04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 NÎSAN 1990 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3 Fırat'ın suları ve Türkiye • KAHİRE (AA) — Ortadoğu'daki su sorunu konusunda bölge Olkelerinde değışik yorumlar yapılırken, Suriye ve Irak arasında Fırat Nehri'nin sularının paylaşılması konusunda imzalanan anlasmanın Türkiye'ye ortak bir mesaj niteliği taşıdığı bildirildi. El Hayat gazeıesinin Tunus'taki diplomatik Arap kaynaklarına dayanarak verdiği habere göre, iki ulke arasmda Tunus'ta imzalanan anlaşma, su diplomasisi konusunda bir dönüm noktası oluşturuyor. Israıl'in su krizi konusundaki politikasına ilişkin görüşlere de yer verilen haberde, bu ülkcnin büyük miktarlarda su almak için Türkiye ile bir anlaşma yaptığı ve devlet şirketi Tahal'ın ithal edilen suyu depolamak için büyük tanklar ürettiği öne sürüldü. Sofya'da cezaevi isyanı • SOFYA (AA) — Bulgaristan'da Sofya Merkez Cezaevi'nde bulunan mahkûmlann üç gün önce başlattıkları isyanın, ulkenin diğer kentlerine de yayıldığı bildirildi. Adlarımn açıklanmasını istemeyen bazı yetkililer, Sofya'dan sonra Varna, Plovdiv ve Vraca kentlerindeki cezaevlerinde de isyanların başladığını belirttiler. Yaygınlaşan isyanlara ilişkin olarak ayrıntılı bir açıklama yapılmadı. Ancak, Sofya cezaevinde yaklaşık 80, Varna'da da yaklaşık 15 mahkûmun cezaevi çatısına çıkarak protestolarını sürdürdukleri öğrenildi. Lübnaıvda otobiLs faciası • BEYRUT (AA) — Lübnan'ın başkenti Beyrut'un doğusunda, Hıristiyan milisler arasında dün çıkan çatışma sırasında, öğrencileri taşıyan bir otobüse top mermisi isabet ettiği ve en az 11 çocuğun öldüğü bildirildi. Yerel radyolann dünkü haberlerinde, top mermisinin, otobusün benzin deposuna isabet etmesi üzerine patlama olduğu ve yangın çıktığı belirtilerek, otobuste bulunan öğrencilerin yanarak öldükleri kaydedildi. Jane's Defence Weekly dergisi Yunan çabalannıfotoğraflarlaaçıkladı Ege adalam silahlanıyorIngiltere'de yayımlanan savunma konusundaki uzman dergi, uluslararası anlaşmalara aykırı olarak Yunanistan tarafından yapılan tahkimata ilişkin kanıtları yayımladı. aykırı bir biçimde nasıl silahlan- dırıldığı fo'oğraflı olarak ortaya kondu. Midilli, Sakız, Sısam, İs- tanköy ve Rodos adalarında çe- kilen fotoğraflarda M-41 ve M-24 tipi tanklar, aynca M-109 tipi ro- ketatarlar ve personel taşımaya yarayan zırhlı araçlar da görülü- yor. Adalann silahlandırıidığına EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA — Savunma konu- larmdaki araştırmaları ile ünlü haftalık "Jaae's Defence Weekly" dergisinde yayımlanan bir makalede Ege Denizi'nde Anadolu'ya komşu Yunan adala- uluslararası anlaşmalararının. ilişkin oteden beri ileri surulen id- dialar ilk kez ciddi, saygın ve yan- sızlığı ile tanınan Batılı bir yayın organmda fotoğrafla desteklen- miş oldu. Makalede, "Adalar Türkiye ile Yunanistan arasında sürekli bir tartışraa konusudur. Oysa adala- nn statiıleri Lozan, Montrö ve Paris antlaşmaları ile saptanmış- tır. Buna rağmen anlaşmalann yorumu ve geçerliği konulannda iki ülke arasında goruş aynlığı vardır. Lozan AntlaşmaM'ııa gö- re Midilli, Sakız, Sisam ve Nikar- ya adalannın, kalıcı bir savunma Hindistan'a bagh Jammu-Keşmir bolgesinde Pakistan ile HindisJan birlikleri arasında geçen hafu artan çatışmalar sekiz binden fazla ailenin bölgeden göç etmesine neden oldu. Kabur Han (sağda) ve ailesi bunlardan biri. Han, Hindistan birliklerince Keşmir'de savaşan Musluman militanlara yardım etmekle suçlan- dıklannı ve kendisinin işkenceye manız kaldıgını açıkladı. Hintli askerier Han'ı dövmekle yetinrae- miş, ellerini de buzlarını arasına sıkıştırmışlar. alt yapısına sahip olmaması, ge- rekliginde yerel olarak egitilecek makul ölçüde bir askeri biriikle yetinilmesi gereklidir" dendi. Oy- sa Sisam'da çefcildiği belirtilen bir fotoğrafta M-109 roketatarlan ve M-41 tanklan açıkça görülüyor. Makalede, Lozan Antlaşması ve 1947 Paris Antlaşması hükümle- rine göre askerden annmış olma- sı gereken 12 ada için de aynı du- rumun geçerli olduğu belirtildi ve Istanköy'de çekildiği kaydedilen bir fotoğrafta da yine M-41 tank- lan görüldüğü vurgulandı. X- YUNANİSTAN Atina-Şam diplomat krizi Atina'da görevli bir Suriyeli diplomatın "Siyasi faaliyetler arasında terörün de yeri vardır" şeklindeki sözleri üzerine Yunan hükümeti bu kişiyi sınırdışı etmeye hazırlanıyor. STELYO BERBERAKİS ATİNA — Yunanistan'ın yeni hükümeti, Atina'da görevli Suri- yeli bir diplomatı persona non grata yani "istenroeyen kişi" ilan etmeye hazırlanıyor. Atina'nın Suriye Büyükelçiliği'nde 14 yıldan bu ya- na ticaret muşavirliği görevi ya- pan Muhamraed El Said'in Apo- yevmatini gazetesine ilettiği yazı- lı bir açıklamasında "siyasi faa- liyetlerin arasında terönın de yer alabileceftini" ifade etmesi üzeri- Ingiliz hükümeti dün açıkladu süper topıın parçası tngiltere Ticaret ve Sanayi Bakanı Nicholas Ridley, gümrük yetkilileri tarafından geçen hafta Irak'a gönderilmek üzere iken ele geçirilen çelik boruların bir süper top yapımıyla ilgili olduğunu söyledi. LONDRA (AA) — Ingiliz hükümeti, güm- rük yetkilileri tarafından Irak'a gonderilecek bir kargo içinde ele geçirilen 8 çelik borunun, bir süper top yapımıyla ilgili olduğunu açık- layarak, bir haftadır devam eden kargasaya son verdi. Ingiltere Ticaret ve Sanayi Bakanı Nicho- las Ridley, Avam Kamarası'nda yaptığı açık- lamada, Irak'a daha önce teslim edilen par- çalarla komple bir top yapmanın mümkün ol- madığını söyledi. Midddesbroug'da geçen çarşamba gunü ele geçirilen çelik borular, 44'ü daha önce Irak'a teslim edilen 52 parçalık bir parti içinde yer alıyordu. Çelik borularm ele gecirilmesi konusunda muhalefetteki tşçi Partisi ve basının bir bö- lümü tarafından "anlaşılmaz bir tulum için- de olmakla" suçlanan Nicholas Ridley, Irak ile tngiliz firmalan Sheffıeld Forgemasters ve Walter Sormers arasında sözleşme imzalan- dığı tarihte, "ellerindeki bilgilere göre bu par- çalann ihracat izni gerektirmediğine karar vermiştik" dedi. Çelik boruların ele geçirilmesinden bu ya- na Ridley'in "bagışlanamaz sessizliğine son vermesini" isteyen Işçi Partisi ise, hüküme- tin, "onemli ölçüde aldatıldıgını" ve gümrük- lerin mudahalesi olmasaydı bu olayın sonuç- larının "çok ciddi boyutlara varabilecegini" kaydetti. Londra'daki Irak Büyükelçiliği, Ticaret ve Sanayi Bakanı Nicholas Ridley'in açıklama- sma herhangi bir tepki göstermedi. Irak hükümeti gibi çelik boruların petro- kimya sanayiinde kullanılmak üzere imal edil- diğini öne suren Sheffield Forgemasters fır- maşı, "daha önce yapüklan acıklamalara efe leyecek bir şeyleri olmadı|ım" belirtti. '•' Walter Somer şirketi ise önceki akşam yap- tığı açıklamada. mühendislerinin, geçen ekim- de Irak'a teslim edilen parçalardan birinın, bir süper topun hidrolik geri tepme mekaniz- masırun bir parçası olabileceğini tahmin et- tiklerini bildirmişti. ne Yunanistan Dışişleri Bakanlı- ğı harekete geçti. Geçen pazar günü sağ eğilimli Apoyevmatini gazetesinde terör eylemleriyle ilgili yayımlanan bir yazıda yer alan Said'in bu göruş- leri, iki ülke arasında ilk kez bir diplomatik krizin doğmasına ne- den oluyor. Suriyeli diplomatın "şiddct ve teror eylemltri siyasi faattyetfcrin dtşında bırakıiamaz" yolundaki göruşlerini iki kez ust üste tekrarlaması üzerine, Yuna- nistan Dışişleri Bakanı Andoım Samaras, Suriye'nin Atina Büyü- kelçisi Şahin Farah nezdinde bir girişimde bulundu ve bu konuya açıklık getirilmesini istedi. Sama- ras, Büyükelçi Farah'a, Suriye Buyukelçiliği'nin vereceği söz ko- nusu açıklamalar yeterince tatmin edici bulunmazsa, Suriyeli diplo- mat Said'in "persona non grata" ilan edileceğini bildirdi. Devlet Bakanı Miltiades Evert ise konu ile ilgili yapuğı açıklama- sında "Sayın Said, bu göruşleri- ni gitsin kendi ulkesinde dile ge- tirsin. Yunanistan demokratik bir ülkedir ve her turlü şiddet ve te- rör eylemkrine karşı gdmekte- dir" şeklinde konuştu. Bu arada Apoyevmatini gaze- teâ, Suriyeli diplomat Said'in Ye- ni Demokrasi Partisi milletvekil- lerinden ve Başbakan Konstantin Miçotakis'in damadı Pavlos Ba- koyannis'i geçen eylül ayında öl- düren 17 kasım adlı terör örgu- tüyle yakın ilişkiler içinde bulun- duğunu öne sürdü. "Başannalan için onlara destek verin... Sağlam bir temel kazandınn." Temel Britannica' 10. cildi de tamamlandı. Böylece Türkiye'nin temel eğitim ve kültür ansiklopedisi yanlandı. Türkiye'nin ilk ve orta öğretim için tek temel başvuru kaynağı Temel Britannicdnın 10. cildi, 16 Nisan'da yayımlanan 70. fasikülüyle tamamlandı. Temel Britannica böylece yarılandı. Daha şimdiden yüz binlerce ilk ve orta öğrenim öğrejıcisinin en büyük desteği olan Temel Britannica n\n diğer ciltleri de 7 haftada bir tamamlanacak... Temel Britannica kısa sürede öğrencilerin, öğretmenlerin, eğitimcilerin kütüphanesindeki 20 ciltlik yerini alacak. Temel Britannica'ya sahip olanlar başarıya daha kolay ülaşıyorlar, ulaşacaklar! Hayata daha iyi hazırlanıyorlar, hazırlanacaklar! Özel mukavva ve cilt bezli. çift (siyah-altın) varak yaldizlı, özenle hazırlanmış "TemelBritannica 10. cilt kapağı" şeffaf koruyucu ambalajının içinde, KDV dahil, 6.000 TL. Nol: 1. Temel Britannica'nın 10 cıldı, abonelenmızın adreslenıre 16 Mayıs 194") lanhıne kadar laahhutlıi posla ile gondcrılccektir. 2. Ciltkrinı clden alan Islanbullu abonelenmız. I Mayıs 1WI) tarıhinden itıbaren Ana Yayıncıhk Satıs Mcrkezı'ne (Mccıdiyeköy) kımlıklen ya da Abone Belgelenyle gelerek 10 cıldı edınetnlırler TEMEL BRİTANNİCA Temel Britotnic* okerian, eksik fasikil, citt kıpap sağlanak gibi lalcpleri için A n Yayincılık Sjılış Merkedcri'ne b*«TiıraMlirier. A n VayncAk Satq Mrrtrderi: I BuyukdcrcCad E)der Ap( Vo 6.VB MecıdıyekoylSTANBULTel- 174 M 25 2. Klodfdrer Cad Dr Sevkıhey Sokak 6/A DlvanyolulSTANBULTel: 516 08 26 .1 Klodfdrer Cad. tlctıjım Han 7/1 Cafcaloglu-İSTANBUL Tcl 5162260 4. Tunalı Hılmi Cad I2I/.1 Kavaklıdcre-ANKARA Tel: 127(1686 KUTIR ANSIKLOPKHISI Ana Yayıncılık A.Ş. ve Encyclopaedia Britannica, Inc. işbirliği ile yayımlanmaktadır. POLIT1KADA SORUTNLAR ERGUNBALa Almanya Tartışması Dikkatlerin Litvanya bunalımı üzerinde yoğunlaştığı şu sıra- larda Batı başkentleri ile Moskova'da ateşlı biçimde tartışılan bir konu daha var: Almanya sorunu. İki Almanya'nın bırleşmesi kesinleştı. Ama birleşik Almanya1 nın statüsünün ne olacağı konusunda henüz görüş bırliğıne va- rılamadı Batılılar bilindiği gibi birteşmiş Almanya'nın NATO üyesi olma- sını istiyorlar. Bu öneri aslında geçen yıl ABD'nin eski dışişleri bakanlanndan Dr. Henry Kıssinger tarafından ortaya atılmıştı. Kis- singer, "Nevvsvveek" dergisine yazdığı yazıda, NATO içindeki bir- leşik Almanya'nın tarafsız bir Almanya'dan çok daha az tehlikeli olacağını. çünkü NATO müttefiklerinin sıkı denetimi altında bu- lunacağını betirtmişti. Kissinger'in ortaya attığı göruş, NATO tarafından benimsen- di. Varsova Paktı ise başta Sovyetler Birlıği olmak üzere başlan- gıçta öneriye kesinlikle karşı çıktı. Ancak zaman geçtikçe Var- şova Paktı'nın tutumunda çatlak gözlenmeye başladı. Önce Al- manya'nın komşusu Polonya, birleşik Almanya'nın NATO üyesi olmasını kabul etti. Onu Macaristan izledi. Çekoslovakya da buna itiraz etmedi. Bu ülkeler kendi başına buyruk tarafsız bir Alman- ya'nın gerçekten daha tehlikeli olabileceği görüşüne yaklaşmış- lardı. Almanya'nın aşırı güçlenip silahlanmasını sadece Dogu- lular değil, Batılılar da istemedığinden NATO içinde Almanya da- ha sıkı biçimde denetlenebilirdi. Ancak Sovyetler Birliğı bu gö- rüşie değildi. Moskova ısrarlı biçimde birleşik Almanya'nın ta- rafsızlastırılmasını istiyor ve NATO üyeliğine karşı çıkıyordu. Böy- lece Varşova Paktı içinde Almanya'nın statüsü konusunda Sov- yetler Birliği ile müttefikleri arasında görüş ayrılığı ortaya çıktı. Moskova "tarafsız Almanya" diyor. Polonya, Macaristan ve Çe- koslovakya ise Almanya'nın NATO üyesi olmasından yana tutum sergilıyordular. Batılıların yanı sıra kendi müttefikleri ile de görüş ayrılığına düşen Moskova sonunda yumuşadı ve geçen hafta bir uzlaşma formülü ortaya attı. Merkez Komitesı Uluslararası Dairesi şefi Va- lentin Folın ve Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze tarafından açıklanan bu formüle göre birleşik Almanya, kapsamlı bir Avru- pa güvenlik sistemi kuruluncaya kadar 5-7 yıllık geçıcı bir dö- nem için hem NATO hem de varşova Paktı'na üye olacaktı. Tüm Avrupa ülkelerini kapsayan yeni bir güvenlik sistemi kurulduk- tan sonra bu "çifte üyelik" sona erecekti. Gecicı dönemde Al- manya'nın batısında bulunan 275 bin Amerikan askeri ile doğu- sunda bulunan 400 bın Sovyet askerinın sayıları da düzenli bi- çimde azattılacak, bunlar simgesel düzeye indiklerinde geçtci dönem sona erecekti. Ancak Moskova'nın bu önerisı Batılılar tarafından reddedildi. NATO. öneriyi gerçekçi bulmamıştı. ingıltere Dışişleri Bakanı Do- uglas Hurd, "Sovyetler Birliği'nın çifte üyelik önerisi Moskova 1 nın tarafsızlıkla tam NATO üyeliğı arasında orta yolu bulma ça- basını yansıtıyor. Ne var ki bu olanaksızdır" dedi. Böylece birleşik Almanya'nın statüsü konusundaki düğüm çö- zülemedi. Yukarıda da değindiğimiz gibi Sovyetler'in dışındaki Varşova Paktı üyeleri birleşik Almanya'nın NATO'ya üye olması- nı kabul ediyorlar. Almanya'dan öylesine korkuyorlar ki neredeyse korunmak için kendilerı NATO'ya üye olacaklar. Ancak Sovyet- ler Birliği açısından dueum değişik. Dış basında Sovyet ordusu- nun Doğu Avrupa'yı kaybetmekten dolayı tedirgin olduğuna iliş- kin haberler çıkıyor. Demokratik Almanya'nın 170 bin kişilik mo- dern silahlarla donatılmış, disiplınlı bir ordusu var. Bu gücün NA- TO'ya katılmasının, bu arada varşova Paktı'nırfda dağılmasının Sovyet komutanlarına hiç çekici gelmediği anlaşılıyor. Almanya tartışması daha bir süre devam edeceğe benziyor. INGILTERE Lord Avebury'den 'Eirıneni tasarısı'LONDRA (AA) — ABD Sena- tosu'nda Senatör Robert Dole'un hazırladığı Ermeni karar tasansı- nın reddedilmesinin ardından, bu kez de Ingiltere'de Parlamento In- san Hakları Grubu Başkanı Lord Aveburj tarafından benzer bir gi- rişim başlatılıyor. Liberal Demokrat Partili Lord Avebury, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 24 nisana kadar tn- giliz Parlamentosu'ndan Ermeni- leri destekleyen bir karann geçme- si için çalışmalara başladığını ve başarılı olacağına inandığını söyledi. 24 nisanın "Ermeni soykınmı kurbanlannı anma günü" olma- sını istediğini belirten Lord Ave- bury, "Bu konuda parlamentodan yasa çıkmasına gerek yok, sadece bir parlamento karan olabilir. Şimdi özellikle insan haklan gnı- bundaki tşci Partili \e Muhafaza- kâr Partili iki yardımcıraın, olayı anmak için ne tur bir girişimin uy- gun olacağı hakkındaki göruşle- rini alacağım. Hareketimin, butun partikrin kabul edeceği şekilde ol- masını ve sonradan bir parti po- litikası kavgasına dönuştürülme- mesini istiyorum" dedi. Lord Avebury, kararda aynca Sovyetler Biriiği'ne, Dağlık Kara- bağ ve diğer yerlerdeki Ermenile- re "yeterli korumayı sağlama" çağrısında bulunulacağını belirtti. Kendisinin bir "Tiirk diişmam" olmadığmı belirten Lord Avebury, "1915'le olanlann anılmasını sa- vunurken, Tiirk hükümetini geç- mişteki bir olav için suclamayı de- gil, aynı olaylann tekrarlanraama- sını istiyorum. Çünkü Turk hukü- meline, bugunku Alman hükiime- tinin Hitler'in Yahudilere >aptık- lan nedeniyle uğradığı eleştiriden daha fazlası vonelülemez." diye konuştu^ Bulgar yetkililerine defalarca "Tiirk azınlığa karşı işledikleri zu- lümden ölüru" mektup yazdığını açıklayan Lord Avebury, "Bana göre tüm Balkanlar'daki aanlık- ların durumu yeniden gozden ge- çirilmelidir. Yunanistan'daki Türklerin durumu da inceka- melidir" dedi. TÖS ve TÖBDER Bandırma Başkanlarından, Türkiye İşçi Partisi Bandırma İlçe Başkanı HULUSİ ÖNÜR'ti 17 Nisan 1990 günü yitirdik. ÖNÜR AİLESt (1929-1989J Babıali'nin eski matbaa ustalarından İBRAHİM BASAR'ı ölümünün 1. yılında saygı ve rahmetle anıyoruz. AtLESt
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle