Katalog

CUMHURÎYET/10 HABERLER 9 MART 1990 VEFAT Merhume Rebia Emeç ve merhum Gazeteci, Demokrat Parti kurucu ve eski milletvekillerinden Selim Ragıb Emeç' in evlatları, merhume Hatice Taşcjoğlu ve merhum İbrahim Taşcjoğlu'nun damatları, Hadiye Emeç, merhume Pakize Gürsu, merhum Adnan, merhume Beliga, merhum Sefa Karagülle ile Belkıs Karagülle'nin yeğenleri, Zeynep, Leyla, merhum Aydın Emeç'in ağabeyleri, Naziye, Bilal ve Sedat' ın kayınbiraderleri, Revan Doğan ve Ali Selim'in dayı ve amcası, Fusun, Kâzım, Simin ve Erhun Dirik ile Sedat Taşkın ve Esra-Bülent Özkun'un bacanak ve enişteleri, Mehveş ve Memo'nun baba ve can arkadaşları, BHge'nin yeri dokkırulmaz hayat arkadaşı Çeto'su, Türk Basınmın Örnek Gazetecisi ÇETİN İnsanlık onuru ile bağdaştırılması mümkün olmayan üzücü bir olay sonucu yitirmiş bulunmaktayız. Merhumun cenazesi 9.3.1990 Cuma (bugün) Nuruosmaniye Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. AİLESİ Çelenk gönderilmemesini, arzu edenlerin Türk Eğitim Vakfı (Tel: 174 52 60) veya Galatasaray Eğitim Vakfı'na (166 13 66) bağışta bulunmalannı rica ederiz. VEFAT Dr.Müfit Ercan ile merhume Ayten Ercan'ın evlatları, Ayşe ErcarTın eşi, Y.Müfit Ercan'ın babası, İlknur, Osman, Murat ve Dilek'in kardeşleri, Yılmaz ve Simten Tufan'jn damatları, Mehmet Serter'in bacanağı, Nail ve Dr.Macit Ercan ile Hasan Bağatır' ın yeğenleri, Anıl ve Melih'in amcaları, Burcu, Ayten, İnci ve Çağın'ın dayıları, SINAN ERCANmenfur bir saldırı sonucu hayatını kaybetmiştir. Cenazesi 9 Mart 1990 Cuma günü Nuruosmaniye Camii'nden öğle namazından sonra kaldırılarak, Karacaahmet Mezarlığı'na defnedilecektir. Mevla rahmet eyleye. Babası Dr. MÜFİT ERCAN ve Ailesi ANAP grubu erken seçimi tartışıyor, muhalefet çağrıyaptv Teröre çare erken seçim Mllhalefet: SHP Genel Başkanı İnönü, erken seçimi istemelerinin bir nedeninin de terör olayları olduğunu söyledi. DYP Genel Başkanı Demirel, "Ankara'ya demokratik bir otorite lazımdır. Çare, bir an önce seçime gitmektir" dedi. I k t t d a r : Veysel Atasoy, ANAP grubunda erken seçim tartışmasmı açtı. Liberal eğilimli bakanlar seçimi tek çıkış yolu olarak gördüklerini belirtirlerken, Konukman ve Taşar, seçime karşı çıktılar. Keçeciler ise "Terör önlenecekse erken seçime arka çıkanm" dedi. AJVKARA (Cumbnriyet Bnro- SB) — Muhalefet partilerinin li- derleri, terörü önlemek için tek çözümün erken seçime gitmek ol- duğu görüşünde birleşirlerken, ANAP grubunda da "erken seçim" tartışmalan gündemegel- di. Liberal eğilimli bazı bakanlar tek çıkış yolu olarak erken seçi- mi gördüklerini belirtirlerken, devlet bakanları Konukman ve Taşar, "yakın bir zamanda erken seçim olasıhğı gönnediklerini" söylediler. SHP Genel Başkanı Erdal tnönii, erken seçimi isteme- lerinin bir nedeninin de terör olay- ları olduğunu söyledi. DYP Ge- nel Başkanı SiUeyman Deınirel, "Ankara'ya bir demokratik oto- rite lazımdır. Tek çare bir an ön- ce millete gitmektir" diyerek er- ken seçim çağnsını yineledi. ANAP grubunda tartışma 26 Mart yerel seçimleri sonrası SHP ve DYP tarafından günde- me getirilen "erken seçim" iste- ği, ekonomik ve siyasi açmazla- nn yam sıra terör olaylarının art- ması üzerine ANAP grubunda da tartışılmaya başlandı. ANAP içe- risindeki liberal eğilim, siyasi tı- kanıklığın tek çıkış yolunun "er- ken seçim" olduğunu ifade eder- ken, Hasan Celal Güzel yanlısı Veysel Atasoy erken seçim öneri- sini kuliste tartısmaya açtı. Libe- ral eğilimdeki bazı bakanlarm da "erken seçim" düşüncesinde ol- dukları öğrenildi. Devlet Bakanı Mehmet Keçeci- ler'in "Eğer terörü onleyecekse erken seçime arka çıkanm" biçi- minde görüşünü açıklaması ANAP kulisinde büyük yankı buldu. Adının açıklanmasını iste- meyen liberal eğilimdeki bir ba- kan, hükümet boşluğunun yaru sı- ra ANAP'ta lider boşluğu oldu- ğunu ifade ederek iktidar grubu- nun sıkıntılannı olağanüstü kong- reye giderek çözmenin mümkün görülmediğini, tek çıkış yolunun demokratik sistem içerisinde mu- halefet partileri ile de anlaşarak erken seçime gitmek olduğunu söyledi. Adının açıklanmasını is- temeyen bakarun değerlendirme- leri şöyle: " — Başbakan Akbolut hökii- mete ve parti>e hâkim degil. Ak- bulut'un istifa ederek yeni bir hü- kiimet kurulması mümkün gorun- muyor. Başbakan'uı istifasını ver- mesi halinde bem Çankaya'nın konumu sarsılacaktır hem de ANAP, genel başkan seçmek için olağanüstü kongreye gitmek du- rumunda olacsktır. Bu aşamada olaganüstii kongreye gitmek, ANAP'ın bölünüp parcalanması- na yol açar. — Parti içerisinde yeni sıkıntı- lar yaratmamak için hnkflmette ve parti yönetiminde degtşikük bi- le yapılamıyor. ANAP içerisinde dengeler oyie hassas noktada bu- lunmaktadır ki hukümel ve parti yönetiminde yapılacak en küçük bir operasyon büyük çatlamalara yol açar. — AıNAP'ı ayakta tntmak kar- şılıgında Türkiye'nin daha büyük sıkıntılar içerisine girmesine sag- duyulu bakanlar ve milletvekille- rinin razı olacağı düşünüiemez. — Bu siyasal ve ekonomik sı- kınnlardan tek çıkış yolu erken se- çiradir. Giderek hükümette de er- ken seçimin bir çıkış yolu olarak benimseneceğini düşünüyorum. — Erken seçim taahhut edilir ve milli bir bükümei oluşturulur, Bu arada ANAP olaganüslü kongreye gider. Geael başkan adaylan ortaya çıkar, kongreye gidilir. Herkes kozunn paylaşır. Seçim, siyasi aritmetik tartışma- lannı gündemden çıkanr. — Erken seçtmde tek başına bir partinin iktidara gelmesi mumkun olmayabilir. O zaman da bir ko- alisyon hükümeti kurulur. Şu an- da Akbulut hükıimetinin örtulü bir koalisyon bükümeti gibi. O lazı Işlerî Müdürü'ne îşkence İstanbul Haber Servisi — Yıl- dız Üniversitesi rektörlük binası- nın işgali sırasında gözaltına alı- nan ve 6 Mart 1990 günü serbest bırakıian Emeğin Bayrağı dergisi Yazı Işleri Müdürü Şükrü Aksoy, emniyette kaldığı sürece çeşitli iş- kence yöntemierine maruz kaldı- ğını bildirdi. Konuyla ilgili olarak 4ün yap- tığı açıklamada, gözaltına alındık- tan sonra "TKP-ML Hareketi" rnensubu olmakla suçlandjğını be- lirten Aksoy, şöyle dedi: "Ayak parmağı ve cinsel organ- dan elektrik vermek ve bunu, vü- cudu suyla ıslatarak sürdünnek, makata cop sokmak, copu agıza sürmek, kaba etleri uzun süre cop- lamak ve tecavuze yeltenmek ile adeta nefes aldırmazcasına uygu- lanan kaba dayak gibi yontemler kullanılarak sorgulandım." Gözaltında polis dayağını pro- testo için açlık grevi yaptığını ve ifade vermeyi reddettiğini belirten Şükrü Aksoy, sonunda "gizli ör- giil üyesi olmak, polis dövmek ve pankart asmak" suçlamalarıyla cumhuriyet savcılığına gönderildi- ğini ve serbest bırakıldığını anlattı. halde koalisyon bükümetlerinden de fazla korkmamak gerekir." Bakanlar ne düsüniiyor? Devlet Bakanı Mehmet Keçeci- ler'in "Eger terörü önleyecekse erken seçime arka çıkanm" gö- rüşleri de Bakanlar Kurulu'nda yankı buldu. Devlet Bakanı Mns- tafa Taşar, "Sayın Keçeciler me- seleyi çözecekse erken seçime evet diyor. Erken seçimin meseieyi halledecegini söylemiyor" dedi. Taşar, terör olaylarının artmasın- dan telaşa kapılmamak gerektiği- ni ifade ederek yakın bir zaman- da erken seçim olasıhğı görmedi- ğini bildirdi. Devlet Bakanı Mustafa Taşar, terör konusunda partilerin muta- bakat içerisinde olduklannı, SHP Genel Başkanı Erdal İnönü'nün Çetin Emeç'in öldürülmesi nede- niyle önceki gün TBMM'de yap- tığı konuşmayı olumlu bulmadı- ğını ifade ederek, "Terör olayla- rının seçimle bir ilgisi yok. Nerj- ceyi kesin olarak almadan konus- mayı yersiz bulayornm. Terör olaylannın artması nedeniyle er- ken seçimin bir çılos yolu olarak düşünülmesi de dogru olmaz" şeklinde konuştu. Devlet Bakanı Konukman da terör olaylarının toplumu psiko- lojik ve moral çöküntü içerisine sürüklemek istediğine dikkat çe- kerek "Erken seçimin çıkış olaca- gına inanmak amenna" dedi. Ko- nukman, kısa zamanda yapılacak bir erken seçimden tek parti ikti- dan pkmayacağuu, koalisyon hü- kümetlerinin de istikrarsızlığı art- tıracağını savundu. Konukman şöyle konuştu: "Bir erken seçim olasılığında belki de daha bıiyiik bir kargaşa gelecektir. Koalisyon hükümetk- rini denedik. Koalisyonlar döne- minde hep istikrarsuhk olmuştur. Ne pabasına olursa olsuo koltuk- ta oturalım düşiincesinde degiliz, ama bu aşamada bir erken seçi- mi de çıkış yolu olarak görmüyo- nım." SHP MYK toplandı SHP Merkez Yürütme Kuru- lu'nun önceki gün yaptığı toplan- tıda terör olaylan eîe alındı ve çö- zümün "goçhi bükumetten" geç- tiği görüşü dile getirildi. Genel Sekreter Deniz BaykaJ, "Fırsatçı olmayalım, ama iktidar sallanı- yor, grubu desteklemiyor. Sistem- li bir şekilde güçlü ve güvenli bir hükümet ve erken seçim geregini ortaya koymak gerek" derken, Genel Sekreter Yardımcılanndan Erol Çevikçe, 12 Eylul öncesinde anti-laik hareketlere başta Cum- hurbaşkanı olmak üzere siyasi parti ve kurumların, ordunun karşı çıktığına, ancak bugün ay- ru duyarlılığın gönilmediğine dik- kat çekti. Genel Sekreter Yardım- cılanndan Önder Kırlı, hüküme- tin güçsüzlüğünün bu tür hareket- lere cesaret verdiğini, devlet ku- rumlanna imamlann yerleştirildi- ğini, bu nedenle erken seçimin ha- yati bir önem taşıdığını dile getir- di. Genel Sayman Fnat Atalay da terör olaylarının önlenmesi için "güçtt hnknnıct" gerektiğim vur- guladı. Demirel'in konferansı DYP Genel Başkanı Süleymaa Demirel, Izmir Ticaret Odası'nda "1990 Yılında Türkiye'de ve Dünyada Ekonomik ve Siyasi Getişmeier" konulu konferansın- da terör olaylarına yer ayırdı ve çarenin bir an önce millete gitmek olduğunun altını çizdi. Suçun ve suçlunun yanlış yerde aranmasıy- la terörün kökünun kaanamaya- caguu, suçlu kimse mutiaka yaka- sına yapışmak gerektiğini belirten Demirel sözlerini şöyle sürdürdü: "Bütün diktatörler buzar ve güven getiriyoruz diye gelmişier- dir. Klasik metottur: Hazor ve güveni bozacaksınız, sonra da iş- te olmuyor deyip geleceksiniz. Parlamentoyıı, partileri kapat- mak teröriı öniemenin yolu degil- dir. Sorunlann çözümü içia işiır erbabını dogru seçmek gerek. Bu- gün ölkeye bakıp do|rn idare edil- digini söytemek basını kuma sok- maktır. Tıkanmış bir rejimi aç- mak için parlamentodaytz. Tem- sili rejim tıkanmıştır. Çaresî mil- lete gitmektir. Gelin millete gide- Hm, bu ükaaıklıgı açtıraiım." Demirel, 1978'den bu yana Türkiye'de 6 bin kişinin terör kur- banı olduğunu ve bunlann çoğu- nun failinin buiunmadığıru belir- terek parlamentoyu TV'de terö- rü tartısmaya ve muhasebesini yapmaya çağırdı. Demirel, "TV'nin bir kanalı ülke sorunla- nnın tartışılmasına aynlsın" de- di. AaKAYBIMIZ Üyemiz, sürekli Basın Kartı sahibi ÇETIN EMEÇ'İ 7 Mart 1990 günü u|radığı silahJı saldırı sonucu kaybettik. Yalnız basın özgürlüğüne değil, ülke bütünlüğüne, parlamenter demokratik rejime yönelik bir eylem sonucu Basın Şehitleri arasına katılan ÇETİN EMEÇ 1935 yılında Istanbul'da doğdu. Gazeteciliğe Son Posta gazetesinde başladı. Hayat, Ses dergileri, Hafta Sonu, Milliyet ve Hürriyet gazetelerinde yazarlık, Yazı Işleri Müdürlüğü, Genel Yayın Yönetmenliği, Genel Koordinatörlük yaptı ve Hürriyet Gazetesi Yönetim Kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. Cenazesi 9 Mart 1990 Cuma günü (bugün) hastaneden almarak önce evinin önüne ve buradan da saat 11.30'da Gazeteciler Cemiyeti'ne getirilecek; yapılacak töreni takiben öğle namazından sonra Nuruosmaniye Camii'nden kaldırılarak Hürriyet Gazetesi önüne götürülerek burada yapılacak törenden sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. ÇETİN EMEÇ'e Tanrı'dan mağfiret, ailesine ve üyelerimize başsağlığı dileriz. GAZETECİLER CEMİYETİ Gazetemiz eski Kültür Servisi Şefi merhum Aydın Emeç ve Haber Merkezi Müdür Yardımcımız Leyla Emeç Tavşanoğlu'nun ağabeyleri, HÜRRÎYET GAZETESİ YÖNETİM KURULU ÜYESİ VE YAZARI ÇEITN EMEÇ'in karanlık güçler tarafından katledilmesi bizleri sonsuz üzüntüye boğmuştur. Kişiliğinde Türk basınına ve demokrasiye yöneltilen bu saldırıyı şiddetle lanetliyor, şehidimize Tann'dan rahmet, ailesine başsağlığı diliyoruz. CUMHURİYET ÇAUŞANLARI