Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/12 PAZAR KONUĞU 17 HAZİRAN 1990
Ispanya Sosyalist İşçi Partisi'nin kuramcısı ve eski Eğitim Bakanı JoseMaria Maravall
Terorü meclisteki ittîfak önleditspanya, 1970'lerin ortalannda demokrasiye geçtikten sonra,
1980'lerde demokratik rejimi sağlamlaştırdığı gibi Avrupa'nın en
hızla büyüyen ekonomilerinden biri haline geldi. İspanyol Sosyalist
Partisi'nin iktidan altında 1986'da AT'ye üye olan İspanya, şimdi
zengin bir demokrasi ülkesi.
İspanyol Sosyalist îşçi Partisi'nin kuramsal çahşmalanyla tanınan
merkez yürütme kurulu üyesi, 1982-88 arasmda eğitim bakanı ve
halen Madrid Üniversitesi öğretim üyesi olan Profesör Jose Maria
Maravall, Araştırma Servisi Şefimiz Şahin Alpay ile İspanya'da
demokrasiye işlerlik, ekonomiye verimlilik kazandırılması,
aynbkçı teröriin büyük ölçüde yenilgiye uğratılmasında sağlanan
başanlar ve demokratik sosyalizmin sorunları üzerine konuştu.
SOYLES1 ŞAHİN ALPAY
lym Maravaü, tspanya 1970'lerin orta-
lannda yaklaşık kırkyüsüren bir diktatörlükten
sonra demokrasiye geçti; 1980'lerde demokrasisi-
ni sağlamlaştırdığı gibi ekonomik alanda önentli
gelişme sağladı. 1980'lerin ortalanndan bu yana
İspanya en hızlt büyüyenAT ülkesi Bugün İspan-
ya'yı zengin bir demokrasi ülkesi olarak tanımla-
mak olanakk Bu başanyı mümkün kılanetkenler
arasmda sizce en önemli olanlan hangileri?
Sanınm İspanya'dadiktatörlüğün sonunu ge-
tiren başlıca unsur, tspanyol toplumuna egemen
olan fîkir ve değerler oldu. Çok büyük bir değiş-
me gösıeren, modern velaik toplum ile otoriter ve
muhafazakâr rejim arasmda büyük bir mesafe
doğmuştu. DiktatörlUğü yıkan da bu mesafe ol-
du. Kurulan yeni rejimin istikrar kazanmasında
ise en büyük rolü, demokrasiye geçişin ilk yıllann-
da izlenen siyasal güçler ve partiler arasmda uz-
laşma, mutabakat (concensus) ve işbirliği politi-
kası oynadı. Yeni anayasanın yapılmasmda siya-
sal güçler arasmda işbirliği ve nasıl bir anayasaya
ihtiyaç olduğu konusunda vanlan mutabakat, de-
mokratikrejiministikran açısmdan tayin edici ol-
du. Aynı mutabakat, 1970'lerin sonlannda be-
nimsenen ekonomik önlemlerin uygulamaya
konmasında da hayati bir rol oynadı. Siyasi ve
ekonomik alanda uzJaşma, İspanya'nın yaşamın-
da dramatik bir değişmenin gerçekleşmesini sağ-
ladı.
W^KRBÎspanya'nın başanlannın ardındayatan
temeletken olarak İspanyoltoplumundasağlanan
uziaşma ve mutabakatı vurguluyorsunuz Bu uz-
laşmanın siyasi güçler ve partiler yanmda çıkar
grupian, öncelikleemekvesennayeanısındakiiliş-
kileri de kapsadığı söylenebilir mi?
Evet, büyük ölçüde öyle oldu. Bu, aşırüığı dış-
layan bir mutabakattı. İspanyol toplumu modern,
dolayısıyla kutuplaşmamış bir toplumdu. Muta-
bakat bütün toplum ve özel olarak da işçi hareketi
tarafından desteklendi. İşçi hareketi demokrasi-
ye geçişe ve sonraki siyasi istikrara büyük bir kat-
kıda bulundu. Demokrasiye geçişin başındaniti-
baren sosyal paktlara girme konusunda kararlıy-
dı. 1977'dekiMoncloaPaktlan, 1979'da, 1981'de,
1984'teyenilendi. Bu sosyal paktlaryada toplum-
sal anlaşmalar İspanyol siyasetinin önemli bir hal-
kası oldu.
tlarsürüyor mu?
Biçimi değişti. Demokrasiye geçiş bir ekono-
mik kriz ile aynı zamana rastlamıştı. O koşullar-
da, 1977,1979ve 1981 paktlan genel, global pakt-
lar niteliğinde oldu. Ekonomik durum düzelip ko-
şullar iyileşince genel paktlan sürdürmek güçleşti.
Kısmi paktlara, ücretler, işsizlik sigortası, emek-
liJik hakları ile sırurlı sözleşmelere geçildi.
WKKtKtâÇokmerakedilen birkonu, tspanyolde-
mokrasisinin askerlerisivilotoriteye tabi kılmayı
nasıl başardığı? Bu başan nasılsağlandı?
Bu bağlamda iki hususadeğinebilirim. Bunla-
nn birincisi, İspanya'da demokrasinin alternati-
Fı olmayışıdır. Askerlerin politikaya kanşmaları
halinde İspanya Baü dünyasının geri kalanmdan
tecrit olma durumuna düşecektir. Böyle bir mü-
dahaJe ülkenin ekonomik kalkınmasını engelle-
yeceği gibi giderek toplumsalçatışmalara yol aça-
caktır. Bunun için îspanya'da askeri bir rejimin
olabilirliği yoktur. tspanya'da askeri bir diktatör-
lüğün yaklaşık 40yıl sürdüğünü vedahada devam
ettiği takdirde İspanya'yı tam bir kararüıkta bıra-
kacağının çok iyi anlaşıldjğını dikkatealmalısınız.
Tayin edici bir rol oynayan diğer husus, güçlü
httkümettir. Bir demokraside askerlerin rolünün
ne olduğu iyice tanımlanmış, bu rolün iç siyasete
her türlü müdahaleyi kesinlikle dışladığı acıklıkla
belirlenmiştir. İspanya'dahalkın çok kesin bir şe-
kilde demokratik rejimin yanında yer aldığını da
unutmamalısınız. Ne yurttaşlar ne de kral, orduya
baş aktör rolünü tanımıştır.
m^KKtmOrdunun sivilotoriteyetabikılınması için
alınan kurumsal önlemler olmadı mı?
Demokrasiye geçişin ilk yıllannda, hükümet-
lerin yeterince güçlü olmadığı, sırurb çoğunluk-
lara dayandığı yıllarda, askerler arasında huzur-
suzluk yaygmdı. İlk seçimlerin yapıldığı 1977 yı-
lından 1982'ye değin kaynaşma sürdü. Bildiğiniz
gibi 1981'de bir darbegirişimi oldu. 1982'den son-
ra, güçlü bir hükümetin işbaşına gelmesinden
sonra siyasal koşullar değişti, askerlere manevra
alanı kalmadı. Bu arada ordunun son komuta
mercii olarak krala bağlı olmaktançıkıp hüküme-
te, başbakana bağlanması önemli bir kurumsal re-
form oldu. Bu reform, silahü kuvvetlerde devlet
içinde devlet olma heveslerini tümüyle sona erdir-
di. Askerlerin organik özerkliğine son verdi.
İspanya'da ordu arük devlet içinde devlet degildir.
Yalnızca krala karşı sorumlu, bağımsız birgüç ol-
maktan çıkmıştır. Ordu sivil yönetime, halk ira-
desine bağımlıdır.
^BKHBazt yorumculanıgöreİspanya'dasosya-
list hükümetin NATO konusundaki politikasınt
değiştirmesi, askerlerin sivil otoriteye bağlanma-
sındaönemlirol oynadı. Buyorumlarakatılırmı-
sınız?
Hayır, bunun önemli bir rolü olduğunu sanmı-
yorum. İspanya muhafazakâr hükümetin kara-
nyla Mayıs 1982'de, yani sosyalistleri iktidarage-
tiren seçimlerden önce NATO'ya girdi. Sosyalist-
lerin NATO'da kalmanın daha doğru olacağına
karar vermeleri dört yıl aldı. Bu kararı halkoyla-
masına sundular ve halkın desteğini aldılar. Söz
konusu 4 yıl içinde orduda bir huzursuzluk görül-
medi. Ordu anayasal rolüne bağlı kaldı. Görevi-
nin ülkenin savunmasmı ve dış guvenliğini sağla-
mak olarak açık bir şekilde tanımlanması halin-
de, orduyu kışlada tutmak kolaylaşır.
WmtmmFakat partiniz 1982'de İspanya'yı NA-
TO'dançıkaracağınısöyleyerekiktidarageldi, öyle
değilmi?
Partinin bu konudaki görüşü, NATO üyeliği
konusundaki kararı halkoylamasına götürmek-
ti. Sosyalistlerin başlangıçta bu konuda net bir gö-
rüşü yoktu.
Muhafazakâr hükümet İspanya'yı NATO'ya
soktuğu zaman sosyalistler buna karşı çıktılar,
çünkü İspanya uzun yıllar tecrit edilmiş bir du-
rumdaydı. Bir Batı ittirakının üyesi hiç olmamıştı.
Banhlar ashnda İspanya'daki diktatörlüğe olduk-
ça olumlu yaklasıyorlardj. Sosyalist Parti, Bau sa-
vunmasına kaulniak konusunda bir yükümlülük
duymadı, çünkü o sıralar Avrupa Topluluğu ile
görüşmelerde bir ilerleme sağlanamıyordu. Do-
layısıyla ATnin dışında kalarak NATO'ya girmek
saçma görünüyordu. Öte yandan İspanya'yı NA-
TO'dançıkarmak yalnız ülke için değil, başka ül-
keler için de sorunlar yaratacak gibi görünüyor-
du. Bunun için 1982 secimlerinde sosyalistler NA-
TO konusunun halkoylamasına götürülnıesini sa-
vundular. Halkoylamasma gelindiğinde de NA-
TO'da kaiarak suyu dalgalandırmamamn daha
akıliı olacağı sonucuna vardılar. Bunun yerine
îspanya'daki Amerikan askerlerinin azaltılması,
İspanya topraklannda nükleer silah bulundurul-
maması ve Madrid yakznındaki Amerikan hava
üssünün kaldınlmasıyla yetindiler.
^•••fbmmz/rc izlediği ekonomi politikalan
konusunda dabir haylipragmatikveesnek oldu-
ğu görülüyor. İktidarageimeden öncedevletçiliği,
PAZAR
KONUĞU
JOSE MARİA
MARAVALL
tspanyol Sosyalist Isçi Partisi'nin (PSOE) Merkez
Yönetim Kurulu Uyesi ve 1982-88 arasmda tspanya
Eğitim Bakanı olan Profesör Jose Maria Maravall,
1942'de Madrid'de doğdu. Madrid Üniversitesi 'nde
hukuk öğnmımi gördıikten sonra, aynı üniversitede
hukuk doktorası yaptı Franco diktatörlüğü altında
önce 1964'te öğrendliği sımsında, sonra I969'da
öğretim uyeliğine henüz başladığmda üniversiteden
iki kez kovuldu. Bir burs kazanarak Ingıltere'ye gıtti
Oxford Üniversitesi'nde sosyoloji dalında ikinci bir
doktora yaptı; sosyoloji dersleri verdL 1974'te
Sosyalist Parti'ye üye oldu. 1978'de İspanya'ya döndü
veMadnd Üniversitesi'nde sosyolojiprofesöru oldu.
1979'da PSOE"nin Merkez YurütmeKurulu uyeliğine
seçildi. Bu görevini sürdürmekte olan Maravall,
eğitim bakanlığmdan aynldıktan sonra üniversiteye
döndü. Bu arada 1986-89 arasında birdönem
milletvekilliği yaptu
konımacılığı, birçeşit Üçüncü Dünyaahğı vurgu-
layan bir ekonomi felsefesi egemendi İktidara
geldiktensonrapartiniz. tutariıolarakpiyasaeko-
nomisiağırlıklı ve ülke ekonomisini dışa açan bir
politika izledL İspanyabiryabancısermayeakımı-
na uğradu Bufelse/e ve tutum değişikliğini nasıl
açıklıyorsunuz?
Parti, iktidara geimeden önce tutum değiştir-
meyebaşlamıştı. 1979'da, seçimlerden üç yıl ön-
ce, uzun süren iç tartışmalar sonucu bu değişiklik
gerçekleşti. Böylece sosyalistler 1982 seçimlerine
korumacı olmayan, AT ile bütünleşmeden ve eko-
nomide Iiberalleşmeden yana bir programla gir-
diler. Neden? Sanıyorum, korumacüığın ekono-
mik kalkınmayı garanti etmediği; ulusal serma-
yenin ekonomik büyümeyi, tam istihdamı, sosyal
refahı sağlamaya yeterli olmadığı; sosyal refahın
ve firsat eşitliğinin gerçekleştirilmesinde kapaü
değil, açık ekonomilerin daha başanlı olduğu Batı
Avrupa sosyal demokratlarırun ortak bir görüsü-
dür. İspanya çok uzun süren bir otarşi ve koruma-
cılık, ekonomik tecrit döneminden geçti ve bunun
sonuçlan hiç de iyi olmadı... Ne ekonomik geliş-
me açısından ne de sosyal eşitlik açısından.
WKBHELPartınizhakkmdakigözlemlerden biri, iç
bölünmelerin, hiziplerin, farklı kanatlann bulun-
madığt birparti oluşu,. Doğru mu?
Evet. İspanya Sosyalist Partisi, hizipler teme-
linde örgütlenen bazı sosyal demokrat partilerden
çok farklı. Birliğe çok önem veren bir partidir.
3unu nasıl başardtnız?
Sosyalist hareketin tarihindeki iç bölünmelerin,
hem ülke hem de parti için çok zararh sonuçlan
oldu. îspanya 1930larda çok kısa süren ve drama-
tik bir yenilgiyle kapanan bir demokrasi deneyi-
mi geçirdi. Demokrasinin ayakta kalamayışının
temel nedenlerinden biri, Sosyalist Parti'nin için-
deki bölünmelerdi. Bu bölünmenin bir daha tek-
rarlanmaması koiusunda kararlıyız. Birliği sağ-
layan ikinci faktör, gıiçlu liderliktir. Esas sorun-
lann paninin dışında olduğu, partinin ekonomik
geri kalmışlık, demokrasinin güçsüzlüğü, ulusla-
rarası alanda tecrit olunmuşluk gibi sorunlarla
başa çıkabilmek için birlik halinde olması gerek-
tiği bilincini de ekleyebiliriz.
tinizde "eski"görüşlerisavunan kim-
seleryok mu? örneğin, tspanya'ya büyük capta
yabancı sermayegelmesine, bunun ülkenin emper-
yalistler tarafından sömürülmesi demek olduğu
gerekçesiyle karşı çıkanlaryok mu?
Emperyalizmden kaçınmak ve aynı zamanda
yabancı yatınmlanreddetmemekmümkündür.
Yabana sermayeye karşı çıkmak İspanyol yurttaş-
lannı cezalandırmak anlamına gehY. Çünkü
İspanya'nm teknolojik gelişmesini sağlamanın tek
yolu, ülke dışında geliştiriJen teknolojileri almak-
tır. Yatınmlann yeni ve ileri teknoloji getirmesi-
ni; mallann yalnızca dağıtımının değil, üretimi-
nin de yapılmasım şart koşabüirsiniz. Kendinizi
hem koruyabilir hem de yabana sermayeden ya-
rarlanabiÛrsiniz.
\ATye üyeliğin tspanya'mn ekonomik ge-
lişmesiüzerindeçok olumlu birrolü olduğu ilerisü-
rülüyor. Bu gorüşlere katılıyor musunuz?
Olumlu etkisi oldu, ama bazı sorunlan da be-
raberinde getirdi. İspanyol ekonomisinin büyü-
mesiyle ATye girişin aynı zamana rastlaması bü-
yük ölçüde bir rastlantıdır. İspanya 1982 sonun-
dan 1985 ortalanna kadar süren bir ekonomik
uyum ve yapılanma döneminden geçti. 1986 ba-
şında İspanyaAT'yegirdiğinde ekonomik büyü-
me başlamıştı. AT'ye giriş ekonomik büyümeyi
daha sağlam bir temeledayandırdı, ama yılda yüz-
de5 büyümebaşlamıştı. Otarihten bu yana İspan-
ya'nın büyüme hızı öteki AT ülkelerinin yüzde 2
üzerinde. Bu bakımdan sonuçlar olumlu. Ancak
AT üyeliği ticaret dengesi açısından sorunlar da
doğurdu. Tüketim arüşı üretim aıtışının da üze-
rinde olduğundan, tüketim fazlasımn dışandan
karşılanması gerekiyor v dış ticaret açığı doğu-
yor.
^••••Aîzmu sektöründeetkinliğisağlamakiçin
hayliçabaharcadığınız biliniyor. Bualandakide-
neyimleriniz nedir?
İspanya'da toplam istihdamm yaklaşık yüzde
30'undan sorumlu olan kamu işletmelerinin bü-
yük bölümü, iflasa sürüklendikleri için Franco
döneminde kamulaşünlan özel şirketlerden oluş-
maktadır. Büyük kayıplarlaçalışan buîşletmeler
ne büyümeye ne de sosyal refaha katkıda bulunu-
yor; bütçeden sağlanan sübvansiyonlarla; sağhk,
eğitim gibi alanlardan kesilen kaynaklarla ayak-
ta tutuluyordu. Piyasa koşullanna göre çalışabil-
meleri için kamu işletmelerinin çok dahaetkin bir
şekilde işletilmeleri, üretim tekniklerini geüştir-
meleri, daha kaliteli mal üretmeleri, istihdam faz-
lasını azaltmaları gerekiyordu. Bu yöndeönlem-
ler alındı. Bu arada hisse senetlerinin bir bölümü
özel sektöre satildı. Işten çıkanlan 70bin dolayın-
da kişiye meslek eğitimi ve iş bulana değin geçim
yardımı sağlandı.
^nBMPurtinizeyöneltilen eleştirilervar. Ekono-
mik istikrar ve büyüme sağlandı, ama bunun ağır
sosyalbedelleri oldudeniyor. İspanya'da hâlâyüz-
de 17dolaymda işsizlik var. Seçmendesteğiningi-
derekazalması da buna bağlanıyor. Bu konuda ne
düşünüyorsunuz?
İşsizlik, hükümetin bir numaralı sorunu.
1985'te, yüzde 22 dolayından 1989'da yüzde
16.2'ye kadarindi, ancak yine deAvrupa'daki en
yüksek oranlardan biri. İşsizliği doğuran neden-
lerden biri, Türkiye'de olduğu gibi nüfus aıtışı.
18-25 yaş arası nüfus 2000 >ıhna değjn artmaya
devam edecek. Bu arada, 1960vel970'lerdeBatı
Avrupa'da çalışan 3 milyon dolaymdaki İspanyol
işçisinin yaklaşık yarısı ülkeye geri döndü. öte
yandan demokrasiye geciş ve sosyalistlerin iktida-
ra gelmesi, birçok kadımn iş sahibi olma hakkın-
dan yararlanmasına yol açtı. Kadmlar daha bü-
yük oranda iş hayatina katılır oldu. Bütün bu ya-
pısal etkenler işsizlik sorununa katkıda bulunu-
yor; ancak işsizlik azalmaeğüiminde. Ekonomik
büyümeyi sürdürmekten başka bir çözüm de yok.
WKKKtMİspMnya'da, Bask aynlıkçı terör örgütü
ETA'ya karşı mücadelede de büyük başan elde
edildi. Yapılanson kamuoyuyoklamalanna göre
Bask bölgesinde aynlıkçılan, hele terör örgütünü
destekleyenlernüfusunçok küçük birbölümü. Bu
başan nasılsağlandu
Bu konuda esas olarak üç unsurdan söz edile-
bilir. Birincisi, Fransız polisiyle sağlanan işbirli-
ği. Bask terorizmi ülkenin çok küçük bir bölgesin-
de, Fransa ile İspanya arasındaki smınn bir köşe-
sinde faaliyet gösteriyor. Burada Fransız polisiyle
yapılan işbirliği çok etküi oldu. İkincisi, eli kana
bulaşmamış ve silahı bırakmak isteyen teröristlere
topluma yeniden dönmek için sağlanan olanak-
Iar... Üçüncüsü, politik unsur, yani hem İspanyol
hem de Bask parlamentolannda terorizmle savaş
konusunda tüm partilerin katıldığı ittifak. Bu it-
tifak, sağın ve solun en uç unsurlan, Bask müli-
yetcileri ve milliyetci olmayanlan da dahil olmak
üzere teröre karşı olan herkesi içine aldı.
tibazı "ieleolojik"sorularsormakis-
tiyorum, Bazılannın iddiaettiğigibiİspanyolSos-
yalist Partisi'nin sosyalizmden vazgeçtiği doğru
mudur?
Hayır. Sosyalizmin tanımı konusunda dikkatü
olunması gerekir. Eğer sosyalizm her şeyin bürok-
ratlaştınlması, özgurlüğun ortadan kaldınlması,
üretim araçlannın kolektifleştirilmesi ve böylelik-
le toplumun üretim araçlanndan ve onların geti-
receği faydalardan yoksun bırakılması demek ise
bu tür sosyalizmi terk etmekten mutluluk duya-
nm. Böyle bir sosyalizm özgürlükle ve kaülımcı-
lıkla çelişir. Eğer sosyalizm aynmsız herkese
mümkün olan en geniş özgürlük, toplumsal fark-
lılıklann insanca yaşama ve firsat eşitliğine engel
oluşturmaması anlamına geliyorsa, partimiz sos-
yalizme tümüyle bağlıdır. Sosyalizmin ilkeleri açı-
sından önemli olan alanlarda, emeklilik haklann-
da, genel sağlık sigortası, eğitimde firsat eşitliği gi-
bi alanlarda gercekleştirilmiş olanlara bakıürsa,
İspanyol Sosyalist Partisi her zamandan çok sos-
yalisttir.
^a^mSosyalistler şimdi genellikle temelhakve
özgürlükleredayalı çoğulcudemokrasiyi; verimli
bir ekonomi açısındanpiyasa mekanizmalannın
gerekliliğini kabul ediyorlar. Sosyalistlerin çoğu-
nunplan ekonomisinisavunduklan günlergeride
kaldı. DenebUirkişimdisosyalistlerarasında temel
tarttşma, üretim arnçian üzerindekamu mûtkiyeti
miyoksa özelmülkiyet mi olacağı sorusu. Sizin bu
konudaki görüşünüz nedir?
Ben bu konuya önem vermiyorum, çünkü sos-
yalizmin temel sorusu olduğu kanısında değilim.
Sosyalizm açısmdan temel soru, eşitlik sorunu-
dur. örneğin, bütün gençlerin arzu ettikleri sürece
okulj devam edebilmelerini istiyorsanız, ailenin
mali koşulları buna engel olmamalıdır. Bütün
yurttaşlar hastalığa karşı; ya çahşabilecek durum-
da olmamalan ya da iş bulunamayışı yüzünden
doğan işsizliğe karşı korunmalı; toplum ve çalış-
ma hayatında kadınlarla erkekler arasmda bir ay-
nm kalmamalıdır. Amaçlannız bunlar ise bunlan
gerçekleştirmek için en etkin araçlann ne olduğu-
na karar vermeniz gerekir. Millileştirme en iyi araç
mıdır? Millilestirme, büyük birmasraf karşılığın-
da pek az istihdam sağlayan kamu işletmelerini
ayakta tutmak için büyük harcamalar yapmak so-
nucunu verebilir. Üstelik bu harcamalan kadm-
ların haklannın korunması, eğitimde fırsat eşit-
liği sağlanması, sağhk hizmetleri, emeklilik hak-
lan, vb. için aynlması gereken kaynaklardan kar-
şılamak zonında kalabilirsiniz. Mesele, bu sosyal
amaçlan gerçekleştirecek en iyi araa bulmaktır.
Amaçlarla araçlann birbirine karıştırılmaması
gerekir. Mülileştirmenin ve merkezi planlamanm
sosyalizmin temel amaçlan olduğuna hiçbir za-
man irianmadım. Bazüan inanmış olabilir, ama
ben bunlann iyi araçlar olduğuna da inanmıyo-
nım.
IRabuletmelisinizkısosyal' demokmtlar,
örneğin İsveç sosyal demokratlan arasında bile,
üretim araçlannın üreticilerin ortak mülkiyetinde
olduğu bir toplum projesine; kolektif mülkiyete
dayalı piyasa sosyalizmini b'ngören "geçici ütop-
yalara" rastlanıyor. Bufikirler hakkında nedüşü-
nüyorsunuz?
Böyle bir projeyi dışlamıyorum. Verimsiz bü-
rokrasilere hiçbir sempatim yok. Aksine, sosyal
demokratlann ekonomik düzeni daha eşitlikçi ve
daha katılımcı bir biçimde isletmenin yollannı
aramalan gerektiğine inanıyorum. îsvec'te ücretli
fonları projesi bana çok cazip gelen bir fîkir. An-
cak böyle bir projenin uygulanmaya konması ha-
linde, yatınmlann birden bire durması gibi bir du-
rumla karşı karşıya kalabilirsiniz. Dolayısıyla ko-
nuyu gündeme getirmenin zamanı iyi seçilmelidir.
Ama ücretliler fonu tasansmın, bütün sosyalist-
lerin üzerinde düşünmesi gereken bir proje olduğu
kanısındayım. Demokrasinin yalnız siyaset alanı-
na değil, iictisadi ilişkiler alanına da uygulanma-
sı gerektiği inancındayım.
Ingiltere'ye
Tûridye'de 7
gitmek için
TUR'a gelinir.
>un:
• içaJda LondraGidiş Dönüs
680.000 TL dan itibaren
• Ögrencilere % 60 İndirimli
ucak biletleri.
• British Airnays ile özel
gendık tarifesi.
İstanbul-Londra 125 £
• İngiltere'nin en iyi dil
okullannda yıl boyunca
Ingilizce eğitirai
• İş adamlanna, yönetidlere.
özel meslekr İngilizce
programlan.
• Turizm ve oteldlik egitımi
• İngiltere'de lise ve
Üniversite
danışmanlı^ı.
Konaklanü:
• Londra mn lüks oteüerinde
münferit veya grup
rezervasyonlannız.
Özel fiyatlarla
• Londra'nın merkezinde
kiralık lüks daireler.
• İngiltere'nin dilediğini/.
yciresinde İngiliz ailelenn.
yanmda konaklama.
Dilerseniz yüzme havuzlu.
tenis kortlu evierde.
Dilerseniz çiftlikte.
Tek kişi veya ailece.
Haftada 100 £'dan itibaren.
7TUR
T K A M L S M O P
Inonu Cad. 37/2 Gumuşsuyu
152 5921 (4 Hat)
MALİ MÜŞAVİR VE
MUHASEBECİ
MESLEKTAŞLARIMIZA
DUYÜRU
23-24 Haziran 1990 tarihinde İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası
Genel Kurulu'ndan; meslek örgütünün bağımsızlığını temel alan çağdaş,
demokrat, üretken, katılımcı, mücadeteci, mesleki sorunları ve çözüm yollannı
bilen bir yapıyı taşımak için katılalım, destek verelim, birlikte el ele odamıza...
MALİ MÜŞAVİRLER MUHASEBECİLER BİRLİK GRUBU
Adaylanmız:
Mehmet Necip ÖZER, Adem ARSLAN, Eyüp Sabri YÜCEL,
Avni Sait BAŞARAN, Mustafa KARSAVURAN
ILAN
SİNOP ASLÎYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Esas No: 1989/49
Davacı ll Özel İdare Müdürlüğü'ne izafeten Sinop Valiliği vekili Av.
Şevket Coşar larafından davalılar ölü Mustafa (Bicioğju) Uçuk ve ölü
eşi Emine Uçuk mirasçıları, ölu Zehra Uçuk (Özusta) mirasçılan ölü
Öraer Uçuk mirasçılan, ölü İsmail Uçuk mirasçılan ile ölu Seyit Meh-
mel rairasçısı Fatma Uçuk aleyhine açılmış bulunan cebri tescil da-
vasının yapılan açık yargılaması sırasında:
Davacı vekili 27.2.1990 tarihli dilekçesi ile Sinop Ada Mahallesi pafta
25, ada 292 ve parsel 10'da tapuya kayıtlı bulunan taşınmazın kıs-
raen kamulaştınldığını, ölü olan tapu malilderinin mirasçılannın mü-
vekkili idarece tespit edilerek kendilerine tebligat yapıldığını ve ka-
mulaştırılan taşınmazın takdir komisyonunca belirlenen değerin ban-
kaya yatınldığım, davaiılann bedele karşı çıkmamı; bulunduklarını,
suresinde de herhangi bir dava açmadıklarını ve tescil işlemi için ta-
puda >apılması gereken işJemleri de yapmamış bulunduidanodan dava
konusu taşınmazın Sinop Valiliği adına tapuya tescil edilmesini talep
ve dava etmiş olmakla; Sinop Ada Mah. Fener Yolu adresinde bulun-
duğu bildirilen davalılardan ölü Seyit Mehmet mirasçısı Fatma Uçuk
adına dava dilekçesi ve duruşma gûnü tebliğ edilemediğinden ve ya-
pıJan arajtırmaJara rağmen de tebligata yarar açık adresi tespit edile-
mediğinden,
Davalı ölü Seyit Mehmet mirasçısı Fatma Uçuk'un 17.7.1990 günü
saat 9.45'te yapılacak olan duruşmada bizzat hazır bulunması veya
kendisini bir vekille temsil ettirmesi, duruşmaya gelmediği takdirde
gıyabmda duruşmaya devam edilecegi ve gıyap kararı tebliğ edilme-
yeceğini HUMK'nun 509 ve 510 maddeleri gereğince mesruatlı dave-
tiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur.