Katalog

CUMHURtYET/4 HABERLER 3 MART 1991 Özel uçak • ANKARA (ANKA) — Sağlık Bakanı Halil Şıvgın, göreve geldiği günden bu yana yurtiçi ve yurtdışı gezileri için 30 İcez ozel uçak kiraladı. SHP Hatay Milletvekili Ali Uyar'ın yazılı soru önergesini yanıtlayan Halil Şıvgın, uçak kİTalamasının Bütçe Yasası'mn, "Temsil, ağırlama, tören, tanıtma ve fuar giderleri" harcamaları içinde gösterildiğini bildirdi. Şıvgın, "Hizmetin gereği ve işin aciliyetine" göre bakanlığı siiresince 30 kez özel uçak kiraladığını ve bunun karşılığında 406 milyon 601 bin lira ödeme yapüdığını söyledi. Başkanlığa talibim • KOCAELİ (AA) — Dışişleri eski Bakanı ve Rize Milletvekili Mesut Yılmaz, "ANAP Genel BaşkanlığYna talibim. 1983 ruhunu yaşatma azmiyle ANAP'ı iktidarda tutmaya mecburuz" dedi. Divan başkanlığını Adalet Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu'nun yaptığı ANAP Kocaeli İl Kongrcsi'nde konuşan Mesut Yılmaz, şunları söyledi: "1983'te kurulan diğer partiler, kuruyan bir fidan gibi yok olup gittiler. Ama ANAP fidanı büyüdü ve koca bir ağaç oldu. Bu ağacı daha da geliştirmek için parti genel başkanlığına talibim" Yılmaz, sefalet ve boş tencere edebiyatının iktidar olmak için yeterli olmadığını söyledi. Teori toplaüldı • lç Politika Servisi — Sosyalist Parti'nin aylık yayın organı Teori dergisinın 15. sayıst toplatıktı. DGM savcılığı, dergının "Kürt Sorunu ve Sosyalistler" başlıklı sayısında yer alan yazılarda TCK'nın 142/3. maddesine göre "müli duyguları yok etmek veya zayıflatmak maksadıyla basın yoluyla propaganda yapıldığı"nı ileri sürdü. Derginin Genel Yayın Yönetmeni Ender Helvacıoğlu yaptığı açıklamada, bu sayıda "proleter devrimcilerin TİP'in 4. Kongresi'ne sundukları karar tasansı", "TltKP savunması", "TttKP 1. Kongre belgeleri" ve "Kürt milli meselesi üzerine karar" gibi tarihi değerde belgeler yayımlandığını belirterek bu belgelerin 70'li yıllardan bu yana basılıp yayıldığını, amaçlarının bu belgelerin propagandası değil, nesnel gerçekleri ortaya koymak olduğunu söyledi. Bîrlik platfornıu • ANKARA (ANKA) — Sosyalist Birlik Partisi, devletin demokratikleştnesi, şiddetin, baskının ve işkencenin toplumsal yaşamdan silinmesi için tüm parti ve örgütlere "demokrasi için birlik platformu" kurma çağrısında bulundu. SBP Genel Başkan Yardımcısı Şerif Rlekoğlu yaptığı açıklamada, demokrasinin kurumlaşması, Kürt sorununa demokratik ve adil çozüm bulunması, demokrasinin sarsılmaz temellere oturtulması için tüm demokratik güçlerin, siyasi partilerin, sendikaların, basınuı, aydınlann, kadınların, gençlerin ve çevrecilerin ortak, "Demokrasi için Birlik Platformu" oluşturması gerektiğini belirtti. Baştürk'ten • ANKARA (AA) — HEP tstanbul Milletvekili ve faaliyeti durdurulan DtSK'in Genel Başkanı Abdullah Baştürk, "Tüm demokratları, siyasal birliği sağlamak için yuvarlak raasa toplantısına çağınyorum" dedi. Baştürk, bu çağrısını yaparken bir partinin milletvekili olarak hareket etmediğini bildirerek "Bu girişımde herhangi bir siyasi partinin etiketi ile hareket edilemez" diye konuştu. Semra Özal ileMuhafazakârlar dün geceyemekli topkmtı yaptılar Ydmaz'a 'muınlu' destekSemra özal Günboyu eşi Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın da bulunduğu Harbiye Orduevi'nden çıkmadı. Bakanlarla birlikte liste çalışftıası yapan özal'ın gece The Marmara Oteli'nde verdiği 'açık büfe'ye delegelerin ilgi göstermediği öne sürüldü. İDRİS AKYÜZ GÜNDÜZ İMŞİR Muhafazakârlar Gruplar halinde değerlendirme toplantıları yaptılar. Gece Ataköy'deki Mavi Marmara'da yemek düzenlediler. Ancak salonun elektrikleri kesildi. Delegelerin gövde gösterisine dönen yemek mum ışıkları altındayenildi. ANAP ts- tanbul il kong- resinden bir gün önce Özal- lar ve muhafa- zakârlar yoğun liste çalışmala- nrun yanı sıra duzenledikleri ye- meklerle "gövde gösterisi" giri- şiminde bulundular. Semra Özal'ın The Marmara'daki "açık büfesi"ne çok sayıda partilinin ilgi gösterdiği, ancak delege sa- yısının az olduğu gözlendi. Mu- hafazakârlann Ataköy Mavi Marmara Salonu'nda duzenle- dikleri toplann ise elektrikler ke- sildiği için mum ışığında yapıl- dı. Tam bir gövde gösterisine dö- nü$en muhafazakârların gece- sinde elektriklerin kesilmesi "sabotaj" olarak değerlendiril- di. ANAP îstanbul il başkan adayı Semra Özal dün gündüz listeler üzerinde çalıştı. Gün bo- yu Harbiye Orduevi'nden aynl- mayan Semra özal'a çahşmala- rında, bakanlar Mustafa Taşar, İbrahim Özdemir, Ercüraent Konukman, Güneş Taner, tm- ren Aykut ile tlhan Aküzüm'ün yardımcı oldukları öğrenildi. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'la birlikte olan Semra Ozal'ın hiç- bir delegeyi kabul etmediği göz- lendi. Özal'ı bakanların yanı sı- ra Magic Box Genel Müdürü Tunca Toskay da ziyaret etti. Kongre öncesi liste çalışmalan- nı yürüten Bayan Özal'ı Tos- kay'ın ziyaret etmesi, Toskay'ı yönetim kurulu listesine alaca- ğı biçiminde yorumlandı. Sine- ma sanatçısı Cüneyt Arkın ile eski Bakırköy Belediye Başkanı Naci Ekşi'nin de listeye girebi- lecekleri öne sürüldü. Liberal bir milletvekili bu geüşmeyi, "Semra Hanım az farkla önde ama listeyi hazırlarken yapacak- lan hatalar durumu değiştirebi- lir. Tabanla bağı olmayan kişi- leri listeye koyarlarsa tepki do- ğabilir" diye yorumladı. Devlet Bakanı Ercüment Ko- Dukman da "Bu iş Uç gön önce bitti. Biz artık şov yapıyoruz" L diyerek kazanacaklanndan emin olduğunu söyledi. Bu arada "Siileymancdar" ta- rikatımn Bayan Özal'ı destekle- diği, bu yönde çalışmalar yap- tıklan kaydedildi. İçişleri Baka- nı Abdfikladir Aksu Talat Yıl- maz için çahşırken tstanbul Em- niyet Müdürü Mehmet Ağar sık sık Semra özal'ın yanmda gö- rüldü. The Marmara cephesi Semra özal saat 19.00'da uzun bir araç konvoyuyla Har- biye Orduevi'nden The Marma- ra Oteli'ne geldi. Hayli kalaba- lık, ancak delege sayısııun az ol- duğu belirtilen partililer tarafın- dan büyük tezahüratla karşıla- nan Semra özal, buradaki ko- nuşmasında şunları söyledi: "Sizleri böyle 83 nıhu dediği- miz, birlik ve beraberiik içerisin- de, yanımda gordükten sonra şimdi hakikaten çok mutluyum. ANAP'ın bu sevgi, saygı ve be- raberiik içerisinde yapamayacagı şe> voktur. Bu gece butun ilçe başkanı arkadaşlanmın verdiği isimlerden iistemi oluşturup ya- zacağım. Yann gördüğünüz za- man, tahmin ediyorum çok be- ğeneceksiniz. Daha da önemli- si, ilk başta sizi yanıltan, kafa- nıza yalan >-anlış şeyleri sokan- lar utanacaklar ve sizlerle birlik- te, bu yeni seçilmiş ilçe başkanı ve yönetici arkadaşlarımla bir- likte hep bir arada yeni İstan- bul'umuzu, 2000'li yılların Türkiyesi'ni birlikte hazıriayaca- g«" özaTın "açık büfe"sine büyuk ilgi olduğu gözlenirken bakan- lardan İmren Aykut, Namık Ke- mal Zeybek, Işın Çelebi, Güneş Taner, Mustafa Taşar, Ercüment Konukman, Avni Akyol, Halil Şıvgın, İsmet Özarslan, Cengiz Tuncer, eski bakanlardan Safa Giray, Sudi Tiirel, Necat Eidem, Ercan Vuralhan yer aklılar. Talat Ydmaz'ı destekleyen Hiisnii Dogan ile devlet bakan- ları Mehmet Keçeciler, Cemil Çiçek ve İçişleri Bakanı Abdül- kadir Aksu ise dün Baltalimanı Petrolofısi Tesisleri'nde, bazı il- çe başkanları ile bir araya gele- rek bugünkü kongrede izlenecek "strateji"yi saptamaya çalıştılar. tl başkan adayı Talat Yılmaz'ın da Bakırköy, Küçükçekmece, Fatih ve G.Osmanpaşa ilçe de- legelerinden olusan bir grupla, kongrede izlenecek yöntemi ko- nuştuğu belirtildi. Bu arada Ydmaz'cılann ka- rargâhı Fatih ilçe merkezinde tkinci Başkan Yaşar Karayel, The Marmara Oteli'ne giden ba- zı delegelerin alıkonulduğunu ve odalara kilitlendiğini öne sürdü. Mavi Marmara cephesi Muhafazakârların dün akşam Ataköy Mavi Mannara Resto- ran'ındaki yemekli toplantısı mum ışıklan altında geçti. 3 bin kişilik salonun bin kişilik bölü- Y1LMAZ UMUTLU — Muhafazakârların yemeginde elektrikler kesilince lüks ve mum ışığında yenilen yemek gövde gösterisine döniiştü. (Fotograf: Suat Kozluklu) mü partililerin gecesine aynldı. ancak dün saat 16.00 sıralann- da müessese ilgiüleri ANAP Fa- tih ilçe örgütüne "elektriklerin kesik olması nedeniyle hizmet veremeyeceklerini" bildirdi. ts- tanbul Milletvekili Baki Albay- rak ile Adnan Yıldız toplantıla- rının Semra Özal'ı destekleyen bakanlar tarafından "sabote" edilmek istendiğini ifade ettiler. Toplantıya tstanbul'un 25 Uçe- sinden gelen delegeler imza ata- rak girdiler. Yemeğe katılan de- lege sayısının 371 olduğu belir- tildi. Saat 20.00'ye doğru Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler ardın- dan İçişleri Bakanı Abdttlkadir Aksu, Cemil Çiçek ve Hüsnii Dogan, il başkan adaylan Talat Yılmaz salona geldiler. Bakan- lar ve Yılmaz omuzlarda taşın- dı. Geceye başta Bakırköy ol- mak üzere Adalar, Gaziosman- paşa, Şişli, Kartal ve Yalova ilçe başkanlannın da katıldığı görül- dü. Yemekte ilk olarak söz alan Talat Yılmaz, sık sık alkışlarla kesilen konuşmasında "Otelin lobisİDden çıkmayan avantacüaı nerede? Yetimin hakkına teca- vttz edenler nerede?" dedi. Yıl- maz, devlet olanaklannı kullan- madıklanru savunarak Cumhur- başkanı Turgut Özal'a da "Alnı secdeye değen bir cumhurbaşkanı" olduğu için sa- hip çıktıklarını vurguladı. Devlet Bakanı Cemil Çiçek, heyecanh konuşmasında "Biz mUliyetçiyiz, muhafazakânz. Bu bizim ayıbımız değil, şerefimiz- dir. Miüiyetçilik ve muhafaza- kâriık fıkrinden soyuüanırsa bu bir parti değil, anonim şirket olur" dedi. Devlet Bakanı Mefamet Keçe- ciler de ANAP tstanbul tl Kongresi'nde verilecek karann Türkiye'nin siyasi hayatında ve hükümetin yapısında değişikh'k- ler meydana getireceğini vurgu- ladı. Divan başkanlığı Bugün yapılacak kongrede Özal kanadının Devlet Bakanı tbrahim Özdemir'i divan baş- kanhğına önermesi halinde Yıl- maz kanadının da Husnü Do- ğan'ı aday gosterebileceği kayde- diliyor. Divan başkanlığına iki aday olması durumunda parti tüzüğüne göre gizli oylama ya- pılması gerekiyor. Bugünkü kongreyi Semra Özal'ın kazanmasıyla birlikte '83 Ruhu'nun canlanacağına inananlar da var ANAP'ta ruh camrma seansı FARUK BİLDİRİCt ANAP 3. Olagan İl Kongresi öncesi taraflar arasmdaki gerginlik giderek ye- rini "4 mart kaygısına" bırakıyor. Cum- hurbftşkammn eşi Semra Özal'ı destek- leyenler ile muhafazakâr Talat Yılmaz kanadı kongre sonrasında parti ve hükiı- mette önemli değişiklikler bekliyorlar. Taraflar kongre için çalışmalarını ta- mamladılar. Ve artık "Kim kazanacak" sorusunun yanı sıra "Yann (bugün) ne olacak" sorusu da sorulmaya başlandı. Bu soruya Özal kanadından İstanbul Milletvekili Leyla Yeniay Köseoğlu şu ya- nıtı veriyor: "Semra Hanım kazanacak ve hemen salı günü (5 mart) bu Uç bakan için ANAP grup toplantısında güvenoylama- sı isteyip düşiireceğiz. ANAP grubunda çoğunluk Turgut Ozai'ın adamıdır." Gerçekten de kulislerde Semra Özal- ın il bajkanlığına seçilmesinden sonra Turgut Ozalın 'intikam harekâtı'na giri- şeceği beklentisi yoğun. Hatta tçişleri Bakanlıgı'ndan duşürülecek Abdiilkadir Aksu'nun yerine Avni Akyol'un, devlet bakanlığından duşürülecek Mehmet Ke- çeciler'in yerine de Leyla \eniay Köseoğ- lu'nun getirileceği söylentileri de yaygın. Namık kemal Zeybek'in de Akyol'dan boşalacak Milli Eğitim Bakanlığı'na kay- dırılması söz konusu. KöNGREKULİSÎ Peki, Semra Özal kongreyi kaybeder- ki yazıda da "Çağdaş düşunceyi ve mo- bakan Yüdınm Akbuluk son anda fikir dern yönetimi ilke alan Anavatan Parti- mizin kuruluşundan bugüne kadar ak- tif görev yaptığımı, geceli gündüzlii ça- uşmalanmda Ulkemiz ve partimiz için hiçbir kişisel fedakârlıktan kaçınmadı- ğımı bilivorsunuzdur" diyor. "Sayın İs- tanbul tl Delegesi" başhklı yazıda Bayan özal, ANAP'ın dört ilkesini sıraladıktan sonra "Dinimizi, şahsi menfaatlere alet etmeyen hakiki inançh MUslümanuk ola- rak kabul ediyoruz" görüşünu vurgulu- yor. ANAP'ın bugün Hilton Oteli salo- nunda yapılacak olan il kongresine ki- mileri "ruh çağırma seansı" admı tak- mış. Bugünlerde dilden düşmeyen "83 ruhu"nun Semra özal ile birlikte canla- nacağına inanılıyor. ANAP'ın kuruluş döneminde görev alanlardan eski genel başkan yardımcısı Şadi Pehlivanoğlu da Bayan Özal için kulis yapıyor. "Keçeci- ler ve Hüsnü Doğan ile cennete bile giünera" diyen Pehlivanoğlu etrafında- kilere soruyor:"Politika anayasasının bi- rinci maddeani oknndun mu?" Pehliva- noğlu yanıtı da kendisi veriyor: "Anaya- sanın 1. maddesinde 'politika puştluktur' yazar." ANAP rdminin devamında rol almak isteyen bütün oyuncular İstanbul'a taşı- nıyor. Mesut Yılmaz, Hasan Celal Gü- yorsunuz? Irticaya karşı yazıp çizen siz zel, Hüsnü Doğan ve diğerleri. Ama Baş- değil miydiniz?" se ne olacak? Yanıt ortak: "Deprem ola- cak." Ibreler az farkla Semra Ozal'ın le- hinde, ama Talat Yılmaz'ın kazanma ola- sıhğı da var. Bu durumda kongrenin ip- tal edilmesinden Turgut Özal'ın partiye tamamen el koymasına değin uzanan bir- çok planın devreye gireceği öne sü- rülüyor. Ancak bu durumda partide ve hükümette neler olacağının Turgut özal'ın "tepkisine" göre değişeceği be- lirtiliyor. Semra özal kanadı, kazanacağına o kadar emin ki kongrede dağıtılmak üzere hazırlanan "delege çantalarTnın içindeki doküman ve hediyeler de "Semra Özal" il başkanı seçilmiş gibi. Anahtarhğın üzerinde Semra Özal'ın resmi. Kalem ve çakmağın üzerinde S'mra özal'ın adı, çantadaki en büyük hediye de Turgut Özal ve Semra Özal'ın büyük boy kar- ton kapaklar içerisine yerleştirilmiş renk- li fotoğrafları. "Knrucu Genel Başkanımız" başhğıyla sunulan bu ka- pağın iç kısmında Turgut özal'ın "Hiir düşünce ve serbest ekonomi ilkelerine mutlaka sahip çıkınız. Zira demokrasi- nin yaşatılmasının vazgeçilmez iki temel ilkesi bunlardır" sözlerine yer veriliyor. Dikkat edilirse, ANAP'ın "miHiyetçilik ve muhafazakârlık" ilkelerine değinilme- miş. Semra özal'ın fotoğrafının yanında- değiştirerek İstanbul'a gelmekten vazge- çiyor. Kulisleıde Semra Özal'ın adayh- ğından rahatsız olduğu söylenen Akbu- lut, paıtisinin bu önemli kongresinde or- tada gözükmemeyi yeğliyor. Anlatüdığına göre Akbulut, bir mil- letvekilinin "lsyancı üç bakan istifalannı Hüsnü Doğan'a vermişler, o da cebinde tutuyormuş" sözlerine "Demek ki, on- ların başbakanı Hüsniiymüş" karşılığı- nı vermiş. Özal kanadı Hüsnü Dogan'm genel başkan adaylığını koz olarak kullanıyor. Ama muhafazakâr kanat bu konuya "genel başkanlık koltugu boş değil" ya- nıtını vermekle yetiniyoı. Her iki taraf da birbirlerini yolsuzluk, usulsüzlük, delegelere çıkar sağlamak suçlamalan yöneltiyor. Mehmet Keçeci- ler, bu iddialan yalanlarken kongreyi ka- zanacaklarını söylüyor. Bir gazetede Talat Yılmaz'a ilişkin ha- yali ihracat iddialan sayfa sayfa yayım- lanıyor, yanında Tahran Radyosu'nun Keçeciler ve arkadaşlannı desteklediği haberi yani ANAP içindeki mücadele- nin Semra özal ba>Taktarlığında irtica- ya karşı verildiği havası yaratüıyor. Hatta bir bakan da gazetecilere soruyor: "Aniamıyorum neden bizi desteklemi- POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Yenileşme ve Kimlik Arayışı...ANAP bir yenileşme arayışı içindeyrniş... Eğer Semra Ha- nım, bugün Hilton Oteli'nde yapılacak İstanbul İl Kongresi'n- de başkan olarak çıkarsa ANAP derlenıp toparlanırmış... Ya çıkmazsa? Muhafazakârlar Semra Hanım'a ders verir- lerse ne olacak? Kimse bu hesabı yapmıyor... Semra Hanım, secimi yitırirse İstanbul İl Kongresi geçer- siz kılınabilir. O zaman ANAP'ta kartlar şimdikinden daha açık oynanabilir. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın... Kimi sosyal demokratlar ANAP'taki bu sözde yenileşme- ye -bunun adt kandırmacadır- o denli sıcak bakıyorlar ki in- san şaşınp kalıyor. Gölge genel merkezde, haziran kurulta- yının hesaplarını yapan, çoğu kez de 'sağlamada' şaşıran 'parti içinde parti' kimliğinin önde gelenleri ANAP modası- nı çok yakından izliyorlar. izledikçe, ağızları sulanıyor. Tam sırası olduğunu düşünüp 'pat' diye bir açıklama yapıyorlar — Üçüncü Dünya solculuğunu bırakalım. Cumhurbaşkanı Ozal, hem ANAP'ın hem de SHP'nin gündemini belirliyor. Deniz Baykal ve arkadaşlan, SHP yönetiminde Erdal Inö- nü ile birlikte 22 ay görev yaptılar. iki yıla yakın süre içinde bu ekipte yer alanlar, İnönü'yü partiden sogutup atmak için çabaladılar. Partiye dar kadroculuk üçgeninde hizipçilik mc- deli aşıladılar. Semra Hanım, ANAP'ı yenileştirecek; çağdaş, demokra- tik, liberal bir çizgiye çekecek. Deniz Baykal ise SHP'yi Üçüncü Dünya solculuğundan kurtarıp serbest pazar eko- nomisini ANAP'tan daha iyi uygulayacağını savunacak. Nasıl olacak tüm bunlar? Yanıtını isterseniz biz vereiim: A ^ P 1983'ten beri niz Bey SHP Genei Türkiye'yi 12 Eylül'ün Başkam oiunca... baskıcı yasalarıyla yönete çanakkaie'deönce- yönete bugünlere geldi. dı 9 Truvar enîikierfs! A WAP dönemi ekonomide rasm'dallkhava^iyat- sözüm ona liberajliği rosunun duvariannda- getırdı, ama duşuncede ki özgüriük ve banşı baskı sürdü. Tıyatrolar simgeleyen resimlerin yasaklandl, kitaplar polis silinmesini iste- tnnlttnriı (ficars Poiisier, belediye düşünceye kelepçe yetkililerine şöyle de- VUruldu. SaniHZ bu diier gerçekler çizgisinde -Buresimlerdesi- ANAp iktjdarına fa yası ıçerık bulunuyor, r k m k m a r f i r a r ı hemen siiinsin... çiKmaK, maceracı Belediye yetkiiiieri polıtıkalara 'dur demek, ise diretti: Deniz Baykal'ın deyişiyle — Hayırsilmeyece- (jçüncü Dünya SOİCUİUğu ğız, bu resımlerı ço- fjağildir cuklarımız çizdi. ucynuır. Biliyorsunuz, Ça- nakkale'de 26 Mart 1989 yerel seçimlerini SHP'li İsmail özay kazanmıştı. özay, bir süre önce Cumhurbaşkanı Özal'ı ayak- ta karşılamadığı gerekçesiyle bir geceyarısı görevden alın- mıştı. Niye anlatıyorı-'z bunları? ANAP'ın gerçek yüzünü sergileyebilmek için... 7-8 yaşındaki öğrencilerin çizdiği resimlerde suç öğesi ara- k yan polis, eğer Semra Hanım İstanbul İl Başkanı seçilirse ' birdenbire çağdaşlık çizgisine oturacak mı? ANAP 1983 yılından beri iktidarda. Siyasal iktidar Türki- ye'yi 12 Eylül'ün baskıcı yasalarıyla yönete yönete bugün- lere geldi. ANAP dönemi ekonomide sözüm ona liberalliği getirdi, amadüşüncede baskı sürdü. Tıyatrolar yasaklandl, kitaplar toplandı, kısaca düşünceye kelepçe vuruldu. Sanırız bu gerçekler çizgisinde, ANAP iktidanna karşı çık- mak, maceracı portikalara 'dur' demek, Deniz Baykal'ın de- yişiyle Üçüncü Dünya solculuğu değildir. Baykal, kurultay atağına hazırlanırken şöyle diyor: — Sosyal demokrasinin kendini sadece bir muhalefet ha- reketi olarak görmemesi gerekir. Çağdaş bir sosyal demokrasi hareketi acaba nasıl olacak? Gölge genel merkezde, hizıp oyunlarıyla partiyi iki başlı yöneterek değil elbet. Bu noktadan bakacak olursak, Bay- kal'ın sözleri pek inandırıcı gelmiyor insana. ANAP bitmiş ve tükenmiş. Kendısine yeni bir yüz ararken SHP'de Baykal ve arkadaşları da yeni kimlik arayışına giri- yortar. Bu nedenle ANAP'ta Semra Hanım, SHP'de Baykal'ın ÇH kışları belirli bir hesabın ürünü... Elbet gerçeği görebilenler için... P A R T İ L E R D E M 'Erbakan mektubu' ANAMUR (Cumhuriyet) — ANAP tçel Milletvekili Rüştü Kâzım Yücelen, RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın Suudi Arabistan liderlerine yazdığı mektubu ; RP'lilere göndereceklerini ve gerceğin ortaya çıkacağım söyledi. TBMM Belediyelerdeki Yolsuzluk tddialaruıı Araştırma Komisyonu Başkanı ve Içel Milletvekili Rüştü Kâzım Yücelen, ANAP olarak 26 Mart 1989 yerel seçimlerinde yenilgiye uğramalannı 'şans' olarak (Jeğerlendirdi. 'Sevgi saygı tabanı' ANKARA (UBA) — DYP Genel Başkan Yardımcısı Ali Şevki Erek, gençler ve kadmlara seslenerek "Hangi düşüncede, hangi görüşte olursak olalım, sevgi, saygı ve hoşgörü tabanında birleşmemiz lazım" dedi. Ali Şevki Erek, partisinin Ankara ili kadın ve gençlik işleri komisyonlan seminerinde yaptığı konuşmada gençler ve kadmlardan politikaya ilgi duymalannı istedi. 'Esmer vatandaş' taktiği Kongre öncesinde en çok yayılan dedikodu, delegelere para, telefon, çağrı cihazı dağıtılması, Bağ-Kur borçlarını ödemede kolaylık sağlanması. Bakanlar ve milletvekilleri aracılığıyla yapıldığı anlatılan bu "dağıtıra ve kolaylıklar"a karşı muhafazakârlar şöyle bir önlem aldı: — Aziz kardeşlerim, bütün verilenleri kabul edin. Helal olsun. Ama oyunuzu Talat Yılmaz'a verin. Bu olay İzmir'in bir ilçesinde yapılan belediye başkanlığı seçimlerini anımsatıyor. tlçedeki seçimi SHP'nin kazanma umudu var. Ama sonucu az farkla da olsa "esmer valandaşlar" belirlevecek. ANAP'hlar "esmer >atandaşiar"ın oturduğu mahallede çalışmaya ba^lıyor. Paralar, tencere kapakları dağıtılıyor. Tencereler seçim ka/amlınca verilecek. "Esmer vaUndaşlar"ın bütün verilenleri güle oynaya aldığını gören SHP'liler "Tamam" diyor, "seçimi ANAP kazandı." Seçime bir gün kala SHP seçime tnönü ile yükleniyor. Bir de ne görsünler, bütün "csmer vaUndaşlar" SHP'nin mitinginde. Yine güle oynaya bir slogan atıyorlar: — Yeriz içeriz, oyumuzu vermeyiz. Bakahm, ANAP'Iı delegeler bugün kapağını alıp tencereden olan "esmer vatandaslar'a mı dönecekler, yoksa hem tencereyi hem de kapağını alan "esmer vatandaşlar"a mı? Delege ajanlan Talat Yılmaz ve Semra Özal taraftarları delege avını tüm hızlarıyla sürdürürlerken bir yandan da karşı tarafın karargâhlarını kolluyorlar. Dün Bayan Özal'ın karargâhı olan The Marmara Oteli'nin lobisinde Yılmaz yanlısı dört delegeye rastladık. lsimlerinin yazılmasını istemeyen bu delegeler, "370 oyla biz kazanacağız. Ama çok baskı yapıyoriar" dediler. Içlerinden Malatyah olanı, "Aramayan bir tek Özal kaldı. Belki o da bu gece telefon eder" diye konuştu. "Neden buraya geldiniz" sorusuna verdikleri yanıt ise ilginçti: "Semra Özal burada kendisini destekleyenlere yemekler veriyormuş, yakında seçim olacak, bakalım bu otei bütün halka yemek verecek kadar geniş mi diye bakmaya geldik." Bakandanservis ANAP İstanbul delegelerinin "kongre sefası" bugün bitiyor. Bakan ve milletvekillerinin delegelere "teşrifatçılık" ve "garsonluk" yaptığım duyan bazı Talat Yümazcılar da bir haftadır The Marmara'nın lobisinden çıkmıyorlardı. Dün de iki Yılmazcı delege "son gün hizmetleri"nden yararlanmak üzere The Marmara'nın lobisine gitti. Ortalıkta dolaşırlarken biri diğerini uyardı: — Bir bakan bulalım da bize ça> getirsin. Sonunda buldular. Çaylarını içtiler. Bakan "diğer delegelerie Ugilenmek üzere" izin istedi, gitti. önlerinde çay fincanlanyla otelin lobisinde baş başa kalan delegeler durumdan hoşnut, planlarının ikinci aşamasını uygulamaya koydular: — Bir milletvekili gelsin de _ şu çay boşlannı toplasın. Hesaplar üstüne kaldı Semra Özal'ın yamndan hiç aynlmayan Mustafa Taşar nereden bilsın "Ben de burasının 'Schwarzkopf uyum" deyince, The Marmara'daki tüm hesaplann üzerine kalacağını. ABD'li generalin 'çöl a>ısı' unvanından hareketle Taşar'la ilgili muhtelif benzetmeler yapıldı. Taşar sonunda "Ben ANAP'ın deniz ayısıyım" dedi. Başka bir gazetede de Taşar'ın "Ben otel ayısıyım" dediği yazıldı. Talat Yılmaz'ı destekleyen tstanbul Milletvekili Abdülbaki Albayrak'a dün muhafazakârların karargâhında "Taşar otel ayısıymış" diye anımsattılar. Bunun üzerine Albayrak, The Marmara'nın hesaplarını Taşar'ın üzerine yıkıverdi: —Zaten, bu masrafları kim, nasıl, nereden karşıla>acak diye merak ediyoruz. Taşar, o otelin ayısıysa, hesabı da öder herbalde. The Marmara'nın hesabı öyle birikti ki 'otel ayılığı' o parayı ödemeye yetmez, en iyisi bir 'derphane ayısı1 bulmak herhalde. Tapılacak kadın Başbakanın Teknik Danışmanı Erkal Zenger, Semra Özal cağırmca il kongresine katılmak üzere alelacele İstanbul'a geldi. Yıllardır ANAP kongrelerini seslendiren ve renklendiren Zenger kongrenin açılış müziğini bulmuş: "Tapılacak kadınsın." "Neden bu şarkı" deyince Zenger yanıtlıyor: "Çünkü sen Tanndan sonra tapılacak kadınsın, kongreden sonra başbakaa yapılacak kadınsın " demek bugünkü durumu en iyi biçimde özetliyor.