından emdikleri süt burunlarından iletildi. geliyor. Sayın Akbulut da ne yapsın, o da Bu arada Türk Silahlı Kuvi) başkanlarını yanına alıyor" biçiminde de vetleri Armonika ile Harp Okuvam eei. ANAP'U il başkanlarının dünya lu Boru ve Trompet Takımı'mn nın öoür ucunda ne işİeri olduğunu soran • yurüyuşünde çalacakları müzik tnönu, "Bu, devletin hangi kuralına göre provası da belli oldu. DMP'DEN EL ILANI yapılıyor? 10 il başkanı hangi odenekle Son dakikada anlaşılmayan dünyanın obur ucuna gidiyorlar? Devleti temsil etmiyorlar. Her türlü kura), her türlü bir nedenle "Mozart Yılı"nda devlete, halka saygı anlayışı bir tarafa bı Mozart'ın Turk Marşı ve öteki rakılmış, herkes aklına geleni yapıyor. Bü besteleri yerine armonika grutün bunlar ANAP'ın Meclis'teki çoğunlu bunun İspanyol "Malegenya" ve Israil "Hava Nagila" tneloDEMOKRAT MERKEZ PARTİ ğuna dayanılarak yapılıyor" dedi. dilerini çalacağı ve trompet taYETtR kımının da "Yaşa Varol SHP'de tartışma Ta;th bevuıuJ Tuıl* Llusu ne z<ınun ıımıtsulıĞe düşse nc Harbiye" ve "Dağ Başını Duzjr.un ^tkmnzA gıısc. nv u n u n karanlığj gomulse. kenduını SHP Yenünahalle ve Çankaya ilçelerin man Almış" marşlanyla birlikkurlaracık hır \ata.ı evljdını bA£rmdan çık3rmı$ onun !ı^!cr!ı^ınde a>djıl gı ubşnıistıı deki bir grup partili, üye yazımlarmda hak te Amerikan marşlarından olusızlık yapıldığı iddiasıyla genel merkez şan melodilerle yüruyüşü yönbuj;un kt.'>1ı ^.kaıvi veletıekMZ bu >onelıro \e ona dur oıM;nu'\*;n mımaU.fet ulkevı 70c durum3 sokmustur Haksızlık lendireceği bildiriliyor. yöneticileri ile tartıştı. ı. ivivunn g «rulii'ni's bvvmljra utaşnıı^ orîadiıck yok edllıniş. ! ıKul k Jt\nns I.^K ı hwrtLunı^ cagdaçla^nıa a5kı>a aiıomı^. huna Un,ı'tktMr ı \ ^ ıUu ' ır \ anl M nısin saltanatın nımetlemle ıhya BEDRETTİN DAIAN V'AKKADASLMU 'Türk Yürüyüşü'ne Israil müziği nın lider tarifine bütü 60'larda OİaCak, (b)nüyle uyan aday ola K/7 Zararlari IÇIH , . . rak gereken desteği .>.;,. k k ğ alacaktı.Siyaset bu, DUyUK Zamiar, [C) yarınlar bugünden belli olmaz. Çarpıcı kişiliğıyle ANAP'ı düştügü çukurdan çıkaracağına inandığı Bayan temiVUZda Çankayah'yı liderliğe soyunduramazsa, ortadaki adaylardan Ak kabill CfÖfÜyor. bulut'u yeglemek zorunda kalabilir. Ne çare, gerçeğı konuşan aile bıreylerı Bayan Çankayalı'nın liderlik intirasını kamçılıyor. çy Yusuf Bozkurt Özal, taa Amerika'dan Bay Çankayah'nın soyadını taşıyan birinin liderliğıne yine karşı çıkıyor. Partiye yarar getirmeyeceğini söylüyor. Tabıı, Bay ve Bayan Çankayalı ile ters düşüyor. Çankayahlar, aslında Bayan Çankayah'nın partiye canlılık getireceğine, hatta tek başına iktidar olamazsa koalisyon hükümetine ortak olacak gücü sağlayacağına, Allah'a inandıkları kadar inanıyorlar. Üstelik Bayan Çankayalı, aileden sevmediğı kişilerin liderliğıne karşı çıkmasmı asla sindiremiyor. Kuşkunuz olmastn; Yusuf Bozkurt'un sözlerini dün gazetelerde okuyunca, hiddetlenmiş, "İstemiyorlaröyle mi? İnadına genel başkanlığa oynayacagını" yakın çevresine söylemiştir. Bay Çankayalı bir yandan yeni yemekler tarif eder gibi lider tarifi verıyor. Öte'yandan düşlediği siyasal çerçeveyi de çiziyor: "Yabahcıların sağlığıyla niçin daha fazla meşgul olduğunu" açıklarken, "ben" diyor, "İstikrarım!" Breh, breh, breh! "İstikrar" adına; koalisyon tu kaka, Bay Çankayalı yukarıda. Çankaya'dan indirilirse "istikrar" da gıdecek. Hadi canım sen de! Büyük brıfingden sonra Köşk "ekonominin jstikrar içinde geliştiğini" resmen açıklıyor. Ne çare, toplantıda (a) Enflasyon yüzde 60'larda olacak, (b) KIT zararları için büyük zamlar, (c) Üreticıye peştn yok, (d) Memura temmuzda ancak yüzde 1520 zam kabul görüyor. Siyasal ve ekonomik istikrar bunlarsa, istikrarsızlık ne ola kı? SSföŞTtf Enflasyon yüzde yafeti yerinde bir in r p Q r r , p n ar,l(lı\/nr A/P san, işier tamam! ic resmen açiKiıyor. /ve raatıyla, fıkralarla Ak çare, tODİantlda (a) Uretıcıye peşın yok, ve ekonomik istikrar bunlarsa, istikrarsızlık ne ola ki? 'Vizeli göç' sorunu • Haber Merkezi Bulgaristan'dan 'vizeli göç' sorunlarımn sürdüğü ve şimdiye kadar 3 bin kişinin Bulgaristan'a iade edildiği belirtildi. Balkan Türkleri Dayanışma ve Kültür Derneği tarafından yapılan yazıh açıklamada Bulgaristan'dan göç eden soydaşlarımızın ailelerinin parçalandığı ve halen Türkiye'de 400 kadar yabancı devlet vizesiyle bulunan soydaşımız olduğu açıklandı. Hükümet tarafından göçmenlere sahip çıkılması istenen açıklamada parçalanmış aılelerın sosyal, ev ve vatandaşhk gibi acil sorunlarının çözümlenmesi istendi. Demokrasi için anayasa yetmez tstanbul Haber Servisi Mülkiyeliler Birliği Istanbul Şubesi ile Mülkiyeliler Vakfı'nca duzenlenen "Anayasa Forumu"nun ikinci gününde 82 Anayasası'nın temel hak ve ozgürlükleri sınırlama olanağını genişlettiği belirtilerek anayasadaki genel sınırlama hukümleri yerine genel koruma hükumlerine yer verilmesi istendi. Forumda bir ülkenin yalnızca anayasal metinlerle demokrasiye kavuşamayacağına da dikkat çekilerek toplumda siyasal kültürün de gelişmiş olması gerektiği vurgulandı. ITÜ Maçka kampusundaki dünkü foruma, hükümet sözcüsü Devlet Bakanı Kemal Akkaya, hastalığı nedeniyle katılamadı. Forumun yöneticüiğini ustlenen SHP Parti Meclisi üyesi Seyfi Oktay, 82 Anayasası'nda yurütmenin gorev olmaktan çıkamlarak görevini yerine getiren kuvvete dönuşturüldüğunü ilen sürdu. Oktay, anayasanın bazı maddelerini değiştirerek duzeltilmesine çalışılmasının ise boş bir uğraş olacağını söyledi. Daha sonra kürsüye gelen Doç. Dr. Fazıl Sağlam, temel hak ve özgürlukler konulu bildirisini sundu. Doç. Dr. Sağlam şöyle konuştu: "1982 Anayasası, bütün sistemsiz, tutarsız ve çelişkili hükumlerine ragmen kendi felsefesi ve ideolojik yaklaşımı içinde belli bir bütünlük taşımaktadır. Devletin âdeta kendi başına bir amaç olarak yükseltitmesi, anayasanın çağdaş işlevinin aksine devletin birey önüne konulması, temel hak ve özgürlukler karşısında devlet çıkarlarına öncelik tanıması, sınırlamanın asıl, özgUrlüğün istisna sayılması bu yaklaşımın özünü oluşturmaktadır." Forumun yorumlar bölümünde konuşan ANAP Milletvekili ve Türkiye AT Karma Parlamento Komisyonu Başkanı Bulent Akarcalı, "Acaba sorun anayasada mı yoksa toplumun anlayışında mı?" diye sorarak "Eğer bir konuyu yalnız kanun uyarlamasıyla çozeceğimizi düşünüyorsak bu son derece yanlıştır" dedi. Ülkemizde her şeyin devletten beklendiğini anlatan Akarcalı, "Biz karşımıza soyut bir devlet çıkartıyoruz. O devleti de o günkü siyasi iktidarla özdeşleştiriyoruz. Bütün yüku iktidara yüklüyoruz" diye konuştu. Siyaset felsefecisi Kürşat Bumin ise 82 Anayasası'mn başlangıç bölumundeki hukümleri eleştirerek "Devlet kutsal olarak nitelendirttiyor. Demokratik bir devletin kutsal olarak nitelendirilmesi nasıl açıklanabilir?Bu büyük bir skandaldır. İneğin bile kutsalı olur, ama devletin olmaz. Başlangıç metnini demokratik bir ülkede hukukçuya verseniz daha ilk maddeden sonra okumaz. Bu bir ideokratik rejim için yazılmıştır" dedi. Anayasadaki "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" ve "Devletin milletiyle bölünmez bütünlügü" gibi hükUm ifadelerinin totaliter bir ideolojinin söylemi olduğunu kaydeden Kürşat Bumin, yalnız anayasal metinlerle bir ülkenin demokrasiye kayuşamayacağmı söyledi. Prof. Dr. Üstün Ergüder de 1961 ve 1982 anayasalarınm aksine toplumsal bir uzlaşmaya dayalı yeni bir anayasa ile sorunların çözülebileceğini savundu. Toplumumuzun siyasi kultur sorununu çözemediğini ve sivil topluma tamamıyla geçilemediğini anlatan Prof. Ergüder, sorunların çözümü için siyasi katılımm teşvik edilmesi, röjimin devamlıhğının sağlanması ve eğitime ağırlık verilmesini önerdi. Doç. Dr. İbrahim Kabaoğlu, hak ve özgürlüklerin sistematiği, dayanışması ve özgürlüklerin sınırlandırılması konulanna değindiği konuşmasında özgurlukleri kuşaklara ayırdı. Prof. Ali Yaşar Sarıbay da anayasa sorununun demokrasimizin ayakları üzerine oturtulmasından ayn düşünülemeyeceğini vurguladı. Temsili demokrasi yerine insanların günlük yaşamında da sürdürebileceği katılımcı demokrasinin öne çıkarılmasıru isteyen Sarıbay, katılımcı demokrasinin yeni oluşturulacak anayasanın başlangıcı olması gerektiğini dile getirdi. ANKARA (AA) DMP, olası bir erken seçime hazırlıklı olmak amacıyla her 15 gündebir 10 milyon broşür bastırıp dağıtacak. DMP Genel Başkan Yardımcısı llyas Çokay, el ilam broşürleri, teşkilatlandıkları tum il, ilçe ve beldelere bu haftadan itibaren gondereceklerini bildirdi. Çokay, evlere kapı altlarından atılacak el ilanıbroşurlerin bir açık mektup niteliğinde olacağını ve DMP'nin goruşlerini yansıtacağını belirtti. Anayasa Forumu'nun ikind gününde 82 anayasası tartışıldı Her ay 20 mîlyon broşür dağıtılacak DMP Genel Başkan Yardımcısı tlyas Çokay, önümüzdeki üç ay boyunca her 15 günde bir 10 milyon dolaymda broşür dağıtmayı hedeflediklerini belirterek şöyle dedi: "tnanıyoruz ki halkımız, milleti 70 sentsiz bırakanlara, 125 gram sana yağına 250 metre kuyruk oluşturanlara, kendi yandaş ve hanedanlarından başka bir şey düşunmeyenlere oy vermeyecektir. DMP'nin tarihi misyonu başlamıştır. DMP, Turk halkının son iimididir." den baslayan taksitlerle tapulu devre mfilk esme 368.000 Hürpa buyukdere Cad. Hur Han 15/A Şışlı 80260 Istanbul Tel .132 32 00/12 Hat Aynntıh bilgi HÜRRİYET te
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle