04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 MART 1990 KÜLTÜR-SANAT 3. ANKARA FİLMŞENLİĞfNİN ARDINDAN CUMHURİYET/5 Sümerbank resim yanşması • ANKARA (AA) — Sümerbank'ın ilkokul öğrencileri arasında açüğı "Ailem ve Sümerbank" konulu resim yanşmasının sonuçlan acıklandı. Yaklaşık 22 bin yapıtın katıldığı yarışmada birinciliği Kahramanmaraş'tan Aydın Kaya, ikinciliği lzmir'den Deniz Çelebi, üçüncülüğü de Ankara'dan Yavuz Yanmağan kazandı. Yanşma ödülü olarak birinciye 6 metrekarelik Bünyan halı, ikinciye 6 metrekarelik Isparta halı, üçüncuye de 12 kişilik yemek takımı verildi. Ayrıca mansiyon alan 5 öğrenci 100'er bin liralık, başanh görulen 100 öğrenci de 4O'ar bin liralık alışveriş olanağı kazandılar. llk üç dereceye giren öğrencüerin öğretmenlerine de Sümerbank mağazalanndan 250'şer bin liralık, bu öğrencüerin okullanna da yoksul öğrencilere dağıtılmak üzere SOO'er bin liralık alışveriş olanağı sağlandı. Mtize soygunu için ödtil • BOSTON (AA) — ABD'nin Boston kentindeki Isabella Stewan Gardner Müzesi'nden, birkaç gün önce çalınan ve değeri yüzmilyonlarca dolara ulaşan sanat eserlerinin bulunması için bir milyon dolar ödul kondu. Müze Direktörii Anne Hawley, düzenlediği basın toplantısında, Sotheby's ve Christie's müzayede salonlan yetkilileriyle yapılan görüşmelerde, çalıntı 12 eserin bulunması amacıyla odül konulması konusunda anlaşmaya vanldığını açıkladı. Hawley, bir milyon doların toplanacak bağışlarla finanse edileceğini söyleyerek, "ödul hırsızlara dahi gitse, öı\emli olan eserleri geri almaktır" diye konuştu. Isabel Gardner Müzesi'nden çalınan yapıtlann sigortasız olduğu soygundan sonra açıklanmıştı. Soygun, geçen pazar günü gerçekleştirilmiş, 15. yüzyıl Venedik sarayları tarzında inşa edilmiş olan müzeye, sabah giren polis kılığındaki iki hırsız, güvenlik görevlilerini etkisiz hale getirerek, değeri milyonlarca dolara ulaşan 12 yapıtı çalarak kaçmıştı. 'In Vivo* dergisi • Kültür Servisi — Istanbul Tabip Odası tarafından iki ayda bir yayımlanan 'In Vivo' dergisinin mart 1990 sayısı çıktı. Derginin bu sayısmda Cemal Şener'in, "Osmanlı'da Alevi - Bektaşi Kökenli Ayaklanmalar", Necmettin Borteçin'in "Dil Bilinci" konulu yazılan yer alıyor. Önder Dai'nin uzay şairi olarak ünlenen 1940 kuşağı şairlerinden Suavi Koçer'in şiirleri üzerine inceleme yazısının yanı sıra Başar Başanr'ın "Dağınık Bir Adam" adlı yazısı derginin sayfalannda. Tamer Abuşoğlu, Güngör Gençay'ın şiirlerini "Acının ve Gerçeğin Şiiridir O" başlıklı yaasıyla inceliyor. Yayın Dünyasından köşesinde Nalan özkan'ın "Arba" başlıklı yazısının bulunduğu "In Vivo" dergisinin arka kapağında Durmuş Evci'nin bir karikaturü bulunuyor. Çagdaş Türk Resmi \anşması • Kültür Servisi — Ramko Sanat Merkezi, çağdaş Türk resminin dünya standartlarına göre değerlendirilmesini sağlamak ve dünyada daha iyi tanıtımını yapmak amacıyla "Çağdaş Türk Resmi Yanşması" düzenliyor. Yarışmaya, Turkiye Cumhuriyeti vatandaşı ve 18 yaşından büyük tüm sanatçılar katılabilecek. Yapıtlann daha önce sergilenmemiş olması koşulunun arandığı yanşmanın seçici kurulunda İtalya Kültür Bakanı Bruno Mantura, Sprengel Museum yöneticisi Dr. Dietar Ronte PompîddıTMerkezi yöneticisi Gerard Regnier ve Museum Van Hedendaagse'dan Jan Hoet yer alıyor. Yanşmada birinciye 25 milyon, ikinciye 15 milyon, üçüncuye 10 milyon lira ödül verilecek. Aynca dört adet beşer milyon liralık mansiyon da verilecek. Değerlendirmede ödül kazanan yapıtlar tüm haklarıyla Ramko Sanat Merkezi'ne ait olacak. Başvuruların en geç 29 haziran' tarihine dek Ramko Sanat Merkezi'ne (Atiye Sokak, .No: 8 Teşvikiye, Istanbul) yapılması gerekiyor. Van Gogh'un suluboyası • Kültür Servisi — Vincent Van Gogh'un bir suluboya yapıtı, Paris'te düzenlenen ve empresyonist tablolann yer aldığı bir açıkarttırmada 4 milyon 660 bin dolara (yaklaşık 11 milyar 300 milyon TL) alıcı buldu. Drouot- Montaigne Müzayede Salonu'nda yapılan açıkarttırmada satılan "Damlar" adlı tablonun Fransa dışına çıkarılmasına izin verilmedi. Fransa Kültür Bakanlığı yetkilileri, 1941 yılında çıkanlmış bir yasaya dayanarak yapıtın "ulusal miras"a katkıda bulunduğu gerekçesiyle yurtdışına çıkarılmasına izin vermediler. Hrkiauıgld kıull'la utif rckorlan kıruı MİNYELİ ABDULLAH YÖNETMEN YÜCEL ÇAKMAKU OYNAYANLAR PERİHAN SAVAŞ BERHANŞr "" S İ N E M A L A ISTANBUL RNDIKZADE NILGUL SINEMASI |Tel 586 12 96) &MKARA f.TALTEPE GOL3ASI SINEMASI ESKISEHIR YENI SIMEM/ GAZIANTEP BUYUK SINEMA ADAC4A LALE SINEMASI ISPARTA BELEDIYE SINEMASI K MARAS RENK SINEMASI ıS OMAV SINEMASI ADAPAZARi YILDIZ SINEMASI |?6 Mart tan ıtıbarenl enlik'tenfestival'eHenüz tam olarak kurumsallaşmış bir yapıya kavuşmayan Ankara Film Şenliği yine de başkent izleyicisinin birtakım eksiklerini hoşgörüyle karşıladığı, başanlı bir şenlik oldu. Ankaralı sinemaseverler "genç" şenliklerine büyük ilgi gösterirken sinema konulu söyleşilerin yapüdığı salonlar da tıklım tıklnn doldu. ANKARA (Cumhuriyet Buro- sn) — 3. Ankara Film Şenli|i, Akün Sineması'nda düzenlenen, kalabahk bir sanatçı ve davetli topluluğunun katıldığı ödül töre- niyle sona erdi. Ödüllerini almak için sahneye çıkan sanatçılar, "genç" şenliğin festivale dönüşme- si yönunde görüşlerini dile getirir- ken, şenlik yürütme komitesi de önümüzdeki yıllarda daha büyük sorumluluklan omuzlannda taşı- maya kararlı görunüyordu. Bu yıl Çankaya Belediyesi'nin yanı sıra katkıda bulunan kuru- îuşlann sayısı artarken, şenlikte daha "etkin" ve "kunımsallaş- mış" bir yapının gerekliliği iyice duyumsanmaya başlandı. Gönul- lu bir ekip tarafından ve üniver- site öğrencilerinin hiçbir karşılık beklemeksizin yaptıkları yaıdım- lara karşın ufak tefek "eksiklerin" önüne geçilemedi. Ankara seyircısi, Richard At- tenbourg'un "Gandhi", "Cry Fre- edom", David Lean'ın Tiirkiye'de gösterimi yasak olan "Lawrence of Arabia" ve "Hindistan'a Bir MAHATMA GANDHt'NİN GÖRKEMLİ PORTRESt — Şenliğin "Dünya Sinemasından Örnekler" bolumunde gosterilen Richard AKenborough'un "Gandhi" filmi en çok ilgi çeken filmlerden biriydi. 7 Oscarlı filmde Mahatma Gandhi'nin görkerali portresini Ben Kingsle> çiziyordu. Geçit" adlı fılmlerini birbiıleriy- le yarışırcasına izledi. Sinema sa- lonlan tıklım tıklım dolarken, bir- çoğu da yer olmadığı için kapıdan geri döndüler. Bu filmler için ek gösteriler koyulmasına karşın filmlerin son seanslarında da sa- lonlar doldu. "Vilmaz Güney" ve "Nâzım Hikmct" belgesellen de seyircinin ilgi odağı oldu. AÜ Ba- sın Yayın Yuksek Okulu'nda gös- terilen Metin Erksan fılmleri ile şenlik kapsamında düzenlenen söyleşiler en çok izleyici toplayan eticinlikler arasınJa yer aldı. Bü- yük ilgi toplaması beklenen top- lu gösterıler "Luis BunueT dışın- da beklenen izleyıciyi toplayama- dı. Seyircilerin bu konudaki ya- kındıklan konu ise bu gösterile- rin ayrı ayrı salonlarda yer alma- sı oldu. Fritz Lang'ın "Metropolis" adlı fılrninin kısa bir tanıtımının televizyonda gös- terilmesi seyıra talebıni arttırdı. Şenliğe en duyarh kesim ise oğ- renciler oldu. "Okul asmak" pa- hasına da olsa oğrenciler, bir film- den diğerine koşturdu. Birçok öğ- renci ise şenliğir. "sınav" dönemi- ne rastlamasından duyduklan ra- hatsızlığı dile geüriyorlardı. Şenliğin "gençliginden" kay- naklanan bir eksiklik ise progra- mının önceden bdli olmamasın- da yaşandı. tstanbul Film Festiva- li'nın aylar öncesinden belli olan programı ıle rezervasyonlar sağla- nırken Ankara Film Şenliği'nde program, son bir hafta içinde belli olabildi. Film Şenliği'nde uzun metrajlı film yanşmasında sonuçlann belli olmasından sonra bazı sanatçılar "beklenmedik" ödüle sevinirken, bazıları da "kırgın" olarak baş- kentten ayrıldı. Tank Akan ise "targuT sanatçılar arasındaydı. 17 mart sabahı uzun metrajlı film ya- nşma sonuçları açıklandıktan sonra Akan'ın "keyfi" kactı. "tkiM Oyunlar" adlı filmdeki rolüyle "en iyi erkek oyuncu" ödülunü bekleyen aktör, Kadir İnanır'ın bu ödulu aldığını oğrenince, aynı ak- şam Bel-Pa Buz Paten Sarayı'nda belediyenin verdiği yemeğe katıl- rnadan Islanbul'a döndü. önümüzdeki hafta içinde, şen- lik yönetımi bir araya gelerek, önümüzdeki yıllarda "nasıl bir festival" yaratılması gerektiğini görüşecek. Şenlik yöneticileri ay- nca Film ŞenliğTnin bir eleştirisini de yapacak. "Genç" bir şenliğin "eksik- lerini" hoşgörüyle karşılayan baş- kent izleyicisı, bu yıl üçuncüsü dü- zenlenen şenliği "yaşatmaya" ka- rarlı görünüyor. Mahinur Ergun şenliğin 'en başanlıyönetmeni' seçildi Karelerle dünya"Medcezir Manzaralan" adlı üçüncü filmiyle Ankara Film Şenliği'nde ödül alan Mahinur Ergun, "lnsanlar çok büyük görsel bombardıman içindeler. Mesajlan sürekli ve çabuk ahyoruz. Sinemanın iç ritmi çok önemli" diyor. AYŞE SAY1N ANKARA — 3. Ankara Film Şenliği genç bir yö- netmen yarattı. Mahinur Ergun, "Medcezir Manzaralan" adlı filmiyle şenliğin "en iyi yönet- meni"ydi. Onlarca, yirmilerce film yapmadı Ergun, üçüncü filminde başansıyla ödüllendirildi. AÜ Ba- sın Yayın Yüksek Okulu mezunu olan Ergun, okul yıllannda arkadaşlanyla amatör bir film grubu kur- du. Daha sonra tanıtım ve arümasyon filnüeri çekti. Sanatçının ilk uzun metrajlı filmi ise video için çekilen, "Yabancı Bir Sevgi". Filmlerine 'Uginç' isimler koyan Ergun'un ikinci filmi "Gece Dansı Tulsaklan". Sanatçının bu filmi sinemalarda sa- dece üç gün oynayabıldi. Ergun için sinema nasıl bir tutku oldu, sinemanın içinde yer alma duygu- su ne zaman dayanılmaz hale geldi? Bu sonılara şu yanıtı veriyor Ergun: "tlk çıkış noktam durnanın kareler içinde daha güzel gorundiiğu düşuncesiydi. Bunlan arka arka- ya dizme duşiıncesi çok sonra tabii. Sinemayla il- gili ilk duygular okuldayken başladı. Daha sonra anlatamazsam öleceğim gibi geldi. Nasıl bir insan şiir yazmak ister ve koşar > azar, kimse tutamazsa bende de o duygular oluştu." Mahinur Ergun'a gore filmlerinin ortak özelliği •tempolo 1 olması. "Medcezir Manzaralan'nda da bn ilgi çekti sanıyonun, 'tenıpo'" diyor. "lnsan- lar çok büyük görsel bombardıman içindeler. Me- sajlan surekli ve çabuk çabuk atıyonız. Sinemanın iç ritmi çok önemli, seyirciyi ilgilendiren bir nokta var, o nokta takalandıgı zaman başanya ulaşıyor- sun. Medcezir'de boyle bir şe> olduğu için insan- lann sanıyorum hoşuna gitti" diye surdurüyor ko- nuşmasını Ergun. "Medcezir Manzaralan "nda yönetmenin deyi- şiyle "mani depresif" bir işadamının yaşamı konu alınıyor. Uzun sure önce kafasında oluşturmuş bu kişiliği Ergun. Bu kişiliği doktora gönirdüğunu söyleyen Ergun, "Doktorun teşhisi mani depresifti. İnis çılcışlan olan bir hasU sürekli gel gitler yaşıyoı. Ona stresli bir iş seçmek durumundaydık ve bir bankanın ya- tınm bolumunde iş verdik" diye anlatıyor. "Medcezir Manzaralan" bankalarda, hastane koridorlarında yapılan 6 aylık bir inceleme araş- tırma sonucu ortaya çıktı. Filminçekimi ise 17 gun sürdü. Ergun, bir doktor ve banka yöneticisinin da- nışmanhğında çalışmaları sürdürdüklerini de söz- lerine ekliyor. Türk sinemasının şu anki durumuna nasıl bakı- yor Ergun: "Önceükk ulusal konıma gerekli, başka ülkelerde bu yapılıyor sanıyonım. Turk sineması- nın yabancı fümlerle rekabet edebilmesi için eko- nomik destek >apılması gerektiğine inanıyonım. Si- nema salonlan konusunda haksız bir rekabet var. Ticari bakımdan, sadece Türk filmleri için bir sa- lon kunıp Turk sinemasını yaşatmak gerekir. Ben yasakçılıktan yana da değilim. Gerçeklen çok gü- zel filmler uretiliyor. Önemli olan bunlan koruya- bilmektir." Türkiye'deki kadın yönetmenlerin başarüı çıkış- •larının nedenlerini sorduğumuzda Ergun, "Bo, ka- dınlann keşfedihnesi oldu Türkiye'dt. Son beş - altı yıldır kadın meselesi hep gundemde oldu. Bunun- la bağlantılı olarak kadınlar. film için başvurduk- lan zaman eskisi kadar garip karşılanınıyor" diye yanıthyor. "Başan>a gelince" diyor, "Kadınlarsü- rekli sorguluyor, ret cevabı aldıgında nedenini so- nıyor, doyurucu yanıt istiyor." GENÇ BİR KADIN YÖNETMEN — Mahinur Ergun son yülarda kadın yönetmenlerin başanlı çıkışlannı şoyle açıkhyor. "Kadınlar sü- rekli sorguluyor, ret cevabı aldıgında nedenini soruyor." Kamera arkası sancılıANKARA (Cumhuriyet Burosu) — Sinema Çalışanlan Derneği (Sine-Kanı- Der) Genel Başkanı Muzaffer Hiçdur- maz ve Genel Sekreter Mengü Yegin, kamera arkasında çalışanlann şimdiye kadar seslerini duyuramadıklarını ifa- de ederek "617 sinema çalışanını tem- sil eden Sine-Kam-Der'in oluştunılacak sinema yapım fonu komilesinde diğer sinema kunıluşlanna oranla sayısal temsil hakkı istiyonız" diyorlar. 3. Ankara Film Şenliği çerçevesinde Ankara Sanat Tiyatrosu'nda düzenle- dikleri söyleşide konuşan Hiçdurmaz, kamera arkasında çalışanlann çoğunun sigortasız olduğuna dikkati çekiyor. Yeğin ise TRT'nin kendılerini işçi, ba- kanlığın ise ışçi saymadığına işaret ede- rek "Şimdiye kadar hep artistlerle ugraştık. Göriinmeyenleri gormedik. Türk sinemasmda şimdiye kadar bizi eleştiren seyircimiz kendi ulusal sinema- sına sahip çıkmalı" diyor. Sinema yasasının bir an önce çıka- rılması gerektiğini de \urgulayan Ye- ğin, "Turk sinemasmda 150 prodüktör var. Telif hakkı bir süre için produk- löre tanınır. Ancak daha sonra bu, sa- nat eserini yaratanlann hakkıdır" görüşünu savunuyor. Turk sinemasının sanayi haline gelemediğine de dikkat çe- ken Yeğin, "Bu nedenle yönetmen ve yapımcılar işçiyle palron arasında bir yerde" diyor. Şimdiye kadar Türk sinema emekçi- lerinin sosyal hakları adına hiçbir yasa çıkarılmadığını da kaydeden Yeğin şöy- le konuşuyor: "Şimdiye kadar sansür için yasa çı- kanlmış, ama sosyal haklar adına hiç- bir şey yapdmamış. Bir Öze) Borçlanma Yasası var kamera arkası çalışanlan için. 1978 yılında çıkanlan. 1989 yılın- da tamaralanan Özel Borçlanma Yasa- sı'ndan da çoğu kişinin haberi olmadı. Bu yasa, sanatçı emekçilerinin geçmiş dönemdeki çalışmalannı belgelemeleri adına primlerini yatınrlarsa o dönem sigortalı sayılmalan içindi. Bordrolar bir dönem gerçeklen emekçilere imza- larbnldı. ancak hiçbir zaman gerçek ye- rine, Sosyal Sigortalar Kurumu'na ulaşmadı. Prodüktörier tarafından ha- sıraltı edildi." RASTAŞ REFORM AMBALAJ SANAYİ VE TİCARETA.Ş. YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞt'NDAN SicilNo: 102395/48600 Şirketimızın 13 Mart 1990 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurul Toplantısında 4.500.000.000.— (dörtmilyarbeşyüzmilyon) TL'lık şirket sermayesinin; 2.000.000.000.— (ikimilyar) TL nakit arttırılarak 6.500.000.000 (altımilyarbeşyüzmilyon) TL'sına çıkartılmasına kararverilmiştir. Nakdi artış nedeniyle T.T.K. 394 ve müteakip maddeleri gereğince pay sahiplerimizin mevcut payları oranında artan nakdi sermayeye iştirak hakları bulunmaktadır. Bu hakiarını isteyen sayın pay sahipterimizin iştirak taahhütnamelerini ımza ve tevdi etmek üzere ilanı müteakip 15 gün içinde Oto Sanayi Sitesi, Yunus Emre Cad. No: 3/5 4. Levent-İSTANBUL'daki şirket merkezine başvurmaları rica olunur. Bu süre içinde kullanılmayan rüçhap haklarını Yönetim Kurulu istediğıne kullandıracaktır. Amerikan ŞEHÎR TÎYATROLARI Sinemasının etkileri YILLARIN UNUTTUR AMADIĞI OZAN İSMAİLİPEK YILLARIN UNUTULMAZ TÜRKÜSÜ RUHUMDA BİR SIKINTI VAR'ı yeniden ve sizler için I L E Y L A kasetinde okudu ' AOIGUÇIK OCMOtOUUİ 1lı MMh I—iUl •MSIIONT1VA* SIIOAUIACAN MUSA BÖAW ı MUİA I*OftlU SELDA BAGCAN "Muzıktekı yirmi yılım. 1970 1990 ANKARA (Cumhuriyel Burb- su) — Ankara Film Şenliği kap- samında "Amerikan sinemasının etkfleri" tartışıldı. Konuşmacılar, .Amerikan filminın ulusal kultü- rü olumsuz yönde etkilediğıni \nrguladilar. Ankara Sanat Tiyatrosu'nda yapılan açıkoturumda Sine-Kam Derneği Genel Başkanı Muzaffer Hiçdurmaz, "Amerikan kultürii, bizira oz külturumuze egemen oluyor, kultürümıiz yok ediliyor. TRT de buna ortak oluyor" dedi. Yönetmenler Derneği Genel Sekreterı Yavuzer Çetinkaya ise kendi içinde tutarlılığını korumak için 6 aydır sinemaya gitmediğini söyledi. Sovyet yönetmen Pyolr Todo- rovski, Amerikalıların dünyayı kendi filmleriyle doldurduklan go- rüşünu savundu. Oturumu yöneten Oguz Ada- nur, Warner Bros'un temsilcısi Şevket Gözalan'ın açıkoturuma davet edildi ği halde katılmadığı- nı söyledi. Sinema işletmecisi Aykut Töle- gen, Türkiye'de sinemaya karşı "duyarsızlık" olduğunu vurgula- yarak "Türkiye'de gangsteriik olayı yokken bize bu filmleri u- lettirdiler. Bol bol Rambo filmi ızledik. Panama işgalini alkışla- dık. Bunlann etkisi altında kal- dık. Bunun önüne kolalar koymak zonındayız" dedi. Dd oyuncuya soruşturma açddı Şehir Tiyatroları yönetmeliğinin değiştirilmesine karşı çıkan iki oyuncu Nedret Guvenç ve Burçin Oraloğlu hakkında Belediye Başkanlığı'nca soruşturma açıldı. Kültür Servisi — Şehir Tiyatro- ları çalışanlannın iki gün süren protestolarının ardından, kuru- mun kıdemli oyuncularından Nedret Güvenç ye Burçin Onüog- lu haklannda, tstanbul Belediye Başkanlığı'nca soruşturma açıldı. Istanbul Belediye Başkanı Nuret- tin Sözen'ın isteğiyle açılan soruş- turmanın Teftiş Kurulu'nca ele ahndığı çğrenildi. Guvenç ve Ora- loğlu, Şehir Tiyatrolan yönetme- liğinin değiştirilmesine yönelik protesto toplantılarına katılmış- lardı. Ancak protesto eylemlerin- de, 240 dolayındaki Şehir Tiyat- roları çalışanlanndan 212 kişi de imzalanyla yer almışlardı. Nedret Guvenç ve Burçin Oraloğlu'nun konuşmaJar yaptıkları toplantılar- da, çok sayıda oyuncu, yönetmen ve teknisyen de görüslerini açık- lamıştı. Bu arada Istanbul Belediyesi üst düzey yetkılilerinden bir bölümü- nün de Şehir Tiyatroları yonetme- liğınde yapılan değışikliklerı onay- lamadığı öğrenıldi. Özellikle, yö- netmeliğin "Genel sanat yönetme- ni olacak kişilerde aranan koşul- lar'Ma ilgili 7. maddesi konusun- da tartışmalar suruyor. öte yandan Turkiye Yazarlar Sendikası ve Tiyatro-TV Yazarla- n Derneği de belediyenin kararı- nı kınadı. TYS'nin yaptığı açıkla ma şoyle: "Istanbul Belediyesi Şehir Ti- yatrolan yönetmeliğinin değiştiril- mesi, 'sanatsal ozgurluk'. 'kunım- sal ozerklik'. 'demokratiklik' gibi kavrarnlarla bağdaşmayıp, bu kavramlar lemeline dayalı sanat- çı, yazar. aydın olarak özenle mü- cadelesini verdiğimiz 'yaratıcı ya- şama biçimini' baskı altına alraa- y^ yoneliktir. 'Sosyal demokral' ve kultıirel yerel yönetim anlayışını benimsemiş bir belediyenin ileri- de daha da kötu sonuçlar doğu- rabilecek bu burokratik ve anti- deraokralik karan şaşırltcı ve dü- şündurucudur. Turkiye Yazarlar Sendikası olarak. Şehir Tiyatrolan sanatçılannın çok haklı ve doğal tavır alışlannm yanında olduğu- muzu bildiriyor, bir an once de- gişiklik yönetmeliğinin geri alın- masını istiyoruz." Tıyatro ve TV Yazarları Derneği Yönetim Kurulu. "Şehir Tiyalro- lan sanatçıian ve çalışanlannın 75 yıllık sanat ocağı kuruluşlarına hazırlanmış görunen kaba tuzağa karşı çıkışlannı yürekten destekliyoruz" dedi. Yönetmen Qoche öldti • PARİS (AA) — Fransız film yönetmeni Maurice Cloche öldü. Oscar ödüllü "Mösyö Vincent" filmiyle ünlenen Cloche'un, uzun bir hastalıktan sonra 82 yaşında Bordeaux'daki evinde öldüğü bildirildi. Aziz Vincent de Paul'ün hayatının anlatıldığı "Mösyö Vincent", 1947'de en iyi yabancı film "Oscar'ını almıştı. Yarım asırhk bir sinema deneyimi olan Cloche, 1953'te de "Kuş Kafesi" adlı filmiyle Venedik Film Festivali'nde ödül abnıştı. Çağdaş Türk Dili Dergisi • Kültür Servisi — Dil Derneğı'nin aylık dil ve yazın dergisı Çağdaş Türk Dili Dergisi'nin mart 1990 sayısı çıktı. Üçüncü yılını dolduran derginin bu sayısında, Mahir Ünlü, Yusuf Çotuksöken, Erendiz Atasü, Ali Dündar, Şemsettin Ünlü ve Semra Harut'un yazılan, Yekta G.Özden, A.Kadir Bilgin, Leyla Şahin, Mehmet M.Tüzcu, M.Mesut Ertuğay ve Hüseyin A.Cinozoğlu'nun şiirleri, Samim Kocagöz ve Şükran Yurdagül'ün öyküleri, Muzaffer Buyrukçu'nun bir günce yazısı yer alıyor. Ceyhun Atuf Kansu'nun Talip Apaydın'a mektuplan ve "Bize gelen kitaplar" köşesi derginin diğer sayfalarını oluşturuyor. Kitap Nereye Paneli • Kültur Servisi — Atatürk Kitaphğı'nda yapılan 'Kitap Nereye 1 Paneli'nde yayıncılığın sorunları tartışıldı. Turkiye Yazarlar Sendikası'nca düzenlenen panele Cumhuriyet Kitap Kulubü'nden Mehmet İlkorur, yazar Demirtaş Ceyhun, Bekir Yıldız ve Can Yayınlan yöneticisi Erdal Öz katıldılar. TYS Genel Sekreteri Atilla Birkiye"nin yönettiği panelde İlkorur, her şeyi yöneticilerden beklemenin yanlış olduğunu belirterek "Kendi çabalanmızla yayıncılık sektöründe olumlu adımlar atabilmeliyiz" dedi. Mülkiyeliler Birliği'nde • Kültür Servisi — Turkiye Yunanistan Dostluk Derneği'nin düzenlediği "Dostluk Söyleşileri"nin üçuncüsü şiir konusuna ayrıldı. Türk ve Yunan şiirine bir bakış konulu söyleşi 22 mart perşembe günü saat 18.00'de Kuruçeşme'deki Mülkiyeliler Birliği Lokali'nde gerçekleştirilecek. Söyleşiye konuşmacı olarak Kavafis ve Ritşos gibi çağdaş Yunan şairlerinden yaptığı şiir çevınierıyie tanınan şair ve çevirmen Özdemir Ince katılıyor. BUGÜN • Dostluk Söyleşitori Turkiye, Yunanistan Dostluk Derneği'nin düzenlediği "Dostluk Söyleşileri" saat 18.00'de Kuruçeşme Mülkiyeliler Birliği Lokali'nde yapılacak. özdemir Jnce Türk ve Yunan şiiri üzerine konuşacak. • Gençlik Kitabevl'nde panet "Olumünün 17. yıh nedeniyle "Türk Halk Edebiyatı'nda Âşık Veysel'in Yeri" konulu bir panei yapılacak. Gazeteci- yazar Yüksel Yaacı'nın yöneteceği panele konuşmacı olarak gazeteci- yazar-folk bilimci Dr. Tahir Kutsi Makal, gazeteci-yazar Ahmet özdemir katılıyorlar. Panelin başlama saati 16.00. • Şiir Söyİeşisi tstanbul Belediyesi Atatürk Kitaphğı'nda saat 16.30'da Afşar Timuçin'in katılacağı şiir söyleşisini Enver Ercan yönetecek. • Cevat Dereli anılıyor Bostancı Hatay Restaurant'da saat 19.00'da yapılacak toplantıyla Cevat Dereli anılacak. BİLSAK'TA BUGÜN 22 Mart Perşembe 15.00 Gitar VVork-Shop: Carlo Domeniconi. 19.00 SEMİNER: "20. YuzydU Bileo, 21. Yttzyd üe Gden". Modernitenin Dognşu ve Çoküşa: 20. ' Yüzyıl. Yön; Aydın UÖUR. 19.00 SEMİNER: Yeni Bir Sinemaya Dognı. Reha ERDEM. GÖRSEL SANAT ATÖLYELERİ Mehmet GULERYÜZ'le Resim Çalışmaları.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle