03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 NÎSAN 1990 CUMHURİYET/15 Yasalpartidenyana olan bütün çevreler ve kişileryarın bir arayagelecekler Marksist solda yeni parti arayışıİstanbul'da yarın yapılacak olan toplantıya katılacaklar arasında TSİP, TBKP, çeşitli sendika ve meslek odaları temsilcileri, Yeni Oluşumcular'dan bir grup ile SHP'den istifa eden bazı milletvekilleri bulunuyor. ŞENAY KALKAN Siyasi yelpazenin solunda yeni bir parti kurma gerektiğı göruşün- de birleşenler yarın bir araya ge- lerek "birlikte parti kurup kuramayacaklanm" tartışacaklar. Istanbul Mulkiyeliler Birliği Salo- nu'nda yapılacak toplantıda bu- güne kadar bazen birbirlerinden bağunsız, zaman zaman birbirle- riyle "dirsek temasında" olan ya da doğnıdan birlikte davranacakları- ru açıklaraış kişiler ve çevreler bir araya gelecek. Toplantıya katıla- caklar arasında TSİP, TBKP teru- silcileri, SHP'den istifa eden Ke- mal Anadol, HÜSDÜ Okçuoglu, Kâmil Atesogullan, Yeni Demok- ratik Oluşumcular'dan temsilciler, Aziz Nesin, Murat Beige, Mehmel Ali Aybar, Sadun Aren, Haluk Gerger, Halit Çelenk, Nevzat Hd- vacı, Alun Birdal, Aslan Başer Kafaoglu, Şaban Ormanlar, Ça- gatay Anadol ile çeşitli sendika, meslek odaları temsilcileri bulu- nuyor. Bugüne kadar "marksist olan- lara da açık sosyal demokrat parti" ile "marksist olmayanlara da açık marksist parti" eksenle- rinde a>Ti ayn yurutulen çalışma- lann da bu toplantı sonrası birleş- tirilmesi bekleniyor. Solda yeni parti arayışı ve bu goruşte olan butün kesimlerin bir- leşmeleri Gencay Giirsoy, Nail Satlıgan ve Ertugrul Kürkçü'nün geçen yıl ağustos ayında "sosyalistlere" başhklı çağnsıyla bır kez daha gündeme geldi ve tar- tışılmaya başlandı. Bu çağn, "sos- valistlerin olası biriikteliğini" tar- tışmaya yönelik olmasına karşın kamuoyunda, "yeni parti arayışı" olarak yankı buldu. Sosyalistler daha sonra 18 imzalı bir başka deklarasyonla 200'e yakın kişinin katıldığı bir toplantı duzenlediler ve bu toplantıda, "sosyalist birli- ğin olup olmayacagını, olursa kimier arasında, nasıl ve hangi ko- şullarda olacağını" tartışmaya başladılar. "Kuruçeşmeciler" diye tanımla- nan sosyalistler, "birleşme olasılıklanm" tartışırken SHP 7 milletvekilinı "Kürt Konferansı'na" katıldıklan için partiden ihraç etti. Bunun üzeri- ne SHP Kurucu Genel Başkanı Aydın Güven Gürkan'la birlikte 10 milletvekili de SHP'den istifa et- tı. Böylece yeni parti kurma giri- şimleri yeni bir boyut kazanırken TBKP de ayıu gunlerde "illegal cakşmava son" verdi ve yasal parti kurmak için marksistinden, sos- yal demokratına kadar herkesi birleşmeye çağırdı. SHP'den istifa ve ihraç yoluyla kopan nülletvekiUeri siyasi yaşam- larma yeni bir parti kurarak de- vam edeceklerini açıklayarak çe- şitli çevrelerle, kişilerle görüşme- lere başladılar. Bu arada ilk görüş aynlığı da ortaya cıktı: Çoğunlu- ğu Doğu kökenli olan milletvekil- leri Aydın Guven Gürkan önder- liğinde siyasi yelpazedeki boşlu- ğun "gerçek bir sosyal demokrat parti"de olduğunu söyleyip "marksistlere de açık sosyal de- mokrat parti" kurma çalışmaları- nı sürdürürken Keraal Anadol, Husnıi Okçuoglu ve Kâmil Ateşo- guHan siyasi yelpazedeki boşluğun "marksist bir parti"de olduğunu savundular. Sosyal demokrat parti kurma- yı savunan Aydın Güven Gürkan ve eski SHP'li milletvekilleri bir yandan uzun bır süredir parti kur- ma çalışmalarını sürdüren eski TtP Genel Başkanı Mehraet Ali Aybar ve arkadaşlarıyla görüşür- ken, bir yandan da "Yeni Demok- ratik CNuşumcular" adıyla parti kurma surecini başlattıklarını açıkladılar. Aybar ve arkadaşları ise her iki kesim tarafından da net olarak açıklanmayan nedenlerle Yeni Oluşumcuların dışında kal- dı. Yeni Demokratik Oluşumcular aralanna sonradan katılan Murat Belge, Tank Ziya Ekinci, Aslan Başer Kafaoglu, Mehmet Ali As- lan gibi kişilerle partileşme süre- cini hızlandırıp "çalışma knrultayı" duzenlediler. Kurultay- dan hemen sonra Yeni Oluşumcu- ların "ilan edilmemiş genel başkanı" Aydın Güven Gürkan gruptan aynldı. Gürkan aynlış ne- denleri hakkında pek konuşniadı, ama ona atfen yazılan yazılarda, çıkan haberlerde Gürkan'm Yeni Oluşumcular'la parti kurma süre- cinde anlaşamadığı belirtildi. Görüş aynlığı Kuruçeşme'den Beşiktaş Anıl Duğün Salonu'na geçen sosyalist- ler arasında da gönış farklüıkları belirginleşmeye başladı. TBKP, TStP çevreleriyle bazı bağımsız sosyalistler, "biriigin yasal sosya- list partidc" olacağını yuksek sesle söylemeye başladılar. Aynı gunler- de eski TİP Milletvekili Prof. Sa- dun Aren'in parti kurma hazırlı- ğına giriştigi gazetelerde yer aldı. Böylece yeni parti arayışında olan kişi ve çevrelerin sayısı görii- nürde dörde çıktı. Yeni Oluşum- cular, sosyalistler, Mehmet Ali Aybar ve Sadun Aren. Ancak bir- birinden bağımsız sürdürülüyor- muş gibi gönınen bütün bu hanr- lıklar aslında çoğu basından gizli olarak yapılan görüşmelerle bir- birleriyle de dirsek teması halin- deydi. Herkes "solun seUmetTnin "birlik"te olduğunda hemfikirdi, ama kimilerine göre "eski abşkan- hklar yani oncu olraa, damga vnr- ma", kimine göre "gereksiz alın- ganıklar yani once bana haber ve- rilmeliydi," kimine göre de "prog- ramatik diizeyde anlaşmadıklar" gibi nedenlerle birleşme bir türlü sağlanamıyordu. Yarın tstanbul'da yapılacak top- lantıda "yasal parti"yi savunan bütun kişi ve çevreler bir araya ge- lerek "partisini arayan marksist solun" birliğini tartışacaklar. Boşluğu yeni sosyalist parti clokhırabilir Geçmişteki olumsuz sonuçları aşabilmeyi istiyorsak, herkesin kendi kendisini temsil edebileceği, geniş, yerel ve merkezi platformları yarata yarata ilerlemeyi öngörmeliyiz. halka dayanarak ilerlemek isteyen; bu ilerleyiş sırasında ailenin, cins- ler arası ilişkilerin, toplumun ve devletin demokratikleşmesi için vereceği mücadeleyi hem bugünu güzelleştirmenin hem de özlediği yarına ulaşabilmenin temel şartı belleyen; güncel sorunlann çözu- mü için alternatif öneriler getire- bilen; iç işleyişi demokratik, gö- ruş çeşıtliğini kendi zenginliği ola- rak algılayan; uluslar arasında ezen-ezilen denklemlerine ve do- layısıyla zora dayalı ilişkilerin ye- rini, eşitlik temelinde gönüllü be- raberliğin alması için topluma ba- nşçı çözümler getiren yeni bir sos- yalist parti doldurabilir bu boşlu- ÇAGATAY ANADOL Türkiye'nin yasal siyaset sahne- sinde sosyalizmi benimseyen bir partinin doldurması gereken yer on yıldır boş. Bu boşluk, eski sos- yalist yapılarca veya bunlardan bir bölumunün birleşmesiyle ve 80 öncesinin sosyalizm anlayışı teme- linde doldunılamaz. Marksizmin kaynaklannda tarumlanan ve son- raki pratiklerle bir haylı uzaklaş- mış olduğumuzu yeni yeni kavra- dığımız, devletin devlet gibi olma- dığı, halkın her duzeyde kendi kendini yönettiği, ınsan hgkları- nın ne gerekçeyle olursa olsun ih- lal edilmediği, burjuva demokra- sisinden sadece tarihsel olarak de- ğil, fülen çok daha ustun bir sos- yalist demokrasiyi sınıfsız toplu- ma giden uzun yolun başlangıcı olarak değerlendiren; böyle bir sosyalist demokrasiye her adımda ğ Böyle bir parti, geçmişin ayrun- lan, partileri, örgtitleri, gruplan temelinde ve bunların bir uzantı- sı olarak değil, geçmiş pratiklerin pasından elbirliğiyle temizleyece- Marksist ve yasal olmak SADUN AREN 1- Beraber parti kurmayı düşündüğüm temel örgütler TBKP ve TSİP'tir. Elbetteki bunlara SHP'den ayrîlan Anadol, Okçuoglu ve Ateşogullan gibi milletvekilleri örgüt veya yarı örgüt biçiminde örneğin Gelenek dergisi çevresi ya da Kurtuluş hareketinin bir bölümü de katıhrsa çok sevinirim, memnun olurum. Kişiler hakkında bir şey söylemek istemem. 15 nisanda bu konuda bir toplantı olacaktır. Orada kişiler umuyonım ki böyle bir partiye katılıp katılmayacaklannı açıklayacaklardır. Olumlu tavır alan butün kişilerle beraber olmaktan mutlu olurum. Hiçbir sakınca görmem. Parti kurmaya yatkın başka bir Marksist çevre bilmiyorum. Varsa memnuniyetle onlarla da beraber olurum. 2- Asgari muşterek diye bir şey söylemek istemiyorum. Çünku bu, bir çeşit ön koşul oluyor. ön koşul olmayacak asgari muştereklerse saymaya değmez, ama isterseniz sayayım: Birincisi Marksist olacak, bilimsel sosyalizmi benimsemiş olacak. Kuşkusuz bunun ne demek olduğu çok tartışılabilir, ama en genel anlamda böyle olması lazım. tkincisi, yasal çalışmayı içtenlikle benimsemiş olması. Üçüncüsü bütün anlaşmazlıklann banşçı yollarla çözürnünden yana olacak hem dünyada hem Türkiye'de Örgüt yerine tektekbireyler ğimiz Marksist kimliklerimizle, eşit haklar ve sonımluluklarla ka- tılacağımız bir birlik sürecinden çıkabilir. Çeşitliliğimizden bir birlik çı- karmak ise kendi tekil doğruları- mızı birliğin gerçekleşmesinin ko- şulu haline getinneyen, sureçte ye- ralan Marksistlerin çoğunluk eği- limlerine boyun eğmesini bilerek, kuruculuk sürecinin içinde, orta- sında veya en geç sonunda mev- cut yapılan feshetmeyi öngören ve bunu bugünden ilan edebilen bir yaklaşımla mumkundur. Geçmiş pratiklerimizin etkin yöneticiler ve edilgin üyeler teme- line dayanmasının yol açtığı olum- suz sonuçları aşabilmeyi istiyor- sak, kuracağırruz partide yöneten- yönetilen ayrımının silikleşraesini özlüyorsak, hemen şimdi kuruluş surecinde birileri adına, onların temsilcileri olarak var olmayı de- ğil, herkesin kendi kendisini tem- sil edebileceği genış, yerel ve mer- kezi platformları yarata yarata ilerlemeyi öngörmeliyiz. Iş, partiyi hukuken kurma aşamasına geldi- ğinde eski yapılara yönetim kon- tenjanları ayrılmadan, en geniş katılımh kuruluş surecinde herke- sin kendi bireysel ağırlığıyla tar- tıldığı ve özgür iradeler doğrultu- sunda yönetim pozisyonlanna ge- tirildiği bir demokratik mekaniz- mayı benimsemeliyiz. Ancak boy- lelikle yeni bir partiyi kurmuş olu- ruz ve ancak böylelikle uyeleri bir onay makarru olarak algılayan es- ki anlayışı aşabiliriz. Kuruculann bir bolümünün kimier olacağına mevcut yapılann karar vereceği bir süreç, Marksistlerin birliği kavra- mıyla da demokratik bir işleyişe oturacağı öngörülen yeni parti kavramıyla da "dalga geçmek"ten başka bir şey olmaz. Yasal Marksist partinin kuruluş surecini başlatmayı öngörenler, bu sürecin meyvesini alacak hale gel- diğimizde, T. Ceza Yasası'nın 141-142. maddeleri kalkmamışsa bile kuruluşu gerçekleştirmeyi bu- günden benimsemiş olmahdırlar. Aksi durum kuruluş surecini, so- nunda neticeye ulaşıp ulasamaya- cağı konusunda kuşkulu hale ge- tirir ve Marksistleri, yurt çapında harekete geçirecek bir birlik süre- ci yaratılamaz. Ve üstelik yasal Marksist partinin kuruluşunu Ce- za Yasası maddelerinin kalkması- na bağlamak, böyle bir kuruluşu gerçekleştirmeyi kalübelaya kadar erteler. Ben eski örgütsel ve deforma- tif ideolojik kimliklerinden özgür- leşmeye başladıklarını umutla iz- lediğim Marksistlerin zorlukların üstesinden geleceklerine ve bu yıl içinde birleşik yasal Marksist par- tinin kuruluşunu gerçekleştirecek- lerine inanıyorum. ESKİ SHP'LİLER — SHP'den ihraç ve istifa yoluyla kopan milletvekillerinin kısa bir sure sonra yolları aynldı. Çogunluğu Dogu kokenli olan milletvekilleri. "Marksist olanlara da açık sosyal demokrat parti" kurma hazırlıklanna başladılar ve kendilerine Yeni Demokratik Oluşum adını verdiler. Anadol, Okçuoglu ve Ateşogullan ise bu gruptan koptular. Birinci koşulMarksist olmak Benim ütopik birlik modelim hepsinin "bir şekilde" birliğini kapsıyor. Fakat gerçek o ki bu akım ve hareketlerin çoğu birbirini çekmek yerine itiyor. UMUR COŞKUN Ben bu konuda oldukça geniş bir mezhebe sahibim. Şundan: Türkiye Marksist solunda iki ana akım var. Bunlardan biri parti bi- çiminde örgutlenen akım, diğeri de hareket tarzında örgutlenen akım. Bu iki ana akımın ayn ayn varlığı ve birbiriyle surtUşmesi so- lun etkirüiğini ve mücadelesini za- yıflatıyor. Eğer birleşebilirlerse, Türkiye'de politika sol tarafından gerçekten etkilenebüir. Çevremizi dönüştürmeye bugünden başlaya- biknek için ve bugünku dönüşünı- leri gelecekteki bir devrimci ikti- dar projesine bağlayabilmek için parti ve hareket tarzında mucadele edegelmiş akımların birliğinden başka yol yokmuş gibi duşu- nüyonım. Fakat bu birlik de kesinlikle her şey demek değil. Dünyadaki geliş- meler solda yeni bir özne oluşma- sının yeni elemanlanm da ortaya çıkarıyor. Bunlar benim ya da bir başkasmın Marksizm yorumu sı- nırları içinde kendisini Marksist Bence bu parti, emeğin aracısız iktidanna dayalı, sömürü ve baskının yaşamdan silindiği sınıfsız topluma demokratik evrilmeyi hedefleyen sosyalist düzeni amaçlamahdır. HALUK GERGER Partinin, Marksizmin temel de- ğerlerine, toplum projesine ve hü- manist ülkusüne bağlı, Marksist gelenekten gelen örgütlu-örgutsuz sosyalist bireylerce kurulacağını ve Marksist olmayan sosyalistlere de kuruluş sürecinden başlayarak eşit bileşenleri olarak, açık olacağını düşünüyorum. Aynca partinin, tüm uyeleri için "yeni bir başlangıç" sayılacağını varsayıyo- rum. Parti, .örgütlerin değil, tek tek sosyalist bireylerin birleşme- sinden doğacaktır. Geniş olçude paylaşıldığını um- duğum ve normatif ilkeler halin- de sıraladığım kımi "müşterekJer" şunlardır: Bence bu parti; emeğin aracısız iktidanna dayalı, sömuru ve bas- kının yaşamdan silindiği sınıfsız topluma demokratik evrilmeyi he- defleyen sosyalist düzeni amaçla- mahdır. Emeğin kitle partisi ola- rak devrimci toplumsal dönuşum- leri ve emeğin nihai kurtuluşunu öngörürken banşçü yöntemleri ve parlamenter mücadeleyi esas al- malıdır. Kuşkusuz, çağdaş özüy- le demokrasi, temelde, başta ör- gütlü işçi sınıfı, emekçilerin uzun ve zorlu savaşımlarının sonunda elde edilmiş bir kazanımdır, sos- yalizmi kurmanın, onu geliştirme- nin, hedefıne yoneltmeniıı de ön- koşuludur. Tabii parti, bir yandan parlamenter mücadeleyi esas alır- ken, toplumsal yaşamın her ala- nını kapsamayı ilke edinen bir ya- sal işleyiş modelini de oluşturmayı ihmal etmemeli; şiddeti kesinlik- le reddederken de kendisine ve emekçi sınıflara karşı olası şiddet uygulamalanna direnebilecek bir ideolojik/örgütsel yapı kurabilme- lidir. Parti kendi içinde de demokra- tik işleyişi her koşulda korumanın mekanizmalannı yaratabilmeli, te- melde uyelerinin birlikteliklerinin, paylaştıklannın, dayanışmalannın doğal uzantısı olarak oluşan bir iç disipline dayanmalıdır. Parti, dı- şındakı ilericiler, demokratlar, yıırtseverler, sosyalistler ve Mark- sistlerle de işbirliği ve dayanışma içinde olmalıdır. Parti, Marksizm adına yaşan- mış pratiklerden ders çıkarmak için de manevi sorumluluk du- yumsamalı ve gelenekteki olum- suzluklardan kesin kopuşu içsel- leştirebilmelidir. Parti, enternas- yonalızme, dünya işçi sınıfı için- de ve ezilenler arasında dayanış- maya sıkı sıkıya bağlı olmalı ve fa- kat bunun ancak örgütsel / ideo- lojik bağımsızhk temelinde ve ger- çek eşitlik içindeki "gonulliiluk" ile gerçekleşebileceğine ınanarak merkezleri reddetmelidir. TBKPNIN \ \S\LLAŞMASI — TBKP, 6 aralıkta "illegal calışmaya son" verdigini açıklayarak >asal birleşik sosyalist parti kurmak için kendine Marksısl, sosyalisl. komünist di\en herkesi biriige çağırdı. Siyasi platfortnda birleşmeliyiz ZÜLFÜ DtCLELİ Kendini Marksist, sosyalist ya da komünist olarak tanımlayan herkesle, sosyal demokrat parti- den farklı bir parti hatta Marksist bir partiden, kendini sosyalist ola- rak tanımlayan herkesin katılacağı bir partiden yana olan herkesle birlikte olmaya hazırız. Böyle bir partinin kuruluş su- recinin, kimsenin başkalanna her- hangi bır goruşü, yaklaşımı, da- yatmadan başlaması yararlı ola- caktır. Bu partinin kuruluş süre- ci ve kuruluşu, Turkiye*deki poli- tik gundeme demokratikleşme açısından katkıda bulunan bir su- reç olmalıdır. Bunun için önemli olan, kendilerini Marksist, sosya- list ya da komünist olarak tanım- layan insanlann öncelikle bir si- yasi platformda, programda bir- leşmeleri. Herkes demokratik ve insancıl bir sosyalizm anlayışında kolaylıkla birleşıyor bugun Türk- iye'de. Bu olumlu bir olay. Bun- dan daha önemli olan böyle bir sosyalizme gidebilmek için bugun zorunlu olan demokratıkleşmede kurulacak Marksist partinin ak- tif bir rol oynaması gerekmekte- dir ki zaten sosyal demokratlar- dan Marksistleri ayıracak temel nokta, bu demokrasi anlayışına sahip çıkma noktası olmalıdır. Böyîe bir kuruluş sureci hiçbir za- man tepedeki faaliyetlerle yeterli olmaz. Bu süreç mutlaka Türki- ye çapına yayılmalı ve geniş katı- lımla, yığınsal bir hareketle bu parti ortaya çıkmalı. saymayan, fakat politik yelpaze- de kesinlikle solda, sosyal demok- rasiden bağımsız aktif unsurlar. Birliği bu yönde genişletmeyen, düşünmeyen Marksist hareket ba- şanlı olamaz kanısındayım. Ayn- ca kadın kurtuluş hareketlerini, çevreci ya da yeşil hareketleri; ön- celikle göz önüne almak gereki- yor. Bunlarla birleşmeyi ya da guçlü etkileşim bağlan oluşturma- yı mutlaka düşünmeliyiz. Benim ütopik birlik modelim hepsinin "bir şekilde" birliğini kapsıyor. Fakat gerçek o ki bu akım ve hareketlerin çoğu birbi- rini çekmek yerine itiyor. Döne- min gelişmeleri ve ihtiyaçlar mık- natıs kutuplannı tersine çevirme- yi zorunlu kıldığı gibi olanaklar da yaratıyor. Giderek böylesine geniş birlik imkânlannı mutlaka hayata geçirmeyi gözetmeliyiz diyorum. Bugünkü durumdaysa; bir ya- sal parti projesi kapsamına baş- langıçta farklı kesim ve görüşlere sahip TSİP'liier, TBKP- liler, Mehmet Ali Aybar ve eski SDP çevresi, SHP'den ayrılan bir bölum milletvekili ve onlara yakın unsurlar, başta Aziz Nesin ve Sa- don Aren olmak üzere geniş bir aydın kesimi, eşki TEP'liler, Sos- yalist Birlik dergisi çevresi ve ki- mi Troçkist eğilimli Marksistler gi- riyor. Bunların tümu yakın bir tarih- te bir araya gelip yasal Marksist parti kuruculuk surecini başlata- bilirler, fakat bence bu süreç sü- rekli olarak yukanda sözunü et- tiğim devrimci akım ve diğer sol çevrelerle daha ileri birlik olanak- lanru gozeten bir süreç olmalıdır. Tum toplumun yenilenmesi için solun yenilenmeye ihtiyacı vardır. Yenilenmenin bugün tutulacak halkasıyla birliktir. Solda, yığın- sal, gerçekçi politikanın zeminini yaratmaktır. Fakat başlatılacak gi- rışimler eğer mevcut durgunluğu aşamazsa moral, istek ve dina- mizm getiremezse, umutlar bir başka bahara kalacak demektir. Elbirliğiyle, bugün birleşebilenler ve birleşemeyenler dayanışma için- de umutların gelişebileceği ortam- ları hazırlamalıyız. Sosyalizm tek umut kaynağı Gürsoy, kurulacak partinin ne Leninist ne de Sosyaldemo-| kratların özlemini karşılayacağını belirterek şunları söylüyor: "Bu partinin hiçbir siyasal grubun devamı ya da uzantısı olmayacağını hepimiz bilmeli ve bu partinin grupların, eski panilerin birleşmesiyle değil, Marksist bireylerin birleşmesiyle kurulabileceğini kavramahyız." GENCAY GÜRSOY ~ Türkiye'de on yıldır siyasal ya- şamda sosyalistlerin ortak sesini duyurabilecek ağırlığa sahip bir parti yok. 12 Eylül'ün kitlesel baskı ve sin- dinne politikalanna ve ciddi bo- yutlardaki depolitizasyon eğilim- lerine karşın, emeğiyle geçinenle- rin hızla yoksullaştığı, haksızlığın, sömürünun, hırsızlığın, ilkelliğin ve çirkinliğin bir yaşam tarzı ha- line getirildiğı ülkemizde, siyasal gundeme mudahale etmesi bekle- nen, aklı başında bir sosyalist mu- halefetin hem sınıfsal temeli hem de birikimi var. öte yandan, dun- ya ölçeğinde mudahale edilmezse, 30-35 yıl içinde, uzenndeki yaşa- mın toptan yok oluşa doğru, geri dönüşsüz bir evreye gireceği ciddi bilimsel kanıtlarla üeri sürülen, te- pesinde ölumcul "ozon deligi" açılmış bir gezegende yaşadığımız artık entelektüel bir fantezi değil. Uluslararası duzeyde birçok alanda uğradığı başarısızlığa ve itibar kaybına karşın, sosyalizmin ütopyası dışında, insanlığın savaş- sız, sömurüsüz, sınıfsız, baskısız ve özgur bir yaşam ve insanı, hay- vam, bitkisi, denizi, havası, suyu, toprağı ile temiz ve yaşanabilir bir dünya özlemine yanıt verebilecek başka bir umut kavnağı da yok. Işte bu ufka gözünu diken her- kesin, dünyamn her yerinde ve Türkiye'de yan yana gelerek, sos- yalizmin ytiz yıllık serüvenindeki butün yanlışları. başarısızlıklan, dar görüşlülükleri açık ytueklüik- le gözden geçirmeleri ve Marksiz- min kaynaklanndan günümüze ve geleceğe uzanan yeni projeler üret- meye çalışmaları gerek. Üzerinde tartıştığımız yasal Birleşik Sosya- list parti, böyle biv hedefi kolla- yan, ama oraya,>kitleleri oyuna ge- tirerek, ezerek, baskı ve şiddet uy- gulayarak ulaşılamayacağının bi- lincine varan herkese kapılannı açmalıdır. ideolojik ambargolar- dan sosyalizm tarihindeki belli devrim modellerini ya da belli dö- nemlerde uygulanan yöntemleri, uzerinde tartışılmaz "usta vasiyetleri" haline getiren anlayış- lardan uzaklaşılmalıdır. Bence partinin ideolojik zemi- nini bu "asgari möşterekler" oluş- turabilir. Bu yapı kuşkusuz "çelik disiplinli", "öncü parti" modeli- ni dışlar ve dolayısıyla "Leni- nizm"i, bu parti modeli ile özdeş kabul eden "Leninist"lerin özlem- lerini karşılamaz. Öte yandan sos- yal demokrat- partilerden, temel dünya görüşu konusundaki çeliş- kilerden çok şu ya da bu özel ne- denle kopan ve kendilerine geçici bir siyasi şemsiye arayanlar da bu partinin Marksist temelde "antikapitalist" olduğunu ve he- defini "demokrasinin sınırlannı genişletmek r 'ten ibaret görmediği- ni bümeliler. Nihayet bu partinin, hiçbir siyasal grubun devamı ya da uzantısı olmayacağını, simgesel planda da olsa, bunun tersi bir iz- lenimi verecek çağrışımlardan ti- tizlikle kaçınmarmz gerektiğini he- pimiz bilmeli ve Türkiye'deki sos- yalist potansiyeli kucaklamak üze- re yola çıkan böyle bır partinin, grupların ve eski partilenn bırleş- mesiyle değil, Marksist bireylerin birleşmesiyle kurulabileceğini kavramahyız. Bence böyle bir sosyalizm an- layışı uzerine oturacak partinin en temel özelliği de her turlü alışıl- mış parti hiyerarşisini aşmak, ka- tılımcüığı ve demokrasiyi önce parti içinde uygulamak olmalıdır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle