03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 NÎSAN 1990 Afîş Yanşnıası ödülleri verildi • Kültiir Servisi — Sinemasevenler Derneği'nin 9. lstanbul Film Festivali çerçevesinde duzenlediği film afişleri yarışmasının ödül töreni dün yapıldı. Bu yıl ikincisı gerçekleştirilen, ulusal ve uluslararası olmak uzere iki ayrı bölümde değerlendirme yapılan yanşmada konuk film afişleri arasında Benjamin Baltimor'un tasarladığı, Michel Deville'in "La Lectrie" adlı filminin afişi birinci seçilmişti. Deville'in ödülünü Cannes Film Festivali yöneticisi Phillipe Jalledeau, Nur Süer'in elinden aldı. Ulusal bölümde Reha Erdem'in "A Ay" filmi için hazırladığı afişle birinci seçilen Joelle Danon ise ödulunu Tunç Başaran'dan aldı. Ulusal bölümde 15, uluslararası bölümde 27 afişin değerlendirildiği yarışmanın seçici kurulu Yurdaer Altıntaş, Tunç Başaran, Metin Deniz, Şakir Eczacıbaşı, Tarık Akan, Arif Keskiner ve Sadık Karamustafa'dan oluşuyordu. (Fotoğraf: Uğur Günyüz) KAlmanya ile tiyatro alışverişi • Kültiir Servisi — Devlet Tiyatroları Genel Müdurii Bozkurt Kuruç, Devlet Tiyatrolan'mn gelecek tiyatro sezonunda F. Almanya ve Fransa'da oyunlar sergileyeceğini açıkladı. 3 yıl aradan sonra ikinci kez Turkiye'ye gelen Alman tiyatro topluluğu Theater an der Ruhr'un îstanbul Devlet Tiyatrosu Taksim Sahnesi'nde katıldıklan söyleşide, yapılması tasarlanan kulturel ilişkiler hakkında bilgı verildi. Alman tiyatro gnıbunun yönetmeni ltalyan Roberto Ciulli, gerçekleştirilecek kulturel program için UNESCO, AT ve Alman Kültür Bakanlığı'nın ekonomik desteği sağlayacaklarını açıkladı. Ciulli, böylece Türk tiyatrosunun Avrupa'da kalıcı olarak var olmasının mumkün olabileceğini belirtti. Devlet Tiyatroları Genel Müdurii Bozkurt Kuruç daha sonra şu açıklamayı yaptı: "1990-91 tiyatro sezonunda Türkiye'den gönderilecek yönetmen ve oyuncular 3 ayhk bir çalışma sürecinden sonra 3 ayhk turneye çıkacaklar. Bu çalışma her 6 ayda bir gönderilecek yeni gnıpların çalışmasıyla sürdürulecek. Şimdilik konuk tiyatro gnıbunun Almanya'daki merkezlerinde bulunan çalışma mekânlannı kullanabileceğiz. Daha sonra kendimize ait yerleşik bir sahneye kavuşacağız." Sinema, sanatçının dünyası • Kültür Servisi — lstanbul Film Festivali programında Beyoğlu Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde gerçekleştirilen söyleşilerin, "Sinema ve Sanatçının Dünyası" başlıklı olanını, Film - Yön (Film Yönetmenleri Dernefi) Genel Sekreteri Yavuzer Çetinkaya yönetti. Söyleşiye katılan üç bayan oyuncu, Helena Bergström (tsveç), Lisa Kreuzer (Almanya) ve Fabrienne Babe (Fransa), canlandırdıklan sanatçıların dünyasına girebilmek için düşüncelerde bir değerlendirme yaptıklannı, ancak kamera karşısında bir zorlanmanın söz konusu olmadığını söylediler. Söyleşinin ikinci bölümune ise film yönetmenleri Giergos Kampides (Yunanistan), David Robinson (lngiltere), Karen Thorsen (ABD), Amos Gitai (Israil), John Holland (ABD), Philippe Saville (Ingiltere) ve Yavuz Ozkan (Türkiye) katıldılar. Söyleşi sonunda birleşilen ortak noktada, yönetmenin narsist olmaması, tiyatrodaki tiyatro - seyirci ilişkisini beyazperdeye taşıyabilmesi gerektiği vurgulandı. Köy enstitüleri kutlamaları • Kültür Servisi — Köy enstitülerinin 50. kuruluş yıldönümü kutlamaları bugün Beykoz Eğitim Derneği Şubesi'nde devam ediyor. Saat 14.30'da başlayacak kutlama etkinliklerinin açılış konuşmasını Eğit-Der Beykoz Şube Başkanı Fazh Öztürk yapacak. Mustafa Baştuğ'un yöneteceği panele ise Pakize Turkoğlu, Veli Dalak, Kazım Işık, Tahsin Tekeli katılacaklar. Ayrıca Muzaffer Tosun'un dinletisi de yer alacak. Kadıköy Reks Düğun Salonu'nda Kadıköy Eğit - Der'in duzenlediği etkinlik ise 19.30'da başlayacak. Osman Balta'nın sunacağı gecede açılış konuşmasını Kadıköy Eğit - Der Başkanı Faruk Aksöz yapacak. Panele ise Ayla Akbal, Şükran Kurdakul, Mehmet Başaran, Necmı Bayındır katılacaklar. Dinletileri ise Mehmet Şahin ve Orhan Nedim Ayık sunacaklar. KÜLTÜR-SANAT . ULUSLARARASI ÎSTANBUL FİLM FESTİVALİ CUMHURİYET/5 r r r r t POZİTİF VIBRATIONS ÇAĞDAŞ MÛZIK ETKİNLİKLERİ - 2 OMNIVERSE ARKESTRA 1989 0OWN BEAT CAZ DERGİSİ ANKETLERİNDE # 1 YALNIZCA 2 KONSER 15 NİSAN 1990SAAT 16:00, 21 00 ÎSTANBUL BELEDİYESI CEMAL REŞIT REY KONSER SALONU Bılet Satış Yerlerı Konser Salonu 148 53 92, Gallerıa 559 95 60, Vakkorama Taksim 151 15 71, Vakkorama Suadıye 360 90 90 Organızasyon. Pozıtif 144 33 94 FEZAFILM STJNAR Hekimoğlu İsmail'in satış rekorlan kıran romanı MİNYELİ ABDULLAH S İ N E M A L A R D A YÖNETMEN: YÜCEL ÇAKMAKLI OYNAYANLAR PERİHAN SAVAŞ, BERHAN ŞİMŞEK BAHÇELİEVLER ZAFER GOLBAŞI ÎSTANBUL ANKARA MALTEPE ADANA SİVAS KAYSER1 ANTALYA MAJLATYA ZONCULDAK BALIKES1R URFA ERZURUM DİYARBAKIR UŞAK ELAZIĞ AKSARAY LALE OMAY BUYUK KULTUR RENK KONAK ÖMUR ATLAS DADAŞ EMEK (14 Nisan dan itibaren) SAN (16 Msandan lübaren) GOLCL'K (16 Nısan dan ıcibaren) EMEK (16 Nisan dan itibaren) David Lean'in 1962'de çevirdiği üstün yapım bugün son kez Kadıköy Reks'te 'Arabistanlı La\vrence ) a makyajPeter O'Toole, Anthony Quinn, Alec Guinness ve Omar Sharifin oynadıkları film tam 4 Oscar kazanmıştı. "Arabistanlı Lavvrence" yıllar sonra görüntü ve ses makyajı gördü, fîlme 20 dakikahk bir ek yapıldı. Kültiir Servisi — Ingiliz yonet- men David Lean'in 1960'larda gerçekleştirdiği gerçek bir "üstün- yapun" niteliğindeki "Arabistanlı Lawreoce" bugün festivalde son kez gosteriliyor. Zamanında tam 7 Oscar'a değer görulen film, yıl- lar sonra eklenen 20 dakikalık bö- lum ve duzeltilen ses kaydıyla ye- nilendi. Robert Harris tarafından 2 yılda 600 bin dolara "temiz- lenen" filmin bu restorasyon gi- derlerini de Steven Spielberg ve Martin Scorsese karşıladılar. ön- ceki yülarda "Rüzgâr Gibi Geçti" ve "Napolyon"a da uygulanan bu estetik ameliyat, böylece sine- ma tarihinin en ilginç yapımlann- dan birine de hayat vermiş oldu. Muziğini Maurice Jarre'ın ha- zırladığı "ArabistanJı Lawrence"- ta Peter O'Toole, Anthony Qo- inn, Alec Guinness, Omar Sharif, Jack Hawkins ve Jose Ferrer gı- bi birçok buyuk oyuncu bir ara- ya geldi. 1950'lerin sonlannda ya- pımcı Sam Spiegel'le gerçekleştir- diği "Kwai Köpnısü"yle Oscar öduUerini silip supuren David Le- an, Lawrence rolu için Marlon PETER OTOOLETJN tLK FİLMİ — tngiliz tiyatro oyuncusu Peter OToole, beyazperdeye Uk adımını 1962'de "Arabistanlı Lawrence"daki rolüyte atmıştı. Yönetmen David Lean, o sıralar 28jaşında olan OToole'u, Marlon Brando, Anthonj Perkins ve Albert Finney gibi o>unculara yeğ tut- muştu. Peter O'Toole filmdeki \orurauyla Öscar adaylan arasına girmişti. Brando, Anthony Perkins ve Al- bert Finney gibi adlan bir yana bı- rakarak, o sıralar 28 yaşında olan O'Toole'u seçti. "Arabistanlı Lawrence"ın çe- kimleri çok zor koşullar ahında tam 15 ayda tamamlanabildi. Çölde gündüzleri yaklaşık 50 de- recede, geceleri dondurucu soğuk- ta çekilen film için yapılan 15 mil- yon dolarlık harcama, 196O'lı yıl- lar. için olağanüstü bir rakamdı. 1962 ağustosunda filmin çekimleri tamamlandığında eldeki filmin uzunluğu 50 kilometreydi. Ancak filmin kurgusunun ara- hğa kadar bıtırilmesı ve "Arabis- tanlı Lawrence"ın Londra'da Kraliçeye gösterilmesi gerekiyor- du. Belki de bu yüzden Lean'in kurgucusu Anne Coates işini in- ce eleyip sık dokumadan yapmak zorunda kaldı. Böylece birçok önemli bölum de "kaza"ya uğra- dı. Yıllar sonra Robert Harris ta- rafından filme eklenen 20 dakika- lık bölum bir bakıma ortaya yep- yenı bir "Arabistanlı Lawrence"- ın çıkmasına yol açtı. öte yandan, filmin seslendirmesi de Dolby sis- temineaktanldı. O'Toole, Quinn ve Guinness yardıma çağrılarak, seslerin silindiği bölumleri yeni- den seslendirmeleri istendi. Bu oyuncuların zamanla yıpramp de- ğişen seslen de "çok özd" teknık- lerle yıllar öncesine götüruldü. Böylece şimdi lstanbul Film Fes- tivali'nde de gösterilmekte olan 227 dakikalık kopya ortaya çıktı. Turkiye'de "Casus Lawrence" diye de bilinen Thomas Edward Lawrence 1888'de Galleı'de zen- gın'bir ailenin çocuğu olarak dün- yaya geldi. Arapçayı çok iyi öğ- renen ve arkeoloji öğrenimi gören Lavvrence, "Bilgeligin Yedi Sütu- nu" adlı kitabıyla Ingiliz yazını- nın ölümsuzleri arasına da girdi. Ama Lawrence'a asıl ünunu sağlayan seruven, 1. Dunya Sava- şı sırasında lngilizlerin Ortado- ğu'da Osmanlı egmenliğini yıprat- mak uzere bir Arap devrimi tez- gâhladıklan dönemde Kahire'deki Ingiliz Komutanhğf na atanma- sıyla başladı. Kısa sürede Arap kabilelerinin güvenini kazanan Lawrence bir Arap Ordusu kur- du ve ıki yıl içinde Arabıstan'da neredeyse efsaneleşti. Araplara bir vatan sunduğuna ınanarak Şam'ı ele geçiren Lavvrence, so- nunda Araplar yerine Ingilizlere toprak kazandırdı. Versailles Antlaşması'yla bir- likte umutları yok olup giden Lavvrence duşkırıklığıyla Lond- ra'ya döndü ve Hava Kuvvetleri'- ne katıldı. 19 Mayıs 1935'te de ge- çirdiği bir motosiklet kazası sonu- cu öldü. David Lean'in 1962'de çevirdiği "Arabistanlı Latvrence" da işte bu olümcul kaza sahnesiyle başlıyor. ÇEKİMLER SIRASINDA — "Benim Sinemalanra" adlı filmin çekimleri sırasında Hulya Avşar ve yönet- menlerden Füruzan bir arada. "Benim Sinemalanm" Cannes'da Eleştirmenlerin Haf tası'nda gösterilecek. 'Benim Sinemalanm', Eleştirmenlerin Haftası bölümünde MayıstaCannesyolcusu Hülya Avşar, Yaman Okay ve Sema Aybars'ın oynadıklan film, Cannes Film Şenliği'nin Eleştirmenlerin Haftası adlı yan bölümune kabul edildi. Kültür Servisi — Yazar Füruzan ve ressam Gülsün Karamustafa- nın birlikte gerçekleştırdiklerı "Benim Sinemalanm", Uluslara- rası Cannes Film Şenliği'nin Eleş- tirmenlerin Haftası adlı yan bö- lümune seçildi. Bu yıl ilk 9. Ulus- lararası lstanbul Film Festivali'nde yanşma dışı olarak gösterilen "Be- nim Sinemalanm", 1 eleştirmen- den oluşan seçici kurulun izledi- ği 118 aday film arasında yapılan değerlendirme sonucu Cannes'da Eleştirmenlerin Haftası'nda gös- terilecek 7 film arasına alındı. Bu yıl 10-11 mayıs günleri ara- sında gerçekleştirilecek olan Can- nes Şenliği'nin en eski yan bölü- mu olan Eleştirmenlerin Haftası1 na ilk ya da ikinci fîlmlenni ya- pan yönetmenler katılıyorlar. Bu yıl 29. kez düzenlenen bu yan bo- lumde "Benim Sinemalanm"la birlikte sunulacak oteki fılmler ise Çekoslovak yönetmen lrena Pav- laskova'nın "Çanak Yalavıcılar Devri". Amerikalı yönetmen Step- hanie Black'in "H2 Çalışanlan", Ben Gazzara'nın "Okyanusun Ötesinde", Hong Konglu Lavvren- ce An Mon'un "Tapınak Caddesi Kraliçesi", Fransız yönetmen Bri- gitte Rouan'ın "Denizaşırı Vilayetler" ve Ingiliz yönetmen Philip Ridley'in "Yansıyan Ten' adlı yapıtları. Eleştirmenlerin Haftası'nın se- çici kurulunda yer alan sinema ya- zarımız Mehmet Basutçu, değer- lendirme toplantısında, "Benim Sinemalanm" adlı filmin ozellik- lerıni şoyle sıraladığını belirtti: "Zor parasal koşullarda, gele- neksel aile duzeninin bogucu bas- kısı altında, çocuklugundan beri Holl)T*ood fılmlerinin >apay dün- yasına sığınan, parlak duşlerini hızla gerçekleştirmeye çalısan genç ve guzel Nesibe'nin >aşadığı buna- lıını, içine duştiığu çıkmazı baştan sona yoğunluğu azalmayan dnyar- lı bir sinema dilivle işlemesi... tki kadın yonelmenin getirdikleri oz- giin bakış ardında, insan oğesinin duru bir biçimde işlenmesi... Ge- leneksel ana-kız. baba-kız ilişkile- rinin abartmayd kaçmadan estetik bir butunluk içinde verilebilmesi... Sinema dilinde yer yer başgoste- ren bazı ağırlıklara karşın, belirli ve etkile>ici bir butunlugun sag- lanabilmiş olması... Türk insanı ve kadını uzerindeki degişik kulturel etkileri irdelerken egzotizmden ve alışılagelmiş turden bir konunun elverişliligine karşın bilinen me- lodramatik tuzaklardan uzak du- rabilmiş olması..." Furuzan'ın yaklaşık 15 yıl on- ce yazdığı bir öyküden uyarlanan "Benim Sinemalanm" daha önce Cannes Şenliği'nin yarışmalı ana bolumuyle Belirli Bir Bakış yan bölümune de başvurmuş, ancak 18 nisan gunu açıklanacak olan lıstede yer almayacağı bıldırilmiş- ti. Cannes'da Eleştirmenlerin Haf- tası bölümune katılacak olan "Be- nim Sinemalanm", bir ilk film olarak Altın Kamera Odülu'nun adaylan arasında. Başlıca rolleri- ni Hülya Avşar, Yaman Okay ve Sema Aybars'ın paylaştıklan film, aynca bu yıl ilk kez Fransız Yazar- lar ve Kompozitorler Derneği'nce Eleştirmenlerin Haftası'nda prog- ramlanan 7 filmden birine verile- cek olan 60 bin frankhk odulün de adayı. Kim kazanacak?Küllür Servisi — 9. Uluslara- rası lstanbul Film Festivali kap- samında düzenlenen uluslarara- sı ve ulusal yarışmaları kazanan yapıtlar bugün açıklanıyor. Fes- tivalin ödül töreni de bu -Jcşam saat 20.30'da Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda yapılacak. Ödül töreninin ardından şenliğin kapanış filmi olarak, ltalyan yö- netmen Ettore Scola'nın "Splendor" adlı filmi gösterile- cek. Uluslararası Altın Lale Yanş- ması'mn seçici kurulu, Macar yönetmen Miklos Jancso'nun başkanlığında lrena Bignardi, Srdjan Karanovic, Michel Khle- ifi, Robert Kramer, Jeanine Me- erapfel, Gian Franco Mingozzi, Pierre Rissient, Grazyna Szapo- lowska ve Andrzej Zulawski yer alıyorlar. Uluslararası seçici ku- rulda Türkiye'yi, yönetmen Ba- $ar Sabuncu temsil ediyor. Uluslararası Yarışmada lraıı- lı yönetmen Said tbrahimifar'ın "Nanna Yandım", tsrailli sıne- macı Amos Gitai'nin "Berlin Kudus", Arjantin asıllı yönet- men Eduardo de Gregorio'nun "Yitik Gövdeler", Alman yönet- men Michael Gwisdek'in "Tra- vers'te Buluşına", Belçikalı sine- macı Marion Hansel'in "Maest- ro", Yunanlı yönetmen Giorgos Karipidis'ir. "Korkunun Gölge- sinde", Mısırlı sinema adamı Hani Lachine'in "Kuklaa", ls- veçli yönetmen Carl-Gustaf Nykvist'in "Damdaki Kadın- lar", Fransız kadın yönetmen Christine Pascal'in "Zanzibar", Ingiliz yönetmen Philip Saville'in "Yol Arkadaşı", Arjantınli sıne- macı Eliseo Snbieia'mn "Batan Gemiden Son Görünlaler", Ka- nadalı kadın sınemacı Anne Wheeler'ın "Hosçakal Blues" adlı yapıtlan yer alıyor. Yanşma- da Türkiye'yi Yavuz Özkan'ın "Filim Bitti" adlı yapıtı temsil ediyor. Ulusal Yanşma'nın seçici ku- rulu ise Tunç Başaran'ın başkan- lığında Oktay Akbal, Timur Sel- çuk, Nur Siırer ve Çetin Tunca'- dan oluşuyor. Ulusal Yarışma'- da Mahinur Ergun'un "Medce- zir Manzaralan", Tomris Girit- lioglu'nun "Kantodan Tango- ya", Şahin Gök'un "Ponente Feneri", Selim tleri'nın "Hiçbir Gece", Yusuf Kurçenli'nın "Ka- rarüna Geceleri", Yavuz Öz- kan'ın "Biiyük Yainızlık", Ba- nş Pirhasan'ın "Küçiik Balıklar Üzerine Bir Masal". Halit Re- fığ'in "Karılar Koğuşu", Irfan Tözum'ün "Fazilet" ve "tkili Oyunlar", Yavuz Turgul'un "Aşk Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni", Memduh Ün'ün "Butün Kapılar Kapalı>dı", Oğuz Yalçın'ın "Sessiz Fırtına" ve Atıf Yılmaz'ın "Ölü Bir Deniz" adlı^yapıtları yer alıyor. FESTİVALDE BUGU\ E a e k Rose Hill'li Kadın 12.00, 19.00), Gizem Treni (15.00, 21.30). Sinepop: Sagdan da Sağ (12.00), Usta ile Margarita (15.00), Saint Paul Saatçısı (19.00), Babanın Metresi (21.30). Atlas: Jacob (12.00), Aşk Çalışması Var (15.00, 21.30), Aşkısa Muhtacım (19.00), Dekalog 7-8 (17.00). Gazi: Zanzibar (12.00), Kızkardeşim ve Ben (15.00), Travers'te Buluşma 19.00), Dekalog 7-8 (21.30). Reks: Hosçakal Blues (12.00), Ölü Mevsim (15.00), Yol Arkadaşı (19.00), Arabistanlı Lawrence (21.30). Söreyya: Kuklacı (12.00), Cezayir Savaşı (15.00), Damdaki Kadınlar (19.00), Galilee'de Düğün (21.30). 4KM: Ulusal Yanşma Birincisi (12.00), Sophisticated Lady (15.00, 19.30, 21.30), Malou (17.00). GilloPontecorvo'nun 'CezayirSavaşı'filmi bugünKadıköySüreyya'da Kan ve ölüııı pahasına bağımsızlık 1960'larda çevrilmiş olan film, Cezayir halkının destansı bağımsızlık savaşımını anlatıyor. İtalyan yönetmen Pontecorvo, bir halk savaşımının çeşitli aşamalannı gözler önüne seriyor. ATİLLÂ DORSAY Evet, klasikler... Temel amacı günümüz dunya sinemasından ge- nel bir panorama vermek bile ol- sa, film şenlikleri sınemanın kla- siklerine de belli bir yer ayırmak- la, yararlı bir iş yapmış oluyor. Onlan görmeden, bilmeden günü- müz sinemasını değerlendirme ça- bası, çokluk eksik kalmaya "mah- kûm" bir çaba... Gillo Pontecorvo'nun "Cezayir Savası"nı yıllar once (1960 sonla- nnda) Sinematek gösterilerinde iz- lediğimizde ne denli etkilenmiş- tik!.. Pontecorvo, anısı o yülarda çok taze olan bir olaya, Cezayir ulusunun uzun sürmüş bir Fran- sız egemenliğine başkaldırıp ba- ğımsızlığını elde etmesinin öyku- süne soyunmuşlu. Yönetmen, o yıllarda "burjuva sineması" diye adlandınlan sinemanın tüm kalıp- larını elinin tersiyle bir yana itmiş, büyuk Sovyet yönetmenlerinin klasik fîlmlerinden beri neredey- se unutulmuş bipmde, bireysel kahramanların değil, tüm bir kit- lenin, giderek tüm bir halkın or- tak ve anonim öyküsünü perdeye getirmeyi seçmişti. Oyunculann hemen tümü ya amator ya da perdeye ilk kez ge- len deneyimsiz sanatçılardı. Film, belgesel üslupta, bu üslubun Fla- herty'yle başlayıp Ingiliz belgeci- leriyle ve Joris Ivens'le süregelmiş tüm anlatım özelliklerini yeni bir kıvama ulaştırıyor, bir halk sava- şımının çeşitli aşamalannı gözler onüne seriyor, Batı emperyalizmi- nin son kalelerinden birinin yıkı- lışını ve dişiyle tırnağıyla savaşa- rak, kan ve ölum pahasına ozgur- luğunu elde eden bir halkın bu soylu savaşımını bir destana do- nüştüruyordu. Üstelik slogansız, görünurde alabildiğıne yansız, so- ğukkanlı bir sinemayla... Ama bu yansız ve soğukkanlı gorunumün ardında, Pontecorvo1 nun yureğinin, "miislevli"ye kar- şı onurlu bir savaşımı surduren bu "mazlum" ulus için çarptığı, el- bette ki seziliyordu. "Cezayir Sa- vaşı", yine artık TV ekranlarını ıs- tila etmiş olan çeşitli goruntuleriy- le, belki bizlerde 1960'Iardaki et- kisini uyandıramayacaktı. (O yıl- larda, bu tür gorüntulere, bir "so- kak savaşı"na, bir "bombah sui- kast"a, baskı ve teror manzarala- rına karşı daha duj-arlıydtk, bu tur göriintülere, TV ekranları sağol- sun, şerbetlenmiş değildik.) Ama filmin içerdiğı sıyasal güç ve sine- mayı bir inancın, bir ozgurluk sa- vaşımının emrinde kullanma olgu- sunun verdiği heyecan, yine de es- kimiş değildi. Wolker Schlondorffun, Mar- guerite Yourcenar uyarlaması "Son Darbe" de, o denli eski ol- mamasına karşın, artık "klasik" statusü almış bir film sayılabilir kuşkusuz. Unlu Alman yönetmen artık yaşamayan büyuk Belçikalı kadın yazarın bu kısa, ama son derece ilginç romanını başarıyla uyarlamış sayılabilir. Günumüzde yeniden bir "yanardağ" haline gelen Litvan- ya topraklannda, ilk savaşın Sov- yet devrimiyle daha da kızışmış son yılı içinde, bir avuç insan ara- sında geçen bir tutku, kan ve ölum oykusu bu... 2 soylu genç subay, politik bir fonun kızıştırdığı bir savaş ve savaşım ortamında, gizli bir "erkek dostlugu"nu surdurü- yorlar. Birinin kız kardeşi, savaş sırasında tecavuze uğramış, bu er- kekler grubunun ne kendine özgu dostluklan, ne de uğruna savaştık- ları şeylerle ilişki kuramamış bir kadın, çeşitli erkeklerin yatağın- dan geçtikten sonra, ilk kez tut- kuyla bağlandığı Conrad'dan bir türlu beklediği karşılığı göremeye- cek, biraz da bunun etkisiyle, karşı safa, "devrim"ın yandaşlarma ka- tılacaktır. Conrad ise, aslında bel- ki'de sevmek istediği, sevmeyi de- BELGESEL NİTELİKLER TAŞIYOR — Pontecor- vo'nun "Ce- za>ir Sava- şı" adlı filmi belgesel üs- lupta ger- çekleştiril- miş bir ya- pıt. Oyun- culann he- men hepsi ya amator ya da beyaz- perdeye ilk kez gelen de- neyimsiz sa- natçılar. neyebileceği bu kadını, sonunda en acı bir yazgıyla başbaşa bula- cak, daha da otesi, onun yazgısı- nın "celladı" olmak görevini yük- lenecektir. Trajik çağrışımlarla yüklu bu karmaşık tutku öykusü, Sch- löndorfrun mesafeli, ama her siyah-beyaz goruntunun adeta yu- reğinin attığı sinemasıyla, kolay unutulmaz bir film haline geliyor. Beyaz Köşk'te fltit resitali • Kültür Servisi — Turing tlkbahar Konserleri dizısinde bugün saat 15.00'teEmirgân Parkı Beyaz Köşk'te Sadako Yokoyama'nın flüt resitali izlenebilir. Sanatçı, Seher Tanrıyar'ın piyanosuyla eşlik edeceği konserde John Ranish, Bach, Henri Dutilleux'nun bestelerinin yanı sıra uç Amerikan bestecisinin yapıtını da seslendirecek. Tokyo doğumlu olan Sadako Yokoyama Japonya'dan sonra Amerika'da müzik öğrenimi gördü. Zürih Konservatuvarı'nda da bir süre çalışan Yokoyama halen lstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvan'nda öğretim üyesi. Viyana Müzik Okulu'nda öğrenim gören Seher Tannyar ise MSÜ Devlet Konservatuvarı'nda öğretim üyeliği yapıyor. 8un Ra İstiklâlMe • Kültür Servisi — lstanbul Buyukşehir Belediyesi Kültür Dairesi tarafından düzenlenen "Beyoğlu Bir Şenlıktir" müzik etkinlikierinde, bugun Amerikalı Sun Ra Omniverse Arkestra'run konseri yer alıyor. İstiklâl Caddesi'nin trafiğe kapah olduğu 16.00-19.30 saatleri arasında konser verecek olan Sun Ra Orkestrası 14 kişiden oluşuyor. BUGÜN • Hasan Cemal söyleşileri Mulkiyeliler Birliği lstanbul Şubesi tarafından düzenlenen toplantılann 34'üncüsünde gazetemizin Genel Yayın Müdurü Hasan Cemal "Gazetecilik ve Politika" uzerine konuşacak. Söyleşi saat 16.00'da Kuruçeşme Mülkiyelüer Birliği Lokali'nde. • Gençlik Krtabevi'nde Mehmet Başaran, Hasan Kıyafet ve Kemal Üstün'un konuşmacı olarak katılacakları ve Tanju Cılızoğlu'nun yöneteceği "Bir Yıldönümünde Daha Köy Enstitüleri" konulu panel saat 15.30'da Kadıköy Gençlik Kitabevı'nde. • Çocuk Şenliği Atatürk Kitaphğı'nda saat 12.00'de başlayacak olan Çocuk ŞenliğTne Ünver Oral, llhan Irem, Semiramis Un Kukla Tiyatrosu, Açok Çocuk Tiyatrosu, Illüzyonist Sermet Erkin, Grup Çağn ve Grup Gün lzi katılacaklar. MULKİYELİLER BİRLİĞİ İSTANBUL SUBESİ CUMARTESİ BULUŞMALARI 34 "GAZETECİLİK \e POLİTİKA ÜZERİNE SÖYLEŞİ,, K.OIHlk Hasan CEMAL Cur^hur /e 1 V 3zar 14 Nısan lWOCumartesı Saat 16 00 MULKİYELİLER LOKALİ Mual' m Nacı Cad 153.A Kuruçeşme 80820 IST Tel (II 157 46 34 35 I M Z A G 0 N Ü Tarık Dursun K. Bugûn 14.00-16.00 arası kitaplarmı ımzalayacaktır. BİLSAK'TA BUGÜN 14 Nisan Cumartesi 14.30 GÜNLERlN GÖTÜRDÜĞU: "Hasta Haklan" Oğuz ARKONAÇ, Erdal ATABEK, Prof. Roo/ı AYBAV. Selçuk EREZ, Yankı YAZGAN 10.00-01.00 arası CAFE- FOYER-BAR BİLSAK herkese açıktır. BtLSAK Sıraselvıler, Soğancı Sok. No: 7 CİHANGİR 143 28 79 - 143 28 99
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle