Katalog

CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 14 NİSAN 1990 Ulusal Eğitimimiziıı Öncelikli soruııları... İmam hatip okullannın, meslek okulu nıteliğini yitirdiğı, dinsel bilgi ağırlıklı bir toplum oluşturulması amaçlandığı anlaşılmaktadır. Boylece Oğretim Bırlıği Yasası rafa kaldırılmıştır. 1990'larda Turkiye AT'ye imamlarla mı girecektır? XXI. yuzyüda AT uyesi Turkiye, Alman sanayisi ıle rekabet edebılmek için fabrıkalarını imam hatip mezunları ile mi çalıştıracaktır? Dr. MAHMUT ÂDEM Ank. Üni. Eğitim BilimleriFakültesi Cumhurıyetm kuruluşundan ben ulusal eğıtım po- Iıtıkamızın temel hedefı "laık eğıtım" ve "çağdaşlaş- ma"dır Mıllı Eğıtım Temel Kanunu'nda bu hedef, "...nıhayet Turk mılletını çagdaş u>gariığın yapıcı, ya- nıtıcı seçkın bırortagı yapmaktır" bivimındedılege- tırılmıştır Bugun ulusal eğıtımınnz ne olçude laıktır, ne olçude çağdaştır9 Bu yazıda çağdaş eğıtıın laık eğı- tım ve öğretmen eğıtımı sorunlarına değınılecektır Çağdaş eğitim ve Avrupa Topluluğu Turkıve, Avrupa Toplulugu'na (AT) adavdır Bu amaçla cezaevlerındekı durumun AT standartlanna uvdurulmasından Avrupa Konsevı Insan Hakları Ko mıs>onu'na kışısel başvuruyadeğın, bırçok tuzel, pa rasal, sıyasal vb önlernleralınmaktadır Bunakarşılık eğıtım kesımınde, hıçbır hazırlık gorulmemesı duşun durucudur Bu bağlamdaçalışan nufusun çeşıtlı ke sımlere dağılımı, eğıtım duzeyı konusunda ıpuçları ve rebılecek olçutlerden bırıdır Bugun Ingıltere'de çalışan her yuz kışıden 2'sı, Bel- çıka'da 3'u tanm kesımınde çalışırken, ulkemızde bu sayı 58'dır Yıne çalışan her yuz kışıden Federal Al- manya'da42'sı, Italya'da43'üsanayı kesımınde çalı- şırken, Turkıye'de bu sayı yalmzca 17'dır Belçıka'da çalışan her yüz kışıden 69'u, Hollanda'da 66'sı hızmet kesımınde çabşmaktadır Turkıye> debusayı25'tır Bu durumda, bu ulkelerın bıze "AVrupa'nın manavı- kasabıolun" demenın vanı sıra, "Avrupa'nınçöpçu- su, temızlıkçısı de olun" demelerı doğaldır Çunku ozelhkle Turkiye gıbı gehşmekte olan ulkelerde nıte- lıksızyada aznıtelıklı ışgucu çoğuncatanm kesımınde çaiışmaktadır Sanayı ve hızmet kesımlerı, tanm ke sımıne oranla daha ılen eğıtım gormuş, uzmanlaşmış ınsangucu çalıştırmaktadır Turkıve, AT'ye uye olmak ıstı> orsa, her şevden once ınsanlarının eğıtım duze> lennı yukseltmek zorundadır Bugun temel soru şu dur Çağdaş eğıtımde Avrupa'mnneresındevız7 1985 nufus savımına göre Turkıve'de her yüz nufus tan 23'u hervuzkadınnufustan 32'sıokuma-yazma bılmemektedır Hakkârı ılımızde kadın nufusun °/o 77'sıokuma vazma bılmemektedır 1987 1988 öğre tım vılında temel eğıtım ıkıncı dönem (ortaokul) çağ nufusunun ancak %60'ına öğrenım hızmetı sunula bıimıştır, çağ nufusunun lısede ^o35'ı, yukseköğre- tımde"Inll'ıokullaştırılabılmıştır Bunakarşılık AT ulkelennın tumunde kadın-erkek, köylu-kenth, varlıklı >oksulherkesokuma-yazmabılmektedır,en az 8 yılbk temel eğıtım tum çağ nüfusuna yaygınlaş tırılmıştır, çağ nufusunun lısede üçte ıkısı, yuksekoğ retımde<rr nî0-40'\ okullaştınlmıştır AT've uye olabılmenın önkoşulu, hem nıcel hem nı- tel olarak eğıtımımızın Avrupa duzeyıne çıkarılma sıdır Bugune değın, bu anlamda herhangı bır çalış- mayapılmamıştır Çağdaş eğıtım demek.aynızaman- da laık eğıtım demektır Laik eğitim Bugun eğıtımımızın en onemlı gundem konusu, la- ık eğıtımdır AT ulkelennın tumu laıktır Hıçbırıdın temehne dayalı devlet değıldır Anayasaya gore Turki- ye Cumhurıyetı, laık bır devlettır Laık eğıtımın teme lı, "Öğretım Bırlığı" Yasasıdır Laıklık, dın ve devlet ışlennın avrılmasının yanı sıra, duşunce ozgurluğu- dur de Laık devlet >onetımınde, eğıtım, hukuk, tıp vb bırçok alandadinsel ölçuler uygulanamaz Laıklık, evrensel ınsan haklarının dinsel sınırlamalardan ko- runmasıdır Bununla bırlıkte, bugun 1924 oncesıne benzer, çağdaş eğıum veren okullara koşut olarak dın okullanhızlaartmaktadır 1951 yıhnda7olanımam hatip okulu, 1987 1988yıhnda718'eyukselmıştır Bu okullann 1987-1988 yılı öğrencı sayısı 258 038'dır tmam hatip okulları 1961-1987 donemı 425 388 me zun vermıştır Aynı donemdeyuksek Islam enstıtulen ve ılahıyat fakultelerını bıtırenler, 16 018'dır l%l-1986dönemı Kuran kurslarından 390197'sı kız, 739 785 öğrencı mezun olmuştur Ulkemızde mevcut 62 942 camı ıçın 1 200 000'den fazla imam hatip adayı vetıştınlmıştır Oyle>se bu meslek okuilan, dıplomalı ışsızraıvetıştırmektedır9 Bu, cumhunyetten once ol- duğu gıbı, bır vandan dınsel okullar, öte vanda çağ daş okullar olan ıkıcıl eğıtım değıl de nedır9 Bu sayı- lardan imam hatip okullarının, meslek okulu nıtelı- ğını yıtırdığı, dinsel bılgı ağırlıklı bır toplum oluştu- rulması amaçlandığı anlaşılmaktadır Boylece öğre tım Bırlığı Yasası rafa kaldınlmıştır 1990larda Turki- ye AT'ye imamlarla mı girecektır XXI yuzyıldaAT üyesı Turkiye, Alman sanaj ısı ıle rekabet edebılmek ıçın fabnkalarını imam hatip mezunları ıle mı çalış- tıracaktır9 Benzer gelışmeler eğıtım harcamalarında da görul- mektedır AT ulkelennın hemenhepsındeGSMH'nın en az °7o5'ı eğıtıme aynlırken, Turkiye ıçın bu oran H2 9'dur Turkıye'de 1975 vılında mıllı eğıtım butçe- sınıngenelbutçeıçındekıpayı°7o21 2ıken, 1988 yılm- da bu oran ^08 6'va duşmuştur 1978 1987 donemı, 1987 sabıt fıyaüanv la, carı harcamalar ılköğretımde yıllık ortalamar o3 5, erkek teknık oğretımdew o4 5, genel ortaöğretımde "o2 9oranındaazalmıştır Buna karşılık imam hatip okullannda can harcamalar yılhk ortalama %1 8, toplam harcamalar *7<>2 6 oranında artmıştır Dev let, eğıtım yatınmlarında kesın öncehğı imam hatip okullarına vermıştır Bu gehşme gelecek on>ıllardadaavnı hızla surdurulurse, XXI yuzyılda bır komşu ulkenın Türkıye'ye "molla" ıhraç etmek ıs temesıne kesınlıkle gerek duyulraayacaktır Ayrıca çağdaş eğıtım, ancak çağdaş duşunen, nıtelıklı oğret- menlerle verılebılır Öğretmen yetiştirme Turkıve, yurtdışına ışgucu "ıhraç eden" bır ulkedır Ulkemız ATve uveolduğunda, tum vatandaşlarımız topluluk ulkelerınde serbestçe dolaşabılecekler, ış pı- yasasında o ulkelenn ışgucu ıle yansabıleceklerdır Bu nedenle okullanmızda çağdaş teknolojı kesınlıkle oğ reulmelıdır Tersı durumda vatandaşlanrmzaçahştık ları ulkelenn kendı vatandaşlarınca beğerulmeyen, ıle rı teknık bılgı gerektırmeyenışlergordurulecektır Nı telıklı ışgucu, ancak nıtelıklı oğretmenlercev.etıştırı lebılır Orneğın ortaöğretım gebştıı ılmek ıstendığın de, ılk akla gelen, bu kesımde çalışan oğretmenlerın mtelığıdır Bugun öğretmen yetıştırmemn planlanması konu sunda elımıze çok ıyı bır fırsat geçmıştır Mıllı Eğıtım Bakanı Sayın Avnı Akv oi, öğretmen kokenlı bır eğı- tım planlaması uzmanıdır Ancak çeşıtlı beyanlanyla öğretmenlık mesleğıne gonul verdığı anlaşılan Sayın Bakanın, bu konuda somut bır atılımı henuz gorul- memıştır Ozellıkle 12 Eylul öncesı anarşık ortamda hızlandırılmış eğıtımle, veterlı bılgı ıledonatılmadan öğretmenlık mesleğıne gırenlerın, bövlece mesleğın toplumdakı saygınlığını duşurenlerın tumunun ace- le hızmet ıçı eğıtımle yetıştırılmesı, öğretmen kokenlı bır Mıllı Eğıtım Bakam'ndan beklenırdı Ayrıca Sa- yın Bakan'dan, eğıtım enstıtusunden eğıtım fakulte- lerınedönuşturulen fakultelen, oğretim uyesi, labo- ratuvar, atelve vb yönden desteklemesı beklenırdı Çunku eskı eğıtım enstıtulenne, 12 Eylul oncesınde, çoğuna ıdeolojık rengıne bakılarak ortaokul ve lıse öğretmenlennın atandığı bılınmektedır 1983 yılında, bu öğretmenlere oğretim görev lısı unvanı verılmıştır Hatta bu öğretım görevlılennın ıçınde unıversne lısans öğrenımı görmemış, daha da kötusu ıkı y ıllık eğıtım enstıtusu mezunları büe bulunmaktadır Kendısı ünı- versıte mezunu olmayan bıroğretim gorevhsmın okut- tuğu genç, unıversıte mezunu sayılır mı9 Bugün, bu fa kültelerdekı öğretım elemanlarının ^oSO-90'ı öğretım uyesi değıldır Yeterlınıtehktevesavıda oğretim uye sı olmadan unıversıte dıploması verılmesı, unıversı- te kavranunın anlamım sulandırmak olmazmı'' YÖK sa>esınde tum akademık değerler temelınden sarsıl- madı mı1 PENCERE llhan Selçuk bır dış gezıde bulunduğundan yazılarına bır hatta ara verecektır ÇAfiOAŞ YAYINURI İLHAN SELÇUK EVET7HAYIR OKTaYAKBAL Adalar Nasıl Kurtulur? ' Bızlerı toplumun huzurunu kaçırmak ve gul gıbı ıdare edıp gıttıklerı duzenlerını bozmak' gıbı onyargılarla suçlayanlara ve ınşaat mafyasına açık bır cevabımız var Dağ başındakı kımse- sız çam ağacına lağım sularıyla yaşam mucadelesı veren ga- rıp mıdyeye, toprağın doğal rengıne ve gökyuzunün mavısıne zarar vermesın dıye doğanın mılyonlarca yıldır surdurduğu bır lık ve denge bozulmasın dıye yaşamlarımızdan verdığımız odün- lerle surdurduğumuz bu mucadelede ınsana, ınsanca yaşama, topluma ve bırlıktelığe duyduğumuz saygıdan nasıl kuşku du- yabılırsınız? Yok olup gıden bır doğa ıçerısınde kurduğumuz beton yığınlarında sızden sonrakı kuşaklar mutlu nefes alabıle- cekler mı 7 Sızler çevrenızle bırlıkte kendı torunlarınızı katledı yorsunuz Duşunemıyor ve hayal edemıyorsanız örneklerı de mı görmuyorsunuz'? Halıç 1 otuz yıldır tartışa tartışa bır lağım çuku- runa çevırmedık mı ? Marmara yı gule oynaya olu denız yapma- dık m ı ' Ada Dostlan Derneğı nın basın bıldırısınden bır bölum Adaları kurtarmak ıçın kurulmmuş bır dernek bu 134 ada dos- tunun oluşturduğu bu dernek bır yaşını doldurmuş Başta Çelık Gülersoy olmak uzere adaları yağmadan beton yığınlanndan kurtarmak ıçın savasım veren ınsanlar Saıt Faık ın yıllar once yazdığı bır oykude topluma vermek ıs- tedığı bıldırı yıllar sonra yeşermıs bulunuyor bu dernekle Un- lu oykucümüz -kı bır ada dostuydu- şöyle yazmtştı ' Kuşları boğdular çırnlerı söktuler yollar çamur ıçınde kaldı Dunya değışıyor dostlarım Gunun bınnde gökyuzûnde güz mev- sımınde artık esmer lekeler göremeyeceksınız Günun bınnde yol kenarlarında toprak ananın koyu yeşıl saçlarını göremeye- ceksınız Bızım ıçın değıl ama cocuklar sızın ıcın kotü olacak Bız kuşları veyeşıllıklerı çok gorduk Sızın ıçın kotu olacak Ben- den hıkâyesı ' Yıl 1954'tu Aradan 36 yıl geçtı Yazartar her şeyı önceden gö- rür, önceden duyar yaşar bır şeylerı Saıt Faık 'benden sıze hıkâyesı' demış Aldırmamışız umursamamışız şu ya da bu ne- denlerle yağmaya goz yummuşuz Şımdı yavaş yavaş aklımız başımıza gelıyor Dunya cennetı adaları çıkarcılardan, yasaları kendılerıne gore yorumlayanlardan kurtarmak gerektığını anlı- yoruz Adalar SIT alanı değıl mı 7 Oyleyse nasıl oluyor da dört katlı yapılar Buyukadada Heybelıde Burgazda Kınalı'da goklere yükselıyor Altı buçuk metreden yuksek ınşaat yasak 1 Ama der- neğın yayımladığı broşürde dort katlı apartmanlar görüluyor Kım ızın vermış 1 ? Nasıl olmuş 1 ? Ağaclar kesılıyor yeşıllıkler yok edılı- yor beton yığınları butun adalarda bırbırını ızlıyor Kooperatıfler kurulmuş uye olanların sayısı beş yüzü aşmış Kımse aldırmı- yor herkes kendı çıkarını yasadan en onemlısı doğa güzellıkle- rınden ustte onde tutuyor Nıcın bu kampanya'? ' başlıklı açıklamada ada dostlan şoyle dıyorlar Olay yalnızca mımarı bır yı- kımdan ıbaret değıldır Hızla ar- tan bına sayısı ve buna bağlı ola- rak nufus çoğalması gurultü- nün fağım mıktarının, denız ve hava kırlılığının artışı sonucunu doğurmuştur Kıyıların kulüp ve kışılere peşkeş çekılmesı yetmı- vormuş gıbı ınşaatlardan çıkan motozlar dokulerek buradakı do- ğal dantela bozuldu ve hıdrobı- yolojık bır kıyım yaratıldı Kıyı ba- lık ve bıtkılerı yok olmaya başla- dığından yerlı balıkçılar bıle Nor- veç'ten getırılen donmuş uskum- ruları yemeye başladılar' Yahya Kemal ın Hatırla se- vışmıştık ılahı adalarda' dızesı- nı anımsadım bırden Yazınımı- zı derınden etkılemış bır büyulu yoreydı adalar Hüseyın Rahmı- nın Saıt Faık'ın daha nıce şaı- rın, yazarın yapıtlarında yaşıyor 'ılahı adalari' Bu gıdışle adalann "ılahı' guzellıklen bır bır ortadan kalkacak Ada dostlan hepımıze sestenı- yor 'Mucadelemıze destek olun Bugün adı sanı ve yerı bellı olan adalar ıçın verdığınız destek, bır gün adı sanı ve yerı bellı olma- yan evrenın herhangı bır yerın- de cığerlerıne ılk çektığı nefeste yeterlı oksıjen olmadığı ıçın ole- cek ılk yavrunun ve dığerlerının yaşamını kurtarabılır Adaları kur- taralım Yıtıp gıden yaşamımız- da, yarınlara kalacak bırkaç gü- zellık bırakabılmenın onurunu bırlıkte paylaşalım ' TEŞEKKÜR Amelıyatımı başarı ıle gerçekleştıren Dr. BESİM YİĞİTER ve ekıbıne, aynca tstanbul Göğus Kalp Damar Cerrahı Merkezı'nın tum personelıne teşekkür edenm Dr. Y 4LÇIN ESER Tonguç ve Kö\ Enstitüleri Tonguç, iki yuz yıl once yaşamış olan bır bilim adamınm eğıtime getirdiklerini anlamış, ulkemiz koşullarına uyarlamak için harcadığı çabanın ödulunu tadabilmiş ve tattırabilmişti. Ama ne yazık ki bu mutlu aşama çok surmedı. Prof. Dr. RAUF NASUHOĞLU Eğıtımımızın etkılı, venmlı bır öğretım du zenıne gıremedığım mıllı eğıtım sorumluları bıle kabullenırler Bu uzucü durumu vola koy- mak ıçın bırçok önlemler alınmış, şûralar top- lanmış, reformlar düzenlenmış, ama ko> ens tıtulerı dışında, umut verıcı bır sonuca varıl dığı pek görulmemıştır Eğıtımdekı bu başa rısızlığın nedenı, medrese>le bırbkte gelen, ez berleme geleneğımızle başa çıkamayışımızdır Oysa köy enstıtulen, seçkın bır eğnımcı, ılerı göruşlü bır devnmcı olan lsmaıl Hakkı Ton- guç ehnde çok başarılı olmuşlardır O zaman akıl, tüm öğretmen okullannın enstıtuve dö- nüşmesını ıster Yoksa, ozellıkle genç nüfusu muzun çoğunluğunu oluşturan köy çocukla- rının eğıtımden payını alamıyor olması, bu gun bıle acı bır kaygı konusu olarak sürer gıder Öğretmenin nitelikleri Öğretım söz konusu olunca ılk akla gelen, öğretmenin nıtelıklendır Kentlı öğretmen adaylan köye gıtmek ıstemez O zaman köy öğretmenlermın köy >aşamını bemmsemış gençlerden seçılmesı gerekır Çare yok, ılköğ retmen okuilan köye taşmacaktır Aslında kara tahtada sozel eğıtım vapmak, köylu kadar kentlı cocuklar ıçın de çekıcı de- ğıldır Ustelık köylümüz de gunlük ışlerınde, so- mnlanna çözum getırebılecek yetenekte öğret- men arar Kent çocuklannın durumlan da pek parlak sayılmaz Onlann eğıtımı de ezbere bo- ğulmuş.sözel metınlere gömulüp kalmıştır Özet olarak köylumuzu, dahası, kuçuk, yoksul kasaba halkımızı ılkel vaşamın >oksul- luğundan kurtarabılmek, onu gelıştırebılmek ıçın en başta yaygın etkın temel eğıtım ve bu eğıtımı yurutecek yeteneklı öğretmenler gere kıyordu Yuzyıllardan ben çorak toprağımı za çakılıp kaJmış ınsanımızı eğılımsızlıkten kurtarmadıkça, çağdaş uygarlığa adım atma mız söz konusu olamaz Tonguç, köyu, köy- luvu daha yakından tanıdığı ıçın elını önce orava uzatmıştı Sorunlan çözmek, ulkeyı kal kındırmaya katkıda bulunabılmek ıçın köklu bır yaklaşım seçmış ve ona dört elle sarılmış- tı Seçtığı, Batıda çoktan çözüme kavuşmuş bılımsel bır yoldu Konuya çözum getırenle- rın en ünlulerınden bırı J H Pestalozzı adın da lsvıçrelı bır bılım adamıydı (1746-1827) Kendısı önce hukuk ve dın eğıtımı görmüş, ama yığınlarm kultur duzeyını yukseltebılmek ıçın köklu bır reform gerektığıne ınandığın dan eğıtıme öncelık tanımıştı Sonra kendım büsbutun eğıtıme vermış, yoksul cocuklar ıçın açtığı bır özel okulda, uygulamalı ve kuram- sal araştırmalara önem vererek ılköğretımı yepyem bu anlayışa ve bır duzene oturtmuştu, Bir egitimci Pestalozzı'ye göre eğıtım, çocuğun kışısel ye- teneklerının gelışmesıne adım adım yardım eden bır etkınhk ıdı Çocuk, duyumlanndan edındığı ızlenımlerle ve etkılerle, doğa>ı ve ıçınde yaşadığı varlıklan gözlemleyerek, yok- lavarak tanıyacak, anlayacak duzeye ulaşabı- lecektır Bu çabalarla öğrenım surecı, katılıma bır alışkanlık halınde gelışmelıdır Ama o, ez- berleme kolavlığına da kapılabılır ve edılgın bılgı çukuruna duşebılırdı Buna karşı savun- mayı öğrenme duzeyıne ulaşmalıydı Eğıtıldığı okul dısıplınlı olmalı, karşılıklı sevgı, saygı ve ışbırlığı havası ıçınde benımsedığı, beğendığı bır yer bulunmalı>dı Pestalozzı, duşunlen ıle çağdaş eğıtımın temelını oluşturacak başarılı bır çocuk eğıtımcısı ve kuramcısı ıdı, çalışma larıvla gelen kuşaklar ıçın somut kurallar or taya ko>muştu Tonguç'un uygulaması Tonguç, Pestalozzı'nın öğretım kuramını hıç kuşkusuz çok ıyı özümsemıştı Onun kımı ya- pıtlannın Turkçe'ye çevrılmesıne önayak ol- muştu Ülkemız koşullan ıçınde uygulamanın nasıl olması gerektığını yıllarca kafasında oluş- turduğu kuşkusuzdur Sonuç Tonguç, gunun ust duzey >önetıcılerınden destek gordü ve köy enstıtulen adı ıle ılkokul öğretmenı yetıştıren yenı okullar kurulabıldı Köy çocukları okullara doluşup kaynaşmaya, bahçede, tarlada, ışlıkte ış üretmeye, kendı okullarını bıle yapmayı öğrenmeye koyuldu- lar Çocuklann ellen ışlennde, kafalan öğren- me çabası ıçınde ıdı Sözel ve kuramsal ko nuları mantıklarının gerektırdığı duzene göre kullanabıür olmuşlardı Öğretmen adaylan ka faları ıle ellenm bır yere getırerek bır ış, bır uretım yaratmanın, ışleyışını anlamanın, ne denn bır mutluluk olduğunu tadabılır duru- ma gelmışlerdı Tonguç, ıkı vuz vıl önce yaşa- mış olantir bîHm adamınm eğıtıme geurdık- lerını anlamış, ulkemız koşullarına uyarlamak ıçın harcadığı çabanın ödülünu tadabilmiş ve tattırabilmişti Ama ne yazık kı bu mutlu aşa- ma çok surmedı Medrese kafalı gerıcı, bağ- naz çevreler köy enstıtülerını kötuleyerek ılk fırsatta ustesınden gelmeyı büdıler Ya bugun 7 Kö> enstıtulenne gereklı fırsat venlseydı son 40 yıl ıçınde hıç kuşkusuz gelışırler, özledığı- mız nıtelıkte ve kışıhkte ınsanlar yetıştırırler- dı Üstelık ulkenın her yennde daha etkın bır eğıtım ve öğretım düzenı ıle eğıtınıımızde bam- başka bır hava esıyor olurdu Bugun böyle bır hava estığını söyleyebıle- cek durumda mıyız 7 Ç I K TI 000 Ltra (KDV ıçınde) Odemeh goruierılmez ÇAĞDAŞ YAYINLARI Turk Ocagı Cad 39 41 Cagaloğlu ISTANBÜL 1989 1 MAYIS ALANI'NDA I Taş Değil Yürekti Elimizdeki Derleyen AYalçın HAZIRAN Yaymevi Adres: Alaykoşku Cad Sıdıka Batu Işhanı No 12/303 Tel 528 61 08 Cagaloğlu ISTANBÜL MALİYE VE GÜMRUK BAKANLIĞI ADANA DEFTERDARLIĞI'NDAN İŞYERİ KAPATMA DUYURUSU Aşağıda adı sovadı belınılen mukellefın ışven belge dıizenıne 0)10301351 nedenıyle, Vergı Usul Kanunu'nun mükerrer 354'üncü maddesı uyarınca 1989 vılı ıçmde bırıncı defa uv (3) gıln ıkıncı defa beş (5) gün sılre üe kapatılmıştır İŞYERİ K.\P\TIL\N MLKELLErt^ Adı Soyadı veya unvanı Yusuf Turkoğlu ve ort Işyennın adı veva unvanı Haypa Tıcarct ve Pazarlama Adresı Kışla Cad Süt Fab yanı no 297 Kapaıma nedenı Belge düzenınc Duyurunun kanunı dayanağı Bu duyunı 213 sayılı Vergı Usul Kanunu'nun S'ıncı maddesı hükmd ıle aynı kanunun 182 sıra numaralı genel tebhjı uyannca yapılmışur Basın 22090 Bır ımza ver, bır adım at, bır türkü soyle yaşasınlar siyah giysilerimizle Beyoğlu Müzik Şenlığı ndeyız. (14 nısan cumartesı saat 12) Yıldız Sargın, Prof. Mina Urgan, Sıdıka Su, Reha İsvan, Sebahat Turkler, Aynur Hayrullahoğlu, Leman Fırtına, Handan Selçuk, Nemika Kemal, Ayla Akbal, Fusun Erbulak Sennur Sezer, Şukran Ketenci, Işıl Ozgenturk, Bılgesu Erenus, Denız Turkali, Yuksel Selek, Hale Soygazı, Uğur İlhan, Tezer Eraslan, Saadet Arıkan Ozkan, Muruvet Demir, Zehra Şenoğuz, Gulsum Akyuz, Şener Macit, Bedız Sel, Canan Toksoz, Fatma Hasanoğlu, Filiz Ağın. MILLI PIYANGO 23 NİSAN OZEL ÇEKILIŞI'ND 2 KIŞIY MİLYAR fcOBÎ ZIRAAT ALTINI VAKIF ALTINI Altnlar 5'er grambk ve özel sertifikalıdır. (C Ş a n s t a a l t ı n ç a ğ