12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 HABERLER 9 ARALIK 1991 HUKUKÇU GÖZÜYLE BULENT TANOR Demokratikleşmenin Hukuk Stratejisi Demokratikşleşme niyeti, kamu hukukumuzda yeniden ya- pılanmayı gûndeme getirmiş bulunuyor. Hukukta yenilenme, 'Türk Perestroikası"nın artık ilk yakalanacak halkasıdır. Bu- nun hukuki stratejisi ne olmalıdır? Şimdi, başta karma hükümet olmak üzere, siyasal-kamusal hayat içindeki kurum, kuruluş ve kişilerin önündeki düğüm noktası budur? Bu önsorunun belkemiği, anayasa ile yasalar arasındaki ilişkilerdir. Anayasada değişikliğe gidılmediği, daha doğru- su yeni bir anayasa yapılmadığı ya da yapılamadığı sürece, yasa değişiklikleri yoluyla hangi alanlarda nerelere kadar gi- dilebılecektir? "Demokratikleşmenin hukuk stratejisi" soru- nu burada yatıyor. Bir anayasanın demokratikleşme ve insan haklarını ger- çekleştirme çabaları önünde bir engel olarak dikilmesi, ana- yasacılık tarihinde bir Anayasa değişikliği sonınunu göz ardı etmek nasıl yalışsa, "Anayasa değişmedenhiçbirşey yapılamaz" yolundaki "ya hep ya hiç"çi tutum da isabetsiz olur. garibedir, ama bir olgu olarak da karşımızda- dır Garibedir; çünkü li- beral dünyada anaya- sal demokratikleşmeyı ve insan haklarını en- gellemek kpin değil, ko- rumak ve kollamak için var olmuşlardır. Ama bizdeki engel- leme bir olgudur; çün- kü TSK patentli ana- yasanın esas işlevi, normal hukuk zekasına sahip bir toplum- da yasalar ya da kararnamelerte yapılamayacak haksızlıkla- rı mümkün, meşru ve hatta zorunlu kılmak olmuştur. 10 yıl- lık uygulama ve cendere bunun canlı tanığıdır. 1982 Anayasası'nı daha ilk günden başlayarak aşındıran, giderek iyice çaptan düşüren esas neden buradadır; yani di- kilen üniformanın Türkiye'nin bedenine dar gelmesidir. Yeni giysi ve sivil terzi ihtiyacı bu yüzden kendini dayatmıştır. Bugün gelinen nokta, 1982 Anayasası'nın çağdışılığını za- manında saptamak ve sergilemek yerine, "bir de uygulamaya bakalım", "yargı kararlarıyla durum düzelebilir" ya da "ulus- lararası hukukun üstünlüğüne güvenelim" şeklindeki bek- lentiler içinde olmanın da bir yarar sağlamadığını ortaya koy- muştur. "Anayasa değişikliğine gitmeden yasalar eliyle iyi- leş(tir)me" penceresi de yeni bir avuntu mudur? Bugünkü krıtik sorun artık yukarıdakıler değil, budur. Bu sofuya ise toptan ve genelgeçer bir yanıt verılemez. Anaya- sa değışıklığı sorununu göz ardı etmek nasıl yanlışsa, "Ana- yasa değışmeden hıçbir şey yapılamaz" yolundaki "ya hep ya hiç"çi tutum da isabetsiz olur. Bunun için yasalar ve anayasa hükümleri arasındaki ilmik- lerı her konuda ve hukuk mantığını da örselemeden ayrı ay- rı tarama gereğı vardır. Bunların bazılarına değinmek, bu sü- tunun ilerki haftalardaki ayrıcalıklı konularından olacaktır. IDP 3. OLAĞAN KURULTAYI Edibali de RP'den kopıııa aşamasında Erbakan'ı eleştiren Edibali, 'hakkıyla ortaklık yapılmadığı' için az milletvekili çıkardıklarını, Türkeş'in ittifaktan aynlmakta haklı olduğunu söyledi. Edibali, IDP'ye döneceklerini ima etti. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosn) — Islahatçı Demokrasi Partisi'nin (IDP) 3. Olağan Kurultay'ında, RP "ittifakta- ki sunimiyetsİ2İigi"nden ötürü eleştirildi. Eski Geneı Başkan ve RP Kayseri Milletvekili A>- knt Edibali, ittifakın yeni par- ti ve ortak program oluşturul- masını içeren bir protokolle desteklenmemesi durumunda "RP'den kopacaklan" mesajı- nı verdi. IDP'nin 3. olağan kurultayı dun Bulvar Palas Oteli'nde ya- pıldı. Kurultayda genel baş- kaniığa Talat Nevruzoğlu geti- rilirken Edibali'nin oluşturdu- ğu listedeki adaylar da MKYK ve Merkez Disiplin Kurulu üye- liklerine seçildiler. Kurultaya faaliyet raporu- nun okunmasından sonra katı- lan Edibali, yoğun alkış ve "Ii- derimiz Edibali" sloganlanyla karşüandı. Daha sonra söz aİan Edibali, ağırhklı olarak ittifa- îan geçmişi ve geleceği üzerine konuştu. Yasalann engelleme- si ve kendisinin de RP'den mil- letvekili olması yüzünden böyle bir "emanetci kurultaja" gidil- diğini anımsatan Edibali, itti- fakın bir protokol çerçevesin- de sürdürülmesinden yana ol- duğunu söyledi. Edibali, "Işin yalanına ciippemizi verdik, ger- çegine hayaümızı vermekte te- reddiit etmeyiz" diye konuştu. Sözlerıni RP ve Erbakan'a yönelik eleştirilerle sürdüren Edibali, "hakkıyla ortaklık yapılmadığı" için daha fazla milletvekili çıkanlamadığını söyledi. "Sembolik" olarak kurulan ittifakın "adam gibi" sürdürülmesi gerektiğini kay- deden Edibali, "Ittifakı miiesseseleştireliBi" diye konuştu. Seçimlerden sonra bütün ça- balanna karşın Erbakan'a ula- şamadığıru kaydetti. Hazırladığı bir protokolûn TUrkeş tarafından imzalandığı- nı, Erbakan'dan ise "ses çıkmadığını" belirten Edibali, Türkeş'in ittifaktan ayrılması- nın "dognı" olduğunu ifade erti. İnsan Hakları Haftasıyarın başhyor Çifte standarda 4 dur' denecek tç Potitika Servisi— İnsan Haklan Derneği (İHD) "İnsan Haklan Haftası" etkinliklerini yann saat 11.30'da Sultanahmet Meydanı'nda düzenlenecek ba- sın toplantısıyla başlatıyor. "tn- san haklan büinci ve mücadele- saoi daha ilerflere götttnnek, bu yöndeki çifte standartlara 'dur' diyebilmek" amacıyla düzenle- nen etkinliklere yann akşam Ka- dıköy Caferağa Spor Salonu- nda gerçekleştirilecek "İnsan Haklan Gccesi" ile devam edilecek. Hafta kapsamında çarşamba akşamı Beyoğlu Sineması'nda, kaçınlarak öldürulen Halkın Emek Partisi (HEP) Diyarbakır Ö Bşakanı Vedat Aydın anısına dia gösterisi yapüacak, ardından Filipinli yönetmen Lino Broc- ka'nın "Özgürlük Savaşcılan" adlı fdmi gösterilecek. Perşembe günü Mülkiyeliler Birliği'nin Kuruçeşme Lokali- nde yapüacak olan "İnsan Hak- lan Açısından Uluslararası Standartlar" başlıkn paneic nu- nuşmacı olarak Dr. Semih Ge- malmaz, Doç. îbrahim Kabaoğ- lu, Prof. Yücel Sayman, Dr. Sungur Savran katılacaklar. Ay- nı gün "Özgürlük Savaşçılan" fılmi Pendik Belediye Kültür Merkezi'nde de izleyicilere su- nulacak. Pazar gûnü, Mülkiyeliler Bir- liği Kuruçeşme Lokali'nde sekiz ayn konuda forum gerçekleşti- rilecek. "Çabşma yaşamı", "Te- rörie mücadele", "Çevre ve sag- lık", "Çocuk ve gençtik", "Sanat ve kültür", "Kadın", "Cinsel tercih" ve "Ulnsal haklar" ko- nularmda yaşanan hak ihlalleri dinleyicilerin katüımıyla tartı- şılacak. Pazartesi günü Beyoğlu'nda yapılacak "İnsan Haklanyla ln- sanlar Yürüyüşü" ile son bula- cak hafta boyunca Alman Kül- tür Derneği'nde Yılmaz Güney filmleri, Cağaloğlu Basuı Müze- si'nde "1990-91 Yıh Yasaklı Ki- tap ve Dergj Sergüi" izlene- bilecek. Devlet Bakanı Barutçu, TBMMBaşkanı Cindoruk'a tazminat davasında ısrarlı Rumar kavgası surüyor'tşimi kendim görüröm 9 Devlet Bakanı Barutçu, Başbakan Demirel ve Devlet Bakanı Çağlar ile tartışmanm bitirilmesi yönünde bir görüşmesi olmadığını belirterek "Ben şahsi meseleme kimseyi karıştırmam. Kendi işimi kendim görürüm" dedi. GÜNSELİ ÖNAL ANKARA — TBMM Başka- nı Hüsamettin Cindonık ile Devlet Bakanı Ömer Barutçu arasındaki "kumar kavgası" su- rüyor. Cindonık aleyhine tazmi- nat davası açmaktan vazgeçme- diğini belirten Barutçu, Başba- kan Siileyman Demirel ve Dev- let Bakanı Cavit Çagfaur ile "tar- Uşnuuun bitirilmesi" yönünde bir görüşmesi olmadığını bildi- ren Barutçu, "Ben şahsi mese- leme kimseyi kanstınnam. Ben kendi işimi kendim goniriım. Partiye zarar vermeyecek şekil- de hareket ederim" dedi. Barut- çu, "Sayın Cindonık ile tartıs- manız sona erecek mi?" sorusu- na, Cindoruk'un kendisi için söylediği "Sakıta (düşmüş ola- na) söz söylenmez" biçiminde- ki cümleyi yineleyerek karşıhk verdi. -4 Barutçu, dünkü gazetelerde yayımlanan haberlerde, "Başba- kan Demirel'in istegi üzerine Cindonık aleyhine açacagı 20 milyar liralık tazminat davasın- dan vazgeçebilecegini" söyledi- ğinin arumsatıknası ve kesin ka- rannı verip vermediğinin sorul- ması üzerine şöyle dedi: "Ben, 'Tazminat davasından vazgeçebilirim' demedim. Basın toplantısında söyledigim şeyler var. Onnn dışında herhangi bir yoruma girmek istemiyorum. Ben partinin içinde büyiidiim. Partidyim. Partinin mücadek- sini yapan bir insanım. Partime en nfak bir nacize, en ufak bir zarar geltnesini istemiyorum. Kamuoyu, taraflan anlamıştır. Bnnun dışında bir şey söyle- Demirel'in, Devlet Bakanı Çağlar araahğıyla kendisinden "taröşmayı bıtinnesini" isteme- diğini belirten Barutçu, "Tekrar ediyonun, yaptıgun basın top- lantısı dışında kimseye bir açık- lama yapmadun. Kimse benim- le göıüsmedi. Giıya, Cavit Bey benimle gönişmâş... Ben şahsi mesckme kimseyi karıştırmam. Mizacun, karakterim, yapun bu- na mösait degil. Kimseyi kanş- Urmam mesdeme. Ne Cavit ÖZAL'I UĞURLADI— TBMM Başkanı Cindoruk.Cumhurbaşkanı Özal'ın Senegal gezisi sırasında yerine vekalet edecek. Cin- doruk'un Cumhiırbaşkanı vekili olduğuna ilişkin kararname Resmi Gazete'de yayımlandı. (Fotoğraf: AA) İslam Konfemnsı zirve toplantısı bugün başhyor Ozal Senegal'e gitti Çaglar'ı ne başkasını kanştın- nm. Benim şahsi meselemdir ve partiye zarar vermeyecek şekil- de hareket ederim. Ben soyleye- ceklerimi basın toplantısınd^ söyledim. Söylenecek başka bir şey de yok zaten." Barutçu, "Sayın Demirel ile bir görüşmeniz oldu mu?" so- rusuna da şu karşılığı verdi: "Konu abartılıyor" "Hayır olmadı. Sayın Demi- rel bu kadar devlet işi içerisin- de, benim şahsi mesdemle mi ü- gUenecek? Konu biraz abartıb- yor. Sayın Demirel bn konnyla hiç meşgnl degil. Yani, Tttrldye^ nin bu kadar devlet işi varken, benim şahsi meselemle Sayın Demirel nicin meşgul olsun ki?" Konunun bütunüyle kişisel sorunu olduğunu ve başka hiç kimseyle bir ilgisi olmadığını vurgulayan Barutçu, dün bir ga- zetede yer alan ve "Bir grup DYP milletvekilinin basın top- lantısından sonra Anadolu Kıı- lübü'nde bir durum degertendir- mesi yaparak Cindornk'n eleştirdiklerine" ilişkin haberle ilgilı olarak da şunları söyledi: "Anadolu Kulübü'ndeki top- lanüdan Uç haberim yok. Yakm arkadaşlanmın prada bir top- lanb yapıp yapmadıklarnu da bilmiyornm. Ben entrika sev- mem. Beni seven arkadaşlanm kendi aralarında bir şeyler soy- luyorsa, yapıyorsa, ona da bir şey soyiemem. Ama bununla ke- sinlikle alakam yok. Bilgim da- hilinde degil. Ben detaaberiga- zeteden okudum. Ama bir araş- tınaa ihtiyacı duymadım. Ben kendi işimi kendim görürüm." Barutçu, "Sayın Cindonık ile tartışmanm sona erdirecek mi- siniz?" sorusunu, "Saluta söz söylenmez" diye yanıtladı. Yerel secimler ANKARA/DAKAR (Cumhuriyet) — İslam dünyasından 45 ulkenin en üst düzeyde katılacağı islam Konferansı örgütü zirvesi, Senegal'ın başkenti Dakar'da bugün başhyor. Zirvede Türkiye'ji temsil edecek Cumhurbaşkanı Turgut Ozal, beraberinde Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin ve Dışişleri Bakanhğı'ndan kalabalık bir teknisyenler gnıbu ile Senegal'a gitti. Ozal ve heyetleri taşıyan özel uçak, yerel saatle 16.15'de Dakar Yoff Havaalam'na indi. özal, havaalanında Senegal Devlet Başkanı Abdou Diouf tarafından törenle karşılandı. Törenden sonra özal, liderlerin ikamet edeceği ve zirvenin düzenleneceği Kral Fahd Konferans Merkezi'ne gitti. özal, bugün başlayacak İKÖ zirvesinde bir konuşma yapacak ve toplatıya katılan liderlerde ikîli görüşmelerde bulunacak. özal, 13 arahkta Türkiye'ye dönecek. Cumhurbaşkanı özal, Dakar'a giderken uçakta gazetecilerle sohbet etti, iç ve dış sorunlara ilişkin görüşlerini açıkladı. PKK terörüne değinen özal, terörun geriletilmesi gerektiğini, aksi halde Turkiye'nin büyük problemlerle karşılaşacağını vurguladı. Alınacak tedbirler arasında güvenlik önlemlerinin önde geldiğini kaydeden Özal, bilhassa işkence iddialan yüzünden, güvenlik güçlerinin görev yapmakta zorluk çektiklerini söyledi. Özal, "Bütün dünyada polis bu işleri bizimkinden daha sert yapıyor" dedi. özal, Türkiye-AT ilişkileri konusunda görüşlerini acıklarken Sovyetler ve Avrupa'da meydana gelen son değişiklikler yüzünden, Türkiye'nin AT üyeliğinin zora girdiğini beüitti. Bağımsızlık ilan eden birçok ulkenin Turkiye'nin önüne geçtiğini söyledi. Özal, Kıbns sorununa değirürken "Kıbrıs için göriişmeleri 649 çerçevesinde sürdürseydik makul isteğimizi alırdık. Tahminim, ABD, Kıbns işini BM'ye ve Avrupa'ya bırakacak, işler daha da zorlasacak" dedi. 12 aralığa kadar sürecek olan zirvede Kıbns sorunu Ankara'mn en ağırlıkh olarak uzerinde durduğu konular arasında yer alıyor. Ankara bu konuda kabul edilmesini istediği bir karar tasarısını zirvenin hazırhklarını yapan siyasi komiteye cuma günü sundu. Ankara'mn zirvede aynca Batı Trakya'daki ve Bulgaristan'daki Türk azınlıklarınm durumunu da gündeme getireceği belirtüiyor. Dakar'da Türk heyetinin uzerinde duracağı ve Cumhurbaşkanı özal tarafından da konuşmasında dile getirileceği kaydedilen bir diğer konu ise özellikle Ortadoğu'ya yönelik bir "güven ve güvenlik mekanizmasının" oluşturulması Cindoruk: yasa teklifi gelsinbakalım ANKARA (AA) — Cumhur- başkanı veküi ve TBMM Başka- nı Hüsamettin Cindoruk, yerel ara seçimlerin her yıl haziran ve *kasım aylannda yapılmasını ön- gören yasa teklifini onaylayıp onaylamayacağına ilişkin soru üzerine 'gelsinbakalım..' dedi. Cindoruk, Cumhurbaşkanı özal'ı Senegal'e uğurladıktan sonra Esenboğa Havaalam'n- dan aynurken bir gazetecinin, kesinleşmesi halinde önümüzde- ki günlerde bazı yerlerde yapı- lacak belediye başkanlığı secim- lerini de erteleyecek olan yasa teklifıne ilişkin sorusuna, 'Da- ha henüz komisyonda, gelsin bakalım...' yanıtım vermekle yetindi. TÜRKİYE'NİNSTRATEJİK ÖNCELÎKLERİSEMPOZYUMUNUN ARDINDAN Bütün yollar dış Türklere çikü RUŞEN ÇAKIR Mülkiyeliler Birliği İstanbul Şubesi ve tstanbul Mülkiyeliler Vakfı'nın 5-7 aralık tarihleri ara- sında tstanbul'da düzenledıği "Dış Politika ve Ekonomi Açı- sından Türkiye'nin Stratejik Ön- celikleri Uluslararası Sempozyumu" genel olarak sa- mimi bir havada geçti. Bu-'ün konuşmalar dönüp dolaşıp Sov- yetler Birliği'ndeki Türk cumhu- riyetlerine vardı. Başta Cumhur- başkanı Turgut Özal ve DSP Ge- nel Başkanı Bülent Ecevit olmak üzere birçok politikacı birer stra- teji uzmanı gibi sakımmsız ko- nuştular. Diplomatik dilden epey uzak bir şekilde çok çarpıa tabİiller yaptüar, ilginç senaryo- lar ürettiler. Türkiye'nin stratejik perspek- tifler geliştirme ihtiyaç ve açlı- ğını gidermede önemli bir kat- kı olan, farkh göruş ve deneyim- lere sahip yerli ve yabancı çok sayıda katıîımcıyı bir araya ge- tiren sempozyumu BBC editör- lerinden Andrew Mango ile de- ğerlendirdik. İstanbul doğumlu olan Mango, uzun yıllar BBC Türkçe servisini yönetti. Halen "Turkey Confıdental" adü bir Andre» Mango: Türkiye, dış Türkler uzerinde ancak dünya işbirliği içinde çok taraflı projelerin bir tarafı olarak etkin olabilir. Bunların gerçekleşmesi için dünya sermaye piyasalardan para çekmek gerekir. Bunlar muazzam teknolojiye dayanır. Bu teknoloji de Japonya, Avrupa ve Amerika'davar. bulten çıkartıyor ve çeşitli üni- versitelerde dersler veriyor: — Sempozyumu nasıl deger- lendiriyorsunuz? MANGO — Konuşmacı sayı- sı çoktu. Bu tür toplantılara ye- ni fikirler öğrenmekten ziyade hangi fikirlerin egemen olduğu- nu öğrenmek için katüıyorsu- nuz. Bu sempozyumda en çok Sovyetler Birliği'ndeki Türk cumhnuriyetleri uzerinde durul- du. Avrupa'dan söz edilirken he- men bu konuya atlamldı. Bir oturum Ortadoğu'ydu, ama ko- nu dönüp dolaşıp yine Türk cumhuriyetlerine geldi. — tki farklı yaklaşım vardı. Biri Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın çizdigi, Mesut Yılmaz ve Cengiz Çandar'ın takip ettiği "Türkiye'nin tum geleneksel dış politikasından annıp, Batı per- spektifli ataklık" yanlısı çizgu ikincisi de geleneksel çizgiden gelen temkinli bakış açısı. MANGO — Evet, bu fark ediliyordu. Mesela benim tebli- ğim geleneksel çizgideydi. Daha atak yaklaşımlar soz konusu ol- duğunda, ben daima "Bunun mah'yeti ne kadardır? Türkiye acaba bu yatınmları yapabilir mi" diye düşünüyorum. Türki- ye oralarda, ancak dunya işbir- liği içinde, çok taraflı projelerin bir tarafı olarak etkin olabilir. Çünkü bu projelerin büyük kıs- mı korkunç pahalı. Bunların gerçekleşmesi için dünya serma- ye piyasasından para çekmek gerekir. Bu projeler muazzam teknolojiye dayanacak. Bu tek- noloji Japonya, Avrupa ve Amerika'da var. — Dolayısıyla Bülent Ecevit- in dile getirdiği "Batı'dan ba- ğımsız ilişkiler geüştirme" fikri size rasyonel gelmiyor. MANGO — Ecevit'in bu söz- leri çok dikkatimi çekti. Benim söylediklerimin tamamen tersi. Teorik olarak rasyonel olabilir, ama pratikte bunun hiçbir im- kâm yoktur. Tek dünya pazan içinde herhangi bir gnıbu tercih etmenin hiçbir imkânı yok. — Benzer bir şekilde AT üye- liğine tam bir altematif olarak gösterilmese de omegin Karade- nk Ekonomik İşbirliği Bolgesi (KEÜ3) gibi bölgesel oluşumlar öne çıkartıldı. Bunlann gerçek- leşmesiyle Türkiye'nin AT üye- liginin de kolaylasacagı iddia edildi. MANGO — Bu da hiç rasyo- nel değil. Bulgaristan, Roman- ya, Ukrayna, Rusya Avrupa'ya bakıyor. Bunların başlarını çe- virip birbirlerine bakmalan ben- ce imkânsızdır. Galeri • Atölye 132 64 26 . 13O 21 87 BAHAR KOCAMAN KİŞİSEL RESİM SERGİSİ 6 Aralık-30 Aralık 1991 Atıvc Sok Yu\a Apt \o 8/2 SANAT MERKEZI Te^vıkıve Tel 136 15 18 3 - 24 \ralık 1991 1100-1800 Resim Sergisi IsöklalCaddesH! Be>t)^u-lsanbul TH-15216 98 MUSTAFA P1LEVNELI G A R A N T İ S A N M C A L E R İ S I EL SANATLARI Yılbaşı hediyelik Eşya sergisi Yer: Beyoğlu Olgunlaşma Sılonunda Tarih: 7-21 Aralık Hergun 10 00-19.30 arası AKDENİZ RESİMLERİ ORHAN TAYLAN 1SKASIH-14 ARAUK I H < 1 Levent S Jün Sok. No. 14 170 03 62 M u k a d d e r K ı r m ı z ı Resim Seıgisi 4-25.\ıaltk 1991. lU iPazargönkn dışındji * \bnca Modem Sanat Galerish *-T.< ValıkonağıCaddesı NÛ 117/2 Nışanuşi lstanbul 'Rl 1303980 TÖBANK SANAT GALERİSİ 5 9 K A S I M - 1 S A B A U K 1 9 9 1 ZİYA ERALP Fotoğraf Scrgiıi I6bon< Beyoğlu Şubev lıhkbl Cod 50 Toksım Uianbul Tel U 3 28 30 Sergı, Cumori«,-Polor 6nm6o hergun 10 00 - 18 00 urou geîılsbıür BEN/VDAM MEHMET PESEN Resim Sergisi 16/KASIM/1991 14/ARAUK/1991 >MÜ CaMesı 220/ m «tata 81300 Kı«M Tri (1)34697 M (1| 34S B9 43 GRUP FIYZA MJMDA* NEZİHE taAMOĞLL MEKAL MÜLU CETLAN MLTll. O2I_FW HEKSEK 07K * StHIfLA ŞAHIN 4TATIAA A?I7t» MEJtKLZl 10 ARALIK - U AKAUK 'Hak ârama' belgesi • İZMİR (ANKA) — Uluslararası Avukatlar Birliği'nin bu yıl ağustos ayında Meksika'da yapılacak toplantısında kabul edilen kısa adıyla "Savunma Şartı" ya da "Hak Arama özgürlüğü Şartı" belgesi 10 aralık Dünya tnsan Haklan Günü'nde İstanbul Barosu'nda imzaya açüıyor. tzmir Barosu Başkanı avukat Sabri Kurt, konuya ilişkin vaptığı açıklamada, Izmir Barosu adına 10 arahkta lstanbul'a giderek kendisinin de imza koyacağı belgenin, her bireyin hak arama özgürlüğüne boyut getirdiğini vurguladı. Başta istanbul, Ankara ve tzmir olmak üzere tüm barolann imza koyması beklenen Uluslararası Avukatlar Birliği'nin bu belgesinde, her bireyin hak arama özgürlüğünü kullanırken sorgu ve yargının her aşamasında avukatını bulundurma hakkı getirildiğini ifade eden Kurt, her avukatın da savunma hakkını bağunsız yürütme olanagını rahatlıkla kullanabikceğini söyledi. DYP vitrinine yeni isimler • ANKARA (ANKA) — TBMM'nin oluşması ve hukumetin kurulmasıyla DYP Başkanlık Divanı'nda boşalan yerler için Genel Idare Kurulu'nda önümüzdeki günlerde seçim yapılacak. DYP Genel Sekreterliği ve 3 genel başkan yardımcılığı yeni isimlerle takviye edilirken TBMM Başkanı seçilen Hüsamettin Cindoruk'un koltuğunun boş bırakılması bekleniyor. Genel Idare Kurulu, boşalan yerleri secimle doldurmak üzere en geç 15 gün içinde toplanacak. Hüsamettin Cindoruk'un geçen yıl yapılan kongre öncesi siyasete dönmesi ile oluşturulan genel başkan başyardımcıhğı dışında kalan tüm görevlere GtK içinden yeni isimler gelecek. Ozal'ırı istifası yalanlandı • ANKARA (UBA) — ,^ Haftalık olarak yayımlanaa . 2000'e Doğnı dergisi Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın istifa edebileceğini öne sürdü. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kaya Toperi ise "Ne öyle bir havası var gördüğünüz gibi ne de niyeti" dedi. Derginin bazı söylentilere ve "yakm çevre" yorumlanna dayanarak yaptığı yorum hakkında görüşlerini açıklayan Kaya Toperi, kendisine mal edilmiş bazı sözlerin yanlış algılanmış olabileceğini belimi. SHFde Zana sonınu askıda • ANKARA (UBA) — SHP'nin HEP kökenli milletvekilleri L^yla Zana ve Hatip Dicle ile ilgili belirsizlik devam ediyor. Genel Başkan Erdal Inönü'nün istemine karşın istifa etmeyen Zana ve Dicle, SHP grup toplantılanna da katılmıyorlar. Kumbaracıbaşı Mo8kova <> da • MOSKOVA (AA) — Maliye ve Gümrük Bakanı Sümer Oral ile Bayındırlık ve tskân Bakanı Onur Kumbaracıbaşı, dört günlük bir ziyaret için dün akşam Moskova'ya geldiler. Bakanlar, bugün Moskova'daki Uluslararası Ticaret Merkezi'nde başlayacak Türk İhraç Ürünleri Fuan'nın açılışım yapacaklar ve çeşitli temaslarda bulunacaklar. Oral ve Kumbaraabaşı, perşembe günü Türkiye've dönecekler. nıilletvekili Önder öldti • tç PoUtika Servisi — lzmir eski milletvekillermden Av. Kemal önder dün tedavi gördüğü lzmir özel Sağlık Hastanesi'nde öldü. Cenazesi bugün ögle namazını müteakip Izmir Alsancak Hocazade Camü'nden kaldırılarak Karşıyaka Çiğli Mezarlıgı'nda toprağa verilecek. Eski milletvekili Av. Kemal önder evli ve ild çocuk babasıydı. Başbakan Süleyman Demirel de önder'in vefatı dolayısıyla eşi Ayla Önder'e bir başsağlığı mesajı gönderdi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle