Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/10 Savaş 8onrası ABD stratejisi • VVASHINGTON (AA) ABD Savunma Bakanı Richard Cheney, Körfez savaşı sonrası bölgesel güvenlik sistemi konusunda ABD'nin, bölgedeki üç önemli müttefiki, Türkiye, lsrail ve Mısır ile işbirliğini sürdüreceğini söyledi. "Savaş Sonrasında Amerikan Stratejisi" konulu sempozyumda konuşan Cheney, bölgcsel güvenlik sislemine üç Ulkenin katkısına ilişkin soru üzerine, ABD'nin savaş sırasında Türkiye ile "büyük bir ortak çaba" harcadığını vurguladı. Türkiye'nin önemli bir NATO müttefiki olduğunu hatırlatan Cheney, "Her şeye ek olarak şimdi Kuzcy İrak'taki operasyonlar için üs durumunda. Savaş sırasında Irak'a karşı Amerikan uçaklan Türkiye'den de havalandı" dedi. Mısır ile ABD birliklerinin yan yana savaştığını, lsrail ile "tarihi stratejik ilişkinin her zamanki kadar önemli olduğunu" söyleyen Cheney, bu ülkelerin politikalarında büyük değişiklik beklenmediğini vurguladı. Kıbrıs için hareketli günler Dış Haberler Servisi Kıbrıs sorununda son aylarda önemli bir hareketlenme gözlendi. Peş peşe yapılan atılımlar, Batı başkentlerinden kaynaklanan iyimser açıklamalar, Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın daha esnek bir politika izleme yolunda olduğuna ilişkin gelen yine çoğu Batı kaynaklı haberler, çözümün yakın olduğu konusunda tahminlerin yapümasma yol açtı. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın Washington ve Londra gezileri, spekülasyonların yoğunlaşmasına yol açtı. Denktaş, fVashington 'da bir devlet başkanma gösterilmesi gereken ilgiyi gördti. Beyaz Saray'ın, ülkedeki güçlü Rum lobisini tedirgin etme riskini göze alarak Türk tarafı ile diyaloğu sıklaştırmak istediği anlaşılıyordu. Ingiltere'nin ise "daha mesafeU" bir tutumda olduğu görüldü. Nitekim Washington 'da ABD Dışişleri Bakanı , James Baker, ile görüşen Rauf Denktaş, Londra 'da sadece Dışişleri Bakanlığı 'nın üst düzeyde göreyli bir yetkilisi ile görüşebildi. Bu arada Yunanistan'ın "bekle'gör" tutumu içihde olduğu gözlenıyor. Atina, Kıbrıs konusundaki son gelişmelere olumlu bakmasma karşın Birleşmiş Milletler çerçevesinde gerçekleştirilen son tCmaslar karşısında temkinli tutumunu koruyor. Yunanistan son gelişmeler konusunda iyimser olmasına karşın her ftrsatta sorunun anahta<rının Ankara'da olduğunu vurgulamaktan kaçınmıyor. Atına, Körfez krizi sırasında Kuveyt'le Kıbrıs arasında bağlantı kurmaya çalışmış, ancak bu yoldaki çabaları başarılı olamamıştı. Yunanistan, savaşın sona ermesi ile DIŞ HABERLER 1 MAYIS 1991 bölgedeki sorunların arasına Kıbrıs'ı da katmak için yoğun çaba harcamaya başladı. Birleşmiş Milletler'de ise temkinli bir iyimserlik göze çarpıyor. Dünya Teşkilatı 'nda genel kanı Kıbrıs sorununun genelde olumlu bir çizgide geliştiği yolunda. Muhabirlerimiz Kıbrıs konusundaki son gelişmelerin Washington, New York, Londra ve Atina'dan görünümünü toparladılar. 'V ~NEW YORK BM, Kıbns için temkinli Birleşmiş Milletler çevreleri, büyük beklentilerden kaçınarak, olayların 'olumlu çizgide' geliştiğini belirtmekle yetiniyorlar. ŞEBNEM ATİYAS ~ NEW YORK Birleşmiş Milletler'de Kıbrıs'la ilgili son gelişmeler konusunda temkinli bir iyimserlik hüküm sürüyor. BM çevreleri büyük beklentilerden kaçınarak olayların olumlu çizgide geliştiğini belirtmekle yetiniyorlar. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, geçen hafta New York'ta BM Güvenlik Konse CUELLAR, DENKTAŞ VE VASİLİU Sorunu çözebüecekler mi? yi'nin daimi üyelerinden ABD, Fransa ve Çin'in temsilcileri ile görüştü. Gerek Denktaş'ın görüşmelere ilişkin aktardığı izlenim, gerekse Türkiye'nin, Genel Sekreter de Cuellar'ın 27 martta Güvenlik Konseyi'ne sunduğu sözlü rapora gösterdiği tepki, Kıbrıs görüşmelerinin "agır aksak, ancak çözttme yönellk" bir çizgide devam ettiğini kanıtladı. ABD'nin ödün beklentisi arttı UFUK GÜLDEMİR WASHINGTON KKTC, son aylarda Amerika'da büyük mesafe aldı. Ancak ABD bunun faturasını Türk tarafından daha somut beklentiler içine girerek çıkarmaya yöneldi. KKTC Başkanı Rauf Denktaş geçen bayramda Washington'a geldi. ABD, Denktaş'a, havaalanında bir devlet başkanma gösterilmesi gereken ilgiyi göstermekle kalmadı, aynı zamanda uzun yıllardır ilk kez bir Amerikan Dışişleri Bakanı ile Kıbrıs Türklerinin lideri, Amerikan Dışişleri Bakanlığı'nın çatısı altında bir araya geldi. Bunun belki hukuki açıdan fazla bir önemi bulunmuyordu, ama Amerikan yönetiminin, güçlü Rum lobisini tedirgin etmeyi göze alabilecek ölçüde cesur davranması nedeniyle, siyasi jest olarak anlamı büyüktü. Üstelik görüşme, Amerika'nın Kıbrıs teknisyenlerini de şaşırtarak basit bir el sıkışmanın ötesine geçti ve 25 dakika sürdü. Oysa Denktaş, Londra'da sadece Dışişleri Bakanlığı siyasi direktörü ile görüşebildi. Bu bakımdan Türk diplomasisi Denktaş'ın ABD temaslarını "basanlı" olarak değerlendirdi. WASHINGTON ABD'nin ödün beklentisi iki noktada sivriliyor: 1) Toprak tavizlerinin harita üzerinde gösterilebilecek ölçüde somutlaşması, 2) Rumların kuzeye dönebilecek nüfuslarının tavanının saptanması. "özal'ın götttrdUgu mesele daha önceden bizim uzmanlanmızın hazıriadıgı çerçevedir" diye özetledi. "Peki hiç gözttnttze batmıyor mu?" diye sonılunca da "Gazcteler babrmaya çalısb, ama batmadı. Batsa soyterdlm. Beni büiyorsunuz hosuma gitmeyen bir yöne gitse bagınrdım" dedi. Nitekim Denktaş Baker görüşmesi, bizzat özal'ın Camp David'de Baskan Bush'a telkini sonucunda gerçekleşti. Bu önerinin ABD'nin kafasına yatmasmın nedenlcrinden birisi de ABD'nin gorüşmeyi kabul etmesinin karşılığında özal'ın, Türk tarafını daha iyi kontrol edebileceği düşüncesiydi. Baker, Denktaş ile görüştü ama bunun karşılığında da ABD somut ödünler beklentisi içine girdi. Bunlar iki noktada sivriliyordu: 1) Toprak ödünlerinin harita Üzerinde gösterilebilecek ölçüde somutlaşması. 2) Rumların kuzeye dönebilecek nüfuslarının tavanının saptanması. Türk tarafı her iki konuda da ABD'ye somut bir şey söylemeye yanaşmıyor. "Bu iki madde ana paketin parçasıdır. Paket halinde ele alalım, bu arada da Rumlar ne dttşünüyorsa söylesin, öneriler getirsin" diyor. Ancak ABD, bunlan Türk tarafından bekler bir havada. KKTC lideri Denktaş, şimdiden bir şey verilirse bunun müzakere taktiği açısından yanlış olacağuu, çunkU verilenlerin "cebe atılacagım" ve karşılığında bir şey alınamayacağını düşünüyor. Bu bakımdan Denktaş'ın, genel olarak memnun olmakla birlikte, ABD Dışişleri Bakanı ile görüşmesinden çeşitli kaygılar taşıyarak ayrıldığı biü'niyor. Denktaş, Amerika'nın istediklerinin kolay kolay verilemeyeceğini düşünüyor. Ancak bu, Denktaş'ın "diplomasi" uygulamasını da engellemiyor. Zaten Ankara da Denktaş'a "ver de kurtul" demiyor. "Diplomatik gotür" diyor. örneğin, Rumların aslında federasyon istemediği, aksine adanın tamamını istediği bir sır değil. Yani iki taraf da 1963'ten bu yana temel pozisyonlarını büyük ölçüde koruyorlar. Ancak Denktaş şimdi diplomasiye daha ağırlık vererek, "anlasmaya yanaşmaz" görüntüsünü silmeye çalışıyor. Washington'uıı Türkiye kartı • KAHİRE (AA) Türkiye'nin, Ortadoğu'daki güvenlik düzenlemeleri konusunda gelecekte önemli bir rol oynayacağı, ancak ABD'nin, Türkiye kartını oynamak için Araplsrail anlaşmazlığının çözülmesini beklediği bildirildi. Mısır'da yayımlanan Liberal El Vafd gazetesinde yer alan yorumda, Türkiye'nin ileride Araplsrail anlaşmazlığı ve güvenlik düzenlemeleri konusunda oynayacağı role ilişkin hazırlıklar yapıldığı öne sürüldü. Yazıda, ABD'nin Araplsrail anlaşmazlığının çözümü konusunda kararlı olduğu ve sorunun çerçevesini gcnişletebileceği kaygısı ile Türkiye'nin bu süreçte yer almayı şimdilik arzulamadığı savunuldu. LONDRA Cuellar'ın raporu BM Genel Sekreterliği, Kıbrıs'ı Türk Dışişleri ile geçen ağustos ayından bu yıl mart ayına kadar "ayrıntılı" şekilde görüştü. Cuellar varılan noktayı raporunda açıkça ifade etti. Türk Dışişleri ve Denktaş, Cuellar'ın değerlendirmesini olumlu karşıladı. Cuellar'a göre varılan nokta şu: Görüşmelerde ortaya çıkan anlaşma planı başlıkları, A) Anlaşmanın genel hedefleri, B) Federasyonun yönlendirki ilkeleri, C) Federasyonun anayasal özelllkleri • Üç özgürlükler • Güvenlik • Garantiler • Yerlerinden edilenler • Ekonomik gelişme ve korumalar • Geçici düzenlemeler Türk tarafı özellikle başlıkların ilk üçüne giren siyasi eşitlik, federal hükümete adil katılım, güvenlik ve garanti konusunda ısrar etti. Rum tarafı toprak düzenlemeleri, yerlerinden edilenler, federal hükümetin etkin işlevi, güvenlik konusunda ısrar etti. Cuellar'a göre taraflar, garanti anlaşması, iki kesimlilik, siyasi eşitlik, anlaşmanın genel hedefleri, federal hükümetin güçleri ve fonksiyonu konularında yakınlaştılar. Tkraflar toprak ayarlamalan, yerleşme özgürlüğü, yerlerinden edilenler ve yürütme konularında, yani Cuellar'ın Rum tarafının ısrar ettiği konular dediği noktalarda ise halen uzakta duruyorlar. Güvenlik Konseyi kaynaklan, Denktaş ile yaptıkları temaslarda Denktaş'ın kamuoyu açıklamalarının tersine "Vasiliu'nun seçlmlerden önce bir adım atamayacagının farkında olduğu izlenimi verdigini" kaydediyorlar. BM'deki diplomatlar, "özal ve Vasiliu'nun liderlik yeteneklerinl" vurgulayarak Kıbrıs konusunda "asırı iyimser olmamukla birlikte olumlu havanın devam edecegi inancında" olduklannı kaydediyorlar. Kıbrıs Rum tarafındaki seçimlerden sonra görüşmelerin daha hızla ilerleyeceği bildiriliyor. Denktaş New York'ta iken "güvenlik arttıncı önlemler paketi" önerdiğini ve Vasiliu ile görüşmek istediğini açıkladı. Güvenlik Konseyi diplomatları bu girişimi değerlendirirken şunları belirtiyorlar: "Güven arttırıcı önlemler önermek olumlu bir girişim, ancak bu önerinin meseleyi kilit konulardan uzaklastırmasına meydan vermemek gerekir, kilit konular, toprak ayarlamalan, yerlerinden edilenler, yerleşme özgürlügtt ve yürütme olarak belirleniyor. Dikkatlerin yogunlasunlması gereken noktalar bunlar " îngüterefrıin katı tutumu sürüyor EDtP EMİL ÖYMEN LONDRA Ingiltere, Kıbrıs politikasında herhangi bir değişiklik yapmak için Amerikan yönetiminin işaretini bekliyor. Ingiltere'nin resmi görüşü, Kıbrıs'ta tek bir hükümet olduğu ve soruna adadaki iki toplum arasında Birleşmiş Milletler gözetiminde yapılacak görüşmelerle çözüm aranması gercktiği şeklinde. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın geçen hafta Londra'yı ziyaretinde, Dışişleri Bakanlığı'nın sadece yüksek düzeyde görevli bir yetkilisiyle görüşebilmesi, lngiltere'nin Kıbrıs sorununa 'katı hukuki yaklaşımını sürdürdügü'nün göstergesi. Ancak gerek BM gerekse VVashington'da bir tutum değişikliği ortaya çıkmaya başladığı takdirde lngiltere'nin de buna ayak uyduracağı kesin. Londra, Kıbrıs politikasında herhangi bir değişiklik yapmak için Amerikan yönetiminin işaretini bekliyor. Londra, Kıbrıs Rum yönetimi tarafından tek bir Kıbns hükümeti tanıyor. ile lngiltere hükümeti arasında büyük ölçüde paralellik hep olmuşken Kıbrıs konusunda Amerikan yönetiminin son zamanlardaki 'güdücu ve esnek' tavrı, tngiltere'ye yansımadı. lngiltere, fıilen geçerliğini yitirmiş olmasına karşın devletler hukuku açısından Kıbrıs anayasasını halen geçerli sayıyor. Anayasaya göre lngiltere halen garantör devlet. Ancak fngiltere, Kıbrıs konusunda herhangi bir girişimden eskiden mümkün olduğu kadar kaçtığı gibi şimdi de aynı uzaklığını koruyor. lngiltere ile Kıbrıs Rum yönetimi arasında 'İngiliz Uluslar Toplulugu' ilişkisi nedeniyle mevcut bağın yanı sıra lngiltere'nin Kıbrıs'ta iki 'hükümran' hava üssü bulunması da iki hükümet arasında yakın işbirliğini gerektiriyor. ÇeşitH nedenler ABD'nin bu yaklaşımında çeşitli nedenler rol oynadı. Bunlardan birisi, Türkiye'nin Körfez krizi sırasındaki performansıydı. Ikincisi 1983'ten beri Batı'nın Rumlar lehine tutumunun, Kıbns konusunu bir yere götürmediğinin görülmesiydi. Üçüncü ve belki de en önemli neden ise Kıbns TUrklerini yok sayarak Ankara'yı Kıbrıs konusunda adım atmaya ikna edemeyeceklerinin anlaşılmasıydı. ABD geçen yıllarda Turgut Ozal'ın, Kıbrıs konusunda, Türk Dışişleri'nden daha ileride bazı adımlar atabileceği yanılgısına düşmüştü. Ancak zaman bu beklentiyi doğru çıkarmadı, özal'ın dahi Kıbrıs Türkleri ve Türkiye kamuoyunun desteğini almayacak çözümlere yaklaşmasının mümkün olmadığı görüldü. Bunun da ötesinde özal ile Denktaş arasında, Türk Dışişleri çarklarının tam devrede olduğu yeni bir anlayış birliği gelişti, Denktaş bunu, geçen günlerde ABD'ye yaptığı ziyaret sırasında Genscher'den Iran'a rol • LONDRA (AA) Almanya üışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher, fran'ın Ortadoğu'da banş sürecinde anahtar bir rol oynayabileceğini söyledi. Genscher, Londra'da lngiliz meslektaşı Douglas Hurd ve Başbakan John Major ile Ortadoğu ve Avrupa konusunda görüşmelerde bulunduktan sonra yaptığı açıklamada, iran'ın şimdi ciddi oiarak Batı'ya acılmayı düşündüğünü belirtti. İran'ın, ülkesine sığınan Kürt sığınmacılann yardımına gelen Alman birliklerinin topraklarına girmesini kolaylıkla kabul ettiğini belirten Genscher, bunun İran'ın Batı karşısında genelde olumlu niyetlerinin bir işareti olduğunu söyledi. Genscher, "Körfez bölgesinde barış düzeninin kurulmasında İran'ın önemli bir rol üstlenebileceğini • düşünüyoruz" dedi. KKTC karşıtı göriişler Ingiltere, Kıbrıs Rum yönetimi tarafından uluslararası düzeyde temsil edilen tek bir Kıbrıs hükümeti tanıyor. Kıbrıs Rum yönetimi ile tngiltere, çoğu Asya, Afrika ve Okyanusya'da yer alan 46 diğer ülke ile birlikte 'lngiliz Uluslar Topluluğu' üyesi. tngiltere, aralarında tartışma eksik olmayan 'imparatorluk artıgı' bu topluluğun başkanı. Kıbrıs Rum yönetiminin üyeliği nedeniyle toplulukta KKTC karşıtı görüşler geçerli. Topluluğun görüşü ile lngiltere'nin Kıbrıs siyaseti uyum içinde. lngiltere'nin, siyaset değiştirmesi durumunda topluluk ile ilişkisi gerilebilir. Ancak lngiltere'nin, topluluka karşı tek başına kalarak uyumsuzluğu göze aldığı da oldu. Topluluk, Güney Afrika Cumhuriyeti'ne ekonomik yapt.rım uygulanmasını benimserken Başbakan Thatcher.karşı çıkabilmiş ve uyumu bozmuştu. KKTC konusunda ise böyle bir durum henüz yok. Nitekim topluluğun 1989'da yapılan 40. Doruk Toplantısı'nda KKTC'yi kınayan bir karar alındı. Kararda, "Topluluk, Kıbrıs'ın bağıınsı/lığını, egemenligini, toprak bülünlugunu, birliginl ve bağlantısızlığım desteklemeye ve Kıbrıs Türk liderliginin tek yanlı bağımsızlık ilanını kınamaya devam eder" dendi. Ortadoğu konusunda Amerikan yönetimi 'Kıbns'ın anahtarı Ankara'da' kadar Kıbrıs sorununa da bir çözüm bulunacağını umut ediyor. Ancak Yunanistan, Kıbrıs sorunundaki son gelişmelere olumlu bakmasına rağmen BM çerçevesinde yapılan nın sona ermesiyle bölgedeki sorunların ara son temaslar karşısındaki "temkinli STELYO BERBERAKİS sına Kıbrıs sorununu da katmaya çalışan Yu tutumunu" da görüyor ve bu konuda KıbATİNA Türkiye ile Yunanistan'ın gayri nan hükümeti, savaşın sona ermesiyle yapı rıs Rum hükümetinin alacağı kararları bekresmi", ancak en "canlı" sorunlarından bi lacak olası bir uluslararası toplantının gün liyor. Atina, Kıbrıs sorunu konusunda "Lefkoşa ri olan Kıbrıs sorunu, Yunanistan dış politi demine Kıbns'ın da getirilmesine çalışıyor. kasında birinci sıradaki yerini koruyor. Ati "Kıbns sorununa uluslararası hukuk ve karar alır, Atina destekler" ilkesine bağlı kalna, Kıbrıs sorununun anahtarının Ankara' BM'nin bu konuda almış olduğu kararlar dığını savunuyor. Ancak Kıbrıs Rum tarafı da bulunduğuna inanıyor. Karaınanlis hükü çerçevesinde bir çözüm bulunması gerektigi" Türk tarafına karşı duyduğu "guvensizliği" meti, "Ankara istemedikçe Kıbns sorununa ilkesinden hareket eden Yunanistan, bu ko sık sık dile getiriyor. Kıbns Türk tarafı ya çözüm bulunamayacagı" görüşünü savunu nuda Avrupa ve özellikle ABD'yi ikna etmek da Türkiye'nin Kıbrıs sorununun çözümü için getireceği önerilere Rum tarafı yor. Atina hükümetleri "Kıbns'ın birleşmiş, istiyor. bağımsu, adadaki her iki toplumun banş Yunanistan, bu amaçla "Kıbrıs'takl top "önyargdı" bakıyor. Kıbrıs sorununu Türk Yunan diyaloğuiçinde yasamasım ve birlikte kalkınmalannı lumlar arası diyalogun olumlu sonuçlar veöngören adil bir devlet seklini alması" ge rebilmesi için Ankara'nın elkinlik gucünün nun "resmen" dışında tutan, ancak bu sodaha fazla olduğu" yolundaki "mesajı", runa çözüm bulunınadıkça iki Ulke ilişkilerektiğine inandıklarını belirtiyorlar. Türkiye'yi etkileyebilecek güçte olan ülkelere rinin düzelmesine olanak tanımayan Yunanistan, Türkiye'nin bu konuda "mutlaka bir Atina'nın çabaları vermeve özen Kösterivor. Kıbns sorunu ile ilgili son gelişmeleri iyi niyet jesti" yapması gerektiğine inanıyor. Yunanistan Başbakanı Konstantin Mitsotakis Avrupa Konseyi'nde Avrupalı parla "olumlu" olarak değerlendiren Yunanistan, Bu jestin ise Kıbrıs'taki Türk ordularının aşamalı dahi olsa geri çekilmesi gibi bir davramenterlerin sorularını yarutlarken de aynı gö BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın gönışla yapılabileceğini çağnştırıyor. rüşleri dile getirdi. Bu arada Körfez savaşı rev süresini tamamlayacağı bu yılın sonuna A TINA Yunanistan, Ankara istemedikçeKıbrıs sorununa çözüm bulunamayacağını ileri sürüyor. Atina, Kıbrıs sorunu ile ilgili son gelişmeleri "olumlu" olarak değerlendiriyor, Muhafazakârlar Türkiye'den tedirgin • MOSKOVA (AA) SSCB'nin en muhafazakâr yayın organı olan Sovietskaya Rossia, Moskova ile Ankara arasındaki ilişkilerin gelişiyor olmasına karşın, SSCB'nin NATO üyesi olan Türkiye'ye karşı "uyanık olması" gerektiğini iddia etti. Gazetenin dünkü sayısında yayımlanan A. Pavlov imzalı yorumda, "bir istikrarsızlık bölgesi" olarak nitelenen Ortadoğu'da, ABD askeri varlığının artmasının "rahatsızlık" yarattığı belirtilirken şu ifadelere de yer verildi: "Ayrıca elimizde, Türkiye'nin Erzurum, Muş ve Batman'daki Amerikan 'Lüslerinde personel sayısının arttığı ve bu üslerdeki «skerı ekipmanın nilendiği yolunda bilgiler Sovyet Savunma Bakanı Türkiye'ye geliyor Oturacak bir yer anyor musunuz? Iki yeni anlaşma yolda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye ile Sovyetler Birliği arasında güvenlik konulannı kapsayan iki yeni anlaşmanın imzalanması bekleniyor. SSCB'nin Ankara Büyükelçisi Albert Çernişev, Sovyet Savunma Bakanı Dimitri Yazov'un Tehlikeli Askeri Etkinliklerin önlenmesi Anlaşması'nı imzalamak üzere yakın bir zamanda Türkiye'ye geleceğini açıkladı. Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ise anlaşmanın henüz imza asamasına gclmediğini, Sovyet önerisinin bakanlık ve Genelkurmay Başkanlığı'nda incelenmesinden sonra Turk görüşlerinin oluşturulacağını ifade ettiler. Büyükelçi Çernişev'in Cumhuriyet'e verdiği bilgiye göre halen "imzaya hazırlanan" iki anlaşma, "AçıkDenizde Olayların önlenmesi" ve "Tehlikeli Olabilecek Askeri Faaliyetlerin Önlenmesi" başlıklarını taşıyor. Bu anlaşmaların "en kısa zaman Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Çernişev'in önerisiyle gündeme gelen anlaşma için hazırlanan Sovyet taslağının diplomatik ye askeri düzeyde incelenmesi sonrasında Türk önerisinin de karşı tarafa sunulacağını belirtiyorlar da imzaya hazırlanacagını" belirten Çernişev, "Savunma Bakanımız Dimitri Yazov da anlaşmalar hazır olur olmaz Türkiye'ye gelecek" dedi. Çernişev, söz konusu iki anlaşmanın imzalanmasının SSCB'nin benzer anlaşmalar için öneride bulunduğu diğer komşu Ulkelerle ilişkilerinde de bir "emsal" oluşturacağını belirtti. lığı'nda incelenmekte olduğunu söyledi. Aynı yetkili, Sovyetler Birliği'nin ABD ile benzer bir anlaşma yaptığını ve diğer bazı ülkelerle de aynı doğrultuda hazırlıklar yürüttuğünü anımsatarak "Sovyet önerilerinin incelenmesi tamamlandıktan sonra biz de karşı önerilerimizi getirecegiz. Ancak ondan sonra anlaşma taslagı oluşturulacak" diye konuştu. YAZOV Önemli ziyaret. Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ise söz konusu anlaşmaların imzaya hazır hale gelmesinin daha uzun bir sürealabileceğini dilegetirdiler. Bir yetkili, "Tehlikcli Askeri Faaliyetlerin Önlenmesi Anlaşması"nın Büyükelçi Çernişev'in önerisiyle gündeme geldiğini ve kcndilerine "geclkmeli" olarak iletilen Sovyet önerilerinin halen Genelkurmay BaşkanSovyet Savunma Bakanı Yazov'dan başka iki Başbakan Yardımcısı DogujiyevveMoslukov'un da önumüzdeki aylarda Türkiye'ye geleceği öğrenildı. Bu ziyaretlerde ağırlıklı olarak ticari ve ekonomik işbirliği konuları ele alınacak. Geçen yıl 1.9milyardolar olarak gerçekleşen TürkSovyet toplam ekonomik işlemler hacminin bu yıl 2.5 milyar dolaraçıkanlması hedefleniyor. Nisan ayı başı itibanyla yapılan ikili ticaret ve yatırım bağlantıları ise 1.5 milyar dolaraulaşıyor.