21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 MAKT1991 CUMHURİYET/15 HAVA DURUMU TÜRKİYE'DE BUGÜN DmtetlMeteorotoıı Işten Genel Uudûr- titf'iKfen ataun bttpya gfire yunkn ku- zqrw doOutasknleriparçalı v«fok bu- — . . - — —__ JU, KMriMİZ, İÇ Aadutı'nuntaajydojust/.Dofr Anado- Ukı.Maı tlfeGfineydoOuAna to'nundofrouya- iç testn*rf Se iç vc Ooflu Anadokrnuı Küaynn yOseUarindi lar- b kanş* yafrnur «• kar f t f M g o t e * . H M SCAKLlât: VUdun taay hnM»- rmta biraz aalac*. «Oer yvtenfe tfe- ftmpok. RÛZGAR Kuay ve taft yin- Jerten ha», «a a n ortj kuvvoM. yur- dun kuartiat ktsimlerinde kuvvaOk» OÖ&flD Adana Aûapsan Adıyaman Afyon Artora Antakya Analya ArMn * M Btftasîr A W 7° Oıyaröatar y 7° 4°&*me B H° 5°Erancan A 10° 0°Ercurum K 0° -5° Estaşettr Y 8° 2°Gazuntep A 18° 8° SıresunA A 17° 5° Gumushane K K 3°-t° Hakön A 18° 6°j«Wrtı B 12° 3°bt>nb(J a y*to w k n p l . Afedantfde g U M s w k)doj, M M dmtoltnmB* yıUa ve poy- rajdan, M Mvmm v» Egrte yer yar &7 kwwfin* saafte »-21. Mamara te Ege* yer yer 27/33 denizmılt hota esecek. Dalga yükseMıOı 05-1.5 Batı Kaıadniz. Marmva ve EgaTde 2-2,5 Ege açıktannda 3-4 m doto- ymda olacak. van GAU'nde hwa: Parçat çok buludu, yafinur ve kar- lalorıpkyafrnuriugeçeçsk RûzolrkiDByvebffiyMenlnhaH.ara sra orta kuvvBÖ» «sea*. GoX küçûk drig* olacak Gfirûş uzakhfr 10 km. yafe anmda 2-4 km dolaymda otacatc Bıngei BttS Bolu Buna ÇmaHole Çonım Dend 8° 2°İzmır 5°-2°Kaıs 4° -2° Kasömonu K K 5° 0°Kaysefl Y 9° 3°Krrklaretı A 12° S*Konya K 4°-r> Kûuhya A 15° 5 1f 8° 9° 0°-&° Mujsa 9° 2°Muş 14° 5°Niğde 6° 4°0fdu 3° O°Ftae 5° -5° Samsun 12° 0°S«rt 7° 4°Snop 17° 6°Snre 0° -6° Tetodaj «° 2°Tratızoıı 8° 0°Tunc«lı 7° 4°U5* 0 ° 1°Van 11° O°Yaıgat 8° fPZ A 17° 6» A W° 4° A 18° 8° A V T K 2°-5" B 11* 1° Y B° T Y 6° 3° Y 8° 3° Y 12° 4° Y P 3° K F O * B 7° 3° Y 6° <• 8° 1° A 11° 0° K 4°-3° K *> 0° Y 5° 2° açıt btıluüıı ,*» asiı A-açık 0-bumnu G-JÛKS* KJart S-ss* Y-ya$™riu OÛNYA'DA BUGÜN Amstentam Y 8° Amnan Atma Be)grad Bertn Bcnt Briiksel Budaptşte B Canavre B 16° Y 12° B 3° B 9° 8 5° B 9° Y Unngrad Londra Madnd Mıbnc Momraaı Mostova Munh tngre Cejayir Ckfda Ftanktai B 19° 0 * Pans Ryad Roma Solya B 0° Y 9" 8 12° Y 10° B 2° B 7° Y -1° B 8° B 4° Y 14° B 5° • Sam Kahıre» Kahn Kbpanhag B 9° A 17° B -2° B 3° B 9 A 18° $ Ty Aviv Tünus va^ova \tenedik Vıyaıu B 3° Y i f y B 7° Mstmtfon Zû* B 3° BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Rize'nin Ikizdere ilçesindeki aynı adlı yaylada elde edilen üstün kaliteli bal. 2/ Veba... Çok eski bir Türk kavmi. 3/ Mik- roskop camı... Kapa- lı bir yerin ısı ayarla- masun sağlayan ay- gıt. 4/ Yemek... 1\ı- tulacak yer. 5/ To- humlarından elde edilen kahveye ben- zeyen tozu gıda sa- nayiinde kullanılan bir agaç. 6/ Asya'da bir ülke... Vilayet. 7/ Dilbügisinde - 'dir* ek-eylemine veriJen ad... lcraat. 8/ Balkan Yanmadası'nda dağhk bir bölge... Avuç. 9/ Müzikte belli bir te- mayı değişik armoni, melodi ve ritm- le süsleyerek yeniden çalrna. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1/ Parlak yüzlü bir ipekli kumaş... Çift direkli yelkenli gemi. 2/ ölen kimsenin vücudu... Kumaş yüzeyin- de ürelim sırasında oluşan düğüm. 3/ Optik kaydırma... Manastırda kapaL bir yaşam süren ve ev- lenmesi yasak olan Hıristiyan din adamı. 4/ Genişlik... Yemi- şinden turşu yapılan gebreotunun bir başka adı. 5/ Manda pas- tırması. 6/ Eski Türklerde ölen kahramanların mezarlarına di- kilen küçük heykellere verilen ad... Bir renk. 7/ Eskiden haber- leşme hi2metlerinde kullanılmış hızlı ve hafıf gemi... Eskrimde bir karşılaşma türü. 9/ Yassı ve dar biçimli metal parça... ölüm cezası. 9/ Karakter... Alçak enlemlerde esen düzenli rüzgâr. 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet Menba suları 3 MART 1931 Belediye Sular müdiriyeti Istanbul şehri sularınin ıslahı için iki senedenberi takip ettiği programı verilen tahsisat nisbetinde tatbik etmektedir. Şehre gelen bent sulannın ıslahı için her sene bir iki bent esasiı surette tamir olunmakiadır. Bu sene de bir iki bent tamir olunacaktır. Bentlerin tamiri çok müfit neticeler vermiştir. Şehre gelen sular bir misli derecesinde artmış ve senelerdenberi kurumuş olan çeşmelere su verilmiştir. Bu meyanda iki sene zarfında Istanbul'un muhtelif yerlerinde 200 küsur çeşmeye su isale olunmuştur. Hatta yeni açılan çeşmeler de vardır. Yeniden su isale edilen çeşmelerin su mecraiarı demir boruya tahvil olunmuştur. Evvelce bu mecralar künklerden yapılmıştı. Belediyenin takip ettiği programa göre tahsisat bulmak kabil olursa bent sulan şehre demir borularla isale olunacaktır. Fakat bu iş için bir kaç milyon liraya ihtiyaç görülmektedir. Belediye bu işi peyderpey yapmagı da faideli görmektedir. Fakat bütçenin müsaadesizliği münasebetile her sene sular için pek az tahsisat verilmektedir. Bu para ancak mevcutlan idameye kifayet edebilmektedir. 30 YIL ONCE Cumhuriyet Barış kuvveti J.Kennedy 3 MART 1961 Cumhurbaşkanı Kennedy, dünyanın bütün insanJar için daha rahat yaşanır bir hale getirilmesi gayretlerine Amerikan vatandaşlarının da katılmalanna imkân verecek bir teşkilat kuracağını açıkJamıştır. Dun geceki basın toplantısında Kennedy teşkilata "Banş Kuvveti" adıru vermiştir. Kennedy'nin ilave ettiklerine göre, gönullülerden teşekkül edecek Banş Kuv-vetinin hiçbir üyesi belirli bir para ahnıyacak, gidecekleri devletin hayat şartlarına göre yaşıyacak, yiyecek ve içecek, onlann lisanını kullanacaktır. Hiçbir propaganda maksadı gütmiyecek. Banş Kuvveti bilhassa öğretme kaabüiyeti ile zirai ve sıhhi sahalarda ihtisası olan her yaşta Amerikalıdan teşkil edilecek. Fakat 21 Uâ 30 yaşlan arasındaki kız ve erkek tercih oiunacaklardır. Kennedy basın konferansında şunları söylemiştir: —"Bugün, az gelişmiş memleketlerin kalkınma hareketlerine yardım maksadiyle bir Banş Kuvveti kunılması talebimi imzaladım ve Kongrenin tasdikine sundum. 500 ilâ 1.000 kadar Amerikan gencinin sene sonuna kadar dış memleketlerde vazifeye gönderilmesini bekliyoruz. Harice gönderilecekler seçme ve kalifiye olacaklardır. Banş Kuvvetinin gaye ve maksadını iyice idrak etmiş gençleri vazifeye dâvet edeceğiz. Banş Kuvveti, ancak az gelişmiş bir memleketin dâveti üzerine yardıma koşacaktır. Bans Kuvveti personeli, harice gönderilmeden önce 5 değişik teşekkülde eğitim ve kurslar görecektir." Kennedy'nin Banş Kuvveti Amerikada büyük bir revaç görmüş ve daha ilk günden ytizlerce kişi vazife almak üzere müracaat etmiştir. Bunlar arasında olimpiyat dekatlon şampiyonu zenci atlet Rafer Johnson da vardır. GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuriylt Sandinistler direniyor 3 MART 1990 Nikaragua'da Sandinistlerle Violeta Chamorro liderüğindeki Ulusal Muhalefet Birliği (UNO) arasında ordu tartışması büyüyor. Nisan ayında yönetime gelecek olan UNO, Sandinistlerin yönetimindeki ordunun etkinliğini azaltmak ve kadrolarda değişiklik yapmak isterken, Sandinistler orduda değişiklik yapılmaması için UNO'yu ilk kez uyardıar. Bu arada ABD Başkanı George Bush, Sandinist yönetime karşı eylemler düzenleyen sağcı Contra gerillalannın yakında silahlannı bırakacaklannı söyledi. T4KTISMA ' Örneklerfne Eleşfiri Yabancılarla evlenmeye gelince, umanm Saym Şenocak bu örnekle "Türk ırkının bozulduğunu" falan kastetmiyordur. Sevginin ve duygusallığm sınır, kültür, din tanımadığıru hatırlatmakla yetineceğim. Sayın Cenudettin Şenocak'ın, "Yoztaşma- da Donıga Ulaştık" başhklı yazısını ilgi ve kuşkuyla okudum. Çağdaş uygarhk denince Batı takJitçüiğirün anlaşılmasını eleştiren ya- zıda, ne yazık ki gercek gereksinimler, kul- türel bilinçlenme ve aydınlanma sonucu or- taya çıkan yeni davranış biçimleri ile kül- tür emperyalizrninin yoğun baskılannın ne- den olduğu biJinçsiz taklitçiliğin birbirine karıştırıldığını fark ettim. önce cinsel özgürlük ve nikâhsız yaşama- ya değineyim. Kanımca bu ikisi değişen eko- nomik yapı, kent yaşamı, çalışan kadının bi- linçlenmesi sonucu kınlan Ortaçağ gelenek- lerinin ve ahlak kurallarının zincirinden kurtulan insanlanmızın bireysel özgürlük- lerini sonuna kadar kullanmak istemeleri, karşı cinsle olan ilişkilerde her tıirlü kura- lın ötesinde doğallığı aramalannın bir gös- tergesidir. "Boyfendli flört" sözünü çıkanr- sak; karşı cinsle duygusal bir arkadaşlık iliş- kisi içine girmek sanırım bireysel özgürleş- menin şimdilik en yaygın biçimini oluştur- makta ve gelecekteki toplumsal şekillenme- nin temellerini atmaktadır. Yabancılarla evlenmeye gelince, umanm Sayın Şenocak bu örnekle "Türk urkıoın bozulduğunu" falan kastetmiyordur. Sevgi- nin ve duygusailığın sınır, kültur, din tanı- madığını hatırlatmakla yetineceğim. Toplumumuzdaki yozlasmayı anlatırken bence asıl üzerinde durulması gereken teh- like, bilinçli olarak yürütülen yabancı dille eğitimin yaygınlastınlması furyasıdu-. Ana- dilimizin uygarhk basamaklanna tırman- mada yetersiz olduğu görüşü, toplumun kendine olan güvenini sarsarak özenti ve takütçiüğe yönehen asıl nedenierden biridir. OĞUZ OKTAY Erenkör/lstanbul *Agaç Yaşken Egilir* Bugün demir parmaklıklar üstünden kaçmanın suç olmadığını, hoş görüldüğünü gören çocuk, yarın birçok kurallara uymayabüeceğine inanır. Giderek kural tarumaz bir tutum içine girebilir. OkuUar, hele öğretimin ilk yıllanndaki okullar, ülkemizin geleceğinde türlü sorum- luluklar yüklenecek olan genç beyinlerin bi- çimlenmeye başladıklan çok önemli eğitim kurumlandır. Bu yüce kunımlann basanh olmamalannın yurt sorunlanm olumsuz yönde etkileyeceği yadsınamaz. öğrenciler bu bilim yuvalannda yalmz "ders" öğrenmekle kalmazlar; toplumsal kurallan, özgürlüklerinin sınırb olduğunu da (örneğin: Yüksek sesle konuşup başka- lannı rahatsız edemeyeceklerini, çevreyi kir- letemeyeceklerini v.b.) öğrenirler. Bunda, öğretmenlerini ve arkadaşlannı örnek alırlar. Şu satırlan, torunumun ilkokuldan çıkı- şını beklerken sık sık tamğı olduğum, beni ve birçoklannı çok üzen bir olay nedeniyle yazdım. Kadıköy ilçesinin Unlü bir lisesinin öğren- cileri, okul bahçesinin büyük bir anayol kı- yısındaki yüksek dernirparmaklıklarmın üs- tünden atlayıp anayola iniyorlar. Aralann- da kız öğrencilerin de bulunması üzüntü- yü bir kat daha arttınyor. öğrencilerin at- ladıklan demir parmakhklann yarunda bü- yük bir kapı ve boş bir görevli kulübesi var. Bu kapının niçin kullamlmadığını sormak hakkunız değil. Ama buna karşıhk, atlama olayı üzerine eğilmek hakkımızdır. Acaba okul yönetimi bu atlamalara en- gel mi olamıyor? Yoksa bunu, üzerinde du- ruJmaya değmez, önemsiz bir davranış mı sayıyor? Bizce bu, hiçbir bakımdan küçümsene- cek ve hoşgörü ile karşılanacak bir olay de- ğildir. Bugün demir parmaklıklar üstünden kaç- manın suç olmadığını, hoş görüldüğünü gö- ren çocuk, yarın birçok kurallara uymaya- bileceğine inanır. Giderek kural tanımaz bir tutum içine girebilir. Böyle olumsuzluklara hiçbir zaman ve hiçbir yerde ilgisiz kalınmaması dileğiyle, okul yönetiminden ve yann ülke yönetimin- de görevler üstlenecek olan değerli öğren- cilerden anlayış bekliyorıu. Ağaç yaşken eğilir. Unutmayalım. RÜŞTÜ ERGUN Ismbilimci (Radyolog) tstanbnl İLAN T.C. BAŞBAKANLIK GAP BÖLGE KALKINMA İDARESİ BAŞKANLIĞI'NDAN Şanlıurfa Bölge Müdürlüğü'nde ıstihdam edilmek üzere mülakatla asağıda belirtiien unvan-nitelik ve şartlara haiz sozlesmeh eleman alınjcaktır. ADETNlTELlKLERUNVAN l.tnşaat Mühendisi 1 2.Endustri Mühendisi 1 3.Çevre Mühendisi 1 4.Ekonomi/tşletme elemanı 1 5.Şehir Plancısı 1 6 Muhasebe elemanı 1 Sulama-drenaj konularında tecrübeli Produktivite, fizibilite, yer seçimi, üretim konularında tecrübeli Katı atık, su antma ve çevre etkı değerlendirilmesi konularında tecrübeli. Genel ekonomi, turizm ekonomisi, planlama, işletme konularında tecrübeli. Ekonomi bölümü mezunu, satınalma, ambar, ayniyat konularında tecrübeli ADAYLARDA ARANILACAK ŞARTLAR 1. Adayların 4 yıllık fakülte veya yüksek okul mezunu veya denkliği YÖK tarafından onaylanmıs yabancı yüksek öğretim kurumlarından mezun olmaları. 2. Ingilizce bilir, 3 yıl deneyimü. 3. Erkek adayların askerlik hızmetini yapmış olraaları. 4. Bölge içinde seyahat edebilecek nitelikte olmaları. DİĞER HUSUSLAR J. Adaylar fotoğraflı özgeçmışlerini dilekçelerine ekleyecektir. 2. Müracaat 14 Mart 1991 tarihi. saaı 17.00'ye kadar Köroğlu Caddesi Karlı Sokak No: 59 Gaziosmanpaşa-Ankara adresine doğrudan yapılacaktır. 3. Mulakat aynı adresıe 15 Mart 1991 tarihinde saat 10.00'da yapılacaktır. 4. Adaylar varsa; niıeliklerinı belırten belgeleri mulakat anında yanlannda bulunduracaktır. Basın: 20313 LISKUR SURUCU KURSU Devreler: HaftaSonu; 2 Mart Hatla Içi: 4 Mart KADİKÖY (Söğûtlüçeşme Cami yanı) 349 18 24-349 18 25 336 02 06-336 02 79 Alman Filolojisi mezunundan yetişkinlere ALMANCA- İNGİLİZCE 136 08 86 T.C. RİZE SULH ÇEZA MAHKEMESİ HÜKÜM ÖZETİ 1989/310 Esas 1990/190 Karar Hâkim: Salih Deniz Erensoy, 18296 Y.İşleri Müd. Saniye Kırmızaaltın, 623 Davacı: K.H Sanık: Aynur Çolak/Emir Osman oğ. Zakire'den 1936 Rize Mer- kez Kaplıca Mah. nufu. kay. aynı yerde oturur. Suç: Gıda Maddeleri Tüzüğû'ne muhalefet Suç tarihi: 30.9.1989 Gıda MaddeleriTuzüğü'ne muh. suçundan sanık Emir Osman OJ. Zakire'den 1936 D.lu, Aynur Çolak hakkında mahkememizden ve- rilen 14.6.1990 taritüi hükmü ile neticeten 32.000 TL. ağır para ce- zası ile cezalandmlmış ve aynca TCK 402/1 maddesi gereğince saıuğın cürme vasıta kıldığı meslek, sanat ve ticaretinin üç ay müddetle tati- line ve aynca TCK'mn 402/2 maddesi gereğince imalatbanesiu'n ye- di gün müddetle kapatılmasına karar verilmiştir. Hüküm özetimn bilahare sanıktan tahsil edilmek üzere Izmir, ts- tanbul ve Ankara'da tirajı 100.000'in üzerinde bulunan gazetelerden birinde va mahalli gazetelerde ilanına. hükum özeıinin ilan işlemi ve kapatma işlemlerinin yerine getiril- mesi için Rize C. BaşsavcıhgYna tevdiine dair verilen iş bu hüküm özeti kesinleşmiş ilamdan aynen alındığı onanır. 11.2.1991 Basın: 20603 İLAN ÇAYERALAN KADASTRO MAHKEMESİNDEN Davacı Hazineye izafeten Çayualan Mal Mudürlügü tarafından Da- valı Bekir Karaaslan mirasalan aleyhine mankernemize açılan Tespit ve Tescil davasının yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara ka- ran gereğince: Tüm aramalara rağmen tebligata yarar açık adresi tespit edileme- yen davalı Bekir Kaıaaslan Mirascılanndan olan Muradiye Karaas- İan, trfaniye Karaaslan ve Züleyha Karaaslan'a dava dilckçesi ile birlikte duruşma gününü bildirir mesruhath davetiyenin ilanen teb- liğine karar verildiginden, Davacı Hazine temsilcisi tarafından Çayı- raian ilçesi Iğdeli köyü hudutlan dahilindeki İğdelidere mevkiindeki 2850 parsel sayılı, tğdelilere mevkiindeki 2841 parsel sayılı, İğdelide- re mevkiindeki 2843, 2844, 2846, 2848, parsel sayıfı taşınmazlara yö- nelik olarak Mahkememizin 1987/63 esasında kayıtlı dava dosyasına davaya karşı sebep ve delillerini yazılı olarak 15.5.1991 günü saat: 09.45 e kadar bildirmeleri veya duruşmaya gelerek davaya karşı se- bep ve delilleri hususunda beyanda bulunraalan aksi halde yargıla- maya yokluklannda devam olunacağı ve karar verileceğî hususu davalı Bekir Karaaslan mirasçılanndan olan Muradiye, Irfaniye ve Zuley- ha Karaaslan'a ilan tarihinde 24. 2.1965 tarihli dava dilekçesi ile bir- likte duruşma gününü bildirir meşruhatlı davetiyenin tebliğ yerine kaim olmak üzere 3402 sayılı kadastro kanununun 28. maddesi ge- reğince ilanen tebliğ olunur. Basın: 45830 MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI GAZİANTEP DEFTERDARLIĞFNDAN İŞYERt KAPATMA DUYURUSU Asağıda adı ve soyadı belirtiien işyeri, belge düzenine uymaması nedeniyle Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 354. maddesi uyannca 1990 yıh içinde birinci defa 3 gün, ikinci defa 5 gün süre ile kapaül- mıştır. İŞYERİ KAPAT1LAN MÜKELLEFİN Adı, soyadı veya unvanı: Ramazan Erdoğan Işyerinin unvanı: Tuhafiyeci Adresi: Karatarla Camii Yam No: 6 Kapatma nedeni: Belge düzenine uymaması Duyurunun kanuni dayanagı: Bu duyuru 213 sayılı Vergi Usul Ka- nunu'nun 5. maddesi hukmü ile aynı kanumın 182 sıra No'lu genel tebliğ gereğince kesilmiştir. Basın: 20709 İLAN ARSİN KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1986/13 ' Davacı Hüseyin Yıldız tarafından davalılar Temel Ustaömer ve ar- kadaşları aleyhine açılan Tapulama Komisyonu kararlarının iptali ve tescil davasının yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara ka- ran gereğince, Davacı tarafından mahkememize açılan iş bu davanın dava dilek- çesi dahıli davalı Huseyin Avni Ustaömer'e yapılan tüm aramalara rağmen tebliğ edilemediği anlasıldığından davalının duruşma gunü olan 22.3.1991 tarihinde bizzat duruşmaya gelmesi veya kendisini ve- kille temsil ettinnesi, geimediği veya kendisini vekille temsil ettirme- diğı takdirde duruşmanın gıyabında yapılacağı ve dava dilekçesinin 7201 sayılı Tebligat Yasası'nın 29. maddesi gereğince davalı Hüse- yin Avni Ustaömeroğlu'na tebligaı yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın:45825 ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ Aydın Çubukçu'yla Söyleşi: (4) ANARİIkCezaevlerindemi Kuruldu? İstanbul Tabip Odasr Başkanı Prof. Dr. Selçuk Apak'ın kı- sa mektubu, çok sevindırdi beni. Mektup şöyleydi: "Sn. Mustafa Ekmekçi, Cumhuriyet Gazetesi, Cağaloğlu-istanbul. Sağiık çalışanları sorunlannı ele alan köşe yazılanntzı dik- katle izliyoruz. Savaş nedeniyle evlerinden, işlerinden apar topar toplanan 4000'e yakın sağiık çalışanının nasıl bir peri- şanlık içinde yaşadığını belirten ve bunu sağlıklı biçimde ele alan tek köşe yazarı olarak size istanbul Tabip Odası ve tüm meslektaşlarımız adına teşekkür ederiz. Ümidimiz ve arzumuz, bu aydınlatıcı ve dolayısıyla sağiık işçilerinin haklarını koruyucu yazılarınızın devamıdır. Saygı- lanmızla." Güneydoğu'ya apar topar gönderilen ve ortalıkta bırakılan sağınların, bacılann, tüm sağlıkçıların sorunlanna eğilmek- le, bir gazeteci, yazar olarak görev yaptığım kanısındayım. Gidenlerin bir özellikleri daha vardır, benim sezdiğim, bun- ların çoğu bizim okurlarımızdır. Cumhuriyet'in okurlarını yü- züstü bırakabilir miyiz hiç? Bu konuda elimde bilgiler çoğaldı. Selim Ölçer'in 26 şubat günü, Cumhuriyet'te çıkan yazısını kaçırdıysanız, bulup okuyun. ilginçşeyler bulacaksınız. Prof. Selçuk Apak'ın mektubu, geç elime geçti; belli ki benim An- kara'da çalıştığımı bilmiyorlar. Konuya eğilen tek köşe yazarı ben değilim Emin Çölaşan da yazdı; kimsenin rtakkını ye- mek istemem... Aydın Çubukçu'ya sordum: — Peki, dendi ki, cezaevlerine ruhbilimciler (psikologlar) gidecek, bilmem neler olacak; o uygulama nasıl? Böyle bir şey var mı? — 1980-85 arasında uygulandı; psikolog olsun, psikiyat- rist olsun, hatta, uzman psikiyatrist düzeyınde Malatya'da bir adamcağız vardı, o olsun; bunların görevi, idarenin uygula- maları karşısında, mahkûmun takındığı ve takınacağı tavn ön- ceden kestirmeye çalışmaktan ibarettir. Yani mahkûma yardımcı olmaktan çok, idareye yardımcı personeldir bunlar. Herhangi bir sorun olursa, sorun olur falan, çözmeye çalış- maz. Ama onun ruhsal durumunun nasıl değerlendirileceği hakkında, "idare"ye bir görüş bildirir. "Şöyle davran ", "Böy- le davran" diye. Yani "Az döv..", "Çok döv!", "Böyle davran", yahut "Müşahade hücresinde yatmasın da koğuşta yatsın!" Buna karar verirken psikiyatriste yahut psikoloğa danışılır. Uy- gulama buydu. Yani onun sorunlarıyla ılgılenmek, biraz da- ha iyileşmesine, hapishanede daha biraz soluk alabilir durumda olmasına hizmet etmek gibı şeyler yapmadılar bu insanlar... Öğretmenler geldi; "İlle de din dersi okuyacaksın!", "Eee, okumuyorum!", "Okuyacaksın!" ûkumayan tesllm edilirfa- lakaya! Çok insan... — Siyasi hükümlüler için de aynı şey söz konusu mu? — Tabii. tabii... Malatya, sırf siyasi cezaeviydi, 85'e kadar. Ondan sonra adi mahkûmlar gelmeye başladı... istiklal marşı, din dersi, yemek duası! İşte ne bileyim; mühendisi var, kim- yageri var, var var... Bunlara lise düzeyinde sosyoloji dersi, yurttaşlık bilgisi dersi, bunlar... Giren, kendi ruhundan kay- beder, girmeyen sopa yer! İkisinden birini seçmek zorunda- sın. Ya gireceksin, orada nlzami şekilde oturulacak, böyle ders dinlenecek, ne anlatılıyorsa. Ders dinleme falan değil; sabah, öğle, akşam, işte yemek duası yapılıyor, İstiklal mar- şi söyleniyor günde 3-4 kez. Ya buniarı yapacaksın, ama so- pa yemeyeceksin ya da "Buniarı yapmiyorum kardeşim!" diyeceksin. sopa yiyip rahat yatacaksın! Müşahadede bizim durumumuz oydu. - ...•»n>n>vi -tin.iustt — Malatya'da? — Malatya'da müşahade hücresinde ben 25 yıl kaldım; bunların hjçbirini yapmadım. Fazla sopa yemedim. Yani ben Ertuğrul (Kürkçü) falan gibi, "eskiler" dedikleri kişileri, attı- lar bir kenara, dövmediler de ilgilenmediler de. Ama yanı- mızdaki çocuklar her gün, her saat sopa yediler. Bence, kendimin sopa yemesinden çok daha acı verici bir şey. Bu- na dayanmak çok güç. Gözünün önünde gelip, alıp bağırta bağırta falakaya yatırıyorlar, hakaret ediyorlar. — Kimler yapıyor bunu? Gardiyanlar mı? — Gardiyanlar, müdürler! Şöyle ilginç bir şey vardı; Ma- latya cezaevinde, bir MSP'Iİ, bir MHP'li, bir sosyal demok- rat, bir de Atatürkçü müdür, dört tane müdür, böyle özel olarak siyasi görüşleri seçilmiş, bir tane de başmudür vardı; dört yardımcı, bir başmudür; tıpkı ANAP kurulmadan önce, ANAP'ın kombinezonunu orada gördük. Dedik ki: — Bu ANAP, gerçekten cezaevini yönetme anlayışı ney- se, ona göre kurulmuş! Türkiye'yi yönetmek üzere kurulmuş diye esprisini yapmıştık. Bunların hepsi aynı şeyi yapariar, ama hani "solcuyum" diyen adamcağız da sana sopayı ba- sar; gerçi, sağcısı da gelir sopayı basar. Ama biraz dilinden anlar. Ögüt verirken, kendi kavramlannı kullanır çocukların. Yönetimi kolaylaştırıcı bir yönü vardı, yaşamı da zorlaşiırıcı. İyice içinden çıkılmaz hale getiriyordu. Tabii, Mamak, Diyar- bakır vs. gibi değildi Malatya. Oralar birer cehennemdi! * • • Hacı TÖ, Kaya Toperi'nin ağzından, Cumhuriyet'in bir ha- berini yalanladı. Yalanlanan haber, 28 şubat günü çıkan, Özal'ın "Böyle hükümet olmaz" dediğine ilişkin haberdi. Ya- lanlamayı duyan Torbalı Belediye Başkanı Ertan Ünver: — Allah dedi, Cumhuriyet'in tirajı artar; açıklama buna ya- rar! Uluslararası ödül kazanmış bir bilim adamı 1983 yılında uluslararası bir toplantıya sunulan bildirisinde, "By-Pass'ın karşı belirtileri" konusunda, bir yerde özetle şöyle demişti: "Bazen narkoz ve benzeri zehirlenmelerde cortex (beyin kabuğu) ile limbik (kenar) sistem arasındaki, dolayısıyla dü- şüncelerle duygular arasındaki göreli uyum bozulur. Cortex ile limbik sistemi arasındaki kopukluğun en dramatik örne- ği, kişinin kendi kimliğini algılayamaması ile ortaya çıkan de- personalisation (kişilik parçalanması) olgusudur. Bazı uç du- rumlarda ise görülene inanma yerine, inanılanı görme biçi- minde bir karışıklık yaşanır." DUYURU Bakanbğujuza bağlı Sağiık Meslek Liseierinde görevlendirilmek üze- re universitelere bağlı Hemşirelik Yüksek Okulu mezunu olup halen Devlet Memuru Statüsünde çalışanlar arasında naklen tayin yolu ile meslek dersleri öğretmeni alınacaktır. 1. Müracaat edeceklerde anınacak şartlar: a) Universitelere bağlı asgari 4 yühk Hemşirelik Yüksek Okulu me- zunu olmak, Devlet Memuru Statüsü'nde çalışıyor olmak ve adaylı- ğı kaidırılmış bulunmak, b) Sağiık dunımu bakımından sakat sayılmamak, aynı zamanda kekemelik, ileri derecede görme ve isitme kaybı gibi sağiık yönOn- den öğretmen olmayı engel özüru bulunmamak. 2. Başvumlar: Bakanlığımız Sağiık Eğitimi Genel Müdürlüğü'ne tayin olmak is- tedikleri listedeki uç okulu belinen bir dilekçe ile aşağıdaki belgeler- le birlikte müracaat edeceklerdir. Listede bulunmayan yerlere yapılan müracaatlar dıkkaıe alınmayacaktır. a) Mezuniyet belgesim'n aslı ve tasdikli sureti. b) Tam teşekküllü devlet hastanesinden alınacak, "Her Bölge ve fklim Şartlannda" çalışabileceğini belgele>'en "öğretmen Olur" ka- yıtlı Sağiık Kunılu Raporu, c) Kurumlanndan çalıştıklannı gösterir yazıb belge, 3. Miiracaata ilişkin bilgiler: Müracaatlar en geç 15.3.1991 Cuma günü mesai bitimine kadar Sağiık Eğitimi Genel Müdürlüğü'ne bizzat veya posta ile yapılacak- tır. Müracaatlar ilanda belirtiien okullara, ihtiyactan fazla olması ha- linde o okul için yarışma imtihamna tabi tutulacaktır. 4. Alama tşlemleri: Müracaat edenlerin, ilanda belirtiien yerlere mUracaatlardaki is- teklerde dikkate alınarak Personel Genel Müdürlüğü'nce atamalan yapılacaktır. Müracaat edenler; Bakanlık Tayin Nakil Yönetmeliği'n- de belirtilen bölge sistemine göre hizmet sürelerini doldurmadan ta- yin talebinde bulunulamayacaktır. Müracaat edenlerin atanacakları yerler hakkında bilgiler fl Sağiık Müdürlüklerinden temin edilebilir. Basın: 20693
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle